Tr n°291

Resto du Coeur’de başörtü yasağı GÜNDEM02

AGCO, Ortadoğu yedek parça merkezini Türkiye’ye açıyor

Dört büyüklerin gözü Mevlüt’te

GÜNDEM11

SPOR22

29 KASIM - 5 ARALIK 2013 N° 291 Prix : 2,5 €

WWW.ZAMANFRANSA.COM

SEÇMEN LISTELERINE KAYIT OLMAYI UNUTMAYIN! Fransa’da, gerçekleşecek yerel seçimlere 4 aydan kısa bir süre kaldı. Belediye başkanlarının ve meclis üyelerinin tayin edileceği seçimlerde ilk defa oy kullanacak Fransız vatandaşların seçmen listelerine kaydolmaları gerekiyor. Kayıtlar için son tarih 31 Aralık 2013.

-

23-30 Mart 2014 tarihlerinde gerçekleşecek yerel seçimlerde ilk defa oy kullanacak Fransız vatandaşların, seçmen listelerine kayıt olarak, seçmen kartlarını almaları gerekiyor. Seçmen listelerine kayıt olmak isteyenler için 3 ayrı seçenek bulunmaktadır.

Bağlı bulunduğunuz belediyeye kimlik kartınızın yanı sıra ikametgah bel-

gesi ibraz etmeniz halinde (elektrik, su veya telefon faturası vs.) belediyenin size vereceği seçmen kayıt formunu (Demande d’inscription sur les listes électorales) doldurarak seçmen listesine kayıt işlemini gerçekleştirmeniz yeterli. Seçmen kayıt formunu internetten indirmek de mümkün.

(Demande d’inscription sur les listes électorales) RVEDAT BULUT GÜNDEM05

Türk STK’lar siyasal katılımı teşvik için çalışıyor r05

Avrupa’nın babasız çocukları Türk Fransız Dil ve Kültür Festivali’ne Rhone-Alpes’ten büyük destek

-

Instıtut Meridien ve Etude Plus Dernekleri 8 Mart 2014 tarihinde yapılacak Türk Fransız Dil ve Kültür Festivali Güney Fransa Galasına yönelik çalışmalarını sürdürüyor. Instıtut Meridien Derneği Başkanı Mehmet Kahraman ve Etude Plus Rhone Alpes Genel Müdürü Emre Öğütcen bu yıl Fransa’da üçüncüsü gerçekleştirilecek festival için Rhone Alpes Bölgesi Meclisi (Conseil régional Rhône-Alpes) Başkanı Jean-Jack Queyranne’ı makamında ziyaret etti. RGÜNDEM04

Zaman Okur Hattý: 01 42 00 19 36

Avrupa’da her yıl binlerce çocuk babasından habersiz dünyaya geliyor. Genellikle tatilde yahut bir festivalde yaşanan kısa süreli aaaa ilişkiler sonucu doğan bu çocukların sayısı giderek artıyor. Nüfusu hızla yaşlanan Avrupa içinse durum gayet normal! -EMRE OĞUZ, GÜNDEM 10

aaaaa

GÜNDEM

AFRIKA, YINE SAVAŞIN EŞIĞINDE Fransa, Orta Afrika Cumhuriyeti’ne askeri operasyon yapmaya hazırlanıyor. Fransa Savunma Bakanı Jean-Yves Le Drian, bölünme tehlikesiyle karşı karşıya bulunan Orta Afrika Cumhuriyeti’ne Fransa’nın 1000 asker göndereceğini bildirdi.

-GÜNDEM 03 GÜNDEM

FRANSIZ GDF SUEZ’E BELÇIKALI RAKIP

Gaz De France’ın (GDF) yıllardır sürdürdüğü yüksek fiyat politikasına tepki olarak, UFC-Que choisir Tüketici Derneği, Belçikalı Lampiris gaz şirketiyle anlaşmaya vardı. -GÜNDEM 03

Hizmet, AK Parti ve Eleştiri Kültürümüz

-

“AKP’yi niçin eleştiriyorsunuz?” sorusunu sadece bizi eleştirenler değil artık okurlarımız da sormaya başladı. Bu gereklilik sebebiyle kaleme alınan bu yazıda konuyu anlatmaya çalışalım. Hizmet camiası Ak Parti iktidarına uzun süre destek verdi. Avrupa Birliği’ne girmek, Kopenhag Kriterleri veya Ankara Kriterlerini Türkiye’de egemen kılmak, Türkiye’yi dünya barışı için mücadele eden diyalog gönüllüsü, barış elçisi bir ülke haline getirmek, Türkiye’yi askeri vesayetten kurtarmak, demokratik bir ülke haline getirmek, özgürlükçü bir anayasa yapmak, ayrımcılık yapmamak, azınlıkların haklarına saygılı olmak, adaletli davranmak, sadece komşularla değil bütün ülkelerle sıfır sorunlu hale gelmek gibi politikalar yıllarca Ak Parti iktidarı tarafından uygulandı. R GÜNDEM09

02 GÜNDEM

29 KASIM - 5 ARALIK 2013 ZAMAN FRANCE

Resto du Coeur’de başörtü yasağı

1985’de Coluche tarafından kurulan ve kış aylarında yardıma muhtaç insanlara yemek dağıtan Resto du Coeur, Toulouse’lu bir ev hanımının başörtüsünü gerekçe göstererek, derneğe gönüllü olarak yardım etmesine izin vermedi.

SELIM BEDER PARIS Derneğin Toulouse’daki dağıtım merkezinin müdürü, 38 yaşındaki Nora Ait Bella'nın başvurusunu beklenmedik bir nedenle geri çevirdi.

Daha önce yine başka bir Sivil Toplum Kuruluşu olan Secours Populaire’de gönüllü olarak çalıştığı öğrenilen 5 çocuk sahibi 38 yaşındaki Nora Ait Bella olay hakkında, başta başvurusunu iletmek için Toulouse’da yaşadığı mahalledeki dağıtım merkezinin mü-

-

Yaklaşan kış ayları sebebiyle, Resto du Coeur derneğine gönüllü olarak yardım etmek isteyen Nora Ait Bella'nın talebi, başörtüsü gerekçe gösterilerek dernek tarfından geri çevrildi.

dürüyle telefonla iletişime geçtiğini ve sorun yaşamadığını ancak daha sonra yüz yüze yapılan görüşmede laiklik ilkesi bahane edilerek merkezin müdürü tarafından başvurusunun kabul edilmediğini söyledi.

Olay bir kaç günde sosyal medyada ve islamofobiyle mücadele eden derneklerin blog ve forumlarında büyük ses getirdi.

Gelen tepkiler üzerine, Restos du Coeur derneğinin halkla ilişkiler sorumlusu, laiklik ilkesinin derneğin temelinde

yer aldığını ve gönüllülerden dini veya siyasi aidiyetlerini dışa vuracak semboller takmamaları konusunda izledikleri kuralın yeni olmadığını söyledi.

Fransa’da İslamofobya’ya Karşı Topluluk (CCIF) derneğinin sözcüsü Marwan Muhammad, dini sembollerin yasak olduğunun ve Resto du Coeur tüzüğünde belirten herhangi bir madde bulunmadığının altını çizerken, başörtülü insanları derneğin dışında tutma çabasını ayrımcılık olarak nitelendirdi.

Makul kayıt ücretleri üniversiteleri kurtardı

-

İngiliz Araştırma Şirketi Quacquarelli Symonds'ın (QS) yayınladığı 2013-2014 dünyanın en iyi üniversiteleri sıralamasında, Fransa, yüksek eğitim kurumlarındaki eğitim kalitesi nedeniyle puan kaybederken, sunduğu hayat kalitesi ve makul kayıt ücretleri sayesinde sıralamadaki yerini yükseltti. İngiliz araştırma şirketi, her sene dünyanın en iyi üniversitelerinin listesini yayınlıyor. Listede, ilk 100’e girmeyi başaran Fransa’dan sadece iki üniversite bulunuyor- Ecole Normale Supérieure de Paris (28.) ve Ecole Polytechnique (41.).

Ekseri Amerikalı üniversitelerin başı çektiği listede, Fransız üniversiteleri, sundukları hayat kalitesi ve makul kayıt ücretleri sayesinde puan almayı başardı.

Sonuçlar hakkında görüş belirten QS Araştırma Müdürü Ben Sowter, “Makul düzeydeki üniversite harçları, Fransa'yı hem Fransız hem de yabancı öğrencilerin tercih etmesinde önemli rol oynuyor. Fransa’daki yaşam kalitesi de buna olumlu yönde katkıda bulunuyor.” şeklinde konuştu.

Eyfel Kulesi’nin merdivenleri açık artırmayla satılıyor FERHAN KÖSEOĞLU PARIS Fransa'nın sembolleri arasında yer alan Eyfel Kulesi'nin merdivenleri açık artırmayla satılıyor. 1983'te kulede gerçekleştirilen yeni güvenlik önlemleri kapsamında sökülen 750 kilo ağırlığındaki 19 merdivenin pazartesi günü açık artırmaya çıkarılacağı kaydedildi. Kule'nin 2. ve 3. katından sökülen merdivenlerin taban fiyatının 20 bin Euro ile 30 bin Euro arasında olması bekleniyor.

-

03 GÜNDEM

29 KASIM - 5 ARALIK 2013 ZAMAN FRANCE

Fransa Savunma Bakanı Jean-Yves Le Drian, Orta Afrika Cumhuriyeti'ne Fransa'nın bin asker göndereceğini bildirdi.

Fransız senatosu yılda 1 milyon Euro'dan fazla kazananlara yüzde 75 vergi getirilmesini öngören bütçe tasarısını reddetti.

Senatodan vergi önerisine ret!

-

Fransa Senatosu Genel Kurulu, 2014 bütçe tasarısı oylamasında hükümetin sunduğu yılda 1 milyon Euro'dan fazla gelir elde edenlere yüzde 75 vergi getirilmesini öngören maddeyi reddetti.

Senato genel kurulunda kabul edilmeyen öneri, oylanmak üzere tekrar meclise gönderilecek. Tasarı, özellikle futbol dünyasında sert eleştirilere neden olurken, futbol kulüpleri, bir haftasonu maç oynamama tehdidinde bulunmuştu.

Fransız futbol kulüpleri, bu tasarının yasalaşması halinde ülkeye artık pahalı yabancı futbolcu transferinin yapılmasının zorlaşacağı görüşünde.

Cumhurbaşkanı François Hollande'ın seçim öncesi bu konuda yaptığı vaatler, futbol kulüplerinin dışında iş dünyasının da sert tepkisine yol açmıştı. Söz konusu vergiyi, yasanın onaylanması halinde şirket ve kurumlar ödeyecek.

Yeni uygulamanın bütçeye gelecek iki yıl içinde 420 milyon Euro gelir sağlaması bekleniyordu.

Hükümet önce, yılda 1 milyon Euro'dan fazla kazananlara yüzde 75 vergi getirmek istemiş ancak anayasa mahkemesinin olumsuz görüş bildirmesi üzerine bu verginin şirketler tarafından ödenmesi kararlaştırılmıştı.

Afrika, yeni savaşın eşiğinde

Fransa, Orta Afrika Cumhuriyeti'ne askeri operasyon yapmaya hazırlanıyor. Fransa Savunma Bakanı Jean-Yves Le Drian, bölünme tehlikesiyle karşı karşıya bulunan Orta Afrika Cumhuriyeti'ne Fransa'nın 1000 asker göndereceğini bildirdi.

FERHAN KÖSEOĞLU PARIS Fransız Le Monde gazetesinin Savunma Bakanlığı yetkililerine dayandırdığı haberinde, Fransa'nın Orta Afika Cumhuriyetine müdahalede kararlı olduğu vurgulandı. Müdahale tarihinin henüz netleşmediği operasyonun 'sınırlı' olacağı kaydedildi. Operasyonun amacının ise ülkedeki düzenin yeniden sağlanması ve insani koşulların artırılması olacağı ifade edildi. Ayrıca Savunma Bakanlığı yetkilisi operasyonun, sert ve hedefe yönelik olacağının altını çizdi.

Fransa, Birleşmiş Milletler nezdinde de girişimlerini hızlandırırken, Orta Afrika Cumhuriyeti'nde düzeni yeniden sağlamak için acil müdahale gerektiği kaydedildi. Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande, uluslararası kamuoyunu ülkedeki kaosa son vermek için harekete geçmeye davet etti. Fransa Dışiş-

-

leri Bakanı Laurent Fabius ise ülkede düzenin sağlanmaması durumunda terörün yayılma riskinin olduğunu ifade etti. Fransız Bakan, ülkenin durumunu özetlerken, silahlı çeteler ve eşkiyaların ülkede kol gezdiğini belirterek bir buçuk milyon insanın aç olduğunu söyledi.

Fabius ayrıca, ülkenin soykırımın kıyısında olduğunun da altını çizdi.

MALI ILE ORTA AFRIKA CUMHURIYETI BIR DEĞIL Ocak 2013 tarihinde de bir başka Afrika ülkesi olan Mali'ye askeri operasyon gerçekleştiren Fransa'nın Orta Afrika Cumhuriyeti'ne yönelik amacının ne olacağına yönelik soru işaretleri artarken, Laurent Fabius, Mali'deki durumla Orta Afrika Cumhuriyeti'nin karıştırılmaması gerektiğini kaydetti. Fabius, geçen ay Başkent Bangui'ye gerçekleştirdiği ziyarette, “Mali'de

bizim gerçekleştirdiğimiz ülkeyi terörden temizlemekti. Burada ise ülkenin yeniden inşaası var.'' ifadelerini kullandı. Fransız eski Bakan Bruno Le Maire ise Orta Afrika'ya yapılacak operasyonu eleştirerek Afrika'da yeni bir cephe açmanın iyi bir fikir olmayacağını ifade etti.

Le Maire, Fransa'nın dikkatini Mali'deki operasyonda toplaması gerektiğini de vurgulayarak, Mali'de radikal islama karşı mücadelenin Fransa’nın ulusal çıkarına olacağını kaydetti.

Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin Aralık ayının ilk haftasında yapacağı toplantıda Orta Afrika Cumhuriyetine yapılacak operasyonu görüşmesi bekleniyor. Fransa, eski sömürgesi Orta Afrika Cumhuriye'tinde halen, kendi vatandaşlarının güvenliğini ve Bangui havalanının kontrolünü i sağlamak çin 400 asker bulunduruyor.

Paris Temyiz Mahkemesi’nden baş örtüsü kararı -

Paris Temyiz Mahkemesi, Fatima Afif’in çalıştığı kreşte başörtüsü taktığı için işten çıkarılmasını uygun buldu. Çalıştığı kreşe tatilden başı örtülü olarak dönen Fatima Afif’in, 'Topluma açık işyerlerinde herhangi bir dine mensubiyet gösteren işaretler takılamaz, kullanılamaz' prensibine karşı geldiği için kreş yetkilileri tarafından 'Ağır suç' işlediği gerekçe gösterilerek işten çıkartıldı. İşten çıkartılmasının kanunsuz olduğu ve baş örtüsünün din ve vicdan özgürlüğü ile ilgili olduğu gerekçeleri ile çalıştığı özel kreşi mahkemeye veren Fatima Afif ilk derece mahkemesinde davayı kaybetmişti. Paris Temyiz Mahkemesi verdiği karar ile ilk mahkemenin aldığı kararı haklı buldu.

Fatima Afif’in avukatı, Richard Malka, karara itiraz edeceklerini söyledi.

Fransız GDF Suez’e Belçikalı rakip EMRE ŞAHIN PARIS Fransız gaz piyasasında en büyük paya sahip şirket konumunda bulunan Gaz De France’ın (GDF) yıllardır sürdürdüğü yüksek fiyat politikasına tepki olarak, UFC-Que choisir Tüketici Derneği, Belçikalı Lampiris gaz şirketiyle anlaşmaya vardı. Derneğin seçtiği Belçikalı şirket, Fransa’da yürürlükteki gaz fiyatlarının çok altında bir fiyat politikası izleyeceğinin sözünü veriyor. “Hep birlikte daha ucuz gaz” kampanyası çerçevesinde, 130 bin’e yakın kişinin kayıt yaptırdığı öğrenildi.

UFC-Que choisir Kurumsal İlişkiler Müdürü Cedric Musso bu kampanyayla tüketiciye söylenenin aksine, Fransa’da GDF’in sürdürdüğü fiyat politikasının dışında daha başka alternatiflerin mümkün olduğunu kanıtlamak istediklerini söyledi. Musso, şirket seçiminde, müşterilere cazip bir fiyat politikasının sunulmasının dışında, şirketin güvenirliği ve müşteriler tarafından yapılacak olası şikayet ve taleplere cevap verecek nitelikte şirket bünyesinde bir müşteri destek ekibinin yer alması gibi kriterlerin etkili olduğunu ifade etti.

Lampiris Geliştirme Sorumlusu Julien Tchernia bu tür ticari girişimin bir benzerini daha önce Belçika'da tecrübe ettiklerini, tüketicilerin satın alacakları gaz fiyatı hakkında ise nihai fiyatın dağıtılacak gaz miktarı ve müşterilerin coğrafi dağılımına göre belirleneceğini ifade etti.

-

GDF’in tekeline son vermek isteyen bir kolektif, Belçikalı Lampiris gaz şirketiyle anlaşmaya vardı.

Fransa’daki gaz piyasasının bir başka aktörü olan Eni France'ın Genel Müdürü Daniel Fava tüketicilerin her şeyden önce fiyatlarda öngörülebilirlik ve istikrar aradığını belirtirken, GDF Suez’in Fransa'daki gaz piyasasındaki hegemonyasına, bu gibi girişimlerin son vermesi açısından rekabetin önemli olduğunu söyledi.

Kendilerinin de Eni France olarak, Horizon Assistance kampanyası kapsamın-

da müşterilerine 3 yıl boyunca sabit fiyat garantisi ve ücretsiz teknik destek hizmeti sunduklarını hatırlattı. Eni France’ın 250 bin müşteriye sahip olduğunu ve 2016 yılının sonuna kadar bu sayıyı 650 bin'e yükseltmeyi hedeflediklerini söyledi.

Fransa’daki tüketicilerin ortak arzusu ise son dönemde telekomünikasyon sektöründe olduğu gibi enerji piyasasında da fiyatların düşüşe geçmesi.

Kara çarşaf Avrupa İnsan Hakları mahkemesi’nde -

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, Fransa’da geçerli olan ve kadının baştan ayağa çarşaf ile kapalı olmasını topluma açık yerlerde yasaklayan yasayı incelemeye başladı. Yasanın Fransa’da yürürlüğe girdiği 11 Nisan 2011 tarihinde Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne başvuran 23 yaşındaki Fransız kadın, yasanın ‘Şahsına ayrımcılık’ uyguladığı ve ‘İfade ve inanç özgürlüğünü engellediği’, özel hayatına karıştığı gerekçeleri ile başvurdu.

Avrupa insan hakları mahkemesinin benzer konularda almış olduğu başka kararlar da bulunuyor. Mahkeme, Türkiye, İsviçre, Fransa ve İngiltere hakkında açılmış davalarda 'Okullarda dini işaretlerin yasaklanması' yönünde kararlar aldı.

04GÜNDEM

29 KASIM - 5 ARALIK 2013 ZAMAN FRANCE

Türk Fransız Dil ve Kültür Festivali’ne Jean-Jack Queyranne’dan destek Instıtut Meridien ve Etude Plus Dernekleri 8 Mart 2014 tarihinde yapılacak Türk Fransız Dil ve Kültür Festivali Güney Fransa Galasına yönelik çalışmalarını sürdürüyor. İSMAIL ÇITAK LYON Instıtut Meridien Derneği Başkanı Mehmet Kahraman ve ve Etude Plus Rhone Alpes Genel Müdürü Emre Öğütcen bu yıl Fransa’da üçüncüsü gerçekleştirilecek festival için Rhone Alpes Bölge Meclisi (Conseil Regional Rhône-Alpes) Başkanı Jean-Jack Queyranne’ı makamında ziyaret etti.

2004’den beri Bölge Meclis Başkanlığı görevini yürüten Queyranne ziyaretten memnuniyet duyduğunu söyledi. Queyranne ziyaretle ilgili olarak “Biz bölge meclisi olarak 2013 yılında, Lyon’da gerçekleştirilen Türk Fransız Dil ve Kültür Festivali Fransa Galası’nın partneri olmaktan dolayı çok mutluluk duyduk. Festivale maalesef

-

Instıtut Meridien Derneği Başkanı Mehmet Kahraman ve Etude Plus Rhone Alpes Genel Müdürü Emre Öğütcen, Rhone Alpes Bölgesi Meclisi Başkanı JeanJack Queyranne'ı makamında ziyaret etti.

o sene başka bir programım olduğundan, programa katılamamış ve çok üzülmüştüm. Programa o, gün beni temsilen bir yardımcım katılmıştı.

Programla ilgili izlenimleri gerek kendisinden gerekse ulusal ve uluslar arası medyadan takip etmiştim.” dedi.

Instıtut Meridien Derneği Başkanı Mehmet Kahraman ise “Bölge Meclisi Başkanımız Sayın Queyranne’ı 28 Nisan 2013 tarihinde Lyon’da gerçekleştirdiğimiz Türk Fransız Dil ve Kültür Festivali Fransa Galası’na verdikleri destek nedeniyle ziyaret etmek istedik. Sağ olsunlar kendileri bizi kırmadılar ve çok samimi bir şekilde kabul ettiler. Sayın Queyranne’ın kendi elleriyle bize kahve ikram etmiş olması, mütevaziliği çok

hoşumuza gitti” şeklinde konuştu.

Etude Plus Derneği Rhone Alpes Bölgesi Genel Müdürü Emre Öğütçen de sözkonusu ziyaretin tüm taraflar açısından çok olumlu geçtiğini söyledi. Queyranne’ı Mart 2014 tarihinde yapılacak Türk Fransız Dil ve Kültür Festivali Güney Fransa Galası’na davet ettiklerini kaydeden Öğütçen, “Sayın Queyranne bu programla ilgili olarak bizi ilgili birim ve kişilerle irtibata geçirdi ve gereken desteği vereceğini kaydetti”, dedi.

Kahraman ve Öğütçen temsil ettikleri kurumlar adına Başkan Queyranne’a festivale verdikleri destekten dolayı festivale özel hazırlanmış bir plaket takdim etti.

Enstitünün başkanı, Jamel Oubechou, Enstitü’nün İslam kültürü ve sanatının sergileneceği bir yer olarak hizmet vereceğini söyledi.

İslam kültürleri Enstitüsü bu hafta hizmete giriyor SELIM BEDER PARIS Yves Lion ve David Jolly trafından tasarlanan çok katlı bina Mağrip kökenli Arapların yoğun olarak yaşadığı Goutte d’Or semtinde bu hafta hizmete giriyor. 56 rue Stephenson adresinde yer alan 4 katlık bina, çok işlevli bir kültür merkezi olarak hizmet verecek. Binada, 300 m2 genişliğindeki bir mabedin yanı sıra, ofis, sergi alanı ve de Türkçe, Arapça, dil derslerinin verileceği derslikler yer alıyor.

Binanın giriş hol’ünde çeşitli müzikal grupların ağırlanacağı küçük bir konser alanı yer alıyor.

Enstitünün zemin katında bir de hamam bulunuyor. Paris belediyesi tarafından 12,5 milyon Euro’ya inşa edilen binanın ilk katı 2,5 milyon Euro’ karşılığında Paris Büyük Camii’ne satıldı.

Paris büyük Camii, Enstitü’de yer alan mabet için, 3 dil bilen Cezayirli bir imam atadığını açıkladı.

-

Toplantıya katılan Katolik din adamı, Gilbert Delange İslam’da paylaşım ve yardımlaşma anlayışını takdir ettiğini söyledi.

Argentan’da birlikte yaşama toplantısı OSMAN USTA ARGENTAN Orne bölgesinde hizmet veren Argentan Türk kültür derneği tararafından geçen hafta Birlikte Yaşama konulu bir toplantı düzenlendi.

Toplantıya bölgede yaşayan çok sayıda Türk ve Fransız katıldı. Toplantı çerçevesinde bir konuşma yapan Argentan Camii imamı, toplantının ana temasını teşkil eden yardımlaşma konusu üzerinde durdu. Dernek başkanı Ahmet Gündüz ise Ramazan ve Kurban bayramları çerçevesinde yapılan yardım çalışmalarını anlattı. Toplantıya katılan Katolik din adamı, Gilbert Delange ise İslam’da paylaşım ve yardımlaşma anlayışını takdir ettiğini, Hristiyanlar’da da yardıma muhtaç insanlara dönük benzer faaliyetlerin yürütüldüğünü ifade etti.

Etkinlik, verilen yemekle son buldu.

-

05 GÜNDEM

29 KASIM - 5 ARALIK 2013 ZAMAN FRANCE

Seçmen listelerine kayıt olmayı unutmayın!

Fransa’da, gerçekleşecek yerel seçimlere 4 aydan kısa bir süre kaldı. Belediye başkanlarının ve meclis üyelerinin tayin edileceği seçimlerde ilk defa oy kullanacak Fransız vatandaşların seçmen listelerine kaydolmaları gerekiyor. Kayıtlar için son tarih 31 Aralık 2013.

VEDAT BULUT PARIS 23-30 Mart 2014 tarihlerinde gerçekleşecek yerel seçimlerde ilk defa oy kullanacak Fransız vatandaşların, seçmen listelerine kayıt olarak, seçmen kartlarını almaları gerekiyor. Seçmen listelerine kayıt olmak isteyenler için 3 ayrı seçenek bulunmaktadır.

Bağlı bulunduğunuz belediye’ye kimlik kartınızın yanı sıra ikametgah belgesi ibraz etmeniz halinde (elektrik, su veya telefon faturası...) belediyenin size vereceği seçmen kayıt formunu (Demande d’inscription sur les listes électorales) doldurarak seçmen listesine kayıt işlemini gerçekleştirmeniz yeterli. Seçmen kayıt formunu İnternet'ten indirmek de mümkün. (Demande d’inscription sur les listes électorales) Belediyeye gitmek istemeyenler posta yoluyla seçmen kayıt işlemini gerçekleştirebilir. Posta ile başvuracak vatandaşların

-

Seçmen kartı için son başvuru tarihi 31 Aralık 2013.

Vedat Akbulut, “Türkiye kökenli seçmenlerin, seçimlere bireysel çıkarlardan ziyade toplumu ilgilendirecek bir açıdan bakmaları gerekiyor.” dedi.

Türk STK’lar siyasal katılımı teşvik için çalışıyor İSMAIL ÇITAK LYON Valence’da gerçekleşen toplantıya bölgede yaşayan Türk kökenli vatandaşların yani sıra, siyasi partilerin yerel yöneticileri de katıldı. Moderatörlüğün İlhami Gülcen ve Çelebi Erdaş’ın tarafından yapılan toplantıda Sosyalist Parti (PS) Drome Bölge Genel Meclis Başkan Yardımcısı Jean Veyret, Halk Hareketi Birliği (UMP) Seçim Kampanya Direktörü Franck Soulignac ve Mouvement Democrate (Modem) Üyesi Olivier Gafa bölgede bulunan Türk seçmenlerin sorularını cevapladı.

Valence Türk Fransız Kültür ve Spor Derneği Başkanı Vedat Akbulut toplantı hakkında, “Bu toplantıyı düzenlemekteki ana amacımız hem yerel yöneticilere, bu bölgede yaşayan Türkiye kökenli vatandaşlarımızın siyasete duydukları ilgiyi göstermek hem de burada yaşayan Türk toplumunu siyasiler olan diyaloğunu kolaylaştırarak 4 ay sonra yapılacak yerel seçimler için halkımızın fikir edinmesini sağlamak.” şeklinde konuştu.

Toplantıya katılan Yusuf Altuntaş ise, Fransa’da yaşayan Türk kökenli Fransız vatandaşlarının seçimlere aktif katılım sağlamaları için, bu tür bilgilendirme toplantılarının önemine dikkat çekti. Valence yerel yönetiminde Eğitim işlerinden so-

-

rumlu Belediye Meclis Üyesi Meryem Esenaksu, bulunduğu pozisyona, Valence’da faaliyet gösteren bir derneğin tavsiyesi ve teşviki ile seçildiğini söylerken, ilk defa oy kullanacak Fransız vatandaşların seçmen listelerine kayıt yaptırmalarının önemine vurgu yaptı. Türkiye kökenli seçmenlerin, seçimlere bireysel çıkarlardan ziyade toplumu ilgilendirecek bir açıdan bakmaları gerektiği görüşünü savundu.

Toplumumuz öncelikle seçimlerin sağlayacağı pratik faydayı bireysel anlamda düşünmemeli diyen Esenaksu, “belediyelerin bireylere özel bir hizmeti söz konusu değil ama toplumun geneli adına seçmen olarak oyunuzu kullanırsanız elbette dikkate alınır ve belediyelerin örneğin derneklerinize yönelik tüzel hizmetlerinden istifade edebilirsiniz.” değerlendirmesinde bulundu.

Türk Sivil Toplum Kuruluşları toplumu ilgilendiren meselelerde ortak hareket etmelerinin önemine dikkat çeken Esenaksu, Türkiye kökenli çocukların eğitimi hususunda da Türk toplumuna çok önemli görevler düştüğü görüşünde. Eğitimli bireylerden oluşan toplumların nerede olursa olsun mutlaka dikkate alınacağını kaydeden Esenaksu, eğitimin öncelik verilmesi gereken en temel meselelerden biri olduğuna vurgu yaptı.

kimlik kartı, internetten indirilebilen ikametgah belgesi ve seçmen kayıt formunu (Demande d’inscription sur les listes électorales) bağlı bulundukları belediyeye göndermeleri yeterli. İnternet üzerinden kayıt yaptırmak isteyen vatandaşlar ise http://www.interieur.gouv.fr/Actualites/L-actu-duMinistere/Inscriptions-sur-les-listeselectorale ,internet adresini kullanabilir.

GELECEĞİNİZ İÇİN YEREL SEÇİMLERDE OY KULLANIN Fransa’da 13 bin ailenin evine giren Zaman France ekibi olarak, Fransız vatandaşlığına sahip tüm okurlarımızı vatandaşlık görevini yerine getirerek önce seçmen listelerine kayıt olmaya, ardından da seçim sürecinde bölgelerindeki siyasi çevreler ile yakın ilişki kurmaya çağırıyoruz. Türkiye’nin bütün sosyal, siyasal ve kültürel renklerini Fransa’ya taşıyan Türk toplumu, üçüncü ve dördüncü nesillerle birlikte tarihi bir dönemecin eşiğindedir.

Amacımız hiç bir siyasi yönlendirmede bulunmadan, vatandaşlarımızı siyasi katılıma teşvik etmektir. 530 bin Türk’ün yaşadığı Fransa’da, oy kullanma hakkına sahip vatandaşların her geçen gün sayısının arttığına tanıklık ediyoruz. Seçmen sayımız arttıkça, toplumdaki etkinliğimiz de artacaktır. Türk toplumunun görünürlüğü yerel seçimlerde daha da artacaktır. Özellikle, küçük şehirlerde yaşayan vatandaşlarımızın, bölgelerindeki belediye başkanlığı adaylarınına karşı kritik bir konum elde edeceği düşünülüyor. Büyük şehirlerde yaşayan vatandaşlarımızın kurduğu derneklerin de, gerek kendi inisiyatifleriyle, gerek ortak girişimlerle belediye başkan adayları üzerinde etkili olabileceği öngörülüyor. Fransa’daki vatandaşlarımız tarafından kurulan tüm dernekleri, ortak hareket ederek; seçim sürecinde toplumumuzu siyasi katılıma teşvik eden bir kolektif oluşturmaya davet ediyoruz.

06GÜNDEM

29 KASIM - 5 ARALIK 2013 ZAMAN FRANCE

Avcı, kapalı grupta vekilleri bile ikna edemedi Dershaneleri kapatacak yasa taslağıyla ilgili sunum, Ak parti’li vekilleri ikna edemedi. Dershanelerin sebep değil sonuç olduğunu belirten vekiller, daha geniş bilgi istedi. Avcı’nın da katılacağı yeni bir toplantı yapılması kararlaştırıldı.

6 binin üzerinde Türk vatandaşı yurt dışında tutuklu veya hükümlü

-

AK Parti grup toplantısının ‘kapalı’ bölümünde, dershaneleri kapatmayı amaçlayan yasa taslağını anlatan Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı’nın, milletvekillerinin tepkisiyle karşılaştığı öğrenildi. Edinilen bilgiye göre, Avcı’nın sunumunun ardından söz alan vekiller, ‘anlatılanlardan tatmin olmadıklarını, seçim öncesinde böyle bir yasa çıkarmanın doğru olmayacağını’ dile getirdi.

Karaman Milletvekili Mevlüt Akgün “Ne dershane sahibiyim ne de herhangi bir cemaat mensubu. Meseleye bir veli gözüyle bakıyorum. Bu bir teşebbüs hürriyetidir. İsteyen çocuğunu gönderir, istemeyen göndermez.” dedi. Vekillerin ikna olmaması üzerine yeni bir toplantı yapılmasına karar verildi.

Dershaneleri kapatacak yasa taslağını AK Parti grup toplantısının ‘kapalı’ bölümünde anlatan Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, milletvekillerinin tepkisiyle karşılaştı. Bakanın sunumunun ardından 10 civarında milletvekili söz aldı, soru sordu. Bunların içinde sadece AK Parti İstanbul Milletvekili Mehmet Domaç bu kurumların kapatılması gerektiğini savundu. Bunun dışında söz alan milletvekilleri genel olarak, ‘anlatılanlardan tatmin olmadıklarını, seçim öncesinde

-

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Almanya'da 3 bin 602, Avusturya'da 214, Fransa'da 307, Hollanda'da 253, Belçika'da 195, Yunanistan'da 188, İsviçre'de 151, KKTC'de 141, İngiltere'de 110 diğer ülkelerde 902 olmak üzere toplam 6 bin 63 tutuklu ve hükümlü vatandaşın bulunduğunu bildirdi.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu'nun soru önergesine Dışişleri Bakanı'nın verdiği yanıt, yurt dışında tutuklu ve hükümlü bulunan vatandaşların sayısını ortaya koydu.

Soru önergesini yanıtlayan Davutoğlu, “Bakanlığımıza dış temsilciliklerimizden intikal eden bilgilere göre, Ekim 2013 itibariyle Almanya'da 3 bin 602, Avusturya'da 214, Fransa'da 307, Hollanda'da 253, Belçika'da 195, Yunanistan'da 188, İsviçre'de 151, KKTC'de 141, İngiltere'de 110, diğer ülkelerde 902 olmak üzere toplam 6 bin 63 tutuklu ve hükümlü vatandaşımız bulunmaktadır” açıklamasını yaptı.

Bakan Davutoğlu, “Vatandaşlarımızın cezalarının hafifletilerek müebbet hapse çevrilmesini teminen çeşitli girişimler yapılmaktadır. Bu çerçevede, hürriyeti bağlayıcı cezalarının bakiye kısmının ülkemizde infazı amacıyla nakil talebinde de bulunulmaktadır. Vatandaşlarımızın durumuna ilişkin olarak mevkidaşlarımla her zaman temas etmekte, yazılı ve sözlü girişimleri sürdürmekteyiz.”

Vatandaşların bazı hallerde mahalli ve uluslararası mevzuattan kaynaklanan hakları konusunda yeterince bilgi sahibi olmadıkları ve bu konuda temsilciliklerin kendilerini yönlendirme ihtiyacında bulunduklarının görüldüğünü ifade eden Davutoğlu, şöyle dedi: “Bu itibarla, temsilciliklerimizce sözleşmeli hukuk danışmanları istihdam edilmesi kararlaştırılmış, uygulama 2001 yılında Almanya özelinde başlatılmış ve zamanla diğer temsilciliklerimize de yaygınlaştırılmıştır. Hizmetin sunulmasında vatandaşlarımızın yoğun olarak yaşadıkları yerlerdeki temsilciliklerimize öncelik verilmiştir. Hâlihazırda 38 temsilciliğimizde yerel mevzuatı bilen kişilerden sözleşmeli hukuk danışmanı olarak faydalanılmaktadır.”

böyle bir yasa çıkarmanın doğru olmayacağını ve sınav sistemi değişmeden dershanelere olan ihtiyacın bitmeyeceğini’ dile getirdi. İstanbul Milletvekili Abdülkadir Aksu, Avcı’ya ‘dershanelerdeki öğretmenleri bakanlık kadrosuna nasıl alacaklarını ve kaç sınav yapacaklarını’ sorarken, “Halk Eğitim Merkezleri’nde sınav hazırlığı yapılacağını söylüyorsunuz. Demek ki dershanelere ihtiyaç var. Ayrıca kanunla kapatma serbest piyasa ekonomisine ters olur.” diye konuştu. İzmir Milletvekili Ertuğrul Günay ise dershaneleri bugünkü eğitim sisteminin doğurduğunu söyledi. Günay, “Dershaneler bir sonuç. Siz sebebi değil, sonucu ortadan kaldırmaya çalışıyorsunuz.” dedi. Bir başka vekil Mevlüt Akgün ise “Ben ne dershane sahibiyim ne de herhangi bir cemaat mensubuyum. Ben meseleye bir veli ve vatandaş gözüyle bakıyorum.

Eğitim sistemindeki dershanelere olan ihtiyaç giderilmeden dershanelerin kapatılması yanlış olur. Bu teşebbüs hürriyetine aykırıdır. İsteyen çocuğunu gönderir, istemeyen göndermez.

Kapatmak çare değil. Kanunla kapatırsanız ya bu iş merdivenaltına iner ya da insanlar evlerine özel öğretmen getirtir. Kaldı ki, dershane öğretmenlerinin sınavsız kadroya alınması da

yanlış olur. Bu haliyle düzenlemeye temelden karşıyım. Hele seçimlere giderken böyle bir tartışma, partiye zarar verir, cepheyi genişletir.” diye uyardı.

İŞLER:AÇIK LISELERIN IŞLEVI NE OLACAK ?

AK Parti Ankara Milletvekili Emrullah İşler ise, “Öğrencilerin neden açık liseye gideceğini kafam almadı, açık liseler nasıl bir işlev görecek?” sorusunu sorduktan sonra, “Zaten eğitim sistemi toptan değiştirildiği zaman belli bir süre sonra dershanelere gerek kalmayacak. Ben de dershanelere karşıyım. Ancak ‘biz yolsuzluk, yoksulluk ve yasakları yok etmek için geldik’ diyoruz. Şimdi dershanelerin yasaklandığını topluma nasıl izah edeceğiz? Yasakçı bir görüntü vermemeliyiz.” ifadelerini kullandı. AK Parti Manisa Milletvekili Uğur Aydemir, kendi çocuğunun da imam hatip lisesine gittiğini belirterek, “Ders saatlerini nasıl ayarlayacaksınız da başka okullarda bu çocuklara ders vereceksiniz?” diye sordu. Milletvekillerinin, “Biz bu açıklamalardan tatmin olmadık. Daha geniş bilgi verin.” yönündeki talepleri üzerine yarın 11.00’da AK Parti Genel Merkezi’nde yeni bir toplantı yapılması kararlaştırıldı.

Dershaneleri kapatacak yasa taslağını AK Parti grup toplantısının ‘kapalı’ bölümünde anlatan Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, milletvekillerinin tepkisiyle karşılaştı.

Avrupalı vekiller, ikili meclise isyan etti -

Brüksel-Strasbourg arası mekik dokumaktan sıkılan Avrupa’lı parlamenterler, iki şehir düzenlemesinin iptal edilmesi için oy kullandı. Geçtiğimiz hafta yapılan oylamada 483 milletvekilinin olumlu oyuna karşılık çoğunu Fransızların oluşturduğu 141 üye hayır oyu verdi. Milletvekillerinin daha önceki yıllarda başlattıkları teşebbüsler de Fransa’nın vetosuna takılmıştı. Fransa, AB’nin üzerine inşa edildiği mutabakatın sembolü olarak Strasbourg’un seçildiğini, bunu iptal etmek isteyenlerin ise tarihi bilmediklerini savunuyor.

AP üyelerinin kabul ettiği ve bağlayıcı olmayan karar Meclis’in hangi şehirde bulunmasına ilişkin herhangi bir teklifte bulunmuyor ancak AB

anlaşmalarının değiştirilerek Meclis’in nerede toplanacağına kendisinin karar verir hale getirilmesini talep ediyor. Nihai kararın bütün üye ülkelerce oybirliği ile alınması gerekiyor. 766 üyeli AP, Hindistan’dan sonra dünyanın en büyük meclisi.

AP’nin an itibarıyla 3 şehirde kurumları bulunuyor.

Genel kurullar Strasbourg’da, komisyon ve komite toplantıları Brüksel’de yapılırken, sekreterya Lüksemburg’da bulunuyor.

1992’de onaylanan Amsterdam Anlaşması’na göre yılda 12 oturumun Strasbourg’da yapılması gerekiyor. AB’nin Komisyon, Konsey gibi temel kurumlarının Brüksel’de bulunması AB içinde Belçika’nın başkentini en ideal şehir haline getiriyor.

07 GÜNDEM

29 KASIM - 5 ARALIK 2013 ZAMAN FRANCE

NEVZAT CEYLAN

Yabancı düşmanlığında psikolojik faktörler

Paris’in ortasında bir masal köyü Dünyanın en ünlü caddelerinden Champs-Elysee'de açılan Noel pazarında bol eğlence, bol hediye seçeneği, bol lezzet ve tam bir Noel havası var

-

Almanya ve Fransa'nın doğusunda 16. yüzyıldan beri kurulan Noel pazarları 1990'lı yıllardan beri büyük küçük birçok Avrupa şehrinde rengarenk görüntülere sahne oluyor. Parisliler için vazgeçilmez bir yıl sonu etkinliği haline gelen bu geleneksel buluşmada şehrin dört bir yanına yerleştirilen tahta kulübeler, yaratıcı dekor ve ışıklandırmaları ve sıra dışı ürün seçenekleriyle göz kamaştırıyor. Dünyanın en ünlü caddelerinden Champs-Elysee, yıl sonu kutlamaları kapsamında tam bir Noel köyüne dönüştü. Geçtiğimiz günlerde açılan Noel pazarında kurulan yaklaşık 180 tahta kulübede el örmesi sıcacık berelerden ev yapımı keklere, yeni yıl süslerinden el sanatlarına, hediyelik eşyalardan saf yün çoraplara kadar yıl sonu kutlamalarına has her şeyi bulmak mümkün. Pazarda ayrıca Alsace kurabiyeleri ve Alpler'de üretilen peynirler gibi Fransa'nın çeşitli bölgelerine has geleneksel yiyecekleri de tada-

bilirsiniz. Bu kalabalık cadde, özellikle havanın kararmaya başladığı saatlerde dekorasyon ışıklarının da yanmasıyla, karlar altında küçük bir Fransız köyüne dönüşüyor. Ocak ayına kadar her gün açık ve ücretsiz olacak pazarda en güzel dekorasyona sahip kulübe, bu yıl da büyük bir ödüle kavuşacak. Noel ve yeni yıl kutlamaları şerefine, meşhur dev dönmedolap, 20 yıldır olduğu gibi bu sene de Concorde Meydanı'nda yerini aldı. Işıklar şehri Paris'i bir de Noel aydınlatmalarıyla görmek isteyenler, daha ilk günden dönmedolabın önünde uzun kuyruklar oluşturdu. Noel pazarında ayrıca atlıkarıncalardan dev bir buzpateni pistine, çocukları gezdiren ponylerden pazarı dolaşan küçük bir trene kadar, çocukların masal gibi bir gün geçirmesini sağlayacak her şey düşünülmüş.

Champs-Elysee Caddesi'ndeki Noel köyünü bu yıl 16 milyon yerli ve yabancı turistin ziyaret etmesi bekleniyor.

10 BİN METREKARELİK DEV PAZAR Paris'in en büyük Noel pazarı ise şehrin gökdelenleriyle tanınan ünlü La Defense bölgesinde kurulmaya başlandı. Bu yıl 350 kulübenin yerleştirildiği 10 bin metrekarelik geniş meydandaki lüks pazarda, ziyaretçiler kırmızı halıda ağırlanıyor. Sadece Fransa'nın değil Rusya, Çin, İran, Mısır, Vietnam, Kenya ve Nepal gibi dünyanın da dört bir yanından gelen onlarca tezgahtarın el emeği ürünleri ile bu büyük pazar, adeta bir uluslararası Noel kutlamasına dönüşüyor. Pazarda ayrıca istiridye, kaz ciğeri satan lüks tezgahların yanı sıra, közde kestaneyi, tatlı ve tuzlu krepleri uygun fiyatlara tatmak mümkün. Akşam saatlerinde ışıkların da yanmasıyla bir masal kasabasına dönüşen bu meydanda karınlarını doyuran çocuklar Noel Baba ile hatıra fotoğrafı çektirirken, büyükler de yerel koroların Noel konserlerine eşlik ediyor.

KONFOR MEUBLES c’est bien plus que le confort!!!

yeni showroom

Chambre à coucher

ÇOK ÇEŞİT İYİ FİYAT

SUR COMMANDE

1790 €

Lit 160 x 200 x 300 - Chiffonnier 90 x 43 x 90 2 Chevets (60 x 43 x 50) - Armoire 200 x 60 x 210

salle à manger

à partir de

250 €

90x190

1990 € Lit coffre et tête de lit (sans matelas)

Meuble TV 110 x 161 x 47 - Table 140 x 76 x 90 + 6 chaises Bahut avec glaces 159 x 150 x 40 - 2 vitrines 67 x 175 x 41

FRANSA GENELİNE NAKLİYE VE SERVİS

Daha fazla çeşit ve Kampanyalı ürünler için Showroom'umuzu ziyaret edebilirsiniz. Ürünlerimiz 2 Yıl garantilidir.

2, avenue Kennedy - 71100 CHALON SUR SAÔNE

Tél. 03 85 41 48 29 - www.konformeubles.fr Ouvert 7 / 7j

Crissey

Dia Konfor Meubles

Chalon centre

Paris'teki EXPO yarışını İzmir kaybetti -

İzmir, Paris'te yapılan EXPO 2020 oylamasında ikinci turda elendi. Daha önce EXPO 2015'e aday olan ancak Milano'ya kaybeden İzmir, organizasyonu 2020 yılında Türkiye'ye getirmek için de başarılı olamadı. Uluslararası Sergiler Bürosu (BIE) üyesi 167 ülke delegesinin katıldığı Paris'teki OECD binasında yapılan oylamada Brezilya'nın Sao Paulo kenti ilk turda 13 oyla elendi. İlk tur oylamasında 3 oy da boş çıktı.Birleşik Arap Emirlikleri'nden Dubai 87, Rusya'dan Ekaterinburg 41, Türkiye'den İzmir 36 oy aldı. İkinci turda en az oyu alan İzmir finale kalamadan elendi. Finalde ise kazanan şehir 116 oyla Dubai oldu.

Tarihi oylama için Türkiye'den Fransa'ya adeta çıkarma yapıldı. İzmir Valisi Mustafa Toprak ve İzmir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker de Paris'teki oylamaya katıldı.

Avrupa’da yabancı düşmanlığı artarak devam ediyor. Bunun en büyük göstergesi Müslümanlara ve yabancılara yapılan saldırıların artış göstermesi, ırkçı partilerin oy potansiyelinin yükselmesi ve kamu alanında Müslümanlara yönelik yasakların yaygınlaşması. Bundan cesaret alan ırkçı partiler Avrupa çapında işbirliğine gidiyorlar. Bu düşmanlıktan en çok etkilenen Müslümanlar oluyor. Çünkü hem Müslüman hem yabancı kökenli olmak nefret ve saldırganlığı iki kat arttırıyor. Müslümanlar Avrupa’da kalıcı olduklarına göre, anlık tepkilerden ziyade problemin giderilmesi için uzun süreli çözüm yolları üzerinde akıllıca düşünmek gerekiyor. Aksi takdirde düşmanlık azalmayacak tersine artacaktır.

AVRUPALILAR MÜSLÜMANLARDAN KORKUYOR Her sınıf ve kategoriden Fransız dostlarla bir araya geldiğimizde hepsi bir ağızdan ve samimi olarak şu cümleyi tekrar ediyorlar, “Avrupalılar yabancılardan ve özellikle Müslümanlardan korkuyor.” Bu durumu bütün Müslümanların bilmesi ve kabul etmesi gerekir. Sebepleri ne olursa olsun gerçek bu. Evet, bazı siyasiler beceriksizliklerini örtmek ve oylarını arttırmak için yabancı düşmanlığını kışkırtıyorlar. Tüm bu faktörlere ekonomik kriz de eklenince Avrupalılar işlerini kaybetmekten yabancıları sorumlu tutabiliyor.

PSİKOLOJİK FAKTÖRLER Rahmetli Muhammed Hamidullah’ın; “Türkler Fransa’ya gelince Paris’te birkaç mescit vardı. Şimdi sayısını bilmiyorum.”, dediği nakledilir. Biz de bununla övünürüz. Ayrıca Fransa ve bütün Avrupa’nın hoşgörülü Anadolu Müslümanlığı ile tanışmasının önemini vurgularız. Ancak madalyonun bir de diğer yüzü var. Bu mescitler hemen hemen hepsi oturuma tahsis edilmiş binalarda bulunuyor. Bu durum özellikle cuma günleri ve Ramazan aylarında Fransız komşularla birtakım sıkıntılar yaşanmasına sebep olabiliyor. Cemaatin mescide girişteki dikkatsizliği, özensizliği ve gürültüsü bütün komşuları rahatsız ediyor. Halbuki buna hakkımız yok.

Müslüman elinden, dilinden, şerrinden emin olunan yani korkulmayan insandır.

Ayrıca Müslümanın çevresine nefret değil aksine sevgi aşılaması gerek.Aksi davranış Allah’ın ve bütün Müslümanların hukukuna tecavüzdür ki bundan tüm Müslümanlar sakınmalıdır. Cuma namazı için gittiğim DİTİB mescidinden örnek vermek istiyorum. Mescit merkezi yerde ama yetersiz. Cemaat mescide sığmıyor. Avluda namaza duranlar oluyor. Bazı yerlerde giriş namaz kılanlarca kapatıldığı için apartman sakinleri evlerine giremiyor. Onlar da polisi arayıp yardım istiyor. Polis namaz vakti imamı arayarak duruma müdahale etmesini, aksi takdirde işlem yapacağını ihtar ediyor. Girişte çok gürültü yapılıyor. Oysa Kur’an “yüksek sesle konuşmayınız” diye ihtar ediyor. Sigara içen bazı Müslümanlar izmaritleri avluya ya da kapıcının gözü gibi baktığı çiçek saksılarına bırakıyor. Bizzat şahit oldum. Geç kalan biri namaz esnasında caddenin üzerindeki dış kapının kodunu bilmediği için açamıyor ve kapıya o kadar şiddetli vuruyor ki cemaatin konsantrasyonu bozuluyor. Bir başka yerde mescide gelen biri arabasını komşunun garajının önüne park edip namaza duruyor. Bu esnada işe gitmek için evinden çıkan Fransız komşu durumu görünce ayakkabıları ile mescide girerek namazdaki Müslümanları taciz ediyor. Şimdi biraz empati yapalım.

Bu manzaralar bizim öz memleketimizde başka bir dinin mensupları tarafından yapılsaydı, o din ve o dinin müntesipleri hakkında biz nasıl tepki verirdik? O insanların bizdeki imajı nasıl olurdu? Düşünmeye değer zannediyorum. n.ceylan@zamanfrance.fr

aÜ st

€

creti D ah

60

il

Po

Osmanlı Medrese âlimlerinin ders kitabı, Sultanların Huzur Dersleri’nde okuttuğu Kur’ân tefsiri...

Günümüz Türkçesi ve akıcı bir üslûpla, tercüme ve dipnotlar eşliğinde ‘her güne bir ders’ mantığıyla hazırlandı.

Kur’ân-ı Kerim’in mânâsını daha kolay ve etraflıca anlamak, yaşamak ve anlatmak isteyenler için toplam 442 ders.

İlâhi Kelâm’ın enginliğinde keşfedilen asırlara mal olmuş mânâ birikimlerini bugüne aktaran Muhtasar Beydavî Tefsiri, her evde bulunması, herkesin mutlaka okuması gereken bir eser.

NT Frankfurt - Tel.: +49 (0) 69 788 06 58 18-19

www.ntkitap.eu

09GÜNDEM

29 KASIM - 5 ARALIK 2013 ZAMAN FRANCE

HIZMET, AK PARTI VE ELEŞTIRI KÜLTÜRÜMÜZ ZAMAN FRANCE “AKP’yi niçin eleştiriyorsunuz?” sorusunu sadece bizi eleştirenler değil artık okurlarımız da sormaya başladı. Bu gereklilik sebebiyle kaleme alınan bu yazıda konuyu anlatmaya çalışalım.

Hz. Ömer hutbede “Ben doğru yoldan ayrılırsam ne yaparsınız?” diye sorar. Cemaat “Seni kılıçlarımızla doğrulturuz.” diye cevap verir. Hz. Ömer’de böyle bir cemaate sahip olduğu için şükreder. Bu hadise bütün Müslümanlar tarafından örnek olarak alınması için anlatılır. Fakat bunda ne kadar samimiyiz?

Hizmet camiası Ak Parti iktidarına uzun süre destek verdi. Avrupa Birliği’ne girmek, Kopenhag Kriterleri veya Ankara Kriterlerini Türkiye’de egemen kılmak, Türkiye’yi dünya barışı için mücadele eden diyalog gönüllüsü, barış elçisi bir ülke haline getirmek, Türkiye’yi askeri vesayetten kurtarmak demokratik bir ülke haline getirmek, özgürlükçü (mesela Almanya anayasası gibi) bir anayasa yapmak, ayrımcılık yapmamak, azınlıkların haklarına saygılı olmak, adaletli davranmak, sadece komşularla değil bütün ülkelerle sıfır sorunlu hale gelmek gibi politikalar yıllarca Ak Parti iktidarı tarafından uygulandı.

Hizmet tarafından da desteklenen bu politikalar uzun süre başarıyla hayata geçirildi. Türkiye bu süre içinde dünyada yıldızı parlayan, saygın hale gelen, örnek alınan ve sürekli büyüyen bir ülke oldu. Ak Parti de bu süre içinde sadece Hizmet’in değil, diğer cemaatler, azınlıklar, Kürtler, Aleviler, liberaller hatta laikler olmak üzere yavaş yavaş bütün Türkiye’nin hatta dünyanın desteğini arkasına alan bir

-

TÜRKLER AB VATANDAŞLIĞI

alan en geniş 2. grubu oluşturdu

2011 Yılında 48 bin 900 Türk AB Vatandaşı oldu

-

Avrupa Birliği’nin (AB) istatistik kurumu Eurostat’ın bugün açıkladığı 2011 verilerine göre Türkler, AB vatandaşlığı alan en geniş 2. grubu oluşturdu.

Eurostat’a göre 2011′de 48 bin 900 Türk, AB ülkelerinden birinin vatandaşlığını aldı. AB’de Türkler’e en çok vatandaşlığı yüzde 58′le Almanya verdi. Almanya’yı izleyen diğer AB ülkeleri ise Avusturya, Hollanda, Belçika, Fransa, Finlandiya ve Danimarka oldu.

AB ülkeleri 2011′de 783 bin 100 yabancıya vatandaşlık verdi, bu oran 2010′a göre yüzde 4′lük düşüşe işaret ediyor. AB’de yabancılara en çok vatandaşlık veren ülkeler ise İngiltere, Fransa, İspanya, Almanya ve İtalya olarak sıralandı.

Eurostat’a göre vatandaşları AB’den en çok vatandaşlık alan ülke sıralaması ise Fas, Türkiye, Ekvador ve Hindistan olarak belirlendi.

parti olarak oy tabanını sürekli artırdı. Özgürlükçü tavrı sebebiyle CHP yerine Sosyalist Enternasyonal’e üye olması bile dillendirildi.

“Dik dur ama diklenme” sözünü herkese tavsiye eden Hizmet, sayın Başbakan Erdoğan’ın “one minute” tavrına da destek verdi. Darbeci askerlere, Ergenekonculara ve Ak Parti’yi kapatma davasına karşı da Hizmet kendini riske edecek kadar destek verdi. Zaman gazetesinin sayfaları buna şahittir.

Hizmet ile Ak Parti’nin tezada düştüğü ilk ciddi olay Mavi Marmara olayıdır. Hükümetin barış ve diyalog söylemlerine aykırı, dünya dengelerini de hesaba katmayan bu olay sonrasında tırmanan gerilim Hocaefendi’nin “izin alınmalıydı” sözleri ile düşmüş ve bu tavır o gün Bülent Arınç tarafından da doğru bulunmuştu. Bu tavır şimdi tekrar eleştiriliyor. O zaman niçin hiçbir hükümet yetkilisi çıkıp da “Mavi Marmara’da doğru yaptık.” demiyor veya olay doğru yapılmış ise tekrarlanmıyor. İkinci ayrışma noktası ise ülkenin askeri ve derin vesayetten kurtarılması idi. Bu konuda bir çok mevzuat değişikliği yapılabilecekken yapılmadı. İş görüntüde bırakıldı. Mesela Uludere’nin bile hesabı sorulmadı.

Ak Parti iktidara geldiği 2002 senesinden itibaren hep Anayasa’yı değiştirme sözü verdi. Bu söz 10 yıl geçmesine rağmen hala hayata geçmedi. 12 Eylül 2010 referandumunda kabul edilenlerden de geri dönüş sinyalleri veriliyor. HSYK referandumla bu hükümet tarafından değiştirilmesine ve şimdiki haline AB ve Venedik Komisyonu destek vermesine rağmen hükümet tarafından tekrar değiştirilmek isteniyor.

Bilhassa Suriye olayında Türkiye’nin dış dünyaya savaş isteyen bir görüntü vermesi, hala devam eden kimyasal tartışmaları ve sınırımıza gelen El Kaide sebebiyle bu görüntünün bir de terör örgütü ile yan yana getirilmeye çalışılması Türkiye’nin sıfır sorun, diyalog ve barış isteyen görüntüsünü bozmaya devam etmektedir.

Türkiye’yi bir dünya yıldızı yapacak olan barıştır. Savaş ülkemizin elini kolunu bağlamakta, bin bir gayretle açtığımız kapılar tekrar yüzümüze kapanmakta, ülke de eski günlerdeki gibi içe kapanıp birbiriyle kavgalı hale gelmektedir. Bize göre Türkiye “ölümüne iç ve dış barış” için mücadele vermelidir. Başbakan Erdoğan ve AK Parti eski misyonuna geri dönmelidir.

Türkiye eğitim problemini çözemezse hiçbir problemin çözemez. 5 Eğitim Bakanının değiştiği 12 yıllık Ak Parti iktidarında eğitimin problemli yapısına neşter vurulmuş değildir.

Neşter vurmak yerine, şimdi bir de bu yaraya merhem olmaya çalışan dershaneler kapatılmak istenmektedir.

Ergenekoncuların, PKK’nın desteklediği bu karar, tatmin edici bir gerekçe açıklanmadan kamuoyuna rağmen yapılmak istenmektedir. “Halk rahatsız ise Referandum yapılsın” teklifi ise hiç duyulmamaktadır.

Bunlara başka hususlar da eklenebilir. Hizmet Ak Parti’ye veya Başbakan Erdoğan’a karşı değildir. Yanlış bulduğu politikalara itiraz etmekte, ülkenin selameti için kendini ortaya koymakta, yukarıda Hz. Ömer’in övdüğü örnek tavrı sergilemektedir. Bu tavır desteklenmeli mi, yoksa birçok fitneci siyasi ve danışmanın yaptığı gibi susturulmaya çalışılmalı mıdır?

Karar sizin.

10 GÜNDEM

29 KASIM - 5 ARALIK 2013 ZAMAN FRANCE

Avrupa’nın babasız çocukları EMRE OĞUZ, ENGIN TENEKECI Yirmili yaşlarda bir kız. Kucağında birkaç aylık sevimli bir bebek. Her yıl Avrupa’nın değişik ülkelerinden binlerce müzikseveri Danimarka’ya toplayan Roskilde Festivali’nin gerçekleştirildiği alanın girişinde bekliyor.

Elinde bir pankart var. Onu görenler şaşırıyor.

Bir yandan bebeğini avutmaya çalışıyor, diğer yandan elindeki pankartı herkesin görebileceği şekilde tutmaya çalışıyor. Pankartta şöyle yazıyor: “Beni hatırlıyor musun? Geçen yıl burada tanışıp birlikte olmuştuk. Adını bilmiyorum.

Kucağımdaki, senin çocuğun. Onunla tanışmak istersen yanıma gelmen yeter.”

Bu haberi birkaç yıl önce Danimarka medyasında okuduğumda Avrupa’da babasız dünyaya gelen diğer çocuklardan habersizdim.

Uzun süre o sevimli çocuğu düşündüm. Acaba babasını bulabilecek miydi? Acaba nasıl bir hayatı olacaktı? Onu kucağında taşıyan genç kız, gerçekte ne hissediyordu? Pişman mıydı acaba?

Avrupa’da her yıl binlerce çocuk babasından habersiz bir şekilde dünyaya geliyor. Genellikle tatilde ya da bir festivalde yaşanan tek gecelik ilişkilerin ürünü olarak doğan bu çocukların sayısı giderek artıyor. Araştırmalar, dünyaya geldikleri şartlar sebebiyle bu çocukların ileride büyük zorluklar yaşayacağını ve çevreleri için de ciddi problem teşkil edeceklerini gösteriyor. Bununla birlikte nüfusu hızla yaşlanan Avrupa’nın konuya ‘çözülmesi gereken bir sorun’ olarak yaklaştığını söylemek zor. Dolayısıyla birçok kültürde gayrimeşru kabul edilen bu çocuklar Avrupa’da meşru bir hayat sürüyor. Elbette beraberinde getirdikleri sorunlarla birlikte...

Resmî rakamlara göre; İngiltere’de geçen yıl dünyaya gelen 20 binden fazla çocuğun babası bilinmiyor. Diğer taraftan kim olduğu bilinmesine rağmen hiçbir şekilde babasıyla görüştürülmeden büyütülen çocukların sayısı 1 milyondan fazla. İngiltere bu konuda Avrupa lideri olsa da benzer rakamlar Almanya ve Fransa için de geçerli. Bu çocukların büyük bölümü yurtdışı tatillerindeki ilişkiler neticesinde dünyaya

-

Avrupa’da her yıl binlerce çocuk babasından habersiz dünyaya geliyor. Genellikle tatilde yahut bir festivalde yaşanan kısa süreli ilişkiler sonucu doğan bu çocukların sayısı giderek artıyor. Nüfusu hızla yaşlanan Avrupa içinse durum gayet normal! geliyor. Araştırmalara göre, İngiliz kadınların yüzde 20’si yurtdışında tatil yaparken hamile kaldıklarını beyan ediyor.

Norveç’te babasının kim olduğu bilinmeyen çocuk sayısı son yıllarda artıyor. Öyle ki bu durum artık televizyon programlarına konu olmaya başladı. Ülkenin önde gelen ulusal kanallarından birinde ‘Benim Gerçek Babam Kim?’ isimli bir televizyon programı yayımlanıyor.

Programda gerçek babasından habersiz büyüyen çocukların dramatik hayatı ve babalarını arama serüvenleri izleyicilerle paylaşılıyor. Ülkede babası bilinmeden dünyaya gelen çocuk sayısı yılda ortalama 2 bin 500. Araştırmacı Are Saastad, babasız büyümenin çocuk için büyük kayıp olduğuna inanıyor. Aksiyon’a konuşan Saastad, bu tür çocukların ileride sadece kendileri için değil, toplumun geri kalanı için de büyük bir soruna dönüştüğünü vurguluyor.

Bergen Üniversitesi’nden Prof. Dr. Frode Thuen ise babasının kim olduğunu çocuğundan bilerek saklayan annelerin aslında suç işlediğini belirtiyor. Zira Birleşmiş Milletler (BM) Çocuk Hakları Sözleşmesi’ne göre her çocuk babasının kim olduğunu bilme hakkına sahip.

Geçmişte çeşitli defalar bireysel hak ve özgürlükler konusunda takındığı aşırı liberal yaklaşımıyla gündeme gelen Danimarka’da ise bu şekilde dünyaya gelen çocuk sayısı yılda ortalama 3 bin. Sosyal devlet anlayışının hayli gelişmiş olduğu ülkede durum ciddi bir sorun olarak algılanmıyor. Tam tersine tek başına çocuk dünyaya getirmek isteyen annelere kötü gözle bakılması hoş karşılanmıyor. Devlet son 10 yıl içerisinde çıkardığı çeşitli kanunlarla bu tür annelere özel destekler veriyor. Aynı durum her yıl lise çağındaki binlerce genç kızın anne

olduğu İsveç ve Finlandiya için de geçerli.

DEVLET EL KOYUYOR Babasız dünyaya gelen çocukların büyük bölümü kısa süre sonra annelerinden de ayrılmak zorunda kalıyor. Zira çok az sayıda anne Avrupa’nın birey merkezli sistemi içerisinde tek başına çocuğuna bakabilecek maddi ve manevi güce sahip olabiliyor. Hâl böyle olunca genellikle belediyelere bağlı hareket eden ‘gençlik daireleri’ çocuğa el koyuyor. Çocuk ya bakıcı bir ailenin yanına ya da yaşına göre bir yurda yerleştiriliyor.

Bu tür çocukların ciddi bölümü zaman içerisinde annesiyle bağını tamamen kaybediyor. Şimdilerde birçok göçmen kökenli ailenin de çocuğunu elinden alan ‘gençlik daireleri’nin kuruluş gerekçelerinden biri aslında babasız dünyaya gelen çocuklar için asgari bakım şartları oluşturmak. Ancak ‘asgari bakım şartları’ çocukların mutlu bir hayat sürdükleri anlamına gelmiyor.

Bilakis bu çocukların çoğu hayatı boyunca birçok sorunla karşı karşıya kalıyor. İngiltere Sosyal Adalet Merkezi, geçen aylarda yayımladığı çarpıcı bir raporla konuyu kamuoyunun gündemine taşıdı. Rapora göre, babasız yetişen 13-19 yaşları arasındaki çocuklar, ciddi psikolojik ve fizyolojik rahatsızlıklar geçiriyor ve aynı yaşlardaki diğer çocuklara göre çok daha çabuk ve kolay kriminal suçlara karışıyor. İngiliz medyası bu duruma ‘parçalanan ailelerin tsunamisi’ diyor. Bu çocuklar genel olarak okulda da ciddi başarı sergileyemiyor. Avrupa genelinde yalnız ebeveynlerle yaşayan çocukların eğitim performansını araştıran Hollanda Radbound Üniversitesi’nden Marloes De Langea’a göre, sadece annesiyle yaşayan çocuklar, anne ve babasıyla yaşayan çocuklardan çok daha başarısız. Langea ayrıca tek ebeveynli çocuk sayısının fazla olduğu okullarda diğer çocukların performansının da düştüğünü ileri sürüyor.

Aksiyon’a konuşan Saastad, babasızçocukların ileride sadece kendileri için değil, toplumun geri kalanı için de büyük bir soruna dönüştüğünü vurguluyor.

Anadolu Kültür Merkezi’nin sergi salonunda yer alan toplam 57 eser, 20 Aralık’a kadar sanatseverlerin beğenisine sunuluyor.

Anadolu Kültür Merkezi Ankaralı ressamları konuk ediyor VEDAT BULUT PARIS Paris Anadolu Kültür Merkezi, Ankaralı Türk ressamları konuk etti. Altı ressamdan oluşan Turkuaz Topluluğu’nun eserleri sanatsever’lerin beğenisine sunuldu. Sergiye, çok sayıda Sivil Toplum Kuruluşu (STK) temsilcisinin yanı sıra Paris Başkonsolosu Turgut Rauf Kural da katıldı. Turkuaz topluluğunda yer alan bütün sanatçılar, sanatlarının haricinde aktif profesyonel yaşantılarında da değişik meslekler icra ediyor ediyor. Anadolu Kültür Merkezi’nin sergi salonunda yer alan toplam 57 eser, Adalet Bakanlığı Mali İşler Dairesinden Kıyasi Aybak, BOTAŞ Finans Daire Başkanı İsmail Çesmeci, Mimar Şule Günsür, Doktor

-

Ümit Gözüm ve Dilber Kuran imzasını taşıyor.

SERGI 20 ARALIK'A KADAR AÇIK Resim sergisine ev sahipliği yapan Paris Anadolu Kültür Merkezi Başkanı Dr. Demir Önger, Ankaralı ressamları ve eserlerini Paris’li sanatsever ile buluşturduklarını dile getirdi. Açılışa katılımın yoğun olmasının memnuniyet verici olduğunu söyleyen Önger, serginin 20 Aralık 2013 tarihine kadar açık kalacağını belirtti. Amaçlarının, Paris’li sanatseverlerin yaninda Noel tatili için Paris’e gelecek olan turistlerin de ilgisini çekmek olduğunu açıklayan Önger, “Umarım turistlerden de ressamlarımızın eserlerini satın alan olur. Böylelikle sanatçılarımıza bizim de bir katkımız olmuş olur.” dedi.

11 GÜNDEM

29 KASIM - 5 ARALIK 2013 ZAMAN FRANCE

AGCO, Ortadoğu yedek parça merkezini Türkiye'ye açıyor

Tarımsal makine üretiminde dünyanın önde gelen firmaları arasında yer alan AGCO Corporation, Fransa'daki ikinci fabrikasını Paris'in kuzeyinde yer alan Beauvais'te açtı. 8 bin metrekare alana kurulu Türkiye pazarına da hitap edecek yeni fabrikanın, 15,5 milyon Euro'ya mal olduğu kaydedildi.

FERHAN KÖSEOĞLU Açılışta yer alan AGCO Corporation Türkiye Pazarlama Müdürü Mete Has, AGCO'nun Türkiye'de yedek parça ve satış sonrası hizmetler merkezi açacağını söyledi.

Has, AGCO'nun, Massey Ferguson ve bulundurmuş olduğu diğer markalarla yapacağı Türkiye'deki yatırımın sadece genel müdürlük ve merkez ofis hizmetleri veren bir yer olmayacağını kaydederek, ''Satış sonrası ve yedek parça ana dağıtım merkezi olacak. Türkiye Cumhuriyetleri, Arap ülkeleri ve Balkanlar'a hizmet verecek Ortadoğunun yedek parça merkezi olacak.'' diye konuştu.

-

“TÜRKIYE PAZARIN BIR BÖLÜMÜNÜ KAYBETTIK” AGCO CEO'su Martin Richenhagen, yaptığı açıklamada Fransa'da 8 bin metrekare kurulu alanda inşaa edilen yeni fabrikada Massey Ferguson traktörleri için kabin üretileceğini kaydetti. AGCO'nun Türkiye yatırımları hakkında da bilgi veren Richenhagen, AGRO'nun Türkiye partneriyle ilgili yaşadığı problemler nedeniyle son yıllarda üretim yapamadıklarını belirterek, Türkiye pazarının bir bölümünü bundan dolayı kaybettiklerini söyledi.

Bunun kendileri için çok kolay bir durum olmadığının altını çizen Martin Richenha-

Massey Ferguson CEO'su, Türkiye partneriyle ilgili yaşadığı problemler nedeniyle son yıllarda üretim yapamadıklarını belirterek, Türkiye pazarının bir bölümünü bundan dolayı kaybettiklerini söyledi.

gen, “Ama gelecek seneden itibaren buna bir çözüm bulacağımızdan eminim.'' dedi.

Agro CEOSU, Türkiye pazarı için küçük traktörler ürettiklerini de hatırlatarak gelecek yıldan itibaren 60 ile 125 beygir arasında traktörlerin Türkiye pazarı içinde üretileceğini vurguladı.

Fransa'da AGCO bünyesinde kurulan ilk fabrikanın yer aldığı Beauvais'de açılan Beauvais 2 isimli fabrika, Massey Ferguson traktörleri için kabin üretimi gerçekleştirecek. Beauvais'de açılan yeni fabrika ile toplam işçi sayısının da 2 bin 500'e yükseldiği belirtildi.

Fransız otomobil sektöründe dev transfer -

Tavares, Peugeot şirketinin başında olan Philippe Varin’ın (61) yanında iki numara olarak göreve başlayacak. Zor günler geçiren Sochaux’lu otomobil üreticisi Carlos Tavares’in gelişiyle yeniden atağa geçmek istiyor.

Hafta başında yapılan, PSA olağanüstü yönetim kurulu toplantısında Tavares’in gelişi duyuruldu. Kulislerde PSA’daki patron değişikliğinin ‘sancısız’ gerçekleşeceği, zira Tavares’in gelişinin eski patron Varin’ı rahatsız etmediği, tersine transfer sürecini bizzat Varin’ın kendisinin başlattığı da konuşuluyor.

Peugeot ve Renault İran’a dönüyor

4 MİLYAR EURO SICAK PARA Şirketin içinde bulunduğu mali sıkıntı nedeniyle Varin ile ilişkileri

hayli gergin olan Peugeot ailesi, sektörü iyi tanıyan ve şirketi kara geçirebilecek bir isim arıyordu.

Ailenin bu iki talebini de karşılayan 55 yaşındaki Tavares ise, 23 yaşından bu yana otomotiv sektöründe çalışıyor ve uzun süredir bir firmayı yönetme arzusunu dile getiriyor. Bu isteği nedeniyle geçtiğimiz yaz, Renualt’nun ‘fiyat öldüren/coast killer’ lakaplı patron Caros Chosn’un işine son verdiği Tavares’in adı General Motors ve Aston Martin ile anılıyordu. PSA mali krizden çıkmak için ya Fransız devletinin hissesini artırmayı ya da Çinli Dongfeng firmasıyla ortaklık kurmayı planlıyor. Her iki durumda da PSA’nın 3-4 milyar euro gibi bir sıcak paraya ihtiyacı var.

Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin 5 daimi üyesi ve Almanya’nın İran’ın nükleer programı ile ilgili vardıkları uzlaşma sonrası yaptırımların kaldırılmasına dair ilk adım atılıyor.

Fransa Dışişleri Bakanı Laurent Fabius, İran'a uygulanan uluslararası ambargonun bir kısmının Aralık ayında kaldırılabileceğini söyledi. Fabius, ambargoyla ilgili atılacak ilk adımın; sınırlı, hedefli ve geri dönüşümlü olacağını ifade etti. Fransız bakan, kaldırılan ambargonun hangi sektörleri kapsayacağı konusunda detaylı bilgi vermezken otomotiv sektörünün bu aşamanın bir parçası olabileceğini kaydetti. 2001-2005 yılları arasında Fransa'nın Tahran Büyükelçiliği yapan François Nicoullaud ise İran'la varılan anlaşmanın Fransa'nın çıkarına olacağını iddia etti. Nicoullaud, İran'a Amerika'nın uyguladığı otomobil ambargosunun kalkması ile Fransız otomobil markaları Peugeot ve Renault'un yeniden İran'a döneceğini kaydetti. Bu arada Fransız Le Figaro gazetesinin İran'la varılan anlaşma ile ilgili gerçekleştirdiği ankete katılanların yüzde 86'sı İran'ın verdiği sözü yerine getireceğine inanmadığını kaydetti.

www.özyörem.de • info@demka.de

-

12 TOPLUM

29 KASIM - 5 ARALIK 2013 ZAMAN FRANCE

Konseyin Başkan Yardımcılığını yapan Hulusi Gürsoy, Türklerin ilgisizliğinden yakınıyor.

Hulusi Gürsoy: “Türk dernekleri diğer derneklerle daha koordineli çalışmalı” İSMAIL ÇITAK LYON Rhone Alpes Bölgesi Müslüman Dini Konseyi (Conseil Regional du Culte Musulman Rhône-Alpes) Başkan Yardımcısı Hulusi Gürsoy, Fransa’da bulunan Türk derneklerinin cami inşaası ve helal et gibi sıkça karşılaşılan sorunların çözümü için daha fazla insiyatif almaları gerektiğini söyledi.

Konseyin kurulduğu günden bu yana yönetiminde ilk kez bir Türk kökenli Müslümanın görev aldığını söyleyen Gürsoy, yapılan seçimlerde Türk derneklerinin 170’e yakın delegesi bulunmasına rağmen, yalnızca 30 delegenin seçime katılmış olmasına çok üzüldüğünü söyledi. 200 civarında Arap ve Afrika kökenli Müslümanın desteği ile Konseyin başkan yardımcılığına seçildiğini kaydeden Gürsoy, kurum olarak bölgede yaşayan Müslümanların ibadet özgürlüğü noktasında yaşadıkları sorunların çözümü için çalışacaklarını söyledi.

Müslümanların dini hassasiyetlerinin korunması için bölgede hizmet veren derneklerin diğer Müslümanlar ile ortak

-

Ayla Altınmaden, Suna Guzgun ve Fatma Demir, okul yönetimiyle defalarca bu ayrımcılığın son bulması için iletişime geçtiklerini fakat okul yönetiminin laiklik prensibini öne sürerek geri adım atmadığını söylüyor.

Öğrenci velilerine başörtü yasağı Türkiye kökenli üç öğrenci velisi, çocuklarının eğitim gördüğü ilkokuldaki yetkililer tarafından, başörtüleri gerekçe gösterilerek, gerek okul içinde gerekse okul dışında yapılan etkinliklere katılımlarının engellendiğini söylüyor.

HULUSI GÜRSOY

hareket etmeleri gerektiğini kaydeden Gürsoy, 2003 yılında kurulan Rhone Alpes Bölgesi Müslüman Dini Konseyi’ne bölgede hizmet veren Türk derneklerinin çok az ilgi gösterdiğini söyledi.

Rhone Alpes Bölgesi Müslüman İbadet Konseyi (CRCM) Fransa’da sıkça gündeme gelen helal et, cami inşası ve islamofobya gibi sorunların çözümü için çalışmalar yürütüyor.

İSMAIL ÇITAK LYON Rhone-Alpes bölgesinde, küçük bir yerleşim yeri olan Les Abrets’de yaşayan 3 Türk kökenli öğrenci velisi, başörtüleri gerekçe gösterilerek, gerek okul içinde gerekse okul dışında yapılan etkinliklere katılımlarının çocuklarının eğitim gördüğü ilkokul yetkilileri tarafından engellendiğini söylüyor.

Bu duruma anlam veremeyen Türk kökenli üç anne, “Burada doğmuş, buranın dili ve kültürü içerisinde yetişmiş bireyler olarak başörtümüzden dolayı okul programlarında çocuklarımızla birlikte olamamak, doğup büyüdüğümüz ülkeye olan bağlılığımızı zayıflatıyor.” şeklinde konuştu.

-

Böyle bir uygulamanın yalnızca çocuklarının eğitim gördüğü ilkokulda yapıldığına dikkat çeken Ayla Altınmaden, Suna Guzgun ve Fatma Demir, okul yönetimiyle defalarca bu ayrımcılığın son bulması için iletişime geçtiklerini fakat okul yönetiminin laiklik prensibini öne sürerek geri adım atmadığını söylüyor. Öğrenci velileri, konuyu bağlı bulundukları rektörlüğe de illettiklerini ancak olumlu bir yanıt alamadıklarını söyledi. Üç anne yaşananların sebebi ne olursa olsun, bunun eşitlik ilkesine aykırı olduğunu ve ikinci sınıf vatandaş muamelesi gördüklerini ifade etti. Üç genç anne gerek Fransa’da

gerek Türkiye’de hizmet veren, Sivil Toplum Kuruluşlarından sorunun çözümü için yardım beklediklerini söyledi.

Ekim ayında da Paris bölgesinde bulunan, Gagny'deki bir ilkokulda benzer bir olay yaşanmış, okul aile birliği başörtülü annelerin gezilere katılmasının laiklik ilkesine ters düşmediğini, kamu okullarındaki dini işaretlerin yasaklanmasının yalnızca öğrenciler ve öğretim üyeleri için geçerli olduğunu, öğrenci velilerine uygulanamayacağını öne sürerek tepki göstermiş, gelen tepkiler üzerine hem okul yönetimi hem rektörlük geri adım atarak, olayı “talihsiz bir gaf” olarak nitelendirmişti.

Göçün 50. yılında STK’lar birlik kararı aldı -

Squares des Cultures Derneği öncülüğünde başlatılan “Fransa’ya Türk göçünün 50. yılı” etkinlikleri tanıtım ve bilgilendirme toplantısı Lyon’da gerçekleştirildi.

Lyon Diyanet İşleri Türk İslam Birliği (DİTİB) toplantı salonunda yapılan toplantıda Rhone Alpes Bölgesinde farklı alanlarda faaliyet gösteren çok sayıda Sivil Toplum Kuruluşu temsilcisi ve Başkonsolosluk yetkililerinin katılımıyla gerçekleştirildi. 2015 Mayıs ayında kutlanacak göçün 50. Yılı dolayısıyla yapılması planlanan çalışmalar tanıtıldı.

Toplantı sırasında bir konuşma yapan Squares des Cultures Derneği Başkanı İbrahim Kayar, Türkler’in Fransa’ya gelişinin hem Türk hem de Fransız toplumu açısından önemini ortaya koymak istediklerini, yarım asıra erişen birlikteliği hikayesini anlatmak için derneklerden destek beklediğini söyledi.

Toplantıya ev sahipliği yapan Lyon Başkonsolosu Hilmi Ege Türemen, başkonsolosluğun görev alanında bulunan derneklerin yürüttükleri çalışmaların kendilerini memnun ettiğini, başkonsolosluk olarak tüm Sivil Toplum Kuruluşlarına destek verildiği gibi, Türkiye Cumhuriyetinin de ilginç projelere

Rhone Alpes Bölgesinde bulunan Sivil Toplum Kuruluşları Fransa’ya göçün 50. yılı çerçevesinde yapılacak etkinliklerde hep birlikte hazırlanacak.

maddi destekte bulunduğunu söyledi. Türklerin Fransa’ya gelişinin 50. senesini, Fransızların da ilgisini çekecek şekilde anmak istediklerini ifade eden Türemen, bu çerçevede başkonsolosluk bünyesinde de bir

komite kurmayı planladıklarını belirtti.

Fransa ile Türkiye arasında ilk iş gücü alım anlaşması 8 Nisan 1965 yılında imzalanmış ve anlaşma 1973 yılında yürürlüğe girmişti.

13 TOPLUM

29 KASIM - 5 ARALIK 2013 ZAMAN FRANCE

Alevi Sünni kardeşliği için birlikte iş kurdular 17 Kasım’da Strasbourg, St Jean kilisesi’nde düzenlenen aşure programı Hristiyan ve Müslüman’ları bir araya getirdi.

St Jean Kilisesi’nde aşure etrafında dinler arası buluşma HÜSEYIN KOÇAK STRASBOURG Strasbourg’da faaliyet gösteren P.D.S.E derneği tarafından organize edilen programa, aralarında St Jean kilisesinin papazı Etienne Uberall’in de bulunduğu kilise cemaatinin yanı sıra şehrin değişik üniversitelerinde okuyan kalabalık bir öğrenci topluluğunu da bir araya getirdi. Hris-

-

tiyanlık dininde de özel yeri bulunan aşurenin tarihi ve hikayesi hakkında yapılan kısa sunumdan sonra, katılımcılara aşure ikram edildi. İkramdan sonra diğer dinler hakkındaki düşüncelerini dile getirme fırsatı bulan katılımcılar, dinler arası diyalog için bu tür etkinliklerin daha sık düzenlenmesi gerektiği yönünde ortak görüş belirtti

Aile içi iletişim seminerlerinin bu kez durağı Macon ve Annemasse şehirleriydi İSMAIL ÇITAK LYON yapının korunması için aile içi iletişimin güçlenAile Danışmanı, Psidirilmesi gerektiğini kaykolog Muhsin İngeç detti. Çok erken yaşlardan tarafından verilen “Aile içi itibaren çocukların anne iletişim” konulu seminerve babalarının birbirlerine lerin bu kez durağı Macon olan davranışlarını dikkatve Annemasse şehirleri le incelediğini kaydeden oldu. Macon ve Annemas- MUHSIN İNGEÇ se Anadolu Kültür Merkezlerinin ev İngeç dışarıya pozitif izlenim veren sahipliği yaptıkları etkinliğe bölgede ailelerin kendi aralarında da aynı yaşayan çok sayıdaki Türk kökenli tutarlılığı göstermelerinin öneminin altını çizdi. Seminerler kültür mervatandaş katıldı.

Seminerde sağlıklı bir toplumsal kezi üyeleri tarafından hazırlanan yapının temelinde ailenin önemi- yiyeceklerin katılımcılara ikram edilne dikkat çeken, Muhsin İngeç, bu mesiyle son buldu.

-

Çocuklar tarafından hazırlanan aşure programa katılan davetlilerden tam not aldı.

Orleans Rumi Kültür Merkezinde aşure programı OSMAN USTA ORLEANS Orleans Rumi Kültür Merkezi Muharrem ayı dolayısıyla “Aşure programı” düzenledi. Etkinliğe çok sayıda Türk kökenli vatandaşın yanı sıra Fransızlar da katıldı. Dernek başkanı Halil İpek, program hakkında “Çocuklarımız kültürümüzü ve muharrem ayında yapılan aşureyi unutmasınlar bu sene diye farklı bir program düzenledik. Aşureyi bu sene çocuklar yaptı. Çok da güzel oldu. Diğer derneklere de tavsiyem böyle özel aylarımızı, günlerimizi unutmasınlar. Programa katılan herkese teşekkür ederim.” şeklinde konuştu.

-

Ramazan Sumengen ve Ozan Yılmaz Koalisyon ismini verdikleri mobil restoranlarında uzun zamandır körüklenen Sünni-Alevi düşmanlığını kırmak istediklerini söyledi.

İSMAIL ÇITAK LYON Çok sayıda Türkiye kökenli vatandaşın yaşadığı La Tour du Pin şehrinde, Ramazan Sumengen ve Ozan Yılmaz, Alevi-Sünni kardeşliğini pekiştirmek için ortaklaşa iş kurdu. Seyyar özel donanımlı bir araçta restoran işleten iki girişimci, gerek yurt içinde gerek yurt dışında yıllardır körüklenen Sünni-Alevi düşmanlığını bu or-

-

taklıkla kırmak istediklerini söyledi. İşyerlerinin açılışının Muharrem Ayına denk gelmesinin hoş bir lütuf olduğunu kaydeden Ramazan Sümengen, “Ehl-i Beyt sevgisi bütün Müslümanların ortak sevgisidir. Sevdiğim bir kardeşimle ortak olmaktan dolayı mutluyum, İnşallah bereketli olur” ifadesini kullandı.

Ozan Yılmaz ise uzun yıllar

gerek Alevi gerekse Sünni vatandaşlara yıllardır pompalanan yanlış bilgilerden dolayı birbirlerine önyargı ile yaklaştıklarını söyledi.

Koalisyon ismini verdikleri mobil restoranlarında, Ramazan Sumengen ve Ozan Yılmaz bölgede yaşayan Türk toplumunun düğün, nişan ve kermes gibi önemli günlerinde de hizmet vermeyi amaçladıklarını kaydetti.

Hicri Yılbaşı Saint-Usage’da anıldı MEHMET DINÇ STRASBOURG Peygamber Efendimiz’in Mekke’den Medine’ye hicretinin 1435. yıl dönümü olan hicri yılbaşı hasebiyle Saint-Usage Diyanet Camisinde bir etkinlik düzenlendi. Bourgogne bölgesinde bulunan eğitim gönüllüsü bayanlar tarafından organize edilen Hicri Yılbaşı Programına, Dijon, Saint-Uşage ve Saint-Jean de Losne gibi çevre illerden gelen çok sayıda Türkiye kökenli misafir katıldı. Program çerçevesinde Kuran’ı Kerim, ilahi ve şiirler okundu. Türkiye’den davet edilen ilahiyatçı-yazar Merve Yemiş’in yapmış olduğu sohbet, programa katılanlar tarafından ilgiyle takip edildi.

Program toplu yapılan dua ile sona erdi. Etkinliğe katılan misafirlerden Emine Örnek program hakkında, “Etkinlik, çocuklarımızın da Müslümanların bir yılbaşına sahip olduğunu idrak etmeleri bakımından çok önemli. Birlik ve bütünlüğün olduğu özel bir geceydi.” şeklinde konuştu.

-

Kürsü

B U S AY FA M . F E T H U L L A H G Ü L E N H O C A E F E N D İ ’ N İ N S O H B E T V E YA Z I L A R I E S AS A L I N A R A K H A Z I R L A N M A K TA D I R .

haftanın duası

Azameti ve ululuğu bütün izafî büyüklüklerin, kıyas kabul etmeyecek kadar üstünde olan Yüceler Yücesi Rabb’imiz! Senin kulun olmak ve Sana kullukta bulunmak, bizim için en büyük şeref, en büyük pâyedir ve iftihar vesilesi olarak da kâfî ve vâfîdir. Acz ü fakrımızı itiraf ederek çaresizlik içinde bir kez daha kapına geldik; rahmetinle muamelede bulunup bizi yüce dergâhından eli boş, haybet ve hüsrana maruz kalmış bahtsızlar olarak geri çevirmemeni diliyor ve dileniyoruz.

{{

sözün özü

İnsanın en zor keşfedeceği şey, onun kendi iç âleminde meydana gelen inhiraflar ve başkalaşmalardır. İnsana en yakın olan yine insanın kendisi olmasına rağmen o, eline iki ayna almayınca ense kökünü dahi göremeyecek kadar kendine yabancıdır. İnsanın kendini bilmesi ve iç âlemini tanıması ise, onun bedenini bilmesinden çok daha zor ve karmaşıktır. Bu açıdan da insanın, mutlaka bir mürşit ve muallimin rahle-i tedrisinden geçip kendini bulmaya ihtiyacı vardır.

İkindi Sohbetleri

Nefsi yenme yolları İnsanın, nefsini yenmesi çok önemlidir. Belki en mühim fakat aynı zamanda çok da zor bir meseledir. Öyle ki Efendimiz, herkesin olduğu gibi kendisinin de öyle bir yanının olduğunu, ancak Allah’ın yardımıyla onu kendisine râmettiğini ifade buyururlar. Bu itibarla insan, ömrünün sonuna kadar hep nefsiyle uğraşa uğraşa belki bazı noktalarda ona müspet hizmet ettirebilir. Ne var ki o, her zaman insan için öldüren bir düşmandır. Kendi zaafından ve aczinden insandan ayrılsa bile âsâb, onun vazifesini yapmaya devam eder. Nefis o kadar sinsi ve güçlüdür ki, Hz. Yusuf gibi bir zat bile, “Muhakkak nefis çok şiddetle fenalığa âmirdir.” (Yusuf, 12/53) buyurmuştur. Hatta zayıf bir rivayete göre Zeliha’nın bütün açılıp saçılması karşısında Hz. Yusuf’un bakışları bir an bulanmış, ancak hemen ardından –burhan-ı ilahi ile- “Maazallah” demiştir. Bir de onun arkasında teminat sigortası gibi bir babası vardır. Şöyle ki Hz. Yakup, temessül ederek parmağını dudağına koymuş ve Hz. Yusuf’u uyarmıştır. Allah Resulü de bir hadislerinde, “Senin en can alıcı hasmın, benliğin ve muhtevan içindeki nefsindir.” buyurarak nefsin insan için ne denli bir tehlike oluşturduğuna dikkatleri çekmiştir.

Nefsin, insanı yoldan çıkarmak için kullandığı değişik argümanlar vardır. Bunların en tehlikelisi de kuvve-i şeheviyedir. Nefis, sürekli yeme-içme ve uyuma gibi behimi hisleri tahrik eder. Yunus Emre, konuyla alakalı ne hoş söyler; “Aciz kaldım zalim nefsin elinden Şol dünyanın lezzetinden doyamaz Eğnine alıştır gaflet gömleğin Ömrünün gelip geçtiğini bilemez. İlahi gaflet gömleğin giyene Müslüman der misin nefse uyana Kazanıp kazanıp verir ziyana Hak yolunda bir puluna kıyamaz İlahi! Gafletten uyar gözümü Dergâhında kara etme yüzümü Yunus eder gelin tutun sözümü Dünya seven ahireti bulamaz.”

Evet, nefis, kuvve-i şeheviye silahını kullanarak insanı tuş etmek ister. Busayrî: “Nefis, çocuk gibidir, sütten kestin mi kesilir. Kesmezsen emzirdikçe emmek ister. Bir de onun üzerinde gelişirse öyle gelişir ki, artık üstesinden gelemezsin. Zira o, kuvvet kazanır ve sen de önüne geçemezsin. Bu sebeple onu sütünden kesmek gerekir.” der. İnsan, kuvve-i şeheviyeyi tahrik eden yollara girmeyerek, bu yolda olanlarla düşüp kalkmayarak, bu meseleleri dile getiren batıl tasvirlere göz dikmeyerek, kulak kabartmayarak ve onları hatırlatacak her türlü söz ve davranıştan uzak kalarak ancak nefsini dizginleyebilir. İbrahim Hakkı Hazretleri, “Az ye, az uyu, hayrete var, fani ol andan Bul cân-ı beka ol âna mihman gecelerde” diyerek meseleyi nefis bir şekilde özetler.

Evet, bir insan yeme-içmesini azalttığı ölçüde az uyuyacaktır. Yeme, içme ve uyku azaltıldığı nispette -inşallahCenab-ı Hak ona nefse hâkimiyet ihsan edecektir.

ÖFKE SILAHI

Nefsin ikinci silahı kuvve-i gadabiyedir. Kuvve-i gadabiye, çabuk öfkelenme, -halk diliyle- küplere binme, en küçük hadiseyi büyütme halidir. İnsanın kendi kendini frenleyebilmesi, öfkeleneceği yerde öfkelenmemesi, nefsine gem vurabilmesi çok önemlidir. Bir bedevi, Allah Resulü’nün arkasından cübbesini çeker. Hatta çektiği yer mübarek boynunda iz bırakır. Efendimiz, kendisine “Hakkımı ver!” diyen bu kaba-saba adam karşısında herkesin şiddetlenmesine karşılık tebessüm ederek, “Ona istediğini verin!” der. Yine başka birisi, Allah Resulü’ne karşı su-i edep içinde, “Allah’tan kork, adaletli ol!” der. Bunun üzerine Efendimiz, “Ben de adaletli olmazsam ya kim olur!” der ve o kimseye yine de iltifatta bulunur. İşte böyle, kişi, kendisini öfkelendirebilecek bir hadisede öfkesini yenebilmelidir. Şayet yenemezse nefis, öfke silahını kullanmış demektir.

Hâlbuki o silah, düşmana karşı kullanmak için verilmiştir.

Nefsin diğer bir silahı da akıldır. O, cerbeze yapma,

muğalatalarla isbat-ı vücud etme, demagojide bulunma, başkalarını mağlup etme hissiyle oturup-kalkma, batılı hak gösterme, siyaha beyaz deme… şeklinde akıl silahını kullanır. Bir insan nefsi adına bu silahı kullandığı zaman mağlup olmuş demektir. Kişi, muğalatalarla kendisini ve başkalarını aldatmaktan içtinap ederse nefsin bu silahı kullanmasına meydan vermeyecek ve bu şekilde nefsini frenlemiş olacaktır.

Bunun dışında insan, nefsini dizginlemek için şunları da düşünebilir: “İnsan kendisine ait vazifeyi ikmal ettikten sonra burada kendisine refakat eden ruh, güvercin gibi kanat çırparak uçup gidecek ve ebedi bir âleme intikal edecektir. Bu suretle “İnnâ lillâhi ve innâ ileyhi râciûn” sırrı zuhur edecek ve kişi, Allah’ın huzuruna vararak O’na hesap verecektir. Dünyada yaptığı her şeyin hesabı iğneden ipliğe kendisine sorulacak, ceza veya mükâfata erecektir…” Bu şekilde encamını düşünen insan, nefsinin verdiği vesveselere bir manada mani olabilir ve onu frenleyebilir.

Bir diğer faktör de afaki ve enfüsi tefekkür neticesinde Allah’ın her an hâzır ve nâzır olduğunu düşünebilmektir. İnsan, sağında ve solunda binlerce dille, tarrakalar halinde Allah’ın mevcudiyetini ilan eden delillere hep kulak verip, “Yüzüm, sözüm, duruşum, kalbimin çarpışı bana O’nu anlatıyor. Bende her şey O’nu dile getiriyor. Müheymin olan Rabbim her halükârda beni gözetliyor. Nefsime uyarak niye kör olayım!” diyerek afaki ve enfüsi tefekkürle nefsin burnunu kırıp ondan uzaklaşmaya çalışabilir. İnşallah insan bu yolları denediğinde Cenab-ı Hak da ondan sıyanetini esirgemeyecektir.

FAYDASIZ AÇ KALMALAR

Sözün burasında size yaşadığım bir tecrübeyi nakletmek istiyorum. Gençliğimin en galeyanlı zamanlarında günaha girerim diye korkuyor, riyazet yapıyordum. Hiç hayvani gıda almıyor, sadece ot ve çok az da simit ve peksimet gibi şeyler yiyordum. Ayrıca günde mümkün olduğu kadar bir defa yemeye çalışıyordum. 18-20 yaşlarımda, en çalımlı zamanımda şayet nefsim belimi kırarsa bir daha doğrulamam diye düşünüyordum. Fakat nefsim başka taraftan öyle girmiş, kendine ait binayı öyle inşa etmiş, kendi manasını öyle nescetmiş ki, ben hiç farkına varamamıştım.

Bir gün uyku ile uyanıklık arasında nefsimi bir ağacın başında kedi gibi gördüm. Üstüne doğru yürüdüm; benden korkup kaçtı. Aradan birkaç gün geçti. Bu sefer rüyamda nefsimi bir sırtlan gibi gördüm. Onunla bir-iki pençeleştim, baktım ki yenecek gibi değilim bu defa ben kaçtım. Riyazata yine devam ettim. Bu defa rüyamda nefsim öyle korkunç bir hale gelmiş ki karşıma bir goril gibi çıktı. Tam beni yakalayacaktı ki, korku ile gözlerimi açtım. Bundan sonra da nefsin desisesinin bir tane olmadığını anladım. Güzel bir sözde, “Nice aç kalmalar vardır ki, tıka basa karnını doyurmadan daha fenadır!” denilir. Ben, aç durmuşum ama âlemi hor görmüşüm. Susuz durmuşum ama insanları istihkar etmiş onlara insan değil nazarıyla bakmışım. Bir cephede sözde bir muvaffakiyet elde ederken bu arada içten mahvolmuşum. Ondan sonra, “böyle faydasız riyazeti bırakmalı, riyaziye ile iştigal etmeli” diye latife yapmıştım.

Hâsılı, nefsin bin yolu vardır ve onun nereden geleceği de belli olmaz. Kur’an, şeytanın hücum yolları için sağdan soldan önden arkadan alttan üstten diye anlatır. Onun için Efendimiz sabah akşam duaları içinde “Allah’ım! Beni sağımdan, solumdan, alttan, üstten, önden arkadan koru.”; başka bir duasında ise “Sağımda, solumda, önümde, arkamda, altımda, üstümde nur yarat. Beni nur kıl Allah’ım” demektedir. Cenab-ı Hak bizi maddi-manevi tenvir buyursun…

his dünyası

Hatıralar nereden 1 Nefsin geleceği Kur’an, şey-

tanın hücum yolları için sağdan, soldan, önden, arkadan, alttan, üstten diye anlatır.

2

Nefis, çocuk gibidir, sütten kestin mi kesilir. kesmezsen emzirdikçe emmek ister. bir süre sonra öyle gelişir ki, artık üstesinden gelemezsin. insan yeme-iç3 Birmesini azaltmadigi

ölçüde az uyuyacaktir. yeme, içme, ve uyku azaltıldığı nipsette -inşallah-Cenab-i Hak ona nefse hakimiyet ihsan edecektir.

Daldım yine kendimi hatıralara saldım; Bir tatlı çağıltıyla yerimde kalakaldım.

Her devri ayrı bir ihtişam ve ayrı bir şan, Bir hamlede dünyayı saran ışıktan tûfan... Üç-beş düzine çadırken devrinde Osman’ın; “Devlet-i Âliye” oldu elinde Orhan’ın.

Yürüdü garbın karanlık âfâkına emîn, Gürledi gülbanklarla her yanda “feth-i mübîn”...

Derken her yerde tek yürek evlâd-ı fâtihân, At sürdü her yana en önde Yavuz Selim Hân... Çağlar ve çağlar boyu böyle kükreyip durduk, Dünyada tıpkı bir uhrevî saltanat kurduk.

Hülyâm hâlâ meshûr, cedlerin velvelesiyle, Ve meydanları dolduran at kişnemesiyle...

Her taraf Bağ-ı İrem’di o kutlu devirde, Dört yanda Cennetler tüllenirdi perde perde.

Meğer kadrini bilmişler zamanın çok erken, Henüz hiçbir yerde onun kadri bilinmezken.

Nûrdan ırmaklar gibi akmışlar çağlar boyu, Yüksek çağıltılarla ki Cennetlerden suyu...

M. Fethullah Gülen

15 AILEM

29 KASIM - 5 ARALIK 2013 ZAMAN FRANCE

Evlilikte ilk 5 yıl kritik -

Evlilik için yola çıkan birçok genç ne istediğini bilmiyor

Doç. Dr. Hasan Herken, evlenmek istediğini söyleyen birçok gencin beklentilerini çok fazla olduğunu ve isteklerini netleştiremediklerini söylüyor.

Flörtle Evlilik ya da ailelerin gözetimindeki evliliklerin daha uzun sürdüğü algısının yanlış olduğunu söyleyen Doç. Dr. Hasan Herken, önemli olan evlenmeye niyetli kişilerin evlilikten beklenti ve isteklerini netleştirmeleri gerektiğine dikkat çekti.

-

NAMAZ VAKİTLERİ

Doç. Dr. Hasan Herken, gençlerdeki kafa karışıklığının evliliği olumsuz anlamda etkilediğini belirtiyor. “Herken, Birçok genç eş mi arıyor, anne-babasının benzerini mi, belli değil.” diyor.

Pamukkale Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikiyatri Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Hasan Herken, evlenmek istediğini söyleyen birçok kişinin beklentilerinni çok fazla olduğunu ve isteklerini netleştiremediklerini belirtti. “Flört veya aile gözetimindeki evlilik daha uzun sürüyor” şeklindeki görüşlerin de yanlış olduğunu kaydeden Herken, gerek erkeklerin gerekse kızların eş seçerken ne istediğini bilmeden hareket ettiğini ifade eti. Doç.

Dr. Herken, “Birçok evlenecek erkek, eş mi arıyor yoksa annesinin kopyasını mı belli değil. Eş aradığını söylüyor; ama farkına varmadan annesinin benzerini arıyor. Genç kızlar da koca mı baba mı arıyor belli değil. Hem korusun, sevsin, saysın hem de her isteğini karşılasın istiyor. Bunu baba yapar, her koca yapamaz dediğimizde travma geçiriyorlar. Baba ile koca, anne ile kadın farklı şeylerdir. Her ikisinin de benzer yanı yok aslında.

Bunun farkına varılmadan yapılan evlilik girişimi ciddi sıkıntılara yol açıyor.” dedi.

Türk toplumunda üç farklı aile yapısı bulunduğu kaydeden Herken, “Bizde babanın sözünün dinlendiği ya da anaerkil dediğimiz anne sözünün geçerli olduğu aile yapıları var. Bunun dışında ataerkil başlayıp anaerkil devam edenler de mevcut.

Evliliğin ilk döneminde erkekler baskınken çocuklar büyüdükçe annelerin baskın hale geçtiği bir yapı görülebiliyor.” dedi. Doç. Herken, bir de çok psikoloji kitabı okuyup Avrupa'daki aile yapısını

Bursa'nın İnegöl ilçesinde faaliyet gösteren Aile Hayatını İyileştirme Derneği (AHİD) tarafından başlatılan eğitim programları sürüyor. Prof. Dr. Vejdi Bilgin'in konuşmacı olduğu “Eşlerin Aile İçi Problemlere Yaklaşımı” konulu seminere, AHİD yöneticileriyle çiftler katıldı.

Prof. Dr. Vejdi Bilgin, “1960'larda batıda yeni bir toplum yapısı oluşturmak için yapılanlar aileyi bozdu.

Frankfurt Okulu denilen Freudçu, Marksist anlayışa sahip düşünürlerin savunduğu fikirler ailenin yapısını değiştirmektir. Aileyi değiştiremezsek, toplumu değiştiremeyiz” dedi.

Ailevi meseleler ortaya çıktığında, kadın ve erkeklerin bu problemlere farklı yaklaştığını hatırlatan Bilgin, “Aynı evde farklı iki insan yaşıyor, problemlere farklı baktıklarının farkında değiller. Toplumumuz aile müessesesini sahipleniyor. Boşanmalar artıyor, ama evlilik oranları azalmıyor. İnsanlar boşananlara bakarak evlenmekten vazgeçmiyor.

Herkes evlenirken mutlu bir hayat süreceğini düşünüyor. Kimse mutsuz olmak için evlenmiyor. Evliliğimiz hep tek bir çizgide devam edecek gibi düşünüyoruz” diye konuştu.

Evliliğin 3 safhası olduğuna işaret eden Bilgin, “Evliliğin ilk 5 senesi en kritik aşama. Boşanmaların yüzde 40'ı evliliğin ilk 5 yılında meydana geliyor. Bu kritik eşik aşılırsa evliler uyum sağlıyor. Sonraki dönem çocuğun büyümesi, okuması, ergenlik dönemleri. O süreçte karı-koca birbirine yönelmez. Bütün mesailerini çocuklara yoğunlaştırır. Çocuk merkezli dönemdir. Bazı ihtiyaçları karşılamak için de çok koşuştururlar. Evliliğin 20. yılından sonraki dönem daha sıkıntılı oluyor. Çocuklar evlendi, araba, ev aldınız. 25 yıllık evliler neden boşanır diyorsunuz. Baş başa kalıyorsunuz.

Beni 25 yıldır anlamadın diyorlar ve bundan dolayı ayrılıklar meydana geliyor” ifadelerini kullandı.

uygulamaya çalışan aileler olduğunu söyleyerek, “Burada ne annenin ne babanın sözü geçiyor, çocukların her dediği yapılıyor. Aileyi çocuk yönetiyor. Üstelik onu da memnun edemiyorlar, etmeleri de mümkün değil zaten.” şeklinde konuştu.

Herken, kavgayı iletişimin bir parçasıymış gibi düşünen bir ailenin, çocuğuyla en ufak bir tartışmada kırılan bir ailenin çocuğunun kurduğu yuvanın yürümesinin çok zor olduğunu kaydetti. Flörtle evlilik ya da ailelerin gözetimindeki evliliklerin daha uzun sürdüğü şeklindeki görüşlerin de doğru olmadığını ifade eden Herken şöyle konuştu: “Flörtle evlenenler, serbest insanlar. Bunların genellikle boşanmaya yatkın olması normaldir. Görücü usulüyle evlenenler ise ön kabulleri gereği daha uzun süre evli kalıyor.

Boşanmaya karşılar. Ancak bu durum, evliliklerin uzun süreceği ve sağlıklı olduğu anlamına da her zaman gelmiyor.”

PARİS

İMSAK GÜNEŞ ÖĞLEN İKİNDİ AKŞAM YATSI K. SAATİ

BORDEAUX İMSAK GÜNEŞ ÖĞLEN İKİNDİ AKŞAM YATSI K. SAATİ

ORLEANS

İMSAK GÜNEŞ ÖĞLEN İKİNDİ AKŞAM YATSI K. SAATİ

CAEN

İMSAK GÜNEŞ ÖĞLEN İKİNDİ AKŞAM YATSI K. SAATİ

29.11.2013 30.11.2013 01.12.2013 02.12.2013 03.12.2013 04.12.2013 05.12.2013

06:21 06:22 06:23 06:24 06:25 06:27 06:28

29.11.2013 30.11.2013 01.12.2013 02.12.2013 03.12.2013 04.12.2013 05.12.2013

06:28 06:29 06:30 06:31 06:32 06:33 06:34

29.11.2013 30.11.2013 01.12.2013 02.12.2013 03.12.2013 04.12.2013 05.12.2013

06:22 06:23 06:24 06:25 06:26 06:27 06:28

29.11.2013 30.11.2013 01.12.2013 02.12.2013 03.12.2013 04.12.2013 05.12.2013

06:32 06:34 06:35 06:36 06:37 06:38 06:39

STRASBOURG İMSAK GÜNEŞ ÖĞLEN İKİNDİ AKŞAM YATSI K. SAATİ

ANNECY

İMSAK GÜNEŞ ÖĞLEN İKİNDİ AKŞAM YATSI K. SAATİ

LIMOGES

İMSAK GÜNEŞ ÖĞLEN İKİNDİ AKŞAM YATSI K. SAATİ

MARSEILLE İMSAK GÜNEŞ ÖĞLEN İKİNDİ AKŞAM YATSI K. SAATİ

29.11.2013 30.11.2013 01.12.2013 02.12.2013 03.12.2013 04.12.2013 05.12.2013

05:59 06:00 06:01 06:02 06:03 06:04 06:05

29.11.2013 30.11.2013 01.12.2013 02.12.2013 03.12.2013 04.12.2013 05.12.2013

06:02 06:03 06:04 06:05 06:06 06:07 06:08

29.11.2013 30.11.2013 01.12.2013 02.12.2013 03.12.2013 04.12.2013 05.12.2013

06:22 06:23 06:24 06:25 06:26 06:27 06:28

29.11.2013 30.11.2013 01.12.2013 02.12.2013 03.12.2013 04.12.2013 05.12.2013

06:22 06:23 06:24 06:25 06:26 06:27 06:28

LYON

İMSAK GÜNEŞ ÖĞLEN İKİNDİ AKŞAM YATSI K. SAATİ

RENNES

İMSAK GÜNEŞ ÖĞLEN İKİNDİ AKŞAM YATSI K. SAATİ

LILLE

İMSAK GÜNEŞ ÖĞLEN İKİNDİ AKŞAM YATSI K. SAATİ

MACON

İMSAK GÜNEŞ ÖĞLEN İKİNDİ AKŞAM YATSI K. SAATİ

29.11.2013 30.11.2013 01.12.2013 02.12.2013 03.12.2013 04.12.2013 05.12.2013

06:07 06:08 06:09 06:10 06:11 06:12 06:13

29.11.2013 30.11.2013 01.12.2013 02.12.2013 03.12.2013 04.12.2013 05.12.2013

06:36 06:37 06:38 06:40 06:41 06:42 06:43

29.11.2013 30.11.2013 01.12.2013 02.12.2013 03.12.2013 04.12.2013 05.12.2013

06:21 06:22 06:23 06:24 06:25 06:26 06:27

29.11.2013 30.11.2013 01.12.2013 02.12.2013 03.12.2013 04.12.2013 05.12.2013

06:08 06:09 06:10 06:11 06:12 06:13 06:14

METZ

İMSAK GÜNEŞ ÖĞLEN İKİNDİ AKŞAM YATSI K. SAATİ

MULHOUSE İMSAK GÜNEŞ ÖĞLEN İKİNDİ AKŞAM YATSI K. SAATİ

VALENCE

İMSAK GÜNEŞ ÖĞLEN İKİNDİ AKŞAM YATSI K. SAATİ

BEZIERS

İMSAK GÜNEŞ ÖĞLEN İKİNDİ AKŞAM YATSI K. SAATİ

29.11.2013 30.11.2013 01.12.2013 02.12.2013 03.12.2013 04.12.2013 05.12.2013

06:06 06:07 06:08 06:09 06:11 06:12 06:13

29.11.2013 30.11.2013 01.12.2013 02.12.2013 03.12.2013 04.12.2013 05.12.2013

29.11.2013 30.11.2013 01.12.2013 02.12.2013 03.12.2013 04.12.2013 05.12.2013

06:06 06:07 06:08 06:09 06:10 06:11 06:12

29.11.2013 30.11.2013 01.12.2013 02.12.2013 03.12.2013 04.12.2013 05.12.2013

06:11 06:12 06:13 06:14 06:14 06:15 06:16

08:15 08:16 08:17 08:19 08:20 08:21 08:22

07:52 07:53 07:55 07:56 07:57 07:58 08:00

07:54 07:55 07:56 07:57 07:58 07:59 08:00

08:00 08:02 08:03 08:04 08:06 08:07 08:08

12:46 12:46 12:47 12:47 12:47 12:48 12:48

12:24 12:25 12:25 12:25 12:26 12:26 12:26

12:36 12:36 12:37 12:37 12:37 12:38 12:38

12:31 12:31 12:31 12:32 12:32 12:32 12:33

14:43 14:43 14:42 14:42 14:42 14:41 14:41

14:22 14:22 14:22 14:21 14:21 14:21 14:21

14:44 14:44 14:44 14:43 14:43 14:43 14:43

14:27 14:26 14:26 14:26 14:25 14:25 14:25

17:05 17:04 17:03 17:03 17:02 17:02 17:02

16:44 16:43 16:43 16:42 16:42 16:42 16:41

17:06 17:06 17:05 17:05 17:04 17:04 17:04

16:48 16:48 16:47 16:47 16:46 16:46 16:45

18:25 18:24 18:23 18:23 18:22 18:22 18:22

18:04 18:03 18:03 18:02 18:02 18:02 18:01

18:26 18:26 18:25 18:25 18:24 18:24 18:24

18:08 18:08 18:07 18:07 18:06 18:06 18:05

00:00 00:00 00:00 00:00 00:00 00:00 00:00

08:12 08:12 08:12 08:12 08:12 08:12 08:12

00:00 00:00 00:00 00:00 00:00 00:00 00:00

08:11 08:11 08:11 08:11 08:11 08:11 08:11

06:00 06:01 06:02 06:03 06:04 06:05 06:06

08:12 08:13 08:15 08:16 08:17 08:18 08:19

07:49 07:50 07:51 07:53 07:54 07:55 07:56

08:28 08:29 08:31 08:32 08:33 08:34 08:35

07:51 07:52 07:53 07:54 07:56 07:57 07:58

12:58 12:58 12:58 12:59 12:59 12:59 13:00

12:31 12:31 12:31 12:32 12:32 12:33 12:33

13:02 13:02 13:03 13:03 13:03 13:04 13:04

12:26 12:26 12:27 12:27 12:27 12:28 12:28

15:09 15:09 15:08 15:08 15:08 15:08 15:08

14:39 14:38 14:38 14:38 14:37 14:37 14:37

15:02 15:01 15:01 15:01 15:01 15:00 15:00

14:27 14:27 14:27 14:26 14:26 14:26 14:26

17:31 17:30 17:30 17:29 17:29 17:29 17:29

17:00 17:00 16:59 16:59 16:59 16:58 16:58

17:24 17:23 17:22 17:22 17:22 17:21 17:21

16:49 16:48 16:48 16:47 16:47 16:47 16:46

19:04 19:04 19:04 19:04 19:03 19:03 19:03

18:20 18:20 18:19 18:19 18:19 18:18 18:18

18:44 18:43 18:42 18:42 18:42 18:41 18:41

18:09 18:08 18:08 18:07 18:07 18:07 18:06

00:00 00:00 00:00 00:00 00:00 00:00 00:00

07:52 07:51 00:00 00:00 00:00 00:00 00:00

00:00 00:00 00:00 00:00 00:00 00:00 00:00

08:06 08:06 08:06 08:06 08:06 08:06 08:06

08:13 08:14 08:15 08:17 08:18 08:19 08:20

12:48 12:48 12:48 12:49 12:49 12:50 12:50

14:48 14:48 14:48 14:47 14:47 14:47 14:47

08:08 12:50 14:58 08:09 12:51 14:58 08:11 12:51 14:58 08:12 12:51 14:57 08:13 12:52 14:57 08:14 12:52 14:57 08:15 12:53 14:57

08:19 08:21 08:22 08:23 08:25 08:26 08:27

07:51 07:52 07:53 07:54 07:55 07:56 07:57

12:43 12:43 12:44 12:44 12:44 12:45 12:45

12:36 12:36 12:36 12:37 12:37 12:38 12:38

14:33 14:33 14:32 14:32 14:31 14:31 14:31

14:47 14:47 14:46 14:46 14:46 14:46 14:46

17:10 17:10 17:09 17:09 17:08 17:08 17:07

17:20 17:20 17:19 17:19 17:18 17:18 17:18

16:55 16:54 16:53 16:53 16:52 16:52 16:51

17:09 17:08 17:08 17:07 17:07 17:07 17:06

18:30 18:30 18:29 18:29 18:28 18:28 18:27

18:40 18:40 18:39 18:39 18:38 18:38 18:38

18:15 18:14 18:13 18:13 18:12 18:12 18:11

18:42 18:42 18:42 18:42 18:41 18:41 18:41

00:00 00:00 00:00 00:00 00:00 00:00 00:00

00:00 00:00 00:00 00:00 00:00 00:00 00:00

00:00 00:00 00:00 00:00 00:00 00:00 00:00

00:00 00:00 00:00 00:00 00:00 00:00 00:00

08:27 08:28 08:30 08:31 08:32 08:33 08:34

12:57 12:57 12:57 12:58 12:58 12:59 12:59

14:53 14:52 14:52 14:51 14:51 14:51 14:51

08:08 12:50 14:58 08:09 12:51 14:58 08:11 12:51 14:58 08:12 12:51 14:57 08:13 12:52 14:57 08:14 12:52 14:57 08:15 12:53 14:57

07:56 07:57 07:58 07:59 08:00 08:01 08:03

07:52 07:53 07:54 07:56 07:57 07:58 07:59

12:36 12:36 12:37 12:37 12:37 12:38 12:38

12:42 12:43 12:43 12:43 12:44 12:44 12:45

14:42 14:42 14:42 14:42 14:41 14:41 14:41

14:59 14:58 14:58 14:58 14:58 14:58 14:58

17:14 17:14 17:13 17:13 17:12 17:12 17:11

17:20 17:20 17:19 17:19 17:18 17:18 17:18

17:04 17:04 17:03 17:03 17:02 17:02 17:02

17:20 17:20 17:19 17:19 17:19 17:19 17:18

18:34 18:34 18:33 18:33 18:32 18:32 18:31

18:40 18:40 18:39 18:39 18:38 18:38 18:38

18:24 18:24 18:23 18:23 18:22 18:22 18:22

18:51 18:51 18:51 18:50 18:50 18:50 18:50

00:00 00:00 00:00 00:00 00:00 00:00 00:00

00:00 00:00 00:00 00:00 00:00 00:00 00:00

00:00 00:00 00:00 00:00 00:00 00:00 00:00

00:00 00:00 00:00 00:00 00:00 00:00 00:00

Fıkra Treni 29 KASIM - 5 ARALIK 2013 ZAMAN FRANCE

TILKI TILKI SAATIN KAÇ?

S

iz benim kurnaz diye bilindiğime bakmayın! Aslında koyun kadar safım! Tüylerimiz çok güzeldir. Hatta dönüp dolaşıp kürkçü dükkânına gideceğimiz söylenir. Bu esprilerden hoşlanmadığımızı söylemeye bilmem gerek var mı? Kümeslerdeki tavukları çok severiz ama onlar bizi pek sevmezler! Kuyruklarımız uzundur. Bitki ve küçük hayvanlarla besleniriz. Hamilelik dönemimiz 60-63 gün sürer, 3-7 yavru doğururuz. Bu arada sürekli “Tilki tilki saatin kaç?” diye sormanıza da gücenmiyor değilim. Başka hayvan bilmez misiniz canıııııım?!

Zenginliğiyle övünüp duran bir adam açık artırmayla papağan almış. : Parayı öderken sormuş nu -Bu papağan bari ko şabiliyor mu; malum bu kadar para saydık.

-Elbette konuşuyor, karşı tarafta durmadan fiyatı artıran kimdi zannediyorsunuz?

Bilal’in utangaç kulakları

İçi Dolu Dağarcık

Portakal: Taaa 16. yüzy ılda tüccarlar Uzakdoğu’dan Po rtekiz’e portakal meyvesini getir miş.

Sonra yaklaşık iki yüzyıl sonra da bizim topraklarımızl a buluşmuş bu güzel turuncu meyve.

Adını da Portekiz’den geldiği için, Portekiz anlamınd a portakal koymuşuz.

T

Teneffüsler sizin için de top oynama zamanları değil mi sportif arkadaşlarım! Arkadaşlarla 10 dakikalık zamanda acayip eğleniyoruz. Yalnız bu hafta utanç verici bir olay yaşadım ki sormayın.

Ne mi oldu? Attığım topla sınıfın camını aşağı indirdim. Bilmeden kırdığımı söylemeye fırsat bulamadan soluğu müdürün yanında aldım tabii. Önce kızdı, sonra bir sürü kural sıraladı. Yetmezmiş gibi, bir daha yapmayacağıma dair söz aldı.

Sanki isteyerek kırdım, hıh!

Sınıfa döndüğümde bütün arkadaşlarım, kulaklarımın kıpkırmızı olmasıyla bir güzel alay ettiler. O kadar çok dalga geçtiler ki, camı kırdığımı unuttum. Neden kızardığımı düşünmeye başladım. Meğer bu renk değişimi, utanıp sıkıldığımız durumlarda vücudumuzun verdiği sinirsel tepkiymiş. Utanınca, kan damarlarımız genişliyor. Bundan özellikle kulaklarımız ve yüzümüz etkileniyor. Genişleyen damarlara daha çok kan gidince haliyle kırmızı görünüyor bu yerlerimiz.

Mahcup olunca herkesin verdiği tepki böyle değilmiş bu arada.

Parmaklarını sinirli sinirli oynatan da var, sesli bir şekilde boğazını temizleyen de. Kızarmak daha eğlenceli bence…

17 AILEM -

Fibromiyalji sendromunu yaşayan hastaların ortalama yaşı 34 ile 57'di.

Çorlu Özel Şifa Hastanesi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Dr. Gürcan Hasanoğlu, kas romatizması adı verilen “fibromiyalji sendromu”nun en önemli belirtilerinden birinin sabah kalkarken yorgunluk hissi olduğunu söyledi. Fibromiyalji sendromunun (FS) yaygın ağrı ve hassasiyetle karakterize, yorgunluk, uyku bozukluğu ve depresyonun eşlik ettiği bir kronik kas-iskelet sistemi hastalığı olduğunu ifade eden Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Dr. Gürcan Hasanoğlu, “Nedeni tam olarak bilinmemekle birlikte bir grup durumun birleşimi veya tek tek varoluşuyla fibromiyalaji sendromunu tetiklediği görülmektedir. İnsanın dış görünüşünde gözle görülür bir değişiklik yoktur, fakat yaşam kalitesinde ileri derecede düşüş gözlenmektedir.

FS'de yerel kan akımı azalmasına bağlı olarak yorgunluk geliştiği ve adale esnekliğinde azalma olduğu gösterilmiştir. Buna göre olayın asıl gerçekleştiği yer adale dokusudur.

Kasta kasılma söz konusudur ve bu bölgede kan dolaşımı yeterli değildir. Kas dokusu yeterince oksijen alamamaktadır ve ağrı oluşmaktadır. Bazı bilim adamları düşme, çarpma, özellikle trafik kazası gibi travmaların merkezi sinir sistemine etki ederek, FS'ye yol açtığını ileri sürmektedirler.

Her zaman büyük bir travma olması gerekmez. Bu nedenle uygun olmayan egzersizlerin veya kötü duruş pozisyonlarının bu hastalığı artıracağı göz önünde bulundurulmalıdır” dedi.

Yüksek topuklu ayakkabı giyenlerde topuk dikeni riski daha fazla RESUL CENGİZ DENIZLI Denizli Devlet Hastanesi Ortopedi Uzmanı Dr. Ersin Kuyucu, halk arasında “topuk dikeni” olarak bilinen hastalığın, yüksek topuklu ayakkabı giyenlerde daha çok görüldüğünü söyledi. Ayak taban kasının topuk kemiğine yapışma bölgesinde fazla zorlanma yüzünden oluşan yaraların sürekli hale gelmesi sonucunda ortaya çıktığını söyledi. Ana etkenin, ayaktaki adalenin yeteri kadar esnek çalışmaması olduğunu ifade eden Kuyucu, “Yürürken ayağın üzerine baskı uygulanır. Yürürken, spor yaparken sert ayakkabılar giyildiğinde ya da çıplak ayakla sert zeminde yüründüğünde topuk ağrısı başlar. Pekçok kişi bu ağrıyı başta görmezden gelir ve günlük aktivitelerini sürdürmeye devam eder. Belli bir zaman sonra topuk dikeni ağrısı kronikleşecek ve beraberinde birçok sorunu da getirecektir.” dedi.

Topuk dikeninin genellikle yaşlılarda, obez ve yüksek topuklu ayakkabı giyen kişilerde daha çok görüldüğünü vurgulayan Uzm. Dr. Kuyucu, “Ayakta fazla zaman geçiren meslek gruplarında, ev hanımlarında, aşırı kilolu kişilerde ortaya çıkabilir. Hastalar, sabahları yere bastıkları zaman ciddi bir ağrıyla karşılaşır. Biraz yürümenin ardından ağrı azalır fakat uzun süre ayakta kalındığı zaman tekrarlar.” diye konuştu.

-

29 KASIM - 5 ARALIK 2013 ZAMAN FRANCE

Sabah yorgun kalkıyorsanız ‘fibromiyalji sendromu’ olabilirsiniz Fibromiyalji sendromunu hastalığının en önemli belirtileri vücut ağrıları, hassasiyet, yorulma gerektirecek bir faaliyet yapılmamasına rağmen yorgun olma, sabah yorgun kalkma, uyku bozukluğu, unutkanlık ve konsantrasyon eksikliği olarak biliniyor. Hastalıkta en önemli tedavi ve korunma yöntemi ise egzersiz.

“YAYGIN VÜCUT AĞRILARI HASTALIK BELİRTİSİ” Dr. Gürcan Hasanoğlu, hastalığın en önemli belirtilerini ise yaygın vücut ağrıları, hassasiyet, yorulma gerektirecek bir faaliyet yapılmamasına rağmen yorgun olma, sabah yorgun kalkma, uyku bozukluğu, depresyon, unutkanlık ve konsantrasyon eksikliği, stres, sabah tutukluğu, gerilim tipi baş ağrısı, mide ağrısı, karında gaz ve devamlı geğirme ihtiyacı, hassas barsak sendromu, kas ağrısı olarak sıraladı. Hastalarda ayrıca bölgesel eklem ağrıları, subjektif şişlikler, kollarda ve bacaklarda uyuşma ve soğuma görülebileceğini söyleyen Dr. Hasanoğlu, “FS'nin toplumdaki görülme sıklığı yüzde 10-20 arasındadır. Hastaların yüzde 73 ile yüzde 88'i kadındır ve ortalama hasta yaşı 34 ile 57'dir. Çocuklarda yüzde 1-7 ve yaşlılarda yüzde 7-8 görülebilir. Bir romatolojik hastalığı olanlar (romatoid artrit), enfeksiyöz bir hastalığı olanlar (viral veya bakteriyel hastalıklar) veya psikiyatrik

hastalığı olanlar (major depresyon gibi) düşük eğitim ve gelir düzeyi fibromiyalji sendromu açısından risk taşırlar” diye konuştu.

FS'de çeşitli tedavi modalitelerinin denendiğini ancak hiçbiri ile kesin bir sonuca ulaşmanın mümkün olmadığını söyleyen Dr. Hasanoğlu, hastalara kesin tanı konulmasının uygun tedavi yönteminin seçilmesi açısından önemli olduğunu vurguladı.

Hastaların hastalıkları hakkında bilgilendirilmesi ve kendi kendilerini kontrol ederek belirtileri nasıl azaltacaklarını öğretmenin tedavinin önemli bir parçası olduğunu kaydeden Dr. Hasanoğlu, “Psikolojik faktörlerin tedavisi ve hastalığı arttırıcı faktörlerin giderilmesine çalışılmalı, uykunun düzeltilmesi ve düzenli yaşam stili sağlanmalıdır. Hastaya hastalığının 'gerçek' olduğu, ancak şekil bozucu ya da sakat bırakıcı bir hastalık olmadığı anlatılmalıdır. Tedavi uzun sürebilir ve bulgularda belirgin düzelme ola-

na kadar hekimin düzenli takibi gerekebilir. Egzersiz hastalıkta en önemli tedavi ve korunma yöntemidir. Özellikle gevşeme egzersizleri, germe egzersizleri, kardiovasküler kondüsyon programı, yürüyüş, yüzme ve bisiklete binme yararlıdır. Egzersiz tipi ve şiddeti hastaya göre ayarlanmalıdır. Egzersiz, derin ve yüzeysel ısı ve elektriksel akımlardan oluşan fizik tedavi, ağrının ve kas gerginliklerinin azaltılmasında çok etkili yöntemlerdir. Kas gerginliklerinin

azaltılmasında masaj ve miyofasyal gevşeme ve basınç teknikleri olumlu etkiler sağlar. Hastalara ayrıca kendilerine ve sağlıklarına daha zaman ayırmaları, yoğun çalışma sırasında sık ara vermeleri, günlük işlerini mümkün olduğu kadar basit şekilde yapmaları önerilir. Sonuç olarak FS tedavisinde çok yönlü bir yaklaşım gerekir. Hastanın medikal tedavi yanında eğitimi ve düzenli bir egzersiz programına alınması gerekmektedir” şeklinde konuştu.

18 BULMACA Aslı olmayan söz Ezanı ilk okuyan Müslüman

29 KASIM - 5 ARALIK 2013 ZAMAN FRANCE

Bir süs taşı Çoğul takısı

Yeni çıkmaya başlamış ekin

Ortadaki çizgi dizi

Yararlılık

Boş inanç

Yapılabilirlik Ardiye

Ayın çevresinde görülen ışık halkası

Kıldan dokunmuş büyük çuval

Gürültü patırtı

Ramazan ayında verilen belirli sadaka

Cennetle Cehennem arasında bir yer Kur’an’da bir sure Başarıyla kazanılmış uzmanlık

Haftanın bir günü

Lityumun simgesi

Kesici alet kılıfı

Şaşma ünlemi

10

Garson yardımcısı

Kur’an cümlesi Yüksekokul

Kuyrukluyıldız

SERDAR TUNCAY

Üzüm çeşidi 11

Atın ağzına takılan demir

Otlak

Yararlı bir sebze

Kirlilik izi

Su akan üstü açık boru

İşe yaramaz, kullanılmaz

Akıl

Kısımlar

Çocuk sahibi kadın Ülkü

Kapak, cilt

Kesin

Kasımpatı

Ülkemizin plaka işareti

Güreşte bir oyun

2

İlaç, merhem

Bir savaş silahı

Hollanda’nın plaka işareti

Kemiğin içindeki yağlı madde

Bir ırk İngiltere’nin para birimi

Dingil

İlave etme

Bir nota

Hayat arkadaşı

Bir nota

Futbolda bir mevki

Yumuşak deri Kesici ağaç oyma aleti

Allah (cc)

Tekirdağ’ın bir ilçesi Adam kayırma

En iyi, en üstün kaliteli

İktisatçı Prensip

Havva’nın batı dillerindeki adı

Islak, nemli

Ev, konut

Kokulu bir bitki

Çok karşıtı

İlçe

Genellikle

Bin kilogram Gemiden verilen tehlike işareti

Göz rengi Başımızdaki kıllar

Dişi geyik

Motosiklet kullanırken takılan başlık

Mert olmayan

Bir besin maddesi

Suyu alınmış yiyecek artığı

Kahramanlık

Gram (kısa)

3

CAN (ÇİZGİ DİZİ)

Stronsiyumun simgesi

Doktorun yazdığı ilaç kağıdı

Bir deniz memelisi

Kerestelik tomruk

Büyük bakraç, su kovası

Büyük, enli kılıç

Görünmez alem

Cüsseli, olağandan hacimli

Yumurtanın beyazı

Dikenli bir yayvan

Mesafe

Genişlik Baston

Akla, gerçeğe aykırı

Belirti

5

İşine gerekli önemi vermeyen Doktor (kısa) Karışık renkli

Arapçada “ben”

Senato üyesi Hastalık, yaşlılık nedeniyle yürüyemeyen

Mızrap

Bir bağlaç

Yankı

Horoz, hindi tepeliği

Barındırma

Edebiyatla ilgili

Bir tür kısa yelek

Ham ipekten dokunmuş ince kumaş

Gökyüzü

Yutulacak ilaç, draje “… Madrid” (futbol takımı)

Hisse

Yüz santimetre

7

Beğenip değer verme

Kuru ağaç Tümsek biçimindeki yığın

Boru sesi Para dolabı

Ülkemizin en büyük gölü

Atların ayağına çakılan demir

Taşkın su

İdrardaki azotlu madde

Tarlayı iki kere sürme

Kalın bükülmüş sicim

Soy, hısım akraba

Rütbesiz asker

Yapılar topluluğu

Bir nota

Yetkili satıcı

Büyük fare

Soru sözü

Kur’an’da bir sure

Bir kan grubu “… Kıvanç” (gazeteci, sunucu)

Coşkun, ilhamla dolu

Hükümet üyesi

Edirne’nin bir ilçesi

Saha “… Sunal” (aktör)

Perde ayaklılardan bir su kuşu

Telefon sözü

Vesaire (kısa)

Acı anlatan ünlem

Ödeme

Gelecek, istikbal

6

Anadolu Ajansı (kısa)

Sözleşme

Ermiş, eren

Caminiz ezan okunan yeri

Kavşak

Hoşlanma

Klavyeli bir müzik aleti

4

İlişkin Başlangıçta yer alan

Uyarı

Bebek dilinde yemek Mülkiyet belgesi

İç Ege’de göl

EGE

İstek, dilek 8

Su Arka

Halk türküsü türü

Doğum hemşiresi

Kur’an’da bir sure

Favori

Mutluluk

Yüz metre karelik arazi ölçüsü

Suudi Arabistan’ın plakası Radyumun simgesi

9

İzmaritgillerden, bir Akdeniz balığı

Mektup

11

10

9

8

7

6

5

4

3

fi‹FRE KEL‹ME

2

Üstteki şair, tv program yapımcısı

1

Ekmek

İlkel su taşıtı

Ukrayna’nın başkenti

Yad etme Vilayet

Selenyumun simgesi

Gök ada 1

Herkes, el gün

Kurnaz, açıkgöz Öğrenilmesi gereken din kaideleri

Bir nota

Alttaki şarkıcı

Ses bilgisi

Dikenli, eti lezzetli bir balık İki ülke parasının karşılıklı değeri

Buğday ambarı

19 BULMACA Alttaki futbolcu

29 KASIM - 5 ARALIK 2013 ZAMAN FRANCE

Silah C vitamini bol bir meyve

Rahmetli tiyatro sanatç›m›z

Orta oyunu komi€i

Nazl›

Pistonu hareket ettiren çubuk

Kesin

Bir nota

Havuç

Gazete köfle yaz›s›

Kötüleme

Baya€›, s›radan

Y.S.Selim'in bir savafl›

MEVLÜT ERD‹NÇ

Karfl›l›k

Emile Zola'n›n roman›

Gölgede kalan yan

Top oyunu karfl›laflmas›

Bir meyve

K›sa, özlü söz

Tarla

Bir ses sanatç›m›z

Gemilerde kullan›lan halka

Tarz

Temel, esas

Tutsak

Vakit Bulan›k resim

Yay ile at›lan çubuk

Tak›mlar grubu

Sonbahar

Soluk

Ayakkab› kal›b›n›n çap›

“Müzeyyen …” (Ses sanatç›m›z)

‹klimleme ayg›t›

Favori

fiart edat›

Adanan fley

Soyaçekim, kal›t›m

‹lâç

Erdem

Yabanmersini

K›flla kap›s› Proje Gizli düflmanl›k

Bir nota

Dönemeç

Evre, safha

Artvin'in eski ad›

Kal›n ve gür ses

Padiflaha ayr›lan gemi

Yüzme türü

Sedir

H›zl›

Kahve tortusu

Iskarta mal

Küçük gemi tayfas›

Cüretkâr

Yalan söyleme hastal›€›

Baflka, öteki, di€er

fian, flöhret Bir nota

Nispet

‹natç› hayvan

Askerler

Bir besin maddesi

Hay›r anlam›nda ünlem

Pasak

Küçük kanal

Ekmek

Kutsal ›fl›k

Üstün nitelikli

‹çe dert olan fley

Namaz ça€r›s›

Uzun ömürlü bir a€aç

Üstteki futbolcu

Titan›n simgesi

Sodyumun simgesi

Bir ba€laç

Antalya'da turistik ma€ara

Nikelin simgesi

Sanayi

PUZZLE BULMACA

SUDOKU KOLAY

SARMAL

NURİ ŞAHİN

Osmanl›larda sivil rütbelerden biri

Papa€an türü

Karfl›l›kl› al›p verme

Eski dilde atefl

Merasim

Besili

Yunanistan'da liman kenti

Aç›k, belli

Bafllang›çs›z zaman

Birdenbire

Sadist

Tarlay› dinlendirme

Öküz yemli€i

Bir ilimiz

Bol renkli kelebek

Toplu iflb›rak›m›

Bildik, tan›d›k

De€ersiz bir fley olarak

Eski, kukuletal› asker kaputu

A€abey (Halk dili)

Fakat, lakin

Neonun simgesi

Kaba, kötü

Büyük dükkân

Seyahat

Ayr›lma, b›rakma

‹spanya Bask örgütü

Kirlili€i gösteren iz

Genel Uçamayan koşucu devekuşu

Tasdik etme

Kalkanbezinin afl›r› büyümesi

Nine (Yerel)

Su

Nezaketli

Hareketsiz, dura€an

fienlik kemeri

Yüce

Durum

Eski dilde k›fl

Anne

Tonsuz beste

Kuru so€uk Habefl soylusu

Kayserisporlu bir futbolcu

İ P O T E K

ZOR

ORTA

D E V A M

‹ÇE DO⁄RU

100-97 Hiç kullanılmamış, eski karşıtı. 96-93 Küçük para torbası. 92-88 Büyük delikli kalbur. 8783 Ağızda çiğnenir. 82-77 Sıtma mikrobu taşıyan sivrisinek. 76-71 Kıtalardan biri. 70-65 Futbolda kaleyi bekleyen sporcu. 64-60 Bir spor dalı. 59-54 Kız evlat. 53-50 Malın stok edildiği yer. 49-45 Çin’in başkenti. 44-40 Çoğul karşıtı. 39-35 Taraça. 34-30 Kur’an surelerinden biri. 29-25 Bir hayvan yemi bitkisi. 24-21 Limon tadında olan. 20-15 Bellek. 1412 Hayvanda semizlik. 11-8 Telli balıkçıl. 7-4 Lokmanruhu. 3-1 Yakılacak iri saman.

ÇOK ZOR

Afla€›daki sözcükleri birer puzzle parças› gibi yerlerine yerlefltireceksiniz.

‹ki sudoku bulmacam›zdaki her sat›r, her sütun ve 3x3’lük her kutuya, 1’den 9’a kadar rakamlar yerlefltirilecektir. Her sat›r, her sütun ve 3x3’lük kutu bölümlerinde 1’den 9’a kadar say›lar bir kez kullan›lacakt›r.

SÖZCÜK MERD‹VEN‹ Merdivenin ilk basama€›ndaki BEYİT sözcü€ününü son basamaktaki MERAL sözcü€üne ulaflmak için birer harf de€ifltirin

BEYİT

T‹R EK

DIfiA DO⁄RU

E D İ N İ M

MERAL

ÖR N

1-8 Yazman. 9-13 Sakarya ovasının diğer adı. 14-17 Av köpeği türü. 18-22 Aşırı, çok fazla. 23-27 Pullu bir balık. 28-32 Yumuşak başlı, munis. 33-37 Küçük kale. 38-42 Pastırmalık, kavurmalık semiz hayvan.

43-47 Kavimle ilgili. 48-52 Destan. 53-57 Çok kullanışlı bir maden. 58-61 Negatif. 62-67 Sonuç. 6872 Takma ad. 73-74 Tümör. 75-78 İskambilde oğlan. 79-81 Bir iş için ayrılıp, işletilen para. 82-85 Nevale. 86-90 Boyadan önce vurulan ince kat. 9194 Osmanlılarda gece bekçisi. 95-98 Tahılın tarladaki adı. 99-100 Seslenme ünlemi.

ÇEM‹fi YEM‹fi YEM‹N YEMEN YEMEK YELEK YEDEK

2 HARFLİ AG AN AT BA EK ET NA Nİ OD OF OK PO RU SÜ TA TU 3 HARFLİ ALE AYI DİK GAG İDA İDE İKA KAV LAL LOK MUZ ODA POT ROT RUH TOY ULU UMU 4 HARFLİ ADAM ALEV ALAY ANOT ARAR AYAŞ DUMA ETÜV KORU LAKE

LALE ODAK OKAR OPUS OTİT PANO PENA POLO PUMA TAZE TOTO UTAH YOGA ZONA 5 HARFLİ ALATA AYEVİ AZADE BEKAS DEVAM IRAMA KOTRA KÖPEK KULAK MAGRİ OTARİ

PUSET RİNİT SAKİN ŞİNİK TOPUZ USARE 6 HARFLİ APAREY DİFANA DONATI EDİNİM FİNİKE İPOTEK KLASİK KÜNEFE OKÜLER ŞİRAZE TIGALA ÜRETEÇ

f20 spor

ALMANYA MILLI TAKIMI METRODA

İngiltere’nin ünlü gazetelerinden Daily Mail’deki habere göre; Almanya Milli Takımı, İngiltere’yle dün Wembley Stadı’nda oynadığı özel maça metroyla gitti.Başkent Londra’daki metroyu kullanan yolcular, yanlarında Panzerlerin hocası Joachim Löw ve futbolcuları görünce şaşkınlık yaşadı.

29 KASIM - 5 ARALIK 2013 ZAMAN FRANCE

DÜNYA KUPASI YOLCULARI TAMAM

Euro 2008 şampiyonluğuna, 2010 Dünya Kupası ve Euro 2012’yi ekleyen İspanya’nın ‘altın kuşağı’ Brezilya’da son kez sahne alacak. Aralarında Arda Turan’ın da bulunduğu Zlatan İbrahimoviç, Gareth Bale, Robert Lewandowski ve Marek Hamsik gibi yetenekler, Dünya Kupası’nı ülkeleri katılamadığı için televizyon ekranlarından seyredecek.

HASAN CÜCÜK Brezilya’nın ev sahipliğini yaptığı 2014 Dünya Kupası’na katılacak 32 ülke kesinleşti. 736 futbolcunun ter dökeceği kupada ev sahibi Brezilya ile birlikte İspanya ve Almanya favoriler arasında gösteriliyor.

Kupaya adını yazdıran isimlerden en dikkat çeken ülke ise tarihinde ilk kez bir uluslararası turnuvada mücadele edecek Bosna-Hersek. 32 yıl aradan sonra ilk kez bir Dünya Kupası’nda İskandinavya’dan temsilci olmayacak.

Türkiye’nin yine evinden heyecanına ortak olduğu bir Dünya Kupasına daha şahitlik edeceğiz.

Elemelerde en büyük sürpriz Avrupa kıtasında yaşandı. Favoriler finallere gidiş biletini rahat alırken Bosna-Hersek ve Belçika’nın gruplarını lider tamamlaması geniş yankı uyandırdı. Türk futbolseverlerin yakından tanıdığı Saffet Susiç yönetiminde Bosna-Hersek milli takımı, Edin Dzeko, İbiseviç, Lucic, Pjanic, Begovic, Spahic gibi yıldızlarıyla elemelere damgasını vurdu. Grupta Yunanistan’ı geride bırakan Boşnaklar turnuvanın yolunu direk geçti. Keza Bosna-Hersek benzeri bir başarıya Belçika da imza attı.

2000’li yıllarda sessizliğe bürünen Belçika futbolu, son yıllarda yetiştirdiği genç yıldızlarla dikkati çekiyordu.

Jan Vertonghen, Thomas Vermaelen, Vincente Kompany, Axel Witsel, Moussa Dembele, Marouane Fellaini Eden Hazard, Kevin Mirallas, Christian Benteke ve Romelu Lukaku gibi

-

1. KATEGORİ: Brezilya İspanya Almanya Arjantin Kolombiya Belçika Uruguay İsviçre

2. KATEGORİ: Hollanda İtalya İngiltere Portekiz Yunanistan Bosna-Hersek Hırvatistan Rusya

3. KATEGORİ:

4. KATEGORİ:

Şil Fildişi Sahili Fransa Ekvador Gana Cezayir Nijerya Kamerun

ABD Meksika Kosta Rika Honduras Japonya İran Güney Kore Avustralya

Gruplar, 6 Aralık’ta Brezilya’nın Costa do Sauipe şehrinde çekilecek kurayla belli olacak. rakiplerin korkulu rüyası olurken, Belçika kupanın ‘gizli kahramanı’ arasında gösteriliyor.

Dünya Kupası’nın en fazla şans tanınanlar sıralamasında ilk üçte, Brezilya, İspanya ve Almanya bulunuyor. Ev sahibinin avantajı olmasına rağmen Sambacıların son dönemde yıldız oyuncu çıkaramaması handikap olarak görülüyor. FİFA Konfederasyon Kupası’nı kazanarak güçlü rakiplerine gözdağı veren Brezilya, 2002 Dünya Kupası’ndaki şampiyonluğundan sonra adeta kayıplara karışmıştı. Üst üste 3 uluslararası turnuvada şampiyon olan tek ülke unvanıyla Brezilya’ya gidecek olan İspanya’da kupayla birlikte bir dönemde kapanacak. Xavi Hernandez, Xavi Alonso, Fernando Torres, İker Casillas, David Villa gibi yıldızlar son kez bir Dünya Kupası’nda sahne alacak. İspanya’nın yaş ortalamasının yükselmesi olumsuzluk şeklinde görülürken, oturmuş

oyun sistemi ve oyuncu kalitesiyle favoriler arasında üst sıraya yazılmayı hak ediyor.

Futbolda yeni bir yapılanmaya giden Almanya için ayrı bir parantez açmak gerekiyor. Futbol için ‘sonunda Almanların kazandığı oyun’ yorumu yapılsada milli takım düzeyinde son başarısını 1990 Dünya Kupası ve 1996 Avrupa Şampiyonası’nı kazanarak elde etti. Panzerler, uzun bir aradan sonra ilk kez kupanın favorileri arasında gösterilirken, bunda kurdukları güçlü kadro kadar teknik patronları Joachim Löw’ün tecrübesi de etkili.

Neuer, Lahm, Mesut Özil, İlkay Gündoğan, Mario Götze, Marco Reus, Toni Kroos, Bastian Schweinsteiger gibi yıldızlara sahip Amanlar teknik ve fizik gücünü kombine ederek rakipleri tedirgin edecek bir takım oldu. Adı favoriler arasında fazla zikredilmeyen Arjantin’de ise Messi’nin varlığı bu ülkeyi ister istemez kupayı kazanacaklar arasına sokuyor.

İtalyan basını Siyah Beyazlı genç yetenek Oğuzhan Özyakup’un İnter Milan'ın transfer listesinde yer aldığını yazdı.

Oğuzhan Özyakup’a İnter kancası Endonezyalı işadamı Erick Thohir’in yüzde 70 hissesini almasıyla ara transfer döneminde atılım yapması beklenen İtalya Serie A’nın devlerinden İnter, Beşiktaş’ın genç yıldızı Oğuzhan Özyakup’u listesine dahil etti. Orta sahanın ortasına takviye planlayan Milano ekibinin, yetenekli ismi alternatifleri arasına aldığı öğrenildi. Listenin ilk sırasına Endonezya asıllı Belçikalı Radja Nainggolan’ı yazan İtalyan temsilcisinin, bu oyuncunun bonservis bedeli için 18 milyon Euro ödeyeceği açıklandı. Cagliarili oyuncunun yanı sıra Blackpool’dan

Tom Ince de düşünülenler arasında.

Söz konusu iki yıldızı kadroya katabilmek için ciddi mesai harcayan İnterli yöneticiler, Beşiktaş’lı Oğuzhan’a da forma giydirmek istiyor. Yetenekli oyuncunun Arsenal’den sonra Beşiktaş’ta olgunlaştığı düşüncesini taşıyan yöneticilerin, Siyah-Beyazlı kulübe 4 milyon Euro bonservis bedeli ödemeyi teklif edeceği kaydedildi. Geçtiğimiz sezon başında geldiği Beşiktaş’ta sergilediği performansla göze giren 21 yaşındaki krampon, bu sezon 8 maçta forma giydi. 2 gol, 2 asistlik performans sergiledi.

21 SPOR

29 KASIM - 5 ARALIK 2013 ZAMAN FRANCE

KIZIMA ‘ASKERDEYDIM’ DEDIM Türkiye’de 3 Temmuz 2011’de başlatılan şike olayları soruşturmasında en fazla cezayı alan ve 900 gün sonra tekrar futbola dönen İbrahim Akın, yaşadığı süreci anlattı.

-

Trabzon’da rehabilitasyon dönemi

-

Millî ara sonrası 3 kulvarda boy gösterecek olan Trabzonspor, kritik bir döneme giriyor. Karadeniz temsilcisi, 21 günde 7 maç yapacağı süreci yara almadan atlatmayı hedefliyor. Teknik Direktör Mustafa Reşit Akçay ise 11’inci haftada, deplasmanda Gençlerbirliği karşısında uğradıkları 3-2’lik mağlubiyetin üzüntüsünü gidermek istiyor. Yazılı ve görsel basındaki eleştirileri hafifletmek için talebeleriyle sürekli toplantı yapan Akçay, “O karşılaşmayı unutmak sizin elinizde. Daha çok pozisyona girip fırsatları değerlendirmeliyiz.” dedi. Bordo-Mavililer, günü UEFA Avrupa Ligi 5. haftasında Apollon Limassol’u misafir edecek. Ardından tekrar Süper Lig’e dönecek olan Trabzonspor, aralık ayının 1’inde Kayseri Erciyesspor, 4’ünde Ziraat Türkiye Kupası’nda Balıkesirspor’la deplasmanda oynayacak. 8’inde Gaziantep’e gidecek. Zorlu zaman dilimine değinen Başkan Yardımcısı Sebahattin Çakıroğlu şunları kaydetti: “Bunun üstesinden gelecek güce sahibiz. Teknik heyete ve futbolcularımıza güveniyoruz. Takımımız çalışmalarını bilinçli bir şekilde gerçekleştiriyor. Motivasyon üst düzeyde.

Eskişehirspor’u yenip yolumuza moralli devam edeceğiz.”

Şike yaptığı gerekçesiyle 5 ay cezaevinde yattıktan sonra cezası yeniden tanımlanan İbrahim Akın aktif spor yaşantısına Gaziantepspor'da devam ediyor.

Haftalık haber dergisi Aksiyon’a konuşan deneyimli oyuncu, Galatasaray ile anlaştığı bir dönemde başına bunların gelmesinin hayatını olumsuz yönde etkilediğini söyledi. Şike yaptığı gerekçesiyle 3 yıl futboldan men edilen ve sonrasında şike yapmadan teşvik teşebbüsünde bulundun denilen 29 yaşındaki oyuncu, 5 ay cezaevinde yattıktan sonra kendisine Gaziantepspor kucak açtı. Takımının Ziraat Türkiye Kupası’nda Hatay ile oynadığı maçta yeşil sahalara dönen yetenekli isim, “Maça ilk 11’de çıktım.

Sabah kampa geldik. Gece gözüme uyku girmiyor.

Sahaya sanki ilk defa çıkacakmış gibi hissediyorsunuz kendinizi. 2,5 seneye yakın bir ayrılık.” dedi.

Kendisine iki ay lisans verilmediğini anlatan tecrübeli krampon, “Başka bir hayattan başka bir hayata geçiyorsun. Cezaevindeki insanlar bile sana suçluymuşsun gözüyle bakıyor. Bu da sizin psikolojinizi çok zor hale getiriyor. Namaz, hayatımda her zaman vardı. Ama düzenli değildi. Diyorum ki hapis Allah’ın bana bir cezasıydı. Şimdi ise namazı kaçırmıyorum. Yedi yaşındaki kızıma askerdeydim diyordum. Askerlik hakkımı doldurdum yani.” ifadelerini kullandı. Şike soruşturması başladığında İstanbul Büyükşehir Belediyespor ile Slovakya’da kampta olduğunu hatırlatan İbrahim, “Polis bizi de davet etti. Galatasaray, Beşiktaş, Fenerbahçe beni istiyordu. Galatasaray ile para ve bonservisimde anlaşmıştık. Abdullah (Avcı) Hoca bana, ‘İskender’le git. Sizi gözaltına almayacaklar. 2 gün de tatil yapın, geri gelin.’ dedi. Geldik, havaalanından aldılar. Ne olduğunu anlayamadık.” şeklinde konuştu. Savcının sorgu esnasında kendisine baskı yaptığını iddia eden İbrahim Akın şöyle devam etti: “Çocuklarımla tehdit etti. ‘Benim istediğim cevapları vermezsen çoluğunu çocuğunu göremezsin’ dedi.

22 SPOR

29 KASIM - 5 ARALIK 2013 ZAMAN FRANCE

Dört büyüklerin gözü

Daum, Semih Şentürk için Fener’in kararını bekliyor -

MEVLÜT’TE

ADEM ELİTOK BURSA Bursaspor Teknik Direktörü Christoph Daum, ara transfer döneminde kadrolarını güçlendireceklerini söyledi. Daum’un Semih Şentürk ısrarı sürüyor. Geçen transfer sezonunda da Daum’un transfer listesinde bulunan tecrübeli forvet için Bursaspor’lu yöneticiler Fenerbahçe’den haber bekliyor. Özellikle gurbetçi futbolcuları tercih edeceklerini belirten Alman hoca, Semih Şentürk konusuna da değindi. Tecrübeli teknik adam, “Gurbetçi futbolcu konusunda gözlerimizi açıp futbolculara bakıyoruz. Bu tür futbolcular ön plana çıktığı zaman. Türkiye’ye geldiği anda yabancı sorunu olduğu için astronomik fiyatlar ortaya çıkıyor, o yüzden gözlerimizi açmalıyız. Semih Şentürk ise Fenerbahçe’nin futbolcusu. Fenerbahçe buna karar verecek. Onlar gelip Semih’i gözden çıkardık derlerse, öyle bir pozisyon olursa farklı bir olay ortaya çıkıyor.” dedi.

Galatasaray’ın Serdar Aziz’le ilgilenmesine de değinen ünlü çalıştırıcı, “Serdar bana böyle bir şey söylemedi. Ben Serdar’dan duymadım.

Biz de Galatasaray’da bazı futbolcuları isteyebiliriz. Onlar da belki aynı şeyleri söyleyebilir.” ifadelerini kullandı.

Saint Etienne’de forma giyen milli forvet Mevlüt Erdinç, dört büyüklerin radarına girdi. Mevlüt’ün, gol attığı Kuzey İrlanda maçı sonrası, Süper Lig’de oynamak istediğini söylemesi başta Fenerbahçe olmak üzere Galatasaray, Beşiktaş KARE 1 2 3 4 5 6 7 8 veBULMACA Trabzonspor’u harekete geçirdi.

AHMET UYKAN 2 Yerli golcü sıkıntısı yaşayan Süper Lig’in dört büyükleri3 A Milli Takım’ın gurbetçi forveti Mevlüt Erdinç’i gözüne kes-4 tirdi. Halen Fransız ekibi Saint5 Etienne’de forma giyen milli oyunHer transfer cuyu F.Bahçe’nin yanı sıra G.Saray,6 döneminde olduğu Beşiktaş ve Trabzonspor da transfer gibi 26 yaşın- listesine ekledi. Özellikle Semih7 daki yetenekli oyuncunun ismi Şentürk’ün yerini dolduramayan8 Türkiye’nin önde Sarı-Lacivertlilerin, yabancı kongelen kulüple- tenjanının giderek azaltılmasını da9 riyle anılmaya hesaba katıp Mevlüt’e kancayı tak10 devam ediyor. tığı bildirildi. Daha önce görev yaptığı takımlarda da 26 yaşındaki yeYUKARIDAN AfiA⁄IYA 11 1. K›yamet günü Sur borusuoyuncu nu öttürecek olan lek - Ezan› ilk oku yan tenekli ilemeçalışmak isteyen Peygamber Efendimizin (sas) müezzini. 2. Birleflik Arap Emirlikleri'nin nik büyük s›k›n t› - Genellikle k›l dan yap›lm›fl kaba doku- bu baflkenti - OrgaTeknik Direktör Ersun Yanal’ın, 12 ma. 3. Soru sözü - Eski dilde kan p›ht›s› - Hak ve hukuka uygunluk - Hayönetimle paylaştığı befl soylusu. 4.düşüncesini Yaz› ile bildirme - Sivas'›n bir ilçesi - Çelik pala dolab› Bir sefer için donat›lm›fl yer. 5. Hazreti Muhammed 'in (sas) ad› an›ld›13 edildi. €›nda sayg› gösifade termek için okunan dua - Osmanl› padiflahlar›na verilen unvan - Bafla kakma,Fatih serzenifl. 6.Terim’in, Cüsseli, büyük - IrMilli mak ya daTakım’ın dere suyunun h›zl› akt›€› yer - Yüz örtüsü, yaflmak - Vücudun orta yeri. 7. Os14 manl› ‹mparator lu€unda III. Se lim taraf›ndan kurulan ordu - Optik ya-perbaşına geçmesinden sonra k›nlaflt›rma - Çanakkale'nin bir ilçesi. 8. Belli, aç›k - Anlaml› iflaret - Afrumdandikkat s›v› duruma geç rika'da bir ›rmak.

9. S›cakl›k nedeniyle kat› du formansındaki artış çeken 15 me - Giyside tak›m. 10. Bilim - Basketbol, voleybol gibi sporlarda oyuMevlüt, F.Bahçe’nin nun her bölümü - Suudi Arabissadece tan'›n plaka ifla reti. 11. Burun iltihab›değil, K›ymetli madenlerin de€er derecesi. 12. Kale hende€i - ‹zmir'in Kemal16 G.Saray, Beşiktaş pafla ilçesinin yerli eski ad› forvet - Eski dildearayan uyku. 13. Bah çe yeflillendirme otu -

Lityumun simgesi - Bir ma€azan›n belli bir mal satan bölümü. 14. Bir 1 - Baz›2vak›flarda 3 fakirle4rin doyurul 5 mas› 6 kümes hayvan› - Geri çekilme için ayr›lan tahsisat. 15. Kuyumculara taslak haz›rlayan kimse - Üflemeli çalg› - Divan edebiyat› naz›m ölçüsü - Bir çeflit börülce. 16. Zay›f, eti 1 SOLDAN SA⁄A ya€› erimifl - “… getirmek” (Müslümanl›€›n befl flart›ndan biri). 17. “…

1. Foto€rafta görülen en büyük ‹slâm feylesof ve bilgini “… tut(Müs mak”lümanl›€›n befl flart›ndan biri) - Molibdenin simgesi k›l-mak” (Müslümanl›€›n befl flart›ndan biri) - Endüstri. 2. ‹slamiyet'te ehl-i sün Çabuk kuruyan sert ve 2 beyaz bir toz - Ülkemizde bir da€ s›ras›. 18. Mernet mezheplerinin en büyü€ü - Siyah ve büyük taneli üzüm türü - Yacanada - Rütbe, mertebe - Arap alfabesinde gelifltirilen, yat›k olarak banc›. 3. Radyumun simgesi - Kökboyas› - ‹lkbaharda k›rlarda yetiflen, yaz›lan yaz› tür lerin den biri - Su. 19. Tavlada bir say›s› - Yak›lmak için küçük yaprakl›, ›spanak gibi yenilen bir bitki. 4. Tarlay› sulamakta kulayr›l(Müs m›fllüiriman saman -3Tak›mlar grubu, lig - S›v›. 20. Vilayet - Hazreti lan›lan tahta oluklar - Organik boya cevheri - “… vermek” Muham med'in (sas) soyun dan gelen kimselerin ifllerine bakmak için l›€›n befl flart›ndan biri). 5. Küçük taneli bakla türü - Eksiksiz, bütün s›n›f› aras›n ‹ki yüzü beyaz kaps›z yorgan - Büyük olta. 6. Ülkü - Birulema görevde rütbe - dan seçilenlere verilen ad - K›sa kepenek.

17 7

8

9

10

LAKABI ‘BİZON’

-

11

12

13

14

‹

15

yap›lan iflaret - Bir tutuma, bir görüfle, bir davran›fla karfl› olan. 16. Yemek yemesi gereken - Çölden esen s›cak rüzgâr - Makine Kimya Endüstrisi (K›sa) - Derinli€ine, enikonu. 17. Peygamber Efendimizin (sas) Miraca ç›karken bindi€i binek - Isparta'n›n ilçesi - Zaman›n› çok iyi kullanan. 18. Gözde sar›ya çalar renk - Bolu ilimizde bir göl - Asya'da bir ülke - Borudan kol almakta kullan›lan eklenti parças›. 19. Kasna€a geçirilmifl kumafla i€ne veya t›€la yap›lan nak›fl - Paltoya benzer bir tür üstlük - ‹kinci Dünya Savafl›nda Japonya'ya at›lan bomba. 20. Bir fleyin geçti€i yerde b›rakt›€› belirti - ‹lkel deniz tafl›t› - “Kral …” (Shekespeare'in eseri) - Duvar›n içindeki oyuk bölüm - Gölge.

YUKARIDAN AfiA⁄IYA Aslı olmayan söz Ezanı ilk okuyan Müslüman

Bir süs taşı

Yeni çıkmaya başlamış ekin

Ortadaki çizgi dizi

Çoğul takısı

Yararlılık

Boş inanç

Yapılabilirlik

Ardiye

Ayın çevresinde görülen ışık halkası

Kıldan dokunmuş büyük çuval

Gürültü patırtı

Cennetle Cehennem arasında bir yer

Kur’an’da bir sure Başarıyla kazanılmış uzmanlık

Haftanın bir günü

Lityumun simgesi

Kesici alet kılıfı

Şaşma ünlemi

10

Garson yardımcısı

Kur’an cümlesi

Kuyrukluyıldız

SERDAR TUNCAY

Üzüm çeşidi

11

Atın ağzına takılan demir

Otlak

Alttaki şarkıcı

Ses bilgisi

Dikenli, eti lezzetli bir balık

Yararlı bir sebze

Kirlilik izi

Herkes, el gün

Kısımlar

Ukrayna’nın başkenti

Kurnaz, açıkgöz

Ülkü

Yad etme

A

İşe yaramaz, kullanılmaz Dingil

2

O L U K

İ

L K

Kahramanlık

T Göz rengi

E

Genellikle

Başımızdaki kıllar

K A S K

3

Bin kilogram

Gemiden verilen tehlike işareti Dişi geyik

Mert olmayan

Bir besin maddesi

Suyu alınmış yiyecek artığı

İ

G A

İşine gerekli önemi vermeyen

İ

D R Mızrap Kur’an’da bir sure

P

Yumurtanın beyazı

Belirti

İ

Hoşlanma

Edebiyatla ilgili Gökyüzü

ÇÖZÜMLER

A A

Mesafe

Akla, gerçeğe aykırı

A

H M A L K A R Karışık renkli Edirne’nin bir ilçesi

A L A

P E N A

T

N

Bir nota

M

Soru sözü Barındırma

İ

E D E B

H A Z

Beğenip değer verme

S

P

Sözleşme

M

İ Anadolu Ajansı (kısa)

K A Z

Doktor (kısa)

R

Para dolabı

Hisse

Hükümet üyesi

İ

Horoz, hindi tepeliği

S Ham ipekten dokunmuş ince kumaş

İ

T

İ

Tümsek biçimindeki yığın İç Ege’de göl

İ Su

8

N A S Ekmek

Y A Mektup

N A N

Doğum hemşiresi Favori

E B E

N A M E Üstteki şair, tv program yapımcısı

İzmaritgillerden, bir Akdeniz balığı

Ü

Telefon sözü

S E N A Coşkun, ilhamla dolu

Yankı

L

E K O

Rütbesiz asker

T E

Büyük fare

İdrardaki azotlu madde

Taşkın su

E

Bir tür kısa yelek

A

Perde ayaklılardan bir su kuşu

R

“… Madrid” (futbol takımı)

Bebek dilinde yemek

İstek, dilek

M A Mutluluk Suudi Arabistan’ın plakası

Mülkiyet belgesi

Arka

İ S

İ

A

İ

9

N

F

H

A

D

R

Y

G

C

D

A

E

I

M

Y

A

D

İ

E

N

A

R

L

O

Ü

R

S

E

İ

Bir bağlaç

Saha

“… Sunal” (aktör)

T A “… Kıvanç” (gazeteci, sunucu)

Vesaire (kısa)

L

12 H

R

İ

K

Soy, hısım akraba

D

Kalın bükülmüş sicim

L

Bir nota

İ

P

İ

Y.S.Selim'in bir savafl›

MEVLÜT ERD‹NÇ

R

İ

Eski dilde k›fl

İ

N

17 L A İ

18

En iyi, en üstün kaliteli

K E

Klavyeli bir müzik aleti

19

K

O S

R T 20 G R Ermiş, eren

Top oyunu karfl›laflmas›

A Büyük bakraç, su kovası

V S İ

T

B A Y

İ

P

R A S

C vitamini bol bir meyve

Bulan›k resim

Hareketsiz, dura€an Tak›mlar grubu

D

F L U Soyaçekim, kal›t›m Kalkanbezinin afl›r› büyümesi

‹lâç

‹klimleme ayg›t› fiart edat›

İ R S Büyük dükkân

K Yüzme türü Kahve tortusu

‹spanya Bask örgütü Yunanistan'da liman kenti

Üstteki futbolcu

Sonbahar Ayakkab› kal›b›n›n çap›

Nezaketli

K

Emile Zola'n›n roman›

Nazl› Baya€›, s›radan Kuru so€uk

Vakit

Ayr›lma, b›rakma

Kaba, kötü Eski, kukuletal› asker kaputu

E T A

Bir nota

Tarlay› dinlendirme Bir nota

K L A S

Titan›n simgesi

Soluk “Müzeyyen …” (Ses sanatç›m›z)

A S Sadist Bol renkli kelebek

Askerler Küçük kanal

TSUDOKU E A T İ

Sedir Iskarta mal

De€ersiz bir fley olarak

E L Gizli düflmanl›k Besili

K E R E Baflka, öteki, di€er

L

Yalan söyleme hastal›€› ‹natç› hayvan

S A R P A

Radyumun simgesi

M U H A

R R

Sodyumun simgesi

Yüce

Kayserisporlu bir futbolcu fienlik kemeri

Anne

B

V

Nine (Yerel)

Kirlili€i gösteren iz

A T O N A L

M U K A B E L E

Gölgede kalan yan

K›sa, özlü KARE BULMACA söz Esa€a:R İ K sanatç›m›z L A K O N İ K Bir ses Soldan Tarla Tarz - Sanayi. 2. Eflariye - ‹rikara -A€abey 1. ‹bni Sina - Oruç El. 3. Ra - Alizarin dili) E L E U S U L Su (HalkMitil E- Zoka.

D 6. ‹dea E Mad›mak. 4. Abara Tutsak - Anilin - Zekat. 5. Ful - Tam -Genel Uçamayan Seyahat - Firak - Lek. 7. Lak - Hac - K›dem - Lop. 9.Öküz Bi koşucu- ‹rem - Si. 8. Bahane Bildik, devekuşu K Erdem Z - Temayül. İ Yabanmersini E Ladin M - Yeleme.

U tan›d›k Akad - Ani -GAkü.E10. Afaki 11.

12.E Azakyemli€i - ‹ç Fakat,lakinAra - Ala. 15. Tatami - Sah - Efl. 13. Lal - Tiz - Tafl›t.

14. ‹pek - Su Neonun E F 16.EAç -SSamsimgesi- MKEN- Arizamik.

E Bafllang›çs›z M - Atabey A Aç›k, belli- Dakik.

A Muhalif.

17.ABurak zaman 18. Ela - Abant - Yemen - Te. 19. Süzeni - BirSako ilimiz - Atom. 20. ‹z - Sal N -ANifl -ÇSaye.İ Z A N E Birdenbire U Ş A K Lear Yukar›dan afla€›ya: K›flla kap›s› 1.E‹srafil Z - Bilali E Habefli.

R Proje2. Abudabi N İ - Azap Z - Çul.

A 3.MNe - İAlekaY- Adalet E - Ras. 4. ‹flar - Hafik - Kasa - Üs. 5. Salat - Hakan - Takaza. 6. ‹ri Eski dilde atefl 8. N Akanak - Bel. T 7. Nizam› Ayan -A‹m -R Nil. K İ - Lisam N Merasim Ö cedit R -EZumN- Çan.

9. Erime -Evre,Kat. 10. ‹lim - Set - SA. Artvin'in11. Rinit - Ayar. 12. Ur - Nif - Hab. safha eski ad› Dönemeç 13. Çim Ricat L - ‹tamiye.

15.

Sadekar - Ney L - LiKal›ngür sesve- Reyon.

F A14. Kaz Z -ayr›lan İ V A N E Padiflaha gemi Aruz - Mafl. 16.H›zl›Ar›k - Kelimeiflahadet.

17. Namaz - Mo - Alç› Amanos.

Ma. 19.İ Yek - Kes - Küme - Likit. 20.

V E 18.TAtolKüçüktayfas›-gemiPayeS - Talik E -R ‹l - Nakibüleflraf - Kebe.

Bir meyve

Hay›r anlam›nda ünlem Kutsal ›fl›k

Nispet

Y O

NURİ ŞAHİN

PETEK BULMACA

K A R A İ ÇÖZÜMLER‹

Bir ba€laç

Papa€an türü

N

N A L

Kavara. 8. Rakibe. 9.Osmanl›larda Hamile. 10. Kahire. 11. Piknik. 12. İkamet. 13. rütbeJ A 14.KSemavi.

O siviller15.

U L16. Ketçap.

A 17. Terane. 18. Rezene. den biri Slovak.

Bezeme.

19. Karesi. 20. Kolera. 21. Turuç. 22. Bunama. 23. Mengen. 24.

Nikelin Sanayi simgesi Gramer.

N 25.İ Marina.

U26. Kurmay.

R A 27.

N Zambak. 28. Kaknem. 29.

Ressam. 30. Korsan.

SÖZCÜK AVI

KARE BULMACA Soldan sa€a: 1. ‹bni Sina - Oruç - Sanayi. 2. Eflariye - ‹rikara - El. 3. Ra - Alizarin Mad›mak. 4. Abara - Anilin - Zekat. 5. Ful - Tam - Mitil - Zoka. 6. ‹dea - K›dem - Firak - Lek. 7. Lak - Hac - ‹rem - Si. 8. Bahane - Lop. 9. Bi Akad - Ani - Akü. 10. Afaki - Temayül. 11. Ladin - Yeleme. 12. Azak - ‹ç - Efl. 13. Lal - Tiz - Tafl›t. 14. ‹pek - Su - Ara - Ala. 15. Tatami - Sah Muhalif. 16. Aç - Sam - MKE - Arizamik. 17. Burak - Atabey - Dakik.

Aşa

SÖZCÜK AVI Yine bu yıl ada sensiz içime hiç sinmedi / Dil’de yalnız dolaştım hep Y / Ben K de şaştım O nasıl A oldu yüreğime İ N E göz yaşlarım dinmedi inmedi

B

U

SÖZCÜK MERD‹VEN‹ A İ T D M A BEY‹T – BEY‹N – BEYAN – MEYAN – METAN – METAL - MERAL

U

T

İ

BERR G Ç

R

İ CEVV A

T

R

N

İ

ÇENT İ K

R

SARMAL BULMACA N F L S İ O Z İÇE DOĞRU Sekreter – Akova – Tazı – Fahiş – Kefal – Uysal – Hisar – Etlik – Etnik – Epope – Demir H– EksiA– NeticeA– Lakapİ – Ur –ÇVale – FonS– Azık –R Astar – Ases – Ekin – Ey. DIŞA DOĞRU D –R Yeni – Kese – Sarat Sakız –M Anofel –İ AvrupaD – Kaleci İ– Tenis –U Kerime – Depo – Pekin – Tekil – Teras – İhlas – Yulaf – Ekşi – Hafıza – Tav – Okar – Eter – Kes.

EGE

I

Tonsuz beste

M

E Z 1.APardon.

N 2. Anklav. Ç I3. Kalite.

N A4. Geleni.

R 5. Galeri. 6. Kadran. 7.

Yüz metre karelik arazi ölçüsü

Y

Karfl›l›k

Gazete köfle yaz›s›

Uzun ömürlü bir a€aç

H

A

Z

Kötüleme

Pasak

R A

E M

K

ANAGRAM BULMACA

Yutulacak ilaç, draje

T A L E P

Kesin Havuç

Ekmek

Namaz ça€r›s›

M A M A

S A A D E T

B

M İ T O M A N İ

S E L Yüz santimetre

Bir nota

A S A K İ Tek R kanatlaKkargaİuçmaz.

R

Y A R A Antalya'da turistik ma€ara

N

N A D A S

N A M

S İ ‹çe dert olan fley

A N

N A D A N

K R A V L

Bir besin maddesi

Favori Adanan fley

Pistonu hareket ettiren çubuk

A M İ Y A N E

N A Z İ

O N A M A

fian, flöhret

Gemilerde kullan›lan halka Temel, esas

M E V L Ü T E R D İ N Ç Karfl›l›kl› al›p verme

N

V A Z İ Y E T

H A Z A N

K L İ M A Tasdik etme

A T A K

G R E V Üstün nitelikli

O

G U A T R

E M Cüretkâr Toplu iflb›rak›m›

Yay ile at›lan çubuk

Durum

Ş İ T A

M A Ç

Çocuk sahibi kadın

16 A

Silah Rahmetli tiyatro sanatç›m›z

R İ D A N İ Y E

S E 15 Kemiğin içindeki yağlı madde

N

Z U H U R İ Habefl soylusu

E T 14

L

Atların ayağına çakılan demir

Orta oyunu komi€i

A F

13

İ

H A

Alttaki futbolcu

Ramazan ayında verilen belirli sadaka

A L

Bir kan grubu

İ

‹BN‹ S‹NA

11

N A R E Acı anlatan ünlem

Yetkili satıcı

R E A L

Kuru ağaç

M Cüsseli, olağandan hacimli

T Ö R

Stronsiyumun simgesi

M O R

8

S E R D A R T U N C E R

fi‹FRE KEL‹ME

1

Kur’an’da bir sure

M A

E

Arapçada “ben”

K Ü M E

M U K A V E L E Halk türküsü türü

A

Gelecek, istikbal

Ödeme

B Ü R Ü M C Ü K

T A K D Boru sesi Ülkemizin en büyük gölü

Senato üyesi Hastalık, yaşlılık nedeniyle yürüyemeyen

Genişlik

B A K A N

N E Yapılar topluluğu Tarlayı iki kere sürme

Baston

9

Dikenli bir yayvan

5

Görünmez alem

Caminiz ezan okunan yeri

Büyük, enli kılıç

3

Ç A T Uyarı

Bir deniz memelisi

R E Ç E T E Kerestelik tomruk

Gram (kısa)

P O S A

CAN (ÇİZGİ DİZİ)

2

Kavşak

Kokulu bir bitki

İlçe

H A M A S E T Doktorun yazdığı ilaç kağıdı

Prensip

Havva’nın batı dillerindeki adı

Islak, nemli

8

Motosiklet kullanırken takılan başlık

L Çok karşıtı

İktisatçı

7

İ

A

İ

Yumuşak deri

Kesici ağaç oyma aleti

Allah (cc)

7

Başlangıçta yer alan

Adam kayırma Ev, konut

Bir nota

Hayat arkadaşı

Bir nota

5

İlişkin

İlave etme

4

E M

Hollanda’nın plaka işareti

S A N

Güreşte bir oyun

Bir savaş silahı

K

11

Futbolda bir mevki Tekirdağ’ın bir ilçesi

Bir ırk

İngiltere’nin para birimi

Kesin

Ülkemizin plaka işareti

Kasımpatı

6

İlaç, merhem

Kapak, cilt

6

Akıl

9

Öğrenilmesi gereken din kaideleri

10

İ

4

Vilayet Su akan üstü açık boru

Selenyumun simgesi

İlkel su taşıtı

Gök ada

1

İki ülke parasının karşılıklı değeri

Yüksekokul

Buğday ambarı

SÖ Y

10

1. K›yamet günü Sur borusunu öttürecek olan melek - Ezan› ilk okuyan Peygamber Efendimizin (sas) müezzini. 2. Birleflik Arap Emirlikleri'nin baflkenti - Organik büyük s›k›nt› - Genellikle k›ldan yap›lm›fl kaba dokuFgunluk -HHama. 3. SoHru sözü -SEski dildeFkan p›ht›C s› - Hak veDhukuka uy befl soylusu. 4. Yaz› ile bildirme - Sivas'›n bir ilçesi - Çelik pala dolab› B İ L A L İ H A B E Ş İ A R Bir sefer için donat›lm›fl yer. 5. Hazreti Muhammed 'in (sas) ad› an›ld›€›nda sayKg› gös mek için rilen A terF İ oku R nan U dua N - OsmanPl› paAdiflahZlar›na A veR unvan - Bafla kakma, serzenifl. 6. Cüsseli, büyük - Irmak ya da dere suK h›zAl› akRt›€› yer İ - YYüz ör E tüsü, R yaflmakK- VüOcudun M orta İ yeri. 7.AOs- Y yunun manl› ‹mparatorlu€unda III. Selim taraf›ndan kurulan ordu - Optik yaY R A Z A K I A B A R A k›nlaflt›rma - Çanakkale'nin bir ilçesi. 8. Belli, aç›k - Anlaml› iflaret - Afrika'G da birE ›rmak.

M 9. S›cak K l›k nedeFniyleOkat›Ndurum E danT s›v›İduruKma geçme - Giyside tak›m. 10. Bilim - Basketbol, voleybol gibi sporlarda oyuE -LSuudiA AraLbistan'›n E M Gti. 11.

A BuLrunAiltihaKb› - S nun her bölümü plaka iflare K›ymet P li Amaden R lerin İ deT€er de Erecesi. 12.

E KaKle hen Ede€i - ‹zmir'in İ DKemal E -A pafla ilçesinin eski ad› - Eski dilde uyku. 13. Bahçe yeflillendirme otu BLityumunKsimAgesi P- Bir ma€a Kzan›n A belTli birİ mal satan S böTlümü.

E 14.RBir L kümes hayvan› - Geri çekilme - Baz› vak›flarda fakirlerin doyurulmas› AiçinKayr›lan S tahsisat.

S 15.T KuE Nlara taslak E haKz›rlaLyan Ekimse M - Üf Eleyumcu TmeliRçalg›A- DiFvan edebiyat› O R naz›mMölçüsü E - Bir V çeflit L börül A ce. 16.İZay›f,V eti G ya€› erimifl - “… getirmek” (Müslümanl›€›n befl flart›ndan biri). 17. “…

Tk›lmak” İ M(MüsAlüman S l›€›n beflY flarAt›ndan Ş biri) -EMolib V denin E simgesi İ -L Çabuk kuruyan sert ve beyaz bir toz - Ülkemizde bir da€ s›ras›. 18. MerAcanada Z - Rütbe, mertebe - Arap alfabesinde gelifltirilen,K yat›k A olarak Z A Lyaz›lan A yaz› türlerinden biri - Su. 19. Tavlada bir say›s› T -OYak›lNmak için S ayr›lm›fl iri saman - Tak›mlar grubu, lig - S›v›. 20. Vilayet - Hazreti N med'in (sas) soyundan gelen kimselerin ifllerineNbakAmakMiçin E Muham ulema s›n›f› aras›ndan seçilenlere verilen ad - K›sa kepenek.

16

18

19 Futbol kariyerine 1996’da doğup büyüdüğü Fransız şehri SaintClaude’nin altyapısında başlayan Mevlüt, yıldızını Sochaux’da par20 lattı. 2004-2009 yılları arasında attığı gollerin yanı sıra hırslı ve savaşçı kim4 ce eskilik - Ayr›l›k, ayr›l›fl - Arnavutluk'un para birimi. 7. Zamkl› cilâ “… ca gitmek” (Müslümanl›€›n befl flart›ndan biri) - Cennet - Bir nota.liğinden dolayı ‘Bizon’ lakabını alan milli oyuncu, daha sonra Paris Saint 8. Sudan sebep - Yumuflak, yuvarlak ve irice. 9. Bizmutun simgesi - “ imza attı. PSG’deki ilk sezonunda kaydettiği 15 golle takımı5 Ömer Lütfi …” (Sinema yönetmenimiz) - Birdenbire - Tafl›t arac› elektGermain’e rik deposu. 10. Dereden tepeden konuflma - E€ilim. 11. Bir orman a€anın en skorer ismi olan Mevlüt, geçen sene Rennes’de gösterdi. Eylül c› - Havai, ciddi olmayan. 12. Karadeniz'in kuzeyinde bir içdeniz - Dahil ÇÖZÜMLER SUDOKU boy ÇÖZÜMLER‹ 6 - Hayat arkadafl›. 13. Parlak k›rm›z› - ‹nce ve keskin ses - Tafl›ma araayında 4 milyon 500 bin Euro karşılığında Saint Etienne’in yolunu tutan c›. 14. De€erli bir kumafl - Bafll›ca içece€imiz - Bol renkli, iri papa€an türü - Kekli€in boynundaki siyah halka. 15. Örülmüfl pirinç saplar›ndan başarılı forvetin, yeni kulübü ile 2017 yılına kadar sözleşmesi bulunuyor.

7 yap›lan judo minderi - Bir fleyin do€rulu€unu kan›tlamak için yan›na

-

Beşiktaş’ın Portekizli yıldızı Almeida İspanyol ekibi Atletico Madrid’den kendisine teklif gelmesi halinde Beşiktaş’tan ayrılacağını söyledi.

ile Trabzonspor’un da gündeminde. Üstelik başarılı futbolcu, artık Türkiye’de oynamaya sıcak bakıyor. Milli Takım’ımızın K.İrlanda ile yaptığı hazırlık maçındaki tek golü atan Mevlüt, Zaman’a verdiği röportajda, dört büyük kulüpten birine gelebileceğini söylemişti.

Yetenekli futbolcu, Didier Drogba hayranı olduğunu söylerken SarıKırmızılılara da yeşil ışık yakmıştı.

Drogba ile yan yana oynamak istediğini itiraf eden 1.81 m. boyundaki golcü, aynı menajere sahip olduğu Fildişili oyuncu ile sık sık telefonda görüştüğünü dile getirmişti. Buna karşılık elindeki hücum oyuncularından yeterli verimi alamayan Beşiktaş ile Trabzonspor’un da Mevlüt’le yakından ilgilendiği kaydedildi. Hatta Bordo-Mavililerin, Milli Takım kampı sırasında gurbetçi yıldızın aklını çelmek için kendi oyuncuları Aykut Demir’i görevlendirdiği öğrenildi.

-

A.MADRID ISTERSE BEŞIKTAŞ’TAN AYRILIRIM

1

1

SOLDAN SA⁄A

1. Foto€rafta görülen en büyük ‹slâm feylesof ve bilgini - “… tutmak” (Müslümanl›€›n befl flart›ndan biri) - Endüstri. 2. ‹slamiyet'te ehl-i sünnet mezheplerinin en büyü€ü - Siyah ve büyük taneli üzüm türü - Yabanc›. 3. Radyumun simgesi - Kökboyas› - ‹lkbaharda k›rlarda yetiflen, küçük yaprakl›, ›spanak gibi yenilen bir bitki. 4. Tarlay› sulamakta kullan›lan tahta oluklar - Organik boya cevheri - “… vermek” (Müslümanl›€›n befl flart›ndan biri). 5. Küçük taneli bakla türü - Eksiksiz, bütün ‹ki yüzü beyaz kaps›z yorgan - Büyük olta. 6. Ülkü - Bir görevde rütbece eskilik - Ayr›l›k, ayr›l›fl - Arnavutluk'un para birimi. 7. Zamkl› cilâ “… ca gitmek” (Müslümanl›€›n befl flart›ndan biri) - Cennet - Bir nota.

8. Sudan sebep - Yumuflak, yuvarlak ve irice. 9. Bizmutun simgesi - “ Ömer Lütfi …” (Sinema yönetmenimiz) - Birdenbire - Tafl›t arac› elektrik deposu. 10. Dereden tepeden konuflma - E€ilim. 11. Bir orman a€ac› - Havai, ciddi olmayan. 12. Karadeniz'in kuzeyinde bir içdeniz - Dahil - Hayat arkadafl›. 13. Parlak k›rm›z› - ‹nce ve keskin ses - Tafl›ma arac›. 14. De€erli bir kumafl - Bafll›ca içece€imiz - Bol renkli, iri papa€an türü - Kekli€in boynundaki siyah halka. 15. Örülmüfl pirinç saplar›ndan yap›lan judo minderi - Bir fleyin do€rulu€unu kan›tlamak için yan›na yap›lan iflaret - Bir tutuma, bir görüfle, bir davran›fla karfl› olan. 16. Yemek yemesi gereken - Çölden esen s›cak rüzgâr - Makine Kimya Endüstrisi (K›sa) - Derinli€ine, enikonu. 17. Peygamber Efendimizin (sas) Miraca ç›karken bindi€i binek - Isparta'n›n ilçesi - Zaman›n› çok iyi kullanan. 18. Gözde sar›ya çalar renk - Bolu ilimizde bir göl - Asya'da bir ülke - Borudan kol almakta kullan›lan eklenti parças›. 19. Kasna€a geçirilmifl kumafla i€ne veya t›€la yap›lan nak›fl - Paltoya benzer bir tür üstlük - ‹kinci Dünya Savafl›nda Japonya'ya at›lan bomba. 20. Bir fleyin geçti€i yerde b›rakt›€› belirti - ‹lkel deniz tafl›t› - “Kral …” (Shekespeare'in eseri) - Duvar›n içindeki oyuk bölüm - Gölge.

KARE BULMACA

Beşiktaş ile hala sözleşmesini uzatmayan yıldız futbolcu Almeida, yaptığı açıklamalarla kafa karıştırdı.

Siyah-Beyazlı ekiple görüşmelerin devam ettiğini dile getiren Portekizli santrfor, milli futbolcumuz Arda Turan’ın da forma giydiği Atletico Madrid’den teklif gelmesi halinde gideceğini söyledi.

Beşiktaş ile bir türlü sözleşme yenilemeyerek transfer spekülasyonlarının odağı haline gelen Almeida, İspanya’nın Atletico Madrid kulübüne göz kırptı. Direkt olarak kimseden teklif almadığını söyleyen başarılı futbolcu, Siyah-Beyazlı ekiple görüşmelerin de devam ettiğini belirtti. Mukavelesi sürdüğü için aceleci davranmadığını dile getiren tecrübeli santrfor, “Beşiktaş bana çok iyi davranıyor. Atletico Madrid de büyük bir kulüp ve beni istemesi halinde bunu kabul ederim. La Liga çok beğendiğim bir lig. İspanyol futbolu benim için iyi bir gelecek olabilir. Çünkü evime de yakın. Ama şu an diyebileceğim tek şey, henüz ortada resmi bir teklif yok.” diye konuştu.

9

Y

G

C A

Y AMOR

O

L

A

A

L

F

D

L

A

H

L

A

H

R

O

E

S

A

B

I

R

E

Ş

E

I

M

V

H

E

P

L

G

Ç

Ö

Y

A

Ş

V

L

E

A

R

D

I

KUTAHYA SERAMIK Du Lundi au samedi 10h à 19h et le dimanche de 12h à 18h

112 Avenue Lénine 93380 Pierrefitte Sur Seine Tel:01 49 46 04 49 – fax:01 48 22 99 71 info@designbatiment.com

İSVEÇ’TE OKULLARA ‘HELAL YEMEK’ IZNI

İsveç’in Lund, Landskrona şehri ile Svedala ilçesinde okullarda Müslüman öğrencilere verilen yemeklerde isteğe göre helal et kullanılmasında bir sakınca olmadığı açıklandı. Bu bölgelerdeki Müslüman ailelerin isteklerini dikkate alan okul müfettişliği, okullarda helal et yasağının söz konusu olmadığını belirtti. Okullarında helal yemeklerin çıkması özellikle Fransa’da tartışma konusu.

İstanbul’da simitin fiyatı 1 lira 40 kuruş oldu İstanbul'da simite beklenen zam geldi.

1 lira 40 kuruşluk yeni simitler, simitçi tezgahlarındaki yerlerini aldı. Simitçiler zammı olumlu karşılarken, vatandaşlar ise “Artık simit yememiz biraz zorlaşacak” diyerek duruma tepki gösterdi.

Verdiği ilaçlar nedeniyle Michael Jackson’ı öldürmekle suçlanan doktoru Conrad Murray cezaevinden çıktıktan sonra ilk kez konuştu.

JACKSON’IN DOKTORU: Birbirimizi kardeş gibi seviyorduk -

Daily Mail gazetesinde yer alan haberde Murray, ilginç bilgiler verdi. Röportaj sırasında ağlayan ve “Michael’ı ben öldürmedim” diyen Murray, “Birbirimizi iki kardeş gibi sevdik, aile gibiydik.” ifadelerini kullandı.

Jackson’ın ilaç bağımlısı olduğunu ve kazara kendisini öldürdüğünü söyleyen doktoru, son aylarını acı içerisinde geçirdiğini anlattı. Jackson’ın kimseye güvenmediğini dile getiren Murray, “Odası çok kötü koktuğu halde temizletmiyordu. Hizmetçilerin çamaşırlarını satacaklarını düşündüğü için iç çamaşırlarını bile değiştirmezdi.” dedi.

Çaldığı 4 davulla Guinness’e aday

-

10 yıldır piyanist şantörlük yapan Erkan Karagöz, adını ilk kez iki yıl önce düğünlerde davulla gösteri yaparak duyurdu. Daha sonra televizyonların magazin programlarına katılan Erkan Karagöz, zamanla, müzik eşliğinde aynı anda çaldığı davul sayısını dörde çıkardı. Hedefinin Guinness Rekorlar Kitabı’na girmek olduğunu belirten Karagöz, “Uşak’ın Barış Manço’su ve çılgın davulcusu olarak biliniyorum.

Kendimi geliştirerek dört davulu aynı anda çalar hale geldim. Dünyada benim gibi dört davulu aynı anda çalan bir kişinin bulunduğunu sanmıyorum.” diyor.

-

İstanbul'da simit fiyatlarına zam geldi. Yeni fiyat 1 lira 40 kuruş olarak belirlendi. Taksim meydanındaki simitçiler de, yeni tarifeyi tezgahlarına astı. Zammı olumlu karşılayan simitçiler, “3 seneden beri zam olmuyordu. Susama yapılan zamda bunun etkisi oldu. Vatandaşlar simit aldıklarında fiyatı duyunca şaşırıyorlar, bazıları da tepki gösteriyor. Vatandaşlara biraz ağır geldi bu zam” diye konuştu.

Simit alan bir vatandaş da, fiyatın

zamlandığını öğrenince şaşkınlık yaşadı.

“Artık zamlara alıştık” diyen vatandaşa, “Çok ağır bir fiyat. Ama son zamanlarda haberler yapılıyordu 'susama zam geldi' diye. O yüzden bu zam bekleniyordu.

Bundan sonra simit yememiz biraz zorlaşacak” ifadelerini kullandı.

Yeni tarife simitçilere hesap yaparken de zor anlar yaşattı. 3 simit alan bir vatandaşa para üstü vermek için hesap yapan simitçi, uzun süre uğraştı.

Simite yapılan zam fırıncıların yüzüne güldürürken, vatandaş artışı abartılı buluyor.