Tr n°307 by Zaman France

’

T GÜNDEM0 7

’

İKİ Dİ S

E LERİ

KÜRSÜ14

GÜNDEM0 8

2 1 - 2 7 M A R T 2 0 1 4 N ° 307 P rix : 2 , 5 €

W W W .Z A M A N F R A N S A .C O M

Fethullah Gülen Hocaefendi:

illetimizin zararına, rüşvetler, irtikâplar, adam kayırmalar, ihalelere fesat karıştırmalar varsa, örtbas ediliyorsa

Allah sorar bunu

er bu soruşturmaları yürütenler arasında hizmetleri takdir eden birileri var idiyse, binde birini bile tanımadı ım bu insanlara ‘ olsuzluk iddialarını görmezden gelin’ mi demeliydim Bilemiyorum, sanki bazılarının beklentisi bu gibi geliyor bana. Beklentileri bu muydu Ahiretimi mahvedeek böyle bir şeyi nasıl söylerim Başka türlü nasıl davranabilirim

Acun’dan Macro Mehmet’e yolsuzluk sansürü “Yetenek sizsiniz” yarışmasına Fransa’dan katılan Mehmet Yıldız yarı nalde söylediği “ işik Kelle” şarkısının sansüre uğradığını söyledi. Macro lakaplı Yıldız, şarkısının nakaratında yer alan “ ara sayma makinesi” geçen yerlerin Acun lıcalı tarafından sarsürlendiğini yarışmayı televizyonda izlerken anladığını kaydetti. -V E D A T B U L U T, G Ü N D E M 0 4

RA A A , SELA A İ SE İ

ynı kıbleye yöneldiğimizi düşündüğümüz insanlar tara ından böyle bir muamelenin ekstra acısı var ama “Bu da geçer ya ” deyip sabretmekten başka bir şey elimizden gelmiyor.

C arc asso nne’d a Ç anakkale şe itleri anıl ı -

1 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Deniz Zaferi’nin . Yıl Dönümü Türkiye’de olduğu gibi yurt dışında da kutlanıyor. Çanakkale Savaşı sırasında esir alınarak Fransa’ya getirilen ve arcassonne şehrinde ölen askerler için anma töreni düzenlendi. Fransa’da hayatını kaybeden 10 Osmanlı askeri için ilk tören Saint Michel mezarlığında yapıldı. - G Ü N D E M 1 0

ürk y net en tiy ya Y erlileri’nin el e elini ya tı -

ise yıllarında fotoğraf makinesi ve kamera ile görsel sanatlara adım atan Strasbourg’lu Türk yönetmen Muammer Yılmaz dünyanın en önemli çöl uzmanlarından hilippe Frey ile birlikte Etiyopya’da ilkel şartlarda yaşayan kabilelerin belgeselini yaptı. Belgesel 22 mart tarihinde Fransız ulusal kanalı France 3’da yayınlanaD ,G Ü N D EM 0 6 cak. -

öyle çetin dönemlerde savrulmamak çok önemli. erkes karakteri kadar... Gönül koymamalı. K im başını öne eğecek, kim ma cup olacak zaten öbür

dünyada belli olacak.

iz, bize olan akkı elal ettik. Yedi cian duysun. Ama tecavüz edilen şeylerde dinin akkı varsa, mukaddes emanetin akkı varsa, onu elbette sa ibi sorar.

F ethullah G ülen H o caefendi Pensilvanya’nın ücra bir köşesi sayılabilecek bölgede kurulmuş bir vakıf binasında kalıyor Bazı medya organlarının insafsızca malikhane’ dediği bu binanın içindeki küçük ve mütevazı odasının kirasını da kendisi ödüyor

EKR EM D U M A N LI Fethullah Gülen Hocaefendi, uzun süren sessizliğine son verdi ve kamuoyunda çok tartışılan konularla ilgili ilk kez konuştu. 17 Aralık rüşvet ve yolsuzluk soruşturmasından Ergenekon tahliyelerine, kendisine yöneltilen iftira ve hakaretlerden 30 Mart yerel seçimlerine kadar herkesin merak ettiği soruları içtenlikle cevapladı. Röportajda Hocaefendi’nin Türkiye’nin bu zor döne-

Za m a n O k u r H a t t ý : 0 1 4 2 0 0 1 9 3 6

minde yaşanan hadiseler karşısındaki duygu ve düşüncelerine şahitlik edeceksiniz. Röportaj için yanına gittiğimizde mahzundu, kederliydi ama mehip duruşundan bir milim sapma yoktu. Belli ki yakışıksız la ardan incinmişti ama o burkuntu zerre miktar ümitsizliğe dönüşmemiş; tam aksine zi ri karanlığın akabinde doğacak bir güneş için dua ediyordu. Zaman içerisinde her şeyin aydınlanacağına inancı

tamdı. “İftiraya maruz kalma, komplolarla karşılaşma her zaman bu yolun yolcularının kaderi olmuştur ve olmaya da devam edecek. Zaman içinde basiret ve feraset her şeyi silip-süpürüp atmıştır. Basiret karşısında, hiçbir komplo, hiçbir iftira tutunamaz.” dedi ve ekledi “Keşke bu komplo ve vehimlere kendilerini kaptıranlar, gittikleri yolu Kur’an ve sünnetin ışığında gözden geçirmeyi bir deneselerdi...” -G Ü N D E M 1 2 - 1 3

0 2G Ü N D E M

2 1 - 2 7 M A R T 2 0 1 4 ZAMAN FRANCE

G çmen ere y r aş ık akkı yine anınma ı

llan e ülke e yıl an yana yaşayan tü ya an ıların yerel e i ler e y k llan a akkına a i la a ını aat et işti

r aşkanı ran i llan e ın e i aatlerinen iri lan AB dışı yabancılara yerel seçimlerde oy kullanma akkının bu seçimlerde de tanınmaması, milyon a yakın insanın umudunu boşa çıkardı.

François Hollande, seçim programında bulunan 0’nci vaadini yerine getirseydi, bu pazar 2 milyona yakın yabancı için tarihi bir gün olacaktı. umhurbaşkanlığı koltuğuna oturmadan önce Hollande, ülkede yıldan bu yana yaşayan tüm yabancılara yerel seçimlerde oy kullanma hakkı tanınacağını vaat etmişti. Ancak Elysee Sarayına yerleşen Hollande, ilk sosyalist cumhurbaşkanı François Mitterand döneminde olduğu gibi, kendisi de seçim yasasındaki bu reformu rafa kaldırdı.

Son haftalarda “Seçim Hakkı 201 ” isimli imza kampanyasıyla meseleye dikkat çekmeye çalışan Fransız sivil toplum kuruluşları şimdiye kadar 0 bin’e yakın imza toplandığını kaydetti. Sivil toplum kuruluşları seçme ve seçilme hakkı ile ilgili yasal durumun düzeltilmesini istiyor. Mevcut seçim yasası, seçim kütüklerine kayıt olmaları şartıyla Fransa’da yaşayan AB vatandaşlarına yerel seçimlerde oy kullanma hakkı tanıyor. Aynı hak, AB dışında kalan yabancı uyruklularaysa tanınmıyor. Hükümet üyeleri bu eşitsizliğin son bulması için Anayasanın 3. maddesinin değiştirilmesi için gerekli olan beşte üçlük çoğunluğun mevcut şartlarda elde edilmesinin zor olduğuna dikkat çekerek, bu reformun François Hollande’ın cumhurbaşkanlık döneminde de hayata geçirilme ihtimalinin düşük olduğuna işaret ediyor.

C esed i 4 0 kil etre nra ark ed ild i -

Belfort yakınlarında hızlı trenin çarptığı bisikletli adamın cesedi tam 0 kilometre uzaklıkta bulunan Mulhouse tren istasyonunda fark edildi. olis ve demir yolu yetkilileri, kazanın Belfort yakınlarındaki etitroi ilçesinde bulunan hemzemin geçitte yaşandığını duyurdu. Yetkililer, cesedin yalnızca trenin Mulhouse tren istasyonuna ulaştığında, demir yolu çalışanları ve yolcular tarafından fark edildiğini kaydetti. Hattın işletmecisi Fransa Demiryolu şirketi SN F tarafından yapılan açıklamada ise, yaşındaki adama ait cesedin tren sürücüsünün kabinden göremeyeceği bir noktaya takıldığını ve kazadan sonra demir yolu ekipmanlarında ciddi hasar meydana geldiğini açıkladı. andarma ekipleriyse etitroi hemzemin geçitinde bisikletin geri kalan kısımlarının bulunduğunu ve henüz olayın intihar olup olmadığının araştırıldığını aktardı.

Di el yatları üştü t il k llanı ılarının yü ü ül ü -

Akaryakıt yatlarını karşılaştırma sitesi arbeo, 10-1 mart tarihleri arasında Fransa’daki en yaygın akaryakıt olan dizelin pompa satış yatında 1, kuruşluk bir düşüşün yaşandığını kaydetti. Site, geçtiğimiz hafta, dizelin litre pompa satış yatı 1,33 Euro iken, bu hafta bu rakamın 1,317 Euro’ya kadar gerilediğini açıkladı. krayna ve Kırım da yaşanan gerginliklere rağmen, 1 haftada ham petrol yatlarında ciddi bir düşüş yaşandı. 1 haftada ham petrol varil yatı sembolik 100 Dolar’ın altına indi. Akaryakıt yatlarındaki bu eğilimin önümüzdeki günlerde de devam etmesi bekleniyor.

0 3G Ü N D E M

2 1 - 2 7 M A R T 2 0 1 4 ZAMAN FRANCE

s ayı la ı a o y y

a ı ı

ran a e ki r aşkanı i la ark y 2 0 1 7 um urbaşkanlığı seçimleri öncesi, ana mu ale et partisi alk areket Birliği seçmeninin en güçlü adayı konumunu sürdürüyor. A S FO araştırma şirketinin e Figaro için gerçekleştirdiği ankette, Nicolas Sarkozy’nin M ’nin cumhurbaşkanı adayı olmasını isteyenlerin oranının yüzde 2 olduğu belirtildi. En yakın danışmanı tarafından uzun yıllar sesinin kaydedildiğinin anlaşılması ve mahkeme kararıyla da bir yıldır dinlendiğinin ortaya çıkmasından sonra İFO ’un gerçekleştirdiği ilk ankette, Sarkoz’ye desteğin Mart 2013’e göre puan arttığı açıklandı. Ankette ikinci sırada ise Sarkozy’nin açık ara gerisinde eski Dışişleri Bakanı Alain uppe yer aldı. uppe’nin 2017’de aday olmasını isteyenler oranı son bir yılda puan artarak yüzde 1 ’e yükseldi. M seçmeninin yüzde 7’si ise eski Başbakan François Fillon’u cumhurbaşkanlığı seçimlerinde M ’nin adayı görmek istediğini

ran ı ların yü e ark y nin e i lerin e yeni en a inan ı ını a

inin i la r aşkanlı ı ay la a ına rtaya k y

söyledi. M ’nin Genel Başkanı ean François ope’yi destekleyenlerin oranı ise yüzde 1’den 2’ye yükseldiği kaydedildi.

D D D D B A’nın e arisien için gerçekleştirdiği ankette ise Sarkozy’nin 2017’de aday olmasını isteyen M seçmeninin oranı yüzde olarak ölçüldü. Sarkozy tekrar seçilse umhurbaşkanı François Hollande’dan daha başarılı olacağını savunanların oranı yüzde . Sağ seçmenin yüzde ’ü Sarkozy’nin daha başarılı olacağını, sol seçmenin yüzde 3’ünün ise tam tersini düşündüğü belirtildi. Bu arada anket, Fransızların yüzde 71’inin Nicolas Sarkozy’nin 2017 cumhurbaşkanlığı seçimlerinde yeniden aday olacağına inandığını da ortaya koydu.

ransa da Sarkozy nin dinlenmesi Adalet Bakanı ndan saklanmış

Fransa’da eski umhurbaşkanı Nicolas Sarkozy’nin, telefonlarının yargı kararıyla dinlendiğinden Adalet Bakanı hristiane Taubira’nın kabine şe nin haberi olduğu, ama bakanı bilgilendirmediği iddia edildi. İ-Tele’nin haberine göre daha önce iddia edildiği gibi, Taubira’nın basına yansımadan önce Sarkozy’nin dinlenmesinden haberdar olmadığı, Adalet Bakanlığı Kabine Şe hristine Maugüe’nin, savcının dinleme notunu bakana ulaştırmadığı kaydedildi. Buna karşılık Maugüv’ün Başbakanlığı bilgilendirdiği belirtildi. Başbakan ean Marc Ayrult da daha önce yaptığı açıklamada, 2 Şubat’da Nicolas Sarkozy ile avukatının telefon görüşmelerinden sonra, soruşturmanın gizliliği ihlali nedeniyle başlatılan inceleme sonrası telefon dinlemelerinden haberdar olduğunu söylemişti. hristine Maugüe’nin Taubira’ya raporu ise dinlemelerin basına yansımasından sonra, Adalet Bakanlığı’nda oluşturulan kriz masasında sunduğu ifade edildi. Maugüe, dinlemelerden bakanı haberdar etmediğini doğrularken, olayın bakanlığın iç meselesi olduğunu kaydetti.

tesi ise umhurbaşkanı François Hollande’ın dinlemelerin basına yansımasında rolü olabileceğini iddia etti. 7 Mart’da e Monde gazetesinin ortaya çıkardığı olaydan sonra Hollande’ın haberi yazan e Monde gazetesinin iki muhabiri Fabrice homme ve Gerard Davet’ı Elysee Sarayı’nda kabul ettiği aktarıldı. Hollande’ın gazetecilerle görüşmesinin Elysee tarafından da doğrulandığı belirtilirken gazete, muhabirlerin Mayıs 2012’den beri düzenli olarak umhurbaşkanı François Hollande’la görüştüklerini iddia etti. Elysee’den yapılan açıklamada ise iki gazetecinin, Hollande hakkında yazdıkları kitapdan dolayı düzenli olarak cumhurbaşkanı ile görüştükleri belirtildi. Gazete, Nicolas Sarkozy’nin de Elysee sarayının dinlemelerde rolü olduğuna inandığını savundu. Haberde Sarkozy’nin ‘‘Beni yenmek için her şeyi yapmaya hazırlar. Muhalefet liderinin aylarca telefonunu dinlemek kadar. Başka bir ülkede Amerika’da bu durumla karşılaşsak bunun karşılığı istifa olurdu’’ dediği iddia edildi. Sosyalist arti Meclis Grup Başkanı Bruno e Rou ise Hollande’ın dinlemelerde rolü olduğu iddiasının tamamen gerçek dışı olduğunu kaydetti.

D DD e ournal du Dimanche gaze-

T.C. KÜÇÜKÇEKMECE 3 AİLE MAHKEMESİ DAVALI ABDULSAMET ALTAYMERKİT' E İLANEN TEBLİGAT

ESAS NO : 2013/86 Esas Ýstanbul ili, Zeytinburnu Ýlçesi, Nuripaþa Mah/Köy, 7 Cilt, 480 Hane, 7 BSN'de kayýtlý ABDULSAMET ALTAYMERKÝT aleyhine eþi HELENCE ALTAYMERKÝT vekili AV. BANU AKYOL tarafýndan Tanýma Tenfiz davasý 28/01/2013 tarihinde açýlmýþtýr. Mahkememizce 13/12/2013 havale tarihli dilekçeye istinaden davalý ABDULSAMET ALTAYMERKÝT'e ilanen tebligat yapýlmasýna karar verilmiþtir. Mahkememiz dosyasýndan tebliðe çýkarýlan dava dilekçesi ve tensip zaptý davalýnýn dosyamýzda bildirilen yurt dýþý adresine teblið edilmek üzere konsolosluk aracýlýðýyla gönderilmiþ ancak davalý tarafa Paris Baþkonsolosluðu tarafýndan gönderilen tebligat adý geçenin adreste bulunmamasý ve yeni adresinin de bulunmamasý nedeniyle teblið edilemediðinden, davalý ABDULSAMET ALTAYMERKÝT'e Mahkememiz dosyasýndan çýkarýlan Dava dilekçesi ve Tensip Zaptýnýn ilan yolu ile tebligat yapýlmasýna karar verilmiþ olup, davalýnýn bu ilaný gazetede ilan edildiði tarihi takip ÝKÝ HAFTA içerisinde davaya varsa cevap ve delillerini sunmasýna aksi halde delillerin sunulmasýndan vazgeçilmiþ sayýlacaðýnýn ihtarýna, DAVALI ABDULSAMET ALTAYMERKÝT'e Dava dilekçesi ve Tensip Zaptý ÝLANEN TEBLÝÐ OLUNUR. 16/12/2013 B: 17428

0 4 G Ü N D E M

2 1 - 2 7 M A R T 2 0 1 4 ZAMAN FRANCE

“ Y et enek siz siniz ” d en Ma c ro Me h m et ’ e sa nsü r

etenek i ini yarış a ına ran a an katılan a ra an araşlı e et ıl ı yarı nalde söylediği “ işik elle” şarkısının sansüre uğradığını söyledi. acro lakaplı Yıldız, şarkısının nakaratında yer alan “ ara sayma makinesi” geçen yerlerin Acun lıcalı tara ından sarsürlendiğini yarışmayı televizyonda izlerken anladığını kaydetti. V E D A TB U L U T A S Fransa’dan “Yetenek sizsiniz” yarışmasına katılan Mehmet Yıldız, seyircilerin sempatisini kazanarak yarı nale kadar yükselmişti. Yarışmada yaşananlara değinen Yıldız, sahnede söylediği şarkının nakarat kısmının sansürlendiğini iddia etti. Yarışmanın düzenlediği salonda seyircilerin kendisine yoğun tezahüratta bulunduğunu dile getiren Yıldız, şarkısının nakarat kısmında geçen pasajlar yüzünden elendiğini söyledi. “Yetenek Sizsiniz” yarı nalinde söylediği “ işik Kelle” şarkısının sansürsüz halini aris Kültür Sanat Merkezi’nde KSM seslendiren Mehmet Yıldız, “Yetenek Sizsiniz” sahnesinde şakıyı olduğu gibi okuyamadığına dikkat çekti. Yıldız, “Yarı nalde söylediğim şarkıda nakarat kısmında geçen ‘ ara sayma makinesi’ kısmının sansürlediğini, televizyonda programı seyrederken fark ettim. Bana İstanbul’da hiçbir şey söylenmedi. İzlerken şok oldum.” ifadelerini kullandı. Kendisinin siyasetten uzak durduğunu ve herhangi bir siyasi mesaj vermek gibi bir amacının

“ Y etenek siz siniz ” yarış a ın a a r laka lı e et ıl ı allık e e atikli iyle kı a üre e yarışmanın jüri üyelerinin ve kamuoyunun takdirini toplamayı başarmıştı.

RD ei

alış alarına ı eren ie in

lan ie

AS e er ki

ra ı

ran

D S ASB G Strasbourg Belediye Başkanı ve BasRhin bölgesi Senatörü Roland Ries ve yardımcısı Olivier Bitz, Strasbourg Girişim-

T.C. SİNCAN 4. AİLE MAHKEMESİ İLAN Esas No : 2011/590 Esas Davacý ERGÝN DAÐLI tarafýndan davalý ÖZLEM DAÐLI aleyhine açýlan Boþanma (Evlilik Birliðinin Temelinden Sarsýlmasý Nedeni Ýle Boþanma (Çekiþmeli)) davasý nedeniyle; Davalý ÖZLEM DAÐLI ( Seyfettin ve Nevin kýzý, Bar Le Duc 26/04/1983 doðumlu, 51616616406 T.C. kimlik numaralý) 'in bildirilen tüm adreslerine duruþma günü bildirir davetiye teblið edilememiþ olduðundan, yapýlan araþtýrmalarda da yurt içi ve yurtdýþý tebligata yarar açýk adresi tespit edimemesi nedeniyle, davalý ÖZLEM DAÐLI'ya ön inceleme ve tahkikat duruþma günü bildirir davetiyenin ilanen tebliðine karar verilmiþ olup iþ bu ilanýn yayýnlandýðý tarihten 7 gün sonra davalýya tebliðin yapýlmýþ sayýlacaðý ve 26/06/2014 tarih ve saat: 09:10 deki duruþmaya gelmesi veya kendisini bir vekil ile, temsil ettirmesi, aksi takdirde yargýlamaya yokluðunda devam edilip karar verileceði hususlarý ilanen teblið olunur. 05/03/2014 B: 17507

olmadığını dile getiren Yıldız, “Ben sadece gündemde olan şeyleri şarkıma taşıdım. rovalar yaparken kimse uyarmadı. yarsalardı başka bir şey yazardım. Şarkımın en güzel kısmı kesildi. Bana haksızlık yapıldığını düşünüyorum.” ifadelerini kullandı. Acun İlıcalı’nın prodüktörü olduğu “Survivor” yarışması için de görüşmeye çağrıldığını söyleyen Mehmet Yıldız, görüşmenin gerçekleştiğini fakat kendisine bugüne dek herhangi bir cevabın verilmediğini aktardı. Yıldız, yarı nalde söylediği şarkı yüzünden “Survivor” için de veto yediğini söyledi. Acun İlıcalı’yı takdir ettiğini aktaran Yıldız, “Başıma ne geldi ise ‘ ara sayma makinesi’ pasajı yüzünden geldi. Acun, bence bu konuda yanlış yaptı. Benim orada kötü bir niyetim yoktu. Her söylediğimi siyasete yordular. Haber verilmeden de şarkım sansürlendi. Ben asıl ona kızıyorum.” dedi. Öte yandan, Mehmet Yıldız’ın “Yetenek Sizsiniz” yarışmasında patronu hakkında söyledikleri yüzünden Fransa’da da çalıştığı işinden olduğu öğrenildi.

t i

t i iyaret etti

ciler Derneği FEDİF Grand Est’i ziyaret etti. Genel Sekreter ve başkan yardımcısı Salih Asan tarafından karşılanan Ries’e dernek faaliyetleri hakkında geniş bilgi verildi. FEDİF Grand Est üyelerinin yapmış oldukları sosyal sorumluluk projelerini dikkatle dinledikten sonra konuşma yapan Ries, sona eren başkanlık görevi süresince vaatlerine sadık kaldığını ifade etti. Görev alır almaz başlattığı projelerin bir kısmının başarı ile bitirildiğini aktaran Ries, yarım kalan projeler için de salonda bulunan girişimcilerden destek istedi. rogramın ikinci kısmında girişimciler, Başkan Roland Ries’e soru sorma imkanı buldu. Seçim süreci dolayısıyla aksayan projelerden şikayetçi olan rma sahipleri, bölgede yaşanan işsizlik sorununu da dile getirdi. Gecenin sonunda FEDİF genel sekreteri Salih Asan, Türk kökenli girişimcilerin Fransa toplumunun asli fertleri olduğunu ifade ederek mutlaka sandık başına gitmelerini istedi.

0 5 G Ü N D E M

2 1 - 2 7 M A R T 2 0 1 4 ZAMAN FRANCE

“ T ü rk iy e’ nin y enid en refo rm la ra yo nla ması yo r a arla ent üye i llan alı arla enter i ne B o z ku rt, ürkiye nin demokrasi, ukukun üstünlüğü ve bağımsız yargı eksenindeki re ormlar üzerinde yeniden yoğunlaşması gerektiğini belirtti. ine

k rt ürkiye e yaşayanların elir i liklerin en işe eri i l

ylüy r

Türkiye

(1)

/dk

cts

(1)

/dk

cep telefonları

sabit hatlar

Baǧlantı ücreti 15ct

Mevcut müşteriler yukarıdaki fiyatlardan yararlanmak için TARIFS SPECIAUX yazıp 2525’e mesaj göndermelidirler

Her €20 kredi yükleyene

10€ kredi ve

+ 1Go internet bizden

size hediye

(2)

Bütün ülkelerdeki Lycamobile’lara

SINIRSIZ Bedava ARAMA & SMS (3)

Her kontör yüklediǧinizde

Baǧlantı ücreti yok ÜCRETSİZ SİM kart ve daha çok bilgi için www.lycamobile.fr ziyaret ediniz veya 01 77 72 23 22 arayınız. Buralarda satılır

(1)Bu kampanya ve fiyatlar Fransa’dan Türkiye’yi aramak için « TARIFS SPECIAUX » aktive edildikten sonra 0,15€ baǧlantı ücreti karşılıǧında 31/03/2014 tarihine kadar geçerlidir. « TARIFS SPECIAUX » kampanyası haricinde yapılan her türlü iletişim mevcut standart fiyatlardan tahsil edilecektir. Yukaridaki özel fiyatlar 08.02.2014 tarihinde veya daha sonra katılan müşteriler için geçerlidir. Mevcut müşteriler bu fiyatlardan yararlanmak için TARIFS SPECIAUX yazıp 2525’e mesaj göndermelidirler. 08.02.2014 tarihinden önce katılan ve bu kampanyayı aktive etmeyen müşterilere standart fiyatlar uygulanır. 31/03/2014 tarihinden itibaren 0,15€ baǧlantı ücretinden sonra standart fiyatlar uygulanacakır.Uluslararası aramalar dakika ile faturalandırılır. Bu kampanya sadece Lycamobile Fransa kullanıcıları için geçerlidir. (2)Bu kampanya 31/03/2014 tarihine kadar geçerlidir. 10€’luk kredi yükleyenler kredi yükledikleri günden itibaren 7 gün boyunca fazladan 2.50€ kredi ve 100Mo internet hakkına sahip olurlar. 20€ kredi yükleyenler kredi yükledikleri günden itibaren 30 gün boyunca fazladan 10€ kredi ve kredi yükledikleri günden itibaren 14 gün boyunca 1Go internet hakkına sahip olurlar. 30€ ve 50€ ‘luk krediyi maǧazalarda yükleyen müşteriler fazladan 10€ kredi ve 1Go’yu kredi yükledikleri günden itibaren 30 gün boyunca kullanabilirler. Kredileri www.lycamobile.fr internet sitemizden yükleyen müşteriler sırasıyla fazladan 12€ ve 25€ kredi ile 1Go internet kredi yükledikleri günden itibaren 30 gün boyunca kullanabilirler. Fazladan kredi sadece mevcut kredi bittiǧi zaman kullanılabilinir. Fazladan kredi ve internet geçerli olan 7, 14 ve 30 günlük periyotlar dışında kullanılamaz. Bu kampanya sadece Lycamobile Fransa kullanıcıları için geçerlidir. (3)Bu kampanya Fransa’daki Lycamobile’dan diǧer ülkelerdeki Lycamobile’ları aramada 31/03/2014 tarihine kadar geçerlidir. Bu ülkeler: Almanya, Avustralya, Avusturya, Belçika, Danimarka, İspanya, ABD, Fransa, İrlanda, İtalya, Norveç, Hollanda, Polonya,Portekiz, İngiltere, İsveç ve İsviçre’dir. Baǧlantı ücreti uygulanmaz. Bu kampanyadan yararlanmak için SİM kartınıza her 30 günde bir miktar kredi yüklemeniz gerekmektedir. Son kredi yüklediǧinizden 31 gün sonra standart fiyatlar ile 0,15€ baǧlantı ücreti uygulanacakır.Ulusal çağrılar saniye ile faturalandırılır. Bu kampanya roaming için geçerli deǧildir. Bu kampanya sadece Lycamobile Fransa kullanıcıları için geçerlidir. Lycamobile SARL sermayesi 7.500€’dur – 47, boulevard de Courcelles 75008 Paris – RCS Paris 528 332 505

LM_FR_228 W X343 H_FRANCE.indd 1

04/03/2014 17:50

A S Avrupa Parlamentosu’nun kabul ettiği 2013 Türkiye ilerleme raporunu değerlendiren Emine Bozkurt, Türkiye’de kutuplaşmanın geldiği boyuta dikkat çekerek, “Bugün kim dost, kim düşman; bize ulaşan hangi haber doğru, hangisi yanlış anlamakta zorluk çekiyoruz. Türkiye’de yaşayanların, bu belirsizlik nedeniyle demokrasiye, hukukun üstünlüğüne ve yargı bağımsızlığına olan inançlarını ve güvenlerini yitirme olasılığından hepimiz endişe duyuyoruz.” ifadelerini kullandı. Türkiye’nin, tüm unsurları ile yeniden birlik, beraberlik duygusu yaratmak için çaba sarf etmesi gerektiğinin altını çizen A milletvekili, demokrasi, bağımsız yargı ve hukukun üstünlüğünü tam anlamıyla oturtmak için yapılan reformlara yeniden yoğunlaşarak AB yolunda ilerlemeye devam etmesi gerektiğini vurguladı.

D D D AP ilerleme raporunda, Gezi olaylarında polisin orantısız güç kullanması sonucu yaşanan ölüm ve yaralanmalardan sorumlu olanların belirlenip yargılanmalarının önemine vurgu yapıldığını hatırlatan Emine Bozkurt, Berkin Elvan’ın ölümünden de derin üzüntü duyduğunu belirtti. Hollandalı parlamenter, “Ne yazık ki Gezi olayları sırasında başına isabet eden gaz kapsülü sonucu daha çocuk yaştaki Berkin Elvan’ı yitirdik. Bu öyle bir acı ki kökeni, görüşü, inancı ne olursa olsun vicdanı olan herkesi derinden yaraladı. Ailesine başsağlığı ve sabır diliyorum.” dedi. Emine Bozkurt, protesto gösterileri ve buna benzer olaylar yaşandığında, insanların hangi memnuniyetsizlikleri, ve sorunları nedeni ile sokaklara çıktıklarını anlamak, onlara kulak vermek gerektiğinin de altını çizdi. D

D D A İlerleme Raporu’nu da ‘geniş bir uzlaşma zemininde buluştuğumuz dengeli bir metin’ olarak tanımlayan Bozkurt, AB üyelik müzakereleri ile Türkiye ile AB arasındaki yakın işbirliğinin kriterler yoluyla Türkiye’deki reform sürecine olumlu katkıda bulunduğunu kaydetti. Milletvekili, raporda 22. faslın açılmasından duyulan memnuniyetin dile getirildiğini belirterek “Hem de yargı ve temel haklar ile ilişkili 23. faslın, adalet ve içişleri ile ilgili 2 . faslın bir an evvel açılması gerektiğinin yanı sıra, sosyal politika ile ilgili 1 . ve enerji ile ilgili 1 . faslın açılmasının öneminin altını çizdik.” diye aktardı. Bozkurt son olarak, raporda Kıbrıs konusunda bir çözüme ulaşılmasına olan desteğin de dile getirdiğini hatırlattı. Emine Bozkurt, “İki toplum temsilcilerinin Kıbrıs müzakerelerinin yeniden başlaması konusunda açıkladığı ortak deklarasyona ve sürece olan desteğimizi belirttik. Adada iki toplumlu, siyasi eşitliğe sahip iki bölgeli, tek bir uluslararası kişiliğe sahip birleşmiş bir Kıbrıs yaratmaya yönelik çabaları memnuniyetle karşılıyoruz.” dedi.

0 6 G Ü N D E M

2 1 - 2 7 M A R T 2 0 1 4 ZAMAN FRANCE

T ü r k y ö n e t m e n , Et i y o p y a er i erinin be e e ini ya ı

er ıl a ilk ekti i el e elin e tiy ya erlileri ni k n e in i

i e yılların a t ra akine i e ka era ile r el anatlara adım atan Strasbourg lu ürk yönetmen uammer Yılmaz dünyanın en önemli çöl uzmanlarından ilippe rey ile birlikte Etiyopya da ilkel şartlarda yaşayan kabilelerin belgeselini yaptı. Belgesel mart tari inde ransız ulusal kanalı rance da yayınlanacak. D S ASB G Geçmişte de belgesel çalışmalarının olduğunu belirten Yılmaz, Olivier Berthelot ile birlikte çektikleri “İstanbul” belgeselinin kendisi için özel bir yeri olduğunu ifade ediyor. Berthelot ile tanışmasını anlatan Yılmaz, “Olivier Berthelot’nun geçmişte Türkiye üzerine bir belgesel yaptığını biliyordum. Bir yerde rastlaştık. O sıra, şimdi ‘Fedif’ Başkanı olan Oktay Yıldırım’la beraberdik. Berthelot ile sohbet ettik, bize o zaman İstanbul üzerine bir belgesel çekeceğini söyledi. Daha sonra projesine beni de dahil etti”, şeklinde konuştu.

D hilippe Frey hakkında konuşan Yılmaz,”Kendisi dünyanın en önemli çöl uzmanlarından birisi. Sahrayı enikonu bilen az sayıdaki uzman arasında gösteriliyor. Bir gün sinema dersinde lm yapmamız lazımdı, ders bitimi kafamdaki projeyi Frey’e aktardığımda hiç tepki vermeden dinledi. Daha sonra bir lokantada karşılaştık, ben daha lafa girmeden, “Hazırlan, 1 hafta sonra yola çı-

kıyoruz.” dedi. Birkaç saat sonra France 3’dan aradılar. Afrikaya’ya ilk öyle gittik.”, dedi. Yılmaz daha sonra Frey’in bir başka proje için kendisini aradığını, “Frey, bu kez bana Etiyopya’da son derece ilkel şartlarda yaşayan ‘Omolar’ ile bir projesinin olduğunu söyledi. Belgesel kri benim önerimdi, Frey de kabul etti. zun süre projeye nansman aradık, sonunda “Alsace20” ile 2 dakikalık bir belgesel için anlaştık. İstediğimiz parayı alamadık ama hiç olmazsa oraya gider, belgeseli yapar, dönünce de satarız dedik.” Yılmaz Etiyopya da yaşadıklarını şu ifadelerle aktardı, “Etiyopya’ya ocak ayında gittik. 10 saat ve 3 gün süren araba yolculuğundan sonra nihayet ‘Omo’ kabilesinin yaşadığı noktaya ulaştık. Manzara etkileyiciydi. Karşımızda duran insanlar hala binlerce yıl öncesinde yaşar gibi yaşıyordu. Modern dünyaya ait hiçbir şey yoktu yaşamlarında. Bize çok garip gelebilecek bir yaşam biçimleri vardı. Kabile üyeleri, eski sazlık çadırlarda yaşıyor, ateş yakmak için hala çak-

mak taşı kullanıyordu.”

D D

D D Turistik bölgelere yakın yerlerde yaşayan kabile üyelerinin modern dünyayla ilgili bazı şeyleri bildiğini söyleyen Yılmaz,”Örneğin para veya kıyafet isteyenler oldu. Ancak çokları fotoğraf makinesinin veya kameranın ne işe yaradığını bilmiyor. Etiyopya’da karşılaştığım Alman fotoğraf sanatçısı Hans Silvester, bir keresinde resimlediği bir kabile reisinin fotoğrafını gösterdiğinde, “Beni olduğumdan çok daha küçük gösteriyor” deyip sinirlendiğini anlatmıştı. Meslektaşımın tecrübesine dayanarak, ben çektiğim resimleri oradakilere hiç göstermedim.”, dedi. Çok ilkel yaşam sürmelerine rağmen birçok kabile üyesinin Kalaşnikof kullandığına dikkat çeken Yılmaz, “Gençler telefon, saat gibi şeyler istiyor, modern dünyaya ayak uydurmak istiyor. Etiyopya daki Yerlilerin de Avustralya Aborjinleri gibi nesli tükenmek üzere. Yok olmadan, onları çekmek istedik.”, şeklinde konuştu.

0 7 G Ü N D E M n olc an an ın ayal ll a ımı nın o masını ym

2 1 - 2 7 M A R T 2 0 1 4 ZAMAN FRANCE

NEV ZAT CEY L AN

r e y nel t l l a a ı at aya a ırlanan k an an ın e n büy ük ar z u s u M e v lüt E r d inç gibi bir gün ürkiye illi utbol akımı nın ormasını giymek. Bu doğrultuda büyük uğraş veren yaşındaki genç yeteneğin en büyük destekçisi ailesi ve yakınları. A S Küçük yaşta futbola başlayan Gökhan an’ın en büyük hayali, bir gün Türk Milli Takımı’nın formasını giymek. Hayallerini gerçekleştirmek için futbol yaşantısındaki basamakları birer birer tırmanan genç sporcunun babası Mevlüt an ise düzenlediği ek antrenman programları ile oğlunun en büyük destekçisi. Mevlüt an, oğlu Gökhan’ın hem okul hayatında hem de yeşil sahalarda başarılı olması için büyük uğraş veriyor. Bu sezon SSA SEDAN 17 genç takımına transfer olan Gökhan an’ın en büyük hayali ise bir gün Türk Milli Takımı’nın formasını giymek. Futbolcu olma kararına başta ailesi olmak üzere bütün tanıdıklarının destek olduğunu belirten an, babasından gelen destek ve güvenin en büyük motivasyon kaynağı olduğunu söylüyor. Fanatik Galatasaray taraftarı olan Gökhan an’ın futbolda örnek aldığı isim ise Mesut Özil. Gelecekte tıpkı Mesut Özil gibi çevresindeki TürkD

D en takı ın a t k şt ran yaşın aki k an an ın en üyük ayali ürkiye illi t l akı ı nın r a ını iy ek

lerin ve ailesinin gurur kaynağı olacak başarılara imza atmayı hede ediğini belirten an, “Futbol adına ne gerekiyor ise yapıyorum. Antrenmanlara ve beslenmeme dikkat ediyorum. Bunları yaparken derslerimi de ihmal etmiyorum. marım hayalim gerçekleşir ve ben de bir gün Türk Milli Takımı’nda oynama şansını bulurum.” dedi. Genç futbolcu Gökhan an’ın hayallerini gerçekleştirmesine en büyük desteği veren ise babası Mevlüt an. Oğlunun hiçbir maçını kaçırmayan baba an, takım antrenmanlarının dışında oğlu ile alternatif antrenman programları da yapıyor. Mevlüt an, “Takım antrenmanlarının dışında Gökhan ile özel antrenmanlar yapıyoruz. Oğlumun futbola olan sevgisi ve hayallerini gerçekleştirmek için sergilediği çabayı takdir ediyorum. İstediği yere ulaşması için ben de üzerime düşen her türlü fedakarlığı göstermeye hazırım.” ifadelerini kullandı. Oğlunun sağlığı ile de yakından ilgilenen Mevlüt an, genç futbolcu için hazırladığı özel beslenme programı ile oğlunun adeta özel antrenörlüğünü yapıyor.

rt l ş a aşını k n e en rat ry y l anlar yaşattı

e şiirler al n a

l nanlara

ille e anakkale şe itleri anıl ı

1 Mart cumartesi günü, ille’de bulunan Salle Alain olas’da, İstiklal Marşı’nın Kabulü ve Çanakkale Şehitlerini Anma rogramı düzenlendi. Bölgede görev yapan Türkçe ve Türk kültürü öğretmeni Erhan Saygılı’nın organize ettiği programa ille, Roubai ve civar şehirlerde yaşayan 0’ye yakın Türkiye kökenli davetli katıldı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan programın,

açılış konuşmasını Türkçe öğretmeni Erhan Saygılı yaptı. Konuşmasında Saygılı, İstiklal Marşı’nın yazıldığı yıllara ve şartlara dikkat çekerek, Kurtuluş Savaşı’ndaki zor yılların İstiklal Marşı’nda özetlendiğini söyledi. rograma Türkçe ve Türk kültürü derslerine katılan öğrenciler tarafından hazırlanan ve Kurtuluş Savaşını konu eden oratoryolar ve şiirlerin sahnelenmesiyle devam edildi.

üna şle e ürlü ü

Son üç aydır, Türkiye’de olan gelişmeler hepimizi üzüyor ve hayretlere düşürüyor. Herkes kendisine göre bir yorum yaparak hayı anıyor. Olanı anlamaya çalışıyor. Benim de sizden farkım yok. Ama beni esas hayal kırıklığına uğratanlar başta Başbakan olmak üzere AK arti yöneticileri ile Müslüman hassasiyetli aydın ve düşünürlerin takındığı içler acısı tavır. Kimse gücenmesin ama AK arti’nin başarısızlığı ve sebep olduğu hayal kırıklığı ortada.

D AK arti’yi temsil eden milletvekili ve yöneticilerden öyle konuşmalar duyuyoruz ki hayretle ağzımız açık kalıyor ve yukarıda ki soruyu soruyoruz AK arti bizi aldattı mı, yoksa biz mi onları gözümüzde büyüttük? Zaman zaman Fransa’ya gelip, AK artinin propagandasını yapan İstanbul Milletvekili Metin Külünk hiç çekinmeden, milletin gözünün içine bakarak “17 aralık soruşturması benim günah işleme özgürlüğümü elimden aldı”, diye savcı ve hakimlerden şikayetçi olduğunu ilan etti. Bu sözleri söyleyen, hadi İslamcı demeyelim, Muhafazakâr Müslüman Demokrat olduğunu iddia eden bir partinin görevli milletvekili. Allah günah ve sevap işleme iradesini kulun kendisine bırakmıştır. Ama temsil makamında olan bir Müslüman bu tarz şikayette bulunabilir mi? Siz böyle diyerek mi muhafazakar insanlardan oy aldınız? Ayrıca bu ifadeler büyük yolsuzluk yapıldığının itirafı değil mi? Halbuki AK arti 3 Y yoksulluk, yolsuzluk ve yasaklar ile mücadele etmek için halktan oy istememiş miydi? Bitmedi. İki gün önce İzmir Belediye Başkan adayı AK arti’nin ağır toplarından, eski bakan Binali Yıldırım bakınız seçilmek için İzmirlilere kendisini nasıl tanıtıyor “Biz iktidara geldiğimizde Tekirdağ’da iki rakı fabrikası vardı. Şimdi 1 tane oldu”. Bu sözlerin değerlendirmesini siz aziz okuyuculara bırakıyorum. Her hal ve kârda AK arti bizim zannettiğimiz gibi değilmiş. Kendi kendimizi aldatmışız. D D Beni esas üzen kendisine İslamcı desin ya da demesin İslam hassasiyetli bazı aydınların düştüğü acıklı durum. Bağışlasınlar ama Türkiye’nin dışına pek fazla çıkmamış, Batı’da yaşamamış, klasik yaklaşımların dışına çıkamamış aydınlardan daha fazlasını beklemek belki hayalcilik idi. Ama benim yine de çok fazla hüsn-ü zannım vardı. Bu da benim en büyük hayal kırıklığım oldu. Buradan baktığımızda serdedilen basitlik ve zaman zaman benimsenen saldırganlık karşısında üzülmemek hatta korkmamak mümkün değil. Dünyayı Müslüman ve Müslüman olmayan dünya diye ve devamlı kavga halinde olan iki parçaya bölmüş durumdalar. Bu iki dünyanın barış içinde bir arada yaşayacağına asla inanmıyorlar. Daha kötüsü İslamın bütün insanlığa değil sadece Müslümanlara indirilmiş bir dinmiş gibi davranıyorlar. Çağı okumaktan ve İslamın evrenselliğinden uzak görünüyorlar. İtiraz edenlere Batı’nın ajanı diyorlar. Böyle insanların insanlığa verecekleri bir huzur olabilir mi? Hiç zannetmiyorum. Bu nedenle bir daha anladım ki yeni bir dünya için yeni bir insan modeli gerekiyor. Aslında gerçek bir kir mimarının “Yeryüzü Mirasçıları” adını verdiği kişilerin kıymetini ve değerini bugün daha iyi anlıyoruz. Kısmet olursa önümüzdeki hafta ya da haftalarda size “Yeryüzü Mirasçıları’nı” tanıtmak istiyorum. n. c ey lan@ z am anfranc e. fr

0 8 G Ü N D E M

2 1 - 2 7 M A R T 2 0 1 4 ZAMAN FRANCE

s an l

a an s

n ansı

ssam

tan l e i i a e e ra a üyüyen ki elere a ir e i e il Eski stanbul çizimlerini internete koyan ransız ressam Antoine elbert, ürk sitelerinde çalışmalarının izinsiz kullanılmasından yakınsa da, artık aşık olduğu bu şe irde tanınmanın eyecanını yaşıyor.

İnternet haber sitelerinde yayınlanan Bizans dönemi İstanbul çizimleri, bir şehre karşı beslenen platonik sevginin açık bir tezâhürü. Çizimlerin sahibi ise Strasbourg şehrinde yaşayan ressam ve illüstratör Antoine Helbert. Sanatçının çalışmaları, şehrin Osmanlı dönemi öncesi en şaşaalı günlerinden kuşbakışı ve panoramik manzaralar, atin istilası, 1 3 Fethi’nin yanı sıra Bizans Hanedan üyeleri portrelerini ihtiva ediyor. Bir tarihçi ciddiyetiyle vücuda getirilen eserlerde dikkat çekici olan nokta ise sanatçının şehirle alakalı ince detayları bile kaçırmamış olması. Tam bir eski zaman müptelası olan Antoine Helbert, annesinin hediye ettiği bir kitapla başlayan İstanbul hayranlığını anlattı

D D D Daha çocukken başladı bu muhteşem şehre hayranlığım. Dün olduğu gibi bugün de büyüleyici vasfını sürdüren şehrin sanırım ne ilk ne de son tutkunuyum. Evet, annemin ben daha küçükken hediye ettiği Bizans adlı bir kitapla başladı ilk tanışma. Sonra içimde büyüttüm bu sevgiyi. İlk defa gördüğümde ve sokaklarında dolaştığımda bu şehre ne derece hayran olduğumu derinden hissettim. İstanbul’a adım attığım o günü unutamam. D Kanaatimce, benim çalışmalarımdaki şehir yok olmadı. Belki sadece kıyafet değiştirdi. D

Benim resim ve çizimlerim yıllar içinde şekillendi ve bu hali aldı. 0’li yılların başıydı. Önce tükenmez kalemle yapılan küçük kroki çizimleriyle işe başladım. Bunları bazı fotokopi rötuşları ile renklendirdim ve

tra

r l re i

anat ı ı el ert re i lerin e i i i e ki tan l n y k l a ı ını yalnı a kıya et e iştir i ini ylüy r

yüzlerce defter bu şekilde yapılan kolaj çalışmalarıyla doldu. Bugünün piksel teknolojisine göre çok ilkel usullerle çalışıyorduk diyebilirim. Tabii bu kısıtlı şartlarda çalışmaları cazip hale getirmek ve aynı tutkuyu paylaşabilmek için bilgi sahibi olmayla beraber gayret sarf etmem de gerekiyordu. Araştırma derinleştikçe, keşi er çoğaldı ve derinleştim. Kütüphaneler, kitapçılar ve Türkiye’den bu işin mütehassısı olan dostlarım, başta Tayfun Öner gibi kişiler de çalışmalarımda bana yol gösteren kişiler oldu.

D Bizans, bin yıldan fazla Helenistik ve Roma geçmişini asırlar boyunca taşıyabilmiş, temsil etmiş ve bu noktada gelişmiş bir medeniyet. Avrupa’nın geri kalan kısmı, bu dönemde henüz karanlığa gömülü bir yer olarak kalmıştı. Belirtmem gereken başka önemli bir husus da Bizans’ın paganizm ve Hıristiyanlığı bir potada eriterek, İtalya’da başlayan Rönesans’ı

oluşturan temele bir miras olarak aktarabilmesidir.

D D İki kıta arasında bir köprü ve batı ile doğu arasında bir evlilik bence. Efsaneye dönüşen 1001 hikaye ile zengin, hoş ve tatlı bir parfümle boyanmış bir şehir burası. Ne büyük bir mucize ki, insanlık burada orta çağ düşüncesi ile antik çağının benzersiz birleşimini vücuda getirebilmişti. İşte bu yan yana gelme öylesine güzel tamamlandı ki, bugün bize miras kalan başyapıtlar ortaya çıktı. D

D D

D -

Birçok kez bu şehre gelmeyi hayal edip daha oraya gitmeden nereye nasıl gideceğimi planladım. Ama ilk ziyaretim büyük bir talihsizlikle başladı.

İstanbul’la ilk buluşmamın hemen başında bir araba kazası ve bir ayrılık yaşadım. Bu şehir sanki beni çok genç istemiyor ve belki de yeterince olgunlaşmadan kucak açmıyordu. Otuz küsur yıl olmuş şimdi. İlk geldiğimde şehri adım adım ezbere bildiğim gibi bir his vardı içimde. Sanki çok eski bir arkadaş gibi tanıdık.

İnternet sitesinde görülen çalışmalarım 10 çalışmamdan sekizi. Daha yapacak çok işim var. Bizans dönemine ait olduğu bilinen yeni arkeolojik buluntular ve bilgiler ışığında, eski ve yeni manzaraları elden geçirmeyi ve eklemeler yapmayı düşünüyorum. Daha işim var anlayacağınız. İşlerimde inanarak ve hayal gücünü zorlayarak geçmişi gözlemlemek belki kapağı kapalı bazı konuları açmaya cesaret ediyorum.

Geçmişten alınmış bu enstantaneler için gerçekten hayal gücümü çok zorladım. Aslında kullandığım çok özel bir teknik bulunmuyor. Dün kullandıklarımı bugün de kullanıyorum. Sulu boya, tuval üzerine yağlı boya… Tüm bunları kilitlendiğim hedefe varabilmek için sarf ediyorum. Aslında benim yaptığım, bir şiiri resmedebilmek, nostaljik bir lizlenme tabiri caizse. Türklerle Rumların güncel ilişkileri hakkında pek malumat sahibi değilim. Fakat tarihi seyirde şunu diyebilirim ki Osmanlı gücünün İstanbul’a gelmesi Bizans mirasını harap olmaktan kurtarmıştı. Şunu iyi bilmeli ki Osmanlılar şehri 1 3 yılında fethettiklerinde Bizans’ın o şaşaalı dönemlerden ancak bir gölge geriye kalmıştı. Şehir fetihte elbet hasar gördü fakat asıl yağma ve yıkım 120 senesinde bizim de içinde bulunduğumuz atinlerin istilasıdır. Kaldı ki, örnek vermek gerekirse, Osmanlı mimarisi Ayasofya biçimini andıran mabet vesair yapılarla bu geleneği günümüze taşımışlardı.

D D D D İstanbul’a bir seyahatten önce burada hâlâ devam etmekte olan 3 büyük arkeolojik kazının tamamlanmasını sabırsızlıkla bekliyorum.

0 9 G Ü N D E M

2 1 - 2 7 M A R T 2 0 1 4 ZAMAN FRANCE

“ B enim le d elirir m isin? ” P a ris sa h nesind e s a oy nc ya o m n s “ B enim le d elirir m isin? ” tiy atro o y u nu P aris’te iz leyenleri ka ka aya O y u nu n bit im ind e s e y ir c ile r u z u n s ür e d e ne y im li tiyatro oyuncuları ecmi Yapıcı ve e tap Bayri yi ayakta alkışlardı. V E D A TB U L U T A S Bir evlik komedisi olan “Benimle delirir misin?” Paris’li tiyatro severlerden tam not aldı. İstanbul Meydan sahnesi nin kurucusu ve genel sanat yönetmeni Faruk Sofuoğlu nun ikinci projesi olan iki perdelik komedi oyunu Avrupa turnesine nokta koydu. Evliklerde küçük sorunların nasıl büyütüldüğünü ve evliliklerin nasıl çıkmaza sokulduğunu esprili bir dille sahneye taşıyan oyun aris, Theatre du Gymnase’ı dolduran seyircileri kahkaya boğdu. sta oyuncu Necmi Yapıcı’nın oyun boyunca yaptığı güncel siyasi göndermeler ve yolsuzluk eleştirileri ise izleyenler tarafından uzun süre alkışlandı.

D D Oyun bitiminde seyirciler bir de doğum günü sürprizine tanıklık etti. . yaşını aris’te tiyatro sahnesinde alkışlarla kutlayan ve yaşadığı şaşkınlığı gizleyemeyen Mehtap Bayri, “Seyirciyi selamlarken ışıkların birden kesilmesi beni korkuttu. Mumlar ile pastayı gördüğümde ise şaşkınlığımı gizleyemedim. Herkese çok teşekkür ediyorum.” dedi. Oyunun bitiminde kısa bir konuşma yapan Necmi Yapıcı, aris’te tiyatro severler ile buluşmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirerek, “Bugün burada olmamızda büyük emeği olan aris Kültür Sanat Merkezi müdürü Ali İnan’a teşekkür ediyorum. Sizinle birlikte olmak güzeldi.”, dedi. Organizasyonu değerlendiren Ali İnan ise Fransa’da yaşayan Türkiye kökenli vatandaşları, kültür ve sanat faaliyetleri ile buluşturmaya devam edeceklerini söyledi.

Ö z el E d u c ’A c tive k r ların a kayıtlar aşla ı -

200 yılında eğitim öğretim hayatına başlayan Özel Educ’Active kurumları, 201 -201 eğitim öğretim yılı için kayıt almaya başladı. aris’in yakın banliyölerinden, illeneuve St Georges da bulunan okulda halihazırda ilkokul ve orta okul seviyelerinde eğitim veriliyor. Kayıtlı 1 3 öğrencisi bulunan okulun müdürü Abdurrahman Demir, okulda 201 -201 eğitim-öğretim yılında lise seviyesinde de ders verilmeye başlanacağını söylüyor. Eylül ayında, genel lise seviyesinde eğitim verecek okul, STMG bölümünü de içerecek.

“ B enim le D elirir m isin ? ” tiy atro o y u nu , P aris’li sanat severlerd en tam not aldı.

10 G Ü N D E M

2 1 - 2 7 M A R T 2 0 1 4 ZAMAN FRANCE

C a rc a sso nne’ d a Ç a na k k a le l anıl ı

ar a nne şe itli in eki t ren e ar ilya aşk n l Deni r an arı ar a nne ele iye aşkan yar ı ı ı aryline artine e l e e l nan ürk ernek yetkilileri katıl ı

verdi. Hüseyin oğlu Şuayip, Mehmet Ali oğlu Mustafa, Mahmut oğlu Mustafa, İsmet oğlu emal, İbrahim oğlu Sami, Ahmet oğlu Nazıl, Abdullah oğlu afer, Ahmet oğlu Tev k, Hasan oğlu Halil ve Hasan oğlu Mevlüt’ün Çanakkale Savaşı sırasında esir alınarak, Fransa’ya getirildiğini belirten Barım, çeşitli hastalıklar nedeniyle askerlerin 1 1 ve 1 1 yılları arasında hayatlarını kaybettiklerini söyledi. Kur’an-ı Kerim ve şehitler için okunan duaların ardından mezarlıktaki tören sona erdi.

anakkale şe itleri tra r ta anıl ı

Strasbourg da Diyanet İşleri Türk İslam Birliği DİTİB Merkezi nde düzenlenen Çanakkale Deniz Zaferi ve Şehitleri Anma programına yaklaşık 300 kişi katıldı. Etkinlikte Strasbourg Başkonsolosu Serdar engiz de hazır bulundu. Anma programı İstiklal Marşı, şehitler için saygı duruşu okunmasıyla başladı. Yapmış olduğu konuşmada başkonsolos Serdar engiz, Türk toplumunun en şere i sayfalarından birisinin Çanakkale Deniz Zaferi nde yaşandığını anlattı. Başkonsolos Serdar engiz’den sonra konuşma yapan Strasbourg Belediye Başkan adayı Tuncer Sağlamer ise

“Ecdadımız nasıl kaybolmamak için Çanakkale de bir mücadele verdiyse, biz de burada oy kullanarak var olduğumuzu göstermeliyiz. Burada artık kalıcıyız. Bu topraklarda 0 yıldır yaşıyoruz. Haklarımızı, çocuklarımızın geleceğini güvence altına almanın tek yolu sandıktır. Fransa da 23-30 Mart tarihleri arasında yapılacak iki turlu yerel seçimde herkes sandığa gitmeli.”, dedi. Öğrencilerden yaşındaki Dilek Gözitok un okuduğu Çanakkale Zaferi şiiri salonda bulunanlara duygu dolu anlar yaşattı. Erzurum dan gelen halk ozanları Yusuf Yaylacı ve Erol Şahinler de türküleriyle etkinliğe renk kattı.

240 syf.

232 syf.

208 syf. 216 syf.

Bu masallar birbirinden renkli, okuması kolay, capcanlı, çok farklı, yep yeni. Hem eğlenceli hem de öğretici.

çocukları eğitiyor, onlara değer kazandırıyor, karakterlerini geliştiriyor.

Üstelik Türkçe’yi daha iyi konuşturuyor.

Tel.: +49 0 69 / 83 83 8000

www.ntkitap.eu

2 1 - 2 7 M A R T 2 0 1 4 ZAMAN FRANCE

zellikle ir kısım med yada 1 Aralık yolsuz luk e rüş et o e rasyonlarının amia tara ından ya ıldığı iddiaları yer aldı ürecin şu an ardığı nokta ile il ili değerlendirmele rinizi ala ilir miyim Defalarca tekzip, tavzih, tashih göndermemize rağmen birileri ısrarla amia’yı suçluyor. Daha önce de dediğim gibi bazı savcılar ve ona bağlı vazife yapan kolluk kuvvetleri kanunun onlara emrettiği görevi yapmış ve bilememiş ki, suçluların peşine düşmek meğer suç sayılıyormuş Yani insanlar, vazifelerini yaptıkları için mağdur edileceklerini tahmin edememiş. Geçenlerde bir köşe yazarı zannediyorum Yavuz Semerci Bey “Bu insanlara bir gün madalya takılacak.” diyordu. Ne var ki 17 Aralık soruşturmasını yürüten; hatta o soruşturma ile hiç alakası olmayan binlerce insan sürüldü, kıyıma tabi tutuldu. O mağdur insanlar ve ailelerinin haklarına riayet edilmedi. Sanki ortada hiçbir şey yokmuşçasına amia’yı suçlayanlar oldu. e yalan üstüne yalan söylendi. Hâlâ da söyleniyor. Evvela bu yolsuzluk ve rüşvet soruşturmaları yeni değil. lkenin istihbarat teşkilatı, belki de İran ajanı olabilecek birilerinin devletin bakanlarına, bakan çocuklarına hatta bir kısım işler için kabineye nüfuz ettiğini - ay önce rapor etmiş. Görmezden gelinmiş. Sonra medyada hususan hükümete yakın diyeceğim gazetelerde sayfa sayfa haberler çıkmış. Önemsenmemiş. Yolsuzlukları önlemeyi düşünmemişler. Sonra 17 Aralık’ta bu operasyonlar başlayınca sığınacak yer bulunamayınca atf-ı cürümle bu işten sıyrılma yolu düşünülmüş. Ben daha önce de arz etmiştim. Bu operasyonları yapanlar organize edenler her kimse, hiçbiriyle bir irtibatım olmadı. “Binde birini bile tanımıyorum...” dedim defalarca; ama yine de mâl etmeye devam ettiler. Beni asıl inkisar-ı hayale uğratan, onurlu ve dürüst tanıdığım bazı siyasiler oldu. Beklerdim ki kendilerini kadimden bu yana bildiğim, salahatlerine ve vicdanlarına muhalefet etmeyeceklerine inandığım, itimat ettiğim bu isimler yolsuzluklara, rüşvet münasebetlerine sessiz kalmazlar. Öyle zannediyordum. Onlardan, mekânı cennet olsun, merhum Özal’ın bu tür kirli işlere karşı gösterdiği reaksiyonu beklerdim. Olmadı. Onlar sessiz kalınca ‘bir’i yapanlar ‘bin’i yapmaktan kaçınmadı. umhuriyet tarihi boyunca denenmemiş bir yol icat edildi. Yolsuzlukların üstüne gitmek yerine yolsuzlukları soruşturanların üstüne gittiler. İslam’ın bu mevzuda müeyyideleri var. Ahlaki prensipleriyle bu meseleye karşı çıkmış. Hatta bazı meselelerde cezalar var. Hiçbir yolsuzluk tasvip edilemez. Hiçbir yolsuzluk, yapanın yanına kâr kalmaz. Ahlakî olarak şu husus da vardır. Günah, hata, yanlışlık fert planında kalır, zararları topluma raci olmazsa, o mevzuda İslam, o insanın affedilmesini ister. Onların şahsî haysiyetleriyle ve şere eriyle oynamaya izin vermez. Bu iki hususun birbiriyle karıştırılmaması lazımdır. Yani bir tarafta başkalarının hakkı mevzubahis olduğu yerde, şunun bunun hakkı yendiği yerde, yolsuzluklara yer verildiği yerde, İslam hassasiyet gösterir, tecziye eder. Mesela Hz. Ömer, yaz ibn-ü Ganem’i azletmiştir. aliyi, bölge valisini, Afrika valisini azletmiştir, Amr ibnü’l-As’ı azletmiştir.

asiyetim olsun. Fakiri, hak etmesem de, seven sempati duyan kardeşlerim ne kanun ve yönetmeliklere muhalif bir ﬁilin kıyısından köşesinden geçsinler ne de vâkıf oldukları suistimalleri görmezden gelsinler.

er dönemde Allah’a, peygamberlere, veli kullara yakışıksız ifadeler olmuştur. Bir kısım mü’minler benim gibi bir kıtmire bunu yapmış. ‘Çok mu?’ diyor ve teselli oluyorum.

O galiz tabirleri ehl-i küfür bile kullanmadı

Yakıştıramadım

Seçimlere sayılı günler kaldı. Camia hangi partiye oy verecek diye tartışılıyor.

DUAMA ÂMİN DİYEBİLMELERİNİ BEKLERDİM

E endim ir kısım medya ok serrişte etti, ar ıttı Bize eddua edildi ’ diye meydanlarda insanlar yanıltıldı Bu er ekte ir eddua mıydı

Dönüp dönmeyeceğime dün böyle, bugün şöyle düşünenlerin kanaatiyle değil huluslarına kalbim gibi itimat ettiğim arkadaşlarımla istişaremle karar veririm. Daha önce de ifade ettim, dönersem de şunun bunun gibi değil Ramiz Efendi’nin Üç Şerefeli Cami’de imamlık yapan oğlu gibi dönerim.

srarla yanlış anlamayı devam ettirdiler. Bir misalle arz edeyim. Birisi size defaatle aynı yalan ve şenaatle hücum etse, bir noktaya gelir sabrınız taşar ve şunu dersiniz Eğer ben senin dediğin gibi öyleysem Allah benim belamı versin, yok değilsem bu yalan ve iftirayı atan senin belanı versin. O gün de duam o oldu. Doğrudan hiçbir kişinin, hiçbir partinin, hiçbir topluluğun adını vermedim. Bazı sıfatlar ve iller sıraladım. Her kim şunu şunu şunu yapıyorsa dedim... O sıfatı taşımıyorlarsa, o illeri işlememişlerse neden bu kadar rahatsız oluyorlar, üzerlerine alıyorlar? Komplolara vehimlere dayalı bu iftiraları seslendirenlerin, gazetelerine sayfa sayfa taşıyanların bu duama “amin” diyebilmelerini beklerdim. Diyemediler. Bilakis istismar ettiler. Yine aynı noktadayım. Eğer biz çeteysek örgütsek Allah bizim belamızı versin, eğer ‘paralel’ devletsek bizim belamızı versin, değilse bunları bu masum cemaate isnad edenlerin belasını versin Bu duaya “amin” diyecek vicdanî rahatlığı olmayanlar akıbetinden endişe etmeli.

Ahiretimi mahvedecek bir şeyi nasıl söylerim? Yine meşhur valilerden aynı zamanda Kadisiye Meydan Muharebesi’nin de, İranlılara karşı, fatihidir, onu da azletmiş Medine’ye çağırmıştır. Aslında hiçbir suçu yoktu, hakkında dedikodular vardı. Hakkında dedikodu olan bir insan vali olamaz, millet onu dinlemez, böyle itibar kaybına uğramış bir insan orda vali olamaz diye Medine’ye çağırmıştır. Yine yolsuzluk yaptığı mülahazasıyla Halid bin elid’i Yermuk gibi çok önemli bir muharebenin cereyan ettiği, hatta şiddetli bir şekilde devam ettiği sırada azletmiştir; sarığı boynunda Medine’ye çağırmıştır. Aklınıza Halid bin elid hakkında da bir şey gelmesin. Bu muhteşem komutan vefat ettiğinde atından ve kılıcından başka bir şeyi yoktu. Öyle dev bir komutan... âbid, zâhid... Evet yani yolsuzluk iddialarına Hz. Ömer alakasız kalmamıştır. Yakın takibe almıştır. Burada milletimizin zararına, rüşvetler, irtikâplar, adam kayırmalar, ihalelere fesat karıştırmalar varsa, örtbas ediliyorsa Allah sorar bunu. Ama nasıl bir beklenti vardı bilemiyorum… Eğer bu soruşturmaları yürütenler arasında hizmetleri takdir eden birileri var idiyse, ben de bu insanlara “Yolsuzluk iddialarını görmezden gelin” mi demeliydim? Bilemiyorum, sanki bazılarının beklentisi bu gibi geliyor bana. Beklentileri bu muydu? Ahiretimi mahvedecek böyle bir şeyi nasıl söylerim? Başka türlü nasıl davranabilirim? Daha önce de arz ettim. ‘ aralel’ falan diyerek yaftalanan bu insanlar kanun

RA LAR:

ve yönetmeliklere muhalif bir ilin içinde olduysa bugüne kadar niçin bunlar tecziye edilmedi? Bilmiyorum on binlere baliğ görevden alma ve sürgün duydum ama o müesseselerde görevi suistimal, kanun ve disiplinlere riayet etmeme iddiasıyla bir soruşturma duymadım. Siz duydunuz mu bilmiyorum. Yaklaşık 0 yıldır vaaz u nasihat ediyorum. Hep aynı şeyleri söyledim. asiyetim olsun. Fakiri, hak etmesem de, seven sempati duyan kardeşlerim ne böyle işlerin kıyısından köşesinden geçsinler ne de vâkıf oldukları bu cins suistimalleri görmezden gelsinler. Hak, hukuk ve adalet neyi gerektiriyorsa onu yapsınlar. Kur’an-ı Kerim bu tür yolsuzluklara “gul l” diyor. Yani hakkı olmayan bir şeyi almak, ondan yararlanmak, kamu malından bir şey aşırmak, emanete hıyanet etmek gibi manaları var. Devlet malından suistimal bu türden bir günahtır. Bu, bazen birkaç kuruş bazen 3- dolar bazen de devlet hazinesine ait bir çuval para... Kimi zaman liyakatsizlik ve yetersizliğe rağmen iltimasla elde edilen bir makam. İnsanın hakkı olmadığı halde sahiplendiği, gayri meşru yollarla elde ettiği her imkan gul ldür.

Darbelerde gördüğümüzden on kat fazla zulüm var 2 u at’ın en nemli mağdurların dan irisiniz ari in rmediği ir medya lincinin aka inde akkınızda da a a ıldı e yıl yar ılandınız arlıklarını size karşıtlık üzerine

SELA A İ SE İ

ina eden ir ru , 2 u at’a destek erdiğinizi iddia ederek yeni mağduriyetlere ka ı a maya alışı yor Bu ün de aynı şeyi tekrar yaşı yorum issine ka ılıyor musunuz Bu türlü bir cendereyi defalarca yaşadık. 12 Mart Muhtırası’nda ‘devlete sızmak’ suçlamasıyla buçuk ay hapis... 1 3. madde o günlerde, rahmetli Özal kaldırıncaya kadar bir giyotin gibi Müslümanların başındaydı. 12 Eylül’de 1 0 sene bir şakî gibi takip edildim. Baskınlar yapıldı. Arkadaşlarımız taciz edildi. Bir açıdan baktığımızda darbe ve tarassut altında yaşamak bir hayat tarzı haline geldi. Şu an gördüğümüz şey askerî darbelerde gördüğümüzden 10 kat daha fazladır... Her şeye rağmen müşteki değilim. Bu defa sivillerin eliyle, aynı kıbleye yöneldiğimizi düşündüğümüz insanlar tarafından benzer bir muameleye uğruyoruz. Bunun ekstra acısı olmadığını söylemek hilâf-ı vaki beyan olur. Ama “Bu da geçer ya H ” deyip sabretmekten başka bir şey elimizden gelmiyor.

MESELE AK PARTİ-CEMAAT KAVGASI DEĞİL, HAK VE HÜRRİYETLERİN DARALMASI Dıştan akıldığında ir ükümet cemaat ka ası ar i i rünü yor yle yazılar yazıldı analizler ya ıldı Bazıları da Beğenmedi ğimiz artiyi sandıkta değiştiririz ama cemaati nasıl değiştirece ğiz diyorlar ne dersiniz Evvelen şunu ifade etmek isterim ki mesele AK arti- emaat kavgası değil. Temel hak ve hürriyetler konusunda son birkaç senedir ciddi bir daralma yaşanıyor. Siyasetin kırıcı ve yıkıcı dili her kitleyi ayrı ayrı ötekileştiriyor, toplumu kutuplaştırıyor. Gezi olayları sırasında ‘çapulcular’ demesine acizane itiraz ettim, ‘öyle

dememek lazım’ dedim. Aleviler için de aynı şey geçerli. En tabii haklarına demokratik çözümler bulunamıyor. Belki de bulunmak istenmiyor. ami- emevi projesine destek verdik, beklenmedik yerlerden mevzua huş netle yaklaşanlar oldu. Saniyen, biz bir siyasi parti değiliz olmayacağız da. Binaenaleyh hiçbir partinin rakibi de değiliz. Herkese eşit yakınlıktayız. Buna rağmen memleketimizin geleceği adına ümitlerimizi ve kaygılarımızı kamuoyuyla paylaşıyoruz. Bu da en tabii ve demokratik hakkımız olsa gerek. Bundan rahatsız olunmasını yadırgıyorum. lkeyi idare edenlere “Şöyle bir krim var...” demek neden suç olsun. Gelişmiş demokrasilerde fertler ve o fertlerden oluşan sivil toplum kuruluşları kirlerini, tenkitlerini kamuoyuyla paylaşıyor ve hiç kimse bundan rahatsız olmuyor. Şunu da eklemek isterim ki, arkadaşlarımızın kurduğu her müessese dev-

‘Vicdani kanaatinize göre rey verin’

let denetimine açık, kanunlara bağlı faaliyet gösteriyor. Yani tamamen şeffaf bir yapıdan bahsediyoruz. Asıl şeffaf olmayanların kim olduğu son aylarda ortaya çıkan bir kısım eracif ile daha net anlaşılmıştır. Hizmet gönüllülük esasına dayanır. Hayatında karınca bile incitmemiş insanlar kanunlara bu kadar riayet ederken gizli kapaklı bir örgütmüş gibi onlardan bahsedilmesi esef vericidir. Devletin her biriminde her düşünceden insan olur. Sağcısı solcusu, Alevisi Sünnisi gayri Müslimi, Kürdü Türkü devletin verdiği görevi yerine getirir. Asıl önemli olan da o insanların kanunlar çerçevesinde işlerini yapmasıdır. Hangi kirden olursa olsun insanların devlette çalışırken şlenmesi, mesnetsiz bir şekilde suçlanması onların haklarına hukuklarına bir tecavüzdür. Hiçbir suç olmadığı halde, bir kere “paralel yapı” var derseniz o evham, karşınıza bin paralel yapı çıkarır. e masum insanlara zulüm etmiş olursunuz.

Kadimden bu yana fakir hep ‘vicdani kanaatinize göre rey verin’ demişimdir. İlle de şu partiye oy verin demeyi vicdani bir baskı gördüğüm gibi, bir partiye angaje olmayı toplumun diğer kesimlerinden tecrit olma sayarım. Referandumdaki açık ve net tavrımız bir partiye değil; demokratik adımlar atılmasına binaendi. akıa bugünlerde onun da kıymetinin bilinmediği ortaya çıktı... Şimdi bir tarafta sabahtan akşama hakaret yağdıran bir parti başkanı var. e maalesef o partinin âkil insanları derin bir sük tu tercih ediyor. Aşırı partizanlar hariç bu duruma AK arti tabanının nasıl üzüldüğüne pek çok vesile ile muttali oluyorum. Bu kadar ağır la arı içine sindiren varsa yine gidip o partiye oy verir; ama her insa ı insanın yüreğini burkan, vicdanını kanatan o sözler sanırım arkadaşlarımızı da derinden sarsmıştır. Herkes etrafına bakacak, belediye başkan adaylarını değerlendirecektir. Netice itibariyle bu bir genel seçim değil. Adaylar partiden daha önemli ve her partiden hizmet verecek istidatta çok kıymetli başkan adayları vardır. Herhangi bir partiye oy vermediğinizde günaha girmiş olmazsınız.

Musibetler gelir geçer, kimseye gönül koymayın Sevenleriniz, bu kadar tazyik ve hakaret altında hissiyatınız nedir merak ediyor, onlara söylemek istediğiniz bir şey var mı? Başımıza gelenlere karşı hep sabırlı olmalıyız ve nezih üslubumuzu asla ve kat’a terk etmemeliyiz. Her dönemde insanlar bazı sıkıntılar çekmiş. İmamı Rabbani, Hasan Şazeli, Mevlana Bağdadi gibi abide şahsiyetler de çok büyük çileler çekti. stat Bediüzzaman’in çilesi dillere destan... Çekmediği cefa, görmediği eza kalmamış. Biz o büyük zatların ancak kıtmirleri olabiliriz. Fakat yol onların yolu, yöntem onların yöntemi ise her türlü çileye hazır olmak gerekir. Gönül koymamak lazım. Biz sabah akşam Allah’a yalvarmalı, “Radina billahi rabben ve bil İslami dinen ve bi Muhammedin resulâ sav ” Rab olarak Allah’tan, din olarak İslam’dan, resul olarak Muhammed’den sav razı olduk demeliyiz . O’na karşı katiyen küskünlüğe girmemek, hep rıza duygusuyla oturup kalkmak lazım. Musibetler gelip geçicidir. Dünyada bir tsunami gibi önüne katıp götürse de Allah ile münasebetimiz tam ise ahiretimizi kazanmış sayılırız. Bu davaya gönül vermiş insanlar, bununla dünyevî bir şey hede ememişlerse şayet, öbür alemde ebedî sultanlıklar kazanır. Herkes yerinde durmalı. Belki şartlara ve konjonktüre göre ille de bu yol dememeli; icabında ana yolları tıkasalar bile başka yollardan bir yerlere varmaya çalışmalı. O varılacak yer evrensel insani değerlerdir. O insanlar hiç bir zaman karamsarlığa kapılmadı; biz de kapılmamalıyız. midimizi yitirmememiz gerekiyor. “Yeis öyle bir bataktır ki, düşersen boğulursun, azmine sarıl sımsıkı bak ne olursun…” Akif böyle diyor. “Yaşayanlar hep ümitle yaşar meyus olan ruhunu vicdanını bağlar.” Bu kasvetli havanın silinip gideceğine inanıyoruz Allah’ın izni ve inayeti ile. Hep bu ümidi taşıdık.

Kürsü

B U S AY FA M . F E T H U L L A H G Ü L E N H O C A E F E N D İ ’ N İ N S O H B E T V E YA Z I L A R I E S AS A L I N A R A K H A Z I R L A N M A K TA D I R .

haftanın duası

Yolunda küheylânlar gibi coşturup, sinelerimizin çatlayacağı ana kadar da yorgunluğumuzu hissettirmesen… Milletimizi bir kere daha ayağa kaldırıp, zilletimizi sona erdirerek, devletler muvazenesinde yerimizi alma gaye-i hayaline ulaştırsan…

{{

sözün özü

Bediüzzaman Hazretleri, “Ağzımız Kur’ân-ı Kerim okurken ef’al ve ahvalimizle İslâm’ı yaşarsak sair dinlerin sâlikleri ve küre-i arzın bazı kıtaları İslâmiyet’e dehalet edeceklerdir.” derken, bu hakikate işarette bulunmuşlardır. Evet, tebliğ adamı, anlattığını aynı zamanda mutlaka yaşamalı ve onu en iyi şekilde temsil etmelidir.

Kurtuluş doğruluktadır D

oğruluk, peygamberliğin mihveridir. eygamberlik, doğruluk yörüngesi üzerinde hareket eder. eygamberin ağzından çıkan her şey tasdik edalıdır. Çünkü onlar, hilâf-ı vaki hiçbir beyanda bulunmazlar. Kur’ân-ı Kerim bazı peygamberlerin büyüklüğünü anlatırken, bize onların bu vası arından söz eder “Kitap’ta İbrahim’i de an. O dosdoğru sıddîk bir nebiydi.” Meryem S resi, 1 1 “Kitap’ta İsmail’i de an, O sözünde dosdoğruydu... res l ve nebiydi.” Meryem S resi, 1 “Kitap’ta İdris’i de an. O dosdoğru bir nebiydi. Onu yüksek makamlara yücelttik.” Meryem S resi, 1 - 7 Hz. Yusuf’a aleyhisselâm hapishane arkadaşının hitabını Kur’an naklederken, yine aynı vasıftan bahsetmektedir “Ey özüsözü doğru Yusuf ” Yusuf S resi, 12 Onlar nasıl doğrulukla mücehhez olmaz ki, Allah celle celâluhu sıradan insanların dahi doğru olmalarını istiyor ve Kur’an’da doğru olanları tebcil ediyor “Ey iman edenler Allah’tan korkun ve doğrularla beraber olun.” Tevbe S resi, 11 “Gerçek mü’minler, ancak Allah ve Res lü’ne iman eden, ondan asla şüpheye düşmeyen, Allah yolunda mallarıyla ve canlarıyla savaşanlardır. İşte doğrular ancak onlardır.” Hucurât S resi, 1

S A D I K L A R Ö V G Ü Y E L Â Y I K TI R e sözünün eri sadıklar Kur’an’da tebcil edilir “Mü’minler içinde Allah’a verdikleri sözde duran nice erler var ki, işte onlardan kimi, sözünü yerine getirip o yolda canını vermiştir; kimi de şehitliği beklemektedir. Onlar hiçbir şekilde sözlerini değiştirmemişlerdir.” Ahzâb S resi, 33 23 Bu son âyette bir nebze durmak istiyorum Enes b. Mâlik ki Allah Res lü’nün hizmetkârıdır. Efendimiz Medine’yi teşrif edince, annesi, henüz sekiz-on yaşlarında olan Enes’in elinden tutup onu Allah Res lü’ne getirmiş ve “Yâ Res lallah Oğlum hayatı boyunca sana hizmet etsin.” demiş ve Enes’i orada bırakıp gitmişti. İşte bu Enes b. Mâlik, “Bu ayette kastedilen şahıs, amcam Enes b. Nadr ve emsalidir.” der. Enes b. Nadr, Akabe’de Allah Res lü’nü görünce O’na büyülenmiş gibi bağlanmış ve delicesine sevmişti. Fakat her nasılsa Bedir’de bulunamamıştı. Hâlbuki Bedr’in ayrı bir yeri vardı. Hatta Bedir’de bulunanlar ashab arasında nasıl seçkinse, Bedir’e iştirak eden melekler de gök ehli tarafından öyle seçkin görülürdü. Gel gör ki Enes b. Nadr, bu fırsatı kaçırmıştı ve yanıp yakılıyor, gözüne bir türlü uyku girmiyordu. Geldi, derdini Allah Res lü’ne şerh etti “Yâ Res lallah, eğer bir daha onlarla karşılaşmak nasip olursa, işte o zaman kâ rlerin benden çekecekleri var.” Enes’in bu içten duası kabul olmuş ve hud’da küffarla karşı karşıya gelmişti... hud, sarp bir dağdır. Fakat hud Sa-

vaşı o dağdan da sarp cereyan etmiştir. Bu muharebede Allah Res lü de yaralanmış, mübarek dişi kırılmış, miğferi yüzüne batmış ve vücudu kan revan içinde kalmıştı. Ama her şeye rağmen O mağ ret ve rahmet peygamberi, ellerini açmış, dua dua yalvarmış ve “Allah’ım Kavmimi bağışla; çünkü onlar bilmiyorlar.” buyurmuştu. Enes b. Nadr oradan oraya koşuyor ve bir sene önce Allah Res lü’ne verdiği sözü yerine getirmeye çalışıyordu. Çalışıyordu ama o da çokları gibi sona doğru bir noktada dolaşıyordu. Evet, vücudu delik deşik olmuş, son anlarını yaşıyordu. Dudaklarında son tebessüm, yanına yaklaşan Sa’d b. Muaz’a şu sözleri söylüyordu “Res lullah’a benden selâm söyle. allahi şu anda hud’un arkasından ennet kokularını duyuyorum.” O gün nice şehitleri tanımak mümkün olmamıştı. Hamza tanınamamış, Mus’ab b. meyr bilinememiş, Abdullah b. ahş’ın vücudunun parçaları bir araya getirilince ancak hakkında “Odur.” diye hüküm verilebilmişti. Enes b. Nadr da aynı durumdaydı. Kız kardeşi gelmiş, kılıcı tutan eline ki ihtimal tek oradan yara almamıştı bakıp onu tanımış ve gözleri dolu dolu, “Bu, Enes’tir yâ Res lallah ” diyebilmişti. İşte ayet, bu civanmerdi anlatıyordu. O, verdiği sözde durdu. “Ölesiye savaşacağım.” dedi ve öldü. Ölüm dahi onu sözünde yalancı çıkaramadı. Ayetin onu anlatması, onun, inananlara da bir örnek olması içindir. Evet, “ â ilâhe illallah” dedikten sonra, her fert bu denli o kelimenin muhtevasına sadık kalmalıdır ki, din harap, iman serâp, şeâir de pâyimâl olmasın. Enes b. Nadr ve Enes b. Nadr’lar sözlerinde durdular. Sözlerinin eri ve dosdoğru olduklarını ispatladılar. Çünkü onlar derslerini, Kâinatın Efendisi Muhammedü’l-Emîn’den almışlardı. O nasıl doğru ve emindi, dostları da aynı şekilde doğru ve emindiler. Mekkeli O’na mücerret adıyla değil, ismine “el-Emîn” sıfatını ekliyor ve öyle hitap ediyordu... Evet, O bu sıfatıyla meşhurdu. Kâbe tamir edilmiş ve Hacerü’l-Esved’in Biz Hacerü’l-Es’ad Mutlu Taş diyelim tekrar eski yerine konulması büyük bir mesele hâline gelmişti. Kabileler kılıçlarını yarıya kadar sıyırmış ve herkes bu şere n kendine ait olmasını istiyordu. Sonunda şöyle bir karara vardılar. Kâbe’ye ilk girenin hakemliğini kabul edeceklerdir. Herkes merakla bekliyordu... ve tabiî, Allah Res lü’nün hiçbir şeyden haberi yoktu. O’nun dosta-düşmana güven telkin eden gül yüzü görününce, oradakiler sevinçlerinden havaya zıplayıp “Emîn” geliyor, dediler ve O’nun hükmüne kayıtsız şartsız razı olacaklarını söylediler. Zira O’na güvenleri tamdı. Allah Res lü, o gün henüz peygamber olarak vazifelendirilmemişti ama herkesin itimat edeceği bir insandı ve bir peygambere ait bütün vası arı üzerinde taşıyordu.

Çiçeklerde bahar neşvesi Bahara koşuyor bütün insanlık, Sanki her tarafta Hızır gezinmiş; Bozgunlar yaşıyor artık karanlık, Öteden dünyaya ışıklar inmiş. Ve akıllar kalb rengiyle bezenmiş... Semâîleşmiş köy, kent, ova, oba, Eski üstûreler dönmüş seraba; Elveda elveda son ızdırâba!.. Başlamış mâziden âtîye geçiş, İlhâda ikbal beyhude bekleyiş.

Dün gezip her yerde göz boyayanlar, Dolaşıp her gün şeâmet yayanlar, Kalkıp yoka merdiven dayayanlar, Onlar me’yûs, merdiven de devrilmiş.. Asırlık yalanlar yere serilmiş... Bülbüller ötüyor şimdi her yerde, Bir bahar neşvesi var çiçeklerde; O masmavi gelecek az ilerde, Her çağlayan âb-ı hayat kesilmiş, Ermek için bütün ruhlar gerilmiş. M. Fethullah Gülen

Fasıldan Fasıla

Hep doğruluk tavsiye etmişti -

O hep doğru olarak yaşadığı gibi ümmetine de daima doğruluğu tavsiye etmiştir. Teberrüken bunlardan birkaçını burada zikretmek istiyorum “Bana şu altı şey hakkında tekeffülde bulunun söz verin ben de size ennet’i tekeffül edeyim Konuştuğunuz zaman doğru konuşun aad ettiğiniz zaman yerine getirin Emanette emin olun Apış aranızı koruyun Gözlerinizi harama yumun Ellerinizi haramdan uzak tutun.” Ahmed b. Hanbel, Müsned, 323 Evet, O hep ok gibi doğru yaşamış, doğruluğu tavsiye buyurmuş ve o kendine has doğrulukla âdeta imkânvücub arası bir noktaya ulaşmıştı. Öyle bir noktaya ki, onun ötesinde sadece ve sadece Allah sıdkı vardır. Başka bir hadislerinde de şöyle buyururlar “İçinde kuşku uyaran şeyleri bırak, terk et kuşkusuz bir iklimde yaşa . Doğruluk insanın içinde itminan ve oturaklaşma hâsıl eder. Yalana gelince, burkuntudur, bulantıdır.” Tirmizî, Kıyâmet, 0 Başka bir hadiste de şöyle ferman eder “Doğruluktan ayrılmayınız. Doğruluk sizi birr’e iyiliğe , o da sizi ennet’e ulaştırır. Kişi doğru olur ve daima doğruyu araştırırsa Allah katında sıddıklardan yazılır. Yalandan sakının. Yalan insanı füc ra günaha , o da ehennem’e götürür. Kişi durmadan yalan söyler ve yalan araştırırsa Allah katında yalancılardan yazılır.” Buhârî, Edeb, Kurtuluş ve necat doğruluktadır. İnsan doğrulukla ölse bile bir kere ölür; hâlbuki her yalan ayrı bir ölümdür.

1 Peygamberlik, doğruluk yörüngesi üzerinde hareket eder. Peygamberin ağzından çıkan her şey tasdik edalıdır.

2 “Lâ ilâhe illallah” dedikten sonra, o kelimenin muhtevasına sadık kalmalıdır ki; din harap, iman serâp olmasın.

3 Kurtuluş ve necat doğruluktadır. İnsan doğrulukla ölse bile bir kere olur; hâlbuki her yalan ayrı bir ölümdür.

1 5 AİLEM “ A lla h T e b a r e k e v e T e â lâ , h e r g e c e , g e c e n in

s a h ib i B e n im , k im B a n a v e r ir im … ”

2 1 - 2 7 M A R T 2 0 1 4 ZAMAN FRANCE

D u alar ned en g e eleri d ah a ç o k kab u l o lu r?

Rabb’imiz kâinatı yaratırken madde ile manayı iç içe yaratmış. Adeta bir hamur gibi yoğurmuş. Hamurun unu madde ise mayası mana olmuş. Gözünü tamamen maddeye diken ve manaya kapalı insanlar anlamasa da aslında her şeyin özünde mana var. Hatta daha da ileriye gidip şunu söyleyebiliriz; maddeye asıl hükmeden manadır. En basitinden insan, kolunu kaldırdığı zaman o kolun kalkmasına hükmeden kimdir? Emirler beyinden geliyor olsa bile beyne, o kolu kaldırmasını emreden bir şeylerin ki biz buna ruh diyoruzolması gerekmez mi? Her ne kadar tamamen ziksel bir hareket olarak görülse de insanın kolunu kaldırması gibi basit bir hareketin bile arkasında şuurlu bir mana, meta zik veya ruhun olduğunu görürüz. Yoksa “ben” diyen şeyin, basit, kıvrımlı bir et parçasından oluşan beyin olduğunu iddia etmek zorunda kalırız ki hiç kimse, “ben” dediği şeyin bir et parçası olmasını kabul edemez. Ne var ki enab-ı Hak, maddeyi bizler için bir perde yapmış. Bu perdeyi sıyırıp arkasını görebilenler hariç, diğer insanlar için mana âlemi kapalı bir kutu gibi. arlığına inandığımız, belki etkilerini gördüğümüz ancak hakikatine vâkıf olamadığımız kapalı bir kutu. Yaşadığımız âlemde madde ve mana o kadar iç içe girmiş ki belki alışkanlıklardan dolayıhangi maddenin ne gibi manevî hadiselere ve hangi mananın ne gibi maddî hadiselere sebep olduğunu göremiyoruz. Buna abdestsiz dolaşmayı örnek verebiliriz; abdestsizlik maddî yönü de olmakla birlikte- manevî bir durumdur. Abdestsiz dolaşan insan her an başına gelebilecek maddî bir belaya maruz kalabilir. Biz bu maddî belayı sebepler planında izaha yeltensek bile temelinde yatan sebep aslında o kişinin abdestsizliği olabilir.

Mana, böyle maddesel sonuçlar ortaya çıkardığı gibi madde de birtakım meta zik hadiselere sebebiyet verebilir. Örneğin; içki içmek tamamen maddeyle alakalı. İçki içen insanda maddî birtakım rahatsızlıklar baş gösterebilir. Kişiyi hiç etkilemeyebilir de. Ancak bunların ötesinde belki sadece manaya açık insanların görebileceği- öyle manevî yaralar açar, ruhu öyle yaralar ki bu kadar yaralanan ruh, ancak ateş azabıyla bu yaralarını tamir edebilir. Başka bir örnek olarak namaz kılmayı verebiliriz. İnsan, namaz kılarken tamamen ziksel birtakım hareketlerde bulunur. Yatar, kalkar, bir şeyler okur. Ne var ki yaptığımız bu ziksel hareketler mana âlemine o kadar tesirli olur ki, namazsız bir insanı mana büyükleri gördükleri zaman hemen anlarlar. Alnı secdeye gitmeyen bir insan manen kim bilir hangi şekle girer. Namaz kılan bir insanın, mana âleminde önü o kadar açılır ki, adeta yerden-gökten ona maddi imkânlar yağabilir. Bu kişi, bu imkânları maddi sebeplere verse de asıl sebebi kıldığı namazlarıdır. Yazımızın buraya kadar olan kısmı, genelde hepimizin bildiği şeyler. Buradan sonra ise biraz kir jimnastiği yapacağız. Amr ibn Abese anlatıyor Bir gün Res lullah’a sallallahu aleyhi ve sellem , “Ey Allah’ın peygamberi, saatlerden Allah’a daha yakın olanı var mıdır?” diye sordum. Bana “Allah’ın kula en yakın olduğu zaman, gecenin son kısmıdır. Eğer bu saatte Allah’ı zikredenlerden olabilirsen ol. Zira bu saatte kılınan namaz, güneş doğuncaya kadar meleklerin beraberlik ve şehadetine mazhardır. Çünkü güneş, şeytanın iki boynuzu arasından doğar ve bu doğma anı, kâ rlerin ibadet vaktidir. O es-

Ertuğrul Ocağından Cihan Devletine İnsanla başlayıp insanda son bulan bir hikâye Osmanlı. Devletin zirvesindeki hayatlardan sıra dışı notlar, ilginç hatıra ve anekdotlar İMPARATORLUĞUN HİKÂYESİ’nde.

Osmanlı, insanlığın gördüğü en muazzam devlet yapısıdır. Tarih denen zaman cetvelinden Osmanlı çıkarılıp yok sayıldığında, başta Türkiye olmak üzere dünyadaki birçok ülkü, ülke ve milletin modelsiz ve temelsiz kalacağı aşikârdır. Sosyoloji bilimi bir milletin millet olabilmesini birkaç asrı aşan ortak bir hikâyeye bağlar. Osmanlı’nın hikâyesi bu noktada bir temeldir ve çok geniş bir coğrafya ile irtibatlıdır. Kökenlik unsurunun farklı boyutları ele alındığında genişlik daha da artar. Osmanlı ile temas kurmuş, duygu ve düşünce paydaşlığı yaşamış milletler de aynı hikâyenin muhatapları haline gelir/ gelmektedir. Bugün Amerika kıtasından İrlanda’ya, Avrupa’dan Orta Asya’ya, Afrika’dan Arabistan yarım adasına ve hatta Japonya’ya kadar Osmanlı hikâyesinin izleri ve hatıraları canlılığını hâlâ korumaktadır.

nada, güneş bir mızrak boyunu buluncaya ve sarı ışıkları kayboluncaya kadar namazı bırak… Güneşin tepe noktasına gelme saati, cehennem kapılarının açıldığı ve cehennemin coşturulduğu bir saattir. Namazı, güneş sarkıncaya kadar terk edin. Güneş batarken de şeytanın iki boynuzu arasından kaybolur.

O sırada yapılacak ibadet, kâ rlerin ibadetidir…” buyurdu. Bir başka hadis-i şerifte, “Allah Tebareke ve Teâlâ, her gece, gecenin son üçte biri kalınca, dünya semasına iner ve şöyle buyurur; mülkün sahibi Benim, kim Bana dua ederse ona cevap veririm…” buyurulur. Zikrettiğimiz hadislerde ibadetlerin, güneş ile ciddi bir irtibatı olduğu görülüyor. Öyle ki güneşin belli evrelerinde ibadet yapmak bizzat Efendimiz sallallahu aleyhi ve sellem tarafından yasaklanırken, belli evrelerinde ise teşvik edilir. Namaz gibi bir ibadetin, güneşin belli evrelerine hasredilmesi sizce de dikkat çekici değil mi? Namaz kılmanın yasaklandığı zamanlara baktığımızda güneşin doğarken, batarken ve tam tepe noktasındayken olduğu görülür. Allah bilir ama güneş tam bu vakitlerde öyle ışınımlar yapar ki, belki de duaların, zikirlerin, ibadetlerin yeryüzünden arşa yükselmesini engeller. eya öyle bir tesir yapar ki, ibadetlerimiz bu vakitlerde, arşa çıkarken rengi ile şekli değişerek veya zayı ayarak çıkar. Maddenin manaya tesirinden söz ettik. Burada da güneşten, belli vakitlerde gelen şua, radyasyon ve değişik ışınlar, ibadetlerin manasına tesir ediyor olamaz mı? Onların Allah’ın katına sağlıklı olarak yükselmesine engel teşkil ediyor olamaz mı? Aslında bunu destekleyen en büyük delil; duaların kabul edilme zamanını bildiren hadis-i şeriftir. Zira hadiste, duaların en çok kabul edildiği vakit olarak gecenin sonu zikredilir, yani güneşin dünyaya tesirinin en az olduğu vakit. O anlarda yapılan dualar, güneşin etkisinin en az olduğu zaman dilimlerinde yapılması hasebiyle kolaylıkla arşa ulaşır. Hadisleri bir de bu zaviyeden değerlendirirsek sanırım zihnimizin dar kalıplarından kurtulup daha zengince düşünebileceğiz. Her şeyin en doğrusunu Allah bilir.

imparatorlugun hikayesi mehmet karaarslan

Çünkü Osmanlı, asırlarla beraber kendini de aşmış bir hikâyenin adıdır. Osmanlı hikâyesinin aşkınlığı onu günümüz insanının başvuru kaynaklarından biri haline getirmiştir. Bugün tarih araştırmalarının büyük bir bölümü doğrudan ve dolaylı olarak Osmanlı ile ilgilidir. Altı asırlık somut ve soyut mirasın izleri, geçmişin daha iyi ve daha doğru anlaşılmasına katkıda bulunmaktadır. Geçmişe bu ölçüde kaynaklık eden Osmanoğulları’nı doğru tanınmak ve tanımlamak cevap verilmesi gereken bir soruyla yakından ilgilidir. ‘Nasıl ve ne oldu da dört yüz çadırlık bir aşiret üç kıtada asırlarca hâkimiyet kuran bir devlet haline geldi?’ Osmanlı gerçeği bu sorunun cevabında saklıdır. Saklı olanı bulup çıkarmaksa resmi bakış açısından ve mesafelerden kurtulup Osmanlı’ya yakından bakmakla mümkündür.

İMPARATORLUĞUN HİKÂYESİ, tarihi okumaları adına faydalı ve yeni bir üslupla kaleme alınmış. Pek de alışık olmadığımız bu üslupta askerî ve siyasi kişilikleriyle tanıdığımız 33 Osmanlı Sultanının insanî halleri nazara veriliyor. Kitap bir anlamda Osmanlı Saray tarihinin kapalı kapılarını ardına kadar açmaya çalışıyor. Osmanlı Sultanları’nın karakterleri ile ilgili analiz yapma fırsatı sunan kitap, dönemin şartlarını hadiselerin dilinden aktarıyor. Padişahların karşılaştıkları durumlara verdiği tepkiler, onların sevinçleri, hüzünleri, nefretleri ilginç bir dille ortaya konulmuş. Osmanlı Padişahları içerisinde kim ne kadar dindardı?, Dinin emirlerine hangisi ne kadar riayet ederdi? Kim ılımlı ve sakin, kim aceleci ve hırçındı? Kararlarında ne kadar özgürlerdi, hangisi ne kadar adaletliydi? Tutkuları, bağımlılıkları ve düşkün oldukları var mıydı? Hangisi keramet sahibi veli idi? Hangisi ne kadar yetenekli idi? Bulundukları makamdan, hanımlarından, çocuk larından ya da damatlarından şikâyet edenler var mıydı? 1299’dan 1923’yılına Osmanlı sultanları aynı kaderi yaşayan ama farklı mizaca sahip insanlardı. İMPARATORLUĞUN HİKÂYESİ, Osmanlı tarihinin bu en gözde insanlarını belki de ilk defa tanık olacağımız farklı hikâye ve ilginç hatıraları ile resmediyor.

13.5x21 cm 288 Syf.

A L

2 1 - 2 7 M A R T 2 0 1 4 ZAMAN FRANCE

V ü c u d u n g ü v e n lik b ü r o s u : B a d e m c ik le r a e i i i ikr n ü a ir e ini en elleyerek i i k r y r A nc ak biz e z arar verdiği durumlar da yok değil. Senede birkaç kez bizi yatağa düşürdüğü takdirde bademciğin aldırılması tavsiye ediliyor.

Hemen hepimiz çocukluk yıllarımızdan itibaren çeşitli hastalıklara maruz kalırız. ücudumuza yerleşen mikrop ve bakteriler sebebiyle günlerce hastalıklarla boğuşuruz. Bizi bu denli yatağa düşürebilecek hastalıkların başında da bademcik iltihabı geliyor. Ağzımızın içindeki solunum yolunun başında, iki tara ı bulunan ve ‘bademcik’ tonsil adı verilen bu organımız, mikroplu hava yüzünden iltihaplanabiliyor. Bu nedenle ateşler içinde yanabiliyoruz, hatta boğazımız şiştiğinden yemek yiyemez duruma bile gelebiliyoruz. Bu durumu birçoğumuz ağrı kesici ilaçlarla veya sıcak içeceklerle geçiştirmeye çalışıyoruz. Ancak tıp uzmanları bademcik iltihabının halk arasında sanıldığı kadar basit bir rahatsızlık olmadığını söylüyor. ücudun birçok organına tesir ederek hasar oluşturabileceği konusunda bizleri uyarıyor. Şimdi bademciklerimizi her yönüyle tanıyıp, iltihaplandıklarında ne gibi tedavi yöntemlerine başvurmamız gerektiğine bir göz atalım. ücudumuzun savunma sistemlerinin başında gelir bademciklerimiz. irüs taşıyan biri hapşırdığında veya

öksürdüğünde milyonlarca mikrop havaya karışır. O havayı soluyan insan da göz, burun ve ağız yoluyla enfeksiyon kapabilir. İşte vücudumuza girecek olan bu mikrop ve bakterileri tutan organımız bademciklerdir. Ancak vücut direncinin düşmesi durumunda bademcik tarafından tutulan mikroplar, yok edilemez ve bu organı hasta eder. Bademcik dokusu iltihaplanınca mikroplara ait toksinlerin kana karışması sonrası vücutta belirtiler ortaya çıkar. Bunlar ateş, boğaz ağrısı, halsizlik, vücutta yaygın kas ağrısı, iştahsızlık olarak sayılabilir. Bunun yanında bademciklerin iltihaplanmasına bağlı olarak ağızda tat bozukluğu ve kötü koku ortaya çıkar. Bademcik iltihabı ve tedavisi hususunda kapısını çaldığımız Kulak-Burun-Boğaz, Baş ve Boyun errahisi zmanı rof. Dr. Suat Turgut, bu rahatsızlığın genellikle vücut direncinin düştüğü; aşırı yorgunluk, aşırı ziksel egzersiz, uykusuzluk, yetersiz beslenme gibi durumlarda ortaya çıktığını söylüyor. Hastalığın bulaşıcı olduğunu ifade eden Turgut, “Enfeksiyona yakalanmış bir kişiden tensel temas veya damlacık hava enfeksiyonu şeklinde bulaşma olabilir. Bulaşma genellikle eller yoluyla olur. Hasta kişilerin elleriyle temasla hastalık bulaşır.” diyor.

D D Bademcik hastalığının bizi nasıl esir alabileceğini öğrendikten sonra sıra, bu esaretten nasıl kurtulacağımıza geliyor. Bademciklerin alınması ile ilgili sorumuza Turgut, “Çeşitli tedavi yöntemleri var. Bademcik hemen alınamaz.” cevabını veriyor. Çünkü bademcikler vücudumuzun savunma sistemlerinden olduğu için ilk olarak bu mekanizmayı güçlendirmemiz gerekiyor. Bunun için de yatak istirahati, yeterli sıvı alımı ve beslenmeyi ön şart olarak belirten Suat Turgut, “Bakteriyel enfeksiyonlarda antibiyotik tedavileri ge-

rekebilir. Bademciklerin aşırı iltihapla şişerek hava yolunu kapatması sonucu ağızdan beslenmede güçlük çekilir.” diyor. Bu gibi ağır durumlarda hastaneye yatırılarak serum ve antibiyotik tedavileri gerekebileceğinin altını çiziyor. Sürekli tekrarlayan bademcik iltihabının bir diğer tedavi şekli ise ameliyat. Ancak bunun için belirli şartların oluşması şart. Eğer sık enfeksiyon kapıp senede - kez bademciklerimiz yüzünden yatağa düşüyorsak işte o zaman uzmanlar operasyonla bu organın alınmasını tavsiye ediyor. Çünkü bu durumda bademcikler, vücudumuzu koruma fonksiyonunu kaybeder hale geliyor. rof. Dr. Turgut, çocuklarda genellikle 3 yaşın altında ameliyatı önermediklerini, ancak sık bademcik enfeksiyonu geçirme yanında bademciklerin aşırı büyümesine bağlı olarak horlama, uykuda nefes kesilmesi gibi tıkayıcı uyku apnesi hastalığı belirtileri varsa 3 yaşın altında da ameliyat yapılabileceğini belirtiyor. Tam bu noktada alınan bademciklerin yeniden büyüyüp büyümeyeceği sorusu aklımıza takılıyor. Bademciklerin tamamen alınınca yeniden büyümeyeceğini belirten Turgut, “Ancak bademcik tamamen alınmazsa parça bırakılırsa tekrar büyüyebilir.” diyor. Halk arasında bademcik iltihabı çok basit bir rahatsızlık gibi algılanıyor. Ancak uzmanlar, gerekli önlem alınmayıp tedavisi yapılmazsa bu organların birçok hastalığa davetiye çıkaracağı hususunda bizleri uyarıyor. Öyle ki vücut direncinin düştüğü her anda iltihaplanan bademcikler, başka organların hastalanmasına yol açabiliyor. Bademcikte üreyen mikroplar, eklemlere yayılarak eklem romatizmasına, böbreklere yayılarak böbrek iltihaplarına, en tehlikeli olarak da kalp kapakçıklarına ve zarına yayılarak kalp iltihabına yol açabiliyor.

a e ik ilti a ı D Boğazda kızarıklık, boğaz ağrısı ve yutma güçlüğü. Yutma sırasında duyulan ve kulak ağrısı ile karışan şiddetli ağrı. Boyundaki bezelerde lenf bezlerinde ağrılık, şişlik. Ağızda kötü koku. Bademciklerin üzerinde kirli beyaz noktacıklar. Yüksek ateş. 120’yi aşan nabız. Kusma, baş ağrısı, halsizlik.

D D D Ateş ve boğaz ağrısı için ağrı kesici ve ateş düşürücü alınabilir, tuzlu su ile gargara yapılabilir. Oda havasının nemlendirilmesi boğaz şikâyetlerini azaltır. Eğer katı gıdaları yemekte güçlük çekiliyorsa yumuşak veya sıvı gıdalar tercih edilmeli. Ağızda eritilen pastiller boğazı yumuşatabilir, fayda sağlayabilir. Fakat antibiyotik ihtiva eden pastiller alınmamalı. Bol sıvı alınmalı su, meyve suyu, vs. Düzenli uyunmalı ve istirahat edilmeli.

1 7 AİLEM

2 1 - 2 7 M A R T 2 0 1 4 ZAMAN FRANCE

İLAN

y m s yo m

TC ESKİŞEHİR 2 İCRA HUKUK MAHKEMESİ ESAS NO : 2013/445

22.01.2014

Davacý Zühtü Kurul tarafýndan davalýlar Güner Gülpýnar , Nükhet Gülpýnar , Nuray Gülpýnar, Gülay Damico aleyhine açýlan Ýpotek (Ýpoteðin Kaldýrýlmasý (Fekki)) davasý nedeniyle, Davacý vekili dava dilekçesinde . müvekkilinin vefat etmiþ olan babasý Nihat Kurul , alacaklý müteveffa Mehmet Cemal Gülpýnar lehine Eskibaðlar Mah 886 da 9 parselde kayýtlý taþýnmazý üzerine 1955 yýlýnda ipotek tesis ettiðini , ipotek þerhinin bu tarihe kadar kaldýrýlmadýðýný,bu durumun borçlu mirasçýlarýnýn taþýnmaz üzerindeki tasarruflarýna mani olduðunu ÝÝK153 mad gereðince ipotek bedelini faizi ile birlikte dosyaya yatýrdýklarýný ancak davalýlarýn bu parayý almadýklarý gibi ipoteði de kaldýrmadýklarýný belirterek ipotek þerhinin kaldýrýlmasýna karar verilmesini talep ve dava etmekle mahkememizce düzenlenen tensip zaptýnda GEREÐÝ DÜÞÜNÜLDÜ: 1- HMK.119.maddesinin b. c, ç. ð, h fýkralarýnda belirtilen (davacý- kanuni temsilcisi, davacý vekili ile davalýnýn (kanuni temsilcisi) adý. soyadý ve adresleri, davacýnýn TC kimlik numarasý .açýk bir þekilde talep sonucu, davacýnýn kanuni temsilcisinin varsa vekilinin imzasý) dava dilekçesinin zorunlu unsurlarýnýn eksiksiz olduðuna. 2- HMK 122. maddesi gereðince dava dilekçesinin davalýya tebliðine, HMK 317/2. maddesi gereðince, davalýnýn iki hafta içinde davacýya cevap verilebileceðine. HMK 128. maddesi gereðince süresi içinde cevap dilekçesi verilmemesi halinde davacýnýn dava dilekçesinde ileri sürdüðü vakalarýn tümünü inkar etmiþ sayýlacaðýna, HMK 131. maddesi gereðince cevap dilekçesinin verilmesinden sonra cevap süresi dolmamýþ olsa bile ilk itirazlarýn ileri sürülemeyeceðinin ihtarýna. 3- Cevap dilekçesinde HMK 129 maddesinin a, b. e, ç. ð fýkralarýnda belirtilen (mahkemenin adý, davacý ile davalýnýn adý soyadý, adresleri,davalý yurtdýþýnda ise açýlan dava ile ilgili iþlemlere esas olmak üzere yurt içinde göstereceði adres, davalýnýn TC Kimlik numarasý, varsa taraflarýn kanuni temsilcilerinin ve davacý vekilinin adý. soyadý . adresleri, davalýnýn kanuni temsilcisinin yahut vekilinin imzasý) eksik ise bu eksikliklerin giderilmesi için davalýya bir haftalýk süre verilmesine, eksikliðin bu süre zarfýnda giderilmemesi halinde cevap dilekçesinin verilmemiþ sayýþmasýna, (HMK 130.madde) 4- Davacýnýn dava dilekçesinde bildirdiði delillerin celbi için müzekkere yazýlmasýna, masrafýn gider avansýndan karþýlanmasýna.

mamlayamaz hale gelebiliyorlar. Aşırı eleştiride bulundukları için çatışmalar baş gösteriyor evliliklerinde. Hatta karşılanmayan beklentilerinden kendilerini de sorumlu tutarak özeleştiri yapıyor, yetersiz hissedebiliyorlar. Devamında eşler arasında uzaklaşma, paylaşımların azalması gibi durumlar ortaya çıkıyor. Sonrası ise strese bağlı depresyon… eki, bu karakterdeki eşler gerçekten mümkün olmayacak derecede âfâkî isteklerde mi bulunuyor? eya onların gözünden bakacak olursak, “Çok mu şey istiyorum?” sküdar niversitesi Feneryolu olikliniği uzmanlarından klinik psikolog Zehra Erol, eşlerin isteği veya arzusunun aşırı olup olmadığı konusunda kriterin muhatabın potansiyeli olduğunu vurguluyor. Yani talebimiz eşimize karakter özellikleri, yetenekleri dolayısıyla ağır geliyorsa, karşımızdakinden ‘aşırı’yı bekliyoruz demektir. Örneğin hayatı boyunca yüzleştiği sorunları ebeveyni yardımıyla çözen bir erkekten, evliyken yaşadığı bir sorunu kendi başına çözmesini ummak, yüksek bir beklenti oluyor. Keza, evlenene kadar yemeklerini annesi yapmış bir kadından musakkalar, sarmalar, börekler beklemek de yine mükem-

Hayatımıza bir kadın giriyor ya da bir erkek, ayaklarımız yerden kesiliyor. Yola beraber devam etme kararı alıyoruz. e evleniyoruz. Her şey çok güzel gidiyor, ne istesek oluyor, bir dediğimiz iki edilmiyor. Derken beraber yürüdüğümüz yolda küçük aksamalar baş gösteriyor “Sen çok değiştin, eskiden böyle değildin, daha ağzımdan çıkmadan her istediğimi yapardın.” Sözün muhatabı ise şaşkın “Ben senin isteklerine yetişemiyorum, seni ne mutlu ne tatmin etmek mümkün.” Bu ve benzeri suçlamalar ya da savunmaları, genelde evlilikte mükemmeliyetçi karakterlerle partnerlerinin ağzından duyuyoruz. İkili ilişkilerdeki bu mükemmeliyetçi tavır ne gibi sorunlara yol açıyor, bunların altından nasıl kalkabiliriz? zmanlara sorduk ve o kadar korkulacak bir durum olmadığını öğrendik. Mükemmel beklentilere sahip eşlerin en belirgin özelliği aşırı talepkâr olmaları. Bu kişiler, istekleri karşılandığında kendini değerli ve mutlu hissederken, aksi halde yetersiz, değersiz ve suçlu hissediyorlar. Özgüven bunalımı yaşıyorlar. Mükemmeli ortaya koymaya çalışırken hiçbir işi ta-

NAMAZ VAKİTLERİ

21.03.2014 22.03.2014 23.03.2014 24.03.2014 25.03.2014 26.03.2014 27.03.2014

05:00 04:58 04:55 04:53 04:51 04:48 04:46

06:47 06:45 06:43 06:41 06:39 06:37 06:35

13:05 13:05 13:04 13:04 13:04 13:03 13:03

16:23 16:24 16:24 16:25 16:26 16:27 16:28

D 19:10 19:12 19:13 19:15 19:16 19:18 19:19

20:30 20:32 20:33 20:35 20:36 20:38 20:39

09:24 09:25 09:26 09:27 09:28 09:29 09:29

D 21.03.2014 22.03.2014 23.03.2014 24.03.2014 25.03.2014 26.03.2014 27.03.2014

04:39 04:37 04:35 04:32 04:30 04:27 04:25

06:26 06:24 06:22 06:19 06:17 06:15 06:13

12:43 12:43 12:43 12:42 12:42 12:42 12:42

16:01 16:02 16:03 16:04 16:05 16:05 16:06

21.03.2014 22.03.2014 23.03.2014 24.03.2014 25.03.2014 26.03.2014 27.03.2014

04:57 04:55 04:53 04:51 04:49 04:47 04:44

06:38 06:36 06:34 06:32 06:30 06:28 06:26

12:55 12:55 12:54 12:54 12:54 12:54 12:53

16:15 16:16 16:17 16:17 16:18 16:19 16:19

21.03.2014 22.03.2014 23.03.2014 24.03.2014 25.03.2014 26.03.2014 27.03.2014

05:21 05:19 05:17 05:15 05:12 05:10 05:08

07:00 06:58 06:56 06:54 06:52 06:50 06:48

13:17 13:16 13:16 13:16 13:16 13:15 13:15

ANNECY

06:32 06:30 06:28 06:26 06:24 06:21 06:19

12:50 12:49 12:49 12:49 12:48 12:48 12:48

16:07 16:08 16:09 16:10 16:11 16:11 16:12

6- Davanýn ipoteðin fekki davasý olduðuna 7- Davanýn basit yargýlama usulüne tabi olduðuna. 8- Tapu Müdürlüðüne müzekkere yazýlarak, ipotek þerhi bulunduðu bildirilen Eskiþahir ili Eskibaðlar Mah 886 ada 9 parsel sayýlý taþýnmazýn takyidatlý tapu kayýtlarý ve ipotek akit tablosunun çýkartýlarak mahkememize gönderilmesinin istenilmesine , masrafýn gider avansýndan karþýlanmasýna, 9- HMK 318. maddesi gereðince taraflarýn dilekçeleri ile birlikte tüm delillerini açýkça hangi vakýanýn delili olduðunu da belirterek bildirmek, ellerinde bulunan delillerini dilekçelerine eklemek ve baþka yerlerden getirilecek belge ve dosyalar içinde bunlarýn bulunabilmesini saðlayan bilgilere dilekçelerinde yer vermek zorunda olduklarýnýn ihtarýna. 10- Davacýnýn delilleri için gider avansýnýn kullanýlacaðýna, davalýnýn ise mahkemece tesbit edilecek gider avansýný yatýrmasýna, bu hususlarýn yerine getirilmemesi halinde ancak HMK140/5.maddesi gereðince ön incelemede bu konudaki eksiklikleri tamamlayabilecekleri, aksi halde bu delillerinden vazgeçmiþ sayýlacaklarýnýn ihtarýna, 11- Cevap dilekçesi ibraz edildiðinde veya dava dilekçesinin davalýya tebliðinden itibaren iki haftalýk süre dolduðunda, ön inceleme duruþmasý için tarih ve saat belirlenerek taraflara tebliðine, çýkarýlacak davetiyede 'taraflara sulh için gerekli hazýrlýðý yapmalarý, duruþmaya sadece taraflardan birinin gelmesi ve yargýlamaya devam etmesi durumunda, gelmeyen tarafýn yokluðunda yapýlan iþlemlere itiraz edemeyeceði ve diðer tarafýn onun muvafakati olmadan iddia ve savunmasýný geniþletebileceði yahut deðiþtirebileceðinin" ihtarýna. 12- Yapýlacak ilk duruþmada öncelikle dava þartlarý, ilk itirazlar, hak düþürücü süre ve zamanaþýmý hakkýnda karar verileceði, deðilse yargýlamaya devam edileceðine, (HMK. 320 2. madde) 13- Tensip zaptýnýn taraflara tebliðine, teblið tarihi ile birlikte tensip kararýnda belirtilen yasal ihtarlardan haberdar olmuþ sayýlacaklarýnýn ihtarýna karar verildi.Tebligat þerhinin de HMK 317 II maddesi gereðince iki hafta içinde davacýya cevap verebileceðiniz HMK 128. maddesi gereðince süresi içinde cevap verilmemesi halinde davacýnýn dava dilekçesinde ileri sürdüðü vakanýn tümünü inkar etmiþ sayýlacaðýnýz , HMK 131. Maddesi gereðince cevap dilekçesinin verilmesinden sonra cevap süresi dolmamýþ olsa bile ilk itirazlarýn ileri sürülemeyeceði þeklinde . 02.07.2013 tarihli tensip zaptý ve davacýnýn dava dilekçesi ,davalýlardan Gülay DAMÝCO' nun Le Mas Du Gratta Semelle Route D Avignon Tarascon 13150 Fransa adresinden adres yetersizliði nedeni ile teblið edilememiþ olup yine uyapta kayýtlý olan yurt içi mernis adresi olan Gültepe Mah Ayrancý Sok No : 68 Eskiþehir adresinden de kaydý olmadýðýndan iade edildiðinden tebligat yapýlamamýþ olup tensip zaptýnýn ve dava dilekçesinin ilanen tebliðine karar verildiðinden gazete ilan tarihinden 7 gün sonra teblið edilmiþ sayýlarak teblið yerine geçmek üzere ilanen teblið olunur. B: 16621

16:37 16:38 16:39 16:39 16:40 16:41 16:41

18:49 18:50 18:52 18:53 18:55 18:56 18:58

20:09 20:10 20:12 20:13 20:15 20:16 20:18

09:30 09:31 09:32 09:32 09:33 09:34 09:34

21.03.2014 22.03.2014 23.03.2014 24.03.2014 25.03.2014 26.03.2014 27.03.2014

04:52 04:50 04:47 04:45 04:43 04:41 04:39

06:33 06:31 06:29 06:27 06:25 06:23 06:21

12:50 12:50 12:49 12:49 12:49 12:48 12:48

16:10 16:11 16:11 16:12 16:13 16:13 16:14

19:00 19:01 19:03 19:04 19:05 19:07 19:08

20:20 20:21 20:23 20:24 20:25 20:27 20:28

09:18 09:19 09:19 09:20 09:21 09:22 09:23

21.03.2014 22.03.2014 23.03.2014 24.03.2014 25.03.2014 26.03.2014 27.03.2014

05:18 05:16 05:13 05:11 05:09 05:06 05:04

07:04 07:02 06:59 06:57 06:55 06:53 06:51

13:21 13:21 13:21 13:20 13:20 13:20 13:19

16:39 16:40 16:41 16:42 16:43 16:44 16:44

19:22 19:23 19:24 19:26 19:27 19:28 19:29

20:49 20:51 20:52 20:54 20:55 20:57 20:58

09:08 09:09 09:10 09:11 09:13 09:14 09:15

21.03.2014 22.03.2014 23.03.2014 24.03.2014 25.03.2014 26.03.2014 27.03.2014

05:04 05:02 05:00 04:57 04:55 04:53 04:50

06:49 06:47 06:45 06:43 06:41 06:39 06:37

13:07 13:06 13:06 13:06 13:06 13:05 13:05

18:55 18:56 18:58 18:59 19:00 19:02 19:03

20:15 20:16 20:18 20:19 20:20 20:22 20:23

09:20 09:21 09:22 09:23 09:23 09:24 09:25

21.03.2014 22.03.2014 23.03.2014 24.03.2014 25.03.2014 26.03.2014 27.03.2014

05:11 05:09 05:07 05:05 05:03 05:01 04:58

06:52 06:50 06:48 06:46 06:44 06:42 06:41

13:09 13:09 13:09 13:08 13:08 13:08 13:08

16:29 16:30 16:31 16:32 16:32 16:33 16:34

19:26 19:28 19:29 19:31 19:32 19:34 19:35

20:46 20:48 20:49 20:51 20:52 20:54 20:55

09:18 09:19 09:20 09:21 09:22 09:23 09:24

21.03.2014 22.03.2014 23.03.2014 24.03.2014 25.03.2014 26.03.2014 27.03.2014

04:53 04:50 04:48 04:45 04:43 04:40 04:37

06:44 06:42 06:40 06:38 06:35 06:33 06:31

13:02 13:02 13:02 13:01 13:01 13:01 13:00

16:18 16:19 16:20 16:21 16:22 16:23 16:24

09:30 09:30 09:31 09:32 09:32 09:33 09:34

21.03.2014 22.03.2014 23.03.2014 24.03.2014 25.03.2014 26.03.2014 27.03.2014

04:43 04:41 04:38 04:36 04:34 04:31 04:29

06:28 06:26 06:24 06:22 06:19 06:17 06:15

12:45 12:45 12:45 12:44 12:44 12:44 12:43

16:04 16:05 16:05 16:06 16:07 16:08 16:09

19:12 19:13 19:15 19:16 19:18 19:19 19:21

20:32 20:33 20:35 20:36 20:38 20:39 20:41

09:21 09:22 09:23 09:24 09:25 09:25 09:26

21.03.2014 22.03.2014 23.03.2014 24.03.2014 25.03.2014 26.03.2014 27.03.2014

05:10 05:08 05:05 05:03 05:01 04:58 04:56

06:58 06:56 06:54 06:52 06:50 06:48 06:45

13:16 13:16 13:15 13:15 13:15 13:14 13:14

19:14 19:16 19:17 19:18 19:20 19:21 19:22

20:34 20:36 20:37 20:38 20:40 20:41 20:42

09:14 09:15 09:16 09:17 09:18 09:19 09:20

19:08 19:09 19:11 19:13 19:14 19:16 19:17

20:28 20:29 20:31 20:33 20:34 20:36 20:37

09:30 09:31 09:32 09:32 09:33 09:34 09:34

21.03.2014 22.03.2014 23.03.2014 24.03.2014 25.03.2014 26.03.2014 27.03.2014

05:00 04:58 04:56 04:54 04:52 04:50 04:48

06:36 06:34 06:32 06:31 06:29 06:27 06:25

12:53 12:53 12:52 12:52 12:52 12:51 12:51

16:14 16:15 16:16 16:16 16:17 16:18 16:18

04:56 04:54 04:52 04:50 04:47 04:45 04:43

06:38 06:36 06:34 06:32 06:30 06:28 06:26

12:55 12:55 12:55 12:54 12:54 12:54 12:53

16:15 16:16 16:16 16:17 16:18 16:18 16:19

M ACON 21.03.2014 22.03.2014 23.03.2014 24.03.2014 25.03.2014 26.03.2014 27.03.2014

20:10 20:12 20:13 20:15 20:16 20:18 20:19

09:27 09:28 09:29 09:29 09:30 09:31 09:32

21.03.2014 22.03.2014 23.03.2014 24.03.2014 25.03.2014 26.03.2014 27.03.2014

04:59 04:57 04:55 04:52 04:50 04:48 04:46

06:38 06:36 06:34 06:32 06:30 06:28 06:26

12:55 12:55 12:54 12:54 12:54 12:53 12:53

16:15 16:16 16:17 16:18 16:18 16:19 16:20

19:21 19:23 19:24 19:26 19:27 19:29 19:30

20:41 20:43 20:44 20:46 20:47 20:49 20:50

09:23 09:23 09:24 09:25 09:26 09:27 09:28

18:58 18:59 19:00 19:01 19:02 19:04 19:05

20:23 20:24 20:26 20:27 20:28 20:30 20:31

09:09 09:11 09:12 09:13 09:14 09:15 09:16

19:00 19:02 19:03 19:04 19:06 19:07 19:08

20:20 20:22 20:23 20:24 20:26 20:27 20:28

09:19 09:20 09:21 09:22 09:23 09:24 09:25

19:06 19:08 19:09 19:10 19:11 19:12 19:13

20:32 20:33 20:34 20:36 20:37 20:38 20:40

09:07 09:08 09:09 09:10 09:11 09:12 09:13

D 18:50 18:52 18:53 18:55 18:56 18:58 18:59

16:33 16:34 16:35 16:36 16:37 16:38 16:38

D 20:15 20:17 20:18 20:20 20:21 20:23 20:24

16:25 16:26 16:27 16:28 16:29 16:29 16:30

18:55 18:57 18:58 19:00 19:01 19:03 19:04

CAEN

D 04:44 04:42 04:39 04:37 04:35 04:32 04:30

meliyetçi bir yaklaşım. sküdar niversitesi Etiler olikliniği uzmanlarından psikolog Orçun Aykol, beklenti sorunuyla ilgili bir başka soruna işaret ediyor “Bazen eşler birbirlerinden aynı durum ya da olayla ilgili aynı tepkiler vermelerini, aynı şeyleri hissetmelerini beklerler. Hatta bu bazı eşler için onu ne kadar sevdiğiyle ilgili bir ölçüt olarak değerlendirilir.” Bir erkeğin hanımından onunla aynı takımı tutmasını istemesi, hanımın da eşinden sevdiği lm veya şarkıya onunla aynı hisle bağlanmasını beklemesi gibi… Oysa aynılık veya bireysel sınırların kaldırılması, sağlıklı bir birliktelik için doğru ölçüt değil. Eşlerin birbirlerinden beklentilerini karşı tarafın yeterlilik ve yetersizliklerini dikkate alarak belirlemesi, geçinebilmek için daha makul bir yol. Aykol’un bizimle paylaştığı buna benzer diğer bir problem ise, ‘zihin okuma’. Çiftler bazen isteklerini, beklentilerini açıkça söylemek yerine, karşıdakinin bunu algılaması ve hissetmesi gerektiğine inanıyor. Ama hiçbirimize vahiy gelmediğini ve muhatabımıza talebimizi belirtmediğimiz sürece onun bundan haberdar olamayacağını bilmemiz gerekiyor.

M E TZ

5- Cevap dilekçesinde bildirilecek ve getirilmesi gereken delillerin celbi için müzekkere yazýlmasýna, masrafýn davalýnýn yatýracaðý avansýndan karþýlanmasýna,

19:00 19:01 19:02 19:04 19:05 19:06 19:07

20:28 20:29 20:31 20:32 20:34 20:35 20:37

09:15 09:16 09:17 09:18 09:19 09:20 09:21

21.03.2014 22.03.2014 23.03.2014 24.03.2014 25.03.2014 26.03.2014 27.03.2014

05:08 05:06 05:04 05:02 05:00 04:58 04:56

06:45 06:43 06:41 06:39 06:37 06:36 06:34

13:02 13:01 13:01 13:01 13:00 13:00 13:00

16:23 16:24 16:24 16:25 16:26 16:26 16:27

2 1 - 2 7 M A R T2 0 1 4

ZAMAN FRANCE

Peygamberim ne demiş?

Dünyalar Tatlısı Peygambe rimiz, “Kaybolmuş veya düşürü lmüş bir şeyi bulursan ilan et, gizlem e, onu kaybetme, sahibini bulur san ver.” buyuruyor. Yerde para mı bulduk, alıp harcamayalım, sahib ini araştıralım. Okulda kalem mi bu lduk, “Bu kimiiin?” diye sorup soru şturalım.

KOŞU YARIŞI YAPSAK

SİZİ GEÇERİM!

iz de mi beni geyiğe benzettiniz? Geyik değilim ki. İsmim antilop. Hayvanlar âleminin en hızlı üyelerinden biriyim. Koşma hızım saatte 60 kilometreyi bulur. Hız rekoru, bende değil tabii, arkadaşım çitada. Çitalar, 2 saniyede 70 kilometre hıza çıkar, 5 saniyede ise 140 kilometre hıza ulaşır. “Vay be!” diyorsunuz değil mi? Evet, bu konuda kimse çita kardeşimin ayaklarına su dökemez! Biz antiloplar da ‘en hızlı

hayvanlar’ listesinde ilk üçe gireriz herhalde. Güzel Allah’ımız bize çok güçlü bacaklar vermiş de. Bizler ot, kök, yaprak, bodur bitkiler yiyerek besleniriz. Su ihtiyacımız da nemli bitkilerden sağladığımız için pek su içmeyiz. Yalnızlığı seven arkadaşlarımız olsa da çoğunluğumuz sürüler halinde yaşarız. Arkadaşlarım koşu yarışına çağırıyor, gitmeliyim. Yarışmak isterseniz sizi de götüreyim ama hepinizi yenerim!

Derin bir nefes alıp verin bakalım. Kaç saniye sürdü? İki mi, üç mü? Kısacık bir süre içerisinde kainatta neler oluyor dersiniz?

1 2 3

Dünya güneş etrafında 60 km yol alıyor. Deniz ve okyanuslardan 30 milyon ton su buharlaşıyor. Dünyamız samanyolu çevresinde güneşle beraber 500 km yol alıyor.

03 A C A

19 B U LM 9 MART 2014 PAZAR

Canlılığını, hayatını sürdürme Alttaki teknik direktör

KARE BULMACA

Pullu bir balık

Azerbaycan plakası Abdest alırken ağzı çalkalama

Huy, karakter Büyük kız kardeş Haber Ajansı (kısa)

Donuk renk

ÇENGEL BULMACA 2 1 - 2 7 M A R T 2 0 1 4 ZAMAN FRANCE

Anket İlgili

Saman renginde ipek kumaş

Akıl

Tane

Fakülte başkanı

İsim Yüce Bir hamur tatlısı

Müslümanların ibadethanesi

Zamklı cila

Büyük iplik çilesi

Herhangi bir sebeple acelecilik

Sayı gösteren işaretler

Gürültü patırtı

Gözenekler

Çabuk pişen Yarışın her evresi

Kastamonu ilçesi

Bir sayı

Yolcu evi

Otomobil satılan yer

Kısırlık, başarısızlık

Uzun omuz atkısı

Kuzey Anadolu’da sıradağlar

Bir renk

Osmanlı padişahlarının adlarına eklenen san

Üzgün Hoşlanarak bakma

Ekin biçme aleti

Sert, katı

Çikolatalı bir tatlı

Boyun eğme

Halk şiiri türü

Büyük koltuk

Dağ keçisi

Mercek, adese

Rütbesiz asker Büyükbaş hayvanların ortak adı

Sandalı yürüten dümen kolu

Bir nota

Cetvel türü

Yabani bir hayvan

Balmumun yatırılmış fitil Kanuni

Bir organımız

Deri, kâğıt süsleme türü Sevimsiz, bilgisiz, budala

Satrançta bir taş

Üstteki aktör

Ortadaki teknolojinin adı

Gümüş

Yazı sanatı

Bir nota

Siyasi

Atama

Süre

İtalya’da ki eğri kule

Yasaklama

Pazar

Nişastalı bir bitki

Gidilecek yol üzerinde olmayan

Rey

Aynı amaçtaki kişiler arasındaki çekişme

Toplu turistik gezi

Kırşehir’in bir ilçesi

Doğaötesi

Nakdi

Dişi deve Kur’an’da bir sure

Bir bağırsak paraziti

Seyretmek

En kalın erkek sesi

Yemekte kullanılır

MEHMET ULAY

Rahat, sessiz

Doktor (kısa)

İlaç Derneğe ödenen para Dini müzik türü

İlacın alınacak miktarı

Yardımcı Dolaylı anlatım

Çizik gibi ince yol

HOLOGRAM

Karagöz oyunu perdesi

Gündüz gösterisi

Mutluluk

Özel gezinti gemisi

Evrenpulu

Ağaçlarla kaplı geniş alan

Nikelin sembolü

İlçe

Matem

Ezan okunan yüksek yer

Kesimlik hayvan ticareti yapan kimse

Padişahlara verilen armağan

Kıtalardan biri

İlişkin Zehirli bir yılan türü

Söndürme

Yapılar topluluğu

Mikroptan arınmış

Karışık renkli

Acıklı

Konu, özne

Güvenlik Gemilerde kullanılan demir halka

Değerli bir maden Bir bağlaç

Safra kesesi

Pullu iri balık

Görgü, terbiye

Dibi yüzeyinden uzak olan Ani çıkan tehlikeli durum

Lokanta

Söyleme

Bolu’nun bir ilçesi İstif edilmiş mal Denizaltı dürbünü

“... Evgin” (şarkıcı)

Bilgiçlik taslayan

At oturmalığı

Su samuru

Televizyon camı

Renkli, küçük kayabalığı

Beyaz mermerin sert bölümü Kiloamper (kısa)

Bırakıt Tasdik etmek

Numara (kısa)

Kumaştaki benek

Hayvansal gıda Otlak

Polonya’nın plaka işareti

Belirti Dahil

ABD Uzay Üssü

Anahtar

Genişlik

fi‹FRE KEL‹ME

Olumsuzluk anlatan önek

HAMZA HAMZAOĞLU Görevi yerine getirme

Bayramdan bir önceki gün

Atın ayının altına çakılan demir

Bir ilimiz

Kastamonu ilçesi

Bir renk

Bir röntgen tekniği (kısa)

Harap, yıkık yapı

Kutsal ayların ikincisi

Bir enerji aleti, batarya

Kalın keçe kumaş

“Zerrin …” (şarkıcı)

Bir arazi ölçüsü

Ceylan

Vücut ifrazatı Motorlu aracı çalıştıran düzenek

Bir tür başlık

Radyumun sembolü

Selenyumun sembolü

Uzaklık anlatır

Tembih sözü

Bir üst’ün emrinde çalışan

Yeşil abanozun diğer adı

Kısa ve kalınca

Dram

Meteorolojik gözlem

Paragraf başındaki büyük harf

Bozukluk, eksiklik

Faktör Yumurta verimi yüksek tavuk ırkı

Azeri çalgısı

Sanat

Kemiklerin yuvarlak ucu

Lityumun simgesi

Keçinin erkeği

Eski karşıtı

Bir müzik aleti

20 B U L M A C A

04BULMACA Y.S.Selim'i öldüren hastal›k

Yetkili sat›c›

Ezan› ilk okuyan Müslüman

‹stanbul'un tarihi semti

9 MART 2014

2 1 - 2 7 M A R T 2 0 1 4 ZAMAN FRANCE

Köy evi

Hoflnutsuzluk belirten söz ya da yaz›

Erkek geyik

Üstteki spor yazar›m›z

Ortaoyununda bir tipleme

Bir say›

‹dare lâmbas›

Küpeflte

Yol üzerindeki çukur

Hububat Pasak

Anadolu Ajans› (k›sa)

Pamuk türü Demir yolu Örgütün etkin üyesi

ZEKİ ÇOL

Peru'nun plâkas›

Halk edebiyat›nda kafiye

Peynir çeflidi

Usta

Bar›fl

Bütünüyle

Erkek kardefl Karakter bilimi

Yeter

Alçak enlem rüzgâr› Yabani bir hayvan

‹talya'da tarihi e€ri kule

Boya incelticisi

Uyum sa€lama

Görevden alma

“... Hatipoğlu” (ilahiyat profesörü)

Duman karas›

Dayan›kl›l›k

Negatif

‹lâve etme

Hitit

Canl›lar›n vücut yap›s› Bir nota

Hayvanlara vurulan damga

Mezar

Bir meyve

Büyü Notada durak iflareti

Türkmen halk oyunu

Göz rengi

Narin, ince yap›l›

Erkek

Süre

Büyük pulluk

Yarar, fayda

De€ifl tokufl Da€ selvisi

Sand›kl› yatak B›rak›t

‹stif edilmifl mal

Ana, baba, çocuklar

Do€arak ço€almak

Kafiye

‹ri Akdeniz bal›€›

E€itim görme

Azeri çalg›s›

Tabaklanm›fl ceylân derisi

Yapma, etme

Yumuflak

ABD Uzay Üssü Konuflulan dil

Bir renk

Donuk renk

Kabiliyet Bir nota

Bir nota

Derne€e ödenen para

‹lçenin en üst yöneticisi Caddelerde yön gösterme iflaretleri

fiaflma ünlemi

Somali'nin plâka iflareti Avrupa Birli€i'nin eski ad›

Bir Hint müzi€i çalg›s›

PUZZLE BULMACA

SUDOKU KOLAY

SARMAL

AHMET ÇAKIR

Sıcak çöl yeli

Bel kay›fl›

Hafniyumun simgesi

Eti ya€› erimifl, s›ska

Müflkül, güç

Yerdeki kar› temizleme Has›m

Bir tarafa atma

Ceylân

Suudi Arabistan plâkas›

Kan tafl›

Gerçekçilik Esmer, aç›k kestane rengi

Lezzetli Çatala€›z

Görkem, heybet Denizli'nin bir ilçesi

Dahil “Kral…” (Shekespeare)

Ülkemizi Avrupa'ya ba€layan yol

Akla ve gerçe€e ayk›r›

Musikimizde bir makam

Rutubet fiafak vakti

Ç›ng›rak

Küçük taneli üzüm

Eleme arac›

Soluk borusu Yemin

Elçilik

Düz ve ensiz k›l›ç

Giyside tak›m

Saz›n en ince teli

Keten dövme tokma€›

Parola

‹liflkin

Gözde canl›l›k

Bir tona ba€l› olmayan beste Faal, aktif

Haberci

Ünlü tuluat komi€i

Torun sahibi kad›n

Alttaki spor yazar›m›z

İl yöneticisi

A S U M A N

ZOR

ORTA

D A V E T

‹ÇE DO⁄RU

100-97 Yeşile çalan toprak rengi 96-92 Bir işte görev alan kişi veya kişiler 91-87 Laboratuvarda damıtma işlerinde kullanılan, geniş karınlı cam kap 86-82 Değerli bir süs taşı 81-77 Açıkta, meydanda 76-72 Bir sebze 71-66 Kol dayanacak yerleri olan geniş ve rahat sandalye 65-61 Bir pamuk çeşidi 60-57 Derebeyi konağı 56-53 İcar 52-47 Bir fasulye yemeği 46-41 Temelsiz, eğreti yapı 40-36 Çok kaynatılarak koyulaştırılmış şerbet 35-31 Bir şey yapmada gösterilen ustalık 30-29 Bir nota 28-23 Güvence parası 22-16 Miras 15-11 Tekirdağ’ın bir ilçesi 10-8 Nam, şöhret 7-4 Eziyet 3-1 Zamklı cila.

ÇOK ZOR

Afla€›daki sözcükleri birer puzzle parças› gibi yerlerine yerlefltireceksiniz.

Sudoku bulmacalam›zda ki her sat›r, her sütun ve 3x3’lük her kutuya, 1’den 9’a kadar rakamlar yerlefltirilecektir. Her sat›r, her sütun ve 3x3’lük kutu bölümlerinde 1’den 9’a kadar say›lar bir kez kullan›lacakt›r.

SÖZCÜK MERD‹VEN‹ Merdivenin ilk basama€›ndaki PANİK sözcü€ününü son basamaktaki YILAN sözcü€üne ulaflmak için birer harf de€ifltirin

PANİK

T‹R EK

DIfiA DO⁄RU

R İ S A L E

YILAN

ÖR N

1-8 Sahte para basan 9-12 Kıtalardan biri 13-18 Kadınların saçlarını, kaşlarını boyadıkları siyah toz 19-21 Bal yapar 22-25 Beraberinde yağmur getiren güçlü fırtına 26-33 Asya’da bir ülke 34-38 Yalancı safran 39-42 Bir ilimiz 43-49 Değerli bir kahve türü 50-55 Çirozluktan sonra yağlanmaya başlayan uskumru 56-59 İthal edilecek mal listesi 60-64 Büyümemiş karpuz 65-68 Müzmin, iveğen hastalık 69-73 Dernek üyelerinin toplandığı yer 74-79 Bakanlar kurulu 80-83 Küçük bal kovası 84-88 Koncu ayak bileğini örtecek kadar uzun olan kalın ayakkabı 89-93 Boruları döndürmeden eklemeyi sağlayan bağlantı parçası 94-98 Her şeyi zamanında yapmaya özen gösteren 99-100 Acı, üzüntü anlatan ünlem.

ÇEM‹fi YEM‹fi YEM‹N YEMEN YEMEK YELEK YEDEK

2 HARFLİ AL AR AY EM EL LA LO MI NE OP OR OY RU SÜ UT VE 3 HARFLİ ABA ADA EDE ETİ GİZ IRA LAL LOT MEN ODA OLE OTO PAF RAY SAC SEM SÜT YEN 4 HARFLİ AKOR ALİM ANIK FAVA FİDE HURİ IŞIN İNEK İREM İTFA

KERE KOKU KUPA LAKA ONAY ORTA PUHU RYAN SNOP TRİP URAY URUP UYUM ZİYA 5 HARFLİ AĞILI ALENİ APRON DAVET EMARE KLAPA KURAM KUTAN MORAL OLASI OMEGA

ONAMA OTACI ÖTEKİ PAYAM PLATO ULUFE 6 HARFLİ ANADUT ASUMAN BOLERO DAKİKA GRAFİT İNAYET MADARA MAİYET MELODİ PASKAL RİSALE URAĞAN

gar. 4. Geminin zincirini toplay›p demirini kald›rmaya haz›r olmas› 3 Oyunda arkadafllar›na bafl olan çocuk - Boya sanayinde kullan›lan organik boya cevheri. 5. Karfl›l›ks›z, paras›z - Bilgiçlik taslama - Bir 4 tür pembe elmas. 6. Gayriiradi - Kalbin her vuruflu. 7. Eskiden hocalar›n giydi€i bir üstlük - Yemek - Atlar› tafl›makta kullan›lan kapal› araç tipi - Galyumun simgesi. 8. Güneydo€u Anadolu'da yetiflen 5 yerli koyun ›rk› - Küçük taneli bir bakla türü - Böcek ve tane ile beslenen, eti için avlanan, k›z›l tüylü bir kufl. 9. Çinkonun simgesi - Is› ile ilgili, ter - Yerimücadele ne koyma, eden yerineDeportivo kullanma.La 10.Coruna, Bir tür sa vafl 6 İspanya 2. mik Ligi’nde devre uça €› A€aç l›k l› yol Bir may mun tü rü. 11. Pe dal To hum la r›n ezi arasında Galatasaray’dan ayrılan Albert Riera’ya sezon sonunda lip ya€ ç›ka40 r›ld›bin €› yer. Nineetti. - Ba€ budama b›ça€› - yıllık Koca.313. Dekadar Euro12.teklif Sarı-Kırmızılılarda milyon 7 niz kaEuro z› dakazanan denilen 31 hayyaşındaki van - Sevinç, rahatl›k ünleöneriyi mi - Digeri yarba k›r'›n İspanyol yıldız çevirdi. ilçesi. 14. Yumuflak, tuzsuz peynir - Birdenbire - ‹ki önermesi bulunan ve ve her iki önermenin varg›s› olan tas›m - 15. Riziko - Bir mü8 zik aleti - A€aç gövdeleriyle yap›lm›fl ve çevresinde kaz›l› çukuru bulunan korunmaya elveriflli, kare biçimindeki ev. 16. Gümüflün sim1 -n›2 -7 Edir M A ne'nin R T 2 0 ilçe 1 4 si.ZAMAN gesi - Nabizade Naz›m'›n bir ro2 ma 17. Nesli tü-FRANCE 9 kenmifl sürüngen hayvan - Mevzu - Büyük erkek kardefl, a€abey. 18. Pekmez topra€› - Lanetli - Yeknesak. 19. Reçine - Kans›zl›k hastal›€› - Tunus plakas› - Selenyumun simgesi. 20. Bir orman a€ac› - Bir 10 ‹ngiliz uzunluk ölçüsü - Dolayl› anlat›m - Ist›rap ve ac› çeken.

f21 sp o r

DEPORTİVO’DAN RİERA’YA 40 BİN EURO!

son

am yon a ayı a ı 03BULMACA

P rem ier L ig ’d eki tab lo g ö steriy o r ki yıl a şa iy nl k yaşamış bir teknik adamın yokluğunda şampiyonluk yarışı artık çok takımlı olacak.

KARE BULMACA

niz kaz› da denilen hayvan - Sevinç, rahatl›k ünlemi - Di bater k›r'›n ileyar ilgili, mik - Yerine7koyma, yerine kullanma. 10. Bir tür savafl 6 uça €› -siA€aç ilçesi. 14. Yumuflak, tuzsuz peynir - Birdenbire - ‹ki öner me bul›k lul›- yol - Bir maymun türü. 11. Pedal - Tohumlar›n ezilip ya€ ç›kar›ld›€› yer. 12. Nine - Ba€ budama b›ça€› - Koca. 13. Denan ve ve her iki önermenin varg›s› olan tas›m - 15. Riziniz ko ka - Bir 7 z› damü deni-len hayvan - Sevinç, rahatl›k ünlemi - Diyarbak›r'›n mu-flak, tuz8 suz peynir - Birdenbire - ‹ki önermesi buluzik aleti - A€aç gövdeleriyle yap›lm›fl ve çevresinde kaz›l›ilçeçusi.ku14.ruYubu nan ve ve her iki önermenin varg›s› olan tas›m - 15. Riziko - Bir mülunan korunmaya elveriflli, kare biçimindeki ev. 16. Gümü flün sim8 zik aleti - A€aç gövdeleriyle yap›lm›fl ve çevresinde kaz›l› çukuru bugesi - Nabizade Naz›m'›n bir roman› - Edirne'nin ilçesi. 17. li ma tü-ya elverifl9li, kare biçimindeki ev. 16. Gümüflün simlunanNes korun si - Na biza18. de Naz›m'›n bir roman› - Edirne'nin ilçesi. 17. Nesli tükenmifl sürüngen hayvan - Mevzu - Büyük erkek kardefl,gea€a bey. 9 kenmifl sürüngen hayvan - Mevzu - Büyük erkek kardefl, a€abey. 18. Pekmez topra€› - Lanetli - Yeknesak. 19. Reçine - Kans›z l›k has ta Pekmez topral›€›-- Lanetli - Yeknesak. 19. Reçine - Kans›zl›k hastal›Yİ T A S A - Tunus kas› - Se10 lenyumun simgesi. 20. Bir orman a€ac› - Bir €› - Tunus plakas› - Selenyumun simgesi. 20. Bir orman€› a€a c› -plaBir 10 H A M Z A H A M Z A O Ğ L U ‹ngiliz uzunluk ölçüsü - Dolayl› anlat›m - Ist›rap ve ac› çeken. ‹ngiliz uzunluk ölçüsü - Dolayl› anlat›m - Ist›rap ve ac› çe ken. Bir hamur tatlısı

MEHMET ULAY

Sayı gösteren işaretler

mak için oluflan, biyolojik ve kimyasal de€iflimlerin bütünü - Para MMüslümanların ibadethanesi

Seyretmek

Büyük iplik çilesi

Anket

İlgili

D R

Doktor (kısa)

Gürültü patırtı

İsim

Fakülte başkanı

A D

Yüce

Bir bağırsak paraziti

Zamklı cila

L A K

Herhangi bir sebeple acelecilik

T A K A T

U K A

Bir sayı

Otomobil satılan yer

Kısırlık, başarısızlık

Kuzey Anadolu’da sıradağlar

Bir renk

Üzgün

Hoşlanarak bakma

Ekin biçme aleti

Dişi deve

Sert, katı

Çikolatalı bir tatlı

Boyun eğme

Halk şiiri türü

Büyük koltuk

Dağ keçisi

Mercek, adese

Rütbesiz asker

Büyükbaş hayvanların ortak adı

Sandalı yürüten dümen kolu

Bir nota

Cetvel türü

Yabani bir hayvan

Kanuni

Satrançta bir taş

Üstteki aktör

Ortadaki teknolojinin adı

Gümüş

Yazı sanatı

Bir nota

Siyasi

Atama

Süre

İtalya’da ki eğri kule

Yasaklama

Deri, kâğıt süsleme türü

Pazar

Nişastalı bir bitki

Gidilecek yol üzerinde olmayan

Rey

Bir organımız

Aynı amaçtaki kişiler arasındaki çekişme

Toplu turistik gezi

Kırşehir’in bir ilçesi

Doğaötesi

Balmumun yatırılmış fitil

Nakdi

Kur’an’da bir sure

İlaç

Derneğe ödenen para

Dini müzik türü

İlacın alınacak miktarı

Yardımcı

Dolaylı anlatım

Çizik gibi ince yol Gündüz gösterisi

Mutluluk

Özel gezinti gemisi

Kesimlik hayvan ticareti yapan kimse

İlişkin

Mikroptan arınmış Acıklı

Faktör

Konu, özne

Güvenlik

Gemilerde kullanılan demir halka

Değerli bir maden Bir bağlaç

Safra kesesi

Pullu iri balık

Görgü, terbiye

Dibi yüzeyinden uzak olan

Bolu’nun bir ilçesi

Denizaltı dürbünü

“... Evgin” (şarkıcı)

Bilgiçlik taslayan

Su samuru

Televizyon camı

Üstteki aktör

T U R

E S

Satrançta bir taş

Gümüş

R E K A B

Pazar

A K

Bir nota

F A

Siyasi

Dini müzik türü

İlgili

Saman renginde ipek kumaş

Akıl

Yardımcı

Dolaylı anlatım

İsim

Karagöz oyunu perdesi

Mutluluk

O L 14

L U T T RE B A S Bir renk

Kuzey Anadolu’da sıradağlar Selenyumun

Hoşlanarak bakma

Üzgün sembolü

Vücut ifrazatı

Dişi deve

Motorlu aracı

K KA N O E NP TE

BırakıtBüyükbaş

Sandalı yürüten dümen kolu

hayvanların ortak adı Bir nota

LHayvansal gıda

A P

Gerçekçilik

Otomobil satılan yer

Esmer, aç›k kestane rengi

C İ RD N İ G EA KN AA E Ş S A T OO KR Bir tarafa atma

‹stif edilmifl mal

Ekin biçme aleti

Rütbesiz asker

Cetvel türü

Yumuflak

Ceylân

Hafniyumun simgesi Rey

İlaç

E Y NA Mutluluk

Derneğe ödenen para

E M

NA İ

Bir müzik aleti

Sanat

Dram

Özel gezinti gemisi Kıtalardan biri

A R

Paragraf başındaki büyük harf

Ezan› ilk okuyan Müslüman

A D E

N YA A TT

S A N T

İ İ

Nİ M A AS A

Yetkili sat›c› Kısa ve kalınca

‹stanbul'un Lokanta tarihi semti

A Bozukluk, eksiklik

Lityumun simgesi Yapılar topluluğu

Konu, özne

Eti ya€› erimifl, s›ska

Siyasi

İlacın alınacak miktarı

K N

Ağaçlarla kaplı geniş alan

Mikroptan arınmış Acıklı

A M E

Köy evi

Pullu iri balık Dibi yüzeyinden uzak olan

Üstteki spor yazar›m›z

S T

Değerli bir maden

Tembih sözü “... Evgin” (şarkıcı)

E M

Yumurta verimi yüksek tavuk ırkı

T K

bir tipleme

lâmbas› Denizaltı dürbünü Bilgiçlik taslayan

Bir bağlaç

B D A DBir say› İ Z R ‹dareE İ

Faktör

EOrtaoyununda V R E

Söyleme Erkek geyik

E D

Azeri çalgısı

Bolu’nun bir ilçesi

İstif edilmiş mal

Hububat

Zamklı cila

Bir tona ba€l› olmayan beste

Güvenlik

Süre

Bir sayı

Osmanlı Ana, baba, padişahlarıçocuklar nın adlarına eklenen san

Kafiye

E€itim görme

Azeri çalg›s›

Doğaötesi

Yapma, etme

Tabaklanm›fl

Kabiliyet Bir nota

Deri, kâğıt süsleme türü

Sevimsiz, bilgisiz, budala

Caddelerde yön gösterme iflaretleri

Bir nota

Atama

F A

Z A

Çizik gibi ince yol

Evrenpulu

Gündüz gösterisi

Ezan okunan yüksek yer

K V

K A

Kesimlik hayvan ticareti yapan kimse

Keçinin erkeği

Eski karşıtı

E T

L E

Gemilerde kullanılan demir halka Safra kesesi

A N

G Ö R E

Küpeflte

ET R PasakE P D E

S O N A R Pamuk

Yol üzerindeki çukur

Yeşil abanozun diğer adı

‹lçenin en üst yöneticisi

fiaflma ünlemi

E M N N

Görgü, terbiye Meteorolojik gözlem

Has›m

Kısırlık, başarısızlık

İlçe

EE A L O İ NZ M RL T A E R A İ L A O K K U HM A Ş A M A E R M Y E T İ Y M E N A İ D A T K A B E T HAMZA HAMZAOĞLU I K O K Y A S A T A K

H A T

Görkem, heybet

N E K İİl yöneticisiP VE Anadolu Ajans› (k›sa)

Alttaki spor yazar›m›z

Kesimlik hayvan ticareti yapan kimse

tuluat NÜnlükomi€i

Bütünüyle Eski karşıtı

Hububat

Küpeflte Pasak

Yol üzerindeki çukur

A K A L A

Pamuk türü

K O M İ K İ Ş E H İ R Keçinin erkeği

Bar›fl Erkek kardefl

İl yöneticisi

Alttaki spor yazar›m›z

OA AM

Anadolu Ajans› (k›sa)

O Otomobil R uç

ME T SÖZCÜK RB A

Ü T O SARMAL H BU

Tabaklanm›fl P ceylân derisi

Azeri çalg›s›

OT K PU M K AV Pasak

N E R MA Pamuk türü

N EA

Karakter bilimi

Alçak enlem rüzgâr›

İl yöneticisi

Kabiliyet K A L A Bir nota

İ Ş E H İ R

Derne€e ödenen para

A İ L E

Yol üzerindeki çukur

Alttaki spor Yapma, yazar›m›z etme

Bar›fl

Erkek kardefl

Haberci

S U L H

İI RD A AB Tİ

T A

Anadolu Ajans› (k›sa)

Y E T A İA

İ KM

‹lçenin en üst yöneticisi

ço€almak

‹ri Akdeniz bal›€›

Bel kay›fl›

Yabani bir hayvan

Caddelerde yön gösterme Gözde iflaretleri canl›l›k

Boya incelticisi

‹talya'da tarihi e€ri kule

Saz›n en ince teli

‹liflkin

fiaflma ünlemi Giyside tak›m

K A T

Donuk renk

BULMACA K PETEK E M E R

A Y

ASUDOKU RÇ AI KK A L ÇÖZÜMLER‹ O P Kİ S AY AE A

Yeter

Ü R E M E K

ANAGRAM Konuflulan BULMACA Nikahta R dilkeramet L vardır. İ S

Avrupa Birli€i'nin eski ad›

Sıcak çöl yeli Bir nota

ABD Uzay Üssü

A N

Bir renk

V Arabika E – Li

S A M

AHMET ÇAKIR

1. Bazuka. 2. Zibidi. 3. İtidal. 4. Adalet. 5. Melisa. 6. Kulübe. 7. Dikili. Somali'nin 8.M İlanat. Atılım. 11. Bünyan. plâka iflareti A9. Natıka. K A10. M S O 12. Manika. 13. Arafat. 14. Kabara. 15. Dalına. 16. Kaynak. 17. Anamur. 18. Ufacık. 19. İcabet. 20. Bir Hint Tedavi. 21. Kavara. 22. Avarız. 23. Kırıcı. müzi€i E T S İ T A R 24. İperit. 25. İtiyat. 26. çalg›s› Kerata. 27. Azamet. 28. Acımak. 29. Peleme. 30. Tarife.

SÖZCÜK AVI

SOLDAN İ L A RSA⁄A İ Z T A N İ Ç SÖZCÜK AVI Melahat Pars - Klapa - Ak Kom.ömrüm 3. Toka Otomobil uçar- gider gibi geçer gider / Ben talihin peşindeyim Y Z İ -LHekim D -EPA. L 2.TEpidemi A O M N A T O N talih benden kaçar gider- /Roza. Yar yar güzel yolcu güle güle Elebafl› - KAnilin. 5. Bedava - Ukalal›k E- Arus S - Siroko T E R- 4.E Apiko K E- M E 8. ‹vesiMERDİVENİ - Ful - Toy. 9. Zn R6. ‹radesiz İ Y E - Daraban. Z O 7.R LataA- Afl S -İ Van - Ga.SÖZCÜK MEbe- YATAK U A O R E S - PATİK12. - PATAK - Ezimevi. - Tara- YALAK - YALAN - YILAN A L - Is›l H -E‹kame. M A 10. T Mig İ T- AleA- Maki. R A 11. R Ayakl›k PANİK Oh A- Lice. 14. Lor - Ani - ‹kilem. Risk - Rebap R A K- Er. İ 13. P Akbafl B A- Z SARMAL15. BULMACA U N Ç İÇE DOĞRU - Keflan. 17. Dinozor - Konu İ- Ede.S 18. M L E ÜKorugan. R E M 16. E Ag K - Karabibik N Kalpazan- Asya – Rastık – Arı – Bora – Pakistan – Aspur – Uşak – T A RMarn L- Melun İ S -A Monoton. N 19. Akma - Anemi -Arabika TN - Se. 20. Çam - ‹nç – Lipari – Kota – Şalak – Akut – Lokal – Kabine – Laza – Potin E L O R Ö R İ K E‹ma M - EMustarip. R S A M – Rakor – Dakik – Ah. DIŞA DOĞRU A Y M A K A M AfiA⁄IYA S O YUKARIDAN Haki – Kadro – Karni – Topaz – Aleni- Bakla – Koltuk – Akala – Şato – U T B E I İ A E1. TMetabolizma S İ T -ATLR - Almaç. 2. Epope - Avniye - Org. 3.İ Likidite Kira – Pilaki – Baraka – Şurup –- Sanat – Si – Kaparo – Bırakıt – Saray San- –Ova Azap-–‹sal Lak. - Bakan Gabari - Dram. 4. Adakaras› - Kek - Skink. 5. –He U 8. Ulus K -O H R S G Mi. 6. Ama - Ada - Il›man - Roman. 7. Tire - Eflelek - fiiraze. Ebola. 9. Akseki - Biruni. 10. RL - Baz - AB - Nem. 11. Sanal - Pik B M15. V E N I T Ma. 12. fiad - Komi. 13. Has›la - No. 14. Ir - Fileto - Okuntu. Karakavuk - Zahire - Ons. 16. ‹kon - Balamir - Kuflet. 17. Kiran E -A A L R İ Mamaliga - Oma. 18. Kolon - Teke - ‹lanen. 19. Po - ‹z - GoT- ‹vecen KARE BULMACA Si. 20. Aminalay› - ‹rem - Celep. Rutubet

Dahil

fiafak vakti

1. N

“Kral…” (Shekespeare)

Lezzetli

Büyü

Notada durak iflareti

Türkmen halk oyunu

Göz rengi

Narin, ince yap›l›

Ç›ng›rak

Çatala€›z

Ülkemizi Avrupa'ya ba€layan yol

Büyük pulluk

Suudi Arabistan plâkas›

Akla ve gerçe€e ayk›r›

Müflkül, güç

Yarar, fayda

De€ifl tokufl

Kan tafl›

Da€ selvisi

Yerdeki kar› temizleme

Sand›kl› yatak B›rak›t

Do€arak ço€almak

ABD Uzay Üssü

‹ri Akdeniz bal›€›

Konuflulan dil

Bir renk

Donuk renk

SÖZCÜK AV E K

talih Ç benden K

PANİK - PAT İÇE DOĞRU K İ Kalpazan-

Somali'nin plâka iflareti

SOLDAN SA⁄A 1. Melahat Pars - Hekim - PA. 2. Epidemi - Klapa - Ak - Kom. 3. Toka - Arus - Siroko - 4. Apiko -BULMACA Elebafl› - Anilin. 5. Bedava - Ukalal›k - Roza. ANAGRAM 6. ‹radesiz - Daraban. 7. Lata - Afl - Van - Ga. 8. ‹vesi - Ful - Toy. 9. Zn Nikahta keramet vardır. - Is›l - ‹kame. 10. Mig - Ale - Maki. 11. Ayakl›k - Ezimevi. 12. Ebe - Tara - Er. 13. Akbafl - Oh - Lice. 14. Lor - Ani - ‹kilem. 15. Risk - Rebap -

T O ARNİK

Pİ

ET R

BORNO R G

RCEVHE İ

MA G ÇELTİ A İ

İK

Bir nota

Bir Hint müzi€i çalg›s›

– Rakor – D DIŞA DOĞRU A Haki A – Kadr Aşağ Kira – Pilak k – San – Azap

AHMET ÇAKIR

Sıcak çöl yeli

Bel kay›fl›

Avrupa Birli€i'nin eski ad›

PETEK BUL T E2 1. Bazuka. A 8. İlanat. O D9. C 15. Kabara. Tedavi. 21. ML 27.İ A MKerata.

Haberci

S U L H

Torun sahibi kad›n

ANAGRAM B Nikahta ker

Kafiye

A TKARE O NBULMACA A L F E R

Elçilik

Küçük taneli üzüm

çocuklar

Küpeflte

Hububat

Keten dövme tokma€›

Mezar

Denizli'nin bir ilçesi

Yasaklama

‹dare lâmbas›

H N Uİ

erimifl, s›ska

Düz ve ensiz k›l›ç

T NUİE K VPAA E

Derne€e ödenen para

Bir say›

Torun sahibi kad›n

A Y EtiA K ya€›

Kanuni

Pazar

Ortaoyununda bir tipleme

Hafniyumun simgesi

Fakülte başkanı

Eleme arac›

Herhangi bir sebeple acelecilik

ceylân derisi Balmumun yatırılmış fitil

Ortadaki teknolojinin adı

Üstteki spor yazar›m›z

K O M İ K

Parola

Erkek

OS R P M AO N

İlişkin

K N O U K R

D O

HOLOGRAM

Zehirli bir yılan türü Kemiklerin yuvarlak ucu Karışık renkli

A K Ani çıkan tehlikeli durum

Erkek geyik

Bir meyve

abanozun Musikimizde birdiğer makamadı

P O L

F E

A Ç A R

Anahtar

Yazı sanatı

U R

KB Ü T Ş

R A

Hoflnutsuzluk belirten söz ya da yaz›

Padişahlara verilen armağan

Dahil

A R

Bayramdan bir önceki gün

ABD UzayKaragöz Üssüoyunu perdesi

S A

Nikelin sembolü

Söndürme

Y.S.Selim'i öldüren hastal›k

Belirti

Süre

Yardımcı

Genişlik

Bir organımız

Aynı amaçtaki kişiler arasındaki çekişme

Vİ Mİ R A N E

Dini müzik türü

Dolaylı anlatım

Kastamonu ilçesi

E€itim görme

S DT OZ K Köy evi

Keçinin erkeği

İsim

Görevi yerine getirme

E K A R T E

atma

‹stif edilmifl mal

‹lâve etme

Yemin

Satrançta bir taş

A İB L AA N H İA

Kastamonu ilçesiMatem

Usta

‹dare lâmbas›

Anahtar

İ NT A A N

Halk edebiyat›nda kafiye

Ortaoyununda bir tipleme

Bayramdan bir önceki gün

Canl›lar›n vücut yap›s›

Hayvanlara vurulan damga

M A

S A Dağ keçisi

düzenek Mercek, adese

Toplu turistik gezi

Dahil

“... Hatipoğlu”

Bir bağırsak paraziti

ET AD A NKETA

A E KL

Büyükçalıştıran koltuk

Nişastalı bir bitki

yıkık yapı

P E

Bütünüyle

Yolcu evi

Üstteki aktör

Gümüş

Ünlü tuluat komi€i

Bir say›

Belirti

T E L E M E

fi‹FRE KEL‹ME

Yarışın her evresi

Yabani bir hayvan

İtalya’da ki Harap, eğri kule

(ilahiyat Saman Akıl profesörü) renginde ipek kumaş

Duman karas›

Soluk borusu

Gürültü patırtı

İ T AA P RE S OE N

Uzun omuztaslayan atkısı

Kırşehir’in bir ilçesi

Gidilecek yol üzerinde olmayan

Peru'nun plâkas›

Rahat, sessiz

Hitit

Çabuk pişen

N A L

C İ A Bilgiçlik M En kalın

P L

Kesimlik hayvan ticareti yapan kimse

Yüce

Negatif

K E…” (şarkıcı) A H E Kumaştaki O N A M A K E T “Zerrin benek K A RBir enerjiA K U L A BirKröntgen Otlak T U R R E tekniği (kısa) A aleti, batarya Polonya’nın Görevi yerine plaka işareti Olumsuzluk K P A ML ABir ilimiz N P P İ A LT anlatan A önek TME R S getirme F Öİ L

A H UR

Ş A B A N Atın ayının altına çakılan demir

Halk şiiri türü

İR AK Y A

Peynir çeflidi Eski karşıtı

Görevden alma

İlgili

Bir nota

İstif edilmiş mal

Gözenekler

Bir renk

Sert, katı

Boyun eğme

Tane

Seyretmek

Su samuru erkek sesi

K TasdikAetmek R A M E

Ceylan

Nakdi

Çikolatalı bir tatlı

Faal, aktif

Dayan›kl›l›k

Gemilerde kullanılan demir halka

NAİ

Büyük iplik çilesi

R A GK E A MR

Sayı gösteren işaretler

Denizaltı dürbünü

R A

Kur’an’da bir sure

Uyum Anket sa€lama

Doktor (kısa)

RM E

Renkli, küçük kayabalığı

E M EB R P İ

A R

Örgütün etkin üyesi

E M E N Aİ

Güvenlik

Azerbaycan plakası Abdest alırken ağzı çalkalama

Yemekte kullanılır

Bir arazi ölçüsü Kalın keçe kumaş

E R

Yumurta verimi yüksek

Huy, karakter ırkı Büyüktavuk kız kardeş Haber Ajansı (kısa)

M ZA A LH T A MI Z

Donuk renk

maden

Bir bağlaç

Bir hamur tatlısı

E M

“... Evgin” (şarkıcı)

Üstteki spor yazar›m›z

“Zerrin …” (şarkıcı)

Bir röntgen tekniği (kısa)

YN İE H TA T F S A S M S İ NU A EÇ A LD İ EM OkesesiTĞAİL Z Safra Görgü, B Meteorolojik Aterbiye GD ER E Ş VA MR B EA K Ö K RSA İES UNE DKEEL KE M E gözlem Ç A T Bolu’nun A L İ Z L E T M İE K LYeşil A L A İ K N E F E bir ilçesi Pullu bir balık

Y Değerli bir İ

Müslümanların ibadethanesi

Beyaz mermerin sert bölümü Kiloamper (kısa)

Tembih sözü

E Y

Televizyon camı

MEHMET ULAY

Azeri çalgısı

Canlılığını, hayatını sürdürme Alttaki teknik direktör

Radyumun sembolü

At oturmalığı

B A D

Söyleme

T A K K

N O Kutsal ayların ikincisi

Y A L Ani çıkan tehlikeli durum

J E D E

İlişkin Zehirli bir yılan türü Faktör

Numara (kısa)

Dibi yüzeyinden uzak olan

Uzaklık anlatır

A S T Bir tür başlık

Pullu iri balık

Bir üst’ün emrinde çalışan

Acıklı

T R A

Karışık renkli

K Ü T

N Kısa ve kalınca Lokanta

Mikroptan arınmış

S A K A M E HT A

Konu, özne

İ Dram

Yapılar topluluğu

Bozukluk, eksiklik

Kemiklerin yuvarlak ucu

T F A A R

ÇÖZÜMLER

İ Sanat Paragraf başındaki büyük harf

Lityumun simgesi

Hoflnutsuzluk belirten söz ya da yaz›

Vücut ifrazatı

Yumuflak B İ L A L İ Ceylân H A B E Ş İ

Demir yolu

O R M A M Nİ

Padişahlara verilen armağan

S A N T U R

Söndürme

‹stanbul'un tarihi semti

Y A T

Ezan okunan yüksek yer

ZEKİ ÇOL

Kıtalardan biri

YŞ İ

yan Müslüman

Gündüz gösterisi

Evrenpulu

Ağaçlarla kaplı geniş alan

Bir müzik aleti

D O Z

HOLOGRAM

Yetkili sat›c›

M A

Çizik gibidüren hastal›k ince yolEzan› ilk oku-

Köy evi Erkek geyik

Yeşil abanozun diğer adı

Olumsuzluk anlatan önek

İlçe

Karagöz oyunu perdesi

ABD Uzay Üssü

İlacın alınacak miktarı

Özel gezinti gemisi

Atama

Y.S.Selim'i öl-

Dolaylı anlatım

S A A D E T

Nikelin sembolü

Siyasi

Mutluluk

Derneğe ödenen para

L A

daki tansiyonun arttığını ifade ederek, “Ben oldukça normal şeyler söylemiştim ama birisi bunu tahrik edici şekilde sundu ve polemik başladı. Gerçekten kırılmış gibiydi. İstanbul’da birbirimizi gördüğümüzde sadece “Merhaba” dedik. O kadar. Biz şu an arkadaş değiliz. Mourinho’nun arkadaş edinmek istediğini düşünmüyorum. Bana öyle geliyor da olabilir. Ya da böyle gözükmek istiyor.” ifadelerini kullandı.

A S

e il

el ea e ynananan a ta a i e il i

Bir nota

Yardımcı

Kastamonu ilçesi

Genişlik

Dini müzik türü

Ortadaki teknolojinin adı

Atın ayının altına çakılan demir

Yazı sanatı

S A P A Matem

budala

Süre

İlaç

Bir ilimiz

Sevimsiz,

SÖZCÜK A

Selenyumun sembolü

Otlak

Bir enerji aleti, batarya

Polonya’nın plaka işareti

Harap, bilgisiz, yıkık yapı

Pazar

Satrançta bir taş

Üstteki aktör

Ceylan

Bir renk

Deri, kâğıt süsleme türü

Kalın keçe kumaş

Radyumun sembolü

Kutsal ayların ikincisi

İtalya’da ki eğri kule

Gümüş

Aynı amaçtaki kişiler arasındaki çekişme

Nişastalı bir bitki

K A M A N Gidilecek yol üzerinde olmayan

Bir arazi ölçüsü

Bir organımız

Cetvel türü

Toplu turistik gezi

P O R

Meteorolojik gözlem

Bir nota

K A R A

K A R A M Yabani bir hayvan Kırşehir’in bir ilçesi

RA Aİ TY

Safra kesesi

Hayvansal gıda

Kumaştaki benek

Yasaklama

söz ya da yaz›

Bırakıt

Tasdik etmek

ReyNumara (kısa)

Motorlu aracı çalıştıran düzenek

(kısa)

Kanuni

Bir tür başlık

Sandalı yürüten dümen kolu

MELAHAT PARS

Görgü, terbiye

Renkli, küçük kayabalığı

Balmumunmermerin sert bölümü yatırılmış fitil Kiloamper

Rütbesiz asker

Büyükbaş hayvanların ortak adı

AlukHoflbenutlirsuztenZ- A

Güvenlik

Gemilerde kullanılan demir halka

Su samuru

Beyaz

Dağ keçisi

Mercek, adese

yılan türü

Büyük koltuk

Halk şiiri türü

A Ç A R

K N

ME İM NL İ İ Y T E AT N

Yumurta verimi yüksek tavuk ırkı

Değerli bir maden

Bilgiçlik taslayan

Doğaötesi

Televizyon camı

Sert, katı

Nakdi Boyun eğme

Uzaklık anlatır

Anahtar

Denizaltı dürbünü

eklenen san

“... Evgin” (şarkıcı)

çalışan

Evrenpulu

İstif edilmiş mal

adlarına Tembihnın sözü

At oturmalığı

Gündüz gösterisi

Sevimsiz, bilgisiz, budala

Ezan okunan yüksek yer

Bolu’nun bir ilçesi

Osmanlı padişahları-

Söyleme

Ekin biçme Bir üst’ün aletiemrinde

Dişi deve

Çikolatalı bir tatlı

tehlikeli durum

Lokanta

Hoşlanarak bakma

Kur’an’da bir sure

Dibi yüzeyinden uzak olan

Kısırlık, başarısızlık Ani çıkan

Kısa ve kalınca

Dram

Üzgün

Azeri çalgısı

Bir bağlaç

Pullu iri balık

Kuzey Anadolu’da sıradağlar

Örgütün İlişkin etkin Zehirli üyesi bir

ZEKİ ÇOL Faktör

Acıklı

Konu, özne

Otomobil satılan yer

Yolcu evi

Bir renk

E K

KARE BULMACA Karakter bilimi SOLDAN N İ SA⁄A N E Alçakrüzgâr›enlem I R A B İ L İ M Yeter 1.YabaniMelahat Pars - Hekim - PA. 2. Epidemi - Klapa - Ak - Kom. 3. Toka Halk E bir E T A L T I Peru'nun N A N L E ‹talya'da edebiyat›nda hayvan plâkas› e€ri Arus -Ç Siroko E Ekafiye AE YK A K -incelticisi A- 4.KApikoA- Elebafl› L tarihi-kuleAnilin. P5. Bedava İ S- Ukalal›k A ‹liflkin- Roza. E Boya L E V R E K Peynir çeflidi G P Ö R Usta N 6. ‹radesiz - Daraban. 7. LataGözde - Afl - Van - Ga. 8. ‹vesi Giyside- Ful - Toy. 9. Zn Bir tona ba€l› canl›l›k tak›m İ R E G E R TE E D E 11. Ayakl›k -REzimevi. 12. EbeA- Tara L E İ MP EE olmayan A - Is›l T - ‹kame. O N10. Mig A - Ale L - Maki. F E K T Saz›n en beste Rutubet ince teli - Er. 13. Akbafl - Oh - Lice. 14. Lor - Ani - ‹kilem. 15. Risk Dahil - Rebap M İ Faal, aktif S Görevden Oalma N A “... R Keten dövme fiafak vakti tokma€› Uyum “Kral…” (ilahiyat sa€lama 17. A SHatipoğlu” İ L 16.AAg -RKarabibik İ Z- Keflan. T Dinozor A N- Konu İ 18. Ç Duman (Shekespe-- Ede. LDayan›kl›l›k U E T R E N İ H A T Elçilik F Korugan. profesörü) Lezzetli karas› are) Marn - Melun - Monoton. 19. Akma - Anemi Ç›ng›rak Parola Mezar Çatala€›z - TN - Se. 20. Çam - ‹nç L Ülkemizi Büyü İ MK TO Nİ TZ A AK Ç Bir meyve İ M ensizDüzk›l›çve S İ ‹ma N- Mustarip. Y ba€layan Z İ L Büyük D E L T A Avrupa'ya pulluk yol ANegatifM A K E T‹lâve etme AfiA⁄IYA Notada YUKARIDANTürkmen Suudi halk oyunu Arabistan S Rİ vücutCanl›lar›nyap›s›Ö E KHAMZALHAMZAOĞLUE M E durakGöz rengiiflareti1. EMetabolizma S Narin,yap›l›ince - TTL - Almaç. E R2. Epope E K- Avniye E -MOrg.E3. Likidite Kplâkas› P Hitit İ EL K M Gabari - Dram. 4. Adakaras› -Müflkül, Kek - Skink. 5. He - Ova - ‹sal - Bakan Küçük Bir nota Akla ve taneli üzüm İ R A N E İ Z Eleme güç Yarar, gerçe€e fayda Soluk Mi.R6. Ama - Ada -E Il›man 7. Tire Eflelek fiiraze. 8. Ulus E T İ borusu L A arac› İ Görkem, N E F E İ Y Z O R A S İayk›r› - Roman. De€ifl tokufl heybet NYemin A A R Musikimizde İ F E Ebola. 9. Akseki - Biruni. 10. RL - Baz - AB - Nem. 11. Sanal - Pik Denizli'nin Kan tafl› bir makam bir ilçesi Hayvanlara Da€ selvisi Yerdeki kar›12.H Ma. fiad Komi. 13. Has›la No. 14. Ir Fileto Okuntu. 15. A N T N E V A Ç A L E M A T İ T A R A R Avurulan S A A Ç A R Erkek Süre temizleme damga Karakavuk - Zahire Sand›kl› - Ons. 16. ‹kon - Balamir - Kuflet. 17. Kiran T T EGerçekçilikK N İ K S P O R yatak Esmer, aç›k R 18. Kolon E N kestane E A L İ Z M Has›m R A Mamaliga K İ - Oma. P B›rak›t B - ATeke Z- ‹lanen. A 19. Po - ‹z - Go - ‹vecen rengi Bir tarafa Do€arak Si. 20. Aminalay› - ‹rem - Celep. Ana, baba, Mikroptan arınmış

Karışık renkli

Bir sayı

O R M A

Kastamonu ilçesi

‹stanbul'un Çizik gibi tarihi semti ince yol

Ağaçlarla kaplı geniş alan

Bozukluk, eksiklik

Paragraf başındaki büyük harf

Çabuk pişen

Yarışın her evresi

Uzun omuz atkısı

Sanat

Yetkili İlçe sat›c›

KARE BULM SOLDAN SA 1. Melahat P - Arus - Siro 6. ‹radesiz - Is›l - ‹kam - Er. 13. Akb SÖ Korugan. 16 Marn - Melu ‹ma - Must O M YUKARIDAN 1. Metaboliz M U Gabari - Dra Mi. 6. Ama İ S Ebola. 9. Ak Ma. 12. fiad E L Karakavuk Mamaliga İ U Si. 20. Amin

F E

B İG L MA İ LK İA H A B E Ş İ

Kemiklerin yuvarlak ucu

Yapılar topluluğu

Demir yolu

Zamklı cila

Herhangi bir sebeple Lityumun acelecilik simgesi

D O

HOLOGRAM

Padişahlara verilen armağan

Kıtalardan biri

Söndürme

Gürültü patırtı

Gözenekler

En kalın erkek sesi

Özel gezinti gemisi

Bir müzik aleti

Seyretmek

Büyük iplik çilesi

Sayı gösteren işaretler

Müslümanların ibadethanesi

Bir bağırsak paraziti

Atama

Ezan› ilk okuyan Müslüman

Rahat, sessiz

Doktor (kısa)

Yemekte kullanılır

MEHMET ULAY

Yüce

Nikelin sembolü

Bir hamur tatlısı

H A T

P O L İlacın Y.S.Selim'i ölalınacak düren hasmiktarı tal›k

Fakülte başkanı

Matem

Tane

Anket

Azerbaycan plakası Abdest alırken ağzı çalkalama

Huy, karakter Büyük kız kardeş Haber Ajansı (kısa)

S A

Ortadaki teknolojinin adı

Yazı sanatı

Derneğe ödenen para

Pullu bir balık

Donuk renk

N MA E TN

Deri, kâğıt süsleme türü

SUDOKU ÇÖZÜMLER‹ Aynı amaçtaki kişiler arasındaki çekişme

İlaç

Canlılığını, hayatını sürdürme Alttaki teknik direktör

OA Y

Doğaötesi

N A S A

A M A

Dahil

A R

Bayramdan bir önceki gün

İtalya’da ki eğri kule

Bir organımız

Süre

Gidilecek yol üzerinde olmayan

N A

Yasaklama

A K

Kanuni

N Keçinin erkeği

HAMZA HAMZAOĞLU

Nişastalı bir bitki

Toplu turistik gezi

Üssü

Balmumun yatırılmış fitil

K A R A K U

1. Canl› organizmada veya canl› hücrelerde hareketi, enerjiyi sa€laK A M A N P A T mak için oluflan, biyolojik ve kimyasal de€iflimlerin bütünü - ParaR S İ M 12 m›z›n simgesi - Ahize. 2. Destan - Eskiden kullan›lan kukuletal› bir S A P A E M fleflit ya€murluk - Klavyeli bir çalg›. 3. Kolayl›kla paraya çevrilme İA L A H İS Y varl›kİ - Bir binan›nTyöre imarAdairesinin S öngördü özelli€i olan €ü azaY A S İ M 13 A miH yüksek 4. AvA fla ada lü siyah A li€iM- Ac›k Z l› olay. A H Ms›n›n Z ünA O üzü ĞS mü L - ÇiUkoA D A A D E T latal› ya da üzümlü çörek - Çöl bölgelerinde yaflayan bir sürüngen Ş A M B A B A D RN İ A Y SA UT 14 D E türü. 5. Helyumun simgesi - Bir arazi flekli, yaz› - Ulaflt›rma - Vekil Ç noA L lü - Etİraf› Zsu ileLçevErili ka Mra par ES çaAKs› N- MuT - LU RA K - Bir ta. 6.TGörA me özür İ T F A L İ O tedil iklim me- U M - “Rafet R …”A(flarKk›c›).A7. ‹zMmir ilçesiT - Mey A veKAlerinRAyenT KK A AM yen iç bölümleri - Pehlivan kispetinin paças›. 8. Millet - Afrika'dSa A 15 N A y›lMlardaİ toplu ölüm E ler T neAden P Cİ9. An İ talİDyaSilE geçCti€imiz olan virüs. çeİsi Y AO L N K Ü T B A D - 973 -1048 Earas›n T daOyaflaLm›fl FarsZköken İ li Müs G lüAmanNilimA adaLm›. A 16 R T R A J E D İ E 10. Lübnan plakas› - Taban - Evrensel al›c› kan grubu - Rutubet. 11. B A S T E M A Ş A O R A K E E E Y E HR Tahmini - Dökme demir - Su. 12. Nefleli, sevimli - Garson yard›mc›M 17 EM R A İ Ps›. 13. Bir K iflten A eld N ediElen Psonuç E - NumaEran›nLk›saİ Ayaz›KSl›fl›.T14. Tür ŞE - A T r› A mek K tu K- E O N kü, flark› - Kasapl›k hayvanlar›n s›rt bölümündeki et - Ça€ E L M A L Y E K E N OO Y A R M PE L N bu, davetiye. 15. Hindiba - Kullan›lmak için saklanan tah›l - Alt›n de18 R A A H U V K€erUölçüLsü. 16. A Bil Kgisayar ifla T retUlerine R verilenRad -E“HaK A (siBne- E T kan …” Ş A B A N A B A maPsanat 17. Da€ Aç›m›z) T - ATrenTya daEgemi S yata€›. F İ ete L €i - ÜzeSrine Ak›z- T A K A SüLtun - E N N d›r›lm›fl ya€ gezdirilen m›s›r unu yeme€i - Kalça kemi€i.N 18. MKüçük karides - Duyuru yoluyla. 19. ‹talya'da ›rmak - Be HlirtiKEL‹ME A- Çin' T deS A19 FN AA fi‹FRE Japonya'da oynanan bir tür satranç - Aceleci -PBir O nota.L20. İOs- T İ K Eve M manl›larda alt› yafl›ndan küçük çocuklar›n mahalle okuluna gidiflleri 20 Hs›raİs›nda yap›lan dini tören - Cennet - Hayvan ticareti ya L pan kimKse. A Z A Kırşehir’in bir ilçesi

Cetvel türü

EK N

Rey

“Zerrin …” (şarkıcı)

Belirti

Görevi yerine getirme

R A N E

O R AABD UzayK

Ekin biçme aleti

L fi‹FRE Y KEL‹ME E K E

M A

Bir nota

Genişlik

Rütbesiz asker

Dağ keçisi

Sandalı yürüten dümen kolu

ÇÖZÜMLER

A R A M E

Yabani bir hayvan

Büyükbaş hayvanların ortak adı

VO Nİ

Kısırlık, başarısızlık

YUKARIDAN AfiA⁄IYA

Mercek, adese

Osmanlı padişahlarının adlarına eklenen san

altına çakılan demir

Büyük koltuk

Halk şiiri türü

Sert, katı

Boyun eğme

Bir ilimiz

Olumsuzluk anlatan önek

AKastamonu ilçesiN AA LB A AR

Üzgün

Atın ayının Dişi deve

Nakdi

Çikolatalı bir tatlı

Otomobil satılan yer

Aİ GN

Kuzey Anadolu’da sıradağlar

Bir renk

Bir röntgen tekniği (kısa)

Harap, yıkık yapıBir sayı

Kastamonu ilçesi

Bir renk

Yolcu evi

Uzun omuz atkısı

A C Hİ U D

Çabuk pişen

A14

Ceylan

Herhangi bir sebeple acelecilik

Bir enerji aleti, batarya

Gürültü patırtı

Radyumun sembolü

Gözenekler

Sayı gösteren işaretler

Müslümanların ibadethanesi

Polonya’nın plaka işareti

Kalın keçe kumaş

Otlak

Zamklı cila

Büyük iplik çilesi

Hayvansal gıda

Yüce

benek

Bir arazi ölçüsü

Seyretmek

Bir bağırsak paraziti

Vücut ifrazatı

Rahat, sessiz Kumaştaki

Doktor (kısa)

Sevimsiz, bilgisiz, budala

Bırakıt

İsim

Tasdik etmek

Numara (kısa)

A N

Motorlu aracı çalıştıran düzenek

Fakülte başkanı

Tane

(kısa)

Bir tür başlık

Yemekte kullanılır

Kur’an’da bir sure

Saman renginde ipek kumaş

Akıl

İlgili

Selenyumun sembolü

Renkli, küçük kayabalığı

Anket

Azerbaycan Beyaz plakası mermerin Abdest sert bölümü alırken ağzı çalkalamaKiloamper

Haber Ajansı (kısa)

Donuk renk

At oturmalığı

Uzaklık anlatır

Huy, karakter

Büyük kız kardeş

Bir üst’ün emrinde çalışan

Yeşil abanozun diğer adı

İstif edilmiş mal

Tembih sözü

Söyleme

Ani çıkan tehlikeli durum

N Osmanlı padişahlarının adlarına eklenen san

Kısa ve kalınca

Lokanta

Dram

Meteorolojik gözlem

Paragraf başındaki büyük harf

Yumurta verimi yüksek tavuk ırkı

Azeri çalgısı

Kemiklerin yuvarlak ucu

Karışık renkli

Bozukluk, eksiklik

Lityumun simgesi

Yapılar topluluğu

Sanat

Eski karşıtı

Zehirli bir yılan türü

Söndürme

Bir hamur tatlısı

Ezan okunan yüksek yer

Padişahlara verilen armağan

Kıtalardan biri

Bir müzik aleti

Pullu bir balık

Evrenpulu

Ağaçlarla kaplı geniş alan

Nikelin sembolü

Canlılığını, hayatını sürdürme Alttaki teknik direktör

İlçe

HOLOGRAM

Karagöz oyunu perdesi

Matem

Yarışın Kutsal her ayların evresi ikincisi

rin arka aşı

Kastamonu ilçesi

Yolcu evi

Uzun omuz atkısı

En kalın erkek sesi

Çabuk pişen

Yarışın her evresi

03BULMACA

Gözenekler

MELA

A S U DMELAHAT E PARS

Rahat, sessiz

L E M E K

R A K A M

Saman renginde ipek kumaş

Akıl

Tane

12 1. Canl› organizmada veya canl› hücrelerde hareketi, ener jiyisimsa€ m›z›n gesila--Ahize. 2. Destan - Eskiden kullan›lan kukuletal› bir C A M İ E T A P C İ D E O flenü flit ya€ murra luk- - Klavyeli bir çalg›. 3. Kolayl›kla paraya çevrilme mak için oluflan, biyolojik ve kimyasal de€iflimlerin bütü - Pa 12 Z İ G A N A L A R €i ta olan m›z›n simgesi - Ahize. 2. Destan - Eskiden kullan›lan kuözel kulile l› var birl›k - Bir binan›n yöre imar dairesinin öngördü€ü aza- E13T O L mi yüksekli€i - Ac›kl› olay. 4. Avfla adas›n›n ünlü siyah üzümü - ÇikoB A S T E M A Ş A O R A K fleflit ya€mur luk - Klav li bir çalM. g›. 3. nited’ın Kolayl›kla pa ralayatal›çev rilüzüm meolya da lü çörekhaftada - Çöl bölgelerin de yaflayanbir bir sü rüngen puan, bu yesezon şampiyon Everton’u çalıştırmaya başlayan Moyes, sadece maçtan 3 puanla ayrılmaB P P K A N E P E E L İ K Ş A M 14 tü rü. 5. Hel yu mun sim ge si Bir ara zi flek li, ya z› Ulafl t›r ma Ve kil li€i olanmasının varl›k - Birzor binaolduğunu n›n yöre imar da iresibir nin şekilde öngördü€üortaya aza13lü - Etraf›sebep net kısıtlı bütçe ve imkânlarla bir takımın özel nasıl bir - Bir nota. 6. Görme özürsına çevrioldu. ra parEŞampiyonluk ças›L- Mu- M A L yarışının K suAile R Ali kaM Y E K E O Y M E mi yüksekli€i - Ac›kl› olay. 4. Avfla adas›n›n ünlü siyah üzü mü Çi ko iklimyiyen - “Rafet …” (flar k›c›). 7. ‹zmir ilçesi - Mey velerin yenise me- 1 belirli bir başarı gra ğini yakalayacağını is- koyuyordu. Az gol atan 1 , çoktedilgol başka sürpriz takımı 0’danT beri şam-R E K A B E T K paAças›.R8. Mil A letK- AfUrika'dLa A15K U R latal› ya da üzümlü çörek - Çöl bölgelerinde yaflayan bir rün gen yen sü iç bö lüm leri - Pehlivan kispetinin 31munbirsimtakım nited, 2t›r .ma sopat etti. 11 yıl çalıştırdığı Everton’da 3tükez piyonluk geç tihafta €imiz y›llar da toplu lerKneden viArüs. N 9. Ançeken talyaPilçeAsi Brendan A olan Mhasreti T A T ERodgers’in S F İ L S A T A 14ölüm rü. 5. Helyu gesi - Birolan arazi M. flekli, ya z› - Ulafl - Ve kil - 973 -1048 aras›nda yaflam›fl Fars kö kenli Müs lüman ilim ada m›. 616 7 KARE BULMACA 1 2 3 4 5 8 9 10 11 13F nunda lider helsea’nin 1 puan gerisine yılın teknik adamı seçilen Moyes’in bu isçalıştırdığı iverpool oluyordu. Mtubet. 11. H A 12 T - Bir nota. 6. Görme özürlü - Etraf› su ile çevrili kara par s›nan - Mu - s› - Taban - EvrenselRal›c› kanSgrubuİ - Ru 10.ça Lüb plaka mini - Dök me - Su. 12.2 se Garson d›mc›- remier . ig’deki ilk Sahasında S si ensea ity’ye tikrarı, Ale Ferguson sonrası Manchester tedil iklim düşüyordu. - “Rafet …” (flark› c›). 7. ‹zmir ilçe - MeyveleTahrin yen me2-1 - demir SNefle Ali,hafta PvimAli - itibariyle E yarM P O L İ T İ 1len sonuç - Numaran›n k›sa yaz›l›fl›. 14. Tür- 17 SOLDAN SA⁄A s›. 13. Bir iflten eld edi yen iç bölüm leri -1.Peh tinin s›.raf8. -flar Afk›mu ri-ka' dsia l›k hay15 İ deLki etA- Ça€ Hhelsea İ tuL K A Z beş sıra şöyle 7 , Arsenal , yenilerek FA up’tan da elenen Moyes’li nited’ın dümenine geçmesini sağlıyordu. 1918li-van 2005kis arape s›n da yaflapa m›flça foto€ ta Mil görület len si kü,Türk Kakisap van lar›n s›rt bölümün r› mek cimiz - Dokler tor -ne Paden namaolan plakas›. 2. Salg›n has l›kya n›n ti€imiz Manchester y›llardabes toptelu ölüm virüs. 9.attığı An tal ilkaçe15. siHindi2ba -Manchester bu,ta da ve-şampitiYaye. Kullan›lYmakAiçinSsaklananity - iverpool İtah›lM- AlAt›n de D O Z Y İ Takımın gol makinası Robin geçvan , 3 , Totnited’ın havlu 18 inen k›vr›k bölümü - Bir renk - Davar €er l›.öl3. El k›fl-Bilgisayar iflaretlerine verilen ad - “Hakan …” (sineçüada sü.s›16. - 973 -1048 aras›ngö€ daseEs yado€ flarum›fl Fars dekönizken li Müslüman a€› ilim m›. S A A D E T G M İ K ma - yarışında ki dilde gelin - AkMourinho’lu havzas›nda görülen çok s›sacak rüz--ve 16datenham ersie’nin sakatlığına Ferguson’un koltu0 ete ...€i -Manchester nited ise 2 yonluk mahelsea natbir ç›m›z) Tren ya gemi yata€›. 17. Da€ Üzerine k›z4. ban Geminin zinren cirinisel topla mirinigru kalbu d›rma hatu z›rbet. ol ma11. s› -dirilen3m›s›r unuN 10. Lübnan plakas›gar.- Ta - Ev al›y›pc›dekan - yad›Ru A €i. T18. Sütun r›l m›fl ya€ gez yemeİ€i - KalçaY kemi 19 gösteriyor ki O R M A N ğunun Moyes’e büyük gelmesi de eklepuanla 7. sırada. tablo Manuel Manchester itykulkad›m Oyunda ar kadafllar›na bafl olan cuk - Boya sanaKü yinçük de la n›lan Duyuru yo riparades luyla. 19. ‹talya' mak - Belirti -Bu Tahmini - Dök me de mir -ellegrini’li Su. 12. Nefleli, seçovim li - Garson yar c› S Ada ›rN T U RÇin'de A İ T C organik boya cevheri. 5. Karfl›l›ks›z, paras›z - Bilgiçve lik Ja taspon lama Bir ya' da oynanan bir20 ranç - Ace - Bir nota. 20. Osnince, Manchester nited, 1 2’den s›.beri yılda 13leciAşampiyonluk yaşamış Tbir tekgücüne teknik kalitesini ekler13. Bir iflnın ten eld len so nuç6.-Gay Nuriadam madira n›nbin k›her savuyaruz›flu.l›man fl›. Tür - 417tür sat türedi pem be el mas. ira - Kal 7.de Es14. kiden E E M N İ Y E l›lar da alho t› -yafl›ndan küçük çoİ cukT lar›nFmahal le okuluLna giİdiflleri O20 S cahay lar›nsürprizi giydila €i r›n bir üst lük bö - Yelü mek - At r› taet fl›mak ta kullamek n›lan ka-sürekli içinde olduğu şampiyonluk yarışına nik remier A ig’deki asıl “hâlâ şampiyon olamamış” kü, flark› - ken; Kasapl›k van s›rt mün delaki - Ça€ s› rar› s›nda yap›tu lan dini tören - Cenadamın net -AHayRvan ticayokluğunda reSti yaA pan K kimse. A M E T L T I N A N E L pal› araç tipi - Galyumun simgesi. 8. Güneydo€u Anadolu'da yetiflen bu, davetiye.Arsenal 15. Hinyerdiliba - Kul n›lçükmak saklala h›lve-taAl de-- 5 şampiyonluk daha devre bitmeden havlu atma noktasına yarışı artık çok Arsene enger yönekoyapıyordu. yun ›rk› -laKü taneliiçin bir bak tünan rü - Böta cek net›n ile bes İ N İ S İ Y A L L E takımlı V R E olaK G Ö R E N E 18 eti için k›z›lve tüyrilülen bir kufl. Çinkokan nun sim si ne - Is›ölçüsü.timindeki 16. Billeginen, sayar iflaav retlanan, lerine ad -9.“Ha …”ge(si geldi. Rakiplerin korkulu rüyası olan €er Old cak. Gelecek gösterir kestirArsenal, Mesut K Ü ne T B A D şimdiden İ R E G E R E D E İ P ile ilgili, ter mik - Yerine koy ma, yerine Özil’in kullanma. 10.de Bir türbüyük savafl 6 ma sanatç›m›z) - Tren ya da ge mi ya ta €›. 17. Da€ ete €i Üze ri ne k›z uça€› - A€aç l›kl› yolyıllar - Bir maysonra mun türü. 11. Pedal -yarışına Tohumlar›n eziorT R A J E D İ E M İ S O N A R Trafford’da bile zorlanan bir Manchester katkısıyla mek zor ama Ferguson’suz bir Manchester uzun zirve ÇÖZÜMLER SUDOKU ÇÖZÜMLER‹ ya€m› ç›ka r›ld›unu €› yer.ye 12. Ni€i ne -- Ba€ mami b›ça Koca. De-d›r›lm›fl ya€ gezdiriliplen s›r me Kalbuçadake €i.€› -18. Sü13.tun E E E Y E yarışında R L U oynadığı T R S E 719 nited’ın niz kaz› da deniAncak len hayvan -Özil’in Sevinç, rahatsakatlanarak l›k ünlemi - Diyarbak›r'›n nited vardı. Öyle ki Everton, 20 yıl aradan şampiyonluk Küçük karitak des -oluyordu. Duilçeyusi.ru14.yoYuluy la. 19. ‹talya'da ›rmak - Belirti - Çin'dsae muflak, tuzsuz peynir - Birdenbire - ‹ki önermesi buluY İ A S TT A E SM E A R İS Lkaldı. K Bakalım, O N T A K sonra Old Trafford’da maç kazanıyordu.veOld dominant rol artık geride halardan uzak kalması, döndüğünde ise eski ve her iki öner menin var g›s› olan - 15. ziko 20. - Bir Os mü-- H A M Z A H A M Z A O Ğ L U Japonya'da oynanan nanve bir tür satranç - Ace lecita-s›mBir noRita. A D 8 T K R E A SO U ND EA M A K zik aleti - A€aç gövdeleriyle yap›lm›fl ve çevresinde kaz›l› çukuru buŞ ikinci A M B bir A BA A K D Trafford’da 13 maçta kaybedilen toplam Ale Ferguson çıkacak mı? E T aratması, son man1l›lardaformunu alt› yafl›n danmumla küçük çocuk lar›n mahalArsenal’in le okuluna gidifl leri 20 lunan korunmaya elveriflli, kare biçimindeki ev. 16. Gümüflün simÇ A T A NL O İ Z AL ER M E P K L L A KP İ L M R Ö s›ras›nda yap›lan digenisi -töNaren - Cen net bir - Hay tica retiilya pan bizade Naz›m'›n romavan n› - Edir ne'nin çesi. 17. kim Neslise. tüR A K A M T A K A T U K A 9M Hoşlanarak bakma

Ç A T A L 11 1. Canl› organizmada ve ya canl› hücrelerde hareketi, enerjiyi sa€la-

YUKARIDAN AfiA⁄IYA

Azerbaycan plakası Abdest alırken ağzı çalkalama

Huy, karakter Büyük kız kardeş Haber Ajansı (kısa)

Ş A M B A B A

Yemekte kullanılır

YUKARIDAN AfiA⁄IYA

En kalın erkek sesi

Galatasaray Teknik Direktörü Roberto Mancini, helsea’nin hocası ose Mourinho ile alakalı ilginç açıklamalar yaptı. lkesinin medyasına konuşan İtalyan teknik adam, meslektaşı Antonio onte’nin çalıştırdığı uventus’u överken, helsea takımın hocası Mourinho için “Benimle arkadaş olmak istemiyor.” dedi. ortekizli ile aralarının bozuk olduğunu belirten deneyimli isim, 2010 yılında araların-

Pullu bir balık

Donuk renk

Canlılığını, hayatını sürdürme Alttaki teknik direktör

R A kenmifl sürüngen hayvan - Mevzu - Büyük erkek kardefl, a€abey. 18. C A M İ E T A Pekmez topra€› - Lanetli - Yeknesak. 19. Reçine - Kans›zl›k hastal›E T ŞO A L BZ €› - Tunus plakas› - Selenyumun simgesi. 20. Bir orman a€ac› - Bir 10 B A S T E M A N A ‹ngiliz uzunluk ölçüsü - Dolayl› anlat›m - Ist›rap ve ac› çe ken. P B P K A N E P E

kl k

ÇÖZÜMLER

MEHMET ULAY

ki teknik a a ara ın aki

03BULMACA

İtalya ve İspanya macerasını tamamlayıp bu sezonun başında yıl aradan sonra remier ig’e dönen ose Mourinho, “İngiltere’de pek değişen bir şey yok. Arsenal hâlâ şampiyon olamamış ” diyordu. Şu an ise tam tersi cümleler kurmak gerekiyor artık “İngiltere’de değişen epey bir şey var. Arsenal ile birlikte dört takım şampiyonluk mücadelesi veriyor.” Çünkü Ale Ferguson emekli oldu ve onun sayesinde şampiyonluklara ambargo koyan Manchester nited’ın durumu pek de iyi görünmüyor. remier ig’de Ale Ferguson sonrası dengelerin değiştiği bir sezon yaşıyoruz. 1 ’da Manchester nited’ı çalıştırmaya başlayan Ferguson, ilk kez zirveye çıktığı 1 3’ten 2013’e kadarki 20 yıla 13 şampiyonluk sığdırdı. Diğer sezonlarda da şampiyonluğu kıl payı kaçırdı. Bu dönemde ligi kez ikinci, 3 kez de üçüncü sırada bitirdi. Yani şampiyonluğun değişmez aktörü daima Manchester nited’dı. 72 yaşında 27 yıllık Manchester nited serüvenini noktalayan Ferguson’un yerine, 11 yıldır Everton’u çalıştıran David Moyes geldi. Ferguson gibi İskoç olan Moyes’in seçilmesinde istikrarı etkili oldu. Mourinho’nun yıl aradan sonra tekrar döndüğü remier ig’de Ferguson’un yokluğu, şampiyonluk yarışında güçlü bir rakibin saf dışı bırakılması demekti. Açıkçası, kimse Moyes’ten daha ilk sezonunda bir ‘Ferguson’ çıkmasını beklemiyordu. Ferguson’dan şampiyon bir takım devralan Moyes, kadroyu aynen muhafaza ediyordu. Transfer döneminde Fellaini ve ara transferde helsea’den uan Mata ile kadrosunu güçlendirirken, kasasından iki oyuncu için 77 milyon Euro çıkıyordu. Moyes’in performansı, yıllardır tartışılan ‘teknik adamın takıma katkısı’ hakkında bazı kirler verecekti. Teknik adamlık kariyerine reston North End ile başlayan Moyes için kullanılacak anahtar kelime, ‘istikrar’. 2002’de

YUKARIDAN AfiA⁄IYA

1. Canl› organizmada veya canl› hücrelerde hareketi, enerjiyi sa€lamak için oluflan, biyolojik ve kimyasal de€iflimlerin bütünü - Para12 m›z›n simgesi - Ahize. 2. Destan - Eskiden kullan›lan kukuletal› bir fleflit ya€murluk - Klavyeli bir çalg›. 3. Kolayl›kla paraya çevrilme özelli€i olan varl›k - Bir binan›n yöre imar dairesinin öngördü€ü aza13 mi yüksekli€i - Ac›kl› olay. 4. Avfla adas›n›n ünlü siyah üzümü - Çikolatal› ya da üzümlü çörek - Çöl bölgelerinde yaflayan bir sürüngen 2 yumun3simgesi4- Bir ara5zi flekli,6yaz› - Ulafl 7 t›rma8- Vekil 9 1410 tü1rü. 5. Hel - Bir nota. 6. Görme özürlü - Etraf› su ile çevrili kara parças› - Mu1 tedil iklim - “Rafet …” (flark›c›). 7. ‹zmir ilçesi - Meyvelerin yenmeSOLDAN SA⁄A 15 yen iç bölümleri - Pehlivan kispetinin paças›. 8. Millet - Afrika'da 1. 1918 - 2005 aras›nda yaflam›fl foto€rafta görülen Türk musikisi M o y es geç ti €i miz y›l lar da top lu ölüm ler ne den olan vi rüs. 9. An tal ya il çe si bestecimiz - Doktor - Panama plakas›. 2. Salg›n hastal›k - Yakan›n 2 - 973 -1048 aras›nda yaflam›fl Fars kökenli Müslüman ilimy neti adam›.in eki16 gö€se do€ru inen k›vr›k bölümü - Bir renk - Davar a€›l›. 3. El s›k›flan 11. e ter 10. Lübnan plakas› - Taban - Evrensel al›c› kan grubu - Rutubet. ma - Eski dilde gelin - Akdeniz havzas›nda görülen çok s›cak bir rüznite en KARE BULMACA 1 2 3 4 5 7 8 d›mc›6gar. 4. Geminin zincirini toplay›p demirini kald›rmaya haz›r olmas› 3 Tahmini - Dökme demir - Su. 12. Nefleli, sevimli - Garson yar eri sürekli s›. 13. Bir iflten eld edilen sonuç - Numaran›n k›sa yaz›l›fl›.b 14. TürOyunda arkadafllar›na bafl olan çocuk - Boya sanayinde kullan›lan 17 i in e l 1 SOL organik boya cevheri. 5. Karfl›l›ks›z, paras›z - Bilgiçlik tas laDAN ma -SA⁄A Bir kü, flark› - Kasapl›k hayvanlar›n s›rt bölümündeki et - Ça€r› mektu1. 1918 - 2005 aras›nda yaflam›fl foto€rafta görülen Türk musikisi şa iy nl k tür pembe elmas. 6. Gayriiradi - Kalbin her vuruflu. 7. bes Este kiciden - tor - Pa4nama pla bu, da2.veSal tiye. 15.taHin ban›n- Kul2lan›lmak için saklanan tah›l -yarışına Alt›n de- da a miz -ho Dok kas›. g›n has l›k - di Yaka gö€ inen - Bir öl renk Davar l›. 3.giElsas›yar k›fl- iflaretlerine verilen ad - “Hakan …” (sine18 calar›n giydi€i bir üstlük - Yemek - Atlar› tafl›makta kul lasen›do€ lanruka - k›vr›k bölümü €er çü-sü. 16.a€›Bil devre bitmeden - Eski dilde gelin - Akdeniz havzas›nda görülen çok s›cak bir rüzpal› araç tipi - Galyumun simgesi. 8. Güneydo€u Anadoma lu' d a ye ti flen ma sa nat ç› m›z) Tren ya da ge mi ya ta €›. 17. Da€ ete €i Üze ri ne k›z gar. 4. Geminin zincirini5 toplay›p demirini kald›rmaya haz›r olmas› avlu atma 3 yerli koyun ›rk› - Küçük taneli bir bakla türü - Böcek ve ta nedailearbes Oyun kadafl-lar›na bafl olan d› çor›l cukm›fl - Boya yindi derikul lan›m› lans›r unu yeme€i - Kalça kemi€i. 18. Sütun ya€sanagez len noktasına geldi. or ga nik bo ya cev he ri. 5. Kar fl› l›k s›z, pa ra s›z Bil giç lik tas la ma Bir 19 lenen, eti için avlanan, k›z›l tüylü bir kufl. 9. Çinkonun simgesi - Is› kavurirudes - Es Dukiyu tür pembe elmas. 6. Gayriiradi -Kü Kalçük bin her flu. 7. denru ho-yoluy4la. 19. ‹talya'da ›rmak - Belirti - Çin'de ile ilgili, termik - Yerine koyma, yerine kullanma. 10. Bir calatür r›n giysa divafl €i bir üstlük6- Yemekve- Ja Atlapon r› taya' fl›mak n›lan ka da taoykulnalanan bir- tür satranç - Aceleci - Bir nota. 20. Ospal› la araç uça€› - A€açl›kl› yol - Bir maymun türü. 11. Pedal - Tohum r›ntipiezi- Gal - yumun simgesi. 8. Güneydo€u Anadolu'da yetiflen 5 man l› lar da al t› ya fl›n dan li koyun ›rk› - Küçük taneli bir bakla türü - Böcek ve tane ile bes-küçük çocuklar›n mahalle okuluna gidiflleri 20 lip ya€ ç›kar›ld›€› yer. 12. Nine - Ba€ budama b›ça€› - Koyer ca. 13. Delenen, eti için avlanan, k›z›l tüylüs›bir 9. Çin rakufl. s›nda yakop›nun lansim digenisitö- Is› ren - Cennet - Hayvan ticareti yapan kimse.

İİ

22 SPOR

2 1 - 2 7 M A R T 2 0 1 4 ZAMAN FRANCE

eşik aş a G k an re e aşı var tleti a ri ilan karşı ın a era e re üştükten nra r a ini iyati alı y na a ırlı ını k y ir e l atarak en eleri takı ı le ine e iştir i

a ri e tr ra ran etir i

eşiktaş in a an an e n n na ek kirala ı ı k an re nin n er i ini al ak i tiy r alep edilen , milyon Euro ve gurbetçi yıldıza ilişkin Galatasaray iddiaları ise soruna yol açıyor. uslara bu parayı vereceklere, “ ayırlı olsun.” diyeceklerini belirten yöneticilerden Erdal orunoğulları ise şaşırtıyor.

eşiktaş ir yıllı ına renklerine a la ı ı k an re i in k lü ü r in ka ana f u t bo lc u nu n kendisine bin euro ödedi.

Beşiktaş, sezon başında Rubin Kazan’dan kiraladığı Gökhan Töre’nin bonservisini edinebilmek için kolları sıvadı. Ruslarla görüşmelere başlayan Siyah-Beyazlılar, satın alma opsiyonunu kullanma amacında; ancak devreye hemen rakamlar giriyor. Kırmızı-Beyazlıların 7, milyon Euro talebinde indirim bekleyen Kartal’ı, gurbetçi yıldızın istediği meblağ ve Galatasaray iddiaları zorluyor. Gökhan’ın kalmayı arzuladığını ve temasların olumlu sonuçlanacağını umduğunu vurgulayan Dış Transferden Sorumlu Yönetim Kurulu yesi Erdal Torunoğulları, akabinde şaşırtıcıcümleler kuruyor “Rubin 7, milyon Euro’da diretirse bu iş olmaz. Söylenen her şeyi kabullenecek değiliz. Galatasaray araya girip bu miktarı verirse sadece ‘hayırlı olsun’ deriz.” Bu noktada yakın geçmişteki demeçler akıllara geliyor. Gökhan Töre’nin Beşiktaş’ta kalmasından yana tavır koyan menajeri Ahmet Bulut,

Milli futbolcumuz Arda Turan’ın da formasını giydiği Atletico Madrid, konuk ettiği Milan’ı 1-0’lık galibiyetin rövanşında -1 yenerek 17 yıl aradan sonra Şampiyonlar igi’nde çeyrek nale yükseldi. İspanyol devinde ilk 11’de maça başlayan Arda da 0. dakikada takımını 2-1 öne geçiren bir gol atarak skora katkı sağladı. Mücadeleye Atletico hızlı başlayıp öne geçse de ilerleyen dakikalarda Milan, Kaka ile umutlandıktan sonra oyuna hakim olmaya başladı. Tam da bu dakikalarda milli futbolcumuz sahneye çıktı. Attığı kritik golle hem skoru hem de mücadeledeki dengeyi takımı lehine çevirdi. İspanyol basını Arda Turan’ı yine takımının kurtarıcısı olarak ilan ederken, en büyük övgü hocası Diego Simeone’den geldi. İspanyolların teknik direktörü, “Bugünü unutamayız. Güzel bir atmosfer vardı ve tur atladığımız için mutluyum. Maçı zora sokmadan öne geçtik ve tur atladık.” ifadelerini kullandı. 7 . dakikada oyundan aldığı Arda’nın çok önemli bir futbolcu olduğunu belirten deneyimli çalıştırıcı, “Arda bizim için çok önemli biri. Çok iyi oynadı ve oyundan alırken de oynamak istiyordu.” ifadelerini kullandı. Şampiyonlar igi’nde oynamanın kendisine farklı bir heyecan verdiğini belirten Atletico Madrid’in 10 numarası da, takımının hücumuna katkı sağlamak için elinden gelen desteği verdiğini dile getirdi. Bir dönem formasını giydiği ve halen taraftarı olduğunu söylediği Galatasaray’a da helsea karşısında başarılar dileyen Arda Turan, 1-1’lik skorun dezavantaj sayılmayacağını, Sarı-Kırmızılı ekibin şansının devam ettiğini sözlerine ekledi.

D Galatasaray Teknik Direktörü Roberto Mancini’nin, Atletico Madrid’de oynayan Arda Turan’ı takımında görme isteğine İspanyol basınından cevap geldi. El Mundo Deportivo Gazetesi, milli futbolcunun geri dönüş bedelini 1 milyon Euro olarak hesaplayarak Sarı-Kırmızılı yönetimin bu miktarı gözden çıkarması halinde Atletico Madrid’in bu transfere sıcak bakacağını yazdı. Gazete, Arda’nın Atletico teknik direktörü Simeone’nin gözdelerinden biri olduğunu hatırlatarak milli oyuncuya geçtiğimiz dönemlerden Türkiye ve İngiltere’den iki teklif gelmesine rağmen önerilen rakamların az olması nedeni ile reddedildiğini savundu.

Siyah-Beyazlı kulüple aynı görüşte. Bir yıl karşılığında 3 0 bin Euro ödenen R.Kazan’ın sözleşmeye iliştirdiği 7, milyon Euro’yu çok bulan Bulut, “Bunu düşürmeyi hede iyoruz. Neticede bu, ülkenin parası. Rusya’ya neden gitsin?” ifadelerini kullanıyor. Futbolcusunun yakaladığı şansı çok iyi değerlendirdiğine inanan Bulut şunları kaydediyor “Bence geçen yazın en iyi transferini Beşiktaş yaptı. Kimse Gökhan’dan böyle büyük bir çıkış beklemiyordu.” Aynı kanaatteki Başkan Fikret Orman da Siyah-Beyazlı formanın değerine dikkati çekiyor “Biz Gökhan’a fırsat sunduk. O da başarılı oldu. Kariyerinde bizde oynadığı kadar maçı yok. Ailemizin içerisinde mutlu. Değerini bilirse kalır.” Benzer görüşlerin akabinde düşünceleri merak edilen Gökhan Töre cephesinde ise iddialar mevcut. Bu sene 0 bin Euro verilen 22 yaşındaki orta sahanın, takımdaki birçok oyuncu gibi enk Tosun’un mukavelesini örnek gösterdiği, ücretinin iyileştirilmesini beklediği ileri sürülüyor. Sezon bitiminde Gaziantepspor’dan gelecek olan genç forvet, yıllık kontrat uyarınca cebine toplamda 7 milyon 0, maç başına 10 bin Euro koyacak. Gökhan’ın, ancak enk’in 1, milyon Euro’luk ortalamasına ‘evet’ diyeceği belirtiliyor.

Banyo mobilyasi 120€ht dan basliyor

Taharetli wc ‘ler 99€htdan ((Asma wc ‘ler 55€ht dan basliyor))

199€ht

Asma cuvette 149€ht

Asma cuvette 179€ht COK KALITELI ESPANYOL BANYO MOBILYALARI

RENKLER 149€ht

139€ht

KUTAHYA SERAMIK

Du Lundi au samedi 09h à 18h et le dimanche de 12h à 18h!

112 Avenue Lénine 93380 Pierrefitte Sur Seine TEL : 01 49 46 04 49 kutahya.paris@gmail.com

23 SPOR

2 1 - 2 7 M A R T 2 0 1 4 ZAMAN FRANCE

Güveninizi boşa çıkarmayacağım a ır ı ı ller nra ı a n yaşa ı ı y al anlar F enerb ah ç e’nin r iye r a karşı yna ı ı aa a a r

F enerb ah ç e’nin S eneg alli fo rveti M u sa S o w , ligin kalan bölümü için Sarı-Lacivertli camiaya umut dolu mesajlar gönderdi. Erciyesspor maçında kaçırdığı gollerin ardından duygusal anlar yaşayan başarılı oyuncu, Başkan Aziz Yıldırım ile takım arkadaşlarının kendisine destek vermesi üzerine, “Güveninizi boşa çıkarmayacağım.” dedi.

Erciyesspor maçında kaçırdığı gollerin ardından gözyaşlarına hakim olamayan Fenerbahçe’nin Senegalli yıldızı Musa So , ligin kalan bölümünde camianın kendisine duyduğu güveni boşa çıkarmayacağını söyledi. Sarı- acivertlilerin, Kuyt ile Emenike’nin golleriyle 2-1 kazanarak şampiyonluk yolunda önemli bir engeli daha aştığı karşılaşmaya Musa So ’un yaşadığı duygusal anlar damgasını vurdu. Mücadelenin ikinci yarısında 3 net fırsattan yararlanamayan başarılı forvet oyuncusu, kenara alınırken gözyaşı döktü. Takım arkadaşlarının yanına giderek destek olduğu yıldız futbolcuya, tribünler de sahip çıktı. Müsabakanın sonrasında soyunma odasında galibiyet kutlanırken tüm oyuncular So ’a koştu. Takım arkadaşları, “Biz bir takımız. Sen bizim kardeşimizsin. Bu takım için yaptığın çok şey var. Bundan sonra da yapacağın çok şey, atacağın çok gol var. zülme, canın sağ olsun.” derken Musa da herkese tek tek sarılıp teşekkür etti. Başkan Aziz Yıldırım ise İdari Menajer Hasan Çetinkaya vasıtasıyla So ’a şu mesajı gönderdi “Sevgili Musa, sakın moralini bozma. Önümüzdeki maçlarda daha atacağın çok gol var. Bu akşam biraz şanssızdın belki ama bunu hemen geride bırakalım. Sana güvenimiz her zaman tam. Ben her zaman yanındayım, destekçinim. Sen sadece bundan sonraki başarılarına, atacağın gollere odaklan. Bu kulübün milyonlarca taraftarı da senin her zaman yanında. Bunu sakın aklından çıkarma evladım.” Takım arkadaşları, teknik heyet ve Başkan Aziz Yıldırım’ın sözleri karşısında çok duygulanan 2 yaşındaki golcü, “Allah sizden razı olsun. Bu desteğiniz benim için çok önemli. Sezonun geri kalanı için bana büyük moral verdiniz. Sizin güveninizi boşa çıkarmayacağım.” şeklinde konuştu. Öte yandan F.Bahçe takım kaptanlarından Emre Belözoğlu’nun son haftalardaki performansı Teknik Direktör Ersun Yanal’ın yüzünü güldürdü. Deneyimli futbolcunun Trabzonspor önündeki sakin ve olumlu oyunu takdir görürken, Erciyes maçındaki form durumu da dikkat çekti. Emre, yapılan bazı kasti faullere rağmen saha içi ve dışında liderliğiyle göz doldurdu.

Dr -

a ıl ınlı ı

Galatasaray’ın dünyaca ünlü yıldızı Didier Drogba, Şampiyonlar igi 2. tur rövanş maçında helsea tribünlerinden büyük ilgi gördü. İngiliz ekibinde efsaneleşen Fildişi Sahilili yetenek, gümüş ayakkabıyla ödüllendirildi. Tecrübeli golcü, her iki takım taraftarının tezahüratlarına alkışlarla karşılık verdi. Galatasaray’ın yıldız futbolcusu Didier Drogba, uzun bir aranın ardından ilk kez Stamford Bridge’de helsea taraftarının önüne çıktı. helsea formasıyla çok önemli başarılar kazanan Fildişi Sahilili yıldıza büyük sevgi seli vardı. Stat çevresine yıldız futbolcunun helsea formaları ve atkıları satılırken, İngiliz futbolseverler de hazırladıkları pankartlarla eski futbolcularını unutmadı. “Efsane Drogba”, “Kahraman Drogba” gibi pankartlarla karşılanan yetenekli golcü, takım otobüsünden indiği andan itibaren büyük sevgi seliyle karşılaştı.

Bosna, yanan Osmanlıca eserler için seferber -

Bosna-Hersek’in başkenti Saraybosna’da 7 Şubat’ta çıkan olaylarda cumhurbaşkanlığı binası da ateşe verilmişti. Binada yanan Osmanlı ve Avusturya-Macaristan döneminden kalan belgelerin kurtarılması için çalışmalar başladı. Yangında zarar gören belgeler, kurtarılmaları için parça parça başkent Saraybosna’daki Gazi Hüsrev Bey Kütüphanesi’ne gönderiliyor. Kütüphane Müdürü Dr. Mustafa Yahiç, “Böyle bir şeyin kendi ellerimizle ve barış zamanında gerçekleşmiş olması çok kötü. Tarihimizi araştırarak kim olduğumuzu öğreniyor ve geleceğimiz için hazırlanıyoruz. Tarihimizi kaybedince geleceğimiz de tehlikeye düşüyor.” dedi. Yahiç, yazma eserlerin restorasyonu için kütüphanede tüm imkân ve uzmanların hazır olduğunu dile getirdi. Yahiç, Bosna Savaşı döneminde Milli Kütüphane’de ve Oriyental Enstitüsü’nde yine birçok tarihî belgenin yandığını hatırlattı. Arşiv Müdürü Şaban Zahiroviç, kundaklama olayında Osmanlı döneminden aralarında bir Kur’an-ı Kerim’in de olduğu

Dünyanın ‘en renkli’ festivali

Havalar ısınıp, ağaçlar çiçek açtı mı bilirsiniz ki bahar yakın. Dünyadaki hemen her millet baharın gelişini değişik eğlencelerle kutlar. Tıpkı bizim ateş yakıp üzerinden atlamamız gibi… Ama ‘Baharı en renkli, en coşkulu kim karşılıyor?’ diye sorarsanız cevabımız Hindistan olur. Hinduların festivalinin adı bile bunun bir göstergesi; “Renklerin Festivali”. Holi de denilen bu etkinlikte binlerce Hintli, rengarenk toprak boyaları yüzlerine sürüyor, sokaklara sarı, yeşil, kırmızı, mor ve mavi renkli boyalar saçılıyor. İki gün süren festivalde Hindular, dans edip, şarkılar söyleyerek baharın gelişini kutladı.

3 Türk’e kraliyet nişanı -

Hollanda’nın Rotterdam şehrinde ilçe belediyelerinde 12 yıldan fazla aktif olarak siyasette bulunan 3 Türk asıllı siyasetçiye kraliyet nişanı takıldı. Necat Kaya, Ali Çürük ve Mesut Dişli’ye Kraliyet Nişanı Anakent Belediye Başkanı Ahmed Abutaleb tarafından verildi. Törende bir konuşma yapan Rotterdam Anakent Belediye Başkanı Ahmed Aboataleb, “İlçe belediyelerinde 12 yılı aşkın bir süre başarılı çalışmalarda bulunan 30 siyasetçiyi kutluyorum. Bu yıl ayrıca Necat Kaya, Ali Çürük ve Mesut Dişli’yi de kraliyet nişanı ile ödüllendiriyoruz. Ödüle layık görülen herkesi kutluyorum.” ifadelerini kullandı.

en az 10 yazma eserin yandığını söyledi. Avusturya-Macaristan döneminde memurların kişisel koleksiyonları ile iki dünya savaşı arasında kalan belgelerin birçoğu da yangında hasar gördü. Zahiroviç, arşivin yeniden yapılandırılması için Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı’nın des-

tek sözü verdiğini ekledi. Bosna-Hersek’te hükümet karşıtı gösteriler sırasında cumhurbaşkanlığı binasını ateşe verdiği tespit edilen iki kişi ‘terör’ ve ‘anayasal düzene saldırı’ iddiasıyla tutuklanmıştı. Arşivdeki belgeler, itfaiyenin yangına su ile müdahalesi sebebiyle de hasar görmüştü.