AV. H. MURAT SARIÇOĞLU murat@saricoglu.av.tr
Çekle İlgili Olarak “Karşılıksızdır” İşlemi Yapılmasına Sebebiyet Verme Suçu Halk arasında karşılıksız çek düzenleme suçu olarak da bilinen çekle ilgili olarak “karşılıksızdır” işlemi yapılmasına sebebiyet verme suçu, sıkça yanlış anlaşılmalara konu olmakta ve kulaktan dolma bilgiler sebebiyle birçok kişi mağdur olmaktadır. Biz de bu yazımızda söz konusu suç, suçla ilgili yapılacak ceza yargılaması ve yargılamanın olası cezai sonuçları ile ilgili olarak genel bilgiler vereceğiz. Ayrıca halk arasında çek affı olarak bilinen ve bu yılın Mart ayında yürürlülüğe giren 7226 sayılı Kanun ile yapılan düzenlemelerden de bahsedeceğiz. Çekle ilgili olarak “karşılıksızdır” işlemi yapılmasına sebebiyet verme suçu, 5941 sayılı Çek Kanunu’nun (Çek Kanunu) 5. maddesinin 1. fıkrasında düzenlenmiştir. Söz konusu düzenlemede; “Üzerinde yazılı bulunan düzenleme tarihine göre kanuni ibraz süresi içinde ibrazında, çekle ilgili olarak “karşılıksızdır” işlemi yapılmasına sebebiyet veren kişi hakkında, hamilin şikâyeti üzerine, her bir çekle ilgili olarak, bin beş yüz güne kadar adli para cezasına hükmolunur.” hükmü bulunmaktadır. Görüldüğü gibi çekle ilgili olarak “karşılıksızdır” işlemi yapılmasına sebebiyet verme suçundan bahsedilebilmesi için, her şeyden önce ortada Yasada belirtilen niteliklere haiz bir çek olması gerekmektedir. Bir senedin hukuken çek vasfına haiz olabilmesi için gerekli şartlar 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nda (TTK) belirtilmiştir. Yasanın ilgili hükmüne göre, bir senedin çek vasfına haiz olabilmesi için; • Senet metninde “çek” kelimesini ve eğer senet Türkçe’den başka bir dille yazılmış ise o dilde “çek” karşılığı olarak kullanılan kelimeyi, • Kayıtsız ve şartsız belirli bir bedelin ödenmesi için havaleyi, • Ödeyecek kişinin, “muhatabın” ticaret unvanını, • Ödeme yerini, • Düzenlenme tarihini ve yerini, • Düzenleyenin imzasını, • Banka tarafından verilen seri numarasını, • Karekodu,
Deniz Endüstri
54
içermelidir. Yasada belirtilen şartların herhangi birinin eksik olması durumunda, senet çek vasfına haiz olmayacak dolayısı ile çekle ilgili olarak “karşılıksızdır” işlemi yapılmasına sebebiyet verme suçu da söz konusu olmayacaktır. Çekin haiz olması gereken nitelikleri açıkladıktan sonra kanuni ibraz süresinden bahsedelim. Çekin ibraz süresi TTK’da düzenlenmiştir. Yasanın ilgili maddesinde; “Bir çek, düzenlendiği yerde ödenecekse on gün; düzenlendiği yerden başka bir yerde ödenecekse bir ay içinde muhataba ibraz edilmelidir. Ödeneceği ülkeden başka bir ülkede düzenlenen çek, düzenlenme yeri ile ödeme yeri aynı kıtada ise bir ay ve ayrı kıtalarda ise üç ay içinde muhataba ibraz edilmelidir.” hükmü bulunmaktadır. Maddenin devamında Avrupa ülkeleri ile Akdeniz’e sahili olan ülkeler açısından süreler açısından istisnai düzenlemeler de bulunmaktadır fakat konumuzun dağılmaması adına bu detaylara değinmeyeceğiz. Yasada belirtilen ibraz sürelerinin dolmasının ardından, çek kıymetli evrak vasfını kaybedecektir. Dolayısıyla ibraz sürelerinin dolmasının ardından çek ile ilgili olarak “karşılıksızdır” işlemi yapılabilmesi hukuken mümkün değildir. Çekle ilgili “karşılıksız” işleminin yapılmasının hukuki boyutlarını da açıklayalım. Çek Kanunu’nun ilgili maddesine; “Hamilin talepte bulunması hâlinde, karşılıksızdır işlemi; çekin arka yüzüne tahsil için bankaya ibraz edildiği tarih, hesap durumu, bankanın yükümlülüğü çerçevesinde ödediği miktar ve ibraz eden gerçek kişinin adı ve soyadı yazılmak, bu kişinin tüzel kişi adına bedeli tahsil etmesi hâlinde bu husus