| Sayı / Issue: 21 | Kasım-Aralık / November-December 2016
Competence in Denim
>Kanıtlanmıs¸ bas¸arı Monforts’un denim bitim is¸lemleri için tesis kombinasyonu ¸simdi daha ekonomik ve daha çevre dostu: Flotte uygulama ünitesi olarak artık Monforts ECO Applicator kullanılmaktadır. Denim kumas ¸ı için kurutma, germe ve eg ˘riltme fonksiyonları modifiye edilmis ¸ Thermex Thermo Esnetme ünitesi tarafından gerçekles ¸tirilmektedir. Bu sayede „Tek kauçuk“ versiyonunda ¸ 14,5 oz/yd2 denimi ile 40 m/dk’ya varan kumas hızları mümkün olabilmektedir.
A. Monforts Textilmaschinen GmbH & Co. KG Germany | A Member of CHTC Fong’s Group
Finishing
THINKING AHEAD
FOR SUSTAINABLE SOLUTIONS
„Çift kauçuk“ versiyonunda iki kompresif çekmezlik ünitesi ve iki keçe kalandırı aynı hat üzerinde bulunmaktadır. Yenilikçi Thermex¸ Esnetme ünitesi 14,5 oz/yd2 denimi ile 80 m/dk’ya varan kumas hızlarına eris¸ebilmektedir. Her iki versiyonda da, denim kumas ¸lar için geleneksel kombinasyonlara göre çok daha hassas esnetme ve eg ˘riltme is ¸lemi yapılmaktadır. Denim teknologlarımız ile irtibata geçiniz. Size yardımcı olmaktan mutluluk duyarız.
www.monforts.com
YENİ Neotek Tekstil Mak. Tic. Ltd. S ¸ti Saray Mah. Küçüksu Cad. No: 64A, D: 273 34768 / Ümraniye, İstanbul Tel: +90 216 504 41 69 Fax: +90 216 504 41 83
Kasım-Aralık|November-December
Sayı / Issue: 21 | Kasım-Aralık / November-December 2016
Editoryal İçerik - Editorial Content
8 16 24
AR-GE ve Tasarım Harcamalarının Yarısına Hibe Desteği Geliyor Grants for Half of Research&Development Expenses are on the Way Bursalı Tekstil Üreticileri Küresel Alıcıları Ağırladı Bursa’s Textile Manufacturers Welcome Global Purchasers Lenzing Tekstillerde Yumuşaklığı Yeniden Tanımladı
10
44 54
Aleph FESPA Eurasia ile Pazarda Büyümeye Devam Ediyor Aleph Continues To Expand With FESPA Eurasia Moda İstanbul’u Çok Sevdi; MercedesBenz Fashion Week Istanbul Fashion Loves Istanbul: MercedesBenz Fashion Week Istanbul Lidya Grup Yenilikler İçin FESPA Eurasia 2016’yı Seçti
18 26
Trützschler Group Asya Pazarına Yeniliklerini Sundu
36 46 56
Deri Sektörüne Yeni Bir Soluk: Alleather – IDF İstanbul Deri Fuarı A New Breath For Leather: Alleather – IDF Istanbul Leather Exhibition
28
Baskı Endüstrisinin İtici Gücü FESPA
66 74
Türkiye’nin ilk Hazır Giyim Organize Bölgesi Şanlıurfa’da Yapılıyor Turkey’s First Garment Industrial Park Will be Established in Şanlıurfa Çalık Denim, D’enaissance ile Moda ve Sürdürülebilirliği Buluşturdu Calik Denim Brings Fashion and Sustainability Together with D’enaissance
ITMA ASIA + CITME 2016 Yoğun İlgi Çekti
15
40
FOLPA;‘FESPA Eurasia Pazarda Kalıcılığımıza Yardımcı Oluyor’ FOLPA; ‘FESPA Eurasia Contributes to Our Stability in The Market’
50
ABD ve Dünya için Bir Bilinmezliğe Giriş: Donald Trump Entering to an Obscurity for USA and The World: Donald Trump
58
TOYOTA Endüstriyel Gücünü ITMA ASIA’da Öne Çıkardı
68
Stäubli ITMA ASIA 2016’da Değişen Dokuma Pazarına Seslendi
Optimum Digital Planet’de Yeniliklerin Adresi; FESPA Eurasia FESPA Eurasia: Address for Innovations at Optimum Digital Planet Groz-Beckert ITMA ASIA + CITME 2016’dan İyimser Ayrıldı Groz-Beckert Upbeat About ITMA ASIA+ CITME 2016 Erhardt+Leimer ITMA ASIA+CITME’den Memnun Ayrıldı Erhardt+Leimer Leaves ITMA ASIA+CITME with Satisfying Results Dokuma Kumaşlar Tekstil Ticaretinde Önemini Arttırıyor
22 30
76
Loepfe Kalite Kontrol Çözümlerini ITMA ASIA’da Sundu Loepfe Presented Quality Control Solutions at ITMA Asia
Tecpro Bilgi Teknolojileri Neon Renkleri Tanıttı Tecpro Bilgi Teknolojileri Displays Neon Colors
4
Durst Yeni Tekstil Baskı Sistemini EXINTEX 2016’da Tanıttı Durst Presented its New Textile Printing System at EXINTEX 2016 Alman Makineciler ITMA ASIA’da Gövde Gösterisi Yaptı
German Machineries Showed Strength at ITMA ASIA
42 52
Pigment Reklam FESPA Eurasia’da Pazara Güvenini Vurgulayacak Pigment Reklam Highlights Reliance on Market at FESPA Eurasia Rieter, ITMA ASIA’da Pazar Liderliğini Vurguladı Rieter Highlights Market Leadership at ITMA ASIA
60 70
Toplam Test Merkezi: Tesis Boyunca Kalite ve Verimliliği Yönetmek İçin Güç Total Testing Center: The Power to Manage Quality and Productivity Throughout The Mill Itema Dokumadaki Üstünlüğünü ITMA ASIA’da Vurguladı Itema Emphasized Its Weaving Superiority at ITMA ASIA
Woven Fabrics See Increased Importance in Textile Trade
Stäubli Addressed Changing Weaving Market at ITMA ASIA 2016
Türkiye Tasarım Haftası İnovasyon Geçidine Dönüştü
Design Week Turkey Turns to Innovation Parade
ITMA ASIA + CITME 2016 Attracts Strong Interest
TOYOTA Puts Forward Its Industrial Power at ITMA ASIA
Trützschler Group Presented Innovations to Asian Market
72
21
BBC’nin ‘Suriyeli Mülteci Çocuk Tekstil İşçisi’ Haberine Sert Tepki BBC’s “Syrian Child Refugees Work in Textiles” News Gets Stiff Reaction
Driving Force of Printing Industry; FESPA
Lidya Grup Chooses FESPA Eurasia 2016 For Innovations
64
Türkiye’nin Düşen Notu Neyi Anlatıyor? What does lower credit rating means for Turkey?
Lenzing Gives A New Definition to Softness in Textiles
34
14
80
9. İstanbul Moda Konferansı Sektöre Umut Verdi 9th Istanbul Fashion Conference Gives Hope to Industry
Kasım-Aralık|November-December
Editör’den
AB - Şanghay Beşlisi Tartışması Ekseninde Türkiye’nin Geleceği Nerede? Türkiye’nin 50 yıllık çalkantılı bir maceraya dönüşen Avrupa Birliği’ne (AB) üyelik görüşmeleri artık tarafları mutlu etmiyor görünüyor. Ne AB temsilcileri ne de Türkiye’de hükümet ve kamuoyu karşılıklı güven tazeleyici açıklamalarda bulunmuyor. İplerin kopmasına doğru uzanan bir gerilim hüküm sürüyor. Türkiye’nin AB’ye tam üyelik müzakerelerinde birçok fasıl halen açılmadı veya açılsa da tamamlanamadı. AB’ye tam üye olmadan 1996’da imzaladığımız ve büyük faydalar beklediğimiz Gümrük Birliği anlaşması ise son 20 yılda, ekonomiye ciddi olumsuz etkilerde bulundu. 2013 tarihinde yapılan bir araştırma, o tarihteki zararın 200 milyar doları aştığını gösteriyordu. O dönem sıkça ‘Onlar ortak, biz pazar’ deniyordu. 15 Temmuz darbe girişimi sonrasında hükümetin FETÖ örgütüyle mücadele için aldığı kararlar AB cephesinde pek olumlu tepkiler almadı. İnsan hakları, basın özgürlüğü gibi konular sıklıkla tartışıldı. Yürürlükteki Olağanüstü Hal ise temel hak
ve özgürlükleri kısıtladığı için eleştiriliyor. Hükümet ise AB’nin Türkiye’yi yalnız bırakmasını, hatta onun terörle mücadelesini anlamamasını eleştiriyor. Tam da bu dönemde AB’ye alternatif olarak Şanghay Beşlisi gündeme geldi. Türkiye geleceğe batıda AB çerçevesinde mi yoksa doğuda Şanghay Beşlisi ile mi yürüyecek? Yoğun siyasal, sosyal, kültürel ve ekonomik bağlarımızın olduğu AB ile ilişkilerin ilerlemesinde Şanghay Beşlisi bir koz mu olacak? Resmi olarak 2001 yılında Şanghay’da kurulan Şanghay İşbirliği Örgütü’nün (ŞİÖ, yaygın adıyla Şanghay Beşlisi) temelleri esasen, Sovyetler Birliği’nin dağılmasının ardından 1995 yılında Rusya ve Çin arasında siyasi ve askeri anlaşmazlıkları aşmak için atıldı. 1996 yılında Çin, Rusya, Kırgızistan, Tacikistan ve Kazakistan üye ülkeler olarak sınır bölgelerinin silahsızlandırılması ve bölgesel işbirliğini teşvik amacıyla Şanghay Beşlisi’ni oluşturdu.
2001’deki resmi kuruluşunun ardından etkinliğini arttıran ŞİÖ’nun amacı ekonomik ilişkilerden ziyade üye ülkelerin bağımsızlık ve egemenliklerinin dıştan gelecek tehditlere karşı korunmasıdır. 6 üyesi bulunan örgüte önümüzdeki yıl Hindistan ve Pakistan’ın üye olması bekleniyor. Orta Asya, Doğu Asya ve Güney Asya bölgelerini kapsayan bir yapı olarak ŞİÖ, NATO üyesi olan Türkiye için bir gelecek sunabilir mi? Türkiye açısından ekonomik ve siyasal ilişkilerin güçlendirilmesi için ŞİÖ ve üyeleriyle diyalog oldukça önemli. Ancak, özellikle Osmanlı Devleti’nin son dönemi ve Cumhuriyet tarihi boyunca batıya dönük bir mantaliteden sonra, doğu da alternatif bir gelecek aramak epey tartışılacak bir konudur. Ve ülke olarak biz tartışmanın henüz başındayız…
Editor’s
Within The Scope of The EU- Shanghai Five Argument Where is Turkey’s Future? Turning into an unsettled adventure going on for 50 years, negotiations for the European Union (EU) membership don’t seem to make state parties satisfied. Neither the EU agents, nor government and public opinion in Turkey makes mutual reassuring statements. There is a tension that may cause rupture in relations. Many chapters in Turkey’s full membership haven’t been opened yet, and even if they were opened, they haven’t been completed. Customs Union agreement that we signed in 1996 without becoming a full member of the EU has affected economy very negatively in the last 20 years. A research made in 2013 indicated that the economic loss at that year was over 200 billion dollars. ‘They are partners, we are the market’ statement; was made very often at that period. The government’s decisions made after the 15th of July coup attempt, in order to fight against FETÖ organisation didn’t receive positive feedback from the EU side. Topics like human rights, liberty of press were argued frequently. The state
of emergency operated right now is being criticized for restricting fundamental rights and freedoms. The government, on the other hand criticizes the EU for leaving Turkey alone and even not understanding the fight against terrorism. On this exact time, Shanghai Five is added to agenda as an alternative for the EU. Will Turkey make progress in the west within the frame of the EU or in the east with Shanghai five? Will Shanghai Five become a leverage throughout the improvement of our relations with the EU with whom we share dense political, social, cultural and economical attachments. Formed in 2001 officially in Shanghai; Shanghai Collaboration Organization (SCO, commonly known as Shanghai Five) was actually founded in order to overcome the political and military conflicts between Russia and China in 1995 after the dispersion of the Soviet Union. In 1996; China, Russia, Kyrgyzstan, Tajikistan and Kazakstan formed Shanghai Five for encouraging the local collaboration and
5
disarming the boundaries as the member countries. Increasing activities after its official forming in 2001, the main goal of SCO is protecting nations’ independence and domination against external threats rather than economic relations. Next year, India and Pakistan are expected to become members of the organization which currently has 6 members. Can SCO, as a structure covering Middle Asia, East Asia and South Asia regions, provide a future for Turkey that is a NATO member? The communication with SCO and its members is very important for Turkey in terms of strengthening economic and political relations. However, searching for an alternative future in the east after a west-oriented mentality throughout the last period of Ottoman State and Republic history is a very controversial topic. And as a country, we are at the beginning of this controversion.
Kısa Haberler - Short News
Kasım-Aralık|November-December
Ak-Kim, Turquality’ye Kabul Edildi Ak-Kim Is Accepted to Turquality
Ekim Ayında Tekstil İhracatı Geriledi Textile Export Regressed In October
T
ürk tekstil ve hammaddeleri sektörünün Ekim ayındaki ihracatı, 2015’in Ekim ayına göre %7,3 oranında gerileme ile 863 milyon dolar değerinde gerçekleşti. Eylül 2016’ya göre ise sektörün ihracatı %3,8 oranında artış kaydetti. 2016 Ocak-Ekim döneminde sektörün toplam ihracatı ise, geçen yılın aynı dönemine göre %1 gerileme ile 8,1 milyar dolar değerini gördü. Ekim ayında sektörün Türkiye genel ihracatı içerisindeki payı ise %7,4 olarak şekillendi. Sektörün ana pazarı olan AB’ye Ekim ayında ihracatı %4,3 oranında azalarak 463 milyon dolara gerilerken, Ocak-Ekim döneminde ihracat %8 artışla 4,4 milyar dolar değerine ulaştı. İkinci büyük pazar grubu olan Ortadoğu ülkelerine ihracat ise Ekim ayında %0,2 gerilemeyle 97 milyon dolara düştü. Ocak-Ekim dönemi baz alındığında bu ülkelere ihracat %0,6 artışla 966 milyon dolar değerini yakaladı. Ocak-Ekim döneminde en fazla ihraç edilen ürün dokuma kumaş oldu. Tekstil ihracatının %25,6’sını oluşturan dokuma kumaşların ihracatı %4 gerileme ile 2 milyar dolar değerinde gerçekleşti.
O
T
urkish textile and raw material sector’s October export became 863 million dollars worth with 7,3% regression. The sector’s export had an increase of 3,8% compared to September 2016. Sector’s total export regressed 1% compared to the same period of the previous year and had 8,1 billion dollars worth. The sector’s share in Turkey’s total export in October was 7,4%.
T
ürk kimya sektörünün güçlü markası Ak-Kim, yaklaşık 9 ay süren Turquality Marka Destek Programı çalışmaları sonucunda T.C. Ekonomi Bakanlığı tarafından teşvik edilen dünyanın ilk ve tek markalaşma programı Turquality’ye kabul edildi. Sadece 113 firmanın bulunduğu, her birinin uluslararası pazarda, global bir oyuncu olması amacıyla ve “10 Yılda, 10 Dünya markası yaratmak” vizyonuyla oluşturulan bir destek platformu olan Turquality Programı dahilinde Ak-Kim; 5 yıl boyunca, fuar, reklam, marka promosyon ve tanıtım, yazılım lisans, basın ve halkla ilişkiler, yönetim danışmanlıkları, yurtdışı kira giderleri, sertifikasyon ve patent giderleri ile pazar araştırmaları çalışmalarında özel fırsatlara sahip olacak.
While export rate to EU which is the main market of the sector, decreased by 4,3% and became 463 million dollars, the export in January- October term reached to 4,4 billion dollars worth with 8% increase. The export to the Middle East countries which is the second biggest market, decreased to 97 million dollars in October with 0,2% regression. Considering January-October term, export to these countries reached to 966 million dollars worth with 0,6% raise. The most exported product in January-October term was woven fabric. Composing 25,6% of textile export, woven fabric’s export was 2 billion dollars with 4% regression.
Oerlikon’da Jochen Adler Görevi Dr. Klaus Schäfer’den Devraldı Jochen Adler Took Over Dr. Klaus Schäfer’s Duty in Oerlikon
erlikon Manmade Fibers segmentinde geliştirme bölümünün yönetiminde değişiklik 1 Ocak 2017 itibariyle gerçekleşecek. Bu tarihte şirketten emekliye ayrılacak olan Dr. Klaus Schäfer’in yerini 10 yıldır pazar lideri olan yapay elyaf segmentinin Geliştirme Proje Yöneticisi Jochen Adler alacak. 45 yaşındaki makine mühendisi Adler, Oerlikon Barmag’da AR-GE’de çeşitli alanlarda çalışmalar yürüttü, Oerlikon Barmag ve Oerlikon Neumag markalarının geliştirilmesinden sorumlu oldu. Geliştirme Proje Yöneticisi olarak elde ettiği başarının sonucu olarak Dr. Schäfer’in doğal halefi oldu. Adler 30 yılı aşkın süredir Oerlikon’da görev alıyor.
1
he alteration in Oerlikon Manmade Fibers department’s development administration will occur in 2017. On this date, Dr. Klaus Schäfer who will be retired from the company, will be replaced by Jochen Adler who is the Development Project Manager of manmande fiber segment which is the market leader for 10 years. A 45 year-old mechanical engineer, Adler made various works in R&D of Oerlikon Barmag, also became responsible for Oerlikon Barmag and Oerlikon Neumag brands’ development process. As a result of the success he gained as a Development Project Manager, he became the natural successor of Dr. Schäfer. Adler has been working at Oerlikon for more than 30 years. 6
owerful brand of Turkish chemistry sector, Ak-Kim got accepted to the world’s first and only branding programme Turquality encouraged by T.C Ministry of Economy, as a result of Turquality Brand Supporting Programme works lasted for 9 months. Within the scope of Turquality Programme support platform which only has 113 companies and aims to make each of these firms a global player in international market with the vision of “Creating 10 World Brand in 10 Years”, Ak-Kim will have special offerings for; fair, advertising, brand promotion and displaying, software licence, press and public relations, management counsellings, abroad rent expenses,certification and patent costs as well as market research projects.
İHKİB Kumaş Tasarım Yarışması’ndan Büyüleyici Final The Outstanding Final of İHKİB Fabric Design Contest
1. İHKİB İstanbul Uluslararası Kumaş Tasarım Yarışması’nın ödülleri, final gecesiyle sahiplerini buldu. İlk kez bu yıl uluslararası bir boyut kazanan yarışmaya İtalya’nın önde gelen moda okullarının temsilcileri de katıldı. 83’ü yurtdışından olmak üzere 200’ü aşkın başvuru arasından seçilen 10 finalistin kumaşları değerlendirildi. Yarışmada birinci olan Peri Alagöz 10.000 Euro ödülün yanı sıra uluslararası bir moda dergisinde 4 tam sayfalık tanıtıcı makaleye de hak kazandı.
T
P
1
1th İHKİB Istanbul International Fabric Design Contest awards were handed to their owners at the final night. Italy’s leading fashion schools’ representatives also attended to the contest that acquired an international dimension this year for the first time. Top ten finalists’ fabrics chosen among more than 200 applications including 83 from abroad, were evaluated. The winner of the contest Peri Alagöz became entitled to 10.000 Euro prize as well as a four full page of introductory article.
Kasım-Aralık|November-December
talyan moda şirketi Benetton kazak/ süveter örme teknolojisinde ‘TV31100’ adıyla yeni bir konsept oluşturdu. Firmanın Kuzey İtalya’daki Treviso’daki laboratuvarında geliştirilen ve sıradan bir kazaktan fazlasını sunan TV31100’un adı aslında Benetton’un 1965’te kurulduğu yerin posta kodu. Bu teknikle üretilen kazaklar; pürüzsüz, dikişsiz, mükemmel uyum için vücudu saran hatlar, detaylara özel ilgi, en kaliteli iplikler (%90 merinos ve %10 kaşmir) ve saf, çok yönlü renk yelpazesi ile tanımlanıyor. Bu yeni koleksiyon, 36 SHIMA SEIKO makinesini de kapsayan 2 milyon Euro’luk bir yatırımla geliştirildi. Bu yeni koleksiyon SHIMA SEIKI’nin iplik atığını ortadan kaldıran ve çevresel etkileri azaltan devrimci örme teknolojisi WHOLEGARMENT ile üretildi.
I
talian fashion company Benetton created a new concept in pullover knitting technology with the name of ‘TV31100’. TV3100 developed in the company’s laboratory in Treviso, North Italy, presenting more than a usual pullover, is actually the post code of the place where Benetton was first formed in 1965. The pullovers produced with this technique are defined as smooth, seamless, tight-fitting, and detailed with most quality yarns (90% merino wool and 10% cashmere) as well as pure, wide range of colour. This new collection was developed with 2 million Euro investment including 36 SHIMA SEIKO machines. The collection was produced with revolutionary knitting technology of WHOLEGARMENT decreasing environmental effects and removing yarn waste.
T
ürkiye’nin moda perakendeciliği alanında önde gelen kuruluşlarından Aydınlı Grup, bu yıl ikinci kez düzenlenen ‘Dijital Perakende Konferansı’nda gerçekleştirilen ödül töreninde “Teknoloji Hizmet Sunumu” kategorisinde ikincilik ödülünün sahibi oldu. Aydınlı Grup Bilgi Teknolojileri Departmanı tarafından uzun yıllardır büyük emeklerle geliştirilen Karar Destek Sistemi (KDS) platformunun “Perakende Planlama Yönetim Konsolu” modülü “Teknoloji Hizmet Sunumu” kategorisinde ödüle layık görüldü.
Kornit Digital Tekstil Baskısında Yeniliklerini ITMA ASIA’da Tanıttı Kornit Digital Presented Its Textile Printing Innovations at ITMA ASIA
enizli İhracatçılar Birliği (DENİB) tarafından her yıl organize edilen ‘İhracatın Yıldızları Ödül Töreni’ bu yıl 21 Ekim’de gerçekleşti. Farklı kategorilerde 39 ödülün dağıtıldığı gecede firmalar, 2015 yılı ihracat performanslarına göre değerlendirildi.
ekstil baskısında yeniliğe ve sürdürülebilirliğe odaklanan Kornit Digital, ITMA ASIA’da sunduğu Kornit Allegro ve Kornit Storm Hexa modelleri ile ilgi topladı. Firma, üretici ve tedarikçilere susuz, sürdürülebilir proses, tekstil kitle özelleştirmeleri, fotogerçekçi baskı kalitesi ve dijital ekonomik faydalar sağlayan zengin dijital tekstil baskı portföyünü Salon 5 Stant C18’de gösterdi. Kornit’in NeoPigmentTM baskı teknolojisine dayanan Kornit Allegro 1.80m genişliğinde rulodan ruloya (roll-to-roll) baskı sistemi, hem doğal hem de sentetik kumaşlar için proses öncesi ve proses sonrası işlemleri ortadan kaldırıyor. Firmanın yeni amiral gemisi Storm Hexa ise bir önceki modele göre %40’a varan verimlilik artışı sağlıyor. Storm Hexa promosyon ve marka bağlantılı konfeksiyon üretimi gibi bilinçli renk uygulamaları için tercih edilen bir sistemdir. Aynı zamanda yüksek verimlilik modunda saatte 170’e kadar giysi üretebiliyor.
eading companies of fashion retailing in Turkey, Aydınlı Grup owned a second prize in “Technology Service Presentation” category in ‘Digital Retail Conference’ award ceremony, held for the second time this year. “Retail Planning Management Console” module of Decision Support System(KDS) platform developed by Aydınlı Grup Information Technologies Department with great endeavours, awarded in “Technology Service Presentation” category.
DENİB 2015 İhracatın Yıldızları Ödül Töreni Gerçekleşti DENİB 2015 The Stars of Export Award Ceremony Is Held
D
T
L
Bir konuşma yapan Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekçi, yaklaşık 15 bin ihracatçıya yeşil pasaport verileceğini söyledi. Zeybekçi, 1 ile 10 milyon dolar arası ihracat yapan şirkete 1 pasaport hakkı, 1025 milyon dolar arası 2, 25-50 milyon dolar arası 3, 50-100 milyon dolar arası 4, 100 milyon dolar üzerinde 5 yeşil pasaport hakkı o şirkete tahsis edileceğini açıkladı. Tekstil alanında sektörün önde gelen üreticilerinden Menderes Tekstil ihracat performansı ile ödüle layık görüldü. En büyük ilk 3 ihracatçı içerisinde yer alan Menderes Tekstil adına Osman Akça ödülü Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekçi’den aldı.
F
ocusing on innovation and sustainability in textile printing, Kornit Digital gained attention with Kornit Allegro and Kornit Storm Hexa models presented at ITMA ASIA. The company demonstrated its rich digital textile printing portfolio providing waterless, sustainable process, textile mass customization, photorealistic print quality and digital economics to manufacturers and suppliers at Hall 5 Booth C18. Based on Kornit’s NeoPigmentTM’ print technology, Kornit Allegro 1.80m wide roll-to-roll printing system eliminates pre and post-treatment processes for both natural and synthetic fabrics. The new flagship of the company Storm Hexa provides a productivity increase up to 40%. Storm Hexa is a preferable system for color conscious applications such as the production of promotional and brand related garments. It also can produce up to 170 garments per hour in high productivity mode. 7
T
he Stars of Export Award Ceremony’ organized by Denizli Exporters Union(DENİB) every year, occured on the 21 st of October, this year. At the ceremony where 39 awards in different categories were distributed, the companies were evaluated by their 2015 export performances. Giving a speech, Ministry of Economy Nihat Zeybekçi said that almost 15 thousand exporters would be given green passport. One of the leading manufacturers in textile, Menderes Tekstil was awarded with its export performance. On behalf of Menderes Tekstil which is among three biggest exporters, Osman Akça received the award from Ministry of Economy Nihat Zeybekçi.
Kısa Haberler - Short News
İ
Aydınlı Grup Dijital Perakende Ödülü Aldı Aydınlı Grup Receives Digital Retail Award
Benetton’un Yeni Konsepti; TV31100 Benetton’s New Concept; TV31100
Kasım-Aralık|November-December
AR-GE ve Tasarım Harcamalarının Yarısına Hibe Desteği Geliyor
Grants for Half of Research&Development Expenses are on the Way ekstil ihracatçı birlikleri ve Alman RWTH Aachen Üniversitesi Tekstil Teknoloji Enstitüsü işbirliğiyle kurulan Türk tekstil sektörünün ilk AR-GE inovasyon merkezi İstanbul Tekstil Araştırma-Geliştirme ve Eğitim A.Ş. (İTA İstanbul) kapılarını açtı. Açılış törenine Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi, İSO Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan, İstanbul Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği (İTHİB) Yönetim Kurulu Başkanı İsmail Gülle, RWTH Aachen Üniversitesi İTA Enstitüsü Direktörü Prof. Thomas Gries ve çok sayıda sektör mensubu katıldı. Açılış töreninde bir konuşma yapan Bakan Özlü tekstil ve hazırgiyim sektörüne yatırım desteği müjdesi verdi. Hayata geçirilecek yeni bir destek mekanizmasına değinen Özlü, Rekabet Öncesi İşbirliği Projeleri (RİP) Destek Programı’nı hayata geçireceklerini açıkladı. Özlü sözlerini şöyle sürdürdü; “RİP kapsamında projeler için bütçe sınırı olmayacak. En az biri işletme olmak üzere iki veya daha fazla kuruluş tarafından ortaklık içinde yapılacak projeler destekten yararlanabilecek. Projelerle ilgili AR-GE ve tasarım harcamalarının yarısına hibe desteği vereceğiz. Harcamaların kolay yapılması için proje bütçesinin %20’sini ön ödeme olarak gerçekleştireceğiz. Proje ortakları, bu desteklerin yanı sıra, AR-GE kanunu kapsamındaki diğer vergi indirimlerinden ve istisnalardan da yararlanabilecek.”
“İTA İstanbul ile 150 milyar dolarlık ihracat sınırı kırılacak”
Türkiye’de AR-GE, inovasyon ve tasarımın önemli olduğunun farkına varıldığını savunan İTHİB Başkanı İsmail Gülle, buna karşın halen 150 milyar dolarlık ihracat
urkey’s first Research &Development center Istanbul Textile R&D and Education A.Ş (ITA Istanbul) established in cooperation of Textile exporters associations and Germany’s RWTH Aachen University Textile Technology Institution, opened its doors. The opening ceremony welcomed the Minister of Science, Industry
hacminin aşılamadığına dikkati çekti. Gülle; “Orta gelir tuzağına takıldığımız gibi bu ihracat hacmine de takıldık kaldık” diyerek açılan bu merkezde ortaya çıkacak fikirlerin üretime geçerek bu ihracat sınırını kıracağını belirtti. Türkiye’de halen 250 adet AR-GE merkezi bulunduğuna işaret eden
and Technology Faruk Özlü, TIM President Mehmet Büyükekşi, ISO Board Chairmen Erdal Bahçıvan, Istanbul Textile and Raw Materials Exporters Association (ITHIB) Chairman İsmail Gülle, RWTH Aachen University ITA Institution Director Prof. Thomas Gries and many industry members. Speaking during the ceremony, Minister Özlü gave the good news that they will support textile and ready-wear industry via investments. Pointing to a new support mechanism due to be materialized, Özlü reported that they are set to put Pre-Competition Cooperation Projects (RIP) Support Program into practice. Özlü continued, “There will be no budget limit within RIP. The projects carried by at least one company or with cooperation of two to more companies will have the benefit from the projects. We will give grant to half of the Research&Development as well as design expenses related to the projects. In order to help expenses ease, we will make a pre-payment of 20% out of the project budget. Additionally, project partners will take advantage of other tax reductions and exemptions as part of R&D regulation.”
“ITA Istanbul Will Break USD150 billion Exports Limit” TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi, 2023 yılına kadar 500 AR-GE merkezi oluşturacaklarını dile getirdi.
The Minister of Science, Industry and Technology Faruk Özlü attended to the opening ceremony of ITA Istanbul Research&Development Center while he announced that they will provide grants for the half of R&D and design expenses in the private sector.
İTA İstanbul AR-GE Merkezi’nin açılışına katılan Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, özel sektörün AR-GE ve tasarım harcamalarının yarısına hibe desteği vereceklerini açıkladı. 8
ITHIB President İsmail Gülle claimed that in Turkey, market players became aware of the importance of R&D, innovation and design. However, still, the USD150 billion exports volume is yet to be surpassed. Gülle stated, “We are stuck at this exports volume like we did in middle income trap. Ideas to be developed at this new center will hopefully break that exports limit once they are materialized.” Turkey hosts 250 R&D centers, said TIM President Mehmet Büyükekşi. He further added that they aim to establish 500 R&D centers until 2023.
Başarınızı hedefleyin
Itema’yı tercih etmek, sizi başarıya götürecek ilk doğru karardır. Itema dokuma makineleri, yüksek sürat ve hassasiyet, olağanüstü kumaş kalitesi ve en üst seviyede çok yönlülük ile yeni bir teknolojik mihenk taşı oluşturuyor.
Itema’da biz, tezgahlarımızı tasarlarken, yaratıcılığınızı serbest bırakabilmeniz için, her adımda inovasyon katıyoruz. Misyonumuz ancak sizlerin beklentilerini karşılayabildiğimizde tamamlanıyor. “İşte Bu Yüzden İnanıyoruz”
Görüşmek üzere
Rapierli
Havajet
Projektil
Mumbai 3–8 Aralık Hol 6 — B1
Italy · Switzerland · China · Hong Kong · India · Japan · USA · Dubai
3 technologies, 1 brand
www.itemagroup.com contact@itemagroup.com
Kasım-Aralık|November-December
Türkiye’nin Düşen Notu
Neyi Anlatıyor?
What does lower credit rating means for Turkey? A-3’ten B’ye geriledi. Eylül ayında ise, Moody’s Türkiye’nin 40 aydır ‘Alt orta sınıf’ta olan Baa3 notunu, bir basamak indirerek Ba1’e düşürerek, ‘yatırım yapılamaz ülke’ kategorisine çekti ve not görünümünü de ‘durağan’ olarak belirledi. Kredilendirme kuruluşları, darbe girişimi sonrasında Türkiye’nin ‘risklerinin arttığı ve yurtdışından fon bulmakta ve sonrasında ödemekte zorlanacağı’ tezi ile notlarda düşüş uyguladı.
ürkiye bu yazı oldukça sıkıntılı yaşadı. Geçen yıl yaşadığı üst üste seçimlerle 2016’ya istikrarlı bir siyasal ve ekonomik bir yapıyla girmeyi hedefleyen Türkiye, ne yazık ki bu istikrarı bir türlü yakalamadı. Yılın 2. çeyreğinden itibaren dile getirilen finansal sorun ve kriz söylemlerine bir de 15 Temmuz gecesi darbe girişimi eklendi. Devlette yeniden düzenin sağlanması için Olağanüstü Hal uygulaması, FETÖ terör örgütüyle mücadele şeklinde başladı. Ancak dışarıdan olumsuz haberler gelmeye devam etti. Türkiye’yi yakından ilgilendiren 3 kredi derecelendirme kuruluşundan 2’si Türkiye’yi yatırım yapılabilir ülke seviyesinin altına çekti. Peki bu ne anlama geliyor? Türk ekonomisine dönük kredi derecelendirmesi gerçekleştiren üç önemli kuruluş; Standard & Poor’s (S&P), Moody’s ve Fitch Ratings’dir. Türkiye’nin halen bu üç kuruluştan sadece S&P ile anlaşması bulunmuyor. Kısaca bu kuruluşlar oluşturdukları raporlar ve istatistikler ile bir ülke veya şirketin kredi itibarini belirler. Bu kredi durumu hem yeni fonların ülkeye girmesi hem de ülkenin dış kaynaklardan beslenmesi için önemlidir. Bu not aslında borç sahibinin borcunu ödeyip ödeyemeyecek durumda olup olmasının bir gös-
tergesi kabul ediliyor ve yatırımcıların karar almalarında etkili rol Üç büyük kredi derecelendiroynuyor. Bir ülkenin notunu genel me kuruluşundan sadece Fitch, olarak ekonomik, politik ve sosyal Türkiye’nin notunu eksiye düşürfaktörler belirliyor. Not düşüşle- medi ve halen Türkiye’yi ‘Yatıri ve artışları ülkelerdeki finansal rım yapılabilir ülke’ kategorisinde sektörlerde hızBBB-‘de tula ve ciddi bir Ülkelerin fonlanmaları tuyor. Ancak şekilde yankı Türkiye’nin (borçlanmaları) için buluyor. ‘durağan’ olan Moody’s’de en notlar veren üç büyük not görünümüyüksek puan kuruluştan ikisi nü ‘negatif’e Aaa, S&P’ ve Türkiye’nin kredi notunu çevirdi. Fitch’de bu düşürdü. Peki aslında ne AAA olarak Ancak fon akıoldu, ne olacak? yer alıyor. Yaşının devam tırım yapılamaz etmesi için uzülke notu Moody’s da Ba1 iken, manlar en az iki kredilendirme S&P ve Fitch’de BB+ olarak sap- kuruluşunda notun ‘Yatırım yatanmış. Ülkeler bu kuruluşlarla an- pılabilir ülke’ seviyesinde olması laşarak notlandırılmayı ve böylece gerektiğinin altını çiziyor. Dolayıyeni fonlarla ekonomilerini besle- sıyla Türkiye üzerinde yatırım ve meyi tercih ediyor. fonlar açısından ciddi bir sıkıntının yaşanabileceği belirtiliyor. Hatta,
3 Büyüklerden 2’si Türkiye’ye Eksi Not Verdi
Darbe girişiminden kısa bir süre sonra, Temmuz ayında S&P Türkiye’nin zaten yatırım yapılamaz seviyede tuttuğu BB+ notunu bir basamak daha indirerek BB olarak açıkladı. Kuruluş, Türkiye’nin BB+ olan yabancı cinsinden uzun dönem notunu BB’ye çekerken, kısa dönem notunu B’de bıraktı. Türkiye’nin yerel para cinsinden uzun dönem notu ise BBB-‘den BB+ ‘ya, kısa dönem notu ise
10
Moody’s’in not düşüşünü açıklamasından sonra Türkiye’den çıkan fonlarda artış kaydedildi. Bu ise TL üzerindeki baskıyı arttırarak, dövizde artışı hemen tetikledi, Dolar tarihi zirvelerinden birini (3.0817TL) gördü. Not düşüşlerini Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve hükümet sözcülerinin yanı sıra piyasa oyuncuları da ciddi şekilde eleştiriyor. Türkiye’nin benzer ülkelerle karşılaştırıldığında daha güçlü bir mali disiplin ve finansal yapıya sahip olduğu savunuluyor. Önümüzdeki dönemde ülkemize yeni fonların gelmesinde yaşanabilecek ciddi sıkıntılar nedeniyle büyük ve orta ölçekli yatırımların bundan olumsuz etkilenebileceği, faiz oranlarında fonlanma sıkıntıları nedeniyle artışlar görülebileceği belirtiliyor. Tüm bu gelişmelere ek olarak, eylül ayında Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) 8 yıllık uzun dönemden sonra ilk kez üretimi azaltma kararı aldı. Bu ise petrolde dışa bağımlı Türkiye için yeni bir sıkıntı noktası olacak. Uzmanlar önümüzdeki dönemde Türkiye için ekonomide daha zorlu sınavların olduğunu belirterek, güçlü bir bütçe denetimi ve finansa her zamankinden daha fazla ihtiyaç olduğunu hatırlatıyor.
Kasım-Aralık|November-December
t was a very tough summer for Turkey. After aiming for a stable political and economic structure in 2016 following consecutive elections last year, Turkey unfortunately could not achieve it. A coup attempt by July 15 came on the top of financial issues and crisis speculations that started to be voiced since the second quarter of the year. The government started to re-build the order with state of emergency and fight off with FETÖ terrorist organization. However, negative news continued to emerge from abroad. Two credit rating agencies out of three that interest Turkey particularly lowered Turkey’s rating to below investable level. What does this mean? Three leading credit rating agencies that studies credit rates for Turkish economy are Standard & Poor’s (S&P), Moody’s and Fitch Ratings. Turkey still has no agreement with one of them, S&P. Shortly, these agencies set the reputation of a country or company via reports and statistics they prepare. This credit note is important in terms of both new funds entering to the country and the country’s feeding by foreign sources. It is considered as a proof of whether the debt owner is able to pay its debt or not and it plays a leading role in investment decisions of investors. A note of a country is generally based on economic, political and social factors. Lower or higher rates find fast and crucial reflections in financial industries of that country. The highest rating at Moody’s is Aaa while it is AAA at Fitch. Noninvestable rating is Ba 1 at Moody’s, while it is BB+ at S&P and Fitch. Countries prefer to be rated by these agencies and thus feeding their economies by new funds.
Two out of three leading agencies cut Turkey’s rating to junk
Turkey’s rating outlook to negative from stable.
Shortly after the coup attempt, S&P lowered Turkey’s sovereign debt rating level from BB+ to BB in July, while short term level remained at B. Turkey’s foreign and local currency sovereign credit ratings were lowered by one notch in the speculative grade, to ‘BB/B’ and ‘BB+/B’, respectively, from ‘BB+/B’ and ‘BBB/A-3’. In September, Moody’s cut Turkey’s long-term issuer and senior unsecured bond ratings by one notch to the speculative or “junk” level of Ba1 with a “stable” outlook. Credit rating agencies cited rising risks and the possibility that Turkey might struggle to find foreign funds and repay them later as the reason behind their decisions.
Experts underline the fact that at least two agencies would be required to give investable rate in order to let Turkey to have continuous fund flow. Thereby, Turkey may face a severe problem in terms of investment and funds. Moreover, exiting funds from Turkey surged right after Moody’s rate cut for Turkey. This exerted further pressure on TL and drove currency higher which caused USD hit 3,081 TL, a historical high.
Lower rates are highly criticized by market players as well as President of the Republic, Recep Tayyip Erdoğan and government spokesmen. It is claimed that Turkey has a stronger financial discipline and structure
Among top three agencies, only Fitch did not lower rates and has kept Turkey’s rates at BBB- at investable level. However, the agency shifted
11
compared to other similar nations. Large and medium scaled investments might be affected negatively in the coming term due to serious interruptions in new funds coming while interest rates might move up due to funding issues.
Two of three leading credit rating agencies that grade countries’ debts lowered Turkey’s rates. What does this mean indeed?
In addition to those developments, OPEC (Organization of the Petroleum Exporting Countries) reached a preliminary agreement to cut crude oil output after a long period of 8 years. This would be another challenge for Turkey as it depends on import crude oil. Experts say Turkey will be experiencing tougher exams in economy which requires a strong budget control and finance more than ever.
Kasım-Aralık|November-December
Küresel İplik ve Kumaş Üretimi 2016’nın 2. Çeyreğinde Arttı Global Yarn and Fabric Output Increase in Q2 2016
luslararası Tekstil Üreticileri Kumaş üretimi %8 Arttı Federasyonu’nun (ITMF) Küresel kumaş üretimi bir önceyayımladığı raporda küresel iplik ki çeyreğe göre 2016’nın 2. çeyve kumaş üretiminin arttığı göste- reğinde %8 oranında arttı. Asya riliyor. 2016’nın ikinci çeyreğinde ve Güney Amerika’da üretim küresel iplik üretimi %8,5 oranında %9 artarken Avrupa’da kumaş arttı. Böylece, Asya iplik üretimi üretimi çeyrek bazda %1 düştü. çeyrek bazda %9 artarken, Gü- Yıllık olarak, küresel kumaş üreney Amerika’nın timi 2016’nın %12’lik artı- 2016’nın 2. çeyreğinde 2. çeyreğinde şına yaklaştı. %0.7 geriledi. artış yakalayan küresel Böylece Asya Avrupa’da ise ılımlı büyüme iplik ve kumaş üretimi üretimi ılım%0,3 oranında için yılın 3. ve 4. çeyrek lı bir şekilde oldu. İplik üre- beklentileri negatif %0.2 düşertimi yıllık bazda yönde seyrediyor. ken, Güney ise %0,2 oranında Amerika’nın geriledi. Asya’da ü r e t i m i iplik üretimi yıllık bazda %0.1 ora- %16’ya yakın sert düştü. Yıllık nında düştü. Güçlü bir düşüş ise bazda, Avrupa’nın kumaş üretiKuzey Amerika’da, yıllık %12 ora- mi ise %4’ün üzerinde büyüdü. nında yaşandı. 2016’nın 2. çeyreğinde, dünya çapında kumaş stokları (çeyrek İplik stoklarına bakıldığında ise hem bazda %1,4 ve yıllık bazda 6) ve yıllık hem de çeyrek bazda düştü- kumaş siparişleri hem yıllık hem ğü görülüyor. Küresel iplik stokları de çeyrek bazda düştü. Asya ve 2016’nın 2. çeyreğinde bir önceki dö- Güney Amerika’da kumaş stokları neme göre %6.7 oranında düşerken, azaldı. Güney Amerika’da kumaş Asya’da düşüş %8 oldu. Buna karşı- siparişleri çeyrek bazda yükselirlık, Güney Amerika stokları %3’ün ken, yıllık bazda siparişler geriledi. üzerinde arttı. 2016’nın 2. çeyreğinde, küresel iplik stokları yıllık %6 düşüş 2016 yılının 3. çeyreğinde ipkaydetti. Böylece, Avrupa iplik stok- lik ve kumaş üretimi tahminleri ları yıllık olarak %9 ve Güney Ame- düşüş sinyali veriyor. 2016’nın rika stokları da %10.5 oranında arttı. 4. çeyreği için küresel iplik ve Buna karşılık, Asya iplik stokları ise kumaş üretim tahmini daha fazla yıllık %8 oranında düştü. azalma sinyali veriyor.
ccording to a report released by International Textile Manufacturers Federation (ITMF), the global yarn production increased in Q2/2016 quarter-on-quarter. In Q2/2016, global yarn production increased by 8.5% quarter-on-quarter. Thereby, Asian yarn output strengthened by nearly 9% quarter-on-quarter and by close to 12% in South America. In Europe it grew moderately by 0.3%. Global yarn output fell moderately by 0.2% in Q2/2016 versus Q2/2015. In Asia, yarn output fell moderately by 0.1% year-onyear. A strong decrease occurred in North America, where yarn production fell by over 12% annually.
by over 8% in Q2/2016 compared to the previous quarter. While Asian and South American output grew by 9% each, European fabric production fell by 1% quarter-on-quarter. Year-on-year, global fabric output declined in Q2/2016 by 0.7%. Thereby, Asian production fell moderately by 0.2%. South America’s output fell by nearly 16%. Europe’s fabric outLooking at put rose by over global yarn in- Estimates and outlook 4% year-onventories, they for global yarn and year. Worldwide decreased in fabric stocks fell fabric output for Q3 and Q2/2016 by by 1.4% quarterQ4/2016 are negative 6.7% quarteron-quarter in on-quarter with following an increase Q2/2016 and reductions of 8% in the second quarter of 6% on a yearly in Asia. In con- 2016. basis, which trast, in South pushed fabric America invenorders down tories rose by over 3%. In Q2/2016, both on a quarterly and yearly basis. the annual percentage change of Fabric stocks were down in Asia and global yarn inventories recorded a South America. Orders were up in decrease of 6%. Thereby, European South America on a quarterly basis, yarn stocks increased by 9% year- while they were down on a yearly on-year and in South America stocks basis. rose by 10.5%. Asian yarn stocks, Estimates signal a decline of globhowever, fell by 8% annually. al yarn and fabric production for Q3/2016. The global yarn and fabric output is projected to fall further in Fabric Output Rises 8% Global fabric production increased the last quarter of the year.
12
Kasım-Aralık|November-December
Türkiye’nin ilk Hazır Giyim Organize Bölgesi Şanlıurfa’da Yapılıyor Turkey’s First Garment Industrial Park Will be Established in Şanlıurfa
oğu ve Güneydoğu bölgesindeki yatırımları arttırmak için hükümetin açıkladığı teşvik programı Şanlıurfa’da ciddi bir yanıt buldu. Türkiye’nin ilk Hazır Giyim Organize Sanayi Bölgesi’nin (HOSAB) inşaatı Şanlıurfa’da tüm hızıyla devam ediyor. Bölgede ciddi bir canlılık getirmesi beklenen HOSAB’la 8 bin istihdam yaratılması bekleniyor. İstanbul Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (İHKİB) Başkanı Hikmet Tanrıverdi ve yönetim kurulu üyeleri Şanlıurfa’ya bir ziyaret gerçekleştirerek, bu bölgeye yatırımları arttırma kararı aldıklarını açıkladı. Şanlıurfa’da 2 bin 500 gence iş imkanı sağladıklarını söyleyen Tanrıverdi, “Burayı tekstil üssü haline getirmek istiyoruz. HOSAB, projemiz hakkında bizlere destek vereceğini belirten Valimize teşekkür ederiz” dedi. Tanrıverdi sözlerini şöyle sürdürdü; “Hazır Giyim Organize Sanayi Bölgesi projemizde şu ana kadar 2 bin 500 personel çalıştırıyoruz. Proje bittiğinde bu sayı 8 bine ve daha yukarıya çıkacaktır. Hızlı bir şekilde hazır giyim sektöründe Şanlıurfa’yı merkez haline getirerek, önümüzdeki yıllarda burada daha çok istihdam
he government’s subsidy program, which aims to boost investments in East and Southeast Turkey found severe reflection in Şanlıurfa. Turkey’s first Garment Industrial Park is rapidly being built in Şanlıurfa nowadays. The project is expected to activate the region significantly and employ 8000 workers.
sağlayacak projeleri hayata geçireceğiz.” İHKİB heyetini makamında kabul eden Şanlıurfa Valisi Güngör Azim Tuna ise şehrin potansiyeline dikkat çekti. Yatırımcılara yardımcı olacaklarını belirten Tuna, ülke üretimine katkı yapma hedefinde olduklarını belirtti. İlk etapta 19 tesisin kümeleneceği 350 dönümü kapsayan Şanlıurfa Hazır Giyim Organize Sanayi Bölgesi’nin temeli Mayıs-2015’te atılmıştı. Yeni teşvik sistemi içinde 6. bölge içinde bulunan Şanlıurfa’da yatırımlar şu teşvikleri dikkat çekiyor; Gümrük vergisi muafiyeti, KDV istisnası, vergi indirimi, sigorta primi işveren hissesi desteği, gelir vergisi stopajı desteği, sigorta primi desteği, faiz desteği ve yatırım yeri tahsisi.
Türkiye’nin ilk Hazır Giyim Organize Sanayi Bölgesi’nin (HOSAB) inşaatı Şanlıurfa’da tüm hızıyla devam ediyor. 14
Istanbul Ready-Made Garment Exporters’ Association (IHKIB) President Hikmet Tanrıverdi and Board Members held a visit to Şanlıurfa and revealed their plan to boost investments in the region. Saying that they offer employment opportunity to 2500 youngsters in the city, Tanrıverdi noted, “We are willing to make Şanlıurfa a textile hub. We want to thank the governor who offered his support for the project.” He continued, “We have employed 2500 staff so far within our Garment Industrial Park Project. This number will be up to or above 8000 once the project is completed. We plan to make Şanlıurfa the center of garment industry in a short period and materialize further projects here to create more employment opportunities in the years to come.”
Hosting IHKIB committee at his office, Şanlıurfa Governor Güngör Azim Tuna pointed to the potential of the city. He said they will help investors as they aim to contribute to Turkey’s manufacturing. The groundbreaking of Şanlıurfa Garment Industrial Hub took place in May 2015 as a project on 350 lap area for 19 facilities at first phase. Within the new subsidy system, Şanlıurfa receives the following investment subsidies as a part of 6th region: Customs duty exemption, VAT exemption, lower taxes, employer’s national insurance contribution, income tax withholding support, insurance premium support, interest support and investment area allowance.
Turkey’s first Garment Industrial Park is rapidly being built in Şanlıurfa nowadays.
Kasım-Aralık|November-December
Türkiye Tasarım Haftası İnovasyon Geçidine Dönüştü Design Week Turkey Turns to Innovation Parade developed for man-wear brand Damat as well as bed clothes desgined by Pınar Demidağ for IKEA were among other innovations. TIM President Mehmet Büyükekşi spoke during the event and said the organization is a milestone for Turkey’s economic and cultural future while it will contribute to shape up of future trends.
Smart T-Shirt Predicts Heart Attack Earlier
konomi Bakanlığı ve Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) işbirliği ile bu yıl ilki düzenlenen Türkiye Tasarım Haftası’nda (Design Week Turkey 2016) sunduğu yeniliklerle büyük ilgi topladı. 19-23 Ekim tarihleri arasında Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı’nda gerçekleşen etkinlikte, endüstriyel tasarım, moda ve görsel iletişim tasarımında uluslararası pek çok ismim bir araya geldi. Birçok konferans, sergi, AR-GE ve inovasyon odaklı tasarım sunumlarının gerçekleştiği haftada akılda kalan yenilik ise, kalp krizini bir hafta önceden haber veren akıllı tişört oldu. Orka Holding’in erkek giyim markası Damat için geliştirdiği kir tutmayan inovatif gömlekleri, Pınar Demidağ’ın IKEA için tasarladığı yatak örtüsü diğer önemli yenilikler arasında yer aldı. Bir konuşma yapan TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi, bu etkinliğin Türkiye’nin ekonomik ve kültürel geleceği için önemli bir kilometre taşı niteliğini taşıdığını ve geleceğin trendlerine yön vermemize katkı sağlayacağını söyledi.
Kalp Krizini Önceden Haber Veren Akıllı Tişört Türk tasarımcı Ezra Çetin geliştirdiği kalp krizini önceden haber ve-
he first edition of Design Week Turkey 2016 was arranged in cooperation of The Ministry of Economy and Turkish Exporters’ Assembly (TIM) and received great interest. The event was held on October 19-23 at Lütfi Kırdar Convention and Exhibition Center which gathered many international players from industrial design, fashion and visual communication. Several conferences, galleries as well as presentations focusing on Reseasrh&Development and innovation took places during the week, while the most outstanding innovation appeared as smart t-shirt designed to predict heart attacks 1 week earlier. Orka Holding’s dirt-resistant shirts
ren akıllı tişörtü ile Türkiye Tasarım Haftası’nda ilgi odağı oldu. Etkinlikte ‘Tasarım ve Teknoloji’ konulu konferans veren ezratuba markasının kurucusu Ezra Çetin, insan sağlığına maksimum faydayı sağlamak amacıyla TÜBİTAK MARTEK desteğiyle Türkiye’de bir ilk olarak tasarladıkları akıllı tişörtlere yönelik bilgi verdi. Kalp krizi gibi hayati risk oluşturan hastalıkların bir hafta öncesinden anlaşılmasını sağlayan akıllı tişörtlerin, 2017 yılında satışına başlanacağını açıklayan Ezra Çetin, “Çeşitli renk alternatifleri ile altı tişört kadınlar, iki tişört erkekler için tasarladık. Günlük hayatta ve spor yaparken giyilen tişörtlerin içindeki incecik yaprak gibi kumaşlar aracılığıyla vücudun her bölgesinin kontrolü sağlanıyor. Herhangi bir bölgede ters giden bir durum var ise, sistem aracılığıyla bunun haberini alabiliyoruz. Su altında da kullanılabilen tişörtlerimiz makul bir fiyat ile satılacak. Ürünü yakın gelecekte çocuklar için de tasarlayacağız. Ayrıca 20 renk ve 60 desenin bir arada kullanılmasına imkan sağlayan çanta da tasarladık.
15
Turkish designer Ezra Çetin was spotlighted during Design Week Turkey with smart t-shirt that predicts heart attack earlier. Making a presentation about “Design and Technology,” the founder of ezratuba, Ezra Çetin shared details about smart tshirts which was designed with support of TÜBİTAK MARTEK as a first with a purpose to provide maximum benefit for human health. Ezra Çetin reported that these smart t-shirts are able to let people realize any possible life threatening diseases like heart attack, while they will be up for sale in 2017. “We designed 6 tshirts for women and 2 t-shirts for men with various color options. These t-shirts have leafthin fabrics inside which are able to control every spot of the body during daily life or sports activities. Whenever there is something working in a spot, we can be informed about it via this system. Our t-shirts can be used under water as well and they will be up for sale with reasonable prices. We are planning to design it for kids soon. Plus, we designed bags that enable us to use 20 colors and 60 patterns together.
Kasım-Aralık|November-December
Bursalı Tekstil Üreticileri Küresel Alıcıları Ağırladı
Bursa’s Textile Manufacturers Welcome Global Purchasers ursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) öncülüğünde ve Ekonomi Bakanlığı desteği ile hayata geçirilen Bursa Tekstil Sektörünün Uluslararası Rekabeti Geliştirme (UR-GE) projesi kapsamında 23 ülkeden 200’e yakın iş adamı yeni iş bağlantıları için Bursa’ya geldi. Grand Swiss-Çelik Palas Otel’de 27-30 Eylül tarihleri arasında düzenlenen etkinlikte 50’yi aşkın Bursalı tekstil firması hem standlarında yeni koleksiyonlarını sergiledi hem de B2B görüşmeler gerçekleştirdiler. Sektör oyuncularının rekabet güçlerini arttırmayı hedefleyen etkinliğe Rusya, Fas, Suudi Arabistan, İran ve Güney Afrika gibi ülkelerden alım heyetleri yoğun ilgi gösterdi. BTSO Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay önemli açıklamalarda bulundu. Burkay, 15 Temmuz hain darbe girişiminin ardından devletin ekonomik alanda attığı adımların ve hayata geçirdiği reform paketlerinin piyasalara olumlu yönde etkilediğini söyledi. Türkiye’nin yurt dışındaki yatırımcılar için her zaman güvenli bir liman olduğunu söyleyen Burkay, UR-GE Projesi kapsamında Türkiye’nin üretim üssü Bursa’da sektörün ihracatını ve rekabetini güçlendirmeyi hedeflediklerini dile getirdi. Alım heyeti organizasyonlarının hem sektöre hem de kent ekonomisine büyük katkı sağladığını savunan Burkay sözlerini şöyle sürdürdü; “Firmalarımız UR-GE destekleri kapsamında ürün gamındaki son koleksiyonları yabancı alıcılara sunma imkanı yakalıyor. Bursa iş dünyası olarak alım heyeti organizasyonlarına büyük önem veriyoruz. Yabancı yatırımcıları Bursalı firmalarla buluşturmak için hayata
early 200 businessmen from 23 countries arrived Bursa for new business connections as a part of the Bursa Development of International Competitiveness (UR-GE) program for textiles under the leadership of Bursa Chamber of Commerce and Industry (BTSO) and support of Ministry of Economy. More than 50 textile companies based in Bursa exhibited their new collections at their booths and held B2B meetings during the event on September 27-30 at Grand SwissÇelik Palas Hotel.
geçirilen Ticari Safari Projemiz kapsamında bugüne kadar 7 bine yakın alıcıyı Bursa’ya getirdik. Bu etkinliğimizde de özellikle Rusya’dan ve İran’dan önemli alım heyetlerini konuk ediyoruz. Bursa’daki rekabet gücündeki artış, ülke olarak belirlediğimiz hedeflerin gerçekleştirilmesinde de büyük önem arz ediyor.”
Alım Heyetleri Üreticilere Getirildi
Organizasyonun katılımcıların işadamı Orhan Aygün, etkinliğin ilk gününde 40’a yakın yabancı
The organization aimed for increased competitive power of industry players and grabbed interest from purchasing committees from Russia, Morocco, Tunisia, Saudi Arabia, Iran and South Africa. Mr. İbrahim Burkay, President of the Board of Directors of BTSO made important statements. The steps in economy as well as reform packages from the government following the July 15th cruel coup attempt had a positive impact on markets, he said. Turkey has always been a reliable port for foreign investors, while UR-GE Project aims to reinforce textile exports and competition of Bursa’s textile industry as it is Turkey’s manufacturing hub.
firma ile birebir görüşme yaptıklarını açıkladı. Aygün; “BTSO sayesinde ilkleri yaşamaya devam ediyoruz. Çok önemli bir organizasyona imza atıldı. Hiç beklemediğimiz insanlarla karşılaştık. 22 ülkeden alım heyetine ulaşmak, her biri için ayrı ayrı vize almak kolay iş değil. BTSO da alım heyetlerini ayağımıza kadar getirdi” diye konuştu.
Underlining that purchasing committee events highly contribute to both the industry and city economy, 16
Burkay continues, “Our companies have the opportunity to display their latest collections within their product ranges for foreign purchasers thanks to UR-GE supports. Such events are crucial for Bursa business world. We have brought approximately 7000 purchasers to Bursa as part of Trade Safari Project which was designed to gather foreign investors with companies of Bursa. We are hosting leading committees particularly from Russia and Iran during this organization. Increased competitive power in Bursa is also important in terms of our national goals’ achievement.”
Purchasing committees were brought to manufacturers
Among participants of the event, businessman Orhan Aygün reported that they held meetings with nearly 40 foreign companies on the first day. “We continue to enjoy firsts thanks to BTSO. They signed such an outstanding organization. We met businessmen beyond our expectations. It is not easy to have access to purchasers from 22 countries and get visas. BTSO brought them directly to our doors.”
Hassasiyetin geliştirilmesi büyümenin anahtarıdır Gelecekte, hassasiyet daha da önemli hale gelecek. Kalite, memnun olan müşteriler, kar marjı ve sonuçta büyüme, mümkün olan en yüksek hassasiyette dokuma yapabilmenize bağlıdır. Daha az ziyan, daha az kapalı kalma süresi ve ayarların çalışma sırasında değiştirilebilmesi, büyümek için gereksinim duyduğunuz yeteneklerdir. Tüm bunlar yeni Picanol makinelerimizin şimdiye kadar
gördüğünüz maliyet açısından en verimli makineler olmasını sağlamaktadır. Nasıl büyüyebileceğinizi keşfedin: letsgrowtogether.be
letsgrowtogether.be
Kasım-Aralık|November-December
BBC’nin ‘Suriyeli Mülteci Çocuk Tekstil İşçisi’ Haberine Sert Tepki BBC’s “Syrian Child Refugees Work in Textiles” News Gets Stiff Reaction
vrupa pazarının en önemli hazırgiyim ve konfeksiyon tedarikçisi Türkiye, BBC’nin 24 Ekim’de yayımladığı bir haber programıyla yeni bir tartışmanın ortasında kaldı. BBC’nin araştırmacı gazetecilik programı Panorama, Marks & Spencer ve internet satış mağazası Asos, Zara ve Mango markaları için üretim gerçekleştiren Türkiye’deki tekstil atölyesinde Suriyeli çocukların çalıştırıldığını duyurdu. Panorama ekibi haber için bir hazırgiyim atölyelerden gizli çekim yaparken, buralarda çalıştığı iddia edilen Suriyelilerle röportaj gerçekleştirdi. ‘Kıyafetlerimizi Yapan Mülteciler – The Refugees Who Makes Our Clothes’ başlığını taşıyan bölümde, göçmenlerin genelde 12 saat boyunca saatte 3,75TL ücret için çalıştığı belirtildi. BBC Panorama muhabiri Darragh MacIntyre’nin haber çalışmasının yayımlanmasından sonra açıklamada bulunan M&S sözcüsü programın bulgularının çok ciddi ve M&S için kabul edilemez olduğunu açıkladı. Mango ise programda gösterilen atölyenin kendi bilgileri dışında taşeron olarak çalıştırıldığını duyurdu. Mango daha sonra yaptıkları incelemede tesislerinde herhangi bir Suriyeli işçinin çalışmadığını ve birkaç
kurmaca bir senaryo ile hazırlandığını söyledi. Tanrıverdi; şunları söyledi. “Hiçbir belge ve kanıta yer verilmeksizin merdiven altı üretim yapan bir işyerinden hareketle habere Türkiye’nin en büyük alıcıları olan Zara, Mango, Marks&Spencer gibi firmaların adı konularak bizim üzerimizden bu firmalar tehdit edildi. Bizlerin küresel hazır giyim pazarlarındaki gücünden korkanların, nitelikli ve hızlı üretimin en güçlü adresi olan Türkiye’de üretim yaptıran firmaları korkutmak için kullandıkları bu yöntemi boşa çıkaracağız.” Tanrıverdi BBC ve programı yapan ekibi Türkiye’ye davet ederek global markalara üretim yapan fabrikaları gezme teklifinde bulundu.
küçük güvenlik sorunu haricinde koşulların iyi olduğunu belirtti. Zara’nın sahibi Inditex Group adına yapılan açıklamada, Haziran ayında yaptıkları denetimde ciddi ihlaller tespit ettiklerini ve fabrikaya gerekli iyileştirmeler için Aralık ayına kadar süre verdiklerini açıkladı.
Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği (TGSD) Başkanı Şeref Fayat ise, merdiven altı çalışan bir atölyede yasadışı kaydedilen ve kurgulanan görüntülerin 18 milyar dolarlık ihracatı bulunan Türk hazır giyim sektörüne mal edilmeye çalışılmasının büyük bir haksızlık olduğunu dile getirdi. Haberin Türkiye’ye ve Türk hazır giyim sektörüne karşı olumsuz bir algı oluşturmasına yönelik ve iyi niyetten uzak olduğunu, gazetecilik etiğiyle de bağdaşmadığını belir-
“Haber Tümüyle Komplo”
BBC’nin haberine sert tepki gösteren İstanbul Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (İHKİB) Başkanı Hikmet Tanrıverdi ve Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği (TGSD) Başkanı Şeref Fayat haberin gerçeği yansıtmadığını savundu. Merdiven altı (kayıtdışı) çalışan bir işyerinde gizli kamera ile gerçekleştirilen bu haberin Türk hazırgiyim endüstrisini ve Türkiye’yi karalama amacı taşıdığını söyleyen Tanrıverdi, Türkiye’de 15 yaş altı çocuk işçi çalıştırmanın yasalarla da engellendiğini ve çok ağır yaptırımları bulunduğunu hatırlattı. Programı tümüyle bir komplo olarak nitelendiren Tanrıverdi; “Çocuk işçi çalıştıran vatan hainidir” dedi. İHKİB olarak yaptıkları incelemede habere konu olan üreticinin söz konusu global markalar hiçbir üretim yapmadığını tespit ettiklerini açıklayan Tanrıverdi, haberin
18
BBC’nin dünyaca ünlü M&S, Zara ve Mango markalarının Türkiye’deki tekstil üreticilerinin Suriyeli çocuk işçilerinin çalıştırıldığı yönündeki haberine sektörden sert tepki geldi.
ten Fayat; “Türkiye’de çocuk işçi çalıştırmanın çok ağır cezai yaptırımları var. Diğer taraftan firmalarımız üretim yaptıkları markalar tarafından sürekli denetimden geçiriliyorlar ve son derece ağır yaptırımları bulunan kontratlarla çalışıyorlar. Bir tedarikçimizin hatasının global markalarla anlaşmaya imza atan bizleri bağladığının ortak bilinci ile hareket ediyor ve bizler de alt üreticilerimizi denetliyoruz. Yaptığımız incelemelere göre, BBC’nin haberine konu olan firma, uluslararası markalarla herhangi bir üretim ilişkisi olmayan ve merdiven altı çalışan bir firmadır. Merdiven altı bile olsa yasalarımız ve düzenleyici kurumlar olarak bizler, çocuk işçi çalıştırılmasına asla müsamaha göstermiyoruz.”
Kasım-Aralık|November-December
leading European ready wear and apparel supplier, Turkey faced a new debate after news that was released by BBC on October 24. Investigative BBC program Panorama uncovered Syrian refugee children in Turkey working in clothing factories that supply Marks and Spencer (M&S), Zara, Mango, and online fashion retailer Asos. Panorama team used a hidden cam at a ready wear house for news, while making interview with Syrians claimed to be working there. The episode “The Refugees Who Make Our Clothes’ stated that refugees usually worked for 12 hours and earned TL3.75 per hour. Following the news by BBC Panorama reporter Darragh MacIntyre, an M&S spokesperson said: “Findings revealed in the program are extremely serious and are unacceptable to M&S.” Mango said the factory was working as a subcontractor without its knowledge. Its subsequent inspection did not find any Syrian workers. It found the conditions were ‘good’ except for some personal safety measures. Zara’s parent company, Inditex, had already found significant non-compliance in June and had given the factory until December to make improvements.
“News is a total complot”
The Istanbul Ready-made Clothing and Confection Exporters’ Association (IHKIB) President Hikmet Tanrıverdi and the Turkish Clothing Manufacturers’ Association (TGSD) President Şeref Fayat lashed out on BBC news, saying that it was not true. “Flyby-night manufacturers were “secretly videotaped”. In addition, the use of child labor under age
15 is strictly forbidden by Turkish authorities amidst heavy sanctions. This is a smear campaign. Here, we frankly declare that any manufacturer which illegally employs child labor is a traitor.” “As İHKİB, we investigated the issue and saw that the fly-by-night manufacturers in the story did not produce for any of the global brands that were mentioned in the same report. This is a fabricated scenario. We strongly condemn such unethical reporting with no solid proof that aims to create a bad image about our industry by threatening Turkey’s largest buyers such as Zara, Mango and Marks&Spencer. Turkey is one of the world largest producers of clothes, supplying many famous international brands in the most powerful and fast manufacturing style in the global market which scares others who try to disturb companies who have manufacturing in Turkey. However, we will
defeat them,” Tanrıverdi continued. Also, he invited the BBC representatives to visit Turkey in order to tour all manufacturers which make production for global brands one by one.
19
TGSD President Şeref Fayat said it was unfair to present all Turkish textile exporters, who has a total export of USD18 billion, as abusers of child labor solely through some images that were secretly videotaped in a fly-bynight manufacturer. The news aimed to create a negative sense against Turkey and Turkish ready wear industry while it was a conflict to journalism ethics. Fayat stated, “Child labor has very strict sanctions in Turkey. All global brands which outsource manufacturing to Turkey inspect their producers very tightly and there are contracts with heavy sanctions. We are beware of the
BBC’s news covering Syrian refugee children in Turkey working in clothing factories that supply Marks and Spencer (M&S), Zara and Mango received stiff reaction from the industry. fact that a mistake from a supplier of ours would cost all of us as we sign agreements with global brands and we act in accordance. Plus, we control our sub-manufacturers. According to our examinations, the company mentioned in BBC news is a fly-by-night manufacturer in the story did not produce for any of the global brands that were mentioned. Even in such a case, we never tolerate any labor abuses as laws and regulation institutions.”
Kasım-Aralık|November-December
Première Vision Istanbul Başarısını Sürdürdü Première Vision Istanbul Sustains Success arn, fabric, pattern, accessorize and denim fair Première Vision Istanbul had its 5th edition on October 19-21 at CNR Expo and gathered textile and fashion industry players. 111 exhibitors from 9 countries took place to display their latest collections during the event, which attracted 5668 professional visitors, with 13% of them being foreign visitors. Sustaining its success despite uncertainties in Turkey and the nearby region, Première Vision Istanbul witnessed fresh season trends with 2017/2018 Autumn Winter collections. plik, kumaş, desen, aksesuar ve denim fuarı Première Vision Istanbul’un 5. edisyonu, 19-21 Ekim tarihleri arasında CNR Expo’da tekstil ve moda sektörünü bir araya getirdi. 9 ülkeden 111 firmanın katılarak en son koleksiyonlarını sergilediği fuar %13’ü yabancı olmak üzere toplamda 5,668 profesyonel ziyaretçiyi kendisine çekti. Türkiye ve bölgesinde yaşanan belirsizliklere rağmen başarısını sürdüren Première Vision Istanbul, 2017/18 Sonbahar - Kış koleksiyonları ile yeni sezon trendlerine sahne oldu. Türk tekstil sektörünün önemli üreticilerinin yanı sıra fuarda ABD, Avusturya, Almanya, Fas, İspanya, İtalya, Litvanya ve Pakistan’dan önemli firmalar da yer aldı. Première Vision Istanbul’a katılan Türk markaları arasında Akel Grup, Ekin Tekstil, Çalık Tekstil ve Sanko Tekstil gibi isimler yer alırken, uluslararası markalar arasında da Lenzing AG, Clerici Tessuto, 3T Transfer, Sefita SA ve Antex dikkat çekti. Fuarda 3 gün boyunca, özellikle Doğu Avrupa ve Ortadoğu’dan gelen alıcılara iplik, kumaş, desen, aksesuar ve denim koleksiyonları tek çatı altında sunuldu.
Trend Alanı ve Seminerler Yaratıcılığa Odaklandı Première Vision Istanbul’da yaratıcı çalışmalara odaklanan Trend
Alanı ve seminerler ziyaretçilerden ve katılımcılardan yoğun ilgi gördü. Première Vision Moda Ekibi’nin fuar katılımcılarının yeni koleksiyonları arasından seçtiği ürünlerle oluşturulan Trend Alanı, ilgi çekici ve ilham verici bir sergi olarak yoğun bir ziyaretçi akımına uğradı. Première Vision Moda Direktörü Yardımcısı Sabine le Chatelier tarafından sunulan “Moda Hakkında Konuşalım seminerleri fuarı ziyaret eden profesyonellerin ilgi odaklarından biri oldu. 2017/18 Sonbahar – Kış modası hakkındaki tüm ipuçlarının ve daha fazlasının konuşulduğu seminerlere 3 gün boyunca 150 profesyonel katıldı.
Apart from leading manufacturers of Turkish textile industry, famous companies from the US, Austria, Germany, Morocco, Spain, Italy, Lithuania and Pakistan also took place at the feair. Among Turkish brands that exhibited, there were Akel Grup, Ekin Tekstil, Çalık Tekstil and Sanko Tekstil, while global exhibiters included Lenzing AG, Clerici Tessuto, 3T Transfer, Sefita SA and Antex. During the 3 days of fair, purchasers particularly from East Europe and Middle East had chance to see yarns, fabrics, patterns, accesorries and denim collections under a single roof.
Première Vision Moda Ekibi’nin Portekiz, İspanya, İngiltere, Almanya, İtalya, Japonya ve Fransa’nın uluslararası oyuncularıyla uzun ve yoğun toplantılar sonucunda ortaya çıkardığı Renk Kartelası, fuarın en çok ilgi çeken bir başka bölümü oldu.
Trend Forum and seminars grabbed intense attention of visitors and participants as they focused on creative works during Première Vision Istanbul. Formed by items from exhibi-
Main Focus in Trend Forum and Seminars: Creativity
Tekstil ve moda dünyasını buluşturan Première Vision Istanbul fuarına 9 ülkeden 111 firma katılarak son koleksiyonlarını sergiledi. Fuar toplamda 5,668 ziyaretçiyi kendisine çekmeyi başardı. 20
Première Vision Istanbul gathered textile and fashion worlds as it attracted 111 exhibitors from 9 countries to display their latest collections. The fair achieved to grab 5668 visitors in total. tors’ new collections elected by Première Vision Fashion Team, Trend Bureaus welcomed many visitors as an interesting and inspiring gallery. Première Vision Assistant to Fashion Director, Sabine le Chatelier presented “Let’s Talk About Fashion” seminars were among interest points of professional visitors. 150 professionals attended to seminars for 3 days in order to talk about clues for 2017/18 Autumn-Winter fashion and even more. The Première Vision color card was another outstanding section as it was created by Première Vision fashion team as well as global players from Portugal, Spain, the UK, Germany, Italy, Japan and France following long and busy meetings.
Kasım-Aralık|November-December
Çalık Denim, D’enaissance ile Moda ve Sürdürülebilirliği Buluşturdu Calik Denim Brings Fashion and Sustainability Together with D’enaissance
remière Vision Istanbul fuarına katılan Türkiye’nin önde gelen denim kumaş üreticilerinden Çalık Denim Sonbahar-Kış 2017-2018 koleksiyonu ile büyük ilgi gördü. Performans, fonksiyonellik, estetik ve sürdürülebilirlik kavramlarına odaklanan Çalık Denim, D’enaissance koleksiyonu ile birçok yeniliği tanıttı. Yeni bir streç teknolojisi olan T Power, yüksek performans sağlamanın yanı sıra elastanın gevşeme sorununun üzerinden başarıyla geliyor. Circular Elastech teması sağladığı doğal esneklik ve dinamizm ile otantik görünümlü streç yapısı sunuyor. Hem atkı hem de çözgü de Dualcore teknolojisi kullanan temada streç yapı, çok yönlü olarak esneyebiliyor, hareket edebiliyor. Ayrıca her zaman şeklini koruyabiliyor. Bir diğer yenilikçi ürün olan A/C Power ise teknolojik performanstan ilham alıyor ve eşsiz bir ısı dengeleme kapasitesine sahip bulunuyor. Şartsız fonksiyon mottosu ile tanıtılan A/C Power, küresel ısınmanın denim giyim alanındaki etkilerini en aza indirmeyi hedefliyor. Burada
ttending to Première Vision Istanbul fair, Calik Denim which is one of Turkey’s leading fabric manufacturers, received great attention with Fall-Winter 2017-2018 collection. Focusing on performance, functionality and sustainability notions, Calik Denim introduced many innovations with D’enaissance collection. T Power, a new stretch technology, overcomes elastane breakage problem as well as providing high performance. Circular Elastane theme delivers an authentic stretch look with natural flexibility and dynamism it provides. Using Dualcore technology in both the warp and weft, in this theme, the stretch construction can be stretched vertically and move. Also, it never loses its shape.
ısı düzeltimi için pamuk ile Miyabi, Coolmax, Modal ve Akrilik gibi elyaflar harmanlanıyor. Akıllı kesim teknolojisi Elastech ise denim giyimde bir devrim olarak tanımlanıyor. Bu teknoloji tasarımcıların, üreticilerin, perakendecilerin ve son tüketicilerin streç denimdeki sorunlarını bitiriyor. Curve teması ise yüksek elastikiyet ile jeans giyimde vücut hatlarına uymayı sağlıyor.
Another innovative product, A/C Power is inspired from technological performance and owns a unique thermoregulative ability. Introduced with ‘unconditioned function’ motto, A/C Power aims to minimize global warming’s effect on denim clothing.
D’enaissance koleksiyonu içinde yer alan Better World teması sürdürülebilirliğe odaklanıyor. Alternatif elyaflar ile su ve enerji israfını azaltmak için inovatif bir çalışmanın ürünü olan Better World, Çalık Denim’in sürdürülebilirliğe kurumsal bağlılığını temsil ediyor.
Çalık Denim D’enaissance koleksiyonu ile denim giyime sunduğu yeniliklerini Première Vision Istanbul 2016’da tanıttı. 21
Calik Denim introduced its innovations for denim clothing at Première Vision Istanbul 2016 with D’enaissance collections. For heat regulation, fibers such as Miyabi, Coolmax, Modal and Acryclic are mixed with cottons. With its smartcut technology, Elastech is defined as revolutionary in denim clothing. This technology solves well-known headaches for designers, manufacturers, retailers and end-consumers when it comes to stretch denim. Curve theme provides curve-fitting in jeans with high elasticity. Better World theme included in D’enaissance collection, focuses on sustainability. Being the product of an innovative work aimed to decrease water and energy waste with alternative fibers, Better World presents Calik Denim’s institutional devotion to sustainability.
Kasım-Aralık|November-December
Durst Yeni Tekstil Baskı Sistemini EXINTEX 2016’da Tanıttı
Durst Presented its New Textile Printing System at EXINTEX 2016 ndüstriyel inkjet uzmanı Durst, yeni 3,2m genişliğindeki çevre dostu ve direkt tekstil baskısı ile transfer kağıdı baskı teknolojisini birleştiren, iki amaçlı baskı sistemi Rhotex 325’i Peuble Mexico’da 18-21 Ekim tarihleri arasında düzenlenen tekstil baskı fuarı EXINTEX’de tanıttı. Rhotex 325 çift teknolojisi ile birden çok pazara baskı çözümü sağlıyor. Bu alanlar arasında; tekstil tabela –soft signage (bayrak, flama ve arkadan aydınlatmalı afiş), ev tekstilleri (masa örtüleri, nevresim, döşemelik) ve konfeksiyon (sporgiyim, tişört ve aksesuar) yer alıyor. Devrimci yeni Durst WTS baskı kafası teknolojisi sayesinde, Rhotex 325 su bazlı, çevre dostu %100 VOC içermeyen Durst DyeSub boyalarıyla, 170m2/saat ‘den 350m2/saat POP üretim hızında, son derece yüksek kalitede yazıcı çıktısı elde eder. Sağlam yapılı Rhotex 325, gözetimsiz 7/24 üretim için donatıldı. Durst Group CEO’su Christoph Gamper şunları söyledi; “Böyle bir esnek ve ekolojik bir sistem sunduğumuz için mutluyuz. Rhotex 325 geniş bir yelpazedeki malzemelere yüksek hızda baskı ve direkt veya transfer baskı yöntemlerinin esnekliğiyle daha fazlasını, tümü çevre dostu su bazlı çözümleriyle sunuyor. Talep gören kumaşlar üzerine her iki yöntemle basılmış numuneleri Extintex’de sergiledik.”
Rhotex 325’in temel özellikleri şöyle sıralanıyor; 170m2/saat’den 350m2/saat’e POP üretim hızında, mükemmel görsel kalitesi ile yeni 3.2 metre genişliğinde güvenilir transfer ve direkt tekstil baskı sistemi. Hiçbir medyaya önişlem veya terbiyeye gerekmez. Transfer kağıdı ve direkt tekstil baskısı için %100 VOC (uçucu organik madde) içermeyen ve çevre dostu su baskı süblimasyon boyası. Doğru
urst, the industrial inkjet specialist, launched the new 3,2m wide Rhotex 325 – an eco-friendly, dual purpose printing system that combines direct-to-textile printing and transfer paper printing technology, at the Textile Printing Show EXINTEX in Puebla Mexico, October 18 – 21, 2016. The Rhotex 325 provides printing solutions for multiple markets, as well as dual technologies, covering Soft Signage (flags, banners, back-lit displays), Home Textiles (table cloths, bed linen, upholstery) and Clothing (s portsw ear, T-shirts, accessories). With the revolutionary new Durst WTS printhead technology, the Rhotex 325 achieves exceptionally highquality print output using waterbased, environmentally friendly, 100% VOC free Durst Dye-Sub Inks at POP production speeds of 170m2/h (1,800 sq.ft./h) up to 350 m²/hour (3,700 sq.ft. /hour). The robustly built Rhotex 325 is equipped for unattended 24/7 productions.
nokta yerleştirme ve yüksek üretim hızları ile özel tasarlanmış yeni Durst WTS baskı kafası teknolojisi. Çok düşük boya tüketimi. Endüstriyel baskı sistemi, 7/24 sürekli üretim için tasarlandı; tekstil tabela uygulamaları (duvar dekorasyonu, bayrak, banner, ışıklı kutular ve yüksek kaliteli indoor ve outdoor grafikleri), ev tekstilleri (nevresim, döşeme, masa örtüleri), konfeksiyon (spor giyim, tişört, aksesuarlar).
“We are very pleased to be offering such a flexible, ecological system,” says Christoph Gamper, CEO Durst Group. “The Rhotex 325 offers high print speed on a wide array of materials, and further extends that flexibility with direct or transfer methods; all with our new eco-friendly water-based solution. We displayed samples printed via both methods on a
110 dereceye kadar dahili sıcak hava kurutma sistemi yüksek üretim hızları ve bütün 3,2m medya genişliği boyunca sabit kurutma için tasarlandı. 22
Christoph Gamper range of desirable fabrics at Exintex.” Rhotex 325 Key Features; New 3.2 meter wide reliable transfer- and direct to textile printing system with excellent image quality at POP production speeds of 170m2/hour up to 350m2/hour. No media pre-treatment and finishing process needed. 100% VOC-free and environmental friendly, water-based dye sublimation inks for transfer paper and direct to textile printing. Special designed new Durst WTS printhead technology with accurate dot placement and high production speeds. Very low ink consumption. Industrial printing system, designed for continuous 24/7 production for: Soft-Signage applications: Wall Decorations, Flags, Banners, POP Graphics on stretch media, high quality backlit displays for lightboxes and high quality indoor- and outdoor graphics. Home Textiles: Bed Linen, Upholstery, Table Cloths. Clothing: Sports Wear, TShirts, Accessories. Built-in hot air drying system up to 110°C (230°F), designed for high production speeds and constant drying over the entire 3,2m media width.
USTER TESTER 6 ®
Verilerin, kalite ve karlılığa yön verdiği Total Testing Center™ ’a hoşgeldiniz USTER ® TESTER 6 ’daki yepyeni sensör teknolojisi, inanılmaz hızlarda güvenirlik ve doğruluk konusunda her zamankinden daha büyük bir kapı açıyor. Test verileri, iplikçilere düşük maliyetli üretim ve güvence altına alınmış kalite seçenekleriyle tüm resmi göstermektedir.
USTER ® TESTER 6 ’da entegre olan The Total Testing Center™, online verilerle laboratuvar testlerini birleştirerek, %100 kalite kontrolü sağlar. Tüm iplik işletme proseslerini kapsar ve sisteme bağlanan her cihazla birlikte opsiyonlarını genişletir. Verileri, karlı üretim ve kaliteli iplik için pratik seçeneklere dönüştüren benzersiz bir iş aracıdır.
Yeni USTER ® TESTER 6 , düzgünsüzlük testinde yeni küresel standartları ve gelecekteki fabrika yönetimi için başlangıç noktasını belirler.
www.uster.com/tester
Kasım-Aralık|November-December
Lenzing Tekstillerde Yumuşaklığı Yeniden Tanımladı Lenzing Gives A New Definition to Softness in Textiles
9-21 Ekim tarihleri arasında Première Vision İstanbul fuarına katılan Lenzing, tekstilde yumuşaklığın tanımını baştan yaptı. Lenzing, ele dokunuşun öznel ve net olmayan ölçüsü yerine, Alman emtec Electronics firmasıyla işbirliği yaparak TSA makinası ile ölçümü nesnel ve standart hale getirdiğini gözler önüne serdi.
trüman olarak saptandı. Kağıt mendil ve kağıt dokulardaki yumuşaklığın testi için kullanılan bu makine ile, Lenzing 100’den fazla örme ve dokuma kumaşı test etti. Çıkan sonuçları bildiğimiz dokunuş testi ile karşılaştırdık ve paralel sonuçların elde edildiğini gördük”
Fuarın ilk gününde gerçekleşen basın toplantısına Lenzing İş Geliştirme ve Pazarlama Müdürü Türkiye, Ortadoğu ve Afrika Sorumlusu (BD &Marketing Turkey &MEA) Hale Saraçoğlu ve Emtec Electronics Satış ve Pazarlama Departmanı Yetkilisi Florian Neupert katılarak, bilgi verdi. Yumuşaklığın, konforlu giysiler için temel bir gereksinim olduğunu söyleyen Saraçoğlu, kişiden kişiye değişen yumuşaklık algısının tekstil ile cildin etkileşimine bağlı olduğunu belirtti. Lenzing’in küresel çapta ınnerwear (iç giyim, uyku giyimi, erkek örme üst giyim ve kadın örme üst giyim) sektöründe yaptığı ankette yumuşaklığın en önemli satın alma faktörü olduğunu açıkladı.
Ses spektrumu kullanarak test eden cihazın geliştirilmesi için Lenzing ve emtec’in birlikte çalışmayı sürdürdüğünü dile getiren Saraçoğlu, şu teknik bilgileri verdi; “TSA’da gergin bir şekilde duran kumaş ve onun üzerinde dönen seramik bıçaklar bulunuyor. Seramik bıçaklardan çıkan sürtünme sesi kumaşın altındaki mikrofon tarafından kaydediliyor. Ses spektrumu; elyafın yumuşaklığı, kumaşın dokusu ve kumaşın sertliği parametrelerine bağlıdır. 2000hz altında ölçtüğümüz ses değerleri bize o kumaşın pürüzlülük/pürüzsüzlük değerini verirken, 5000-7000hz arasındaki ölçüm ise gerçek yumuşaklık hissinin değerlerini veriyor. Burada parametrelerimiz elyaf sertliği, bükülme gücü, içyapısı, mikro/makro sıkıştırılabilirlik, yumuşatıcılar ve kumaşın üzerinde kullanılan diğer kimyasal maddelerdir.”
Lenzing’in kumaş yumuşaklığının test edilmesi için daha objektif, stabil ve kolay yorumlanabilecek bir metot geliştirmek için arayışa girdiğini belirten Saraçoğlu, bu süreçte emtec Electronis’le işbirliğinin başladığını açıkladı. Saraçoğlu şunları söyledi; “Hali hazırda Lenzing’de ring metodu ile kumaşlar test ediliyor. Ayrıca, Emtec Electronics’e ait Doku Yumuşaklık Çözümleyicisi (Tissue Softness Analyzer - TSA) cihazı yeni bir ens-
TSA ile pürüzlülük/pürüzsüzlük ve hissedilen gerçek yumuşaklık hissi testini gerçekleştirdiklerini açıklayan Saraçoğlu, aynı koşullarda pamuk, pamuk/Lenzing Modal, Lenzing Modal, MicroModal ve viscon kumaşıyla testlerin yapıldığını dile getirdi. Saraçoğlu; “Yapılan testlerde MicroModal’ın en yumuşak kumaş olduğunu gördük. Bir fiziksel test yöntemi olan ring’de aldığımız sonuçlar da MicroModal’ın en yumuşak kumaş olduğunu gösteriyor.
Ses Spektrumu ile Yumuşaklık Test Ediliyor
Lenzing’in TSA ve ring metodlarının ikisini bir arada değerlendirerek yeni bir yumuşaklık standardı oluşturduğunu belirten Saraçoğlu, tekstillerde Modal miktarı arttıkça yumuşaklığın da arttığını fiziksel olarak da ispat ettiklerini söyledi. Saraçoğlu, 5 yıkama sonrasında bile Modal ve MicroModal elyaf ailesinin yumuşaklığını koruduğunu kaydetti.
Bütün Testler 1 Dakikadan Daha Az Zamanda Bitiyor
Emtec Electronics Satış ve Pazarlama Departmanı görevlisi Florian Neupert, firmanın 1995 yılında kurulduğunu ve ağırlıkla kağıt sektörü için test sistemleri geliştirdiklerini söyledi. Neupert; “Tekstil endüstrisinde çok fazla inovasyon, yüksek teknoloji var, ancak yumuşaklığı test etme metodları oldukça basit. Elle yumuşaklığı anlamak için iki test metodu var. Birincisinde el
Tekstillerde gerçek yumuşaklık hissine odaklanan Lenzing, bunun için emtec Electronics’in TSA makinasını kullanmaya başladı. 24
kumaş üzerinde belli bir hızla hareket ederek yumuşaklığı anlamaya çalışıyor. İkincisi ise, kumaş elde kırıştırılarak yumuşaklık testi yapılıyor. Ancak bu test öznel bir test olduğu için kişiden kişiye, kültürden kültüre farklılık gösterir. TSA makinamız ile kumaşların gerçek yumuşaklık, pürüzlülük ve sertlik testleri kolayca ve objektif olarak yapılabiliyor” diye konuştu.
Kasım-Aralık|November-December
enzing participated in Première Vision Istanbul on October 19-21 and gave a new definition to softness in textiles. The company presented a new method to measure softness as objective and standard instead of subjective and unclear measure of hand touching together with the German instrument manufacturers, emtec Electronic.
Tissue Softness Analyzer – TSA device that belongs to Emtec Electronics is well known in the paper tissue industry and measures the softness of different products in this field. More than 100 fabrics were used for the test on Lenzing fibers to see whether this device can be used for textiles. Following the results, we realized that they were in line with touching test.”
A press meeting was held on the first day of the fair with participation of Lenzing Business Development and Marketing Manager Turkey, the Middle East and Africa Hale Saraçoğlu and Emtec Electronics Sales and Marketing Department Executive Florian Neupert as they shared details. The softness of the textile is an important parameter for comfortable clothing, Saraçoğlu said, adding, “How people perceive softness is, however, something that differs from person to person and is determined by how the textile and the skin interact. Lenzing’s global innerwear survey which included underwear, sleeping wear, man knitting overdress and women knitting overdress, softness appeared to be the most important factor in purchasing.
Softness is Tested With Sound Spectrum Tests were then performed together between Lenzing and Emtec to prepare a suitable algorithm for the device software which determines softness using a Sound-Spectrum. “TSA has an edgy fabric and ceramic knives turning on it. The friction sounds from knives are recorded by microphones under the fabric. Sound spectrum depends on the softness of fibre, the fibre of fabric and stiffness of fabric. Sound values below 2000hz gives us its roughness/smoothness of the fabric, while values between 5000-7000hz reveal the real softness feeling figures. Our
Lenzing was searching for an easier, more stable and objective method to measure softness, while the company’s cooperation with Emtec Electronics started at this point. Saraçoğlu noted, “Lenzing already tests fabrics with ring method. Also,
parameters here are fibre toughness, wrench power, inner structure, micro/macro compressibility, softeners and other chemicals used on the fabric,” Saraçoğlu explained. Tests with TSA reveals results for roughness/smoothness and real felt softness value, while other tests are also made with the same terms including cotton, cotton/Lenzing Modal, Lenzing Modal, MicroModal and viscon fabric. The test result itself shows that MicroModal® is the softest fiber of all the fibers tested. Results from another physical test, ring also show that MicroModal® is the softest fiber,” Saraçoğlu mentioned. Lenzing created a new softness standard by using both TSA and ring methods. The higher the amount of Lenzing Modal® used in the textile, the softer it becomes. Modal and
Focusing on real softness in textiles, Lenzing is presenting a new method to measure softness together with the German instrument manufacturers, emtec Electronic. 25
MicroModal fibre family sustains its softness even after 5 washing. All Tests Take Less Than a Minute Emtec Electronics Sales and Marketing Department Executive Florian Neupert stated that the company was established in 1995 to develop test systems mostly for paper industry. Neupert noted, “There are too many innovations and high technologies in textiles, whereas methods to test softness are quite simple. There are two methods to realize softness with hands. In the first one, you move your hand in a particular speed to try to understand the softness degree. In the second, you test softness via wrinkling the fabric in your hand. However, as this is a subjective test, it differs depending on person and culture. We are able to test real fabric softness, smoothness and stiffness easily in an objective way with our TSA device.”
Kasım-Aralık|November-December
Baskı Endüstrisinin İtici Gücü FESPA
yen’ projelerle endüstriye ve üyelerine destek olan FESPA’nın küresel baskı sektöründe yayılmaya devam edeceğini açıklayan Ryan şunları dile getirdi; “FESPA olarak bizim üyelerimiz yerel dernekler, dolayısıyla bu derneklerin baskı sektöründeki üyeleridir. Kurumumuzun fon desteği sağladığı projeler doğrudan sektörü kalkındırıyor. Elbette ayakta durmamız ve sektöre fayda sağlamamız için belli bir ticarileşmeye ihtiyacımız var, ama FESPA olarak, odak noktamız tüm dünyadan baskıcıları ve girişimlerini destekleyerek endüstriyi büyütmek. Bu doğrultuda amacımız her ülkeden işbirlikçilerle daha fazla genişlemek.”
Driving Force of Printing Industry; FESPA
Türk Pazarında Heyecan Verici Gelişmeler Kapıda
askı sektörünü bir çatı altında toplayan FESPA, kurulduğu 1962 yılından bu yana sektörün gelişimi için öncü çalışmalar yürüttü. Günümüzde üyesi olan 37 dernek ve toplamda 16 bin bireysel üyesi ile küresel bir güce ulaşan FESPA, serigrafi, dijital baskı, geniş format baskı ve tekstil baskı alanlarında önemli pazar çalışmaları gerçekleştiriyor. Türkiye’deki ortağı ARED ile Türk baskı sektörüne ulaşan FESPA, düzenlemeye başladığı FESPA Eurasia fuarları ile kısa sürede bu pazara olan ilgisini gözler önüne serdi. 4. edisyonu 8-11 Aralık tarihleri arasında düzenlenecek olan FESPA Eurasia’da, FESPA’nın misyonu ve hedefleri bir kez daha teyit edilecek. Dijital baskı, açıkhava reklamcılığı ve tekstil baskı alanlarında ciddi ge-
1962 yılından bu yana baskı endüstrisinin gelişimi için çalışmalar yürüten FESPA, günümüzde 37 bağlı derneğinden 16 bin üyesi ile faaliyetlerini geliştirerek sürdürüyor.
Pazarda Kalite, Hızın ve Adetlerin Önüne Geçti
lişmeler yaşandığını belirten FESPA Grup Fuarlar Müdürü Michael Ryan, sektörün geleceği hakkında önemli öngörülerde bulundu. Dijital baskı ve açık hava reklamcılığı endüstrilerindeki zenginleşmeye değinen Ryan, gelişen UV baskı ve tekstil baskının sektörde yeni pazar fırsatları oluşturduğunu belirtti. Bu alanda moda ve iç dekorasyon segmentlerinin dijital baskı avantajlarından faydalandığını açıklayan Ryan, gittikçe etkili hale gelen kişiye özel üretim talepleri için dijital baskının en ideal çözüm olduğunu savundu.
Kitlesel tek tip üretimden kişi odaklı üretime dönük değişimle birlikte, pazarda yeni değerlerin öne çıktığını belirten Michael Ryan, kalitenin temel kavram olarak benimsendiğini aktardı. Dijital baskı üreticilerinin hızla değişen, aynı hızla tüketilen ve yenilenen trendlere ayak uydurmayı başardığını kaydeden Ryan, sektörde kalite ve çeşitliliğin geçen dönemde artış kaydettiğini vurguladı. Ryan; “Baskı hızı her zaman aranan bir element fakat sektörde sizi rakiplerinizden sıyıracak şey ne kadar hızlı ürettiğiniz değil ‘ne’ ürettiğinizdir” dedi. Bir dernek olarak ‘kar amacı gütme-
Baskı hacimlerinin azaldığı söyleyen Ryan, küresel pazarda değişen üretim anlayışıyla birlikte müşteri taleplerinin de farklılaştığına dikkat çekti. Özellikle oluklu mukavva ve ekran tabela (display) gibi alanlarda POS(Point of Sale-Satış Noktası) ve mağaza içi dijital uygulamalarında büyüme gördüklerini belirten Ryan, sözlerine şöyle devam etti; “Bu ekranların kurulumu hem kısa bir sürede gerçekleştiyor hem de yüzeyde herhangi bir iz veya kalıntı bırakmıyor. Sektör genişliyor ve farklılaşıyor bu bağlamda dijital ekranların tabelaların yerini alacağını düşünüyorum.” 26
ARED ile 2001’de başlayan ortaklıklarıyla Türk pazarındaki 15. yılını kutlayan FESPA, geçen bu süre zarfında Türk baskı sektörünün ilerleyişindeki katkısıyla öne çıktı. FESPA Eurasia ile, Avrupa ve Asya pazarı arasında İstanbul’da bir köprü kurduklarını söyleyen Michael Ryan, sektörün gelişimine dair umutlarını dile getirdi. FESPA ve Türk pazarını en fazla etkileyecek inovasyonlara da değinen Ryan, özellikle tekstil baskısındaki gelişmelere dikkat çekti. Michael Ryan sözlerini şöyle sürdürdü; “Türk tekstil firmaları küresel pazarda etkisini arttırıyor. Doların yükselmesiyle birlikte Asya’ya ve dolayısıyla Türkiye’ye olan ihracat ilgisi yoğunlaştı. Şu an farklı bölgelerden birçok üretici; tekstil, deri ve halı tedariği için Türkiye’ye odaklanmış durumda. Hızın ve kalitenin çok önemli bir faktör olduğu günümüzde Türkiye’yi tekstilde de öne çıkaracak yenilik dijital tekstil baskıdır.”
Kasım-Aralık|November-December
s an umbrella organisation of printing sector, FESPA has carried out leading activites for sector’s development since its foundation in 1962. Becoming a global power with 37 trade associations and total 16,000 members, today FESPA performs significant market projects on screen, wide format, digital and textile printing segments. Reaching Turkish printing sector with its Turkish partner ARED, FESPA has shown its interest towards this market in a very short time by organizing FESPA Eurasia fairs. At FESPA Eurasia whose 4th edition will be held between the dates of 8-11 December, the mission and goals of FESPA will be confirmed once more. Stating that many significant developments are occuring in digital printing, outdoor advertising and textile printing segments, FESPA Group Exhibition Manager Michael Ryan made some important predictions about the sector’s future. Remarking the enrichment of digital printing and outdoor advertising industries, Ryan stated that developing UV and textile printing segments created new market opportunities in the sector. Expressing that fashion and interior design segments benefit from digital printing’s advantages, Ryan defended that digital printing is the best solution for the growing customisable manufacturing demands. Indicating that print volumes are decreasing, Ryan also remarked customers’ demands transformed along with changing manufacturing concept in global market. Stating that they observe growth in digital applications of corrugated and display production as well as POS(Point of Sale) and retail interiors, Ryan continued; “The installation of these graphics takes little time also no damage and residue is left on any surfaces. The sector is expanding and enriching in that sense, I think display will be replaced by digital screens.”
tions thus, the members of these foundations. The projects that are funded by our establishment directly improve the sector. Surely we need some level of ‘commercialisation’ in order to keep up and favoring the sector. However as FESPA, our focus is developing the industry by supporting printers and entrepreneurs from all around the world. In this direction, our goal is to keep expanding with partners from every country.”
standardize mass production to customer-oriented production, Michael Ryan expressed that quality is the corner stone. Expressing that digital print manufacturers successfully adapted themselves to trends that are changing rapidly; consumed and renewed at the same speed, Ryan stressed quality and variety gained importance in the market. Ryan continued; “Print speed is always a desired element but what differentiate you from your competitors is ‘what’ you print rather than how fast you print.”
Exciting Developments in Turkish Market are On The Way
Expressing that as a foundation, FESPA will continue to expand in global printing sector with ‘non-profit’ projects that contribute the industry and its members, Ryan continued; “As FESPA, our members are local founda-
Celebrating its 15th year in Turkish market began with the partnership with ARED in 2001, during this term FESPA came to the forefront with its contributions to Turkish print sector’s develop-
Remarking the innovations that will affect FESPA and Turkish market the most, Ryan emphasized the growth of digital textile printing. Michael Ryan continued; “Turkish textile firms are enhancing their impact in global market. As a result of US Dollar’s rising, the import interest towards Asia and thereby Turkey has increased. Currently many buyers from various regions are looking to Turkey to supply their textiles, leather and carpets. In this period of time where speed and quality are more important than ever, the innovation that will drive Turkey forward in textile is digital textile printing.”
Performing projects for printing sector’s development since 1962, today FESPA continues its activities with 16,000 members from 37 trade associations.
Quality Surpassed Speed and Volume in The Market
Stating new values came forward as a result of the transition from
ment. Stating that with FESPA Eurasia, they formed a bridge between European and Asian market in Istanbul, Michael Ryan shared his hopes for sector’s future improvements.
27
Kasım-Aralık|November-December
ITMA ASIA + CITME 2016 Yoğun İlgi Çekti ITMA ASIA + CITME 2016 Attracts Strong Interest eaturing the largest showcase in the series since its launch in 2008, the recently concluded ITMA ASIA + CITME 2016 textile machinery exhibition received a very strong response from visitors. By the end of the five-day show on 25 October, the fifth combined showcase registered a visitorship of over 100,000 from 102 countries and regions. 20% of the visitors came from outside China.
lk kez 2008 yılında düzenlenmeye başlanan ITMA ASIA fuar serisinin en sonuncusu ITMA ASIA + CITME 2016 tekstil makineleri fuarı ziyaretçilerden çok güçlü bir yanıt aldı. 25 Ekim’de biten beş günlük kombine fuar, 102 ülkeden 100 binden fazla kayıtlı ziyaretçi rakamına ulaştı. Bu ziyaretçilerin %20’si Çin dışından geldi. Ziyaretçi sayısı açısından, anakara Çin ilk sırada yer alırken, onu Hindistan, Japonya, Kore, Tayvan, Endonezya ve Bangladeş izledi. Katılımcılar fuarın profesyonel ve ticari ziyaretçilerinin yüksek kalitesini olumlu değerlendirdi. 28 ülke ve bölgeden toplam 1,673 katılımcının yer aldığı fuar, 170,00 metrekarelik fuar alanını kapladı. Stant alanı açısından Çinli katılımcılar fuar alanının %69’4’ünü kapladı. Onu Almanya %6,5, İtalya %5,5, Japonya %4,7 ve İsviçre %3,2 oranları ile takip etti. Ürün kategorilerine göre, eğrime en büyük sektör olarak toplam sergi alanının %30’unu kapsadı. Boyama, terbiye ve baskı makinaları bir sonraki en büyük grup olarak %27’lik paya sahip olurken, onu %17’lik oranla örme ve dokuma takip etti. CEMATEX Başkanı Fritz Mayer; “2008 yılındaki lansmanından bu yana en büyük fuar olmasından
dolayı mutluyuz. Ziyaretçilerin çoğunluğu ciddi alıcılardı ve sonuç olarak katılımcılarımız bu genel yüksek kaliteden çok mutlu oldular. 2018’deki bir sonraki kombine fuarda başka bir başarılı sunum için sabırsızlanıyoruz” dedi.
In terms of visitor numbers, Chinese mainland visitors ranked first, followed by India, Japan, Korea, Taiwan China, Indonesia and Bangladesh, and exhibitors have commented very favourably on the high quality of professional and trade visitors attending the show.
Çin Tekstil Makineleri Derneği (CTMA) Başkanı Wang Shutian ise şunları belirtti; “Kombine fuar tekstil makineleri üreticileri ve onların müşterileri için bir ‘gereklilik’ olmaya devam ediyor ve Çinli ve diğer Asyalı alıcılara, doğudan ve batıdan en iyi teknolojilerin sunulmasından dolayı mutluyuz.”
A total of 1,673 exhibitors from 28 countries and regions participated in the exhibition, which covered over 170,000 square metres of gross exhibition space. In terms of exhibit space, China fielded the biggest number of participants. The Chinese exhibitors occupied 69.4 per cent of the exhibition space. This was followed by Germany – 6.5 per cent, Italy – 5.5 per cent, Japan – 4.7 per cent and Switzerland – 3.2 per cent. By product categories, spinning was
Bir sonraki kombina fuar 2630 Ekim 2018 tarihinde Şanghay’daki Ulusal Fuar v e Kongre Merkezi’nde yapılacak ve ITMA Services ortaklığı ile BJITME tarafından organize edilecek.
28
the largest sector, occupying 30 per cent of the total exhibit space. Dyeing, finishing and printing machinery form the next biggest group at 27 per cent, followed by knitting and weaving at 17 per cent. Mr Fritz Mayer, President of CEMATEX, said: “We are delighted that this was our largest show since its launch back in 2008. The majority of our visitors were serious buyers, and as a result our exhibitors are very happy with the overall quality. We are looking forward to another successful presentation of the next combined show in 2018.” Mr Wang Shutian, President of China Textile Machinery Association (CTMA), agreed: “The combined show continues to be a ‘must’ for textile machinery manufacturers and their customers, and we are delighted to present the very best technologies from both east and west to Chinese and other Asian buyers.” The next combined show will be held at the National Exhibition and Convention Centre (Shanghai) from 26 to 30 October 2018 and will be organised by BJITME, and co-organised by ITMA Services.
Kasım-Aralık|November-December
Alman Makineciler ITMA ASIA’da Gövde Gösterisi Yaptı
German Machineries Showed Strength at ITMA ASIA
üresel tekstil makineleri sektörünün önemli üreticilerinden Almanya, ITMA ASIA + CITME 2016 fuarında sektörel ağırlığını ve inovasyon gücünü ortaya koydu. VDMA çatısı altındaki Alman tekstil makineleri üreticileri hem katılımcı sayısı hem de sergi alanlarının büyüklüğü ile lider yabancı ülke statüsünü elde etti. Fuara katılan 100’den fazla Alman firması iplik, nonwoven, dokuma, örme, çözgülü örme ve terbiye alanları dahil bütün tekstil değer zinciri için geliştirdikleri çözümleri 7 bin metrekareden büyük stant alanında sundu. VDMA üyesi şirketlerin odak noktasında Endüstri 4.0, enerji tüketimini ve maliyetleri aşağıya çeken çözümler yer aldı. Fuara dönük bir değerlendirmede bulunan VDMA Tekstil Makineleri Genel Müdürü Thomas Waldmann, hem toplam sergi alanı hem de katılımcı sayısı ile Alman makinacıların fuardaki lider yabancı katılımcı konumunu teyit ettiğini söyledi. Fuarın Asya pazarı ile buluşmak açısından önemine değinen Waldmann; “Asyalı müşterilerin değer zincirinde yaklaşan zorluklarını anlayarak, yarının ihtiyaçlarına göre teknolojiler
geliştirmek, onların uzun dönemli partnerleri olarak VDMA üyeleri için önemlidir” dedi. VDMA üyesi Alman firmaların fuardan genel anlamda çok memnun ayrıldığını açıklayan Waldmann, şunları söyledi; “Fuarın 3. gününün akşamında gerçekleşen bir etkinlikte VDMA üyesi şirketler arasında bir anket yapıldı. Fuara katılan şirketlerin %84’ü ziyaretçi sayısını iyi ve çok iyi olarak değerlendirdi. %95’i ise ziyaretçi kalitesini iyi ve çok iyi olarak açıkladı. Katılımcılarımızın %60’ı yabancı ziyaretçi sayısını iyi ve çok iyi bulurken, Çinli ziyaretçi sayısını iyi ve çok iyi bulanların oranı %69 oldu. 2017’de Çin’deki işleriyle ilgili iyi ve çok iyi beklentisine sahip olanların oranı %52 iken, tatmin edici olacağını bekleyenler %48 oldu” Son 10-15 yıldır Asya’nın Alman ihracatının %50’sini oluşturduğunu hatırlatan Waldmann, 2015’te bu pazara 1,4 milyar Euro ihracatın gerçekleştiğini vurguladı. Waldmann, Asya’ya gerçekleştirilen bu ihracatın 730 milyon Euro’luk en büyük bölümünü Çin’in teşkil ettiğini kaydetti.
‘Türkiye ile Çok İşbirliğimiz Var’
Türkiye’nin Çin’den sonraki en büyük pazar olduğunu belirten Thomas Waldmann, Türkiye’nin büyük bir pazar hacmine sahip olduğunu vurguladı. Türkiye’nin Almanya’ya coğrafi ve kültürel yakınlığının altını çizen Waldmann; “Birçok VDMA üyesi şirketin on yıllardır Türk şirketleri ve üniversitelerle yakın işbirliği yaptığını gururla görüyoruz. Örneğin İzmir’deki Ege Üniversitesi ile işbirliğimizin 50. yıldönümünü kutladık. Türkiye ve Almanya arasındaki yakınlık, Uzakdoğu ülkeleri ile karşı-
Thomas Waldmann
Yakın
Alman tekstil makinecileri için
30
laştırıldığında çok daha az kültürel farklılık anlamına da geliyor.” dedi. Bir ülkede yaşanan olumsuz olayların orada iş yapan şirketler arasında belirsizlik yarattığını savunan Waldmann, bunun sadece Türkiye’de değil tüm dünyada olabileceğini söyledi. Waldmann Türkiye’de 2016’da yaşanan beklenmedik olayların etkilerini şöyle değerlendirdi; “Türkiye’de 2015’te veya 2016’da başlamış olan projelerin bazıları ertelenmişse de, genel olarak tamamlandı. Fakat yeni projeler halen görüşülüyor. Geriye dönüp baktığımızda 2016’nın zayıf başladığını söyleyebilirim. Fakat ikinci çeyrekte işler artış gösterdi. Ağustos ayının sonuna kadar Almanya’nın tekstil makine ve aksesuarları ihracatı 105 milyon Euro olarak özetlenebilir. Yılın son çeyreği iyi olsa bile yılın zayıf başlangıcını telafi edemez. Yani tüm yıl için, Almanya’nın ihracatı 2015 yılının rakamlarının altında kalacaktır.” Önümüzdeki döneme ilişkin sağlam pazar tahmininde bulunmanın gittikçe daha zor hale geldiğini belirten Thomas Waldmann, buna karşın küresel pazarda öne çıkan trendler olduğuna da dikkat çekti. Waldmann sözlerini şöyle bitirdi; “Tekstil endüstrisinin geleceği daha da fazla bir şekilde Endüstri 4.0 tarafından belirleniyor, bilgi teknolojileri ve üretim proseslerinin bağlantısı ilerlemeye devam ediyor. Yeni iş modellerinin potansiyelini tartışmaksızın, Endüstri 4.0’ın direkt avantajları tesis verimliliğini, daha ekonomik üretim prosesini, enerji verimliliğini, daha esnek üretimi ve daha fazlasını geliştiriyor”
ITMA ASIA CITME’nin en büyük yabancı katılımcı ülkesi olan Almanya, sunduğu yeni nesil tekstil teknolojileri ile Asya pazarındaki iddiasını ortaya koydu. Alman makineciler ikinci büyük pazarları Türkiye’de ise 2016’da bir önceki yılın altında satış rakamları bekliyor.
Kasım-Aralık|November-December
ne of the significant manufacturers of global textile machinery sector, Germany showed its sectoral force and innovation power at ITMA ASIA + CITME 2016. German textile machinery manufacturers under the umbrella of VDMA, gained leader foreign country status with participant numbers and the greatness of their exhibiton space. More than a hundred German firms participated in the fair presented their solutions developed for textile value chain including nonwoven, weaving, knitting, warp knitting and finishing in an exhibition area wider than seven thousand squaremeters. VDMA member companies focused on solutions that decrease Industry 4.0 energy consumption and costs. Evaluating the fair, VDMA Textile Machinery Managing Director, Thomas Waldmann stated that German manufacturers had proved the leader foreigner exhibitor position not only with total exhibition space but also exhibitor numbers. Pointing out the fair’s importance on meeting Asian market, Waldmann said; “Developing technologies that meet demands of the future by understanding the upcoming problems in Asian customers’ value chain is important for VDMA members as their long term partners.” Expressing that VDMA member German firms left the fair with satisfying results in general, Waldmann stated as such; “At an organization happened in the evening of fair’s third day, a survey is made among the VDMA member firms. In the survey 84% of the companies evaluated total visitor numbers as good and very good. 95% of the companies evaluated the quality of the visitors as good and very good. It was also revealed that 60% of our exhibitors found foreigner visitor numbers good and very good and 69% of the firms found Chinese visitor numbers good and very good. Where 52% of the firms had positive expectations for their projects in China in 2017, 48% had satisfying expectations. Reminding that Asia forms 50% of German exportation, Waldmann emphasized the fact that 1,4 billion £ worth of export made to this market. Waldmann stated that the big-
gest, 730 million £ worth part of the export made to Asia, was for China.
in Turkey but also anywhere in the world. Waldmann evaluated the unexpected events happened in Turkey in 2016 as such; “Even though some of the projects started in 2015 and 2016 in Turkey were postponed, most of them are completed. However, new projects are still discussed. Looking back, I can say that 2016 started poorly. But there was an increase in the second quarter. Until the end of August, the textile machinery and accessories export of Germany can be evaluated as 105 million £. Even if the last quarter of the year was productive, this can’t compensate the poor beginning of the year. So, for the whole year, export of Germany will be less than 2015’s number.”
‘We Have A Very Close Partnership with Turkey’
Reporting that Turkey is the second biggest market after China for German textile machinery manufacturers, Thomas Waldmann stressed that Turkey has a big market volume. Underlining Turkey’s geographical and cultural closeness to Germany, Waldmann continued; “We observe many VDMA member companies’ close partnerships with Turkish establishments and universities proudly for decades. For instance, we celebrated the 50th anniversary of our partnership with Ege University in Izmir. The closeness between Germany and Turkey compared to the Far East countries, means much less cultural differences.
Stating that making a valuable prediction for the next term is getting more and more difficult, Thomas Waldmann pointed out that still, there are rising trends becoming popular in global market. Waldmann ended his words accordingly; “The future of textile industry is more and more determined by Industry 4.0, the connection between information technologies and production processes continue to grow. Without discussing the potential of new job models, advantages of Industry 4.0 develop facility productivity, a more economical manufacturing process, energy efficiency, a flexible production and more.”
As the biggest foreign visitor country of ITMA ASIA + CITME, Germany demonstrated its ambition in Asian market with new generation textile technologies it presented. German machine manufacturers, however expect for 2016 lower sales figure than the previous year in Turkey which is their second biggest market.
Defending that unpleasant events occured in a country created an uncertainty among the companies work there, Waldmann stated that this could happen not only
31
Kasım-Aralık|November-December
Kiian Digital Yeni Mürekkep Serisi Digistar Display’ı Sunuyor Kiian Digital To Showcase The New Ink Series Digistar Display iian Digital, tüm Epson baskı kafaları ile direkt ve transfer baskı için tasarlanmış yeni süblimasyon mürekkebi Digistar Display’ı sergilemek İçin FESPA China’yı (Guangzhou 21-23 Kasım, Salon 1 Stand1080) seçti. Digistar Display canlı renklerle mükemmel yazdırılabilirliği aynı uygulamada sağlıyor. Ürün gamı 8 renk (black, cyan,light cyan, magenta, light magenta, yellow, blue, orange) içeriyor; 4 proses, 2 light renk ve 2 spot renk. Bu, geniş renk gamutunu büyütmeyi sağlıyor. Genel özellikler; çok canlı ve parlak renkler, geniş renk aralığı, genel iyi haslık, mükemmel basılabilirlik ve mükemmel transfer aktarma kapasitesi. Kiian Digital Pazarlama Uzmanı Marco Girola; “Kapsamlı araştırma ve geliştirme, son derece istikrarlı olan ve değişen çalışma koşullarında bile tutarlı bir yazdırılabilirlik sağlayan bir mürekkep geliştirdi. Aynı zamanda birçok müşteri iki uygulama için envanteri azaltıp maliyet tasarrufu sağlayan bir mürekkep kullanabilme avantajına sahip olacak” dedi.
Kiian Digital FESPA China’da en gelişmiş süblimasyon mürekkep serisi Digistar Display’ı piyasaya sunacak. getirdi; “Tekstil endüstrisi tehlikeli kimyasallar olmaksızın bir gelecek için çaba gösteriyor. Küresel markaların Kısıtlı Maddeler Listesi (RSL) çerçevesinde küresel tekstil standartlarına uygun, düşük kimyasal içerikli mürekkepler tasarlayarak bu zorlu mücadeleye katkıda bulunuyoruz. Daha iyi bir gelecek için müşterilerimizle birlikte çalışıyoruz. Bunun bir örneği çok satan mürekkep serimiz Digistar HI-PRO, en son hem konfeksiyon hem de ayakkabı için Nike’ın Kısıtlı Madde Listesi’nden (RSL) geçmiş bulunuyor.”
iian Digital chooses FESPA China (Guangzhou 21-23 November - Hall 1 – Stand 1080) to showcase Digistar Display, the new sublimation ink designed for direct and transfer printing intended for all Epson print heads. Digistar Display ensures vivid colours along with excellent printability in both applications. The range consists of 8 colours (black, cyan,light cyan, magenta, light magenta, yellow, blue, orange); 4 process, 2 light colours and 2 spot colours. This enables wide colour gamut reproduction. General features; very vivid and bright colours, wide colour gamut, good general fastness, excellent printabilty, excellent release (transfer) capacity.
Ziyaretçiler ayrıca Kiian Digital’in süblimasyon, pigment ve dispers mürekkepleri ile ilgili kapsamlı tekstil portföyünde üretilen basılı tekstilleri görebilecek. Etkinlik aynı zamanda ziyaretçilere Kiian Digital’in ekibinin üyeleriyle tanışma fırsatı sağlayacak.
Kiian Digital Satış Müdürü Alessandra Borghi ise şunları dile
“Extensive research and development has produce an ink which is exceptionally stable and enables consistent printability even in changing operating conditions,” says Marco Girola, Kiian Digital Marketing Specialist. “Many customers will also have the benefit of being able to use one ink for two applications, reducing inventory and achieving cost savings.” 32
Kiian Digital will launch its most advanced sublimation ink range, the Digistar Display, at FESPA China
Alessandra Borghi, Kiian Digital Sales Director remarks; “The textile industry strives for a future without hazardous chemicals. We contribute to this challenge by designing inks with reduced hazardous chemical content which comply with global textile standards for the Restricted Substance Lists of global brands. We are working with our customers to build a better future. An example of this is our best-selling ink series, Digistar HI-PRO that recently passed Nike’s Restricted Substance Lists (RSL) for both apparel and footwear.” Visitors will also see a vast gamut of printed textiles produced with Kiian Digital’s extensive textile portfolio of sublimation, pigment and disperse inks. The event will also provide the opportunity to meet members of Kiian Digital’s team.
TEXTILE MACHINERY
Havadaki Güç
Kontinü açık-en tambler: tekstil terbiyecilerinin bir hayali gerçek oldu: görülebilecek en güzel kumaş için!
Mumbai, 3-8 December
BIANCALANI srl via Menichetti, 28 59100 Prato Italia tel +39 0574.54871 contacts@biancalani.com www.biancalani.com TEKSEL TEKSTIL Gunesli/Istanbul tel 0212.269.82.82 fax 0212.325.77.69 info@tekseltekstil.com.tr
Kasım-Aralık|November-December
Aleph FESPA Eurasia ile Pazarda Büyümeye Devam Ediyor Aleph Continues To Expand With FESPA Eurasia ndüstriyel baskı çözümleriyle tekstil ve grafik sektörlerine hizmet sunan Aleph, 8-11 Aralık 2016 tarihleri arasında CNR Expo’da organize edilecek FESPA Eurasia 2016 Fuarı’nda sektörle buluşacak. İtalya merkezli firma, fuarda LaForte® inkjet baskı serisinin yanı sıra, Türkiye’deki gelecek sene kurulacak olan yeni ofislerini de tanıtacak. Röportaj gerçekleştirdiğimiz Alep SRL Genel Müdürü Alessandro Manes firmanın FESPA Eurasia 2016 hazırlıklarından ve fuar hedeflerinden bahsetti.
FESPA Eurasia 2016’da hangi çözümlerinizi sergileyeceksiniz?
İnkjet baskı makineleri, yazılım ve ekipmanlardan oluşan LaForte® baskı çözümlerimizi sergileyeceğiz. Hall 4, H30 nolu standımızda saatte 600metrekare hızla transfer kağıda baskı yapan LaForte® Paper’ın performansıyla bu çözümlerimizi sunacağız.
ilk kez FESPA Eurasia 2016’da beğeniye sunulacak. Tekstil üreticileri için geliştirilen bu cihaz güvenilir LaForte® teknolojisiyle baskı sürecinin her adımında kaliteyi öne çıkarıyor.
Geniş format dijital baskıda zengin çözümleriyle dikkat çeken Aleph, FESPA Eurasia’da Avrasya pazarıyla buluşmaya hazırlanıyor.
FESPA Eurasia’da ürünlerinizin yanı sıra yeni Türkiye merkez ofisinizi de tanıtacaksınız. Türkiye pazarında yapılanma planlarınızdan bahseder misiniz?
Çözümlerinizi Türkiye baskı pazarına sunmak için FESPA Eurasia’ı tercih etme sebeniniz neydi?
FESPA Eurasia bize; markamızı pazarda güçlendirmek ve distribütörümüze destek olmak için mükemmel bir profesyonel platform sunuyor.
Distribütörümüz AKSE Tekstil Tic. ve San Ltd. Şti’den Yiğit Emon sayesinde Türkiye, Aleph için hızla büyüyen bir Pazar oldu. 2017’nin ortasına kadar bölgedeki varlığımızı güçlendirmeyi hedefliyoruz, bunun için de pazar stratejimizi Yiğit Emon’la birlikte belirliyoruz.
2016 yılının geride kalan dönemini Aleph için nasıldı?
2016 hem markamız hem de baskı sektörü için önemli bir yıl olarak
Sergileyeceğiniz dijital baskı çözümleri pazarda ne gibi avantajlar sunuyor?
LaForte® plotterlerimiz benzersiz avantajlara sahip; otomatik baskı kafası ayarlama, nokta hizalama için yeni yazılım matrisleri ve en önemlisi, vakumlu bant filtre ile sağlanan PATENTLİ inovatif taşıma sistemi pazardaki diğer cihazlara göre çok daha sorunsuz ve avantajlı bir performansı garanti ediyor. Tekstil üreticileri için geliştirilen LaForte STUDIO’yu Türk pazarına ilk kez FESPA Eurasia’da tanıtacaksınız. Bu ürün tekstil üreticilerine ne gibi avantajlar sağlıyor? LaForte® STUDIO, LaForte® baskı çözümlerinin yeni üyesi ve 34
yaşanıyor. Şu anda pazarda büyük bir genişleme dönemindeyiz ve önemli işbirliklerine başlıyoruz.
2016 yılsonu hedefleriniz nelerdir? FESPA Eurasia’nın bu hedeflere nasıl bir katkısı olacak?
Avrupa ve diğer bölgelerde yayılmayı amaçlıyoruz ve FESPA Eurasia uluslararası genişleme planlarımıza ciddi katkı sağlayacaktır.
Kasım-Aralık|November-December
roviding service to textile and graphic segments with its industrial printing solutions, Aleph will get together with the sector at FESPA Eurasia which will be held between the dates of 8-11 December 2016 at CNR Expo. The company based in Italia, will introduce its LaForte® inkjet print series along with its new headquarter in Turkey, to be established next year. In the interview we performed, Aleph SRL Managing Director Alessandro Manes mentioned the company’s preparations and aims for FESPA Eurasia.
What kind of solutions will you present at FESPA Eurasia 2016?
We will exhibit our LaForte® printing solutions which consists in an integrated solution including a wide range of outstanding large format inkjet digital printers, softwares and accessories. They will be represented at our booth in Hall 4, H30 by the performance of LaForte® Paper which prints on a transfer paper with a speed of 600sqm per hour.
What kind of advantages do these solutions provide in digital printing market?
The advantages of the LaForte® plotters are unique: the automatic further improved heads alignment, the new software matrices for the points arrangement and above all, the innovative PATENTED transport system through vacuum belt filter guarantee an exceptional performance compared to competitors’ printers.
Grabing attention with its vast solutions on wide format digital printing, Aleph prepares to meet Eurasian market at FESPA Eurasia.
be represented for the very first time at FESPA Eurasia 2016. The full range is developed for textile manufacturers and it guarantees quality at all stages in printing process thanks to LaForte® technology.
ket strategy with him too.
What is the reason behind choosing FESPA Eurasia for introducing your solutions to Turkish market?
You will also introduce your new headquarter in Turkey. Can you give a brief information about your structuring plans in Turkey?
Fespa Eurasia is the perfect business platform to strengthen our brand in the market and to support our distributor.
Turkey is an important and fast growing market for Aleph thanks to our distributor Mr Yiğit Emon of AKSE Tekstil Tic. Ve San Ltd. Sti. We aim to improve our presence in the region by the middle of 2017 for this, we define our mar-
We are in the last quarter of 2016. How would you evaluate this year for Aleph?
2016 has been an important year
You’re introducing LaForte STUDIO developed for textile manufacturers, to Turkish market for the time at FESPA Eurasia. Which advantages does LaForte STUDIO offer to manufacturers?
The LaForte® STUDIO range is the new member of LaForte® integrated solutions and it will 35
for our brand and our business. We are in a period of great expansion and we are starting important collaborations.
What are your end of the year goals? How will attending to FESPA Eurasia contribute to these goals?
Our aim is to spread not only in Europe and but also outside European borders and FESPA Eurasia will contribute significantly in improving our international expansion.
Kasım-Aralık|November-December
FOLPA; ‘FESPA Eurasia Pazarda Kalıcılığımıza Yardımcı Oluyor’ FOLPA; ‘FESPA Eurasia Contributes to Our Stability in The Market’ rafik baskı ve açıkhava reklamcılık alanında köklü deneyimiyle FOLPA, FESPA Eurasia’nın yeni gelişen bu iş fırsatları noktasından avantajlı çıkmak için en uygun platform olduğuna inanıyor. Bölgedeki dördüncü fuarıyla, 8-11 Aralık 2016 tarihleri arasında CNR Expo’da organize edilecek FESPA Eurasia 2016 geniş format, serigrafi, endüstriyel baskı; tabela, tekstil ve kumaş dekorasyon endüstrilerinin Avrasya pazarındaki önemini yansıtmayı hedefliyor. FOLPA Genel Müdürü Recep Işığıbol firmanın fuardaki hedefleri ve firmaların bu organizasyona katılarak neler kazanabileceği hakkında FESPA’ya açıklamalarda bulundu;“FESPA Eurasia, Avrasya firmalarının geniş format baskı fırsatlarından yararlanmak için küresel uzmanlık ve görüşe ihtiyaç duydukları bir zamanda onlara yeni bir deneyim sunmaya hazırlanıyor. FOL-
FOLPA Reklam Genel Müdürü Recep Işığıbol gerçekleştirdiğimiz röportajda baskı sektöründeki büyümelerinde FESPA Eurasia’nın önemini vurguladı.
PA olarak bizim pazara ulaşmamıza ve kalıcılığımızı sağlamada yardımcı oluyor.”
‘FESPA Eurasia’da Büyüme Hedeflerimiz Gerçekleştireceğiz’
Recep Işığıbol Türkiye ve endüstri için beklentilerinden bahsederken şunları dile getirdi; “Türkiye 2016 boyunca ciddi sorunlarla boğuştu, ancak endüstri buna rağmen büyümeye devam etti. FOLPA olarak yeni bir küresel atağa başlıyoruz, açıkhava reklamcılığındaki üstün pozisyonumuzu yeni pazarlara taşıyacağız. 2016’da müşterilerimize talep ettikleri çözümleri sunmak için çok çalıştık ve şunu memnuniyetle söyleyebiliriz ki, FESPA Eurasia ziyaretçileri standımızda gördüklerinden etkilenecek.”
bu ortamda tedarikçi ve baskıcıların devamlılık göstermelerine yardımcı olmayı amaçlıyoruz.” FOLPA fuarda eco-solvent, süblimasyon, UV baskı ve lazer kesim çözümlerini kapsayan zengin geniş ürün gamına ve yüksek kaliteli çözümlerine yer verecek. Yeni 1910 mm (75”) çift, çapraz başlığıyla kumaşa direkt baskıda kalite sağlayan Mutoh ValueJet 1938TX ve kağıda baskının yanı sıra, polyester kumaşa direkt baskı için de uygun olan geniş sublimasyon yazıcı ValueJet 1638WX 64 (1625) çözümleri fuarda vurgulanacak.
Işığıbol sözlerine şöyle devam etti; “FESPA Eurasia’ya katılmak geleceğe yatırım yapmaktır. Bizim için 2016’nın en son ve en önemli organizasyonu; rekabetin bol olduğu
36
Ayrıca Mutoh’un dijital baskı avantajlarını tekstil üreticilerine göstermek adına makinelerde üretilen numuneler de sergilenecek. Bu sayede, Mutoh dijital baskı çözümlerinin üreticilerin işlerine neler kazandırabileceği gözler önüne serilecek. CrystalJet ve Teckwin gibi ek çözümlerin de yer alacağı FOLPA standındaki lazer kesim bölümünde çeşitli kesme modelleri de sergilenecek. Recep Işığıbol;“FESPA Eurasia hem Türkiye hem de civar bölgelerdeki baskı endüstrisine hizmet sunuyor, dolayısıyla daha geniş bir kitleye ulaşıyor. Sektörde en güncel bilgilere ulaşmak ve endüstriyle ağ oluşturmak için profesyonel bir ortam sağlıyor. Benim kanaatimce hem katılımcı hem de ziyaretçiler FESPA Eurasia’nın görsel şöleninde yeni çözümler ve ürünler bulacak. ” dedi. Işığıbol sözlerini şöyle tamamladı; “Baskı sektörü her gerçen gün kendini yeniliyor, bu yüzden inovasyonları çalışır halde gözlemlemenin en etkili yolu fuar. FESPA Eurasia 2016’da müşterilerimizle buluşmayı iple çekiyoruz.” FESPA Eurasia 2016 bu yıl Aralık’ta en son ürün ve çözümlerini binlerce ziyaretçiye sergilemeyi heyecanla bekleyen birçok firmaya ev sahipliği yapacak.
Kasım-Aralık|November-December
ith long experience in graphics printing and outdoor advertising, FOLPA believes that FESPA Eurasia 2016 is the most appropriate platform to take advantage of this emerging business hot-spot. The fourth FESPA show in the region, which takes place from 8-11 December at the CNR Expo in Istanbul, aims to reflect the importance of wide format, screen printing, commercial printing, signage, textile and garment decoration industries in the Eurasian market. FOLPA General Manager Recep Işığıbol talks to FESPA about the company’s focus at the show and what companies can gain from attending. “FESPA Eurasia is an outstanding event that will set out to deliver a new experience for Eurasian business audiences at a time when they need global expertise and insight to help them embrace the opportunities of wide format. It helps us access the market and stay sustainable.”
‘We will realize our growth goals with FESPA Eurasia’
“Turkey has struggled with severe issues throughout 2016, however, the industry has continued to grow
In an interview with FESPA, General Director at FOLPA Recep Işığıbol, underlines the importance of FESPA Eurasia for the growth of the print sector. in spite of this,” Işığıbol reminds us, highlighting his hopes in Turkey and the industry. At FOLPA, we are at the beginning of a new global push, reaching further than our position in the top echelons of outdoor advertising into vital new markets. We have worked hard during 2016 to bring our customers the solutions they told us they needed, and we are pleased to say that those who will visit us at FESPA Eurasia, will be inspired by what they will see.” “Attending FESPA Eurasia is investing for the future. It’s the last and most crucial event of 2016 for us and we aim to help suppliers and printers survive in this environment of competition,” he highlighted. FOLPA will be presenting an extensive range of wide format products and high quality solutions at the event, including eco-solvent, sublimation, UV printing and laser cutting technologies. Highlights will include the Mutoh ValueJet
1938TX, a brand-new 1910 mm (75”) wide dual staggered head high quality direct-to-textile printer, and the ValueJet 1638WX 64” (1625 mm) a wide dye sublimation printer suited for paper printing as well as direct printing onto closed polyester fabrics. A wide range of final applications produced on those machines will be displayed, to inspire textile professionals with the numerous fabric decoration opportunities Mutoh digital wide format printers can mean for their business. Many cutting models will be also demonstrated at the laser cutting section at FOLPA’s booth, among other additional solutions from CrystalJet and Teckwin. “FESPA Eurasia serves the printing industry in both Turkey and nearby regions and therefore reaches and 37
delivers to a larger audience. It provides the most professional atmosphere to gain the latest knowledge and chance to network with the industry. In my opinion, both exhibitors and visitors will find new solutions and products related to their industry during the visual feast of FESPA Eurasia! The printing industry renews itself every day, so the most productive way to see those innovations working live, in person, is at an exhibition. We are looking forward to meeting our customers during FESPA Eurasia 2016,” Işığıbol concludes. FESPA Eurasia 2016 will this year play host to a large number of companies, each as keen as the other to show off their latest products and solutions to the thousands expected to attend this December.
Kasım-Aralık|November-December
Gruppo Mastrotto Dijital İlerleyişini Lectra ile Hızlandırıyor Gruppo Mastrotto Accelerates Digital Tranformation with Lectra ıllık 21 milyon metrekare deri üretimi; 20 üretim ve lojistik tesisiyle Gruppo Mastrotto sadece İtalya değil, global deri pazarında öncülüğünü sürdürüyor. Müşteri hizmetine değer katmak için yeni nesil teknolojilere yönelen firma, Lectra’nın teknolojik çözümlerinden faydalanıyor. Bu bağlamda firmanın deri kesme sürecini Versalis® ile dijitalleştireceği belirtildi. Otomotiv koltuklarına deri giydirme işleminde kullanıcıların her geçen gün daha fazla müşteriye dönük özellikler ve farklı seçenekler talep ettiğini savunan Gruppo Mastrotto, dijital kesim hizmetlerine başvurarak bu talebi daha etkili bir şekilde karşılamayı hedefliyor. Araç koltuk giydirme işleminin hızlanması ve ürün yelpazesinin artmasıyla pazardaki değişimlere ayak uyduran firma, kesme odalarına Versalis® deri kesme makinalarını da kattı. Lectra çözümlerinin desteğiyle üretimde esneklik elde etmesi beklenen deri üreticisi, müşteri portföyündeki araç üreticilerinin dikkatini çekecek. Bu işbirliğinden Gruppo Mastrotto’nun önemli derecede avantajlı çıkması bekleniyor. Çünkü Versalis® deri kesme çözümleri klasik kalıp presleme ile elde etmesi imkansız hammadde tasarrufu ve kalite sağlıyor. Ayrıca duraklamasız bir kesme prosesi sunan Versalis® ile köpük-model yapımına da gerek kalmadığı için malzemeyle birlikte yaklaşık 8-12 haftalık bir zaman tasarrufu ortaya koyuyor.
‘Klasik Teknolojiler Talebi Karşılayamıyor’
Deri kesim hizmetlerini dijitalleştirerek firmanın kapasitesini
roducing a total 21 million m2 leather annually at its 20 production and logistics plants, Gruppo Mastrotto continues not only local but also its global leadership in leather market. Focusing on new generation technologies in order to add value to its customer service, the firm uses Lectra’s technological solutions. In that sense, it is announced that the company would digitalize its leather cutting process with Versalis®.
İtalya’nın lider otomotiv deri üreticilerinden Gruppo Mastrotto verimliliğini Lectra’nın Versalis® deri kesim çözümüyle arttıracak. önemli ölçüde arttırdığına değinen Gruppo Mastrotto Otomotiv Genel Müdürü Alberto Silvagni, kullandıkları klasik kalıp kesme çözümlerinin şimdiki otomotiv endüstrisinin taleplerini karşılayamadığını belirtti.
Defending that the end-customers now expect a broader array of choices for a more personalized vehicle interior, Gruppo Mastrotto aims to answer this demand
Müşterilerin gittikçe daha fazla müşteriye dönük arabalar tercih ettiğini vurgulayan Lectra Baş Pa
One of the leading automotive leather manufacturers of Italy, Gruppo Mastrotto expands its productivity with Lectra’s Versalis® leather cutting solutions. Gruppo Mastrotto is foreseen to have many advantages from this collaboration. Because Versalis® leather cutting solutions enables a level of quality and material gains impossible to achieve using die presses. Providing an uninterrupted cutting process, Versalis® also removes the need for foammodel development, saving eight to 12 weeks of development time in the process.
‘Traditional Methods Can’t Meet the Demand’
Stating they expand the firm’s capacity significantly, Automotive General Manager, Gruppo Mastrotto Alberto Silvagni, expressed that the traditional die cutters can’t meet the demands of current automotive industry.
by digital cutting solutions. The process of vehicle interior design became faster and expanded its offerings, to keep up with this transition, the firm equipped its cutting rooms with Versalis® leather-cutting solution. The leather manufacturer is expected to achieve flexibility in production with Lectra’s solutions also grab the attention of automotive manufacturers among its customer portfolio.
zarlama Müdürü Céline Choussy Bedouet, Gruppo Mastrotto’yu bu anlamda desteklemekten ötürü mutlu olduklarını dile getirdi. Bedouet şunları ekledi; “Koltuk tasarımı kullanıcıların artık bir arabada en çok alternatif aradıkları parça. Bu müşteri odaklı üretim trendinde Gruppo Mastrotto’ya kesme işlemlerinde kolaylık ve esneklik sağlayarak pazarın ihtiyaçlarını daha hızlı karşılamasına ön ayak oluyoruz.” 38
Highlighting the fact that the customers prefer customized cars more and more, Lectra Chief Marketing Officer Céline Choussy Bedouet said that they were pleased to be able to support Gruppo Mastrot in this regard. Bedouet also added; “In this customer –centered manufacturing system, we help Gruppo Mastrotto meet the demands of the market faster by providing flexibility and easiness in their cutting process.
Designed by
Kasım-Aralık|November-December
Optimum Digital Planet’de Yeniliklerin Adresi; FESPA Eurasia FESPA Eurasia: Address for Innovations at Optimum Digital Planet ürkiye’nin önde gelen geniş format dijital baskı teknolojileri üreticisi Optimum Digital Planet, hem yerel hem de küresel pazarlardaki büyüme hedeflerine ulaşmak için FESPA Eurasia 2016’ya katılıyor. Optimum Digital 8-11 Aralık tarihleri arasında FESPA Eurasia’da geliştirdiği UV baskı, tekstil baskı ve solvent baskı makinalarını ziyaretçilere sunacak. Firmanın standında özellikle tekstil baskısı için geliştirdiği yenilikler geniş yer bulacak. FESPA Eurasia 2016’ya güçlü bir şekilde hazırlandıklarını söyleyen Optimum Digital Planet Genel Satış Müdürü Mert Çiçek, pazardaki gelişmelere paralel olarak AR-GE çalışmalarını yürüttüklerini ve müşteri talepleri ile kişiye özel çözümler geliştirdiklerini belirtti. Çiçek; “Optimum Digital Planet sadece Türkiye’de değil, dünyanın birçok yerine şubesi ve bayileri olan bir firmadır. Küresel pazarı hedefleyerek ürün portföyümüzü geliştiriyor ve genişletiyoruz. Yeniliklerimizi sunmak için FESPA fuarlarının büyük bir önemi var. Biz hem Avrupa’daki FESPA fuarlarına hem de FESPA Eurasia fuarlarına katılıma önem veren,
Türkiye’nin önde gelen geniş format dijital baskı makinaları üreticilerinden birisiyiz.” dedi.
seçimlerindeki hatalar ve FESPA ile kısa tarih aralığında olmalarından dolayı sorunlar yaşanırken, FESPA Eurasia daha başarılı bir duruma geldi. Geçen yıl fuara iki ayrı standda katılmıştık. Tekstil bölümünde Nirvana, Picasso Tex ve Plasma makinamızı, sign bölümünde ise Maxima, Kr Hibrid, Picasso UV modellerini sergilemiş ve oldukça iyi sonuçlar almıştık. Yeni modellerimizle bu başarının, bu yıl da sürmesini umuyoruz.”
Ürün portföylerinde öne çıkan modellerin FESPA Eurasia 2016’da yer alacağını belirten Çiçek, UV ve tekstil baskı makinalarının standda öne çıkacağını ifade etti. UV ve solvent baskı makinalar gamındaki yeni bir modeli ilk kez FESPA Eurasia’da tanıtacaklarını duyuran Çiçek, kendini kanıtlamış Nirvana ve Picasso modellerinin fuarda çalışır halde sergileneceğini söyledi. Mert Çiçek ayrıca, müşterilerin faydalanabilmesi için, devletin desteklediği çok çeşitli üretici destekleme programlarını da paylaşacaklarını kaydetti.
FESPA fuarlarının sektörel bir etkileşim ve iletişim ağı olarak da işlev gördüğünü söyleyen Çiçek, küresel trendlerin buralarda takip edilerek AR-GE sürecinin şekillendiğini açıkladı. Optimum Digital’in 20 yıllık tarihi boyunca birçok defa FESPA fuarlarına katıldığını hatırlatan Çiçek; “FESPA fuarlarında yeniliklerin sürdürülmesinin yanı sıra, kurumsal yapımızın büyümesi için de fırsat yakalıyoruz. Burada bayilik ağımızı güçlendiriyoruz. Standlarımızda mevcut ve potansiyel distribütörleri misafir ediyoruz, yeni anlaşmalarla küresel ağımızı genişletiyoruz. Bugün 40’ın üzerinde ülkeye ihraç gerçekleştiren bir güce ulaştık” dedi.
‘FESPA Fuarları Büyümemize Katkı Sunuyor’
Optimum Digital Planet için, katıldıkları bütün FESPA Eurasia fuarlarının her zaman başarılı geçtiğini söyleyen Mert Çiçek, FESPA fuarlarının firmanın büyümesine ciddi katkı sağladığının altını çizdi. Çiçek şunları söyledi; “FESPA Eurasia fuarına ilk gününden bu yana katılıyoruz. Gün geçtikçe, FESPA fuarının Türkiye’de ağırlığını ciddi derecede arttırdığını görüyoruz. Diğer fuarların tarih 40
Pazarda UV ve Tekstil Baskı Ağırlık Kazanıyor
Pazarda UV ve tekstil baskıya olan talebin artış kaydettiğini dile getiren Mert Çiçek, solvent pazarının ise henüz sona ermediğini, daha hızlı makinaların ilgi çektiğini söyledi. Optimum Digital olarak her üç segmente dönük çalışmaların devam ettiğini ifade eden Çiçek, müşteriden gelen taleplerin ürün gamındaki dağılımı direkt etkilediğini belirtti. Çiçek; “Her üç segmentte yer alıyoruz ve AR-GE çalışmalarımız bu çerçevede yürüyor. Ancak, Avrupa’da solvent bazlı makinaların satışları çok hızlı düştü, bunun yerine UV ve tekstil baskı makinaları arttı. Yatırımlarımızda yüksek baskı kalitesi sunan UV ve tekstil baskı makinalarına dönük çalışmalar ağırlık kazandı.”
Optimum Digital Planet, geliştirdiği ve ürettiği dijital baskı teknolojilerinin lansmanlarını FESPA fuarlarında gerçekleştiriyor. Firma FESPA Eurasia 2016’da UV ve tekstil baskısındaki yeniliklerini sunacak.
Kasım-Aralık|November-December
FESPA Digital 2016 urkey’s leading producer of large format digital printing technologies, Optimum Digital Planet is attending FESPA Eurasia 2016 to reach its growth goals both in local and global markets. The company will exhibit its newly developed UV, textile and solvent printers for visitors during FESPA Eurasia between December 8-11. Optimum Digital Planet will largely demonstrate its textile printing innovations at its booth. Optimum Digital Planet General Sales Manager Mert Çiçek said they are strongly preparing for FESPA Eurasia 2016, adding that they are proceeding with Research&Development studies in line with market developments and developing individual solutions. “Optimum Digital Planet has many offices and distributors across the world in addition to Turkey. We are developing and expanding our product range as part of our goal to address global market. FESPA fairs are very crucial while it comes to displaying our innovations. We are among Turkey’s leading large
decisions and short periods between FESPA, which boosted FESPA Eurasia’s success further. We had participated in the event with two booths last year. We had exhibited Nirvana, Picasso Tex and Plasma under textiles, Maxima, Kr Hibrid and Picasso UV models under sign and we received quite positive results. We hope to sustain this success this year via our new models as well,” Çiçek stated.
format digital printer manufacturers which pays serious attention to participating in FESPA fairs in Europe as well as FESPA Eurasia,” he noted. Çiçek reported that outstanding products out of their range will be exhibited at their booth, particularly UV and textile printers. The company will launch a new model within the UV and solvent printers range for the first time in FESPA Eurasia. Plus, proven Nirvana and Picasso models will be displayed online. The company will also share various manufacturer supporting programs for customer benefits which are supported by the government.
FESPA fairs are also form a network for industrial interaction and communication as companies arranged their R&D processes by tracking global trends here. Çiçek reminded that Optimum Digital took place at FESPA fairs many times throughout their 20 years of business history, adding, “We catch opportunities to expand our institutional structure in addition to obtaining sustainable innovations. We strengthen our distributorship channel. We welcome our existing and potential distributors at our booths and expand our global network via fresh agreements. We have exports to more than 40 countries today.”
“FESPA fairs contribute to growth”
All FESPA Eurasia events have been successful for Optimum Digital Planet and they seriously contri bute to the company’s growth. “We have been taking place in FESPA Eurasia since the first day. We realize that FESPA severely increases its presence in Turkey. Other fairs face issues due to their wrong date
41
UV and textile printing gains prominence in market
Demand towards UV and textile printing rose, while solvent market continues to attract interest but faster machines are popular. Optimum Digital maintains its studies for all three segments, while customer demand directly affects dispersion in product range. Çiçek noted, “We are active in all three segments and our R&D studies are proceeding accordingly. However, sales of solvent printers faced steep drop in Europe and UV and textile printers became popular instead. UV and textile printers with high printing quality gained prominence in our investments.”
Optimum Digital Planet is launching its newly developed and produced technologies for digital printing at FESPA fairs. The company will display its innovations for UV and textile printing during FESPA Eurasia 2016.
Kasım-Aralık|November-December
Pigment Reklam FESPA Eurasia’da Pazara Güvenini Vurgulayacak Pigment Reklam Highlights Reliance on Market at FESPA Eurasia V dijital baskı ve dijital kesim çözümleriyle Türkiye pazarında güçlü bir konumda bulunan Pigment Reklam, 2016’nın son sektörel etkinliği FESPA Eurasia 2016’da ağırlığını ortaya koyacak. Pigment Reklam 8-11 Aralık tarihleri arasında CNR Expo’da gerçekleştirilecek olan FESPA Eurasia fuarında Salon 2 Stand C50’de çözümlerini sergileyecek. UV dijital baskı ve dijital kesim alanlarındaki swissQprint, HandTop ve bullmer markalarıyla fuarda yer alacak olan Pigment Reklam, zorlu bir dönemden geçen Türk baskı pazarına olan güveninin ve inancının altını çiziyor. İlk edisyonundan bu yana bütün FESPA Eurasia fuarlarına güçlü bir şekilde katıldıklarını hatırlatan Pigment Reklam Firma Sahibi Serkan Çağlıyan, fuara bu yıl katılmanın pazar koşulları açısından daha anlamlı bir hal aldığını açıkladı. Çağlıyan; “Açıkça sektör olarak 2016’ya temkinli bir başlangıç yapmıştık. Geçen yılın satış rakamlarını yakalama hedefleri hakimdi. Ancak hem Türkiye’nin kredi notunun düşürülmesi hem de 15 Temmuz darbe girişimi ve onun yarattığı belirsizlikler yatı-
FESPA Eurasia 2016 fuarında dijital baskı endüstrisi ile bir kez daha buluşacak olan Pigment Reklam, fuarda swissQprint, HandTop ve bullmer markaları ile ziyaretçilerini ağırlayacak.
rımları çok olumsuz etkiledi. Döviz kurundaki artış, faizlerdeki ani iniş ve çıkışlar hem alıcılar hem de satıcılar için sözleşme imzalamayı zorlaştırıyor. Birçok firma sözleşmelerden imzalarını geri çekti. Bunu yapmayan firmalar ise yatırımlarından vazgeçmeseler bile bekletme kararı aldı. Bu da bizleri 2017 yılı için daha sıkı hazırlanmaya itti.” dedi.
nik üstünlüğünü göstermek için swissQprint’in endüstriyel tip Nyala 2 modeli ile HandTop’ın 250x122cm baskı genişliğindeki modellerini sergileyecek. Fuarda dijital kesimin güçlü Alman markası bullmer’in de özel bir versiyonu ziyaretçilerle buluşacak. Fuar boyunca makinaların çalışarak performanslarını ispatlayacağını dile getiren Serkan Çağlıyan, sözlerini şöyle sürdürdü; “Ziyaretçilerimizin esasen önümüzdeki dönem yatırım planlayan sektör profesyonelleri olacağını öngörüyoruz. Türkiye’de sektörümüz genel olarak KOBİ niteliğinde olduğu için onlara dönük esnek ve kapsamlı çözümler hazırladık. Onlarla sağlam temellere oturan bir yatırım planı oluşturmak için FESPA Eurasia en doğru platform olacak. Burada onlara sadece bir makine, teknoloji değil, deneyimimizi, 7/24 teknik desteğimizi sunuyoruz. Standımızda swissQprint’in endüstriyel UV
Zorlu Pazar Koşullarında İyi Satışlar Yaptık
Pazardaki zorlu koşullara rağmen Pigment Reklam’ın 2016’da önemli satışlar gerçekleştirdiğini dile getiren Serkan Çağlıyan, dijital baskı endüstrisinde kendilerine ve temsil ettikleri markalara olan güvenin bunda etkili olduğunu söyledi. Çağlıyan; “Sektör olarak zor bir dönem yaşasak bile, Pigment Reklam olarak bu zorlukta hedeflerimize ulaşacak çalışmalar yürüttük. Dijital baskı, açıkhava reklamcılığı, iç mekan baskı ve benzeri alanlarda faaliyet gösteren firmalara swissQprint’in Nyala 2 ve Impala 2 modellerini yoğun olarak sattık. Bu önemli firmalar arasında Omkasan, Erhan Reklam ve Onsart Reklam’ı sayabilirim. Baskı ve kesim çözümünü birlikte isteyenlere yeni markamız bullmer ile yanıt verdik. Onlar için anahtar teslim sistemler oluşturduk” diye konuştu.
FESPA Eurasia 2016’da 3 Modelimiz Yer Alacak
Pigment Reklam dijital baskı sektörüne UV baskı teknolojilerinin çok yönlülüğünü ve tek42
baskı makinası Nyala 2 her zamanki güçlü yerini alacak. Yüksek hızda ve yüksek kalitede dijital baskı için geliştirilen Nyala 2, rakiplerinin çok ötesinde bir performans sözü veriyor. Diğer markamız HandTop ise daha ekonomik bir yatırım bütçesi ile kaliteli baskı isteyen müşterilere hitap edecek. Bu iki dijital baskı makinamızı tamamlayacak olan çözüm ise bullmer’in özel versiyon dijital baskı modeli olacak. Hem kesebildiği malzemelerin çeşitliliği hem de gereksiz zayiatlar yaratmayan, detaylara hakim kesim gücü ile bullmer her baskıcı için olmazsa olmaz bir çözümdür.”
Kasım-Aralık|November-December
eing in a strong position in Turkey with UV digital print and digital cutting solutions, Pigment Reklam will demonstrate its influence at the last sectoral event of 2016; FESPA Eurasia 2016. Pigment Reklam will present its solutions at FESPA Eurasia fair held in CNR Expo between the dates of 8-11 December, in Hall 2 Booth C50. Taking place at the fair with swissQprint, HandTop and bullmer brands, Pigment Reklam underlines its trust and faith towards Turkish printing market after a challenging period. Reminding that they have been attending FESPA fairs very effectively since the first edition, Pigment Reklam Company Owner Serkan Çağlıyan explained that taking part at the fair means much more now, considering the market’s conditions this year. Çağlıyan continued; “Frankly, we made a cautious beginning to 2016. Our main goal was reaching to last year’s sale numbers. However, not only Turkey’s credit note being decreased, but also the coup attempt on the 15th of July and the uncertainties it caused, affected investment in a negative way. The increase in exchange rate, interest’s ups and downs make signing a contract difficult for both buyer and seller. Many companies with-
Our 3 Models Will Be Displayed at FESPA Eurasia 2016
drew from their contracts. Companies that didn’t withdraw, even if they didn’t give up on their investments, decided to wait. This forced us to become more prepared for 2017.”
Pigment Reklam will present swissQprint’s industrial type Nyala 2 mode and HandTop’s models with 250x122cm print volume in order to show UV print technologies’ versatility and technical superiority to digital printing sector. At the fair a special version of bullmer which is the strong German brand of digital cutting, will meet visitors. Saying that the machines will prove their performance capacity by running throughout the fair, Serkan Çağlıyan continued as such;
We Made Good Sales in Challenging Market Conditions
Stating that despite the challenging conditions in the market, Pigment Reklam made satisfactory sales in 2016, Serkan Çağlıyan said that their trust to digital printing industry and the brands they presented was an effective factor in that.
“We foresee that our visitors will mainly consist of sector’s professionals planning to invest for the next term. Since the sector in Turkey generally includes KOBİ’s, we prepared flexible and extensive solutions to them. In order to forming a well-grounded investment plan with them, FESPA Eurasia will be the most ideal platform. Here, we’re not only serving them a machine or a technology, we also serve them our experience and 7/24 technical service. At our booth, swissQprint’s industrial UV printing machine Nyala 2 will take its strong place as always. Developed for high speed and high quality digital printing Nyala
Çağlıyan reported thusly; “Even if we went through a difficult period as sector, as Pigment Reklam we performed some projects taking us to our goals. We intensively sold swissQprint’s Nyala 2 and Impala 2 models to companies that are very active in digital printing, outdoor advertising, indoor design, etc. I can name some of these important firms as; Omkasan, Erhan Reklam and Onsart Reklam. We responded to the ones who desire both printing and cutting solutions together with bullmer. We prepared ‘turnkey’ solutions for them.” 43
2, promises a much more superior performance than its competitors. Our other brand HandTop will address customers that wish quality printing with an economical investment budget. The solution completing these two digital printing machines will be bullmer’s special version digital printing model. Not only for the variety of the materials it can cut, but also for its detailed cutting power that doesn’t create unnecessary losses, bullmer is an essential solution for every printer.”
Meeting digital printing industry at FESPA Eurasia 2016 fair once again, Pigment Reklam will host their visitors with swissQprint, HandTop and bullmer brands.
Kasım-Aralık|November-December
Moda İstanbul’u Çok Sevdi; Mercedes-Benz Fashion Week Istanbul Fashion Loves Istanbul: Mercedes-Benz Fashion Week Istanbul ercedes-Benz Fashion Week Istanbul (MBFWI) 11-15 Ekim tarihleri arasında Zorlu Performans Sanatları Merkezi’nde (PSM) moda markalarının ve tasarımcıların İlkbahar/ Yaz 2017 koleksiyonlarına sahne oldu. Mercedes-Benz’in isim sponsorluğunda 8. defa kapılarını açan İstanbul Moda Haftası’nda küresel pazardan gelen önemli sektör oyuncuları defile ve sunumları yerinde takip ederek, satın alma seçeneklerini gözden geçirdi. 5 gün boyunca moda haftası kapsamında koleksiyonlarını sergileyen marka ve tasarımcılar şöyle sıralandı; Affair, Arzu Kaprol, Aslı Alev, Atıl Kutoğlu, Ayşe Deniz Yeğin, Bashaques’ Belma Özdemir, Bora Aksu, Brand Who, Can Yunus Çetinkaya, Cihan Nacar, Çiğdem Akın, DB Berdan, Derya Açıkgöz, Dice Kayek, Dilek Hanif, Doğay Can, Kiğılı, Les Menjamins, Lug Von Siga, Mehtap Elaidi, Meltem Özbek, MercedesBenz Celebrates Bahar Korçan, Mert Erkan, Miin, Mudo, Murat Aytulum, New Gen, Özgür Masur, Özlem Kaya, Özlem Süer, Raşit Bağzıbağlı, Selma Çilek, Selma State, Sudi Etuz ve Tuba Ergin. Birçok önemli markanın sponsor olduğu Mercedes-Benz Fashion Week İstanbul etkinliğini İstanbul Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (İHKİB), Moda Tasarımcıları Derneği (MTD),
2017 İlkbahar/Yaz sezonun koleksiyonları Mercedes-Benz Fashion Week Istanbul’da büyük ilgi topladı. Etkinlikte ünlü markalar ve tasarımcılar düzenledikleri defilelerle birçok farklı temayı gözler önüne serdi.
ercedes-Benz Fashion Week Istanbul (MBFWI) witnessed 2017 Spring/ Summer Collections from fashion brands and designers on October 11-15 at Zorlu Performance Hall (PSM). Opening doors for the 8th time under the name sponsorship of Mercedes-Benz, Fashion Week Istanbul gave leading global industry players a chance to evaluate purchasing options via tracking shows and presentations at first place.
Birleşmiş Markalar Derneği (BMD) ve İstanbul Moda Akademisi (İMA) tarafından destekleniyor.
Brands and designers that displayed collections during the 5 days long event were: Affair, Arzu Kaprol, Aslı Alev, Atıl Kutoğlu, Ayşe Deniz Yeğin, Bashaques’ Belma Özdemir, Bora Aksu, Brand Who, Can Yunus Çetinkaya, Cihan Nacar, Çiğdem Akın, DB Berdan, Derya Açıkgöz, Dice Kayek, Dilek Hanif, Doğay Can, Kiğılı, Les Menjamins, Lug Von Siga, Mehtap Elaidi, Meltem Özbek, Mercedes-Benz Celebrates
The Core Istanbul Alım Heyetlerini Buluşturdu
27 tasarımcı ve 27 markanın koleksiyonları Mercedes-Benz Fashion Week İstanbul ile eş zamanlı olarak The Core Istanbul’da, Zorlu PSM Sky Lounge’de alıcılarla buluştu. İHKİB, MDT ve İMA işbirliği ile gerçekleştirilen bu moda etkinliği, tasarımcıların ticari faaliyetlerine odaklanıyor.
44
2017 Spring/Summer Collections attracted great interest during Mercedes-Benz Fashion Week Istanbul. Several various themes were displayed via shows from famous brands and designers. Bahar Korçan, Mert Erkan, Miin, Mudo, Murat Aytulum, New Gen, Özgür Masur, Özlem Kaya, Özlem Süer, Raşit Bağzıbağlı, Selma Çilek, Selma State, Sudi Etuz and Tuba Ergin. Mercedes-Benz Fashion Week Istanbul has sponsorships from many leading brands, while it is supported by Istanbul Textile and Apparel Exporter Associations (İTKİB), Fashion Designers Association (MTD), United Brands Association (BMD) and Istanbul Fashion Academy (İMA).
Purchasing Committees Met in The Core Istanbul
Collections of 27 designers and 27 brands met with buyers at The Core Istanbul, Zorlu PSM Sky Lounge simultaneously with Mercedes-Benz Fashion Week Istanbul. The fashion event is held in cooperation of İHKİB, MDT and İMA to focus on trade activities of designers.
Kasım-Aralık|November-December
ABD ve Dünya için Bir Bilinmezliğe Giriş: Donald Trump BD halkı kararını verdi ve Donald Trump’ı 45. başkanları olarak seçti. Trump Ocak 2017’de görevi Barack Obama’dan teslim alacak. Ünlü bir emlakçı, iş adamı ve tv-show yıldızı sıfatlarıyla tanınan Trump seçim kampanyası boyunca oldukça sert, ayrımcı ve ABD içine dönük popülist bir dil kullandı. Uzmanlar Hillary Clinton’un seçilmesi halinde Obama döneminin devamı kabul edilecek bir dönem bekliyordu. Ancak Trump’ın başkan olması ile bütün hesaplar alt üst oldu. Hem ABD’yi hem de dünyayı bilinmez, hatta tahmin edilemeyen bir dönem bekliyor! Trump seçim kampanyası boyunca Obama döneminde imzalanan ve ele alınan birçok uluslararası anlaşmayı tekrar gözden geçireceği yönündeki açıklamaları ile küresel piyasalarda ciddi kaygı yarattı. Asya ve Pasifik ülkeleriyle ekonomik ve ticari ilişkileri güçlendirmeyi hedefleyen Trans Pasifik Ortaklığı (TPP), AB ile işbirliğini geliştirmeyi hedefleyen Transatlantik Ticaret ve Yatırım Ortaklığı Anlaşması (TTIP) ve ABD- Kanada ve Meksika arasındaki ticari ilişkileri düzenleyen Kuzey Amerika Serbest Ticaret Anlaşması (NAFTA) gibi
Dünyanın en büyük ekonomisi ve siyasal gücü ABD, Donald Trump’ı sürpriz bir şekilde başkan seçerek, avantajları ve dezavantajlarıyla bilinmez bir döneme kapı açtı.
anlaşmamız bulunmuyor. TTIP gerçekleşseydi ABD Türkiye’ye vergisiz ürün satabilecek, ancak Türkiye ABD’ye vergili bir ticaret gerçekleştirebilecekti. Kısaca yeni bir haksız rekabet ortamı oluşacaktı. Türkiye’yi direkt olumsuz etkileyecek bir anlaşmanın tekrar gözden geçirileceğinin belirtilmesi bile Trump’a olumlu bakışları arttırıyor.
uluslararası ticaret anlaşmaları hedefte bulunuyor. Amerikan ekonomisini tekrar canlandırmaya odaklanan Trump, yerli üretimin tekrar canlandırılması için ithalatı kolaylaştıran anlaşmaları hedef alıyor. Canlanacak reel ekonomi ile işlerin yoluna gireceğini düşünen Trump hem Latin Amerika hem de Avrupa ile yapılan anlaşmaları gözden geçireceğini, gerekirse iptal edeceğini duyurdu. Peki ABD-Türkiye arasındaki ilişkilerde, özellikle ekonomik ilişkilerde neler olabilir?
Rakamlarla ABD Ekonomisi ve Türkiye Ticareti
Yaklaşık 19 trilyon dolarlık gayri safi yurtiçi hasıla (GSYH) ile ABD dünyanın en büyük ekonomisidir. 2015 yılı rakamları ile ABD 2,5 trilyonluk ithalatla en büyük ithalatçı, 1,5 trilyonluk ihracatla ise Çin’den sonra 2. en büyük ihracatçı ülkedir. Geçtiğimiz yıl ABD’nin ihracatı 2014’e göre %7,1 düşerken, ithalatı da %1,6 oranında geriledi. 2015’te ABD’nin dış ticaret açığı artarak 8,4,1 milyar dolar oldu. ABD’nin toplam dış ticaret hacmi ise 3,813,3 milyar dolar seviyesinde gerçekleşti. 2015’te ABD en fazla Kanada, Meksika, Çin, Japonya ve Birleşik Krallık’tan ihracat gerçekleştirdi. İthalatta ilk 5 ülke olarak; Çin, Kanada, Meksika, Japonya ve Almanya öne çıktı. Türkiye, ABD’nin ihracatında 9,6 milyar dolar ile 27. sırada, ithalatında ise 8,3 milyar dolar ile 33.
Bu konuda net bir politika duyurulmamış olsa da beklentilerde olumlu taraf ağır basmaya başladı. Bunun nedenlerinden biri Obama’nın önem verdiği ve 2013’te ilk görüşmelerine başlanan, ancak imzalamaya süresinin yetmediği ABD-AB Transatlantik Ticaret ve Yatırım Ortaklığı (TTIP) anlaşmasıdır. ABD ve AB’yi ticari anlamda tekbir pazar haline getirmeyi hedefleyen olan bu anlaşmaya Trump oldukça soğuk bakıyor. Ayrıca, Türkiye, henüz AB üyesi bir ülke olmadığı için bu pazarın dışında kalacaktı. Gümrük Birliği’ne taraf olan Türkiye AB ile vergisiz ticaret yapıyor, ancak ABD ile böyle bir 46
sırada yer aldı. ABD’nin toplam ihracatı içerisinde Türkiye’nin payı %0,6 iken, ABD pazarından aldığımız pay sadece %0,4 oldu.
Tekstil ve Hazırgiyim Ticareti Büyüme Potansiyeline Sahip
465 milyar dolarlık toplam dünya hazırgiyim ithalatında ABD, 104 milyar dolarlık büyüklük ile en büyük alıcı konumundadır. ABD’nin en büyük hazırgiyim tedarikçisi 40,440 milyon dolar ile Çin olurken Türkiye 719 milyon dolar ile 22. sırada yer alabildi. ABD’nin tekstil ithalatında yine Çin 3,502 milyon dolar ile en büyük partner olurken Türkiye 399 milyon dolar ile 10. sırada yer aldı. Yıllar itibariyle temkinli bir büyüme gösteren Türkiye-ABD tekstil ve hazırgiyim ticareti, büyüme potansiyeliyle dikkat çekiyor. Uzmanlar özellikle ABD’nin Trump’la başlayacak yeni döneminin yeni fırsatlar sunabileceğinin altı çiziyor.
Kasım-Aralık|November-December
Entering to an Obscurity for USA and The World: Donald Trump S people made their choices and elected Donald Trump as their 45th president. Trump will take over the duty from Barack Obama on January, 2017. Known as a famous estate agent, businessman and tv-show star, Trump had been using a very firm, discriminatory and populist language that was America-oriented throughout his election campaign. The specialists expected Obama era to continue in case Hillary Clinton is elected. However all the theories turned upside down with Trump’s becoming the president. An unknown, even unpredictable era is waiting not only for the USA but also the world! Trump’s statements about reviewing many international agreements that discussed and signed in Obama’s presidency era, created a big concern in global markets. Agreements like; Trans Pacific Partnership(TPP) aiming to strengthen economical and commercial relations with Asian and Pacific countries, Transatlantic Trade and Investment Partnership(TTIP) aiming to develop collaboration with EU, and North American Free Trade
Electing Donald Trump as the president suprisingly, the world’s greatest economical and political power, USA opened a door to an obscure era with advantages and disadvantages. there is no such agreement with the USA. If TTIP had been realized, the USA could have sold products Turkey without tax-paying, whereas Turkey would have traded in the USA with taxes. Long story short, a new unfair competition would have occured. Even the fact that an agreement which will affect Turkey negatively is stated to be reviewed again, increases the positive reactions towards Trump.
Agreement(NAFTA) regulating the commercial relations between the USA-Canada and Mexico, are on target. Focusing on reviving American economy, Trump is aiming at agreements that make export easier in order to uplift local manufacturing. Believing that things will get back on track with a developed real economy, Trump announced that he would review all the agreements made with Latin America and Europe and cancel if necessary. So, what could happen in the relations between the USA and Turkey, especially in the commercial side? Even if there is no clear politics announced, most of the predictions are positive. One of the reasons for that is, EU Transatlantic Trade and Investment Partnership(TTIP) that Obama attached great importance, started negotiations however didn’t have the time to sign. Trump is very cool towards this agreement that aims to make the USA and the EU commercially one market. Turkey would be left out of this market since it is not an EU member. Being a part of Customs Union, Turkey trades with EU tax-free however,
The USA Economy in Numbers and Turkish Trade
With a gross domestic product(GDP) approximately 19 trillion dollars, the USA is the greatest economy of the world. By numbers of 2015; the USA is the biggest importer with 2,5 trillion dollars of import, also the second biggest exporter after China with 1,5 trillion dollars of export. Last year the export of the USA fell down 7,1% compared to 2014 also its import regressed 1,6%. In 2015, the foreign trade deficit of the USA increased and became 8.4,1 billion dollars. Its total foreign trade volume was 3,813,3 billion dollars. In 2015, the USA made foreign trade from Canada, Mexico, China, Japan and the United Kingdom at most. 47
The top five countries in import were China, Canada, Mexico, Japan and Germany. Turkey was ranked as the 27th of the USA’s export with 9,6 billion dollars, and the 33rd of import with 8,3 billion dollars. Whereas Turkey’s share of the USA’s total export was 0,6%, the share we took from the USA was only 0,4%.
Textile and Apparel Trade Has Growth Potential
In 465 billion dollars of total world apparel export, the USA is the biggest buyer with 104 billion dollars of greatness. The biggest apparel provider of the USA is China with 40,440 million dollars whereas Turkey is ranked as the 22nd with 719 million dollars. China is also the USA’s biggest partner in textile import with 3,502 million dollars as Turkey is ranked the 10th with 399 million dollars. Making a slow and safe progress by years, Turkey-USA textile and apparel trade attracts interest with its growth potential. Specialists especially highlight that the USA’s new era which will begin with Trump can offer new opportunities.
Kasım-Aralık|November-December
INVISTA Denim Yeniliğini Kingpins Amsterdam’da Tanıttı INVISTA Introduced Denim Innovation at Kingpins Amsterdam
ünyanın en büyük entegre polimer ve elyaf üreticilerinden INVISTA, 26-27 Ekim tarihleri arasında Amsterdam’daki Kingpins fuarında denim alanındaki yeniliklerini sundu. INVISTA bahar 2018 sezonuna odaklanarak, COOLMAX® EcoMade COOLMAX® markalı kavramlarını sergiledi. Denim kategorisi için son tüketici anlayışlarından yararlanan bu yenilik, jeans’e sürdürülebilirlik ve serin bir konfor getiriyor. 3 ülkeden 1500 erkek ve kadının katıldığı yeni bir INVISTA araştırmasında, katılımcıların %75’i sıcak havalarda serin kalmaya yardımcı olacak bir jean istediği ortaya çıktı. Serinletme alanındaki katkı markaları arasında, COOLMAX® markası satın almada en ilgi çeken yaz jean’i üretimi için yer aldı. COOLMAX® EcoMade teknolojisi ile üretilen denim, nefes alabiliyor ve ciltten nemi uzaklaştırabiliyor, giyenin serin, kuru ve rahat kalmasına yardımcı oluyor. Tüm COOLMAX® markalı ürünlerde olduğu gibi, bu performans özellikleri kalıcıdır ve yıkama ile kaybolmaz. COOLMAX® EcoMade teknolojisi ile elyafların bir başka yararı ise %97’sinin geri dönüşümlü kaynaklardan yapılmalarıdır. Plastik şişeler, depolama alanla-
INVISTA Denim için COOLMAX® EcoMade Teknolojisini 26-27 Ekim tarihlerinde Kingpins Amsterdam Fuarında tanıttı
NVISTA, one of the world’s largest integrated producers of polymers and fibers, presented its latest innovations for denim at the Kingpins tradeshow on October 26-27 in Amsterdam. With a focus on the spring 2018 selling season, INVISTA showcased a variety of COOLMAX® branded concepts, including COOLMAX® EcoMade technology. Leveraging recent consumer insights for the denim category, this innovation brings both sustainability and cool comfort to jeans.
rından ve geri dönüşümden uzakta dönüştürülüyor, onların gezegen üzerindeki çevresel etkileri azalıyor. Altı aşamalı bu süreçte, bu plastik giyim kullanımı için uygun olan elyaf haline getiriliyor. INVISTA Küresel Denim Giyim Bölüm Müdürü Jean Hegedus; “Araştırmalar, tüketicilerin giderek jean’lerinde serinlik konforu gibi ek yararlar aradığını gösteriyor. Denimde COOLMAX® EcoMade teknolojisi hem performans hem de çevresel etkileri azaltma faydası arayan müşterilere sesleniyor. Yani, tüketici için gerçekten bir ‘kazan-kazan’ teklifidir” dedi.
A recent INVISTA study of 1,500 men and women across three countries revealed 75% of participants desired a jean that would help keep them cool in warm weather. And, among ingredient brands in the cooling space, the COOLMAX® brand was found to generate the most interest in purchasing a summer jean.* Denim made with COOLMAX® EcoMade technology is breathable and moves moisture away from the skin, helping the wearer stay cool, dry and comfortable. As with all COOLMAX® branded products, these performance characteristics are permanent and don’t wash out. An added benefit of fibres with COOLMAX® EcoMade technology is that they are made from 97% recycled resources. Plastic bottles are diverted
COOLMAX® teknolojisine ek olarak, INVISTA standında, LYCRA® markalı denim yenilikler de yer aldı. LYCRA® BEAUTY elyafı ile yapılan en son konseptler, bir kadının hem konforunu hem de hatlarını şekillendirmek için tasarlandı. LYCRA® dualFX® teknolojisi ile yapılan yeni stiller, yıkama ve giyim sonrasında da daha fazla esneklik ve dayanıklılık sağlıyor. 48
INVISTA ıntroduced COOLMAX® EcoMade Technology for denim at Kingpins Amsterdam Show. away from landfills and recycled, which reduces their environmental impact on the planet. Through a six-step process, this plastic is transformed into fibre that is suitable for apparel use. “Research shows that increasingly consumers are looking for added benefits such as cool comfort in their jeans,” said Jean Hegedus, global denim segment director at INVISTA. “Denim with COOLMAX® EcoMade technology provides both the performance benefits consumers are seeking and reduced environmental impact. So, for the consumer, it’s really a win-win proposition.” In addition to COOLMAX® technologies, denim with LYCRA® branded innovations was also featured in the INVISTA booth. The latest concepts made with LYCRA® BEAUTY fibre which is designed to sculpt a woman’s curves while still allowing her to be comfortable. New styles made with LYCRA® dualFX® technology, which provides added flexibility and resilience so jeans keep their shape, wash after wash and wear after wear.
Kasım-Aralık|November-December
Groz-Beckert ITMA ASIA + CITME 2016’dan İyimser Ayrıldı Groz-Beckert Upbeat About ITMA ASIA+ CITME 2016 in’in Şanghay kentinde 21-25 Ekim tarihleri arasında Ulusal Fuar ve Kongre Merkezi’nde gerçekleştirilen ITMA ASIA + CITME 2016 fuarı 100,000’den fazla ziyaretçiyi kendisine çekti. Groz-Beckert bu 5 günlük fuar boyunca 4,000’den fazla ziyaretçi ile teknik görüşmeler yaptı. Groz-Beckert standına gelen ziyaretçilerin çoğunluğu Asya pazarından idi. Firma tüm tekstil değer zinciri için geliştirdiği ürün ve çözümlerini Salon 4 D29’daki standında sundu. Asya’nın lider tekstil endüstrisi sanayi fuarında 28 ülkeden yaklaşık 1700 firma ürün ve hizmetlerini öne çıkardı. Groz-Beckert ürün sunumu ve film gösterimi ile, akıllı ürün ve hizmetlerin nasıl kaynak tasarrufu yaparken, aynı zamanda verimliliği arttırdığını gösterdi. Örme, dokuma, keçe, tafting, taraklama ve dikiş segmentlerindeki ürünleri sunmak için kullanılan gerçekçi şeffaf tekstil makineleri ilk olarak Milano’daki ITMA 2015’te lanse edilmişti. Groz-Beckert iğne ve sistem parçaları ile donatılmış olan makineler, kamuoyuna ürün kullanımı ve onların mükemmel koordineli etkileşimi hakkında doğrudan bir fikir sağladı. Dahası, gerçek bir ürün deneyimi için yapılan şeffaf makinelerin bileşenleri çıkarılabiliyor. Örme segmentinde vurgu, Litespeed® iğnelerinin yeni nesli Litespeed® Plus’un tanıtımında oldu. Bu iğnelerin geleneksel örgü makinelerinde kullanılması enerji tüketimini %20’ye kadar azaltıyor. Bunun nedeni onların optimize gövde (şaft) geometrisidir. Dokuma segmenti de yeni bir ürün ile fuara geldi. Gücüler, lameller,
şaft ve çözgü durdurma düzeneğine ek olarak, segment yeni jakar gücülerini sundu. Tahar makinesi WarpMaster ve çözgü düğüm makinesi KnotMaster büyük ilgi gördü. Keçe segmenti ise; jeotekstiller, kağıt makineleri ve otomotiv alanlarının yanı sıra filtrasyon keçeleri için iğne çözümleriyle ilgili bir sunum yaptı. ‘Cam’dan iğneleme makinesi direkt iğneleme süreci hakkında bir fikir sunarken, GEBECON® ve EcoStar® iğne kombinasyonunun avantajlarını gösterdi. Tafting segmenti de bir şeffaf sergileme ile kendisini gösterdi. Bunun merkez noktasında, tafting iğneleri, kanca, tarak parmağı ve tafting bıçağı içeren geliştirilmiş Gauge Part System yer aldı. Yeni kurulan Taraklama segmenti de Asya’da ilk kez GrozBeckert’in kurumsal fuar standında temsil edildi. Ana odak noktasında, mat sentetik elyaflar gibi aşındırıcı malzemelerin işlenmesi için uygun olan sentetik doffer teli D40-3052C CBF yer aldı. Dikiş segmenti sunumunun ilgi odağına patentli kalite yönetimi INH’yi (Ideal Needle Handling) koydu. Bu yeni hizmet sadece müşteriler ile koordinasyon içinde proses optimizasyonu sağlamaz aynı zamanda Groz-Beckert tarafından gerekli iş ekipmanlarını da sağlar. Bununla Groz-Beckert sadece kırık ve hasarlı dikiş makinesi iğnelerini işlemek için yeni bir standart yaratmıyor, aynı zamanda hizmet portföyününe müşteriler kısa süre içinde erişebilecek.
Groz-Beckert Hakkında
Groz-Beckert, tekstil üretimi ve bağlanması için sistem ve servislerin yanı sıra, endüstriyel makine iğneleri, hassas parçaları ve ince araçlar alanında dünyanın önde gelen tedarikçisidir. Firmanın ürün ve hizmetleri; örme, dokuma, keçeleme, tafting, taraklama ve dikişe odaklanıyor. 1852 yılında kurulan aile şirkette 7800 kişi çalışıyor ve 2015 yılında 628 milyon Euro ciro elde etti. Groz-Beckert’in dünyada 150’den fazla ülkede mümessilleri, üretim ve dağıtım alt şirketleri ile çalışıyor.
Groz-Beckert için, ITMA ASIA + CITME 2016 fuarı birçok ilginç görüşme ve yeni teşviklerle sonuçlandı ve böylece başarılı oldu. 50
Kasım-Aralık|November-December
he ITMA ASIA + CITME 2016 was held in Shanghai, China from 21 to 25 October at the National Exhibition and Convention Center and attracted over 100,000 visitors. Groz-Beckert held technical discussions with more than 4,000 visitors during the five days of the trade fair. Most of the visitors to the Groz-Beckert booth were from Asia. The company presented products and solutions across the entire textiles value chain at its booth D29 in hall 4. Almost 1,700 exhibiting companies from 28 countries displayed their product and service highlights at the leading textile industry trade fair in Asia. Using exhibits and films, Groz-Beckert showed how smart products and services can save resources, while at the same time increasing productivity. To present the products, the realistic transparent textile machines first introduced at the ITMA 2015 in Milan were used for the segments of knitting, weaving, felting, tufting, carding and sewing. Machines equipped with Groz-Beckert
a combination of GEBECON® and EcoStar® needles while offering direct insight into the needling process.
needles and system parts provided the public with direct insight into product uses and their perfectly coordinated interplay. Moreover, the removable components in the transparent machines made for a genuine product experience.
The Tufting segment also presented itself with a transparent exhibit. Its centerpoint was the improved Gauge Part System, consisting of tufting needle, gripping device, reed finger and tufting knife.
A highlight in the Knitting segment was the introduction of the new generation of Litespeed® needle: the Litespeed® Plus. The use of these needles reduces energy consumption by up to 20% over conventional knitting machines. The reason for this is their optimized shaft geometry.
The recently established Carding segment was represented for the first time at a Groz-Beckert corporate trade-fair booth in Asia. The main focus was on presentation of the synthetic doffer wire D40-3052C CBF, which is especially suited to processing abrasive materials such as matted synthetic fibers.
The Weaving segment also came up with a new product. In addition to healds, shafts, drop wires and warp stop motions, the segment presented its new jacquard heald. The WarpMaster drawing-in machine and the KnotMaster warp-tying machines were of great interest.
About Groz-Beckert
The Sewing segment put its patented quality management INH (Ideal Needle Handling) in the spotlight of its presentation. This new service includes not just process optimization in coordination with customers, but also supplies the required work equipment by Groz-Beckert. With this, Groz-Beckert not only creates a new standard for handling broken and damaged sewing-machine needles, but also for the service portfolio which customers will soon have access to. For Groz-Beckert, the ITMA Asia + CITME 2016 resulted in many interesting discussions and new incentives, and was a resounding success.
Groz-Beckert is the world’s leading supplier of industrial machine needles, precision parts and fine tools, as well as systems and services for the production and joining of textile fabrics. Its products and services are focused on knitting, weaving, felting, tufting, carding and sewing. The family-owned company, founded in 1852, employed about 7,800 people and generated a turnover of around €628 million in 2015. Groz-Beckert runs agencies and production and distribution subsidiaries in more than 150 countries around the world.
The Felting segment gave a presentation on needle solutions for filtration felts, as well as on the areas of geotextiles, papermaker felts and automotive. The “glass” needling machine demonstrated the advantages of 51
Kasım-Aralık|November-December
Rieter, ITMA ASIA’da Pazar Liderliğini Vurguladı Rieter Highlights Market Leadership at ITMA ASIA 1-25 Ekim tarihlerinde tekstil dünyasının kalbinin attığı ITMA ASIA’da en yenilikçi çözümlerini sergileyen Rieter, Asya pazarının beğenisi topladı. Fuarda eğirme teknolojilerinin yanı sıra iplikhane sistemi SPIDERweb’i de tanıtan firma, başta Çin olmak üzere Asyalı ziyaretçilerden tam not aldı. Firmanın fuarda sergilediği air-jet eğirme makinası J 26 üretimdeki çok yönlülüğüyle beğeni topladı. Polyester işleme için P 26’nin seçeneği olan makine, bir yandan %100 polyester ile çalışırken diğer yandan polyester ve viskoz karışımı bir iplikle çalışabiliyor. Firma fuarda air-jet eğirme sürecinde farklı tip polyester kullanımı deneyimini ziyaretçilere sunmanın yanı sıra temizleme döngülerinin sağlamlığını da gözler önüne serdi. Rieter, fuarda en geniş taraklama bölgesi ve esnek kurulumuyla pazarın taleplerine cevap veren E-86 penye makinesini de görücüye çıkardı. Standda sergilenen bir diğer teknoloji olan kontrolölçüm sistemi A 81 UNIblend, cer makinaları karışımları için ideal. Firma ayrıca ticari markaları olan; Rieter, Graf, Novibra, Suessen ve Bräcker’den numune kumaş sunumuyla da kalitelerine olan güvenini ortaya koydu.
Pazarda Trend; Maksimum Otomasyon Maksimum Verim
Fuarda Asya pazarı hakkında görüşlerini belirten Rieter Makine ve Sistemler Ünitesi Pazarlama Yetkilisi Joachim Maier, Çin eğirme pazarında iyimser olduklarını söyledi. Teknolojik gelişmelerle birlikte endüstrinin değiştiğine dikkat çeken Maier, Çin’de artan işçi maliyeti ve iş gücüne olan ta-
lebin düşmesinin aşılması gereken ğıyla Asya’daki gücünü arttırmayı bir sorun olduğunu belirtti. Pamuk planlıyor. endüstrisinde artık trendin daha fazla otomasyonla daha çok üret- ‘Endüstri 4.0 Çalışmaları mek olduğunu vurgulayan Maier, Devam Edecek’ bir teknoloji lideri olarak Rieter’in Yakın dönemde Asya pazarını nebu trendi göz önünde bulundurdu- ler beklediği hakkında da öngörüğunu açıkladı. Bu bağlamda ekip- lerde bulunan Joachim Maier, Çin manlarındaki otomasyon oranının eğirme pazarının güçleneceğini yüksek olduğunu hatırlatan Maier, savundu. Maier müşterilerinin Asya’daki bir diğer trendin ise en- maksimum otomasyon, verimlidüstriyel transfer olduğunu açık- lik ve enerji tasarrufu taleplerini; ladı. Maier; “Çin pamuk endüst- ekipmanları ve yenilenen satış risi Vietnam ve diğer Güneydoğu sonrası destek sistemiyle karşıAsya ülkeleladıklarına rine kaymış dikkat çekti. Rieter, ITMA ASIA 2016 durumda. KüBu bağlamda kapsamında en önemli resel çaptaki iplikhane yöpazarlarından biri ekibimizle netim sistemi olan Çin’i temsil eden bunu bir avanSPIDERweb’i taja dönüştüvurgulayan tekstil endüstrisiyle rebiliyoruz. Maier şunları buluştu. Eğirme Eğer Çin’deki dile getirdi; teknolojileri ile, numune müşterilerimiz “SPIDERiplik ve kumaşların başka bir Asya web ‘Internet sergilendiği Rieter standı ülkesine yaof Things’ tırım yaparsa (IoT) Nesneziyaretçilerin uğrak Rieter olarak lerin Interneti noktaları arasındaydı. orada da aynı kullanımıyla yüksek staniplikhaneyi dart hizmetini sağlıyoruz” dedi. optimize eden devrim niteliğinde bir inovasyon. Mobil aplikasyon Pazardaki yayılımı ve teknolojik ile iplikhane yöneticisi her zaman liderliğiyle Rieter’in Çin pazarı- tüm fabrikanın kontrolüne sahip nın değişim ve yükselişinde başrol oluyor. Eski, yeni ve gelecek tüm oynayacağını belirten Maier, en- makinalar bu sisteme bağlanabidüstriyel transfere rağmen Çin’in liyor. Rieter olarak Endüstri 4.0 halen en önemli pazarlarından teknolojisine adım atmak ajandabiri olduğunu da sözlerine ekledi. Çin’deki Uygur özerk bölgesi olan Sincan’daki devlet atılımlarının bu bölgedeki endüstriyel gelişimi tetiklediğini belirten Maier, Rieter’in bu bölgeye enerji, işgücü ve hammadde kaynağı yatırımları gerçekleştirdiğini açıkladı. Bu bağlamda 18 Nisan 2016 tarihinde Sincan’da Rieter Textile Instrument Co. Ltd. adında bir satış servisi açan firma, bölgedeki varlı52
mızda uzun zamandır yer alan bir gündemdi ve gelecekte de bu çalışmalara devam edeceğiz.” Rieter için 2016 yılını değerlendiren Maier, yeni pazar arayışlarını her zaman olduğunu hatırlatarak şunları açıkladı; “Çin’deki müşterilerimiz bile yeni pazarlarda daha hızlı gelişmeler hedefliyor. Bu arayışın altında düşük maliyet, farklı politika gibi nedenler yatıyor. Buna rağmen Çin, Rieter için önemini koruyor.” Türkiye’nin yanı sıra Amerika ve diğer bölgelerde de başarılı bir pazar payına sahip olduklarını vurgulayan Maier, bunun farklı pazarlara açılmak isteyen Çinli müşterileri için avantaj sağladığını ekledi.
Kasım-Aralık|November-December
for maximum automation and energy-saving with its products and a totally new after-sales support system. Highlighting the mill Stating that Rieter will play a lead management system SPIDERweb role in tranformation and growth in that respect, Mr. Maier stated: of the Chinese market with its “SPIDERweb is a revolutionary market and technology leadership, innovation that optimises the mill Mr. Maier added that China re- with ‘Internet of Things’ (IoT). mains one of the most significant Thanks to this mobile application, markets despite industrial transfer. the Mill Manager is in full control Mentioning that the government of the mill at any time. Old, current and future investments in Xinjiang, a Rieter met manufacturers machine genself-governing representing the Chinese erations can be connected to the territory in Uy- textile industry, which is ghur, support one of its most important system. Stepping into Indusindustrial detry 4.0 had been velopment in markets, during the on our agenda the region, Mr. ITMA ASIA 2016. Rieter’s for a long time Maier said that booth where spinning and we will conRieter had been technologies, sample tinue to pursue making labour fabrics and yarns were market trends force and maconsistently in terial source exhibited, was among the future.” investments in the most frequented this region. In destinations of visitors. Evaluating 2016 this connection, by opening a sales service called for Rieter with a reminder that Rieter Textile Instrument Co. Ltd. there is always a search for new in Xinjiang on 18th April 2016, markets, Mr. Maier said: “Even the company plans to increase its our customers in China aim for influence in Asia with its presence faster improvements in new markets. Low-cost, different politics in this region. are some of the reasons for this search. However, China preserves ‘Industry 4.0 Projects its importance for Rieter.” will continue’ Making predictions about what is Remarking that Rieter has a sucawaiting the Asian market in the cessful market share in America short term, Joachim Maier de- and other regions as well as Turfended the claim that the Chinese key, Mr. Maier added that this spinning market will grow. Mr. provides advantages for their cusMaier also pointed out that Ri- tomers who wish to develop their eter answers customers’ demands overseas markets. another Asian country, as Rieter we provide the same high quality service there.”
resenting the most innovative solutions at the ITMA ASIA, the heartland of the textile industry between the dates of 21-25 October, Rieter gained recognition from the Asian market. Introducing its mill system SPIDERweb along with spinning technologies, the company enjoyed the full acclaim of Asian visitors, especially the Chinese. The J 26 air-jet spinning machine presented by the the company attracted great interest for its versatility. With the P 26 option for polyester processing, the machine can work with 100 % polyester on one side, and simultaneously with, for example, a blend of polyester and viscose on the other side. Demonstrating different types of polyester using experience made in the air-jet spinning process, the company also showed the durability of their cleaning cycles. Rieter also presented the E 86 comber which meets the demands of the market with the greatest active combing area in combination with flexible setting. Another technology presented at the fair, the precise metering system A 81 UNIblend, is preferable to a draw frame blend. Rieter also demonstrated
confidence in its products by showing sample fabrics and technology parts from Rieter, Graf, Novibra, Suessen and Bräcker.
The Trend in the Market; Maximum Automation Maximum Efficiency
Sharing his opinions on the Asian market, Rieter Machines & Systems Marketing Director, Joachim Maier, stated that they are optimistic in terms of the Chinese spinning market. Pointing out that the industry changes along with technological developments, Mr. Maier said that China’s increasing labour costs and labour shortage are problems still to be solved. Emphasizing that producing more with higher automation is now the trend in the cotton industry, Mr. Maier explained that as a technology leader, Rieter takes this trend into consideration. Recalling the high rate of automation of its products, Mr. Maier said that another trend in the market is industrial transfer. Mr. Maier continued: “The Chinese cotton industry has shifted through Vietnam and Southeast Asian countries. We can turn this situation into an advantage thanks to our global team. If our customers in China invest in 53
Kasım-Aralık|November-December
Lidya Grup Yenilikler İçin FESPA Eurasia 2016’yı Seçti Lidya Grup Chooses FESPA Eurasia 2016 For Innovations askı sektörünün öncü firmalarından Lidya Grup, 8-11 Aralık tarihleri arasında CNR Expo’da gerçekleştirilecek FESPA Eurasia 2016 fuarına yeniliklerle katılıyor. Xerox, Epson ve EFİ baskı çözümleriyle fuarda yer alan firmanın Salon 2 D40 standı, ziyaretçilerin uğrak noktalarından birine dönüşecek.
ne of the leading firms of printing sector, Lidya Grup is attending to FESPA Eurasia 2016 fair held in CNR Expo between the dates of 8-11 December. Taking part at the fair with Xerox, Epson, EFI printing solutions, the
Baskı sektörünün kalbi Aralık ayında FESPA Eurasia 2016 fuarında atıyor. Lidya Grup yenilikleriyle fuarın ilgi odağı olmaya aday.
metres and 7 picolitre led-UV machine will be presented at this fair for the first time. Epson’s photograph printing solution P20000 using precisionCore micro TFP printhead and printing in photographic quality will also be demonstrated to the visitors. Additionally, printing with 7 times less cost compared to its competitors with high quality, Epson B series and the ink priced as 50 Euro for one litre will be the other products to shine out.
Lidya Grup temsil ettiği markaların; fotoğraf baskı, sert zemine farklı medyalara baskı yapan makinalar, iç ve dış mekan için baskı yapabilen makinalar gibi çözümlerine yer veriyor. EFİ Vuteks GS 5500 Lxr-pro 5 metrelik ve 7 picolitre led-UV makinası fuarda ilk kez sergilenecek. Epson’un fotoğraf kalitesinde baskı yapan ve precisionCore micro TFP baskı kafası kullanan fotoğraf yazıcısı P20000’de ziyaretçilere sunuluyor. Ayrıca, litresi 50 Euro’dan satılan mürekkebi ile yüksek kalitede ve rakiplerinden 7 kat daha düşük maliyetle baskı yapan Epson B serisi öne çıkan diğer ürünler olacak.
Lidya Grup Closes 2016 with 50% Growth
Lidya Grup 2016’yı, %50 büyümeyle kapatıyor
Temsil ettiği markalar ile pazarda liderliğe oturduklarını ifade eden Lidya Grup Yönetim Kurulu Başkanı Bekir Öz, 2016’nın zorlu bir yıl olmasına karşın hedeflerine ulaştıklarını ve ekipman satışlarında %50 büyüme gerçekleştirdiklerini açıkladı. Başarılarının temsil ettiği firmaların da dikkatini çektiğini aktaran Öz, müşterilerinin doğru yatırım yapmasına katkı sağladıklarının altını çizdi. Öz; “Genelde sektörde bir güven problemi var. Biz, bunu tesis etme gayretindeyiz. Bizim bu gayretlerimiz, müşterilerimizin bize inancını ve bize talepleri-
Printing sector pulsates at FESPA Eurasia 2016 in December. Lidya Grup is a candidate for being the center of attention at the fair with innovations.
company’s booth at Hall 2 D40, will become the most popular spots of visitors.
ni artırıyor. Kesinlikle klasik bir distribütör değiliz; çözüm sunan bir iş ortağıyız. Müşterilerimize, kendi finansman modellerimiz ile de destek vermekteyiz. Bugüne kadar, sektörümüze ve müşterilerimize kattığımız pozitif değere ve işlerini büyütmelerine verdiğimiz desteği sürdürmeye devam edeceğiz” dedi.
Lidya Grup includes solutions such as photoprint, machines that print on rigid surface with different medias and machines that print indoor and outdoor. EFI Vuteks GS 5500 Lxr-pro 5 54
Stating that they became a leader in the market with the brands they present, Lidya Grup Board Chairman Bekir Öz explained that even though 2016 was a tough year, they reached their goals and experienced a 50% growth in equipment sales. Remarking that their success also caught the attention of the brands they present, Öz continued; “Generally, there is a trust issue in the sector. We aim to restore the trust. Our aim increases our customers’ faith and demands to us. We’re definitely not a traditional distributor; we are a business partner who offers solution. We support our customers with our own financial models. We will continue adding value to the sector and our customers and support for growing their businesses.”
Designed by
Kasım-Aralık|November-December
TOYOTA Endüstriyel Gücünü ITMA ASIA’da Öne Çıkardı TOYOTA Puts Forward Its Industrial Power at ITMA ASIA tomotiv, malzeme taşıma ekipmanları ve tekstil gibi farklı sektörlerde çözüm sunan Japon devi TOYOTA INDUSTRIES CORPORATION (TICO) tekstil inovasyonlarına devam ediyor. Bu yenilikleri 21-25 Ekim tarihlerinde tekstil dünyasını Şanghay’da buluşturan ITMA ASIA 2016’da Salon 3 B16’daki standında sergileyen firma, dokuma çözümleriyle ilgi topladı. Sektörde ses getiren öncü E-shed sistemini de sergileyen firma maksimum esneklik ve kalitenin yanı sıra enerji tasarrufunu da ön plana çıkardı. TOYOTA standında 4 airjet dokuma makinası, 1 water-jet dokuma makinası ve 1 ring eğirme makinası sergilendi. Standda ayrıca tekstil tesisleri için kullanışlı 2 adet fork lift araç da yer aldı. Firma standında düşük hava üretimi sağlayarak kullanıcıya avantaj sunan E-shed ağızlık sistemiyle donatılmış hava-jet (air-jet) makinası JAT810’u görücüye çıkardı. Makina, son derece üstün ve akıllı düşük hava sistemi dahil olmak üzere, TICO ve USTER Technologies arasındaki başarılı işbirliğinden doğan birçok yeniliğe sahip. TICO ayrıca uygulama alanını ve çeşitliliğini E-shed servo ağızlık açma sistemi ile genişletti.
ITMA ASIA 2016’ya yeni dokuma çözümleriyle katılan Toyota; çokyönlülük ve esneklik ile enerji tasarrufu ve kaliteyi birleştiren sistemleriyle ziyaretçilerden tam not aldı.
optimizasyon ve hız taleplerine cevap veriyor. Ring eğirme makinası RX300 ve bununla üretilen TOYOTA’nın orijinal fantezi ipliği MOSAIC YARN da standın ilgi gören bir başka noktası oldu. Pazarda daha fazla verimle daha düşük enerji, atık ve yedek parça tüketimi sağlayan makinalara olan talep artışına değinen Toyota Tekstil Makineleri Bölümü Satış Departmanı Planlama ve Yönetim Grubu Müdürü Noriharu Teraoka, müşterilerin bakış açılarının değişimini şöyle belirtti; “Müşteriler artık uzun vadede ayakta kalmaları için düşük maliyetli yüksek miktarda üretim yerine, değer katan çözümlere odaklanmaları gerektiğinin farkındalar.”
kalite ve yenilik standartlarını uyguladığını açıkladı. Buna göre Toyota’nın temel ürün tasarımı ve hizmet yapısının her yerde aynı olduğuna değinen Teraoka, yalnızca yerel marketlerin özel taleplerine karşın adaptasyonlar ve modifikasyonlar yapıldığına işaret etti.
‘Türkiye’deki Hizmet Ağımızı Geliştiriyoruz’
Firmanın Avrupa ve Asya pazarlarındaki politikası hakkında konuşan Teraoka, Toyota’nın tüm pazarlara sunduğu hizmetlerde aynı
Türk pazarının Toyota için yeri ve bu pazardaki stratejilerinden bahseden Noriharu Teraoka,
Bu girişim sonucunda Türkiye’deki hava-jet teknolojisinde lider konuma yükseldiklerini ifade eden Teraoka, bu pazardaki yerlerini koruyup güçlendirmeye odaklandıklarını dile getirdi. Bu bağlamda sürekli olarak Türkiye’deki yerel servis ağlarını geliştirme çalışmaları yaptıklarını vurgulayan Teraoka, bu doğrultuda gerçekleştirdikleri atılımları söyle özetledi; “Hizmet servislerimizdeki kaliteyi arttırmak adına yeni ve işinde uzman, kalifiye eleman alımları yapıyoruz buna ek olarak yedek parça sağlama sistemini iyileştirerek müşterilerimizle doğrudan ve basit bir iletişim ağı kuruyoruz.” Ana pazarı Avrupa olan Türk tekstilcilerin yüksek teknoloji ve kalite ihtiyaçlarının arttığına dikkat çeken Teraoka, tekstil üreticilerinin pazardaki rekabette öne çıkmasının; yaratıcılık, kalite ve ‘pazara sürüm süresi’ performanslarına bağlı olduğunu belirtti. Teraoka, Toyota’nın; AR-GE, Enformasyon Teknolojileri ve yeni hizmet konseptleri çalışmalarıyla sürekli olarak müşterilerini rekabette bir adım ileri taşıyacak yeni teknolojiler geliştirmeyi hedeflediğini sözlerine ekledi.
water-jet LWT810 İlk Kez Sergilendi
Toyota, hava-jet sistemine ek olarak yeni jenerasyon su-jet (waterjet) tezgahı LWT810’u global pazara ilk kez sunmak için ITMA ASIA’yı tercih etti. Operatör desteği, kalite yönetimi ve performans özellikleriyle su-jeti sistemlerinde bir ‘mihenk-taşı’ olarak tanımlanan bu sistemle firma, hem Asya hem de küresel pazarda artan
Türkiye’nin sadece üretim hacmi değil kalite, yaratıcılık ve knowhow altyapısıyla da dünyanın en önemli tekstil pazarlarından biri olduğunu öne sürdü. Teraoka sözlerini söyle sürdürdü; “Geçtiğimiz yıllarda bu önemli pazarda etkimizi arttırmak için yeni biri girişime koyulduk.”
Noriharu Teraoka
56
Kasım-Aralık|November-December
roviding solutions in various sectors including automotive, materials handling equipment and textile machinery, the Japanese leading brand TOYOTA INDUSTRIES CORPORATION (TICO) continues textile innovations. Presenting these innovations in Hall 3, booth B16 at ITMA ASIA that brought textile world together in Shanghai between the dates of 21-25 October, the company gained attention with its weaving solutions. Exhibiting its influential E-shed system as well, the firm put forward energy saving as well as maximum flexibility and quality. 4 air-jet weaving machines, 1 water-jet weaving machine and 1 ring spinning machine were presented in Toyota’s booth. 2 handy fork lift trucks were also included in the booth for textile facilities. The firm demonstrated its air-jet machine JAT810 equipped with Eshed shedding motion that brings advantage to the users with low air consumption. The machine has many innovations generated from the successful partnership between TICO and USTER Technologies, including high quality and smart low air system. TICO also enriched its application areas and varieties thanks to E-shed servo shedding process.
water-jet System LWT810 Presented For The First Time In addition to air-jet system, Toyota chose ITMA ASIA to pres-
Attending to ITMA ASIA 2016 with new weaving solutions, Toyota received acclaim from the visitors with its systems merging versatility, flexibility and energy saving.
towards added value solutions.” Talking about the company’s strategy in European and Asian markets, Teraoka expressed that Toyota is always applying the same quality, innovation and service standards in all markets equally. Explaining that basic product design and service structure remain the same everywhere, Teraoka said that only few specific addaptations and modifications are applied, according to local market requirements.
ent its water-jet loom LWT810 to the global market for the first time. With this system defined as a ‘milestone’ in water-jet technology in terms of operability support, quality management and performance, the company answers optimisation and speed demands raising not only in Asia but also in global scale. Ring spinning frame RX300 and the fancy ‘MOSAIC YARN’ produced by this frame were another developments that received interest in the booth.
‘We’re Improving Our Service System in Turkey’
Stating the increasing demand for machines that offer higher productivity and lower energy, waste and spare part consumption,Toyota Textile Machinery Division, Sales Department Planning & Administration Group Manager Noriharu Teraoka declared the change of customers’ viewpoints with these words; “Customers are becoming aware of the fact that they can only survive in the future, when they shift their focus away from low cost / high volume concepts
Expressing the importance of Turkish market for Toyota and their strategies for this market, Noriharu Teraoka suggested that Turkey is one of the major textile markets in the world not only in relation with its production volume, but also in terms of quality, creativity and local know-how. Teraoka continued; “A few years ago, Toyota started a new aproach in order to con57
quer this important and growing market.”Revealing that as a result of this attempt, company became an air-jet technology leader in Turkey now, Teraoka added that they are focused on preserving and underpinning this position even more in the future. Stating that they continually work on improving the local service network in Turkey, Teraoka summarized these improvements as such; “In order to improve the quality of our service; we hire new, higly qualified people, optimize the spare part supply chain and establish direct and uncomplicated communication lines with customers.” Highlighting the fact that the need for high technology and high quality of Turkish textilers whose main market is Europe, increased, Teraoka stated that textile producers’ remaining competitive in the market depends on their performance in terms of creativity, quality and also “time to market”. Tearoka also added that with R&D, Information Technology and service concepts projects, Toyota aims to develop new technologies for their customers be one step ahead in the market.
Kasım-Aralık|November-December
Erhardt+Leimer ITMA ASIA+CITME’den Memnun Ayrıldı rün kılavuz ve kontrol sistemleri alanındaki uzmanlığıyla sektöre hizmet sunan Erhardt+Leimer (EL), ITMA ASIA+CITME 2016’da Çin pazarıyla buluştu. 21-25 Ekim tarihlerinde Şanghay’daki yeni Ulusal Fuar ve Konferans Merkezi’nde (NECC) düzenlenen ITMA ASIA+CITME’de en son yeniliklerini sergileyen firmanın standı Asya pazarından gelen ziyaretçilerden yoğun ilgi gördü. Çin başta olmak üzere Kore, Tayvan, Pakistan, Endonezya ve Yeni Zelanda’dan ziyaretçilerle buluşan firma, başarılı lansmanlarla fuardan memnun ayrıldı. Firma fuarda; dokuma için iplik düzleştirici sistem ELSTRAIGHT, kontrol denetim sistemi ELMAT, ilmik sayma sistemi ELCOUNT, gergi makinası besleme sistemi ELFEED, tüp kesici ELCUT BTA2535, ürün yönlendirme ve yayma sistemi ELSMART’ın yanı sıra ilmik sensör sistemi FE 5204’ü de görücüye çıkardı.
İplikte Yenilik EL ile Asya Pazarında
yatırım demek oluyor” şeklinde konuştu.
ğunu dile getiren Baumann, bu nedenle müşterilerine destek sağladıklarını da söyledi.
Dünya Çapında 18 Tesisle Küresel Hizmet
Çin pazarına ilk kez ITMA ASIA+CITME’de tanıtılan ilmik sensörünün ilk kurulumunun ise Türkiye-Çorlu’da gerçekleştiğine değinen Baumann, ürünün pazara girmeden önce ise Endonezya ve Çin’de test edildiğini açıkladı. Baumann bu süreci şöyle özetledi; “Endonezya ve Çin’de yaklaşık on kurulum gerçekleştirdik. Bu bölgeleri yüksek nem, ısı ve daha gergin operator kullanımı nedeniyle tercih ettik. Orda çalışan bir ürün her yerde çalışabilir.”
Erhardt+Leimer’in Almanya merkezli bir Avrupa markası olduğunun altını çizen Klaus Baumann, 97 yıldır küresel pazara patentli çözümler sunduklarını vurguladı. Firmanın fiyat rekabeti yerine kalite rekabetini öne çıkardığını söyleyen Baumann, dünya çapında 18 alt kuruluşuyla küresel pazara ulaştığını aktardı. Baumann firmanın Çin pazarındaki faaliyetleri hakkında ise şunları söyledi; “Çin Guangzhou’daki 150 kişilik tesisimiz ve 5 servis merkezimizle Çinli üreticilere hizmet sunuyoruz. Şu an pazarda var olan teknolojileri kopyalayan ve daha düşük maliyetle satan birçok tedarikçi var. Fakat tıpkı Avrupalı üreticiler gibi Çinli üreticiler de ürettiğimiz anahtar teknolojilere ilgi duyuyorlar ve kopya bir ürün yerine daha fazla yatırım yaparak bizim ürünlerimizi tercih ediyorlar. Çin pazarındaki satış sonrası güçlü
Fuardaki standında kesme çözümü ELCUT’a da yer veren Erhardt+Leimer, bu pratik ve çokyönlü sistemle müşterilerine tasarruf ve avantaj sağlıyor. Baumann; “Bu sistemle müşterilerimiz yatırımlarının karşılığını fazlasıyla alıyor. Örneğin bir müşterimiz bize 20 saat çalışmadan sonra 11 bin£ geri kazandıklarını bildirdi. Bu da 12 aydan hesaplarsak kullanıcılar için oldukça önemli bir
Erhardt+Leimer’ın (EL) bu sene pazara tanıttığı ilmik sensörü FE 5204 ilmiğin şeklini alıyor. Sensörün avantajlarını Erhardt+Leimer Satış Müdürü Klaus Baumann şu sözlerle ifade ediyor; “Eskiden ilmikte iğneye hiç iplik verilmezdi bu nedenle bir boşluk oluşurdu. Şimdilerde genelde iki ilmik kullanılıyor ve müşteri bu ilmiklerin arasından kesim yapmak istiyor. Farklı çeşitlerde ilmiğimiz var bu da geleneksel sensörlerin ilmiklerin her birini algılamasını zorlaştırıyor.” Yeni sensörleriyle müşteriye sensörü adapte etme fırsatı verdiklerini belirten Baumann bunun pazarda oldukça güçlü bir özellik olduğunu vurguladı. Operatörün kullanımda söz sahibi olması için belli bir altyapıya ihtiyacı oldu58
ITMA ASIA+CITME fuarında Asya pazarı ile buluşan Erhardt + Leimer, ilmik sensörü ve görüntüleme sisteminin yanı sıra kesim çözümlerini de ziyaretçilerin beğenisine sundu. servisimiz pazardaki bu sağlam pozisyonumuzu destekliyor.” Türkiye pazarına ilişkin görüşlerini de açıklayan Klaus Baumann, Türk firmalarıyla olumlu ve etkili işbirlikleri kurduklarını söyledi. Türk tekstil sektörünün büyümesini sürdürdüğünü ve yatırımlarına devam ettiğini belirten Baumann, makine sektörünün de büyümesine dikkat çekti. Baumann, bu bağlamda firmanın müşterilerinden biri olan ve VDMA üyeliğine giren HAS GROUP’un önemli gelişmeler kaydettiğini de sözlerine ekledi.
Kasım-Aralık|November-December
Klaus Baumann
Erhardt+Leimer Leaves ITMA ASIA+CITME with Satisfying Results erving the sector with its speciality on web guiding and control systems, Erhardt+Leimer (EL) got together with Chinese market at ITMA ASIA+CITME 2016. Exhibiting its latest innovations at ITMA ASIA+CITME which was held in National Exhibition and Convention Center in Shangai between the dates of 21-25 October, the company received great attention from the visitors. Meeting visistors particularly from China as well as Korea, Taiwan, Pakistan, Indonesia and New Zealand, the company had a satisfying fair with successful launches. The company exhibited its fabric straightener systems for textiles ELSTRAIGHT, control systems ELMAT, stitch counting system ELCOUNT, tenter infeed systems for textiles ELFEED, web cutting systems ELCUT, web guiding and spreading systems for textiles ELSMART as well as stitch sensor system FE 5204.
Yarn Innovation Comes to Asian Market with EL
Introduced to the market by EL this year, stitch sensor FE 5204 adapts the design of the stitch. Erhardt+Leimer Sales Divison Manager Klaus Baumann states
the advantages of this sensor as such; “There used to be no yarn is given to the needle in stitch so, that created a gap. Now usually two stitches are used and the customer wants to cut in between these stitches. We have a variety of different stitches and conventional sensors have difficulties in detect every stitch.” Saying that with the new sensor they gave customers the opportunity of adapting the sensor, Baumann emphasized this capacity’s importance in the market. Indicating that operator needs to have background to play part in the process, Baumann explained they also provide support to their customers in that matter. Remarking that the stitch sensor brought to Chinese market for the first time at ITMA ASIA+CITME, had its first installation in Turkey-Çorlu, Baumann also added that it is tested in Indonesia and China before going to the market. Baumann summarized this process as such; “We performed almost ten installations in Indonesia and China. We chose these areas because of high temperature, 59
high humidity and less strained operator use. If a product works there, it can work anywhere.” Giving place to its cutting solution ELCUT in its booth as well, Erhardt+Leimer provides saving and advantages to its customers with this practical and versatile system. “Our customers receive their investment’s worth with this system. One customer told us that they earned 11 thousand£ back after 20 working hours. Recalculating this for 12 months, it means a very effective investment for the customers.” Baumann stated.
Global Service with 18 Factories Worldwide
Highlighting the fact that Erhardt+Leimer is a Germanbased European brand, Klaus Baumann stated they serve patented solutions to global market for 97 years. Explaining that the company focused on quality competition rather than price competition, Baumann expressed the company reached global market with its 18 subsidiaries worldwide. Baumann also talked about their activites on Chinese market; “We serve Chinese manufacturers with our factory in China, Guangzhou with 150 staff and 5 service centers. There are some pro-
Meeting Asian market at ITMA ASIA+CITME fair, Erhardt + Leimer presented its stitch sensor and camera systems as well as cutting solutions.
viders in the market that copy existing technologies and sell with cheaper prices. However, Chinese manufacturers are interested in our key technologies just like European manufacturers and they prefer to invest more on our products instead of investing less on a copied one. Our powerful after-sales service in Chinese market support our reliable image in the market.” Expressing their views on Turkish market as well, Klaus Baumann remarked that they made effective and positive collaborations with Turkish firms. Indicating that Turkish textile sector continues to grow and invest, Baumann also underlined the machinery sector’s development. In that matter, Baumann added one of their customers and a member of VDMA, HAS GROUP’s important improvements in his words.
Kasım-Aralık|November-December
Toplam Test Merkezi: Tesis Boyunca Kalite ve Verimliliği Yönetmek İçin Güç ünümüzde iplik tesislerinden kalitesi ve maliyeti dalgalı olan hammaddeyi tam olarak müşterilerin ihtiyaçlarını karşılayan uygun bir iplik haline getirmesi bekleniyor. Girdi ve çıktı arasındaki bu fark, müşteri memnuniyetini, pazar itibarini ve sonuçta fabrikanın kendi karlılığını belirleyen kritik dengedir. Ve ideal olarak bu denge sofistike bir sistem tarafından optimize edilmiştir. İplikçiler için günümüzdeki zorluklardan biri, üretimin her aşamasında kaliteyi yönetmek için başarısızlık maliyetidir ve özellikle ‘iyi’ malzemenin israf edilmesinin önlenmesidir. Bu çok büyük olabilir, yılda yüzbinlerce dolara ulaşabilir. Bununla birlikte, tasarrufun yanında, kalite düşüncesi ile tesis yönetiminden doğan fırsatlar eşit büyüklüktedir ve şu anda USTER’in eşsiz Think Quality (Kalite Düşüncesi) ile tamamen uyumludur. Bir örnek olarak, 40,00 iğli bir tesis iki yılda 12,5 milyon kilo Ne 30 kamgarn (penye iplik) üretiyor. Geleneksel kalite algılama prosedürleri ile, tesis büyük miktarda telef çıkaracaktır. Aslında, tam veri grubu ile proses iyileştirilebilirse bunun bir kısmı mükemmel kullanışlı olabilir.
Harman hallaçta yabancı madde içeriğinin kontrolüyle elyaf çıkartma 2 yılda 168 milyon çıkartma üretebilir. Penye olarak, 2,9 milyon kilo telef oluşturulur. Ayrıca, tesis ring eğirmede 20 milyon iplik kopuşu bekleyebilir ve daha sonra hala, sarmada iplik temizleyicilerinin kaldırması gereken 760 milyon kusur hala bulunur. Bu telefin optimizasyonu için gerçekçi fırsatlar şimdi mevcuttur. Örneğin, harman hallaç atımı %10-20’e kadar uygulanabilir, %0.5’e kadar penye telefi, her 1,000 iğ saatinde 5 iplik kopuşu ve her 100km’de 5-10’a kadar sarma eklemesi (splays) mümkündür. Böylece tesisin iki yıllık üretimi üzerinden 200-250,00 dolar arasında toplam tasarruf potansiyeli vardır.
üretim verilerinin entegrasyonu ile birlikte anahtar kelime ‘Total / Toplam’dır. Her bölümün akıllı optimizasyonunun sağlayan, gerekli çoklu işlem kapsamı ile bu tek çözümdür. Balya stoğundan ring eğirme ve sarmaya, her bir işlem aşamasına ait bilgi diğerleri ve bütünle bağlantılıdır.
Bütün süreçleri kapsayan bir sistem
Bu kalite ve verimliliğin iyileştirilmesi için, tesise rehberlik edecek kapasiteye sahip tek bir kalite yönetim ve kontrol sistemi iplikçiler için imkansız bir hayal gibi görünebilir. Aslında, bu ideal Total Testing Center (Toplam Test Merkezi) ile gerçek olmaya başladı, şimdi yeni USTER® TESTER 6 ile mevcuttur. Laboratuvar ve tüm tesis genelinde
Prosesler arasında bağlantı
Toplam Test Merkezi, USTER® sistemlerinden bütün hayati kalite verilerini, buna bağlı her USTER® enstrümanı ile iplikhanedeki artan avantajlarla bir araya getirmeyi amaçlıyor. Ring iplik prosesinin kendisi, tesisteki tek en emek yoğun işlemdir, bu yüzden burada optimizasyon önemli yararlar getirecektir. USTER® SENTINEL görüntüleme sistemi; hammadde, ring eğirme performansı ve sarmadaki iplik temizleyicilerden gelen kalite datası arasındaki üç yollu ilişkinin analizini sağlamak için Toplam Test Merkezi’ne bağlanacaktır. Bunun sonuçları ring iplik performansını, verimlilik ve emeğin en iyi kullanımı için ope-
60
ratif iş akışını yoluna koyma gibi çeşitli yönlerden iyileştirmeyi kolaylaştıracaktır. Yeni USTER® QUANTUM 3 Anniversary Edition iplik temizleyicisi, sadece Toplam Test Merkezi’ni verilerle besleyerek iplik kalitesi hakkında nihai aşama raporu sağlamaz, aynı zamanda iplik performansı tahmini için USTER® TENSOJET dayanıklılık test cihazından ölçümlerle bağlantılıdır. Laboratuvarda, yeni USTER® TESTER 6, kumaş görümünü için öngörü kılavuzu ve dokuma performansı sağlamak ve ayrıca beklenilen boncuklanma düzeyini tahmini etmek için Toplam Test Merkezi aracılığıyla toplanan verileri birleştirir. USTER® TESTER 6 ayrıca, kalite karşılaştırmaları, herhangi bir farklılığı yakalamak için iplik lotlarında eşleştirmeler sağlar. İplikçiler USTER® STATISTICS verilerini kullanarak, bütün iplik üretim süreçlerinin her bir uygulama için gereken kaliteye ulaşıp ulaşmadığını kontrol edebiliyor.
Kasım-Aralık|November-December
˙ISV˙IÇRE YAPIMI DEMEK, ARTI ÖZELL˙IKLER DEMEKT˙IR.
˙Isviçre tekstil makineleri sektörü; yaratıcılı˘gı, ekonomikli˘gi ve sürdürülebilirli˘gi ile öne çıkan kapsamlı çözümleriyle mü¸sterilerine önemli rekabet avantajları sa˘glamaktadır – FACTOR : Kalite + Kalıcı De˘ger Güç + Ortaklık Yaratıcılık + Ba¸sarı Yüksek Teknoloji + Güvenilirlik Performans + Sürdürülebilirlik 61
www.factor-plus.ch
Kasım-Aralık|November-December
Total Testing Center: The Power to Manage Quality and Productivity Throughout The Mill pinning mills today are expected to transform incoming raw material that fluctuates in quality and cost into a consistent yarn that exactly meets the needs of customers. This difference between input and output is the critical balance which determines customer satisfaction, market reputation and ultimately the mill’s own profitability – and ideally this balance is optimized by a sophisticated system. One of the challenges for spinners today is the cost of failure to manage quality at each stage of production, and especially of preventing ‘good’ material being wasted. This can be huge, running into hundreds of thousands of dollars per year. Yet, besides the savings, the opportunities arising from proper management of the mill with quality in mind are equally great – and yet totally aligned with USTER’s unique Think Quality approach. As an example, a typical 40,000-spindle mill might produce 12.5 million kilos of Ne 30 combed yarn over two years. With conventional quality detection procedures, the mill will be rejecting large amounts of waste – a proportion of which could actually be perfectly usable if the process was optimized with the full set of data. Fiber ejected in blowroom control of foreign matter content might produce 168 million ejections over the two-year period. In combing, 2.9 million kilos of noil will be generated. Additionally, the mill could expect 20 million end-breaks at ring spinning, and then still find as many as 760 million defects needing removal by yarn clearers in winding.
process stage is inter-linked to others, and to the whole.
Connectivity across processes
The Total Testing Center aims to bring together all the vital quality data from USTER® systems, with the advantages increasing for the spinning mill with each USTER® instrument connected to it.
and winding splices by 5-10 per 100 km. There is a potential of a total saving to the mill over the two years’ production of $200250,000.
ble dream. In fact, the ideal begins to become a reality, with the Total Testing Center, now available with the new USTER® TESTER 6. The keyword is ‘Total’ – with the integration of laboratory and in-production data across the entire mill. It is one solution, with the essential multi-process coverage that enables intelligent optimization of each department. From bale laydown to ring spinning and winding, information from each
One system, covering all processes
A single quality management and control system capable of guiding mills towards these quality and productivity improvements might seem to spinners like an impossi-
Realistic possibilities now exist for optimizing this waste for example, blowroom ejections by 1020% would be feasible, comber noil by 0.5%, end-breaks in spinning by 5 per 1,000 spindle hours 62
The ring spinning process itself is the single most labor-intensive operation in the mill, so optimization here, for example, will bring significant benefits. The USTER® SENTINEL monitoring system will link into the Total Testing Center to provide analysis of the three-way relationship between raw material, ring spinning performance and quality data from yarn clearers at winding. Its results will facilitate improvements in several aspects of ring spinning performance, including productivity, and streamlining operative workloads for best use of labor etc. The latest USTER® QUANTUM 3 Anniversary Edition yarn clearers not only provide a final-stage report on yarn quality by feeding data into the Total Testing Center, they also link with measurements from the USTER® TENSOJET strength tester for yarn performance prediction. In the laboratory, the new USTER® TESTER 6 combines data gathered through the Total Testing Center to provide the prognosis guidance for fabric appearance and weaving performance and additionally predicting the level of pilling which can be expected. USTER® TESTER 6 also provides quality comparisons, matching yarn lots and enduses to highlight any differences. Using USTER® STATISTICS figures, spinners can then check that their entire yarn production will achieve the required quality for each application.
Jakob Müller Grubu Bant Dokuma ve Dar Tekstiller için Sistem ve Çözümler Müller en iyi teknolojiyi araştırır, geliştirir, planlar ve üretir. Ürün yelpazesi ile Jakob Müller AG bant ve dar dokuma endüstrisinin tüm ihtiyaçlarını karşılar: ipliğin cağlığa sarımından kroşe örgü ya da dokuma etiket’e varana kadar, yahut tek bir ufak bir aksamdan tam donanımlı sistem çözümlerine varana kadar. Ürün Yelpazesi Aşağıda sıralanan maddeler için sistem ve çözümler – İplik sarımı – CAD – Bant dokuma – İp dokuma – Kroşe örgü – Etiket üretimi – Tekstil baskısı – Boyama, apre işlemleri, kaplama – Sevkiyata hazırlama – Teknik tekstillerin konfeksiyonu
Müller’in Artı Değerleri İsviçreli olmanın gururu 1887 senesinde İsviçre’de kurulan Jakob Müller Grubu günümüze kadar İsviçre geleneklerinden taviz vermedi: Yenilikçi olma, hassasiyete önem verme ve güvenirlik. Servis Garantisi Müller ürünleri performans, kalite ve güvenlik kavramlarının simgeleridir. Müşteri memnuniyeti konusundaki prensiplerimiz servis imkanları için de geçerlidir – bunlar, teknik destek, bireysel ürün eğitimi ve hızlı yedek parça servis hizmetlerimizi kapsamaktadır. Uzun Vadeli Azami Performans için Ortağınız Jakob Müller AG sistemlerini alarak yatırım yapan, geleceğini de güvence altına almış olur. Bunun için uzun vadeli yedek parça temini imkanı, oluşan gereksinimlere yönelik revizyonlar ve güçlendirme çalışmaları aralıksız sürdürülmektedir.
Elektronik kumandalı bant dokuma tezgahı NH2 53. Hafif ve orta kalınlıktaki elastik ve elastik olmayan bantların sınırsız rapor uzunlukları ile üretiminde kullanılır.
Şubelerimiz: – Jakob Müller AG Frick, İsviçre – Jakob Müller Deutschland GmbH (Almanya) – Jakob Müller Česká republika, a.s. (Çek Cumhuriyeti) – Jakob Müller of America, Inc. (Amerika) – Jakob Müller Trading de Mexico S.A. (Meksika) – Jakob Müller Brasil Ltda. (Brezilya) – Jakob Müller [India] Private Ltd. (Hindistan) – Jakob Müller [China] Co., Ltd. (Çin) – Jakob Müller Hong Kong China Ltd. (Hong Kong) – Jakob Müller Nippon K.K. (Japonya) – COMEZ International s.r.l. Detaylı ürün bilgileri, şube, temsilcilik ve servis noktaları adresleri ile iletişim bilgilerine mueller-frick.com adresinden ulaşabilirsiniz.
İletişim Her zaman yakınınızda Jakob Müller AG’de güneş hiçbir zaman batmıyor. Dünya çapında sayısı 1000’i aşan çalışanı ile, dört kıtada faaliyet göstermekteyiz. 10 ülkede şubemiz, 60’tan fazla ülkede temsilcimiz bulunmaktadır. Jakob Müller AG dünya çapında yaklaşık 20 ülkede kendi servis personeli olan mekanik, elektrik, elektronik ve tekstil tekniği uzmanları ile hizmet vermektedir.
Jakob Müller AG 5070 Frick, Switzerland Tel. +41 62 8655 111 Faks +41 62 8655 777 jmf@mueller-frick.com www.mueller-frick.com
Kasım-Aralık|November-December
Trützschler Group Asya Pazarına Yeniliklerini Sundu rützschler Group hali hazırda güçlü konumda bulunduğu Asya pazarına geliştirdiği yenilikleri ITMA ASIA + CITME 2016 fuarında sundu. 21-25 Ekim tarihleri arasında Şanghay’da düzenlenen fuarda; eğirme, nonwoven, taraklama, ve yapay elyaf çözümlerini kapsayan 4 iş bölümüyle katılan Trützschler Group yeni teknolojileriyle göz doldurdu. Trützschler’in Spinning (eğirme) birimi yeni tarak makinesi TC 15’i küresel pazara ilk kez Milan’da düzenlenen ITMA 2015’te lanse etmişti. Bu yeni makinanın Asya pazarına tanıtımı ise ITMA ASIA + CITME 2016’da gerçekleşti. Çin başta olmak üzere Asyalı iplik üreticilerinden yoğun ilgi gören TC 15, kalite, verimlilik, esneklik ve maliyet şartlarının tümünü başarıyla karşılıyor. Bir önceki modele göre verimliliği %15 arttıran TC 15, tülbent toplama ve bant oluşumunda 500m/ dakikaya kadar hızlar için geliştirildi. Verimliliği ön plana çıkaran bu sistemle birlikte 5 farklı algılama teknolojisiyle dikkat çeken yabancı parça ayırıcı T-SCAN da görücüye çıktı. 5 farklı algı teknolojisinin aynı anda çalıştığı bu sistem, maksimum parça ayırma seviyesiyle pazarda avantaj sağlıyor. F modülü renkli/koyu renkte yabancı maddeleri, P modülü şeffaf yabancı maddeleri, UV modülü ışınır yabancı maddeleri, yeni G modülü parlak yabancı maddeleri ve yeni LED ışıklandırma da küçük, ince yabancı maddeleri algılıyor. Bu sene Nonwoven segmentinde de inovasyonlara imza atan Trützschler Group, ITMA ASIA’daki standının Nonwoven biriminde ise yeni teknolojisi ısıl bağlama (thermobonding) sistemini görücüye çıkardı. Kalıcı 3 boyutlu yapılarla hacimli tülbent yapımı sağlayan bu teknoloji de standda dikkat çekenler arasındaydı.
ITMA ASIA + CITME 2016 fuarına katılan Trützschler Group, 4 iş biriminin yer aldığı standı ile Asya pazarından ziyaretçilerden yoğun ilgi görmeyi başardı.
Asya pazarındaki ilerleyişleri hakkında bilgi veren Wurster şunları dile getirdi; “Asya pazarı bizim için oldukça önemli, bu pazarda Çin ve Hindistan küresel gelişimimizin önemli bir kısmını oluşturuyor. Bunun yanı sıra Vietnam, Bangladeş, Endonezya ve Pakistan pazarlarında da oldukça aktifiz.”
Man-Made Fibers (yapay elyaflar) segmentinde ise, EREMA Mühendislik ile işbirliği sonucu ortaya çıkan geri dönüşümlü polyesterden yapılan BCF halı ipliklerini sergilendi.
Trützschler’in Asya’nın yanı sıra diğer önemli pazarlardaki büyüme stratejileri hakkında konuşan Wurster müşterileriyle kurdukları yakın diyaloğun gelişmelerindeki en büyük etken olduğunu vurguladı. Tüm bölgelerdeki kaliteli servis hizmetleri sayesinde pazar ve müşterilerle verimli bir işbirliğine girdiklerini hatırlatan
ITMA ASIA ziyaretçileri Trützschler standındaki Card Clothing (tarak ve penye makinası) biriminde ince taranmış iplikler için şapka garnitürü teli NOVOTOP 58 ile; boyanmış ve geri dönüştürülmüş elyaflar için NOVOTOP 30’u yakından inceleyebildi.
Pazarlar Aynı
Farklı
Talepler
Çin başta olmak üzere Vietnam, Endonezya gibi farklı bölgelerden ziyaretçilerin standlarına büyük ilgi gösterdiğini belirten Trützschler Spinning Satış Müdürü Markus Wurster, verimli bir fuar geçirdiklerini söyledi. Fuarda potansiyel işbirlikleri için de etkili görüşmeler yaptıklarına değinen Wurster, aktifliğini koruyan Asya pazarından 2017’de de ümitli olduklarını açıkladı. Dünya çapında pazar yapıları farklı olsa bile tüm müşterilerin taleplerinin hemen hemen aynı olduğunu savunan Wurster Asyalı müşterilerin odaklandıkları noktaları şöyle özetledi; “Asya pazarında da diğer tüm pazarlarda olduğu gibi yatırım ve üretimde; ekonomik verimlilik, kalite ve güvenilirlik en çok aranan kriterler arasında bulunuyor. Bu kriterleri ve daha fazlasını karşılayan Trützschler bu nedenle farklı pazar yapılarında bile aynı başarı çizgisini yakalıyor.” 64
Wurster güvenilir makinalarının da başarılarındaki bir diğer faktör olduğunun altını çizdi.
Kasım-Aralık|November-December
Markus Wurster
Trützschler Group Presented Innovations to Asian Market rützschler Group presented its innovations at ITMA ASIA + CITME 2016 to Asian market where it is already in a powerful position. Participating to the fair, organized in Shanghai between the dates of 21-25 October, with 4 divisions including spinning, card clothing and manmade fibers, Trützschler Group made a strong impression.
This technology where five detection technologies work simultaneously in one machine, provides advantage in maximum seperation rate. F-Module detects coloured/ dark foreign parts, P-Module detects transparent foreign parts, UVModule detects fluorescent foreign parts, G-Module detects shiny foreign parts and new LED lighting detects small/thin foreign parts.
Trützschler’s Spinning divison had already launched the new card TC 15 to global market in ITMA 2015 organized in Milan. This new machine’s introduction to Asian market occured in ITMA ASIA + CITME 2016. Getting great interest from Asian yarn manufacturers, especially Chinese, TC 15 covers every condition of quality, efficiency, flexibility and cost successfully. Increasing the efficiency up to 15% percent compared to the previous model, TC 15 is developed for speeds up to 500 m/min in web doffing and sliver forming. Apart from this system putting productivity forward, foreign part seperator T-SCAN that attracts interest with its 5 different detection technology, was exhibited as well.
Making innovation on Nonwoven segment as well this year, Trützschler Group exhibited its new thermobonding technology in Nonwoven division of its booth. Allowing the production of fluffy webs with permanent 3D structures, this technology was among the products that rise interest in the booth.
Attending to ITMA ASIA + CITME 2016, Trützschler Group succeed to gain great interest from Asian market with its booth including 4 divisions. Markets are Different Demands are The Same
Stating that many visitors from various regions such as Vietnam and Indonesia showed great interest towards their booth, Trützschler Spinning Director Sales, Markus Wurster said that they had a fruitful fair. Expressing that they also made some effective meetings, Wurster explained that in 2017 they are hopeful about Asian market that preserves its activeness.
In the Man-Made Fibers section, BCF carpet yarns from recycled beverage bottles developed as a result of the partnership with EREMA Engineering were presented.
Defending that even though the market structures are different, all customers have more or less the same demands, Wurster summarized the focus of Asian customers as such; “In investment and production of Asian market, economical efficiency, quality and reliability are among the most want-
ITMA ASIA visitors could also observe the new flat tops NOVOTOP 58 for fine combed yarns and NOVOTOP 30 for processing of dyed and recycled fiber. 65
ed criterias like in every market. Meeting these demands and more thus, Trützschler gains the same success even in different markets.” Giving information about their development in Asian market, Wurster stated; “Asian market is very important for us, in this market China and India forms the great portion of our global improvement. Aside from that, we are very active in Vietnam, Bangladesh, Indonesia and Pakistan markets.” Speaking about Trützschler’s growth strategy in other important markets other than Asia, Wurster emphasized that the effective communication they developed with their customers is the biggest element of their success. Reminding that they make a productive collaboration with the market and customers thanks to quality service in all regions, Wurster underlined that reliable machine production is another element of their success.
Kasım-Aralık|November-December
Stäubli ITMA ASIA 2016’da Değişen Dokuma Pazarına Seslendi 1-25 Ekim tarihlerinde gerçekleşen ITMA ASIA + CITME’de Çin başta olmak üzere Asya tekstil pazarıyla buluşan Stäubli, geniş ürün gamını sundu. Fuarda Dokuma Salonu’nda iki katlı Stäubli standının (Salon 3-C28) yanı sıra Örme Salonu’nda DEIMO standı (Salon 4 -D15) ile müşterileriyle buluştu. Makine kurulumu ve canlı gösterimlerle Asya pazarına en son teknolojilerini sunan firma fuarda akılda kalan isimler arasına girdi. ITMA ASIA + CITME’deki dokuma standında su-jet(water-jet) makinaları için ağızlık ve elektronik rotatif armür çözümleri S3061’i sergileyen firma Asya pazarının taleplerine odaklandı. Ziyaretçiler fuar esnasında çalıştırılan jakarlı makinalarını Stäubli’nin iki katlı standında panoramik açıdan izleme fırsatı elde etti. Örme standında ise yuvarlak örme makinaları için çorap burnu kapama cihazı D4S’i sergileyen Stäubli, çorap üretim sürecini ciddi ölçüde hızlandıran bu teknolojiyle Asyalı örme üreticilerinin ilgisini çekti. Özellikle Çin piyasasında yükselişe geçen yüksek otomasyon ve yüksek kalite talebine cevap veren bir diğer Stäubli çözümü olan dokuma hazırlık sistemleri de fuarda görücüye çıktı. Çözgü örtüsü için ideal olan ve iplikhanede verimliliği üst seviyeye çıkaran hazırlık sistemleriyle firma fuar boyunca pratik ve pazar taleplerine yönelik çözümler sergiledi.
‘İş Görüşmeleri Oldukça Yoğundu’
Fuardaki ziyaretçi profili ve gelen tepkilerden dolayı memnun olduklarını dile getiren Stäubli Pazarlama, Satış ve Müşteri Destek Başkanı Fritz Legler bekledikleri fuar atmosferini yakaladıklarını söyledi. Fuarın özellikle ilk üç gününün yeni iş görüşmeleri açı-
SAFIR S40 Büyüyen Denim Pazarında Verimliliği Öne Çıkarıyor
sından oldukça yoğun geçtiğine değinen Legler, özellikle Çin, Türkiye, İran ve diğer Asya ülkelerinden gelen ziyaretçi kitlesinin beklentilerini karşıladığını, ancak Hindistan’dan daha az ziyaretçi geldiğini söyledi. Legler bunun nedeni olarak Aralık ayında Hindistan’da gerçekleşecek olan INDIA ITME fuarını gösterdi.
Stäubli’nin denim alanında sunduğu çözümler hakkında da konuşan Fritz Legler pazardaki denim dokumaya olan artan talebe dikkat çekti. Legler kapsamlı ARGE süreçlerinde pazarın ve üreticilerin ihtiyaçlarını göz önünde bulundurarak avantaj sağlayan çözümler geliştirdiklerini söyledi. Bu bağlamda eksantrik makine, elektronik rotasyonlu armür ve dokuma hazırlık sistemlerinin yanı sıra SAFIR S40 otomatik tahar makinasına dikkat çeken Legler bu makinanın denim üreticilerine sağladığı avantajları şöyle sıraladı; “Sürekli yenilenen denim sektöründe dokumacılar her an bir değişiklik ile karşılaşabiliyor. Bu pazarda rekabetin
ITMA ASIA 2018 fuarını iple çektiklerini söyleyen Legler, Çin dokuma endüstrisine dönük değerlendirmelerde bulundu. Legler sözlerini şöyle sürdürdü; “Çin pazarı özellikle dokuma kumaş üretimi segmentinde değişim yaşıyor. Çin’de şu anda genel bir durgunluk dönemi yaşanıyor. Bu nedenle yatırımlar da yavaşladı. Bazı bölgeler devlet tarafından destekleniyor fakat bunun yeterli olmadığını görüyoruz. Bu aşamada otomasyon kilit öneme sahip.” Asya tekstil üretici haritasında değişim yaşandığını ifade eden Legler; “Giriş ve orta seviyedeki tekstil işletmeleri Çin’den Endonezya ve Vietnam gibi, dokuma makinaları alanında yatırım kapasitesinin arttığı bölgelere doğru kayıyor. Diğer Asya ülkeleri ise Stäubli’nin etkin olmadığı hazırgiyim sektörüne odaklanmış durumda” dedi. Şu an dokuma alanında en önemli iki kriterin esneklik ve kalite olduğunu söyleyen Legler, makina yatırımcılarının bu elementlere yoğunlaştığını söyledi. Ayrıca sıradışı desenli kumaş elde ediminin de önemli olduğunu dile getiren Legler şöyle devam etti; “Bu sebeple SX, LX ve LXL jakarlı makinalarımızı yeniden geliştirerek performanslarını arttırdık. Kaliteye olan bağlılığımız dokuma sektörü tarafından ödüllendiriliyor bu nedenle ITMA ASIA’da sergilenen birçok dokuma makinasında jakar çözümlerimizi görebilirsiniz.” 66
Kapsamlı dokuma ve örme çözümleriyle ITMA ASIA 2016’da yerini alan Stäubli, yenilikçi su-jet(waterjet) dokuma makinaları için ağızlık oluşturma, elektronik rotatif armür çözümleriyle beğeni topladı. içinde kalmak için üretim maliyetini azaltırken kumaş kalitesini arttırmak büyük önem taşıyor. Bunun yanı sıra olası bir makina arıza durumu da mümkün olduğunca nadir gerçekleşmeli; 4-6 çözgüden sonra tavsiye ettiğimiz yeni taharlanmış dizimler denim dokumacılarının tüm bu gerekliliklerine cevap veriyor.
Kasım-Aralık|November-December
Fritz Legler
Stäubli Addressed Changing Weaving Market at ITMA ASIA 2016 eeting Asian market especially China at ITMA ASIA + CITME organized in 2125 October, Stäubli presented its wide product range. The firm met customers both at its 2 level booth in Weaving Hall(Hall3-C28) and at DEIMO booth(Hall 4-D15) in Knitting Hall. The firm was among the top brands of the fair with machine installation and live demonstration. The company presenting shedding, electronic rotary dobby solutions for water jet weaving machines; S3061, focused on Asian market’s needs. The visitors had the chance to observe jaquard machine operated during the fair, with panoramic view at Stäubli’s 2 levet booth. Exhibiting new automatic toe closing device for circular sock knitting machine D4S, Stäubli attracted many Asian knitting mill managers with this technology that shortens the sock production process. As another Stäubli solution meeting the increasing high automation and quality demand in Chinese market, weaving preparatory solutions were presented at the fair as well. With preparatory systems ideal for a perfectly warp sheet allowing the optimization of the workflow in any mill, the firm showed practical and market-oriented solutions throughout the fair.
‘Business Dense’
Meetings
Were
Stating that they are pleased with visitor profile and reactions they
and quality, Legler said that machinery investors are focused on these elements. Stating that to be able to deliver fabrics with exceptional patterns is also important, Legler continued thusly; “This is one of the reasons why we lately reengineered for example the SX, LX and LXL Jacquard machines. Our devotion to quality is rewarded by weaving sector; that’s why you can see our jacquard solutions in many weaving machines presented at ITMA ASIA.
received, Stäubli Marketing/Sales & Services Vice President Fritz Legler, said they reached the fair atmosphere they expected. Expressing that especially the first three days of the fair were busy in terms of new business meetings, Legler explained the visitor population of Asian countries especially from China, Turkey and Iran met their expectations whereas there were a little less visitors from India. Legler attributed this to INDIA ITME fair which will take place in December.
SAFIR S40 Steps Forward in Growing Denim Market With Productivity
Saying that they look forward to ITMA ASIA 2018 fair, Legler made some evaluations towards Chinese weaving industry. Legler continued as such; “There is a change in Chinese market, especially in weaving fabric manufacturing segment. The production in China is stagnating, so the investment activity too. Some regions are supported by the government however, we see that this isn’t enough. In that sense, automation is the key word.” Revealing that Asian textile producer map is currently slightly changing its appearance, Legler stated; “Business for entry and mid level quality textiles is partially switching from China to countries like Indonesia and Vietnam where the investment capacity is steadily rising in terms of weaving machinery. Other upcoming Asian countries are still completely focused on apparel confection where Stäubli is not involved.” Expresing that currently the most important criterias in weaving segment are flexibility
Talking about Stäubli’s solutions in denim, Fritz Legler highlighted the increasing demand for denim weaving. Legler stated that they improved advantageous solutions in their R&D process by taking market and manufacturers’ needs into consideration. Pointing out SAFIR S40 automatic drawing in machine along with cam mo-
67
Taking place with its extensive weaving and knitting solutions at ITMA ASIA 2016, Stäubli gained acclaim with innovative shedding, electronic rotary dobby solutions for water jet weaving machines. tions, electronic rotary dobbies and weaving preparation systems, Legler specified the advantages of this machine to the denim manufacturers thusly; “In constantly updated denim sector, weavers come across with a change every second. In this market, it is very important to reduce production cost while increasing fabric quality to stay in the competition. Also a machine down times should be as rarely as possible. Our newly drawn-in weaving harnesses which we recommend after 4-6 warps meets all these requirements.
Kasım-Aralık|November-December
Dokuma Kumaşlar Tekstil Ticaretinde Önemini Arttırıyor Woven Fabrics See Increased Importance in Textile Trade okuma kumaşlar hem oranında artarak 37 milyar dolara bir ihracat kalemi olarak çıktı. Çin tek başına dünya dokuhem de yerel hazırgiyim ma kumaş ihracatının %47,4’ünü ve konfeksiyon sektörünün ham- karşılıyor. Çin’i sırasıyla İtalya, maddesi olarak tekstilde büyük bir Hindistan, Güney Kore ve Pakisöneme sahip. Ciddi teknolojik ya- tan takip ediyor. tırım kapasitesi ile sektörün kurulu gücünü temsil eden dokuma sek- 2015 yılında 190 ülkeye 9,5 miltörü hem küresel hem de Türkiye yar dolar değerinde tekstil ve pazarında ana segment önemini hammaddeleri ihraç eden Türkiye, koruyor. İTKİB’in yayımladığı dokuma kumaş ihracatında dünya ‘Dünyada ve Türkiye’de Dokuma klasmanında 6. sırada bulunuyor. Kumaş Ticareti’ başlıklı araştırma 2015’te 2,6 milyar dolarlık dokuma kumaş ihradokuma kumaş catı gerçekleştiticaretinin geli- Küresel tekstil ren Türkiye, bir şimini, güncel ticaretinin ana önceki yıla göre ihracat ve itha- kalemlerinden birini ihracatta %10,5 lat rakamlarını oluşturan dokuma gerileme yaşagözler önüne kumaşlar, 2015 yılında dı. Türkiye’nin seriyor. dokuma kumaş Küresel pazar- 315 milyar dolarlık ihracatı küresel da 2015 yılında ihracat ve 58 milyar pazarda 3,3’lük pamuklu doku- dolarlık ithalat değerini paya sahip. ma kumaşlar yakaladı. Türkiye’nin 29 milyar dodokuma kumaş larlık değer ile, en fazla ihraç edilen ürün grubu gamında en fazla ihraç ettiği ürün, oldu. Pamuklu dokuma kumaş- 1 milyar dolar ihracat değeri ile ların dünya dokuma kumaş ihra- pamuklu dokuma kumaşlar oldu. catındaki payı %37,1 seviyesin- Türkiye’nin dokuma kumaş ihrade gerçekleşti. İkinci en büyük catında en büyük pazarları İspangrup olan sentetik suni filament ya, İtalya, Romanya, Bulgaristan, ipliklerden dokuma kumaşların Almanya, Fas ve Tunus oldu. 2015’teki ihracatı yaklaşık 26 milyar dolar değerinde oldu. Toplam İthalatta 58 Milyar Dolar dokuma kumaş ihracatındaki payı Değeri Yakalandı ise %32,8 oldu. Üçüncü sıradaki 2006 yılında 224 milyar dolarlık sentetik suni devamsız ipliklerden toplam tekstil ithalatı içinde 60 dokuma kumaşlar %21,2’lik payla milyar dolarlık paya sahip olan 17 milyar dolar değerini yakaladı. dokuma kumaş ithalatı, 2015 yıYünlü, ince ve kaba hayvan kılla- lındaki toplam 290 milyar dolarlık rından dokuma kumaşların ihraca- toplam tekstil ithalatından 58 miltı ise 3 milyar dolar oldu. yar dolarlık paya sahibi oldu. Son 10 yılda dokuma kumaş ithalatı 8 Dünyanın en büyük tekstil ve milyar dolar, dünya tekstil ithalatı konfeksiyon ihracatçısı Çin, aynı ise 66 milyar dolar arttı. zamanda en fazla dokuma kumaş 2015 yılında, 25 milyar dolar ihracatı gerçekleştiren ülke konu- değeri ve %36,1 payla pamukmunda bulunuyor. Çin dokuma lu dokuma kumaşlar en fazla itkumaş ihracatı 2015 yılında %0,2 hal edilen ürün grubu oldu. Onu
22 milyar dolar değer ve %31,8 payla sentetik suni filament ipliklerden dokuma kumaşlar takip etti. Üçüncü sırada %23,7 pay ve 16 milyar dolar değeri ile suni devamsız ipliklerden dokuma kumaşlar yer aldı. Geçen yıl en fazla dokuma kumaş ithal eden ülke Vietnam oldu. Toplam ithalatın %11,4’ünü gerçekleştiren Vietnam 7,8 milyar dolar değerinde ithalata imza attı. İkinci sırada yer alan Bangladeş 4,7 milyar dolarında ithalat ile %6,9’luk paya sahip oldu. Üçüncü sırada yer alan Çin 4 milyar dolarlık ithalat ile toplam dokuma kumaş ithalatın
dan %5,8 p a y elde etti. Türkiye, dünyanın en çok dokuma kumaş ithalatı gerçekleştiren ülkeleri arasında 10. sırada bulunuyor. 2015 yılında ithalatı, bir önceki yıla göre %18,5 gerileyen Türkiye, yaklaşık 1,6 milyar dolar değerinde dokuma kumaş ithalatı gerçekleştirdi. Türkiye’nin dünya ithalatındaki payı ise %2,3 civarındadır. En fazla ithal edilen ürün 594 milyon dolar ihracat değeri ile pamuklu dokuma kumaşlar oldu. Türkiye’nin dokuma kumaş ithal ettiği en büyük satıcılar Endonezya, Çin, İtalya, Mısır ve Güney Kore olarak öne çıktı.
68
oven fabrics are highly important in textiles as an export arm as well as a raw material for ready-wear and garment industries. The woven industry represents the established power of the industry with a considerable technologic investment and it remains as a main segment in both global and Turkish market. “Woven Fabric Trade in the World and Turkey” report released by ITKIB (Istanbul Textile and Apparel Exporter Association) demonstrates the progress of woven fabric trade as well as the latest export and import figures. Cotton woven fabric was the largest exported group in 2015 with USD29 billion on a global scale. Cotton woven fabrics counted for 37.1% in global woven fabric exports in the period. The second largest group was synthetic man-made filament yarn woven fabric, for which exports hit around USD26 billion in 2015. It counted for 32.8% in the total woven fabric exports. The third largest exported group was synthetic man-made discontinuous thread woven fabric with a share of 21.2% at USD17billion. Exports of woolen, thin and coarse animal hair woven fabrics were at USD3 billion. China, the world’s largest exporter of textile and apparel is also the largest exporter of woven fabric across the board. China’s woven fabric exports were up by 0.2% to USD37 billion during 2015. The country counts
for 47.4% of the global woven fabric exports alone. It is followed by Italy, India, South Korea and Pakistan, respectively. Turkey exported textile and raw materials worth at USD9.5 billion to 190 countries in 2015, while it ranks as the 6th on a global scale. In 2015, Turkey’s exports of woven fabrics were at USD2.6 billion, which indicated a 10.5% drop when compared to the previous year. Its share is 3.3% in global woven fabric exports. The largest product exported by Turkey in the range is cotton woven fabric with USD1 billion. Its largest destinations, meanwhile, were Spain, Italy, Romania, Bulgaria, Germany, Morocco and Tunisia.
Imports hit USD58 billion
In 2006, woven fabric imports counted for USD60 billion out of the total textile imports at USD224 billion, while the figure as USD58 billion out of USD290 billion in 2015. During the last decade, imports of woven fabric were at USD8 billion, while global textile imports were at USD66 billion. In 2015, the largest imported group was cotton woven fabric with USD25 billion and a share of 36.1%. This was followed by synthetic man-made filament
Woven fabrics form one of the main arms of global trade as it achieved exports of USD315 billion and imports of USD58 billion in 2015. yarn woven fabric at USD22 billion and a share of 31.8%. Synthetic man-made discontinuous thread woven fabric ranked as the third with 23.7% share and USD16 billion imports. Vietnam was the largest woven fabric importer of Turkey during last year as it counted for 11.4% of the total imports at USD7.8 billion. Bangladesh followed with a share of 6.9% at USD4.7 billion while China ranked as the third importer with a share of 5.8% at USD4 billion of imports. Turkey is the 10th country among the largest importers of woven fabric across the world. Its imports were down by 18.5% to USD1.6 billion during 2015. Turkey’s imports share is around 2.3% in the global imports. Cotton woven fabric was the largest imported group with USD594 billion, meanwhile. Turkey’s largest importers were Indonesia, China, Italy, Egypt and South Korea.
EliTe®CompactSet Advanced Kısa elyaf ring eğirme uygulamaları için kompakt eğirme sisteminiz. Market lideri ve kalite markasına katılın - her marka ve her tip ring makinası üzerinde çalışmakta olan EliTe®Compact İği ile 15 yıldan daha uzun süren deneyim. www.suessen.com
TEMAS 01120 Adana / Türkiye ckopar@temasservis.com
Kasım-Aralık|November-December
Itema Dokumadaki Üstünlüğünü ITMA ASIA’da Vurguladı Itema Emphasized Its Weaving Superiority at ITMA ASIA 1-25 Ekim’de tekstil dünyasını Şanghay’da buluşturan ITMA ASIA + CITME’de dokuma teknolojileri üreticisi Itema iddialı çözümleriyle Asya pazarının dikkatini çekti. Uzak Doğu’nun en geniş tekstil makineleri fuarında hem rapier hem de airjet(hava-jet) çözümlerini sunan firma, son yenilikleriyle fuarın gözdeleri arasındaydı. Fuarda denim fabrikaları için özel olarak geliştirilen yeni R9500denim’i sunan Itema, denim pazarında yükselen daha yüksek hızda yüksek performans talebine odaklandı. Çok yönlülüğü; kalite ve performansla birleştiren ad-hoc (amaca özel) makineleri gibi çözümler arayan denim üreticileri için üretilen bu konsept, Asyalı üreticilerin yoğun ilgisiyle karşılaştı. İlk kez 2015’de Milan’da görücüye çıkan ve sofistike terry(havlu kumaş) alanında çözüm sunan R9500terry de Asya pazarına bu fuarda sunuldu. Havajet (air-jet) segmentinde ise A9500p için yeni jakarlı aplikasyonu Afrika Damask dokumasını sergileyen Itema, hem airjet müşterilerinin hem de potansiyel yeni kullanıcılarının beğenisini topladı.
ITMA ASIA 2016 fuarına katılan Itema, dokuma teknolojilerindeki liderliğini bir kez daha gösterdi. Firma standında denim ve havlu kumaş başta olmak üzere geniş bir yelpazedeki çözümler yer aldı.
‘Asya Pazarının Yüksek Teknoloji Talebine Direkt Yanıt Veriyoruz’
Itema olarak başlıca misyonlarının nerede olurlarsa olsun müşterilerinin beklentilerine cevap vermek, hatta bunları aşmak olduğuna değinen Itema CEO’su Carlo Rogora, Asya pazarı dâhil olmak üzere tüm müşterilerine en son teknolojileri ulaştırmayı hedeflediklerini söyledi. Rogora, Asya yerel pazarının yoğun talebini karşılamak için, en üst teknoloji ürünü dokuma tezgahlarını buradaki Itema üretim tesisinde toplayacaklarını hatırlattı. Bu sayede Itema’nın değişmez kalite ve güvenilirliğine alışkın olan ve bunun devamını bekleyen müşterilerine olan bağlılıklarını gösterdiklerini ifade eden Rogora, küresel dokuma pazarında güçlü konumlarına dikkat çekti.
Avrupa ve Latin Amerika’dan da ziyaretçileri görmenin keyif verici olduğuna değinen Rogora, fuarın iş hacmi yönünden de tatmin edici olduğunu ekledi. Fuar boyunca yatırımcılardan yoğun ilgi gördüklerini açıklayan Rogora, özellikle R9500denim’in yoğun taleple karşılaştığına dikkat çekti.
R9500denim İle Denim Üretiminde Üstün Başarı
Fuarın genel bir değerlendirmesini yapan Rogora; ITMA ASIA 2016 ziyaretçilerinin hem sayı hem de nitelik olarak beklentilerini karşıladığını belirtti. Vietnam, Tayland ve diğer Asya Pasifik bölgelerinden daha fazla ziyaretçi beklediklerini dile getiren Rogora, Çinli ziyaretçilerin ağırlıkta olduğunu belirtti. Bunun yanı sıra, Japonya,
Denim pazarının hızlı büyümesine yönelik yaptıkları inovasyonlar hakkında konuşan Carlo Rogora, tarihlerinde bir ilk olan denim dokuma tezgahına dikkat çekti. Dünya çapında birçok denim fabrikasıyla olan yakın çalışmalarında denim üretiminin kolay görünen kompleks bir süreç olduğunu anladıklarını belirten Rogora, bu nedenle uygulamada başarıya götüren tüm teknik ve tekstil parametrelerini içeren; ihtiyaca göre hazırlanmış ve iyi ayarlanmış bir dokuma makinesi ürettiklerini söyledi. Rogora sözlerine; “R9500denim, dokumacılara üstün makine ve tekstil performansı, çok yönlülük gibi daha birçok değer katan çözümler sunuyor. Bunun yanı sıra endüstride üstünlüğünü kanıtlamış benzersiz Itema ağızlık geometrisi; üstün denim tivil dokuması, hassas dokusu ve görüntü elde etme açısından eşi 70
görülmemiş bir kumaş kalitesi sağlıyor” şeklinde devam etti. R9500denim’in kompakt ve pürüzsüz yüzeyinin yanı sıra, koyu renk efekt özelliğini de öne çıkaran Rogora, cihazın önceden ayarlanmış mekanik kurulumuyla da kullanım kolaylığı sağladığını sözlerine ekledi.
Itema Pazarın Zorlu Koşullarından Daha Güçlü Çıkıyor
Itema’nın değişen ve zorlaşan pazar koşullarına karşın, tam 5 yıldır istikrarlı bir büyüme elde ettiğini açıklayan Carlo Rogora, 2012’den bu yana satış rakamlarını ikiye katladıklarını, tüm tesislerde Yalın Üretim sistemiyle bu süreci yeniden şekillendirdiklerini ve daha esnek bir yapıya sahip olduklarını vurguladı. Üstün dokuma tezgahlarının başarısının ve müşterilerden gelen geri dönüşlerin kendilerini cesaretlendirdiğini söyleyen Rogora, dolu sipariş portföyleri ve üretim tesislerindeki geliştirmeler nedeniyle 2017’yi heyecanla beklediklerini sözlerine ekledi.
Kasım-Aralık|November-December
t ITMA ASIA + CITME bringing textile world in Shanghai, weaving technologies manufacturer Itema gained attention of Asian market with assertive solutions. Presenting both rapier and airjet solutions at Far East’s largest textile machinery fair, the company was amongst the favourites of the fair with the latest innovations.
Asian market. Rogora reminded the fact that they would assemble the very latest generation machinery in Itema manufacturing sites there. Expressing that they show their commitment towards their customers who are accustomed to Itema’s stable quality and reliability and expecting this to continue, Rogora pointed out their powerful position in global weaving market.
Demonstrating new R9500denim developed especially for denim mills, Itema focused on higher speed-higher performance demand raising in denim market. This concept which was produced for denim manufacturers who are looking for ad-hoc solutions combining versatility with quality and performance, received great interest from Asian manufacturers. Presented in 2015 in Milan for the first time and providing solutions for sophisticated premium terry weavers, R9500terry was also presented at the fair. Exhibiting new jacquard application African Damask weaving for A9500p, Itema gained recognition of its airjet customers as well as potential new users.
Evaluating the fair, Rogora said that the visitors of ITMA ASIA 2016 met their expectations in terms of quantity and quality. Saying that they expected more visitors from Vietnam, Thailand and other Asian Pacific regions, Rogora stated Chinese visitors were dominant. Explaining that welcoming visitors from Japan, Europe and Latin America was also very enjoyable, Rogora added the fair was satisfying in terms of business volume as well. Indicating that they received great interest from investors during the fair, Rogora remarked that especially R9500denim had a strong demand.
‘We Directly Answer Asian Market’s High Technology Demand’
Talking about the innovation they made devoted to denim market’s rapid growth, Carlo Rogora pointed out their denim weaving loom which is a first in the company’s history. Expressing they realized the fact that denim manufacturing was a challenging process seemed to be easy, Rogora stated they developed a tailor-made and fine-
Stating that as Itema their mission is meeting even exceeding their customers’ expectations wherever they are, Itema CEO Carlo Rogora said that they aim to deliver the latest technologies to all of their customers including
tuned weaving machine packed full with all the technical and textile parameters geared to excel in this application field. Rogora continued; “R9500denim delivers value-added benefits to weavers, including, but not limited to, superior machine and textile performance, as well as ultra-versatility. Furthermore, the unique Itema shed geometry, widely recognized as the best in the industry, guarantees unparalleled fabric quality in terms of superior hand-feel, denim twill weave and uniform appearance.” Highlighting R9500denim’s compact and smooth surface and darker color effect, Rogora also stated ease of use of the machine with pre-set mechanical settings.
Itema Comes out of Market’s Challenges Even Stronger
Explaining that Itema had a continuous growth for five years de-
Outstanding Success in Denim Manufacturing with R9500denim
71
Attending to ITMA ASIA 2016 fair, Itema showed its leadership in weaving technologies once again. A wide range of solutions were presented in the firm’s booth including denim and terry. spite market conditions that are changing and becoming more challenging, Rogora stressed that since 2012 they managed to double their sales, reshaped the production process with Lean Manufacturing system and acquired a more flexible structure. Stating that they are encouraged by the sky-rocketing popularity of their looms and the feedback they received from their customers, Rogora added to his words that they look forward 2017 with the packed order portfolio and developments in their pipeline.
Kasım-Aralık|November-December
Deri Sektörüne Yeni Bir Soluk: Alleather – IDF İstanbul Deri Fuarı A New Breath For Leather: Alleather – IDF Istanbul Leather Exhibition 016 yılının ilk 9 ayında 1,1 milyar dolarlık ihracat gerçekleştiren deri sektörü yeni bir fuara kavuşuyor; Alleather – IDF İstanbul Deri Fuarı. Deri sektörüne yüksek bir katma değer sağlama ve ihracatını arttırma hedefine sahip olan fuar, Türkiye Deri Vakfı ve UBM işbirliği ile 1-3 Şubat 2017 tarihinde İstanbul Fuar Merkezi’nde gerçekleştirilecek. Fuarın tanıtımı için gerçekleştirilen basın toplantısına Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mehmet Büyükekşi, Türkiye Deri Vakfı (TÜRDEV) Başkanı Kıyasettin Temuçin, UBM EMEA (İstanbul) Yönetim Kurulu Başkanı Serkan Tığlıoğlu ile deri ve kürk sektörünün dernek yöneticileri ve sektör temsilcileri katıldı. Toplantıda açılış konuşmasını yapan TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi deri sektörünün en öncü ihracatçı sektörlerin başında geldiğini söyledi. Deri sektöründeki rekabette de tasarım ve inovasyonun öne çıktığına dikkati çeken Büyükekşi, bu bağlamda yeni fuarın sektöre olumlu katkı yapacağını dile getirdi. 2016 yılının ilk 9 ayında deri ve deri ürünleri ihracatının 1,1 milyar dolar olduğunu hatırlatan Büyükekşi, sektörün 2023 ihracat hedefinin ise 5,2 milyar dolar olduğunu belirtti. Büyükekşi; “Ayrıca 2023 yılında
dünya deri sektörü ticaretinden aldığımız payı %0,9’a çıkarmayı hedefliyoruz. Sektörümüzün 2023 hedeflerine ulaşması yolunun ise inovasyon, tasarım, AR-GE ve markalaşmadan geçtiğini biliyoruz” diye konuştu.
chieving exports at USD1.1 billion during the first 9 months of 2016, the leather industry welcomes a new exhibition: Alleather – IDF Istanbul Leather Exhibition. Aiming to create added value for the industry and boost exports, the event will take place in Istanbul Expo Center on February 1st - 3rd, 2017 with the organization of UBM EMEA (Istanbul) and in collaboration with Leather Association of Turkey (TURDEV). Turkish Exporters Assembly President, Mehmet Büyükekşi, Leather Association of Turkey (TURDEV) President Kıyasettin Temuçin, UBM EMEA (İstanbul) CEO Serkan Tığlıoğlu as well as association executives and industry representatives from leather and fur industries were ready at a press meeting for the event’s launching.
Fuara 6 Bin Profesyonel Ziyaretçi Bekleniyor
1-3 Şubat tarihleri arasında düzenlenecek olan fuara 250 yerli ve yabancı firmanın katılacak. 15 bin metrekarelik bir alanda gerçekleştirilecek fuara 6 binin üzerinde profesyonel ziyaretçi bekleniyor. Fuarda başta deri konfeksiyon firmaları olmak üzere, deri ve aksesuar ürünleri, deri aksesuarları, bitmiş deri, deri makineleri ve kimyasalları gibi ürün grupları yer alacak. Ekonomi Bakanlığı’nın desteği ile yaklaşık 12 ülkeden alım heyetinin fuarda yer alması hedefleniyor.
During his opening speech, TIM President Mehmet Büyükekşi emphasized leather industry as a leader among exporting sectors. Design and innovation are important in competition within leather industry, while the new exhibition will make positive contribution to the industry in this regard. Exports of leather and leather products hit USD1.1 billion during the first 9 months of 2016, while the industry aims for USD5.2 billion for 2023. Büyükekşi stated, “We also aim to raise our market share in global leather trade to 0.9% by 2023. We are aware of the fact that the way of achievement requires innovation, design, Research&Development and Branding.”
Dünya deri sektörü 225 milyar dolarlık bir ticari büyüklüğe sahip. Türkiye, yarı işlenmiş- bitmiş deri ve işlenmiş kürk ihracatında son 15 yılda yükselişe geçerek, dünyanın en büyük 11. ihracatçı konumuna geldi. Alleather-IDF ile deri sektörünün ihracatını, mevcut pazarlarda güçlenerek ve potansiyel pazarlara ulaşarak 2 milyar doların üzerine çıkarması öngörülüyor.
Exhibition Set to Attract 6000 Professional Visitors
250 local and foreign companies are set to participate in the event 72
which will take place between February 1-3, 2017. More than 6000 professionals are expected to visit the exhibition that will be held on a 15.000 meter square area. Companies will display their leather and accessories items, leather accessories, processed leather, leather machines and chemicals as well as particularly leather apparel companies. The event aims to attract purchasing committees from nearly 12 countries via support of the Ministry of Economy. The world’s leather industry has a trade volume of USD225 billion. Turkey has been the world’s 11th largest exporter amidst a rise in semi-finished and finished leather as well as finished fur exports in the last 15 years. The leather industry is expected to boost its exports to over USD2 billion via strengthening in existing markets and accessing to potential markets with Alleather-IDF.
Kasım-Aralık|November-December
Loepfe Kalite Kontrol Çözümlerini ITMA ASIA’da Sundu oepfe Brothers Ltd. 21-25 Ekim tarihleri arasında Shanghai’de düzenlenen ITMA ASIA fuarında tekstil endüstrisine kapsamlı kalite kontrol çözümleri portföyünü sundu. Firma yeni LabMaster serisindeki geliştirmeler hakkında Asya pazarına ilk kez direkt olarak bilgi verdi. Bu seride; FIBERMAP, YARNMAP ve LabMaster TOP ölçme cihazları bulunuyor. Bunlar çok önemli ölçümleri tek bir cihaz içine entegre ediyor. FIBERMAP tüm elyafla bağlantılı parametreleri ölçüyor ve balyadan terbiye bandına (bitim bantları) kadar iplikhanedeki tüm hazırlık süreci boyunca tam bir elyaf profili sunuyor. FIBERMAP standart klasik ölçümlerinin yanı sıra, neps, tohum kabuğu nepsi, atık ve yapışkanlık gibi prosesle bağlantılı ölçümleri de sağlıyor. Kolay numune hazırlama ve büyük ölçülerde numunelerde yüksek bir verimlilik sonucu elde edilir; sekiz saatlik vardiyada 250 numuneye hacmine ulaşılıyor. YARNMAP tekstil laboratuvarlarının verimliliğini daha da arttırıyor. Numara, düzgünlük, tüylülük ve dayanıklılık gibi ilgili iplik özelliklerinin senkronize ölçümünü sağlar. Buna ek olarak, tüm hazırlık ürünleri aynı anda düzgünlük için kontrol edilebilir. Yeni yönetim kokpitiLabMaster TOP seriyi tamamlıyor.
ölçümleri bu iplik temizleyiciye dahil edildi. Kolay servis ve kolay kullanım merkezi LZE-V, açıkça kullanıcı dostu bir arayüzle yapılandırılmış.
Loepfe ITMA ASIA fuarında ayrıca, en gelişmiş, hızlı işlemci ve ölçüm teknolojisini kullanan yeni iplik temizleme jenerasyonu YarnMaster ZENIT+’i sundu. Sadece bir algılama kafası Nec 2.4 ila Nec 320 arasındaki iplik numaralarını kapsayan bu ürün, en ince iplik düzensizliklerini bile güvenle tespit ediyor. YarnMaster ZENIT+ daha öncekilerden daha
Veri Yönetiminde Online Dönem; MillMaster TOP
Yeni online veri yönetim sistemi MillMaster TOP, Loepfe iplik temizleyicilerinden gelen verileri
hassas bir iplik temizlemeyi ve ölçüm sonuçlarının çok katmanlı olarak değerlendirilmesini sağlıyor. Yeni iplik temizleyicisi ve neps tutam kanalı, standartların dışında bobin algılama ve gelişmiş yabancı madde algılama gibi ek özellikler iplikhanede %100 online kalite kontrolü sağlıyor. Birçok pahalı uzun laboratuvar
görüntülüyor ve analiz edebiliyor. Bu modern yazılım, 7,200 iğe kadar kalite verilerini gerçek zamanlı olarak toplayabiliyor, görselleştiriyor ve analiz edebiliyor. Veri yönetim sistemi kapsamlı bir işlevselliğe sahip. İşletmedeki tüm sarım makinalarının genel durumu hakkında genel bir bakış sunar. Trafik ışığı renkleri, farklı makinaların performansını ve iplik üretim partilerini (lots) gösterir. MilMaster TOP’ın kurulum oldukça kolaydır, çünkü bağlı olan tüm makinalar otomatik olarak tanınır. Modern client server (istemci sunucu) mimarisi ile bu sistem, sarım makinaları için ideal bir çözümdür. Verilere sadece server (sunucu) üzerinden erişilmiyor, aynı zamanda tablet bilgisayar gibi taşınabilir cihazlarda da görüntülenebiliyor. MillMaster TOP, Loepfe’nin bulut hizmeti üzerinden otomatik 74
olarak yüklenen çeşitli seçenekler ile kişiselleştirilebiliyor. Loepfe open-end eğirme uygulamaları için YarnMaster 3N1’i sunuyor. Bu iplik temizleyici 3 sensörü birleştiriyor; çap ölçümü için optik sensör, yabancı madde tespiti için F-sensörü ve polipropilen gibi sentetik yabancı maddelerin tespiti için P-sensörü. Buna ek olarak YarnMaster 1N1’de çap ölçümü için bir sensör bulunuyor. Her iki iplik temizleyici de openend eğirme makinasının kontrolü ile iletişim kurabiliyor. Grafik kullanıcı arayüzü tüm fonksiyonlara ve raporlara rahat bir erişim sağlıyor. Kullanıcı dokunmatik ekranı kullanarak, temizleyici matrisinde sınıfları ayırarak iplik temizleme işlemini aktif ediyor. Bu sınıfların uzunlukları ve sapma limitleri ayrı ayrı, belirli sınıflar içerisinde ayarlanabiliyor. Belirli rotorlarda yaşanan, tekrarlanan kalite durmaları veya daha uzun süreli hatalar böylece engellenebiliyor. YarnMaster 3N1 / 1N1, maksimum 400m/dakikaya kadar eğirme hızlarında Nec3 ila Nec 60 aralığındaki iplik numaralarını kapsıyor. İstenilen kaliteye maksimum makine verimliliği ile ulaşılabiliyor. Dokuma fabrikalarındaki uygulamalar için yeni WelfMaster Falcon-i optik iplik hatası sensörü, son ürünün kalitesine katkıda bulunuyor. Sensör atkı ipliklerindeki en küçük düğümleri, elyaf uçuntularını veya filament kopmalarını bile tespit ederek, ortadan kaldırabiliyor. 20 ila 3.000dtex aralığındaki iplik numaraları ile 30metre/saniye iplik hızı mümkündür. WelfMaster Falcon-i monofilament veya multifilament ipliklerle çalışabiliyor ve iplik rengine karşı hassas değildir. Bu sensör aynı zamanda, cam elyafı, aramid ve karbon gibi yüksek performanslı iplikler için de uygundur.
KasÄąm-AralÄąk|November-December
Loepfe Presented Quality Control Solutions at ITMA Asia oepfe Brothers Ltd. presented a comprehensive portfolio of quality control solutions for the textile industry at ITMA Asia, which hold in Shanghai October 21st until 25th. For the very first time in Asia, the company informed about the developments in the new LabMaster series. The series consists of the two measurement devices FIBERMAP, YARNMAP and LabMaster TOP. Both of them integrate the most important measurements into a single device. FIBERMAP measures all fiberrelated parameters and delivers the complete fiber profile throughout the whole preparation process of the spinning mill, from bale to finisher sliver. FIBERMAP provides data of standard classing measurements and also measures process-relevant parameters like neps, seed coat neps, trash and stickiness. Easy sample preparation and large sample sizes result in a high efficiency: a throughput of up to 250 samples during an eight-hour shift is possible. The YARNMAP increases the efficiency in the textile laboratory even further. It enables a synchronized measurement of the most relevant yarn properties, like count, evenness, hairiness, and strength. In addition, all preparation products
can be checked for mass evenness at the same time. The new management cockpit LabMaster TOP completes the series.
monitor and analyse the quality data from Loepfe yarn clearers. The modern software can collect, visualise and analyse quality data from up to 7,200 spindles in real-time. The data management system has a comprehensive functionality. The mill floor view gives an overview of all winding machines. Traffic light colours indicate the performance of the different machines or yarn production lots. Setting-up MillMaster TOP is very easy, because all connected machines are recognised automatically. With its modern client server architecture the system is the ideal solution for winding machines. The data is not only available on the server, but can also be displayed on a handheld device, e.g. a tablet computer. MillMaster TOP can be customized with various options, which are installed automatically via Loepfe´s cloud service.
Also during ITMA Asia Loepfe presented the new yarn clearer generation YarnMaster ZENIT+, which utilizes state-of-the-art technology, fastest processors, and measuring technology. This extremely reliable product safely detects even the finest yarn irregularities. Just one sensing head covers the range of yarn counts from Nec 2.4 to Nec 320. The YarnMaster ZENIT+ allows even more precise yarn clearing then ever before and delivers a multi-layered evaluation of the measuring results. The new yarn clearers and additional features like nep cluster channel, off-standard bobbin detection, and improved foreign matter detection, enable a 100 % online quality control in the spinning mill. Many of expensive and lengthy laboratory measurements are incorporated in the yarn clearer. The easy to service and easy to operate central unit LZE-V provides a clearly structured user interface.
For open-end spinning applications Loepfe offers YarnMaster 3N1. The yarn clearer combines three sensors: an optical sensor for diameter measurement, a Fsensor for detection of foreign matter, and a P-sensor for detection of synthetic foreign matter like polypropylene. In addition YarnMaster 1N1 is available, which has one sensor for diameter
Online Era in Data Management: MillMaster TOP
The new online data management system MillMaster TOP is able to
75
measurement. Both yarn clearers can communicate with the machine control of the open-end spinning machine. The graphical user interface provides comfortable access to all functions and reports. The user activates the yarn clearing by setting classes within the clearer matrix using the touch screen. The length and deviation limits of the classes can be set individually within certain limits. Repetitive quality stops or longer faults can be blocked for particular rotors. The YarnMaster 3N1/1N1 covers the range of yarn counts from Nec 3 to Nec 60 with maximum spinning speeds up to 400 m/min. The desired quality can be achieved with the maximum possible machine efficiency. For weaving mill applications the new WeftMaster Falcon-i optical yarn defects sensor contributes to the quality of the end product. The sensor is able to detect and eliminate smallest knots, fluff or even filamentation from the weft yarn. A wide range from 20 to 3,000 dtex and yarn speeds of up to 30 m/s is possible. The WeftMaster Falcon-i can work with monofilament or multifilament yarns and is insensitive for yarn color. It is also suitable for high performance yarns such as glass fiber, aramid, carbon etc.
Kasım-Aralık|November-December
Tecpro Bilgi Teknolojileri Neon Renkleri Tanıttı atıldığı her fuarda sanatsal ve endüstriyel uygulamaları yaratıcı bir konseptle bir araya getirerek ziyaretçilere sunan Tecpro Bilgi Teknolojileri, Sign İstanbul 2016 fuarında bu yaklaşımını sürdürdü. Epson yazıcıları ile baskı uygulanabilecek alanlarını numune baskılarla standında gösteren Tecpro, gördüğü yoğun ilgi nedeniyle fuardan memnun ayrıldı. Firmanın standında bu yıl neon renklere yapılan vurgu öne çıktı.
Sign İstanbul’da Epson dijital baskı teknolojilerinin yaratıcı kullanımlarını gözler önüne seren Tecpro Bilgi Teknolojileri, neon renklerin reklamcılıktaki potansiyelini vurguladı.
Tecpro Bilgi Teknolojileri Firma Sahibi İbrahim İlhan her yıl fuarlardaki konseptlerini biraz daha geliştirdiklerini söyledi. Standlarında kumaş, ahşap/parke, promosyonel malzemeler, metal kaplamalar, seramik ve tuval üzerine baskı uygulama örneklerine yer verdiklerini belirten İlhan, zorlu yüzeylere baskı yapma yönünde çalışmaları sürdürdüklerini açıkladı. İlhan; “ARGE çalışmalarımız bu yönde ilerliyor. Örneğin %50 polyester
%50 pamuklu kumaşlara transfer baskıya odaklandık ve yeni çözümler geliştirdik. Bir başka yeniliğimiz, birçok farklı sektörde kullanım alanı bulan neon renkler oldu. Farklılık istenen, öne çıkması istenen noktalar için bu neon renklerimiz NeonTec adıyla ürün gamımıza eklendi. Sign 2016 fuarında Epson’un kaliteli baskı makinaları ile ziyaretçilere çalışmalarımızı sergilemiş olmaktan memnunuz” dedi. Fuarda tanıttıkları neon renklerin kumaş dahil birçok farklı malzeme üzerinde kullanılabileceğinin altını çizen İlhan; “Bu renkler doğaları gereği aykırı duruyor, ‘ben buradayım’ diye bağırıyor, dikkat çekiyorlar” dedi. İlhan neon renklerin özellikle iç mekan uygulamalarında, stand ve kiosk’larda büyük bir potansiyele sahip olduğunu kaydetti.
İbrahim İlhan
Tecpro Merkezinde Gün Açık Fuar
365
Sign İstanbul 2016 sırasında, fuara özel fiyatlı kampanyalar gerçekleştirdiklerini dile getiren İbrahim İlhan, diğer yandan Tecpro’nun İstanbul merkezindeki demo-center ile müşterilere 365 gün açık bir fuar ortamı yaşattıklarının altını çizdi. İlhan sözlerini şöyle sürdürdü; “3 yıl önce açtığımız 250 metrekarelik demo-center’da müşterilerimiz gelip numune baskılarını yapabiliyor, makinaları yakından inceleyebiliyorlar. Bizimle çalışanlar zaten 365 gün avantajlı durumda. Çünkü 2 yıl, baskı kafası dahil olmak üzere makine garantisi veriyoruz. Müşterilerimize orijinal tekstil boyası sunuyoruz. Bunların insan sağlığı ve çevre için uygunluk sertifikaları, labo76
ratuvar test sonuçları alınmıştır. Tecpro’nun İstanbul, Ankara ve İzmir’deki kendi müdürlüklerinde servis yapılanması 7/24 hizmet veriyor. Bunların yanı sıra Türkiye çapında 200’e yakın bize bağlı servis noktası var. Bu güç sektörde çok kolay elde edilemeyecek avantajlar sunuyor.” AR-GE çalışmalarında müşteri taleplerinin ve pazardaki değişimin etkili olduğunu açıklayan İlhan, satılabilir maliyetteki bir yeniliğin pazarda ilgi göreceğinin altını çizdi. Sert rekabet ortamında maliyetin karar almada önemli bir faktör olduğunu savunan İlhan, Tecpro olarak pazara yenilikleri sunarken maliyet unsurunu göz önünde bulundurduklarına değindi.
Gelecekten Karamsar Olmamalıyız
Türkiye’nin 2016 yılında ciddi badireler atlattığını söyleyen İbrahim İlhan, ülke olarak gelecekten karamsar olunmaması gerektiğini vurguladı. İlhan sözlerini şöyle tamamladı; “Ekonomik açıdan şöyle bakabiliriz, ülkemiz bir zıplama platformunda ve sürekli yukarılara zıplamaya çalışıyor. Fakat ayağında ağırlıklar bağlı. Bu ağırlıklara rağmen de zıplamaya çalışıyor ve belli oranda başarıyor. Zıpladıkça kuvvetlenince, bu sefer ayağındaki ağırlıklar artıyor. Ayağımızdaki bu ağırlıklardan kurtulduğumuzda, ülke olarak ciddi bir ivme yakalayacağımıza inanıyorum. Ne 2017’den ne de daha sonrasından umutsuz değiliz. Türkiye’ye ve geleceğimize güvenerek,4 bin fazla müşteri için çalışıyoruz, istihdam sağlıyoruz, yenilik üretiyoruz.”
Kasım-Aralık|November-December
Tecpro Bilgi Teknolojileri Displays Neon Colors ecpro Bilgi Teknolojileri sustained its approach of displaying artistic and industrial applications combined with a creative concept for visitors during Sign Istanbul 2016 as it does in every fair. Demonstrating the printing areas enabled by Epson printers via sample prints, Tecpro was pleased with the overall interest during the exhibition. The company emphasized neon colors at its booth this year. Tecpro Bilgi Teknolojileri Owner İbrahim İlhan said they are improving their concept further every year. Their booth hosted samples of printing applications on fabric, wood/ parquet, promotional items, metal coatings, ceramic and canvas, while the company continues to proceed with studies for printing on tough surfaces. İlhan highlighted, “Our Research&Development studies proceed in that way. For instance, we have focused on transfer printing to 50% polyester and 50% cotton fabrics and developed fresh solutions. Another innovation is neon colors which refer to applications in several industries. We added
Tecpro Bilgi Teknolojileri exhibited creative applications of digital printing technologies during Sign Istanbul, while underlining the potential of neon colors in advertising. those to our product range under the name NonTec for spots to be highlighted and require difference. We are very pleased to exhibit our work to our visitors with high quality Epson printers throughout Sign 2016.”
center at Tecpro’s headquarter in Istanbul. İlhan continued, “Our customers have a chance to take sample prints and examine our machines at our 250 meter square demo-center which we opened 3 years ago. Our partners are already advantageous for the whole year, because we offer 2 years warranty including printing head. We promise original textile inks for our customers, which has certificate of suitability regarding human health and environment as well as laboratory tests. Tecpro’s headships located in Istanbul, Ankara and Izmir provides 7/24 services via service structuring. In addition, we have nearly
Neon colors can be used on various materials including fabric. İlhan noted, “These colors are naturally contrary and say “I’m here”, grabs attention. Neon colors have great potential in indoor applications, booths and kiosks in particular.”
365 Days Long Fair at Tecpro Center
Tecpro Bilgi Teknolojileri arranged special price campaigns during Sign Istanbul 2016. Plus, the company provides a 365 days long fair atmosphere for customers, thanks to the demo-
200 service points related to us across Turkey. All of them create a power that provides unique advantages.” İlhan stated that customer demands and changing market dynamics dominate their R&D studies, underlining that an innovation for sellable cost grabs interest from the market. Cost is a crucial factor in decision making within such a tough competition area, he said, adding that Tecpro considers cost factor while launching innovations for the market.
We Should not be Pessimistic about the Future
Turkey struggled with severe issuesin 2016, while asination we should not be pessimistic about the future, according to İbrahim İlhan. “Let’s look through this way, our country is on a bouncing platform and constantly tries to bounce up with heavy weights on its feet. Turkey tries to bounce up despite these weights and partially succeeds. The more it gets stronger via bounces, the more its weights increase. Once we get rid of these weights, I believe that we will achieve a good upwards momentum. We are not pessimistic about 2017 or afterwards. We work for more than 4000 customers, create employment and produce innovations as we trust in Turkey and the future,” he ended. 78
14-17 APRIL / NİSAN 2018 www.itm2018.com
TÜYAP TÜM FUARCILIK YAPIM A. T : + 90 212 867 1414 F : + 90 212 886 6901 www.tuyap.com.tr
Teknik
TEKN‹K FUARCILIK A. T : + 90 212 876 75 06 F : + 90 212 876 06 81 www.teknikfuarcilik.com
“Bu Fuar 5174 sayılı Kanun gereğince TOBB (Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği) denetiminde düzenlenmektedir”. “This Fair is organized with the audit of TOBB (The Union of Chambers and Commodity Exchanges of Turkey) in accordance with the Law No.5174”
itm2018
Kasım-Aralık|November-December
9. İstanbul Moda Konferansı Sektöre Umut Verdi 9th Istanbul Fashion Conference Gives Hope to Industry ürkiye Giyim Sanayicileri Derneği (TGSD) tekstil, hazırgiyim, tasarım ve perakende sektörlerini buluşturan 9. İstanbul Moda Konferansı’nı 12-13 Ekim tarihleri arasında Four Seasons Bosphorus Hotel’de düzenledi. Her yıl hem bölgesel hem de küresel sektör temsilcilerini kendisine çekmeyi başaran etkinliğin ilk gününde sektörel gelişmelerin değerlendirildiği oturumlar gerçekleşirken, ikinci gün İkili İş Görüşmeleri’nde (B2B) yeni anlaşmalara imza atıldı. 40’a yakın firma ve alım heyetinin gerçekleştirdikleri bine yakın görüşme sektörün üretim ve ihracat gücüne olan güveni tazeledi. İstanbul Moda Konferansı’nın 12 Ekim’de gerçekleşen açılışına Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekçi başta olmak üzere, sektörel dernek ve kurumların temsilcileri, sektörde yer alan profesyoneller yoğun ilgi gösterdi. Tekstil, konfeksiyon ve moda sektörlerinin Türkiye için son derece önemli olduğunun altını çizen Nihat Zeybekçi, ihracat seferberliğinin başladığından bu yana Türkiye’nin inanılmaz bir mücizenin gerçekleştiğini savundu. Zeybekçi; “Tüm üreticilerimizle birlikte koyduğumuz 2023 yılındaki 500 milyar dolarlık ihracat hedefine ulaşmak için farklılaş-
Türk hazırgiyim sektörünün ihracat gücüne katkı sunan 9. İstanbul Moda Konferansı başarı ile düzenlendi. 40 civarında firma bine yakın B2B görüşmesi gerçekleştirdi.
urkish Clothing Manufacturers’ Association (TGSD) arranged the 9th Istanbul Fashion Conference as a meeting point for textile, ready wear and retail industries on October 12-13 at Four Seasons Bosphorus Hotel. Attracting regional and global industry representatives every year, the event hosted sessions where industrial developments were evaluated on the first day, while new agreements were signed during B2B meetings on the second day. Nearly 1000 meetings between around 40 companies and purchasing committees refreshed confidence for manufacturing and export power.
mak gerekiyor. Moda farklılaşmak için son derece önemli. Tüketim alışkanlıklarını belirlemeliyiz. Ülke olarak, her şeyi ile marka olmak gerekiyor. Türkiye’nin artık o noktaya geldiğini düşünüyorum” diye konuştu. TGSD Yönetim Kurulu Başkanı Şeref Fayat da yaptığı konuşmada Hükümetin Eylül ayında açıkladığı Doğu ve Güneydoğu’ya Yatırım Teşvik Programı’nı hazır giyim sektörü için son derece olumlu bulduğunu söyledi. Devletin vereceği teşvikler ve Ar-Ge çalışmalarındaki artışa paralel olarak inovatif üretim ve akıllı ürün yelpazesinin hızla genişleyeceğini belirten Şeref Fayat, “İnovatif ürün aynı zamanda katma değerli üretim demek. Markalaşma ve inovatif üretimde ne kadar hızlı ilerleyebilirsek ihracatta kilogram başına 50 dolar gelir hedefini de o kadar hızlı yakalayabileceğiz” dedi.
The event’s opening ceremony on October 12 attracted the Minister of Economy, Nihat Zeybekçi as well as representatives of industrial associations and institutions, professionals. Textile, apparel and fashion industries are extremely crucial for Turkey. Turkey created an incredible magic since exports campaign started. “We need to change in order to achieve our goal of USD500 billion exports by 2023, which we set with all our manufacturers. Fashion is very important for change. We need to set
Nihat Zeybekçi Şeref Fayat 80
Contributing to a powerful Turkish ready-wear industry, the 9th Istanbul Fashion Conference was successfully held. Around 40 companies achieved almost 1000 B2B meetings. consumption habits. WVe need to be a brand with whole items as a country. I believe Turkey has reached that level already,” Zeybekçi highlighted. The Turkish Clothing Manufacturers’ Association (TGSD) President Şeref Fayat deemed the Investment Subsidy Program for East and Southeast very positive for apparel industry. The program was announced by the government in September. Innovative production and smart product range are likely to expand quickly in line with increases government subsidies and Research&Development studies. “Innovative production means value-added production. The more we see progress in branding and innovative production, the faster we can achieve our goal of export income at USD50/kg,” Fayat marked.
82
Hayal Gücünüzü Uçurun FESPA Eurasia | 8-11 Aralık 2016 | CNR Expo
En kapsamlı bölgesel fuara davetlisiniz. Geniş format dijital baskı, serigrafi baskı, tekstil baskı, endüstriyel reklam ve konfeksiyon süsleme sektörlerindeki en son teknojileri keşfedin
Kodu kullanarak kayıt yapabilirsiniz: EURA609 WWW.FESPAEURASIA.COM Sponsor
World Wrap Masters Ortağı
Ared Ortaklığı ile
BU FUAR 5174 SAYILI KANUN GEREĞİNCE TOBB (TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ) DENETİMİNDE DÜZENLENMEKTEDİR.