Geniş Açı Fotoğraf Grubu Dergisi 2019 - 5

USTALARLA SÖYLEŞİ A. Nur TÜRK PORTRE FOTOĞRAFÇILIĞI İÇIN LENS SEÇIMI FOTOĞRAF YARIŞMALARI GÖRÜ - YORUM

Kapak Fotoğrafı ©Ayten KARTAL

Yayın Türü : Dijital Dergi Yıl : 1 / Haziran 2019 Sayı :5

Geniş Açı Fotoğraf Grubu Adına Sahibi Süleyman ÜLKER

Yayına Hazırlayan / Grafik Tasarım Yavuz Selim BAYRAK

İÇERİK

4

USTALARLA SÖYLEŞİ A. Nur TÜRK

9

GÖRÜ-YORUM

Kapak Fotoğrafı Ayten KARTAL

Kapak Fotoğrafı ©Ayten KARTAL

10

KARANLIK İÇ MEKAN FOTOĞRAF ÇEKIMI AYARLARI

12

DURAK NEDIR? FOTOĞRAFÇILIK JARGONU

14

DIYAFRAM ÖNCELIKLI MOD, ENSTANTANE ÖNCELIKLI MODA KARŞI

20

DÜĞÜN FOTOĞRAFÇILIĞINA GIRIŞ

22

PORTRE FOTOĞRAFÇILIĞI İÇIN LENS SEÇIMI

28

FOTOĞRAF YARIŞMALARI

30

FOTO HUKUK

Para ile Satılamaz (Ücretsiz)

GENİŞ AÇI FOTOĞRAF GRUBU YÖNETİM KADROSU Aslı Necla Aktürk Ayşen Turan Aytül Pirci Beral Seçilmiş Birgül Karagöz Ebru Yetim Emine Durmaz Esin Atar Sağır Faruk Kara Huriye Görsen Leyla Kaya Kyr Maria Nikolava Mehmet Akif Şahin Minas Çetinkaya Mustafa Küçüktepe Nazan Vefa Nil Nilüfer Özden Mete Sedat Çandır Süleyman Ülker Şaziye Kurt Yavuz Selim Bayrak

Geniş Açı Fotoğraf Grubu / Sayı: 5 - 2019

2

BA Ş YA ZI Sizlere Bu gün Hikaye ve Fotoğraf arasındaki Bağlantıyı yazacağım..

Bildiğiniz üzere Hikaye yaşanmışlığı sözlerle anlatan sanat dalıdır. Fotoğraf ise görüntüleyerek izleyicisine aksettirir.

Bazı fotoğraflar izlediğimizde kısa Bir Hikaye veya Öykü okumuş kadar oluruz. Ünlü yazar Sait Faik genç yazara şöyle der. “Şu kahvehaneye bak Hikayeye nerden başlarsın” diye sorar. Genç yazar kahvenin önündeki ulu çınardan başlarım der. Sait Faik Genç yazara kızar, Hayır der..! Hikayeye Kahvenin önünde oturan Yaşlı Adamdan başlaman gerekir der..!

Fotoğrafta bir nevi öyledir, Aksettireceğimiz konuyu iyi tespit etmek gerekir.

Kısacası Ben Hikaye ve Fotoğrafı her zaman aynı kulvarda gördüm. Bana göre Fotoğrafta bir hikaye anlatması gerekir, izleyeni düşündürmesi, Konusu olan fotoğraflar herzaman öndedir, izleyenleri düşündürmesi gerekmektedir.

Güzel çekimler olsun…

Selamlar..

ER K L Ü n yma le ü S

3

Sayı: Sayı: 4 - 2019 / Geniş Açı Fotoğraf Grubu Grubu 5 - 2019 / Geniş Açı Fotoğraf

Yavuz Selim BAYRAK - Sayın A. Nur TÜRK Hanımefendi, Röportaj Teklifimizi kabul etmenizden Dolayı Teşekkür ederiz.

A. Nur TÜRK .- Ben teşekkür ederim keyif verdiniz.

YSB. - Öncelikle sizi biraz yakından tanıyabilir miyiz? Bize kendinizden bahseder misiniz?

ANT .- 3 Ağustos da Adanalı bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geldim.

Fen Edebiyat Fakültesi Kimya bölümü mezunuyum. Halen kimya öğretmenliği yapmaktayım.

Bir oğlum var.

Fotoğraf aşkı sinema hayranlığı ile başladı. Sinema karelerini dondurup fotoğraf görüntülerini kaydetmeye başladı başlayalı bir fotoğraf tutkunuyum.

Bufsad temel fotoğrafçılık eğitimi, Bufsad ileri fotoğraf eğitimi ve belgesel atölyelerinden eğitim aldım. Üç yıldır Y. Savuran ile kavramsal üzerine fotoğraf üretmekteyim. A.ü fotoğrafçılık bölümünden mezun oldum.

Genellikle siyah-beyaz ve sade fotoğrafları seviyorum. Yaklaşık 7 yıldır fotoğraf çekiyorum.

Fotoğraf alanın da 2016-Alanya Belediyesi 12. Ulusal Fotoğraf Ya-

Geniş Açı Fotoğraf Grubu / Sayı: 5 - 2019

4

rışması bir sergileme ödülü var. Amerikan kültür edebiyat dergisinin MILETUS 2019 yaz sayısının kapak fotoğrafını çekti.

2018 de Y. Savuran yönetimi ile açılan ‘’Seçilmiş Yalnızlık’’ sergisin de yer aldım.

Fotoğraf çekmek, insanın aklını, gözünü ve yüreğini aynı hizaya getirmesidir. Bu bir yaşam tarzıdır. Henri Cartier Bresson bu sözünü başucu yapmış bir fotoğraf tutkunu olarak kendimi tanımlayabilirim.

YSB. - Fotoğraf çekmeye nasıl başladınız ? İlk fotoğraf makineniz hangisiydi ? Sizi fotoğraf sanatına ilerlemeye yönelten etkenler nelerdi?

ANT .- Ben uzun yıllardır iyi bir sinema izleyicisiyim. Sinema ve fotoğraf arasında başka sanat dallarında olmadığı kadar yoğun ve zengin bir ilişki var. Bu iki belge birbiriyle örtüşür, birbirinin özelliklerini ödünç alır, teknik ve estetik düzeyde benzeşir. Ben de izlediğim filmleri; film içindeki karelerle aklıma kaydettiğimi fark ettiğimde bunun fotoğraf olduğunu ve beni tamamlayacak bir unsur olduğunun farkına vardım. Ve Fotoğrafla ilgilenmeye başladım. İlk makinem de ve halen kullanmakta olduğum makine de NIXON D90 YSB. - Örnek aldığınız, etkilendiğiniz veya tarzı ile sizi kendine hayran bırakan fotoğraf sanatçıları var mı?

ANT .- Ansel Adams , Ara Güler, Çerkes Karadağ, Şinasi Barutçu, Ozan Sağdıç, Sami Güner, Yıldız Moran ,Paul Strand, Alfred Stieglitz, Edward Weston, sonra Henri Cartier Bresson var.

YSB. - Size Göre Fotoğraf Neyi İfade ediyor Yani sizce Fotoğraf Nedir?

ANT .- Tam bir yaşam belgesidir. Duyumuyla eti ile kemiği ile hissettirdikleri ile gözün, kalbin ve beynin ortaklaşa çizdiği belgedir.

YSB. - Fotoğraf ustaların bir sırrı vardır, sizin sırrınız nedir?

ANT .- Sır ruhtur. Bakmak değil görmektir.

Işıkbaz olmaktır .

Sevmektir.

Her daim heyecan duyabilmektir , hayalleri önemsemektir.

Biraz da melankoli iyi gelir yaratıcılığa diye düşünüyorum.

YSB. - Geçmişte gerçekleştirdiğiniz veya ileride gerçekleştirmeyi düşündüğünüz projeleri bizlerle paylaşabilir misiniz?

ANT .- Ölüm fotoğrafçılığı ve nü fotoğraf şu an için gelecekte planladıklarım arasında.

Kavramsal fotoğrafa devam edeceğim beni etkiliyor çünkü.

YSB. - Sizce fotoğrafçılık eğitimi almak gerekli mi?

ANT .- İyi bir fotoğraf için bakmak değil, görmek ve hissetmek gerekir elbette ama eğitim şart olmamakla birlikte gerekli gördüğüm bir eylemdir.

Kazandırır ve geliştirir. Eğitim ile yeteneğin. ruhun ve yaratıcılığın daha da iyiye ulaşılabileceğini düşünüyorum.

YSB. - Bir yeri fotoğraflarken özellikle dikkat ettiğin noktalar var mı? Bize biraz ipucu verebilir misiniz?

ANT .- Öncelikle gözlem, yaşanmışlıkları duyumsama , ışık ve hayalleri serbest bırakma.

YSB. - Günümüzde Fotoğraf Sanatçısı unvanını almak bir hayli zor emek istiyor. Bu Unvanı Kazanabilmek için hangi zorluklarla karşılaştınız? Bu süreçten Biraz bahsedebilir misiniz?

ANT .- Üç fırın ekmek yeme peşindeyim henüz.

YSB. - Fotoğrafın Sanatının hangi dalına daha çok ilgi duyuyorsunuz ? (portre , manzara, Sokak vs.)

ANT .- Ruhuma değen hikayesi olduğunu düşündüğüm her şeyi fotoğraflayabilirim.

Ancak tabi yoğunlukla doğa aşkımdan dolayı doğa , insan ve son üç yıldır da kavramsal fotoğraf üzerinde yoğunlaşmaya başladım.

YSB. - Fotoğraflarınızda doğa ve sokak anlatımını sıklıkla görebiliyoruz. Neden?

ANT .- Doğa, sokak ve kavramsal foto diyelim. Hikayesi olduğuna inandığım için olabilir.

YSB. - Siyah beyazın anlatım dili her zaman başka olmuştur. Fotoğraflarınızın bir bölümünün siyah beyaz olduğunu görüyoruz.

Bu tercihinizdeki en önemli etken sizin için hangisidir?

ANT .- Siyah beyaz fotoğrafların ruhu daha incelikli yansıttığını düşünüyorum.

YSB. - Fotoğraflarınızda kompozisyonu çok etkin kullanıyorsunuz. Fotoğraflarınızı çekmeden önce bir hazırlık yapıyor musunuz? Yoksa sadece anı mı yakalıyorsunuz? Bu konuda yeni başlayanlara tavsiyeleriniz olabilir mi?

ANT .- Kompozisyon önemli çünkü anlatmak istediğini konuşmadan sessiz bir dille de anlatabilme de çok yardımcı. Dolayısıyla baş kahramanların kendi mahallesi evi gibi kendilerini ya da olayı ifade etmeye olanak sağlıyor.

YSB. - Fotoğraflarınızda Manipülasyon ve Photoshop kullanıyor musunuz? Manipülasyon ve Photoshop’a sıcak bakıyor musunuz?

ANT .- Ps kullanmıyorum ama gerekli olduğuna inanıyorum. Ben de bir farklı düzenleme programı kullanıyorum. Manipülasyon çok tarzım değil ama karşı değilim. Yapana, bağlı yapabilene saygı duyarım. Ama kendi fotoğraflarımda manipülasyon şu an için tercih ettiğim bir durum değil.

YSB. - Fotoğraf çekerken dikkat ettiğiniz unsurlar neler?

ANT .- Duygu, samimiyet, ışık ve gözlem.

YSB. - “Çektiğim Fotoğrafların içinde en çok beğendiğim budur” dediğiniz bir fotoğraf var mı?

ANT .- Fotoğraflarımı severim çünkü, içinde bir yaşanmışlık ve bir duygu vardır.

YSB. - Günün ne kadarını fotoğrafa ayırıyorsunuz ?

ANT .- Çalıştığım için fotoğraf çekmek anlamında her gün fotoğraf çekemiyorum.

Ama her gün kendimi beslerim çok fotoğraf izlerim ve dinlediğim her müziğe kendi fotoğraflarımdan olmasa da bir fotoğrafla eşlerim. Bu benim gözümü ruhumu ve beynimi besliyor. Buna çok inanıyorum.

YSB. - Çektiğiniz bir fotoğrafın iyi olduğunu nasıl anlıyorsunuz?

ANT .- Beni gülümsetiyor,hüzünlendiriyor ya da düşündürüyorsa bana göre iyidir.

YSB. - Örnek aldığınız fotoğraf sanatçıları kimlerdir ?

ANT .- Çok sevdiğim fotorafçlar var. Ansel Adams ; siyah beyaz fotoğrafı onunla sevdim sanırım.. Bizden Ara Güler’in fotoğraflar beni her zaman etkilemiştir.

Sonra Şinasi Barutçu, Ozan Sağdıç, Sami Güner, Yıldız Moran gibi bizim fotoğrafçılar beni etkiliyorlar.

Paul Strand, Alfred Stieglitz, Edward Weston, sonra Henri Cartier Bresson var. Elliot Erwitt, Josef Koudelka Lee Jeffries Steve McCurry Dünyanın En Güzel Kalpli Fotoğraf Sanatçısı, Sebastiao Salgado gibi çok sayıda isim var gönlümde.

YSB. - Hayalini kurduğunuz bir fotoğrafı bizimle paylaşır mısınız ?

5

ANT .- Özgürlüğü çağrıştıran ve hikayesini hissettiğim her fotoğraf beni heyecanlandırır.

YSB. - Fotoğraf çekmeye ilgi duyan veya yeni başlayacak olanlara tavsiyeleriniz nelerdir ?

ANT .- Okumak, fotoğraf izlemek, sürekli gözlem yapıp göz fotosu biriktirmek, ışığı iyi tanımak YSB. - Fotoğraf çekimleriniz esnasında başınızdan geçen bir anınızı Geniş Açı Fotoğraf Grubu okuyucularıyla paylaşmak ister misiniz?

ANT .- Anı olarak gülümseyen yüzler ya da dertleşmek isteyen hüzünlü bakışlar Vee bu hikayelerin bana kattıkları kalıyor diyebilirim.

YSB. - Çektiğiniz fotoğrafları ve sizi yakından takip etmek isteyenler size nereden ulaşabilir?

ANT .- Yani sanal ortamda ,çeşitli fotoğraf gruplarında, instagram da, facebook da, bazı dergiler de , sergi ve sunular ile fotoğraflarımı paylaşıyorum. instagram hesabım : ant___photography ve Facebook sayfam: A Nur Türk fotoğraflarımı izlemek isteyenlere duyurulur.

YSB. - Geniş Açı Fotoğraf Grup Sayfası ve dergimiz Hakkında Düşünce, Önerilerinizi Alabilirmiyiz?

ANT .- Emekçi bir grup hem fotoğrafa hem fotoğrafçıya değer veriyor.

Grup ürün çıkartıyor ve günlük çalışıyor. Bu çok önemli bence.

Değer görmek karşılık bulmak.

Dergi çok yönlü hem eğitim , hem görsel kültür hem de foto magazin şeklinde faydalı bir içerik emeği geçenleri içten kutluyorum.

YSB. - Sizinle röportaj yapabilme imkanı sunduğunuz için teşekkür ederiz. Son olarak Okuyucularımızla Paylaşmak istediğiniz mesajınızı alabilir miyiz ?

ANT .- Ben teşekkür ederim. Beni mutlu ettiniz.

Son olarak söylemek istediğim fotoğraf ile ilgili benim başucu notlarım bölümünde yer alan etkilendiğim sözlerden bir kısmını paylaşmak isterim.

İyi fotoğraf için kurallar yoktur, sadece iyi fotoğraf vardır.

Ansel Adams Fotoğraf çekmek, insanın aklını,gözünü ve yüreğini aynı hizaya getirmesidir. Bu bir yaşam tarzıdır. Henri Cartier-Bresson Eğer hikayeyi sözcüklerle anlatabilseydim, yanımda sürekli bir fotoğraf makinesi taşımaya ihtiyaç duymazdım.

Lewis Hine Sadece kameranız ve siz varsınız. Fotoğrafınızdaki kısıtlamalar size bağlıdır; çünkü ne gördüğümüz kim olduğumuzdur.

Ernst Haas Benim fikrimce bir şeyi fotoğraflayana kadar onu gerçekten gördüğünüzü iddia edemezsiniz.

Emile Zola Durumun potansiyeli ne kadar güçlü olursa olsun asla fotoğraf çekmeyeceğim zamanlar vardır.

Don McCullin bu fotoğraf yoldaşlarının sözleri ile herkese selam ve sevgi iletiyorum.

Size çok teşekkür ediyorum bu keyifli sohbet için…

Sevgiler ışık dostları

Sayı: 5 - 2019 / Geniş Açı Fotoğraf Grubu

A. NUR TÜRK

FOTOĞRAFLARI

Geniş Açı Fotoğraf Grubu / Sayı: 5 - 2019

6

7

Sayı: 5 - 2019 / Geniş Açı Fotoğraf Grubu

FOTOĞRAFTA NEGATIFALAN

NEDIR? Ç

oğu insan fotoğraf çekerken sadece konu ile ilgilenir.

Oysa bir kompozisyonda konu kadar önemli başka etmenler de olabilir.

Örneğin negatif alan. Peki nedir bu negatif alan ve neden önemlidir?

Bir kompozisyon üç temel ögeden oluşur. Bunlar; • Çerçeve: Yani fotoğrafın sınırlarını belirleyen çizgi.

• Pozitif alan: Fotoğraftaki asıl konumuz.

• Negatif alan: Konu ile çerçeve arasında kalan boşluk.

Peki fotoğraftaki negatif alan,(ters alan, ters boşluk) yani konu dışında kalan boşluk neden önemlidir. Bunun için iki önemli sebep sayabiliriz.

• Asıl konumuzu belirlemeye yardım eder.

• Asıl konuyu ortaya çıkarmaya yani daha belirgin ve çarpıcı olmasına yardım eder.

Bu yüzden negatif alan bir kompozisyonda sadece tesadüfen ortaya çıkan konu dışındaki boşluk olmaktan çıkarmalı, onu da kompozisyonumuzu oluştururken hesaba katmalı ve ona göre kompozisyon oluşturmalıyız.

Kompozisyonda negatif alan tekniği akıllı ve yerinde kullanıldığında çarpıcı fotoğraflar elde etmenizi sağlayacaktır.

Bu fotoğrafta negatif alanın ne kadar akıllıca kullanıldığına dikkat edin. Fotoğraf: David Tiernan @Flickr

Geniş Açı Fotoğraf Grubu / Sayı: 5 - 2019

8

Ümit YAŞAR

GÖRÜ-YORUM

A NA H TA R L A R I N K A PAT T I K L A R I Medine HACIÖMEROĞLU İTALYA. Veneto Bölgesi. San Clemente Şehri. Ruhsağlığı Bakımevi. 1979.

Bu anahtarlar İtalya’da bir Ruhsağlığı Bakımevi’nin anahtarları; Raymond Depardon’un fotoğrafladığı anahtarlar; fransız fotoğrafçının çektiği 65 anahtar askısı ve belki daha fazlası; bazısı anahtarsız, bazısı ise tek anahtarlı… Yuvalarının üstünde belirgin olmayan, silik isimler olan bir anahtar kalabalığı… Ardındaki insanı temsil eden anahtar yığını… Akıl sağlığını yitirmiş insanları anlatan dişli demir parçaları. 1 numaralı insanın hayatı… 2 numaralı hastanın hikayesi…

10 numaralı erkeğin dramı… 36 numaralı kadının dünyası… 65 numaralı insan evladının hayalleri ve belki de sonsuz numaralı canlının umutları…

Her anahtara nasıl hayatlar sinmiştir kim bilir! Her anahtarla hangi hikayeler kilitlenip açılmıştır kim bilir! Hangi var olamayan duyguların parmak izi vardır üzerlerinde kim bilir? Bilemeyiz. Anahtar gizlilik sembolüdür. İnsan sırlarını kilitler, göstermek istemediklerini kilitler, paylaşmak istemediklerini kilitler. Kendi kalbinde kilitler. Kendi gözünde hapseder. İkinci bir anahtar ne kadar açabilir ki ruhun kilitlediğini. Hele bu ruh hasta bir ruh ise? Gözler boş, kalpler boş. Boşluğu hangi anahtar hapsedebilir ki! Sadece bir yığın, bir kalabalık olup gider bu dişli demir parçaları.

Aynı zamanda anahtar vazifeyi, sorumluluğu simgeler. Akıl sağlıkları yerinde olmadığı için sorumluluk duygusundan da yoksundur bu 1 numara, 2 numara, 3 numara… Bakıcılar taşır onların taşıyamadığı sorumluluğu; onları kilitleyerek.

Ve sadece o kadar. Tüm hayatlarını üstlenmezler. Onların yerine sevemezler.

Onların yerine özleyemezler. Onların yerine yaşayamazlar. Onlar olamazlar.

Onları kilitleyerek soyutlarlar sadece. Sadece isimleri kalır, silik olan isimleri. İçi boşaltılmış isimler, anahtar askılarını süsleyen isimler. Özelliklerini kaybetmiş özel isimler. Hasta kimliğine terk ederler onları. Kilitli kapıların arkası öğretmenlerin, doktorların, annelerin, babaların eşitlendiği yerdir. Anahtarlar hastalanmadan önceki hayatlarını silmişler. Kilitlemişler geçmişe açılan kapıyı.

Geleceğe açılan da kilitlidir ya! Akıl hastaları o kapıların arkasında iyileşecekler diye asosyalliğe mahkum bırakılıyorlar; akıl sağlıklarını kaybettikleri için zaten yalnız olan onları gereksiz yere yalnızlaştırıyorlar. Bu anahtarlar yaşama şanslarını, nefes alıp verme haklarını kilitliyorlar. Hasta olan hastaların hastalıklarını pekiştiriyorlar. Çünkü Dünya Sağlık Örgütüne göre: “Sağlık; bedensel, ruhsal ve sosyal olarak tam bir iyilik halidir.” Onları kilitleyerek topluma kazandıramayız. Depardon’un objektif tuttuğu o sallanan anahtarlar kimsenin dünyasını sallamasın. 65 anahtar da iyi senaristlerin iyi senaryolarını yazdıkları kalemleri olsun. Anahtar bilginin ve inisiyasyonun sembolü olsun. Efsane gerçek olsun.

Üç anahtar vardır. İlk anahtar gümüştendir ve psişik algılamanın ve onun aydınlattıklarının anahtarıdır. İknci anahtar altındır ve bilgeliğe aittir. Son anahtar ise elmastandır ve eyleme geçmeyi simgeler. Bu anahtarlar düşünmenin, öğrenmenin ve bilinçli yaşamanın kapılarını açar.The Author Bu anahtarlar İtalya’da bir Ruhsağlığı Bakımevi’nin anahtarları; Boş kalan anahtar yuvaları gülümsetiyor beni. En azından öyle istiyorum. Anahtar yoksa hapis olan da yok diye düşünüyorum. En azından öyle istiyorum. Raymond’un anahtarları özgürlüğün kapısını açar diye umut ediyorum. En azından öyle istiyorum. Anahtarların tutsak eden tarafını gösteriyor bize fransız fotoğrafçı. Bir kez daha. Son kez olmamak üzere. En azından öyle istiyorum.

9

Sayı: 5 - 2019 / Geniş Açı Fotoğraf Grubu

FOTO TEKNIK

KARANLIK İÇ MEKAN FOTOĞRAF ÇEKIMI AYARLARI İç mekan çekimlerinde karanlık bir ortamda iseniz, işte işinize yarayacak bazı ipuçları. amatordenprofesyonele.blogspot.com

© Yavuz Selim BAYRAK

Geniş Açı Fotoğraf Grubu / Sayı: 5 - 2019

10

FOTO TEKNIK İç mekan çekimlerinde karanlık bir ortamda iseniz, işte işinize yarayacak bazı ipuçları.

1. Kamerayı Sabit Tutmak. Görece, uzun pozlama yapacaksınız ve kameranın herhangi bir hareketi görüntü kalitenizi etkileyecektir. Bir üçayak, tek ayak (monopod) ya da herhangi bir dayanak noktası kullanarak kameranızı sabitlemeye çalışın. Herhangi bir destek olmadan kamerayı önünüzde tutmaya çalışmayın.

Fotoğraf: Vaibhav Kapadi

Bazı kameralar ve lensler görüntü sabitleme özelliklerine sahipler ancak kameranızın yapacağı büyük hareketleri telafi edebilecek kadar iyi değiller. Bir SLR kameraya sahipseniz, kollarınızı karnınıza destek olarak kullanabilirsiniz. Sakinleşin, nefes alın ve nefesi içinizde tutun ve deklanşöre yavaşça dokunun.

2. Ekipmanlar. Hızlı bir lense sahip dijital SLR (f/2.8 ya da daha iyi) yüksek hassasiyette temiz bir görüntü yakalayabilmek için en iyisi.

Karanlık bir alanda bir konu üzerine fotoğraf çekiyorsanız temiz bir görüntü elde etme konusunda sorunlarla karşılaşabilirsiniz.

bağlı olarak) ve geniş diyafram açıklıklarına (f/2.8 - f/5.6) ayarlamanız gerekecektir. Bütün bunlara ek olarak, bu ayarları kendisi otomatik olarak ayarlamayı deneyen bir gece modu da kameranızda yer alıyor olabilir.

Fotoğraf: Olaf Barons

5. Perde Hızı. Yukarıdaki pozlama değerlerine bağlı olarak, çekiminizi yapacağınız konu ya da olayın hızına bağlı olarak özellikle tercih edeceğiniz bir perde hızı ayarlamanız gerekecektir. İç mekanlarda yapılan spor etkinlikleri genellikle iyi aydınlatılmış olur ve bu nedenle perde hızınızı 1/120 saniye değerlerine çekebilirsiniz. Bu sayede hareketi dondurabilme imkanına sahip olabilirsiniz. Kapalı bir alanda bir dans gösterisi çekiyorsanız ortam biraz daha koyu olacağı için 1/60 saniye ile 1/100 saniye arasında bir değer kullanmak isteyebilirsiniz.

Konuşmalar ve hareketler daha yavaş olduğu takdirde 1/60 saniye ve daha yavaş perde hızları da kullanabilirsiniz. Müzedeki eserler gibi sabit nesnelerin çekiminde daha düşük bir perde hızı ve daha yüksek bir diyafram değeri ya da daha düşük bir ISO değeri kullanabilirsiniz. Sadece, düşük perde hızı kameranızın sabit olmasına gereksinim duyar, unutmayınız.

6. Az Pozlama. Bazen, doğru perde hızını yakalamak için, yeterli sensör hassasiyetine veya diyafram değerine erişemeyebilirsiniz.

Bu durumda perde hızını düşürüp bulanık bir görüntü almayı garantilemek yerine perde hızını biraz yükseltip ve az pozlanmış bir görüntü elde edin. Bilgisayarınızda kullanabileceğiniz bir fotoğraf editörü yardımıyla görüntünüzü birkaç poz iyileştirebilirsiniz.

ise RAW formatında çekim yapmanız ve görüntüyü sonradan işlemeniz.

8. Odak. Kameranızın karanlık ortamlarda en büyük sorunla-

rından birisi de karanlıkta odaklanamama sorunu olacaktır. Bu nedenle elle netleme yapmanız işinizi oldukça kolaylaştıracaktır.

Odaklamanın sağlıklı olarak yapılıp yapılmadığını ise, bir deneme çekimi yapıp bunu yakınlaştırarak kontrol edebilirsiniz. Daha sonra odaklama halkasına dokunmadan çekimlerinizi yapabilirsiniz.

Fotoğraf: Lina Skukauske

9. Çekim Sonrası.

Koyu görüntüleri aydınlatabileceğinizden ve beyaz dengesinden yukarıda bahsetmiştim. Karanlık görüntüleriniz için bir diğer araç da gürültü azaltma özelliğidir. Yüksek ISO değerinde fotoğraflarınızda aşırı kumlanma meydana gelebilir.

Bir gürültü azaltma özelliği ile bunu oldukça azaltabilirsiniz. Ancak bu, detay ve keskinlik kayıplarına yol açacaktır. İkisi arasında bir seçim yapmanız gerekecekse eksileri artıları iyice tartmanız gerekecektir.

Son olarak, çekime izin verilmeyen yerlerde çekim yapmaya çalışmadığınızdan emin olun. Fakat eğer gerekli izinleri alabilirseniz ve teknikleri uygulayabilirseniz, kapalı alanlarda da olsa harika çekimler yapabilirsiniz. © John Huegel

Fotoğraf: Vaibhav Kapadi

7. Beyaz Dengesi. Bunu Fotoğraf: Maciek Jezyk

3. Kapalı Flaş. Fotoğraf çekmeye müsait olan çoğu iç mekan çekimleri özel olarak flaşsız çekim fotoğrafçılığı olarak adlandırılır.

Flaş, çoğu durumda, sadece mevcut ışığı deforme edecektir. Ayrıca diğer izleyicilerin dikkatini dağıtacak ve belki de bu sebepten dolayı kendinizi bir anda etkinliğin dışında bulabileceksiniz. Ayrıca, uzaklık ve açıdan dolayı, çoğu kameranın flaşı etkisiz kalacaktır.

4. Pozlama Değerleri. Genellikle kameranızı yüksek ISO değerlerine (ISO 800 - ISO 1600, bazı yeni nesil kameralarda 3200 ya da daha yüksek), düşük perde hızı değerlerine (konunuzun hareketine

iyi anlamak size zaman kazandıracak. Birçok SLR bir beyaz dengesi (white balance) özelliğine sahiptir. Bu özelliği nasıl kullanacağınızı bilmiyorsanız sadece birkaç çekim ile işinizi kolaylaştırın. Çekimlerinizden sonra LCD ekranınızda görüntüyü karşılaştırabilir ve en iyi görüntüyü elde edebilirsiniz. Bir diğer seçeneğiniz

11

© Yavuz Selim BAYRAK

Sayı: 5 - 2019 / Geniş Açı Fotoğraf Grubu

FOTO TEKNIK

DURAK NEDIR? FOTOĞRAFÇILIK JARGONU Bir “durak”, ışık miktarını karşılaştırmak için bir ölçüdür Fotoğrafçılar, kameranın içine giren ışık miktarını ve nihai görüntüdeki ışık miktarını karşılaştırmak için durak terimini kullanırlar. amatordenprofesyonele.blogspot.com

Geniş Açı Fotoğraf Grubu / Sayı: 5 - 2019

12

FOTO TEKNIK Fotoğrafçılıkta bir durak ne demektir?

Fotoğrafçılık jargonu, fotoğrafçıların birbirleriyle konuşabilmeleri için hızlı bir yoldur. Ancak bu jargondaki kelimeleri bilmiyorsanız, kafa karıştırıcı olabilir. Bir “durak” (stop), fotoğrafçılıkta sürekli bahsedilen bir kavramdır ve anlamanızı kolaylaştıracak en yardımcı kısayollardan birisidir. Peki, fotoğrafçılıkta durak ne demektir?

Bir “durak”, ışık miktarını karşılaştırmak için bir ölçüdür Fotoğrafçılar, kameranın içine giren ışık miktarını ve nihai görüntüdeki ışık miktarını karşılaştırmak için durak terimini kullanırlar. Perde hızı, diyafram ya da ISO’ya uygulanabilir, çünkü bunların her biri pozlamanın oluşturulması için kamera sensörüne erişen ışık miktarını kontrol eder.

Bazen, bir fotoğrafın bir bölümünün bir başka bölümü ile karşılaştırılmasında da kullanılır. Bir görüntüyü iyileştirmek için ne kadar aydınlatılabileceğini ya da karartılabileceğini önermek için de kullanılabilir.

Bir “durak”, ışık miktarının ikiye katlanması ya da yarıya inmesi anlamında kullanılır

Sensöre erişen ışık miktarını değiştirmek için ister diyaframı, ister perde hızını, ister ISO’yu değiştirin, bir durak, sensöre erişen ışık miktarını ikiye artırmak ya da yarıya indirmek anlamına gelir. Perde hızını iki kat uzun süre açık tutarsanız sensöre erişen ışık miktarını da iki kat artırırsınız demektir. Ya da, ışık miktarını yarıya indirmek için perde hızını yarıya indirebilirsiniz. Örneğin, yukarıdaki çizimde görebileceğiniz üzere, perde hızını 1/200 saniyeden 1/200 saniyeye artırmak bir durak anlamına gelecektir. Bu değişikliği yaptığınızda, örtücü yarı süre daha hızlı açılıp kapanacak ve sensöre erişen ışık yarıya düşecektir. Benzer şekilde, 1/800 saniyeden 1/100 saniyeye geçersek, ışığı üç durak - üç kat artıracak olduğumuz sonucu ortaya çıkacaktır.

Işık miktarını ikiye katlamak için, ayrıca, diyaframı bir durak açabilirsi-

niz. Ya da, ışık miktarını yarıya indirmek için diyaframı bir durak kısabilirsiniz.

Yukarıdaki çizim, değişik f-sayıları ile durak terimi arasındaki ilişkiyi göstermektedir. Daireler, diyafram açıklığını göstermektedir. Görebileceğiniz üzere, f/2.8 geniş bir açıklığı, f/5.6 orta büyüklükte bir açıklığı, f/16 ise küçük bir açıklığı göstermektedir. F/2.8 ile f/16 arasındaki ışık farkı 5 duraktır. Bir diğer deyişle, f/2.8’den f/16’ya gidene kadar ışığı 5 kez yarılarsınız.

Bazı kameralarda, bir tam duraktan daha küçük değişiklikler de yapabilirsiniz. Normal olarak, bu her seferinde bir durağın 1/3 oranında ayarlanabileceği anlamına gelir. Yani, kameranızda burada gösterilenler arasında başka numaralar sunulduğunu da görebilirsiniz. Farklı lensler ayrıca farklı boyutlarda diyaframlara da izin verebilir. Bazıları daha büyük oranlara (örneğin, 50mm f/1.4) ve bazıları daha küçük oranlara (örneğin, makro çalışmalar için) izin verebilir.

Ayrıca, ISO’yu da bir durak artırmak ya da azaltmak için kullanabilirsiniz. Perde hızına benzer şekilde, ISO da bir duraklık değişikliklerle ışık miktarını artırmak ve azaltmak için kullanılır. Yani, ISO 200, ISO 100’den

W. EUGENE SMITH İnsanların fotoğraflarını çekmek istiyorsanız öncelikle o insanları tanımayı öğreniniz. İnançlarını, tavır ve hareketlerini, hislerini anlamaya çalışınız.

Biliniz ki kültürünüz ve meşgul olduğunuz konu hakkındaki bilginiz ne kadar derin olursa, başarı oranınız da o kadar büyük olur. (Eugene Smith)

bir durak fazladır. ISO 100’den ISO 3200’e gitmek, 6 kez ikiye katlamak anlamına gelir. Böylece, 6 duraklık değişiklikle ışık miktarı da 6 kez ikiye katlanacaktır. Aynı süreç, tersi durum için de geçerlidir. ISO 400’den ISO 100’e gelirseniz, iki durak hareket etmiş olursunuz - şık miktarını iki kez yarılarsınız.

Filtreler Kameranızın sensörüne gelen ışık miktarını değiştirmenize yardımcı olacak çeşitli filtreler mevcuttur. Bunlar, renklendirilmiş tam Doğal Yoğunluk (ND) filtreleri olabilir. Ya da, kısmi renklendirilmiş dereceli ya da parçalı ND filtreler olabilir. 10 duraklı filtre gibi aşırı bir filtre, ışık miktarını 10 durak azaltarak ışık miktarını 10 kez yarıya indirebilir. Diğer bir deyişle, sensöre yaklaşık 1000 kat daha az ışık ulaşır! Bu filtreler, sanatsal uzun pozlama manzara fotoğrafçılığı için yaygın olarak kullanılırlar. Polarize filtreler de, diğer etkilerinin yanı sıra, ışık miktarını azaltabilirler.

Bir polarize filtre, tipik olarak, 2-3 duraklık etkiye neden olacaktır.

Manzara fotoğraflarında ışık dengesi oluşturmak istiyorsanız, gökyüzünü karartmak için bir dereceli ND filtre kullanmanız gerekir. Gökyüzünün ve yeryüzünün ışık ölçümünü ayrı ayrı yapın ve ikisi arasındaki durak farkını hesaplayın. Bu, size ihtiyacınız olacak olan filtre türünü (2 ya da 3 durak) söyleyecektir.

Özet * Fotoğrafçılıkta durak nedi? — Bir “durak”, fotoğrafçılıkta bir ölçümdür * Bir “durak” ışığı ikiye katlamak ya da yarıya indirmek anlamına gelir * Bunu yapmak için perde hızı, diyafram, ISO ya da filtreleri kullanabilirsiniz

13

Sayı: 5 - 2019 / Geniş Açı Fotoğraf Grubu

FOTO TEKNIK

DIYAFRAM ÖNCELIKLI MOD, ENSTANTANE ÖNCELIKLI MODA KARŞI Her iki çekim modu da kendine özgü alanlarda etkili olmaktadır. Bu yazımızda, size hangi modu seçmeniz gerektiğine dair bir ipucu vermeye çalışacağım.

amatordenprofesyonele.blogspot.com

Geniş Açı Fotoğraf Grubu / Sayı: 5 - 2019

14

FOTO TEKNIK

B

azı modern kameralar bazı zamanlarda sahiplerini utandıracak çekim yapabilmektedir. Bir fotoğraf çekimi söz konusu olduğunda, kullanıcıların bazıları Diyafram Öncelikli, bazıları ise Enstantane Öncelikli Mod kullanmaktadır. Her iki çekim modu da kendine özgü alanlarda etkili olmaktadır. Bu yazımızda, size hangi modu seçmeniz gerektiğine dair bir ipucu vermeye çalışacağım. İlk olarak, diyafram ve perde hızı (enstantane) nedir? Bütün bir yazıyı sadece bu terimlere ayırabilirim ancak bu yazı için kısaca değinerek geçmek istiyorum.

kullanarak fotoğraflarınıza hareket etkisi verebilirsiniz. Çok uzun perde hızları kullandığınız bazı durumlarda etkileyici uzun pozlama fotoğrafları da elde edebilirsiniz.

Perde hızı ile diyafram ikisi birlikte sensöre toplam olarak düşen ışık miktarını kontrol etmektedir. Düzgün bir fotoğraf elde edebilmek için bu iki değişkenin dengeli bir biçimde kullanılması gerekmektedir. Eğer fotoğraf aşırı pozlanırsa detayların izlenemeyeceği kadar parlak bir görüntü ortaya çıkacaktır. Tersi durumda da koyu alanlardaki detayları izleyebilmek mümkün olmayacaktır.

etmek isterim. Eğer bir manzara fotoğrafı çekiyorsam, bütün manzaranın odakta olmasını isterim, sadece ön planın ya da arka planın değil. Eğer ortamda yeteri kadar ışık varsa ve bir portre çekimi yapmak istiyorsam, sığ bir alan derinliği elde etmek isterim, ki bu sayede 3 boyutlu bir etki elde edebileyim.

Manuel Modda hem diyaframı hem de perde hızını kontrol etmek gerekeceğinden yeni başlayanlar için zorlayıcı olabilmektedir. Manuel mod kullanımı, bazı ileri düzey kullanıcılar için bile başarısız sonuçlar verebilmektedir. Doğru bilgi, zaman ve hazırlık olmaksızın etkili fotoğraflar elde edebilmek çok zordur.

Fotoğraf: Ryan

Bazen, Enstantane Öncelikli Mod kullanmaya ihtiyaç duyduğum zamanlar da olur, ki bu durumlarda hemen kameramın kadranını Enstantane Öncelikli Moda çeviririm. Akla ilk gelen durum, Aksiyon (Hareket - Spor) Fotoğrafçılığıdır. Spor, avının peşinde bir aslan hareket eden her şeyin çekimi.. Bir nesne hızlı bir şekilde hareket ediyor ise, nesnede meydana gelebilecek olan bulanıklıktan kaçınmanın tek yolu hızlı bir perde hızı kullanmaktır (bazı hareket eden nesneleri çekebilmek için özel teknikleri istisna tutalım). Ayrıca, düşük ışık koşullarında, insan fotoğrafı çekimlerinde de (iyi bir flaşın olması temennisi ile) Enstantane Öncelikli Mod kullanırım.

Fotoğraf: Joe deSousa

DİYAFRAM Diyafram, temel olarak bir optik açıklığı ifade etmektedir. Kameranıza ulaşan ışık miktarını kontrol etmektedir. İnsan gözü de benzeri şekilde kendi diyaframına sahiptir. Eğer dışarı çıkarsanız ve hava aydınlıksa gözleriniz, içeriye daha az ışığın ulaşması amacı ile kendisini daraltır. Ortamda yeterli ışık olduğu için dünyayı daha iyi bir şekilde görebilmek için gözleriniz ortamdaki ışığı belirli bir oranda filtreleyecektir.

Tersi bir durum olarak, eğer bulunduğunuz ortamda yeterli ışık yoksa gözleriniz ortamdan daha fazla ışık alabilmek için kendisini büyütecektir (açacaktır). Vücudunuz bunu otomatik bir şekilde yapar ancak (otomatik mod haricinde) kameranız bunu yapamayacaktır..

Kameranızda, diyafram için konuşmak gerektiğinde, diyafram senösöre düşen ışığın yanında birkaç özelliği daha kontrol etmektedir. Diyafram, odakta ne kadar alan olmasını istediğinizi kontrol eden bir sistem olan alan derinliğini de değiştirebilmektedir. Geniş bir açıklık ile sığ bir alan derinliği elde edebilirsiniz. Sığ bir alan derinliği odakta daha az öge bırakır ancak arka planda bokeh adı verilen bir etki oluşturur.

Fotoğraf: Gagan Dhiman

DİYAFRAM ÖNCELİKLİ MOD Diyafram Öncelikli Mod kameraların kadranlarında genellikle “A” ya da “Av” olarak görülmektedir. Diyafram “f-stop” olarak adlandırılarak ölçülür. Birçok kamera ya da lens 1/3’lük ya da 1/2’lik durak (f-stop) ölçülmüş bölümlere ayrılmıştır. Daha küçük f-stop sayısı daha geniş bir açıklığı ifade etmektedir. Diyafram Öncelikli Mod kullandığınızda siz gerekli diyaframı ayarlarken kameranız otomatik olarak perde hızını ayarlayacak ve kameranız için uygun olan ışık elde edilecektir. Diyafram Öncelikli Mod kullandığınızda diyafram ile birlikte ISO’yu kullanabilecekken perde hızını değiştirme imkanınız olmayacaktır.

ENSTANTANE ÖNCELİKLİ MOD Enstantane Öncelikli Mod, kamera kadranlarında genellikle “S” ya da “Tv” olarak görülmektedir. Perde hızı, zamanın belirli aralıklara bölünmesi sonucu elde edilen bir şekilde ölçülmektedir. Bazı durumlarda kesir olarak (1/125 gibi) gösterilecektir. Temel matematik bilgilerimizi kullanmak gerekli gibi görünse de, daha küçük sayı daha hızlı bir perde hızını ifade etmektedir (1/500, bir hızlı perde hızıdır). Diyafram Öncelikli Mod kullanımında olduğu gibi, Enstantane Öncelikli Mod kullanırken de sadece perde hızını (ISO hariç) kullanabileceksiniz ve kameranız da gerekli diyafram değerini otomarik olarak atayacak demektir.

Fotoğraf: Roderick Eime

PERDE HIZI (ENSTANTANE) Perde hızı fotoğrafınızın çekilme süresini belirtmektedir. Bu yolla da sensöre düşecek ışığın miktarını kontrol edebilmektesiniz. Hızlı bir perde hızı kullandığınızda sensöre daha az düşecekken daha yavaş bir çekimde daha fazla ışık elde edebilirsiniz. Yüksek perde hızları anı durdurmak için kullanılmaktadır. Düşük perde hızları

Peki, artık diyafram, perde hızı, diyafram öncelikli mod ve enstantane öncelikli modun ne anlama geldiğini bildiğimize göre, asıl sorumuzu sorabilir demektir ki, o da şu; hangi modu kullanmalıyım?

Söyleyelim.

Ben genelde Diyafram Öncelikli Mod kullanırım..Neden mi? En basit cevap olarak, genellikle hareket etmeyen nesnelerin fotoğrafını çekerim, bu nedenle fotoğraflarım bulanık çıkar diye bir endişe taşımam. Bir diğer cevap olarak da genellikle alan derinliğini kontrol

15

“Neden sadece otomatik modda çekim yapmazsın?”

Evet... Bu sayede bütün yaratıcılığınızı öldürebilirsiniz. Bu yüzden ASLA otomatik modda çekim yapmam. Otomatik modda diyafram ve perde hızı değerleri en güvenli, en sıkıcı ayarlara çekilecektir ve fotoğraflarınız düz ve sıradan olacaktır. İlle de tam otomatik modda çekim yapmaya karar verirseniz, uzun bir yola çıkacağınızdan ve flaşınızın otomatik olarak açılır olduğundan emin olun.

“Peki neden manuel moda geçip her şeyi kontrol etmeyelim?”

Evet, manuel mod gerçekten harika bir tercihtir ve genellikle bu modu kullanmayı tercih ederim, fakat sık sık çekim için yeterli zamanım olduğunda ve her çektiğim fotoğrafın pozlama değerlerini kontrol etmeye fırsatım olursa. Özellikle manzara fotoğrafları çekiyorsanız ve “altın saat”te çekim yapma amacında iseniz manuel modda çekim yapmak oldukça zorlayıcı olacaktır. Manuel modda çekim yaparken aşırı ya da az pozlama riskiniz yüksektir. Eğer anı yakalamak ile ilgili bir kaygınız varsa ve manuel mod kullanarak her çektiğiniz fotoğrafı teker teker kontrol ediyorsanız, manuel modda yapacağınız çekimlerde, o özel anı kaçırma riskiniz yüksektir.

Neredeyse bitirdik. Hem Diyafram Öncelikli Mod hem de Enstantane Öncelikli Modun kendine göre avantajları ve dezavantajları bulunmaktadır, ben kendime göre uygun olanları size anlatmaya çalıştım. Ben genelde şehir mimarisi ve HDR fotoğraflar çekmekteyim. Bu fotoğrafların çekimi için en uygun olduğunu düşündüğüm Diyafram Öncelikli Modu daha fazla kullanmaktayım. İnsan ve hareket içeren çekimlerde ise, ihtiyaç duyduğumda Enstantane Öncelikli Mod kullanmayı tercih ederim. Tekrar tekrar denemeler yapmanızı ve kendinize uygun olanı deneme yanılma ile bulmanızı öneririm.

Sayı: 5 - 2019 / Geniş Açı Fotoğraf Grubu

FOTOĞRAFÇILIK TÜRLERI

DOĞUM GÜNÜ FOTOĞRAFÇISI OLMAK! Doğum günü fotoğrafçısı olmak için, fotoğrafçılığın her alanında olduğu gibi, öncelikle temel fotoğrafçılık eğitimi almak şarttır

Başak TUNCER

Geniş Açı Fotoğraf Grubu / Sayı: 5 - 2019

16

FOTOĞRAFÇILIK TÜRLERI

4- DOĞUM GÜNÜ FOTOĞRAFLARI ÇEKİLİRKEN NELERE DİKKAT ETMELİ?

1- DOĞUM GÜNÜ FOTOĞRAFÇISI NASIL OLUNUR? Doğum günü fotoğrafçısı olmak için, fotoğrafçılığın her alanında olduğu gibi, öncelikle temel fotoğrafçılık eğitimi almak şarttır. Profesyonel bir çekim için, en son model/en üst düzey olmasa bile, profesyonel bir dijital fotoğraf makinesi; makinenize uygun iyi bir lens kullanmanız gerekecek ve iyi sonuçlar çıkması için bu ekipmana -bilgi ve uygulama anlamında hakim olmanız şarttır.

Profesyonel fotoğraflar çekebilmek için enstantene hızı, diyafram ve ISO gibi teknik terimlerin; fotoğraf kompozisyon kuralları ve çekim tekniklerinin iyi bilinmesi ve çekim sırasında rahatlıkla uygulanabilir seviyede olması gereklidir.

Temel fotoğrafçılık eğitiminin yanı sıra, çocuklarla olan iletişimi geliştirmekte fayda görüyorum çünkü doğum günü çekimleri, aileler tarafından genellikle 1-2-3 yaş grubu için tercih ediliyor. Bu en hareketli dönemlerinde, çocukların ilgisini objektife çekebilmek için çoğu zaman aile ile fotoğrafçının çeşitli yöntemlere başvurması gerekir. Doğumgünü çocuğunun sevdiği bir oyuncak, dikkat çekecek jest ve mimikler, komik veya dikkat çekecek seslere başvurmak, çekim boyunca çok yarar sağlıyor.

2- DOĞUM GÜNÜ FOTOĞRAFÇISI OLMAK İÇİN NASIL BİR EĞİTİM ALMALIYIZ? Doğum günü fotoğrafçısı olmak için öncelikle temel fotoğrafçılık eğitimi almak şarttır. Profesyonel fotoğraf çekebilmek için enstantene hızı, diyafram ve ISO gibi terimlerin detaylı bir şekilde bilinmesi gerekir.

Profesyonel doğum günü çekimleri, genellikle çocukların en hareketli oldukları yaşlarda tercih ediliyor. Bu anlamda dikkat edilmesi gereken ilk konu, çocuğun dikkatini objektifte tutabilmek. 1-2-3 yaş öocuklarına “şurada öylece otur, bana bak, gülümse” diye yönlendirerek çekim yapma lüksünüz yok. Bu noktada hem fotoğrafçıya, hem de ailelere iş düşüyor. Çocuğun sevdiği bir oyuncak, sevdiği bir şarkı, komikliklere başvurmak hem çocuğun gülümsemesini sağlar, hem de dikkatini o ortamda tutmakta etkili olur. Çekim öncesinde, aile ile mutlaka görüşüp kutlama veya konseptli çekim gününün nasıl ilerleyeceği konuşulmalı ve ailenin istekleri doğrultusunda fotoğrafçı ile birlikte belirlenmeli.

5- DOĞUM GÜNÜ FOTOĞRAFÇISI NASIL SEÇİLİR? Doğum günü fotoğrafçısı seçimi için pek çok alanda olduğu gibi internete başvurmak önemlidir. Pek çok fotoğrafçının internet üzerinde kendine ait bir web sitesi olduğu için buralardan örnek fotoğraflar incelenerek seçim yapılabilir.

Yakın arkadaşınızın birlikte çalıştığı ve memnun kalıp size tavsiye ettiği kişiyi de seçebilirsiniz. Fotoğrafçının önceden çekmiş olduğu fotoğrafları görerek karar vermenizi tavsiye ederim çünkü kişinin çalışma tekniğini, çektiği fotoğrafları, photoshop tekniklerini beğenmeniz oldukça önemlidir. Bu şekilde kendi çekiminiz hakkında da fikir sahibi olabilirsiniz.

Ayrıca, telefonla ya da yüz yüze gelerek o kişiyle elektriğinizin tutup tutmamasına bakmanız önemli. Fotoğrafçı, çekimin nasıl gerçekleşeceğine, sürecin nasıl işleyeceğine dair size fikir vermelidir.

Çekim teknikleri, kompozisyon kuralları kesinlikle biliyor olmamız gerekir. Elimizde iyi bir ekipman olması da güzel bir sonuç için geçerlidir. İyi bir dijital fotoğraf makinesi, lens sahibi olmalı, bunları iyi bir şekilde kullanabilmeliyiz. Bulunulan yerin ışık durumuna göre ayarlama yapmak da çok önemlidir.

3- DOĞUM GÜNÜ FOTOĞRAFLARI ÇEKME TEKNİKLERİ NELERDİR? Doğum günü fotoğraflarında uygulayabileceğimiz çeşitli kompozisyonlar mevcut. Öncelikle, bir doğumgünü kutlaması yapıldığını bize gösteren detaylar kesinlikle atlanmamalı: Doğum günü pastası, çocuğun kaçıncı yaşına girdiğini gösteren rakam detayı, süsler, hediyeler gibi… Son zamanlarda aileler, çocuklarının doğumgünleri için bir tema belirleyip, kutlama detaylarını bu tema üzerinden belirliyorlar. Örn. Şirinler.. Bu tarz süs, aksesuar vb. detaylara da fotoğraflarda yer verilmesi, kompozisyonu zenginleştirmek için de yardımcı olur.

Doğum günü çocuğu ve ailesinin portre fotoğrafları mutlaka çekilmeli. Bunun yanısıra, sadece doğum günü çocuğuna odaklı kalmak yerine, ortamda bulunan yaşıt arkadaşları ve diğer aile fertleriyle birarada oldukları en doğal hallerini yakalamak çok güzel sonuçlar vermekte, hatta fotoğrafları sonradan gören ailelerin çok hoşuna giden kareler çıkmasını sağlamaktadır.

Sadece doğumgünlerinde değil, her türlü fotoğraf çekiminde önemli olan bir diğer nokta ise, çekingen davranmayıp, farklı açılardan çekimler gerçekleştirmeye açık olmak.. Herkesi yukarıdan gördüğünüz bir açı veya tam tersi, daha aşağı bir seviyeden çektiğiniz kareler, hiç ummadığınız kadar güzel sonuçlar verebiliyor. Deneme konusunda cesur davranmakta fayda var.

Fotoğraflar © Başak TUNCER

17

Sayı: 5 - 2019 / Geniş Açı Fotoğraf Grubu

FOTOĞRAF TARİHİ

ASKER KÖKENLI FOTOĞRAFÇILARIMIZ Burhan Felek - Esat Nedim Tengiz - Etem Tem

Fatma Nur GÜLER

Geniş Açı Fotoğraf Grubu / Sayı: 5 - 2019

18

FOTOĞRAF TARİHİ Esat Nedim Tengizman (İstanbul 1898-i:stanbul 1980) ” … Aynı paralelde, ülkemizde bir toplumsal bellek oluşturmak amacıyla günün en etkili görsel belgesi olarak kabul edilen fotoğrafa gereken önemi verenlerin başında, cepheye giderken “Bu ölüm kalım mücadelemizde bir harp fotoğrafçısını yanımızda götürelim. Bana öyle birini bulun.” Emrini veren Mustafa Kemal vardır.

Esat Nedim Tengizman ve Etem Tem adlı yedek subaylar, günümüze Kurtuluş Savaşı ve Cumhuriyetin ilk yıllarından somut izler taşıyan eşsiz kareler bırakmışlardır.” Öğretmen okulu mezunu olan Tengizman, terhis belgesini alana kadar cepheden günümüze ulaşan fotoğrafların birçoğunun sahibidir. Özellikle I. Ve iL İnönü, Sakarya Meydan Savaşı ve Dumlupınar Savaşlarını fotoğraflandırmış, Mustafa Kemal’in yanında karargah karargah dolaşmış, hem savaşlardaki genel durumu hem de Mustafa Kemal’i fotoğraflamıştır. Savaş sonrasında savaşta yakılan ve yeniden yapılan kentlerin belgelendirilmesi görevini üstlenerek 3 yıl süren bir çalışmanın sonunda Vatan adlı bir albüm hazırladı.

Son olarak 4 yıl çalıştığı Hayat Mecmuası’nda kendi çektiği fotoğraflardan derlediği bir Atatürk albümü yayımladı. Bir trafik kazası sonrasında hayatı son bulan Tengizman’ın fotoğraf arşivi de buna benzer bir talihsizlikle, Üsküdar Çiçekçi semtinde oturduğu köşkün yanmasıyla yok olmuştur. Türkiye Tarihi ve Türkiye Fotoğrafçılığının tarihi fotoğrafçılık bölümünü oluşturan önemli fotoğraf kareleri ile adını günümüze bırakan bir kişiliktir.

Etem Tem (Halep ?- Ankara 1971) Etem Tem’in fotoğraf çekmeye başlaması savaştığı cephede gerçekleşmiştir. I. Dünya Savaşı sırasında, Kafkas Cephesinde savaşırken ordu birlikleriyle girdiği Bakü’de bir fotoğraf makinesi alarak savaş sırasında hiçbir şeyden haberi olmayan insanları bilgilendirme amacındadır. İngilizlerin Bakü’yü boşalttıkları sırada bir gemi ile İstanbul’a geçer.

Etem Tem’in fotoğraf çekmeye başlaması savaştığı cephede gerçekleşmiştir. I. Dünya Savaşı sırasında, Kafkas Cephesinde savaşırken ordu birlikleriyle girdiği Bakü’de bir fotoğraf makinesi alarak savaş sırasında hiçbir şeyden haberi olmayan insanları bilgilendirme amacındadır. İngilizlerin Bakü’yü boşalttıkları sırada bir gemi ile İstanbul’a geçer.

Kaynak: Dijital fotoğraf öncesi çağdaş türk fotoğraf sanatı/Fatma Nur GÜLER /30.09.2013

Burhan Felek (İstanbul 1889-İstanbul 1982) Gazeteci, spor adamı ve yazarlığıyla ön plana çıkan Burhan Felek, 1911 yılında İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesini bitirdi.

Gazetecilik hayatına Donanma Dergisinde başladı. Haber amaçlı fotoğrafçılık kareleri I. Dünya Savaşı, özellikle de Çanakkale Cephesine dayanmaktadır. ” Çanakkale Savaşı yıllarında “Karargah¬ı Umumi Fotoğrafçısı” olan Burhan Felek, Gelibolu Yarımadasının 7 km derinliğine kadar giren düşman birliklerinin açtığı yarayı saptamak amacıyla gönderildi.”

1918 yılında Tasvir-i Efkar gazetesinde spor ve haber fotoğrafçısı olarak çalışmaya başladı. Milliyet, Yeni Ses, Vakit, Millet ve Tan gazetelerinde fıkra ve mizahi hikaye yazarlığı da yaptı. Daha sonra Cumhuriyet’te 29 yıl, ardından 1982’ye kadar Milliyette çalıştı.

“Türk Basın Birliğinin kurucularından olan Burhan Felek, Gazeteciler Cemiyeti(28 yıl) ve Milli Olimpiyat Komitesi başkanlığını üstlendi. İstanbul Üniversitesi, kendisine “Fahri Doktorluk” unvanı verdi.

(1980) Gezi yazılarını içeren Hint Masalları (1943) ilk olmak üzere çeşitli gazete yazılarını kitaplaştırdı. Giovanııi Guereschi’nin Don Camillo dizisinden iki kitabı Türkçe’ye çevirdi. Teon Vemeill’den uyarladığı Melek Hanımın Aşkı, İstanbul Belediyesi Şehir Tiyatrosunda oynandı.

Burhan Felek’in, fotoğraf malzemesi satan İstanbul Eminönü Meydan’ındaki “Selanik Bonmarşesi” adına hazırladığı Fotoğraf Rehberi adlı kitabı 1917’de yayınlandı. Gazeteciler Cemiyet’inin 1976 Kongresinde kendisine “Şeyh-ül Muharririn( Yazarların Şeyhi) unvanı, ölümünden sonra ise Fransa hükümeti tarafından Legion D’honneur nişanı verildi. Burhan Felek yazılarında yarattığı halk tiplerini, topum yaşamımızdaki değişimi, kültürel farklılıklardan doğan çelişkileri ve öz değerlerimizi fotoğrafçı duyarlılığıyla yansıtmıştır.”

19

Sayı: 5 - 2019 / Geniş Açı Fotoğraf Grubu

DÜĞÜN FOT

©Serhan SERTER

Geniş Açı Fotoğraf Grubu / Sayı: 5 - 2019

20

TOĞRAFÇILIĞINA GIRIŞ BÖLÜM 2: POZ B

u adımda artık çiftimizi alıp fotoğraf çekmeye başlayabiliriz. Onlara ne yapmaları gerektiğini söylemeden önce onları doğru noktaya yerleştirmiş ve birbirlerine doğru doğru konumu almış olmalarını sağlamış olmanız gerekiyor. Bu aşama tamamen onların arasındaki bağlantıyı sağlamakla ilgilidir. Bu duygusal bağ değil, kameraya doğru fiziksel bağlantıdır. Onları yerleştirebileceğiniz birçok poz vardır. Bu seçenekler birinci ve ikinci aşamadaki seçimlere göre azalacaktır. Yine de bu listeden birkaç tanesini seçip her ortamda bu pozisyonlardan birkaç tane fotoğraflamanız gerekir.

1. Göğüs Göğüse: Bu poz bir dereceye kadar samimiyet gerektirir. Hatırlanması gereken önemli nokta ise, bu birleşik bir pozisyon olduğundan çiftin birbirlerine dokunması gerektiğidir. Onlara sarılmalarını söyleyin. Sonra gerekirse poz üzerinde ince ayarlar yapabilirsiniz.

2. Sırt-Göğüs Pozu: Kameraya alışık olmayan bir çifti çekiyorsanız bu pozisyonla başlamak daha güvenlidir diyebiliriz. Gelin ya da damat önde olabilir. Pozu tarif ettikten sonra gerisinin doğal bir şekilde oluşmasını bekleyin. Sonunda bir çiftin diğerini sarıp sarmaladığı samimi bir pozisyona ulaşabilirsiniz.

Birazcık ince ayarla da istediğiniz pozu elde etmeniz çok kolaydır.

3. Bacakların üzerine ya da arasına oturmak: Bu poz için iki temel seçeneğiniz mevcut, çiftin yüzlerinin birbirlerine dönük olduğu ya da birinin sırtının diğerine dönük olduğu bir fotoğraf. Tarafların birbirlerine dönük olduğu poz daha samimi olmakla birlikte çok daha zahmetli olabilir ve uzun açıklamalar gerektirebilir. Bu pozda ince ayar yaptığınızdan emin olun, bacaklar gereğinden fazla açık olabilir, pozda eğrilik yamukluk olabilir vs.. Ve son olarak bu poz merdivenlerde iyi gidebilir.

©Serhan SERTER

4. Yan yana oturma: Sandalyede, duvarda, merdivende ya da yerde olsun, bu poz çoğu çift için işe yarar. Çiftin birbirine daha bağlı olmaları için pozu iyileştirebilir ya da talimatlar verebilirsiniz. Vücut dillerine bağlı olarak birbirlerinden kopmuş görünebilirler. Bir düğün fotoğrafında böyle bir şey istemeyiz. O yüzden oturuşlarını hatta ellerini birleştirmek isteyebilirsiniz. Damada bacaklarını kapatmasını da söyleyebilirsiniz mesela.

5. Yan yana ayakta durmak: Yine basit bir poz. Yine de birbirlerinden kopuk olmamalarına dikkat edin.

6. Aynı karede ayrık: Bu pozda onları konumlandırabileceğiniz bir sürü yol vardır. Beli çifti iki kapı çerçevesine ya da pencereye yerleştirirsiniz. Bu eğlenceli poz yaratıcılık açısından zengin olsa da hareket-iletişim bakımından sizi sınırlayabilir.

7.

Uzanarak: Ayı yöne doğru ya da zıt yönlere doğru, bu poz fotoğraflaması samimi bir poz olabilir. Ümit YAŞAR

©Serhan SERTER

21

Sayı: 5 - 2019 / Geniş Açı Fotoğraf Grubu

FOTOĞRAF TÜRLERİ

PORTRE FOTOĞRAFÇILIĞI İÇIN LENS SEÇIMI İnsanların en çok ilgi duyduğu fotoğrafçılık alanlarının en başında portre fotoğrafçılığı gelir. Bunun çeşitli sebepleri vardır elbette. Bu yazımızda, portre fotoğrafçılığın için lens seçimi konusu üzerinde duracağız. Ümit YAŞAR

Geniş Açı Fotoğraf Grubu / Sayı: 5 - 2019

22

?

FOTOĞRAF TÜRLERİ

Uzun odak mesafesine sahip telefoto lensler konunun arka planını bulanıklaştırmak için de faydalıdır. Bu durum fotoğrafçılıkta bokeh olarak da adlandırılır. Kaliteli bir bokeh elde edebilmek için iki yol vardır: • Düşük diyafram aralığı ile • Uzun odak mesafesi ile Aşağıdaki fotoğrafta 300 mm ve 100 mm lenslerle çekilmiş fotoğrafları göreceksiniz. Konunun arka plandan nasıl ayrıldığına dikkat edin. 300 mm ile çekilmiş fotoğrafta ayrım çok daha fazladır.

İ

nsanların en çok ilgi duyduğu fotoğrafçılık alanlarının en başında portre fotoğrafçılığı gelir. Bunun çeşitli sebepleri vardır elbette. Bu yazımızda, portre fotoğrafçılığın için lens seçimi konusu üzerinde duracağız.

Telefoto lenslerin kötü yanı ise odak uzaklığı arttıkça modelden uzaklaşmanız gerektiğidir. Böylece modelinizle iletişim kurma ve onu yönlendirme olanağınız da zorlaşıyor. Bu yüzden lens seçerken artı ve eksi yönleri bilerek karar vermek gerekir.

Bokeh etkisini yaratmak için kullanabileceğimiz bir diğer yol da, diyafram çıklığıdır. Büyük diyafram açıklıklarında (mesela f1.8) daha fazla bokeh elde edilir. Ancak lenslerin diyafram açıklığı arttıkça fiyatları da artıyor.

Tabii ki, bu yazdıklarımız dışında da çok önemli faktörler sizi bekliyor olacak, mesela fiyat. Malesef lenslerin fiyatları çok uçuk seviyelerde. Ayrıca bu lensler full frame makineler için geçerli, eğer crop çarpanlı bir makineniz varsa bu lenslerin eşdeğerlerini almanız gerekecektir. Mesela full frame makineler için 50mm’lik lens crop çarpanlı APS-C makinelerde yaklaşık 70mm’lik bir odak mesafesine denk gelir.

Lens seçerken tüm bu faktörleri göz önünde bulundurulmalıdır.

Hangi lens ihtiyacımız olduğuna karar verebilmek için öncelikle ne tür portre çekeceğimizi bilmemiz gerekiyor, yakın plan, tam boy mu yoksa konuyu çevre ile birlikte çekeceğimiz çevresel bir portre mi.

Genel olarak portre çeşidine göre seçmemiz gereken lensler şu şekildedir: • Tam boy: Standart lens, 35-50mm • 3/4 Portre: Standart lens, 35-50mm • Büst: kısa ya da orta mesafe telefoto lens, 85-135mm • Çevresel Portre: Standart lens, 35-50mm Geniş açılı ya da kısa odak mesafesine sahip lensler (20-35 mm) genellikle portre fotoğrafı için tercih edilmez. Çünkü bu lensler fotoğrafın yapısını bozarlar. Ve eğer büst (omuzdan yukarısı) fotoğrafı çekecekseniz modelinize çok fazla yaklaşmanız gerekir ki bu modelinizi ve fotoğrafı etkileyecektir. Bu da fotoğrafta bozulmaya sebep olabilir. Bu kurala istisnalar şunlar olabilir: 1.

Fotoğrafta artistik amaçlarla kasti bir bozulma istersiniz.

2. Çevrenin de dahil olduğu bir portre çekmek istersiniz ve bu yüzden geniş açı bir lens isteyebilirsiniz.

Aşağıdaki fotoğrafta bozulma ile neyi kastettiğimizi daha iyi anlayacaksınız. Aynı konunun üç farklı lensle çekilmiş fotoğrafları bunlar. Görüleceği üzere 24mm lens ile çekilmiş fotoğrafta modelin yüzünün oranı bozulmuştur, burnu olağandan daha büyük vb… Bu bozukluk biraz daha düşük olmakla birlikte 50 mm ile çekilmiş fotoğrafta da var.

23

Sayı: 5 - 2019 / Geniş Açı Fotoğraf Grubu

FOTO MAGAZIN

Wildlife Photo Contest Birincisi,

Diskalifiye Edildi!

A

frican Geographic, 2019 Yılın Fotoğrafçısı ödülünü yakın zamanda kazanan fotoğrafçının fotoğraf manipülasyonu nedeniyle diskalifiye edildiğini açıkladı. Fil kulaklarındaki yırtılmaların fazlalığı öncelikli dikkatleri çekti.

“Kenya’daki Amboseli Ulusal Parkı’ndaki Tim” başlıklı ve fotoğrafçı Björn Persson tarafından çekilen fotoğraf, arka planda kara bulutlar olan bir alanda duran ve Tim adlı bilinen bir Kenyalı filini gösteriyor.

Fotoğraf başlangıçta Persson’un Yılın Fotoğrafçısı ünvanını kazanmasına rağmen, topluluk üyeleri” filin kulaklarıyla ilgili bir şey olduğunu fark etti. African Geographic, Selengei Poole-Granli’nin, yarışmaya Tim’in kulaklarının neye benzediğini tam olarak gösterdiler. Orjinal kulaklarla fotoğrafta gösterilen kulaklar arasında ciddi farklılıklar bulunuyordu.

African Geographic, “Yargıçlar yargılama sürecinde hatayı anlamadılar” diyor. “Görüntüde kabul edilebilir olduğunu düşündüğü ve Tim’e mistik bir boyut kattığı diğer belirgin post-prodüksiyon çalışması hakkında yorum yapmış olsalar da. , bir fantezi ve efsane duygusu ‘ olarak diğer değişiklikler kabul edilebilir olmuştu. ” Persson’un tutarsızlıkla ilgili yüzleşmesinden sonra, fotoğrafçı manipülasyonun işlem sonrası kazara meydana geldiğini açıkladı.

African Geographic, “Juri, fotoğrafçı tarafından yapılan post-prodüksiyon çalışmalarının filin kulaklarında doğru şekilde yansımamış bazı yırtılmalar ile sonuçlandığının farkına vardıktan sonra diskalifiye etme kararını verdi. “Katılımcının, bu hatanın, görüntüyü temizlerken (fotoğrafçılar arasında yaygın bir uygulama olan) istemeden ortaya çıktığı açıklaması, jüri tarafından kabul edildi ancak görüntünün diskalifiye edilmesi kararı duruyor.”

Yarışmanın kuralları şöyle diyor: “Çalışmalar, orijinal sahneyi sadık bir şekilde yansıtmalı. Yerel ayarlamalar uygun şekilde kullanılmalıdır. Amaç, orijinal deneyime sadık kalmak ve izleyiciyi asla aldatmamak veya gerçeği yanlış tanıtmamaktır.

Erkan Terzi

Geniş Açı Fotoğraf Grubu / Sayı: 5 - 2019

24

FOTO MAKALE

KENDI FOTOĞRAFLARINIZ NEREDE?

T

üm hayatınız boyunca size neyin güzel olduğu, neyin çirkin olduğu, neyi yapmanız, neyi yapmamanız gerektiği öğretildi. Fotoğrafçılık için de durum farklı değil, fotoğraf çekmeye başladığınızda size neyin güzel, neyin doğru, neyin yanlış olduğunu söylediler ve siz onların istedikleri fotoğrafı çekmeye başladınız.

İnsanın kendine ait fotoğrafları çekmesi lazım, başkalarının güzel dediği fotoğrafları değil. Kendinize ait fotoğrafları çekmeye başladığınız zaman – çirkin olsalar bile – aslında fotoğraf çekmeye yeni başlamış sayılırsınız. Sonrasında kendi fotoğrafçı kişiliğinizi inşaa edersiniz.

Biraz baş kaldırmak, biraz direnmek ve aykırı olmak, sorgulamak ruhunuzda yoksa diğerlerini taklit etmekten, mükemmel diye tanımladıkları (!) şeylerin peşinden koşmaktan kurtulamazsınız. Hayatı da, fotoğrafı da ıskalamamak için, otoritenin sizi kendi istediği gibi biçimlendirmesine, toplumun sizi inşaa etmesine izin vermeyin.

Hakkı CEYLAN

25

Sayı: 5 - 2019 / Geniş Açı Fotoğraf Grubu

FOTO MAGAZIN

FOTOĞRAF YARIŞMALARI neden ve kim için tehlikeli?

F

otoğraf yarışmaları neden tehlikeli olsun ki, elbette değiller; fakat bazı insanların bu yarışmalara bakış açıları kendileri için tehlikeli. Tıpkı internet ve televizyon gibi düşünebilirsiniz.

Tek başına bu yayın organlarına tehlikeli sıfatını verebilir miyiz, elbette veremeyiz. Buna rağmen bazı durumlarda her ikisi de tehlikeli olabiliyor. Bilgisayar oyunları için de aynı şey geçerli. Belli bir seviyeye kadar çocukların gelişimine, özellikle de zeka gelişimine katkıda bulunurken, belli bir miktardan sonrası oldukça tehlikeli olabiliyor.

Öncelikle şunu belirtmeliyim ki, jüri üyeleri yetkin fotoğrafçılardan oluştuğu ve katılımcıları sömürmediği sürece fotoğraf yarışmalarına karşı değilim. Dileyen katılır, dileyen katılmaz.

Fotoğraf yarışmalarının amatör fotoğrafçılara kazandırdığı şeyler var, bunlar inkar edilemez. Benim de zamanında katıldığım bir kaç yarışma oldu, hatta kendimde o enerjiyi ve isteği bulursam bazı uluslararası yarışmalara katılabilirim. Fakat…

Fotoğraf yarışmalarının çok fazla olması bu yarışmalardaki kalitenin düşmesine ve haliyle alınan sonuçların sağlıklı olmamasına yol açıyor. Bu aynı zamanda jüri üyeliği yapanların yetkinliklerini de sorgulatıyor, ki yarışmaların bir kısmında fotoğrafla ilgisi olmayan çok fazla jüri üyesi bulunuyor. Yeni başlayan bir amatör fotoğrafçıdan yarışmalardaki bu farklılıkları ayırt etmesini beklemek yanlış olur.

Bir kaç kere bu yarışmalara katılan ve istediği sonucu alamayan meraklı fotoğrafçı kazanan fotoğraflara baktığında da hayal kırıklığına uğruyor. Kendi fotoğrafçılığı hakkında şüpheye düşüyor ya da yarışmanın adilliği konusunda şüpheleniyor. Halbuki yarışma ne kadar adil olursa olsun, seçici kurulun büyük bir kesimi yetkin fotoğrafçılardan oluşmadıktan sonra bunun önüne geçmek imkansız.

Yeni başlayanlar için ikinci tehlike ise bu meraklıların tüm fotoğrafçılığını yarışmalara endekslemesi. Yeni başlayan bir fotoğrafçı daha temel eğitimini bile hazmetmeden yarışmaya gönderdiği fotoğrafın başarılı olması sonucunda kendini olmuş kabul ediyor ve öğrenme sürecini kesiyor. Bunun yerine yaptığı şey sonraki tüm fotoğraf ilgisini önümüzdeki tarihlerde hangi yarışmalar var, jüri üyeleri kimlerdir, nasıl fotoğraf isterler, hangi fotoğrafları beğenirler, önceki yarışmalarda hangi fotoğraflar derece almış vb. konuları araştırmaya yönlendirmek ve bulduğu bilgiler doğrultusunda fotoğraflar çekerek o yarışmalara hazırlanmak.

Yukarıda da yazdığım gibi, fotoğraf yarışmalarına katılın; ama unutmayın ki yarışmaya katıldığınızda o yarışmanın kurallarını ve seçici kurulun kararlarını baştan kabul etmiş olursunuz. Sonradan itiraz etmeniz ya da ağlamanız herhangi bir şeyi de değiştirmez.

Son söz: Bir fotoğrafçının eserleri sanata evrildikçe değerlenir, yarışmada ödül kazanmakla değil. Eserleriniz ona kendinizden kattıklarınızla, özgün olmakla sanata evrilirler.

Hakkı CEYLAN

Geniş Açı Fotoğraf Grubu / Sayı: 5 - 2019

26

FOTO MAKALE

FOTOĞRAF BECERILERINI GELIŞTIRMEK H.İbrahim ERGUNDA

F

otoğraf makinanızı seçtiniz. Şimdi seyrine doyulmayacak kareler elde edeceğinizi sanıyorsanız yanılıyorsunuz. Uzun bir öğrenme maratonuna hazır olun. Fotoğraf bir anlatım dilidir.

Tıpkı yabancı bir dil öğrenirken dilin yapısal kavramlarına ve sözcüklere ihtiyaç duyulduğu gibi, fotoğrafın anlatım dilinin de öğrenilmesi gereklidir. Peki fotoğraf becerilerini geliştirmek için neler yapmalı, nereden başlanmalı?

viyede seyretmektedir. Bu sebeple ön seçime tabi tutulan fotoğraf sitelerinden faydalanmak daha iyi olacaktır. www.1x.com www.photo.net

• Makinanızın teknik özellikleri ile başlayın. Hangi özellikler ne işe yarıyor?, diyafram nedir?,obtüratör hızı nedir?, yaratıcı fotoğrafa katkısı nasıldır? Sorularının cevaplarını arayın. Benim tavsiyem fotoğraf derneklerinde düzenlenen “Temel Fotoğraf Eğitimi” kursuna katılmanız ve fotoğrafın tarihçesi dahil teknik ve estetik bilgisi almanız. Vaktim yok ve ben kendim öğrenme disiplinine sahibim diyorsanız, fotoğraf ile ilgili pek çok yayından ve internet sitelerinden faydalanabilirsiniz. Bir eğitim seminerine katılarak daha usta bir yada bir kaç fotoğrafçıyı kendinize rehber olarak seçmek hem işinizi kolaylaştıracak hem de fotoğrafa bakış açınızı değiştirecektir. Derneklerde düzenlenen fotoğraf seçim etkinliklerinin gelişim sürecine katkısı oldukça fazladır. Yaptığınız bir çalışmanın objektif olarak ustalar tarafından yorumlanması, fotoğraf dilinin izleyen tarafından nasıl okunduğunu gösterecektir.

• Aşağıda vereceğim on kaynağın kütüphanenizde olmasında çok büyük fayda var : * Fotoğrafın Yapısal Ögeleri ve Fotoğraf Sanatında Kompozisyon, Sabit Kalfagil, Fotoğrafevi Yayınları * Fotoğrafta Kompozisyon, Tom Grill Mark Scanlon, Homer Kitapevi * A’dan Z’ye Fotoğraf, Özer Kamburoğlu, Say Yayınları * Fotoğraf Teknik Okumaları, Faruk Akbaş Emre İkizler, Say Yayınları * Görme Kültürü I-II-III, Çerkes Karadağ, Doruk Yaınları * Görme Biçimleri, John Berger, Metis Yayınları * Türk Fotoğrafında 101 Kompozisyon 101 Yorum, Gültekin Çizgen, Say Yayınları * İyi Fotoğraf Nasıl Oluyor, Yani?, Nazif Topçuoğlu, YKY * Fotoğraf Tarihine Giriş, Alberto Modiano, Art Studio Yayınları * Fotoğraf Üzerine, Susan Sontag, Altıkırkbeş Yayınları • Ve tabiki öğrenilen bilgilerin uygulamasının yapılması çok önemli.

Makinanızı yanınızdan ayırmadan, yılmadan denemeler yapmalı, sonuçları bir rehber eşliğinde değerlendirmelisiniz.

• Yolun henüz başında iken “Fotoğrafçılar” belgeselini izlemenizi özellikle tavsiye ederim. Herkesin gıpta ile izlediği fotoğrafların üretim sürecinin sanıldığı gibi çok da kolay olmadığını ve ne kadar zorlu bir yolda olduğunuzu daha iyi anlayacaksınız. İzlenmesi gereken diğer belgeseller ise ; * Baraka, Yönetmen: Michael Fricke * Savaş Fotoğrafçısı, Yön : Christian Frei * Küller ve Kar (Ashes and Snow), Yön : Gregory Colbert * Kanatlı Uygarlık (Winged Migration), Yön : Jacques Perrin * Yuva (Home), Yön : Yann Arthus-Bertrand * Heyecanlı Göz (Impassioned Eye), Yön: Heinz Butler * Annie Leibovitz, Yön: Barbara Leibovitz * Kontak Baskılar (Contacts ), Yön: Richard Copans&Stan Neumann * Arkana Bak (Looking Back at You), Yön: Sebastiao Salgado • Bolca fotoğraf izlemek göz estetiğini ve farkındalığını arttıracak diğer bir egzersiz olacaktır. Günümüzde pek çok fotoğraf paylaşım sitesi olmakla beraber, malesef foto-kalite de bir o kadar düşük se-

• Fotoğraf ile ilgili geçmişte yapılmış olan çalışmalar öğrenilmelidir. www.artcyclopedia.com

• Gerek analog çalışmalarda gerekse sayısal çalışmalarda bir dosyalama yöntemi seçilmesi, aradığınız hızlı bulmada oldukça yardımcı olacaktır.

• Fotoğrafınızı geliştirecek, foto-kalitesi yüksek fotoğraf albümleri satınalın.

• Fotoğraf sergilerini takip edin. Her fotoğrafın önünde sanatçının anlatmak istediklerini yorumlayacak kadar vakit geçirin.

• Süreli fotoğraf yayınlarını takip edin. Mümkünse yabancı fotoğraf dergileri alın.

• Farklı sanat dallarını ve akımları öğrenin.

Bu uzun maratonda başarılar, bol fotoğraflı günler…

27

Sayı: 5 - 2019 / Geniş Açı Fotoğraf Grubu

HUKUK

FOTOĞRAF ÇEKERKEN HAKLARIMIZI, YÜKÜMLÜLÜKLERIMIZI NE KADAR BILIYORUZ? – BÖLÜM 3 Av. Fulden ELVERİR arthenos.com

Geniş Açı Fotoğraf Grubu / Sayı: 5 - 2019

Fotoğraf çekerken haklarımızı, yükümlülüklerimizi ne kadar biliyoruz nelere dikkat ediyoruz ya da yasal olarak neleri ihlal ediyoruz?

28

FOTOĞRAF HUKUKU

F

otoğraf çekerken haklarımızı, yükümlülüklerimizi ne kadar biliyoruz nelere dikkat ediyoruz ya da yasal olarak neleri ihlal ediyoruz? Tüm bu sorulara cevap bulabilmek adına geçtiğimiz aylarda Yargıtay kararlarını incelediğimiz biz yazı dizisi başlatmıştım. Şimdi yeni bir Yargıtay kararını gelin birlikte inceleyelim.

Yargıtay kararında öncelikle davacının talepleri, ardındawwn ihlalde bulunduğunu iddia ettiğimiz kişinin savunmaları ve ilk mahkemenin kararı bulunmaktadır. Mahkeme kararının ardından taraflardan birinin itirazları üzerine gidilen Yargıtay’ın nihai kararı bulunmaktadır. Yargıtay mahkeme üyelerinin arasında bir fikir ayrılığı olması halinde üyelerden bir kimse karşı oy vererek fikirlerini paylaşmaktadır.

YARGITAY 11. HUKUK DAİRESİ Esas Numarası: 2015/13777 Karar Numarası: 2017/1847 Karar Tarihi: 28.03.2017

Davacı vekili; davalının internet sitesinde yer verdiği “Y04/01 07…” kodu altında satışı yapılan ürünün üzerinde müvekkili …’in satranç oynarken çekilmiş fotoğrafının müvekkilinin izni olmaksızın kullanıldığını, bu durumun müvekkilinin kişilik haklarının ihlali ve… 86/1 hükmüne aykırılık oluşturduğunu, müvekkilinin çocuk olması nedeniyle olumsuz etkilerinin oluşturduğunu, bu nedenle 10.000TL manevi tazminata hükmedilmesini,… 68 uyarınca müvekkilleri ile sözleşme akdedilseydi ödenmesi gereken bedelin üç katına karşılık olmak 5.000TL tazminata hükmedilmesini, davalının anılan ürünün satışından elde etiği kara karşılık 5.000 TL’ye hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalı vekili; müvekkilinin ürünün tasarımı ve fotoğrafın kullanılmasıyla ilgili bir katkısı ve üretimi olmadığından kötü niyetli ve kusurlu olmadığını,… 68 hükmünün uygulanabilmesi için bir eserin meydana getirilmiş olması gerektiğini, ilgili fotoğrafın kullanılmış olmasının maddi kazanç bakımından bir etkisinin bulunmadığını, fotoğrafın kar oranıyla ilgili bir etkisi olmadığını, davacının fotoğrafının kullanılmasının kişilik haklarına saldırı olmadığını beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

Mahkemece; fotoğrafın.. 86. maddesi kapsamında koruma altında olduğu, fotoğrafın davacı tarafın izni olmadan ticari amaç olarak kullanıldığı, dosyaya emsal herhangi bir bedel ispat edilemediği, söz konusu kullanım nedeniyle fotoğrafın kullanım şekli, sektörel uygulama oranı, fotoğrafın ürün satışına katkısı dikkate alındığında 3.500 TL maddi tazminatın … ve hakkaniyet gereği davalı taraftan tahsili davacı tarafa ödenmesi gerektiği, söz konusu kullanım fikri eser niteliğinde olmayıp haksız rekabet çerçevesinde olduğu, bu nedenle davacı tarafın üç katı tazminat talebi ve fazlaya ilişkin maddi tazminat taleplerinin reddedilmesi gerektiği, davalının kullanımı davacıya ait fotoğrafların izin alınmaksızın bir kullanım olduğu,.. 58 maddesi kişilik hakkının zedelenmesinde zarar gören uğradığı manevi zarara karşılık manevi tazminat adı altında bir miktar paranın ödenmesini isteyebileceği, davalı tarafın basiretli bir tacir gibi davranmaması ve fotoğrafların izinsiz olarak kullanımı dikkate alındığında 3.000 TL manevi tazminatın davalı taraftan tahsili gerektiği nedenleriyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.

Dava,… 86. maddesi yollamasıyla.. 49. ve MK 24. maddelerine dayalı maddi manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece davacı …’in fotoğrafının izinsiz olarak kullanılmak suretiyle imal edilen satranç takımını satan davalının, dava dışı imalatçıdan, dava konusu fotoğrafın kullanılması için izin alınıp alınmadığını araştırmadığı, bu nedenle kusurlu olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Davalı şirket dava dışı kişi ya da kişiler tarafından üretilen satranç takımını ticari amaçla piyasaya sunan kişi olup sadece tacir olması nedeniyle satımını yaptığı ürünlerin üzerindeki fotoğrafla ilgili imalatçının izin alıp almadığını araştırma yükümü kendisine yüklenemez….49. maddesine göre kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür. Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı davranışının kusurlu kabul edilmesi mümkün bulunmamaktadır. Bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesi gerekmektedir. İNCELEME : Davacı çocuk vekili, satranç oynarken fotoğrafının izinsiz çekildiğini, izinsiz olarak internet sitesinde satılan ürünün üzerinde fotoğrafının yayınlandığını, bu durum çocuğun kişilik haklarını ihlal etmiş olması sebebiyle 10.000 TL manevi tazminat ile 10.000 TL maddi tazminat talep etmiştir. Burada bahsedilen ürün satranç takımıdır. Davalı şirket ise, ( imal edilen satranç takımını satan şirket ise ) kötü niyetli ve kusurlu olmadığını beyanla davanın reddini talep etmiştir.

Yerel mahkeme ise 3.500 TL maddi tazminata, 3.000 TL manevi tazminata hükmetmiştir. Tarafların itirazları üzerine Yargıtayca yapılan incelemede; satranç takımını satan şirketin fotoğrafın kullanılması için izin alınıp alınmadığı konusunda bir araştırma yükümlülüğünün olmadığını, imalat yapan şirketin fotoğrafı izinsiz çeken kişi olmadığı, kusurun kendisine yüklenemeyeceği gerekçeleriyle davanın tümüyle reddine karar vermiştir.

Bakıldığında burada davacının davayı husumeten yanlış kişiye açtığını görmekteyiz. Dava izinsiz fotoğraf çeken fotoğrafçı yerine ürünü imal eden şirkete açılmıştır. Kişi gerçek hayatta da fotoğrafı çeken sanatçıyı bilemeyebilir/tespit edemeyebilir. Ancak bu nedenle kusuru ve bilgisi olmayan şirkete dava açması söz konusu değildir. Yerel mahkeme kusur durumu incelemesi yapmaksızın karar vermiştir. Bir önceki yazılarda da olduğu gibi tarafların itiraz etmesini, davayı temyize göndermesinin ne derece önemli olduğunu görüyoruz. Yargıtay yerel mahkemeden tamamen farklı olarak davayı tümüyle reddetmiştir. Benim yorumum ise Yargıtayın görüşünde haklı olduğu yönündedir. Peki ya sizlerin düşünceleri nelerdir? İzinsiz fotoğrafı çekilen kişi bu hakkını başka şekilde kullanabilir miydi? Ya da fotoğrafçı nasıl tespit edebilirdi?

29

Sayı: 5 - 2019 / Geniş Açı Fotoğraf Grubu

FOTOĞRAF ARŞİVLEME

EN GÜZEL FOTOĞRAFI SEÇMEK SIL GITSIN TEKNIĞI! Bir fotoğrafçı olarak başarılı olabilmenin yolu güzel fotoğraf çekebilmek kadar güzel olmayan fotoğrafları silebilmekten geçer. Ancak fotoğraf elemek söylemesi kolay, yapması zor bir iştir.

İlyas HACIÖMEROĞLU

Geniş Açı Fotoğraf Grubu / Sayı: 5 - 2019

30

FOTOĞRAF ARŞİVLEME

B

ir fotoğrafçı olarak başarılı olabilmenin yolu güzel fotoğraf çekebilmek kadar güzel olmayan fotoğrafları silebilmekten geçer. Ancak fotoğraf elemek söylemesi kolay, yapması zor bir iştir.

Profesyonel fotoğrafçıların portföylerinde benzer fotoğraflar göremezsiniz. Bunun nedeni nicelikten çok niteliğe önem vermeleri ve vermek istedikleri mesajı en iyi şekilde anlatan fotoğrafı seçebilmelerinden kaynaklanıyor.

Bir fotoğrafçı olarak seçildiğinizde sadece çekim için değil, düzenleme ve rötüş yetenekleriniz için de tercih edilirsiniz. Bunun öncesinde ise çektiğiniz fotoğraflar arasından en iyilerini seçebilme yeteneğiniz gelir. Tüm fotoğrafları müşterilerinize gösterdiğinizde onların kafası karışabileceği gibi en çok hoşuna gidenleri seçmekte de zorlanacaklardır.

Eğer sadece müşterinin seçtiklerini alırsanız sizin şevkiniz ve fotoğrafçı olarak marka değeriniz düşecektir. Eğer sadece kendi beğendiklerinizi seçerseniz bu defa müşteri memnuniyeti konusunda sıkıntılar yaşarsınız. Bu yüzden seçim anında hem sizin hem de müşterinizin sevebileceği fotoğraflar arasında bir denge gözetmeli ve düzenlemeleri bu doğrultuda yapmalısınız. Peki ama nasıl?

ÇEKMEDEN ÖNCE DÜŞÜNÜN Poz sayısının kısıtlı olduğu film zamanlarında bir fotoğrafı çekmeden önce onu kafanızda oluşturmanız gerekirdi. Günümüzde dijital makinelerde birlikte “çok çekeyim sonra nasılsa silerim” düşüncesi gelişti. Deklanşöre basmadan önce ne çekmek istediğinizi iyi planlamak çekilecek fotoğraf sayısını azaltacaktır.

Bir fotoğraf silmenin en basit yolu o fotoğrafı hiç çekmemektir.

Not: Çok küçük fotoğraflarda netlik sıkıntılarını fark etmek zor olduğundan bu konuda dikkatli olmanız gerekir.

BUNLARI DA SILELIM BIRDEN FAZLA MESAJ IÇERENLER İçinde birden fazla mesaj içeren veya ana objenin belirsizliği izleyicinin sadece kafasını karıştırır. Beğeni hızlı oluşan bir olgudur ve bir fotoğrafta nereye bakacağını bilemeyen insanın fotoğrafı güzel olarak nitelendirmesi bu sebeple çok zordur.

RAHATSIZ EDICI ŞEYLER Özellikle portre çekerken insanın başından çıkmış gibi görünen arka plan objelerine dikkat edin. Ağaç dalları, elektrik kabloları vs. gördüğünüzde -Photoshop ile uğraşmak istemiyorsanız- o fotoğrafın işe yaramadığını bilin. Bu tip farkındalıklar bir sonraki çekimde kadrajınızı daha dikkatli seçmenizi sağlayacaktır.

HOŞ OLMAYAN YÜZ IFADELERI Bunları kimse görmek istemez o yüzden hemen silin, şimdi silin, hep silin!

Artık herkes “güzel olmayan” fotoğraflarını acımasızca silmeye hazırsa yazı işe yaramış ve sonuna gelmişiz demektir. İkna olmayanlar için son bir şey söylemek gerekirse; silin gitsin! Nasılsa daha iyisini çekersiniz!

BIR GÜN DINLENIN Fotoğrafları bilgisayara aktardıktan sonra bir süre dinlenin. O gün içerisinde gördüğünüz olaylar ve çektiğiniz fotoğraflar aranızdaki bağlantıyı koparın. Ertesi gün dinlenmiş gözlerle “en güzel fotoğrafı” bulmak adına çok daha doğru seçimler yaptığınızı göreceksiniz.

NET OLMAYAN FOTOĞRAFLARI SILIN En sık yapılan yanlışlardan biri de net olmayan fotoğrafları “Belki siyah-beyaz yaparsam ve biraz da gren eklersem sanat fotoğrafı gibi olur” düşüncesi ile fotoğrafları silmemektir. Eğer çektiğiniz fotoğraf gerçekten bir “O An” fotoğrafı değilse net olmayan tüm fotoğrafları silin. İlerleyen çekimlerinizde net olmayan fotoğraf sayısında belirli bir azalma fark edeceksiniz.

HIZLI DAVRANIN Fotoğraf seçimini hızlı yapmak, bir fotoğraf üzerinde fazla düşünmeden -içgüdüsel ve doğal- olarak seçim yapmanıza yardımcı olur.

Yavaşladıkça fotoğraflardaki detaylara takılır, ileri-geri gider ve kendinizi seçmekte zorlanan bir halde bulursunuz. Unutmayalım ki güzel fotoğrafın etkisi çok anidir ve güzel fotoğraf izleyenleri tarafından çok kısa sürede beğenilir. Bu konuda siz de içgüdülerinize güvenin!

FOTOĞRAFLARINIZA KÜÇÜLTEREK BAKIN Güzel olmayan fotoğraflardan kurtulurken çektiğiniz fotoğrafları küçük halleriyle görmeniz bu işlemi hızlandıracaktır. Bu sayede detaylarda boğulmadan önemli olan objenin, kadrajın ve kompozisyonun güzelliğine göre seçiminizi yapmanız kolaylaşır. Bunun yanında fotoğrafları gruplar halinde görmek, benzer fotoğrafları belirlemeyi ve aralarından seçim yapmayı da daha kolay hale getirir.

31

Sayı: 5 - 2019 / Geniş Açı Fotoğraf Grubu

FOTOĞRAF YARIŞMALARI

Yalova Valiliği Ulusal Fotoğraf Yarışması Düzenleyen Kurum TFSF Onay No Yarışma Türü / Durumu Bölümler Son Katılım Tarihi Seçici Kurul Toplanması Sonuç Bildirim Tarihi İlgili Kişi Telefon No @ Posta Tfsf Temsilcisi

: Yalova Valiliği : 2019/041 : Ulusal / Devam Eden : Sayısal (Dijital) Renkli veya Siyah-Beyaz > D. : 26.8.2019 : 3.9.2019 : 9.9.2019 : Ruhsan ŞAHİN : 0226 811 50 69/1127 : 77bilgiislem@icisleri.gov.tr : Seraceddin AYYILDIZ

Güneş Sigorta A.Ş “Güneş’ini Yakala” Ulusal Fotoğraf Yarışması Düzenleyen Kurum : Güneş Sigorta A.Ş TFSF Onay No : 2019/049 Yarışma Türü / Durumu : Ulusal / Devam Eden Bölümler : Sayısal (Dijital) Renkli veya Siyah-Beyaz > D. Son Katılım Tarihi : 31.8.2019 Seçici Kurul Toplanması : 10.9.2019 Sonuç Bildirim Tarihi : 13.9.2019 İlgili Kişi : İrem ŞOLT Telefon No : 0212 355 68 67 @ Posta : irem.solt@gunessigorta.com.tr Tfsf Temsilcisi : Duygu Nazire KAŞIKCI

Batı Akdeniz Kalkınma Ajansı (BAKA) “Burdur’’ Temalı Ulusal Fotoğraf Yarışması Düzenleyen Kurum TFSF Onay No Bölümler Son Katılım Tarihi Seçici Kurul Toplanması Sonuç Bildirim Tarihi İlgili Kişi Telefon No @ Posta Tfsf Temsilcisi

Geniş Açı Fotoğraf Grubu / Sayı: 5 - 2019

32

: Batı Akdeniz Kalkınma Ajansı (BAKA) : 2019/048 : DA - DE - : 2.9.2019 : 11.9.2019 :18.9.2019 : BAKA Burdur Yatırım Destek Ofisi : 0248 234 05 50 : burdurydo@baka.org.tr : Mehmet BOYACI

FOTOĞRAF KİTAPLIK

TOPRAĞIMDAN YERYÜZÜNE Yazar Yayınevi

: Sebastiao Salgado : Everest Yayınları

Fotoğrafları kadar Wim Wenders’in ülkemizde Toprağın Tuzu adıyla gösterilen belgeseliyle de tanıdığımız Sebastião Salgado (1944 - ) gelmiş geçmiş en büyük fotoğraf sanatçılarından biri, belgesel fotoğrafın ve foto-röportajın tartışmasız en önemli isimlerindendir. Bununla birlikte, fotoğraflarıyla insan eli değmemiş bölgelerden en kanlı iç savaşları, en vahim felaketleri yaşayan, kitlesel göçlerle doğdukları yeri terk etmeye zorlanan insan topluluklarına; en ağır şartlarda çalışan işçilerden yaşam mücadelesi veren çocuklara kadar âdeta yerküremizle birlikte nefes alıp veren, sömürülen insanlığın çığlığını belgeleyen yürekli bir aktivisttir. Salgado, en önemli fotoğraflarına da yer veren bu çarpıcı kitapta olağanüstü macerasını aktarıyor. Eşi Lélia ile benzersiz işbirliğini, ailesini, fotoğrafçı olmaya nasıl karar verdiğini, nasıl dünyayı adım adım dolaştığını, bu süreçte yaşadığı hayati tehlikeleri okurlarla paylaşıyor. Son olarak da, eşiyle birlikte başlattıkları Instituto Terra, “Yeryüzü Enstitüsü” projesini anlatıyor; Atlantik ormanlarının çölleşmiş bölgelerini on sene gibi kısa bir sürede iki milyondan fazla ağaç dikerek restore ettikleri bu muazzam projenin hayata geçirilme öyküsünü ve aşamalarını gözler önüne seriyor. Toprağımdan Yeryüzüne’de bir sanatçı, aydın ve aktivist olarak Sebastião Salgado, duvarların arkasında kalarak bağımızı kaybetsek de bu dünyanın bir parçası olduğumuzu ve onu nasıl dönüştürebileceğimizi gösteriyor… “Bir Sebastião Salgado fotoğrafına bakmak insan onurunu tecrübe etmek, bir kadın, bir erkek, bir çocuk olmanın ne anlama geldiğini kavramak demektir.” -Isabelle Francq- (Tanıtım Bülteninden)

FOTOĞRAFI ELEŞTIRMEK Yazar Yayınevi

: Terry Barrett : Hayalperest Yayınevi

“Barrett’in fotoğraflar hakkında eleştirel yargılarda bulurken akılda tutmayı önerdiği kavramsal çerçeveden etkilenmemek elde değil.”

Studies in Art Education, Jerome Hausman “Canlı ve cazip bir kitap bu ve eleştiri pratiği ve işlevinin altında yatan toplumsal ve siyasi varsayımları açıkça ortaya koyuyor.”

Caucus on Sacial Theory, NAEA News, Sally Hagaman “Bu kitap tanımlar, örnekler ve fikirlerle dolu bir hazine sandığı. Fotografik yaklaşımlara ve eleştirel seslere ilişikin bir çeşitliliği keşfederken, okuru yaratıcı düşüncenin zengin dünyasına götürüyor.

Focal Point, Anne Canrıght “Bu kuru bir akademik çalışma değil; eleştiri estetiğinde kuram ve pratik arası ilişkileri keşfetme denemesi… Akıcı, net, okumak zevk veriyor, ister eleştiri kuramları üzerine bir temel kitap, ister pedagojik bir kaynak kitap olarak” Journal of Art and Design, Great Britain, Mıchael Rawdıng

İYI FOTOĞRAFLAR ÇEKMEK İÇIN BU KITABI OKUYUN Yazar : Henry Carroll Yayınevi : Remzi Kitabevi Ürkütücü grafikler yok. Karmaşık diyagramlar yok. Fotoğraf kulübü jargonları yok. İyi Fotoğraflar Çekmek İçin Bu Kitabı Okuyun, kompozisyonun, pozlamanın, ışığın, objektiflerin ve en önemlisi, görme sanatının temellerini, kafa karıştırıcı bir sürü teknik açıklama olmadan öğretiyor. DSLR, kompakt ya da köprü fotoğraf makineleri kullanıcıları için ideal olan bu kitap, fotoğrafçılığınızı geliştirmeye yönelik pratik ipuçları sağlarken, usta fotoğrafçılardan sunduğu ikonik görüntülerle de ilham veriyor. Kitaptaki 50 usta fotoğrafçıdan bazıları: Henri Cartier-Bresson; Martin Parr; Sabastião Salgado; Nadav Kander Daido Moriyama; Elaine Constantine; Ansel Adams; Guy Bourdin; Dorothea Lange; Bill Brandt (Tanıtım Bülteninden)

33

Sayı: 5 - 2019 / Geniş Açı Fotoğraf Grubu

FOTOĞRAF YARIŞMALARI

VAKIF EMEKLİLİK 7. ‘’SARI KARELER’’ FOTOĞRAF YARIŞMASI SONUÇLANDI. Düzenleyen Kurum TFSF Onay No Kategoriler Son Katılım Tarihi Seçici Kurul Topl.

Sonuç Bildirim Tarihi İlgili Kişi Telefon No E-Posta Tfsf Temsilcisi

: : : : : : : : : :

VAKIF EMEKLİLİK 2019-026 Dijital - - 12.6.2019 24.6.2019 28.6.2019 Vakıf Emeklilik Kurumsal İletişim Müdürlüğü

0212 310 37 00 burcu.ongan@vakifemeklilik.com.tr

İbrahim Göksungur

1

2

3

NECMETTİN GÜNEY

Geniş Açı Fotoğraf Grubu / Sayı: 5 - 2019

34

SÜLEYMAN ÜZÜMCÜ

MERAL YEŞILÇIÇEK

FOTOĞRAF VE SAĞLIK

FOTOĞRAF ÇEKMEK DEPRESYONU

HAFİFLETİR

Prof. Dr Hakan YAMAN

D

epresyon çağımızın önemli sağlık sorunlarından birisidir. Yaşamları boyunca altı kişiden birisi majör depresyon olarak adlandırılan duygudurum bozukluğunu yaşayacaktır. Herhangi bir yılda on beş kişiden birisinde bu sorunun tanısı koyulacaktır. Anlaşılacağı üzere toplumda oldukça sık görülmek-

tedir.

Tabi her üzüntü ya da depresif duygudurumu ile seyreden yakınmalar depresyon tanısını koydurmaz. Depresyon (majör) üzüntü ya da yas ile karıştırılmamalıdır. Majör depresyon diyebilmek için bir yakınmaların en az iki hafta sürmeleri gerekir. Depresyona ilişkin yakınmalar farklı derecelerde bulunabilir. Üzüntü yada depresif duygudurumu yanı sıra, önceden keyif alınan şeylerden hoşlanmama, iştah değişiklikleri, kilo alımı ya da kayıpları, uyku sorunları, halsizlik ve dermansızlık, amaçsız hareketlerde artış ya da yavaşlama, kendini değersiz hissetme, karar vermede ve zihinsel yoğunlaşmada sıkıntılar ve intihar düşüncelerinin var olması gibi yakınmaların varlığı depresyonu düşündürür. Ancak bazı hastalıklar da (örn. tiroid, vitamin eksiklikleri, beyin tümörleri vb.) depresyonun sebebi olabilir. Bu nedenle hekim tarafından bu hastalıklar muayeneleri sırasında dışlanmalıdır.

Depresyon ergenlikten itibaren görülmeye başlar ve kadınlarda daha sık görülür. Depresyonun olduğu ailelerde depresyon diğer aile üyelerinde de sık görülür. Özgüven düşük, stresli, şiddete maruz kalan ve yoksul olan bireylerde daha sık fark edilir.

Depresyona maruz kalan kişilerin yaşamına ve çevresine olumsuz etkileri olur. Bireylerin kendilerini etrafından soyutlamaları ve endişelerinin artması yaşamını olumsuz etkilemektedir. Kendilerini yalnız ve terk edilmiş hissetmektedirler. Yardıma ihtiyaçları olmaktadır. Ancak sorunlarından söz etmekten kaçınmaktadırlar (3). Ama duyarlı bir çevrenin ve yaşamsal amacın olduğu bazı etkinliklerin varlığı sorunların aşılmasına yardımcı olmaktadır.

Majör depresyonun varlığından bireylerin tıbbi tedavi almaları önerilmektedir. Bu tedavilerin başarı şansı % 80-90’ı bulmaktadır. Hekim kontrolü altında sürdürülen tedaviler yakınmaları büyük ölçüde giderirken, yaşam tarzına yönelik çalışmalar bu sürece katkıları bulunmaktadır. Spor, uygun beslenme, nitelikli uyku vb. destekleyici olmaktadır.

Bu çerçevede bazı hobilerin edinilmesi de yararlı olacaktır. Depresyon tedavisinin ilk evrelerinde bu güç görünse de yakınmaların azalmasıyla hobilere ilgi artacaktır. Birey istekli ya da yatkınsa fotoğraf bu konuda çok güzel bir seçenek olacaktır. Böylece dışarıya çıkmak, temiz havada birkaç saat oyalanmak bireye iyi

gelecektir. Spor yapma hevesiniz yok ise bu sizi hareket edecektir, doğada geziyor iseniz oranın sessizliği size huzur verecektir.

Buna ilave olarak fotoğrafın ek faydaları şunlar olabilir:

• Dışarıya çıkıp, dolaşmak için bir vesile olur.

• Dünyaya farklı bir bakış açısıyla bakılmasını sağlar.

• Yaşama yeni anlamlar yüklenir.

• Başkalarına yardımcı olarak, kendinizi gerçekleştirme olanağı olur.

• Yeni güzellikleri keşfetmenizi sağlar.

• Pozitif düşünceleriniz, negatif olanlara hakim olur.

• Dikkatinizi dışarıya yönlendirir ve içsel kuruntularınızdan kurtulmanızı sağlar.

• Bilinçli farkındalık sağlar. Birkaç dakikalığına da olsa zihninizi dinlendirir.

• Kendinizi ifade etmenizi sağlar.

• Başkalarınızdan eserlerinizle ilgili olumlu geri bildirimler almanızı sağlar. Yani fotoğrafçılığınız sosyal anlam kazanır.

• Yeni arkadaşlıklar kurmanızı sağlar.

• Depresyonunuza neden olan duruma ilişkin iç görü kazandırır.

• Yalnızlık hissini ortadan kaldırır.

• Fotoğrafları çekmek kadar, sonrasında seçmek ve işlemek rahatlatır.

• Zaman içerisinde nasıl bir değişim gösterdiğinizi anlamanızı sağlar.

• Fotoğraflarınızı inceleyerek, sizin için neyin iyi neyin kötü olduğunu anlayabilir.

• Depresyon sırasında yaşadıklarınız bloğunuzda paylaşılması faydalı olur.

• Selfilerinizle kendinizle yüzleşerek, özgörüntünüz ile ilgili sorunlarınızı çözmeye yararlı olur.

Depresyonu aslında yaşamınızda yaşamın anlamını ve kıymetini öğrenmek ve farkına varmak için bir vesile olarak görülmelidir. Beyninizin yaşamınızda bir şeyin ters gittiğine ilişkin bir sinyal olarak algılayın ve bu uyarıyı yaşantınızı değiştirmek için bir fırsat olarak görülmelidir.

Sonuç olarak depresyonun tanısı ve tedavisi bir hekim gözetimi altında yapılmalıdır. Bu tedaviye ilaveten fotoğraf gibi bazı hobilerin faydalı olmaktadır. Depresyonu tedavi etmese de bu sorunun aşılmasına yardımcı olmakta ve bu süreci rahat ve anlamlı biçimde aşılmasını sağlayacaktır.

Gölge Dergisinden

35

Sayı: 5 - 2019 / Geniş Açı Fotoğraf Grubu

GÜLMECE

Geniş Açı Fotoğraf Grubu / Sayı: 5 - 2019

36

37

Sayı: 5 - 2019 / Geniş Açı Fotoğraf Grubu

Geniş Açı Fotoğraf Grubu / Sayı: 4 - 2019