dosya
Tüketici sağlığı göz ardı edilerek sütte her geçen gün kayıt dışılık özendiriliyor. Harun ÇALLI ASÜD BAŞKANI
Süt ve süt ürünlerini dosya konusu yaptığımız bu sayıda ASÜD Başkanı Sayın Harun ÇALLI'nın görüşlerine başvurduk. Yaklaşık 850 milyon ton olan dünya süt üretiminin %2,5’ini Türkiye karşılamaktadır. Türkiye, 206 milyar ABD doları olan dünya çiğ inek sütü üretim değerine, 5,2 milyar dolar (%2,5) katkı sağlamaktadır. 2010 yılında çiğ sütün sanayiye gitme oranı %54,3 iken 2018 yılı sonunda bu oran % 50,05 olmuştur. Çiğ sütün sanayiye gitme oranı dünyada % 63, AB’de %92, ABD’de % 99’dur. Bu durum halk sağlığı açısından da çok önemli bir tehdittir.
Sektörde sanayi üretimi kalitemiz ve kapasitemiz çok yüksek uluslararası rekabette varız, ancak kalite maliyetlerimiz ve diğer girdi maliyetlerimiz çok fazla. Her geçen gün yeni uygulamalarla vergi yükümüz artıyor. Ekmekteki %1 KDV oranı ile karbonhidrat desteklenirken, sütteki % 8 KDV oranı ile hayvansal proteine erişim zorlaşmaktadır. Bu durum aynı zamanda kayıt dışını da özendirerek haksız rekabete ve milli gelir (vergi) kaybına da yol açmaktadır.
Hayvansal protein olarak insanların yaşamsal ve vazgeçilmez temel gıda maddesi olan süt ve süt ürünDünyada çiğ inek sütünün üretim değeri 2016 Sanayici tarafından kalite lerinin de ekmeğe, yumurtaya endeksli bir KDV yılında 205.695 milyon dolar iken bu değer yetersizliği sebebiyle oranına çekilmesi (%1), hatta KDV oranlarının Türkiye’de 5.238 milyon dolardır. Türkiye’de kabul edilmeyen sütler, sıfırlanmasıyla sosyal bir beslenme anlayışına çiğ inek sütü son on senedir en yüksek üretim merdiven altı işletmeler geçilmesi gerektiği değerlendiriyoruz. değerine sahip tarım ürünüdür. Süt ve süt ürünleri sanayi, ülke ekonomisine sağladığı tarafından kayıt dışı olarak “Mevzuat sokakta kayıt dışı süt satışını ve gıda güvenliğinden değer ve kırsal kalkınmanın gerçekleştirilmesi yasal hale getirmiyor ancak uzak biçimde açısından son derece önemli bir alt sektördür. özendiriyor” işlenmektedir. Türkiye’de kırsal kalkınmanın temeli süt Toplumda Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından hayvancılığıdır. Ülkemizde üretilen sütün yarısı çıkartılan mevzuatla çiğ süt satışlarının serbest mali ve sağlık yönünden hiçbir kontrole tabi tutulmadan tüket- bırakıldığı gibi yanlış bir algı oluşmuştur. Vatandaşımız bunu ilmektedir. Kayıt altına alınamayan ve dünya standartları altın- sanki koşulsuz olarak herkes çiğ süt satabilir veya açıkta süt da devam eden bu üretim şekli uzun vadede ülkemiz sütçülük (sokak sütü) satışı yasallaşmış gibi algılamıştır. Halbuki mevzuat sektörünü küçültmeye devam edecektir. koşullu olarak ari çiftlik sertifikalı çiğ süt satışına izin vermiş ve
"Süt ve süt ürünlerinde KDV oranının % 1 ‘e indirilmesi ile tüm taraflar kazançlı çıkacaktır."
Tarım ve özellikle süt sektörü, üretimde ve gelir dağılımında çok geniş etkileri olan bir sektördür. Ürünün tarladan sofraya izlenebilirliğinin sağlamak için gıda güvenliği ve gıda güvenilirliği standartlarının kamu iradesi gözetiminde hassasiyetle sahiplenilmesi gerektiğine inanıyoruz.
20
Tarım ve Orman Bakanlığı çıkardığı mevzuatta satış koşulları ve şartlarını belirlerken, özel otomasyon sistemlerde, hastalıktan ari belgesi olan çiftliklerden elde edilen kayıtlı, takip edilebilir sütlerin satışını uygun görmüştür. Bu durum sektörde oluşturduğu haksız rekabetin yanında brusella gibi hayvandan insana geçen birçok hastalığın var olduğu düşünüldüğünde ülkemiz için tüketicinin sağlığını ciddi
Şubat -Mart 2020