5 minute read

lleriMedikal Basınçlı Hava Santra

HABER Dünya Kadınlar Günü

Geçtiğimiz senelerdeki verileri incelediğimizde, her seviyedeki kadın ve erkek personelin işten ayrılma oranlarının yaklaşık aynı olduğunu görürüz. Ancak 2019 kasımından beri tüm dünyayı etkisi altına alan; tüm tedarik zincirlerini, çalışma modellerini kökten değiştiren, eşi benzeri görülmemiş global krizler yaratan Covid-19 salgını, zaten kadınların ciddi bir mücadele içinde olduğu iş dünyasında yine kadınlar için de etkilerini göstermeye başladı. İş ve okul hayatının hanelere taşınmasından ciddi anlamda etkilenenler içinde, ev ve iş yükünü birlikte üstlenmek durumunda kalan, toplumsal normlar ve dinamikler itibariyle bu görevlerin doğal sorumluları olarak görünen kadınlar oldu. Pandemi öncesi dönemde, ev ve iş hayatının arasındaki ayrımın rahatlıkla çizilebilmesi sebebiyle kendine özgürlük alanı yaratabilen kadın, pandemiden sonra bu özgürlüğünü kaybetti. Şimdilerde ev işlerini, çocukların uzaktan eğitimini ve performans beklenen işlerini birlikte yürütmenin zorluklarını yaşıyor, çoğu senaryoda bu sorumlulukları tek başına yürütmek zorunda kalıyor veya paylaşım yeterli olmuyor. Bu da toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin derinliğini arttırmakla kalmıyor; hem fiziksel hem de psikolojik olarak kadınlara oldukça büyük bir sorumluluk yüklüyor. Motivasyonu ve enerjisi çeşitli kaynaklar tarafından saldırıya maruz kalan kadın, bu iki dünyanın arasında sıkışmış bir biçimde mücadelesini sürdürüyor. Bu mücadelenin en zor yönlerinden bir tanesi, ya çocuk bakımı ve ev işleriyle birlikte profesyonel iş yaşamlarını da aynı kalitede ve seviyede sürdürmelerinin beklenmesi. Bu stres, ekonomik çevre ve dinamikleri itibariyle de olası bir krizde iş kaybetme korkusu ile birleşiyor; adeta kadın için bir çıkmaz haline geliyor. Sağlıktan sosyal güvenceye, iş hayatından ev hayatına kadar her alanda toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin derinliği gittikçe artıyor. Salgın öncesi dönemde iklim değişikliği, ekonomiye katılımın önündeki zorluklar, güvenilir gıdaya erişmekte yaşanılan zorluklar, siyasette kadın temsilinin azlığı cinsiyet eşitliğindeki ilerlemeleri zaten ciddi anlamda etkilemekteyken, toplumsal ve ekonomik alanda karşılaşılan yapısal eşitsizlikler daha da belirgin hale geldi. Bu sebeple salgın sürecinden kadınların orantısız ve ciddi anlamda etkilenmelerini LALE ALgAn dalgakıran kompresör genel müdür engellemek, bundan sonrası için de bu problemleri ortadan kaldıracak hızlı ve direkt adımlar büyük önem taşıyor. Birleşmiş Milletler’in geçtiğimiz dönemde yayınladığı yeni global veriler, koronavirüs salgınının kadınların son 20 yıllık eşitlik mücadelesinde elde ettikleri kazanımları yok edebileceğini işaret ederken, salgının etkisiyle ortaya çıkan ve kadından beklenen diğer emeklerin yükünün büyük bir kısmının kadınlar tarafından üstlenildiğini ortaya koyuyor. Yine aynı rapor, kadınların erkeklere kıyasla ücretsiz emek yükünün salgın öncesine göre en az 2 katına çıktığını ortaya koyuyor. Asıl kaygı verici olan başka bir nokta ise, ücretsiz izne çıkarılan kadınların ne kadarlık bir kısmının görevinin başına dönebileceği. Kadınlar, istediği her şeyi yapabilecek kuvvete ve kudrete sahip; ama kendisinden beklenen her şeyi aynı anda, büyük fedakarlıklar olmadan yapmaları imkansız. Bu sadece bir cinsiyet eşitsizliği yahut kadın hakları meselesi değil, hepimizin dikkate alması gereken, acil çözümler geliştirmemiz gereken, daha büyük sorunlara evirilebilecek bir problem.

Advertisement

Dünya Kadınlar Günü İmalatta kadının gücü HABER

günümüzde belirli bir eğitim alan, çalışıp ekonomik özgürlüğüne kavuşan her kadın toplumsal statüsü konusunda yeni sorgulamalar yapmaktadır. Bu nedenle toplum kadının geleneksel rol ve sorumluluğu konusundaki bakış açısını ve tutumunu değiştirmek zorundadır. Kadınların işgücüne katılımının bir gereklilik olmasının yanı sıra, teknik eğitim alan kadın sayısının artması da bir gerekliliktir. İmalat sanayi sadece erkek egemen bir kültür olmaktan çıkarak kadınların da karar süreçlerinin içinde olduğu bir sektöre dönüşmektedir. Biz kadınların imalat sanayinde, özellikle talaşlı imalatta çalışamayacağı algısını yıkmayı başardık ve nitelikli kadın işgücünün sadece ofis ortamlarında değil üretimin içinde de yer almasını sağladık. ALKIn KOMPRESÖR olarak imalat sanayinde kadın işgücünün daha görünür olması gerektiğini düşünüyoruz. Kadınların işgücüne katılımının milli gelire olumlu etkisini hepimiz öngörebiliriz. devletimizin kadınların iş dünyasındaki konumlarını iyileştirmek için birçok fırsat tanıdığını düşünüyoruz. Örneğin devletimiz 2023 yılına kadar kadınların işgücüne katılım oranını ciddi şekilde artırmayı hedeflemektedir. Bizde bu stratejiler ışığında şirket büyüme politikalarımız içinde kadın varlığına daha çok yer verme kararı aldık ve kadın istihdamına yönelik somut, ölçülebilir adımlar attık. Bu karar sonucunda şirket içinde hem ekonomik hem sosyolojik olarak olumlu değişimler gözlemledik. Böylece kadının elini değdiği her yeri güzelleştirdiği gerçeğini kanıtlamış olduk. Son 5 yılda kadın personel sayımızı artırmaya yönelik çalışmalarımızın olumlu geri dönüşlerini fazlasıyla aldığımızı gördük. Kadın çalışanlarımızın yeteneklerinin göz ardı edilmediği fırsatlar oluşturmakta ve İnsan Kaynakları politikamızı da buna ASLI TÜJÜMET göre şekillendirmekteyiz. Ar-ge, finans, ihracat, talaşlı alkın kompresör imalat gibi departmanlarda kadın personellerimiz şu an büyük bir genel müdür yardımcısı özveri ve başarı ile görevlerini sürdürmektedirler. Kadın ve erkeğin üretimde eşit seviyede yer almasını önemsiyoruz. Kadın çalışanların teknik ve kişisel gelişimleri için eğitimlere katılmasını teşvik ediyoruz. Kadın çalışanlarımızın karşılaştıkları sorunları ve sorunların çözümüne ilişkin beklentilerini büyük bir titizlikle inceleyerek onlara uygun çalışma ortamı yaratıyoruz. ALKIn KOMPRESÖR cinsiyet ayrımı olmaksızın kadınların güvenle çalışabilecekleri bir firma olmaya devam edecektir. Burada kadınlar sadece bir anne veya ev hanımı değil, ayrıca, güçlü, ayakları üzerinde durabilen, görüşlerine değer verilen başarılı birer iş kadınlarıdır.

Dünya Kadınlar Günü 'Geleceğimizi, işimizi, ailemizi, hedeflerimizi, başarılarımızı yeniden şekillendirmeliyiz'

LEYLA UYAR CAnTÜRK mc kompresör yönetim kurulu Başkanı Tüm dünyayı etkisi altına alan Covid-19 salgınında, bir iş insanı ve bir kadın olarak kendimizi bir belirsizliğin içerisinde bulduk. Herkes gibi biz de böyle bir pandemiyle karşı karşıya kalınca, tedirgin bir bekleyişin ardından, yeni planlar oluşturmak, yeni yol haritaları çizmek ve kriz planımızı oluşturmak için harekete geçtik. Kriz şartlarını, tabi ilk önce sağlık ve hijyen başta olmak üzere işyerlerimize göre revize ederek günlük çalışma düzenimizi oluşturduk.

Bu süreçte MC Kompresör jeneratör olarak çalışmalarımıza hiç ara vermedik. Kontrollü bir şekilde çalışmaya devam ettik. Ekonomik anlamda ise bu fırtınalı süreçte; Sağlam bilanço yapısının bir avantaj olduğunu gördük.

Ama bu kriz dönemi bize şunu öğretti: Geleceğimizi, işimizi, ailemizi, hedeflerimizi, başarılarımızı yeniden şekillendirmeliyiz. Yeni dünya düzenine ayak uydurmalıyız. Kriz yönetiminden çıkıp, değişim yönetimine geçmeliyiz. Planlı bir şekilde yeni dönemi yönetmeliyiz. Dijital platformlara eskisinden daha fazla yer vermeliyiz. Artık eski normalimiz yok! Yeni normallerimiz var. Eskiden çok zor zannettiğimiz şeyler, artık güncelimizde. Ve bu değişimler çok kısa sürede hayatımızda kalıcı olarak yerini aldı. Bu süreçte pek çok dijital ortamlarda çalışmayı öğrenmiş bulunuyoruz. Hayatımıza ‘online’ kelimesini kattık. Böyle bir değişimde ve yeniye ayak uydurduğumuz bu dönemde, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü münasebetiyle dileğim ve isteğim; Türk kadınının her zaman olduğu gibi şimdi de her konuda ve alanda varlığını göstermesidir.

Yeni dönemde geleceğimizin gençler olduğunu düşünerek; Onların dijital bilgilerine, değişime açık olmalarına, mücadeleci ruhlarına önem vermeliyiz. Ülkemizin, işyerlerimizin geleceğinin gençler olduğunu unutmamalıyız.

Bu vesile ile tüm kadınlarımızın 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü kutlar, bol bereketli hayırlı işler dilerim.

Saygılarımla

This article is from: