3 minute read
BELİRSİZLİK BELİRGİNLİĞİ VE ADALET ALGISI
göstermişlerdir. Örneğin altıncı sınıf sonunda bir grup öğrenci Havai dilini sözlü olarak akıcı bir şekilde konuşmada olağandışı bir seviye göstermişlerdir. Dahası bu yoğun dil programından mezun olan yaklaşık 100 öğrencinin % 80’i üniversiteye kabul edilmiştir. Dahası program çocukların eğitimine ailelerinin de katılımını artırmayı sağlamıştır. Terör Yönetim Kuramı açısından bakıldığında, Havai kültürünün yenilenmesi ve tekrar oluşturulması psikolojik bir yenilenmedir. Ho’oponıpono gibi geleneksel formaların, Hula Dansı’nın, dil ve kültür çalışmaları ve müziğin canlanması; yeni görüşlerle aşılanan bir dünya görüşüyle tanımlanan değer standartlarının karşılanmasıyla kaygı tamponunun başarılmasında insanlar için bir anlam dünyasının tekrardan kurulmasına hizmet eder. Bu tarz bir canlanma çok çeşitli kapsamlarda daha olası uyarlanabilir eylem ortaya koyar.
Alaska’da Kültürel İyileşme
Inupiat Ilitqusiat, 1980’li yıllarda kuzeybatı Alaska’da kurumsallaşan sosyal bir harekettir. Bu terim; “Inuit insanlarının bilgelik ve dersleridir.” şeklinde çevrilir. Hareket Inuit Way’i tanımlayan değerleri belirtir. Bu, paylaşmak, yaşlılara saygı, işbirliği, diğerlerine saygı, dil bilgisi, çocuk sevgisi, çok çalışmak, çatışmaların önlenmesi, doğaya saygı, maneviyat, mizah, başarıyı yakalamak ve tevazu gibi temel değerleri içerir. Dünyada yaşamak ve var olmak için temel değerleri ve gerekli ontolojik rehberleri iyileştirme çabaları Aleutların ekolojisinde de yer almaktadır. Alaskanınn Unangan bölgesinde yaşama kuralları tanımlanan Unangan/Unangas değerlerine dayanmaktadır (Carlson, 2003). Tanımlanan temel değerlere dayalı 27 Temel Talimat; Unangax Olarak Yaşamakİ Doğru Yollar, olarak geliştirildi. Yerel dilden çevrilen bu Temel Talimat, şunları içerir: Paylaşım, dinleme, övünmemek, diğer insanlara kibar olmak, diğerlerine yardım etmek, vatanını korumak, aşırıya kaçacak bir şey yapmamak, yaşlılara saygı duymak, arkadaşlara saygı göstermek, başkasına ait olan şeye göz koymamak, başkasının başarısına hayran olmak, hava hakkında kötü konuşmamak, başkasına iftira atmamak, kendini geçindirmek, Unangan dilini unutmamak... Bu değerler kültürel dünya görüşüne sahip olanlar için ontolojik talimatlar olarak hizmet görür. Bunlar, kültürel dünya görüşüne inanlar için işlevsel kültürel kaygı tamponu sağlayarak insanlara değer standartlarını karşılama olasılığı sağlar.
Aborjin Avustralya’sında Kültürel İyileşme
Benzerlerinde olduğu gibi yerli insanlara ve sağlık sorunlarına olan Avustralya yaklaşımı kültürel metotlar ve uygulamalara odaklı bir başka metoda kaymıştır. Aborjinlerin sağlığındaki kültürel faktörler tanınmadan önce sağlık müdahalesine olan Batı tarzı yaklaşımlar belirgindi. Ober’e göre (2000) bu yaklaşımlar etkisizdi ve yerli kültürü sarsmaya hizmet ediyordu. Ne var ki yerlilerin sağlığında kültüre yer verilmesi Avustralya toplumu en yüksek düzeyde geliştirmiştir. Kültürün tanınması ve iyileştirilmesi, geleneksel şifa törenlerinin kullanılmasıyla yerli halkın acısını ve travmasını azaltma stratejilerine odaklanan We Al-Li Programı’nın ana yaklaşımıdır (Atkinson & Ober, 1995). We Al-Li öfke ve üzüntünün ifade edilmesi için kültürel değerlerde destekleyici sosyal ortamı ve geleneksel uygulamaları kullanmaktadır. Bu yöntemle katılımcılar derin duygusal iyileşme yaşadıklarını söylemektedirler. Aile refahına odaklanmış Aborjinleri Güçlendirme Programı gibi diğer programlar da yerli sağlığı ve refahının gelişmesi için kültürel içerikli programların değerinde umut verici belirtiler göstermiştir. Daha genel sağlık programları da aynı zamanda Avustralyalı yerlilerle kültürün tanınması ve yeniden oluşmasında olumlu etkiye sahiptir. Belyuen Halk Merkezi; sosyal ilişkiler, sorumluluklar, çalışma zamanının saptanması, cinsiyet sorunları ve geleneksel tedaviler ve dil gibi Aborjinlere özgü özelliklerin dikkate alınarak yerli halkın sağlık sonuçlarında önemli gelişmeler göstermiştir. Dahası; “Güçlü kadınlar, güçlü bebekler, güçlü kültür programları” gibi kültürel faktörler hesaba katıldığında hamile kadınların sağlığı ve refahında hatırı sayılır derece önemli gelişmelere yol açmıştır. Program, katılımcılar arasındaki erken doğum oranlarında önemli bir düşüşle başarısını göstermiştir.
Kültürel İyileşme ve İki Kültürlü Adaptasyon
Avrupalıların yerleşmesi sonucunda yerli halk kendi geleneksel kültürüne alternatif bir dünya görüşü katmak zorunda kaldı. Kültürel dinamikler perspektifinden bakıldığında (Hong, Chiu, & Kung, 1997; Kashima, 2001), tekrardan alternatif bir kültüre maruz kalan insanların çift kültürlü bilgi ve kimliği geliştirmeleri olasıdır. Terör Yönetim kuramı yaklaşımı çift kültürlü adaptasyonun kültürün yeniden tanınması ve iyileştirilmesi anlamında olduğunu vurgulamaktadır. Çağdaş Aborjin Avustralya’sında genel olarak iki farklı kültürel kimliğe sahip olunduğuna inanılmaktadır: Aborjinli ve Avustralyalı (Christie, 1988; Clark, 2000). Ayrıca Aborjinli ve Avustralyalı kültürel dünya görüşleri belirgin farklılıklar göstermektedir. Geleneksel Aborjin kültürünün ana özelliği, toplulukçu ve ilişkisel eğilimliyken Avustralya ana kültürünün özelliği ise bireyselliğe eğilimlidir (Davidson & Reser, 1996; Fogarty & White, 1994; Kashima, 1995; Triandis, 1995). Bu nedenle sosyal anlamda hangi kimlik kullanılıyorsa Aborjinler o anda farklı kültürel çerçeveler arasında geçiş yapabilmek kapasitesine sahiptir. Çift kültürlü bireylerin kültürel anlam sistemleri arasında geçiş yapabilme yeteneğiyle farklı kültürel gerçekliklere adapte olabilmelerine karşın hala acı çekmektedirler. Yerli halkın yaşamaya devam ettiği düşük statü ve önyargının adaptasyon gibi olumlu etkileri sarsma olasılığı olduğunu düşünüyoruz. Daha esnek anlam sistemi sunan kültürel melezler çift kültürlü yetkinlikle gelişebilirken yerli halkın deneyimleri bu tür bir gelişim için destekleyici bir çevrenin gerekli koşul olduğunu önermektedir.
TARTIŞMA VE ÇIKARIMLAR
Bu bölümde Alaska, Havai ve Avustralya yerli halkının kültürel travma ve iyileşme denetimlerini sunmuş bulunuyoruz. Yerli halk arasında varoluşsal kaygının fazlaca