Köşe Yazısı
Memnune DEMİREL
Gıda Mühendisi demirelmemnune@gmail.com www.memnunedemirel.com.tr
SEKTÖRDE YENİ BİR DÖNEM Mİ BAŞLIYOR?
Yeni bir dönem başlayacak deniyor ben de bu söylemlere katılıyorum. Bence başladı bile.
Evlerinde bu süreci geçiren insanlar tekrar dışarı çıktıklarında adapte olmak onlar içinde zor olabilecek.
Ortada bir gerçek daha var ki kayıplarla kapatacağımız bir süreç olacak. En azından kayıp verecek sektörlerden bir tanesiyiz diyebilirim.
Bir süre güven duymayıp yemekhanelere girmek istemeyebilecekler.
Türkiye ‘de yemek firması sayısı 5000’lerin üzerinde her yıl birçoğu kapanıp yenileri açılmaya devam ediyor. Bu dönemi atlattığımızda da ne yazık ki firmaların birçoğu hizmete son vermiş olacak ki şimdiden kapatılanlar da mevcut. Sektöre adım atarken nakit güce sahip olmak önemli benim şahsi fikrim borçlanmadan firmayı açabiliyorsak öz sermayemiz varsa bu işe girmeliyiz. Firmaları açarken nakit gücümüze bakmadan neredeyse tamamen borçlanarak firmaları açıyor, girdilerle bu borçlanmaları kapatarak bir şekilde sektörde yer almaya çalışıyor, aradan sıyrılabilen bazılarımız sektöre tutunabiliyor bazılarımız da direnemeden vazgeçiyorduk. Son yıllarda süregelen ekonomik dalgalanmalarda da tutunabilmek bu durumda zorlaşıyordu. Tam da bu şekilde hizmet vermeye çalışanlar için bu süreç daha zorlu olacak. Arkasında nakit gücü olanlar için belki biraz daha rahat geçecek ama sonuç değişmeyecek. Hazırı tüketmek de bir şekilde geriletecek bizi fakat diğerlerinden farklı olarak tutunmayı başarabileceğiz. Mevcut durumda müşteri sayılarımız %50 ile 80 arasında değişen oranlarda azaldı. Lokanta mantığıyla kendi yerinde hizmet sunanlar ise tamamen kapatmak durumunda da kaldı. Personelin çoğunu izne çıkarmak zorunda kaldık. Tedarik ettiğimiz gıda hammaddelerin bir kısmını belki iade edebildik ama bir kısmı da zayi olarak elimizde kaldı. Zaten eksi hanede olanlar için ekonomik durum işin içinden çıkılmaz bir hale girerken, mali gücü olanlar için de hazırdan yenen bir döneme girilmiş oldu. Yavaş yavaş normalleşmeye başladığımızda da yaraları birden sarmak kolay olmayacak. Bugün değil belki ama birkaç ay sonra personellerin bir kısmının işine son vermek zorunda kalacağız.
38
Gelecek planlamalarını yaparken ekonomik yönü kadar psikolojik yönleriyle de durumu değerlendirerek hareket etmemizde fayda olacağını düşünüyorum. Çünkü hizmet verirken artık insan psikolojisini de yönetiyor olmamız gerekecek. İnsanların hassasiyet düzeyleri değişecek. Ve tabi ki yeni dönemde satın alma, finans birimlerinin işi hiçte kolay olacak gibi görünmüyor. Ama ben bugün kendi mesleki alanıma değinmek istiyorum Hijyen konusunda beklenti ne olacak? Hijyen neydi? Gözle gördüğümüz ve göremediğimiz tüm kirlerin ortamdan uzaklaştırılması .( Temizlik + dezenfeksiyon = Sanitasyonun tam anlamıyla sağlanması ) Yıllardır bildiğimiz bir konu. Önem verdiğimizi söylediğimiz hassasiyetle yaklaştığımızı dile getirdiğimiz bu konuda başka bir döneme geçiyoruz. İnsan psikolojisi bu süreçte en fazla hijyen konusunda farkındalığını arttırmış olacak. Ve bu konuya daha hassas bakıyor olacak. Bizler de öyle yaklaşmalıyız. Son günlerde ülke gündemine oturan konuların başında ise el hijyeni geliyor. Eller nasıl yıkanmalı? Aslında biliyorduk, iş yerlerimizde, WC lerde, AVM lerde vb… birçok alanda el yıkama talimatları karşımıza çıkıyor ama görmüyorduk. Bizim tarafımızdan bakarsak personelimiz sürekli eğitimleri alıyor, kendilerine anlatılıyordu fakat uygulamada sorun yaşıyorduk. Kısaca gördük ki el yıkamayı bile bilmiyormuşuz. Yeniden öğreniyoruz ve bu bence acı bir konu. Şimdi birlikte genel işleyişimize bakalım neler değişecek, neler yapacağız? ÜRETİM ALANLARINDA Çalışma düzenleri, yerleşimleri gözden geçirilecek. Bu durum biraz üretimde yavaşlamaya sebep olabilecek.
Nisan - Mayıs 2020