DENEYSEL VAROLUŞÇU PSİKOLOJİ
DENEYSEL VAROLUŞÇU PSİKOLOJİ
sözcükleri, ses tonu ve belki de ellerin tokalaşması belirginleşir. Bu durumun gelişimi için her biri diğerini memnun edici bir duyarlılık göstermelidir. Karşılıklı empati ve algı olmazsa bu rituel kesilecektir.
bir algısal boyuttan diğerine de çok geniş çeşitliliği vardır. Sözlü kültür olarak ifade edilen kültürde konuşulan sözcük baskın bir özelliktir ve minör akustik çeşitlilikler ve ses kalitesi baskın bir rol oynar. Yazılı sözcüğün baskın olduğu modern toplumlarda estetik yazılı sözcüklerle meydana getirilen duyumlarla sınırlıdır. Örneğin yazılan ifadelerin potansiyeli ile birleşen kişinin el yazısının estetik özellikleri yazılı iletişimle gerçekleştirilebilen bellezza dayanışmasına katkıda bulunur. El yazısının devri geçtikçe yazılı bir iletişim tarafları hala bir diğeri için estetik bir uyaran oluşturmak için dil aracılığıyla ifade edebilme gücüne sahip olur. İnsan iletişimi sadece yazıyla ya da sesle veya görsel etkileşimle sınır kalırsa estetik sosyal deneyimlerin çeşitliliği ve yoğunluğu da son derece kısıtlı olacaktır.
Ayrıca geçmişlerinde benzerlikler olmalıdır: Kız estetik memnuniyetin olduğu liberal bir kültürden geliyorsa, geleneksel bir kültürden olan erkek geri çekilebilir. Erkek için, kızın sunmuş olduğu uyarmanın etkileri bitecektir ve dayanışma gelişmeyecektir. Fakat her iki taraf da ortak bir geçmişten geliyorsa kişilerarası bellezzanın unsurları ve hızı açısından iyi bir örtüşme olacaktır ve ardından karşılıklı davranışlar devamlılığı güdüleyecektir. Karşılaşma kendini sözcüklere bıraktığında “Gülümseyişini seviyorum” “Ses tonun harika” gibi formlara dönüşecektir. Levine ve McBurney (1986) erkek ya da kadın için diğerinin kokusunu algılamak genellikle olumlu bir tepkinin oluşmasını sağlar. Böylece ses, bakışlar, davranışlar, beden, giyim, koku ve dokunma karşılıklı oynanan oyuna katkıda bulunacaktır ve diğeriyle dayanışma duygusu hissettirecektir. Klasik sosyal psikoloji açısından bakıldığında bir isteğini gidermek için kişi bir etkileşime girebilir. Grup tarafından hızlıca kabul edilme ihtiyacı duyan, bir işe girmesi gereken, yüksek bir sosyal statü arayan kişi diğerlerinin duygularını pozitif olarak uyarmayı düşünebilir. Bu şık bir giyimi, kuaföre gitmeyi, parfüm sıkmayı, stratejik bir sözlü repertuarı da beraberinde getirir. Fakat bütün bu hazırlıklar bireysel bir amacı elde etme çerçevesinde düzenlenir. Buna karşılık bu, diğerlerinden herhangi bir nesne, ayrıcalık ya da güç kazanmak için güzellik formlarının kullanılmasıyla oluşan sabırsız bir tutum ve yönelimi ifade eder. Bu eğilim birinin ihtiyacını tüketmeye yönelikse geriye, karşılaşmayı devam ettirecek çok az temel kalır. Bu tür bir ilişkide bellezza otomatik olarak açık olmaz. Buna ek olarak kişinin diğerinin algısına olan açıklığı sınırlanmaktadır (Steins & Wicklund, 1996; Wicklund & Gollwitzer, 1982; Wicklund & Steins, 1996). Sunulan bellezza bir diğerinin duygularına uygunsuz olabilir. Belli miktarda estetik algı, algısal süreçlerin altında yatan doğuştan gelen faktörlerle ilişkilidir. Örneğin, çocuğun gelişimsel literatürü, küçük çocukların estetik hususlara kapalı olmadığını göstermektedir. Aksine bebekler bazı geştaltlarla yüzleştiklerinde memnuniyet göstermektedirler. Doğumdan sonraki ilk birkaç hafta süresince bebekler doğrusal olmayan güçlü tezatlıklarla karmaşık görsel şekiller konusunda üstünlük gösterir (Banks & Ginsburg, 1985; Olson & Sherman, 1983). Psikoloji estetik memnuniyete uygun fiziksel boyutta kesin bir tutumu detaylandırır. Görsel sanatları tartışırken, Arnheim (1971) bu tarz denge, gelişim, ışık, renk ve hareket gibi boyutlara değinmektedir. Fakat bu boyutlar estetik memnuniyetin altında yatan uyarını analiz etmede yararlı olabilir.
Kaç Adet Duyusal Boyut? Kişilerarası estetiğin belirli formları sadece kültürden kültüre değişmez aynı zamanda
156
Güdü Hallerinin Bastırılmaması Bellezza dayanışması için ikinci önkoşul bazı psikolojik durumların olmayışını ifade eder. İlişkiye giren bir kişi kişisel kaygısını, bir ihtiyacını da iletiyor olabilir. Böylesi bir durum kişinin odağını daraltmaktadır. Kişinin karmaşıklıkları ve incelikleri algılamaya ve bunlara tepki göstermeye olan hazırlığı azalacaktır. Dayanışmaya dayalı bir bellezzanın ortaya çıkması için gereken ideal koşul güçlü güdüler, korkular, kaygılar, öz saygı ihtiyaçları vb. gibi duygularla sağlanan serbest bir ruhsal durumdur.
Diğerleri için Hazırlık: Kısa Süreli ve Uzun Süreli Sadece belirtilen ön koşullar bireyi diğerlerinin sunduğu algıya açık bir etkileşim içine girmesini sağlayabilir. Fakat başka biri için bellezza yaratmak bir tür hazırlık gerektirir. Bu hazırlık ani olabilir fakat sonra etkileşim öncesi çabaları yeniden beraberinde getirebilir.
Kısa Süreli Diğerlerine sunulan birçok el kol hareketi (jest) sadece kısa süreli bir hazırlığı kapsar. Örneğin: göz teması, uygun mesafe duruşu, jest, ses tonu ve beden teması. Kişi baskılayıcı ihtiyaçlarla sıkıştırılmadı sürece ve baskı/eğitim önceden gerçekleştiğini farz edersek, kişi diğerlerine uygun bir tarzda ses tonunu gibi özellikleri ayarlamaya hazırdır. Örneğin daha önce tanışmayan iki insan bir kafede sohbete başlarlar. Benzer kültürlerden gelmektedirler ve yabancılarla tanışma hususunda karşılaştırılabilir bir repertuara sahiptirler. Karşılaşmanın ilk anı kısa bakışmalar sonra da selamlaşmayı içerir ve bu diğerinin görüşü için çok zamana harcamaksızın aniden oluşur. Her ikisinin de ilk anlardaki bu iletişimden memnun olduğunu varsayarsak, flörtleşme devam eder. Fiziksel mesafe azaltılır ve sözlü paslaşmalar ilerler. Birbirlerinin görüşünü alırlar. Bu tür karşılaşmalar her gün olabilmektedir. Bazı davranışlar uygunsuz olursa veya kültür limitlerini aşarsa etkileşimde çabucak bir çatlak ortaya çıkar.
Uzun Süreli Bir kafe-barda sıradan bir tanışmanın sınırları içinde uzun süreli anlamda bir
157