tuplaştığım bir Ermeni edibinin yazdığı Fransızca manzume ile mektubu ve mektubun zarfını -size bir nümune-i sadegi olsun diye- gönderiyorum . Darıl mayın ve cevabınızla iade ediniz.
YEDiNCi MEKTUP B Kanunusani 322 (2 1 Ocak 1906) Kuşadası
Kardeşim , Mektubunuzu aldım. Hemen cevap veremedi ğim için kusurumu affediniz. Zira mustaribim . Yaz mak değil , hatta düşünmeye bile iktidarım yok. Ve zannetmeyiniz ki hastayım . . . Kış olunca, havalar sağuyunca ben de en feci buhran-ı asabi başlar. Bu benim tabiatimdir. Bunu ancak yaz, güneş, tenhai ve sükCın tedavi eder. Halbuki şimdi. . . Yağmur, yağmur, yağmur . . . Haftalar geçiyor, güneş görün müyor. Ben odamda mahbus ve bi-emel kıvranıyo rum. Gayrı kaabil-i teselli bir bedbinlik siyah kabus larıyla beni ihata ediyor. Ölümü düşünüyorum, bü tün ölenleri , ölenlerin bütün hevesat-ı faniyesini diJ.şünüyorum. Her şey mahkum-ı ademken bu hab-ı muğfil-i hayat içinde nasıl aldanıyoruz; karde şim nasıl? . . Nasıl her şeyi, hakikat-ı hiçiyi unutuyo ruz? . . Okumaktan , yaşamaktan, konuşmaktan nefret ediyorum. Mademki bütün muhitat-ı mer'iyye ve gayrı mer'iyye yalancı bir rüyanın serab-ı inkılabatı dır, niçin üzülüyoruz, öyle ise . . . Karanlık bir bika rari bütün anat-ı tahassüsatıma hakim. Hasılı kar deşim farz ediniz ki hastayım ve size istediğiniz gi b i yazamadığım için danlmayınız. Şimdi zavallı Pol Verlen'in : 204