TÜRK DİLİ TARİHİ
357
-gAn: törütgen (idi), keçürgen (idi), eşitgen (kişi), kelgen (iş), kılgan (er), kılganka. -gU: kitgü (yir), kelgü (yol), sarıngu (böz), birmegü (nen), bargu (öd), turgu (yir), kawuşgum, sözlegüsi, birgüŋi, kelgümizni, kelmegüsiz, kelgü (teg). -DaçI: (elig) tuttaçı, tegdeçi (ney), (tirig) boldaçı, bildeçi (er), keldeçike, kıldaçıŋka. 2.3.2.2.4. ZARF-FİİL Karahanlı Türkçesinde -A, -U, -p, -pAn, -mAdl(n), -glnça, -gAll, -gUkA, ArdA (-UrdA), -DUktA, erken zarf-fîilleri bulunmaktadır. -A: sewe (bak-), aça (ay-), yıga (tut-), katgura (kül-), adra seçe, (sewnü) küle. - U: sewnü (tur-), (yir) kulaçlayu (yügür-), sayu atayu (biç-), yaranu (bil), yorıyu turu, bilü bilmeyü. -p: bilip (sözle-), muŋadıp (ay-), bilip (tur-), kelip (al-), yorıp (kir-), (kadgu) yutup (bar-), tilep (bul-). -pAn: barıpan, kelipen, ögrenipen, yatıpan (bir-). -mAdl (n): bilmedin (yakın tut-), tınmadı (tezgin-), tapnumadın (bar-), ukmadın (ay-). -glnçA: bolmagınça, ölmeginçe, sımagınça, körünginçe. -gAlI: körgeli (kel-), ölgeli (tog-), turgah (kal-), algalı (kel-), tuşgalı. -gUkA: (ajun) itgüke (yol aç-), (alıp) birgüke (neŋi bol-), agguka, bulguka, yüdgüke. -ArdA (-UrdA): çıkarda, bolurda, körürde, keserde. -DUkDA: ayıttukta, tidükte, birdükinde. -erken: (yir) erken, (tutmaz) erken, (teprer) erken. 2.3.3. SÖZ VARLIĞI Dîvânü Lügati't-Türk'te yaklaşık olarak 8000 madde bulunmaktadır. Kâşgarlı Mahmud kullanılmayan sözleri almadığını, sadece kullanılan kelimeleri sözlüğüne aldığını belirtmiştir. Üstelik o dönemde Türkçeye girmiş bulunan ve gerek Kutadgu Bilig ve Atebetü'l-Hakayık'ta, gerek ilk Kur'an tercümelerinde örneklerine rastladığımız Arapça ve Farsça sözler de Dîvân'da yer almamıştır. Kâşgarlı'nın sözlüğünde yabancı kökenli kelime