Yüreğiyle Konuşan Adam Mehmet Nuri YARDIM
Edebiyatçı yazar Nusret Özcan’ı 22 Haziran Cuma sabahı kaybettik. Kayıp mı bu, yoksa bir kazanç mı? Niçin “kayıp” deriz sevdiklerimizin ölümlerine. Kısa dünya hayatından sonsuzluğa açılan kapıyı aralıyorsa bir insan, kaybolmuyor, kavuşuyor sevdiklerine aslında. Cuma günü saat 11.00 sularıydı. Mesai arkadaşım Ersoy Kutluk, internet sitelerini dolaşırken haber7.com’da acı haberi gördü ve bana iletti: “Gazeteci yazar Nusret Özcan vefat etmiş.” Bütün ölümlere şaşırırız yeni ve garip bir şey duymuş gibi. Hâlbuki en tabii, en normal, en olağan hâllerdendir ölüm gerçeği. Öyledir de, bir türlü kabullenmek istemeyiz bunu. Ölüm, ayrılıkları haber verir zira. Önce haberini bulup verdim sitemize. Sonra Duyurular’da ilân ettim. Ne yazık ki her zaman da, gönlünüzden geçen güzellikleri duyuramıyorsunuz sevdiklerinize, okuyucularınıza. Ama bu bir görevdi artık. Onun ruhuna fatihalar yasinler yetişmeli bundan böyle. Güzel sözler söylenmeli ardından. İyiliklerle donanmış yüreğinden, ak-pâk yüzünden sakalından söz edilmeli dost meclislerinde. Şair yazar ağabeyimiz Abdurrahim Balcıoğlu gelmişti yanıma o gün, ardından Berrin Yargıcı. Sonra Saliha Malhun ve İsmail Hakkı Avcı. Ölümlerden söz ettik uzun uzun, iyi Nusret Özcan
259