“Bu kitap şu tecelliden doğdu” yahut
Der beyân-ı sebeb-i telif
Bir dostu anlatmak, kendini anlatmak; bir dosta bakmak, aynaya
bakmaktır bir anlamda; bu kitap bir aynadır.
Bir dostu hayırla anmak ona dua etmektir aynı zamanda; bu kitap
bir duadır.
Bir dostu yazmak, bu Nusret Özcan gibi biriyse eğer, “iyi, doğru
ve güzel” bir insana şahitlik etmektir aslında; bu kitap bir şehadettir.
Sözün kısası; bu kitap Nusret Özcan’a duyulan sevgi ve hasretin
tezahürüdür.
Ve bu kitap, isabetli ya da isabetsiz her türlü çekinceye rağmen,
“olması, olmamasından iyidir” kanaatiyle hazırlandı.
Âvâzeyi bu âleme Dâvûd gibi salmak iddiasında değilse de Bâkî
kalan bu kubbede bir hoş sadâ imiş fehvasınca yayınlandı.