Ağrılar Vefakâr göğüslerde boğuluruz bir zaman Artık kendimizi ne yapsak tanıyamayız Birden kanar rüyalar Ve günden güne büyür büyük boşluklarımız. Kan revan güneşlerle her gün terk ediliriz Ağlayarak bir çocuk bu kuytu akşamlarda Rüzgârlı sokaklarda, sırılsıklam yağmurda Gezdirir yalnızlığı O korkunç ıssızlığı Her gece kuyusuna inilen mağarada Kıpkızıl bir köpeğin ağzında sürünürüz Ve nedense bu tuzlu, bu kekre uykulardan Yeşil bir ejderhanın zehri kalır yalınız Ve bir türlü bilmeyiz, bilemeyiz nedendir Durmadan ağrır durur, sızlar hep bir yanımız.
Nusret Özcan
363